• Sonuç bulunamadı

Edimsel Koşullanma

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Edimsel Koşullanma"

Copied!
53
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÖĞRENME

(2)

Öğrenme

Öğrenme, çevre ile etkileşim sonucunda organizmada

meydana gelen büyük ölçüde kalıcı davranış değişikliğidir.

Davranış:

organizmanın

çevresinden gelen uyaranlara karşı verdiği her türlü cevaptır.

(3)

Kaynağına Göre Davranış Türleri

Doğuştan: Refleksler

Geçici davranışlar: aşırı yorgunluk, hastalık, ilaç etkisi ile olan davranışlar

Edinilmiş Davranışlar: Sonradan kazanılmış davranışlardır. Yüzme okuma yazma…

(4)
(5)

Niteliğine Göre Davranışlar

Psikomotor Davranışlar: Yürüme, Koşma, Bisiklete Binme

Bilişsel Davranışlar: Problem Çözme, Sınıflandırma, İlişki Kurma, Analiz….

Duyuşsal Davranışlar:Duygular

(6)

Öğrenme Süreçleri

Klasik Koşullanma

Edimsel Koşullanma

Gözleme Dayalı

Öğrenme

(7)

Ivan Pavlov (1849–1936)

(8)

Pavlov’un Köpekleri

Sindirim

Refleksleri ve Salya

Fiziksel

ayrım

(9)

Klasik Koşullanma

KOŞULSUZ UYARICI Açığa DOĞAL TEPKİ

çıkar

KOŞULSUZ UYARICI NÖTR UYARICI

DOĞAL TEPKİ

Açığa çıkartır

CONDITIONED STIMULUSKOŞULLU UYARICI çıkartırAçığa KOŞULLU TEPKİ NÖTR UYARICI Açığa çıkar TEPKİ YOK

(10)

Nötr Uyarıcı—Zil

Normalde hiçbir tepki veya refleks eylemi açığa

çıkarmayacak uyarıcıdır

Zil sesi

Bir renk

Kürklü bir nesne

(11)

Koşulsuz uyarıcı her

zaman bir refleks eylemi açığa çıkartır

Yemek

Koşulsuz Uyarıcı—Yemek

(12)

Koşulsuz/Doğal tepki

—Salya

Koşulsuz bir uyarıcıya verilen tepkidir—Doğal olarak ortaya çıkar

Yemek kokusu karşısında salya salgılamak

Yüzünüze hava üflendiğinde göz kıpmak

Bebeğin ürkme tepkisi

(13)

Koşullu uyarıcı—Zil

Normalde nötr uyarıcı olan

uyarıcının koşulsuz uyarıcı ile birlikte verilmesi sonucu

koşulsuz uyarıcının etkisini paylaşması sonrası koşullu hale gelen uyarıcıdır.

Koşullu tepkinin ortaya

çıkmasına neden olur.

(14)

Koşullu Tepki

Orijinal olarak koşullanmamış olan tepki, nötr uyarıcı

tarafından açığa

çıkartıldıktan sonra koşullu

hale gelir.

(15)

Koşullu Tepki (KT): Koşullu uyarıcının ortaya

çıkardığı tepki (Zil sesinin ortaya çıkardığı salya tepkisi)

Klasik Koşullanma: Tanımlar

Koşulsuz Uyarıcı (KzU): Koşullanma başlamadan önce belli bir tepkiye yol açabilen bir uyarıcı

Koşulsuz Tepki KzT): Koşulsuz uyarıcının ortaya

çıkardığı tepki (Yiyeceğin yol açtığı salya tepkisi) Koşullu Uyarıcı (KU): Başlangıçta nötr olmasına

rağmen zamanla koşulsuz uyarıcıyı çağrıştırdığı için yeni bir tepkiye yol açan uyarıcı (Zil sesi)

(16)

Kazanma

Sönme

X

Klasik Koşullanma: Tanımlar

(17)

Genelleme

Ayırt etme

X

Klasik Koşullanma:

Tanımlar

(18)

Nötr uyarıcı (Zil Çalması)

Salya Yok

Doğal refleks

KŞZ(ağızda yemek)

KŞZT(Salya

KŞZT(Salya)

Doğal refleks

KŞT(Salya)

Koşullu refleks

Nötr uyarıcı+KŞU(ağızda yemek

KU(Zil sesi) Koşullanmadan Önce

Koşullanmadan önce köpek zil sesine dikkat eder ancak salya salgılamaz.burada zil

nötr uyarıcıdır.Yemek köpeğin ağzında iken (KŞZU) doğal olarak salya

tepkisi oluşur(KŞT)

Koşullanma süreci Koşullanma aşamasında nötr

uyarıcı(zil sesi) yemek(KŞU) köpeğin agızında doğal refleks olan salyayı üretmeden gitmeden

hemen önce verilir

Koşullanmadan Sonra Zil çalması artık nötr uyarıcı değil koşulu uyarıcıdır çünkü zil çaldığında köpek koşulu

refleks tepkisi

vermektedir.Yemek olmasa da salya salgılamaktadır.Salya

tepkisi artık KŞT olarak adlandırılır.

(19)

Klasik koşullanmanın gerçekleşmesi için aşağıdaki koşulların oluşması gerekir:

1. Koşullanmanın olması için, öncelikle “yiyecek-salya” örneğinde olduğu gibi, doğal bir “uyarıcı-tepki” bağının olması gerekir.

2. Koşullu uyarıcının koşulsuz uyarıcıdan hemen önce verilmesi, iki

uyarıcının birleştirilmesi gerekir. Pavlov’un deneyinde köpek, zil sesi ile eti birleştirmektedir.

3. Koşullu uyarıcı ile koşulsuz uyarıcı bağının tekrarlanması gerekir.

Ancak, bazı korku yaratan durumlarda tek bir yaşantı da öğrenmeyi sağlayabilir.

19

(20)

Klasik Koşullanmanın İlkeleri

Uyaran Tepki Bağı(Kazanma)

Birden Fazla Uyarana Koşullanma

Genelleme

Ayırt etme

Sönme

(21)
(22)

DAVRANIŞÇILIK

Yalnızca Gözlemlenebilen

etkinliklerle ilgilenilmesi gerektiğini savunur.Gözlemlenebilen uyaran ve gözlemlenebilen tepki terimlerini

kullanır.

John B. Watson (1913)

B. F. Skinner (1938)

(23)

John B. Watson ve Küçük Albert

Koşullanmış Duygusal

Tepkiler

Genelleme

Sönme

(24)
(25)

Koşullanmadan önce

Korku yok Nötr uyarıcı

(beyaz fare)

Çelik çubuğa çekiçle vurma

Doğal tepki Doğal tepki

KŞT(korku)

Koşullanma Süreci

KŞU

Nötr Uyarıcı +KŞU (Beyaz fare)

KŞT(Korku)

Koşullanmadan sonra

Koşullu Tepki KU

(Beyaz fare KT(Korku)

(26)

B. F. Skinner (1904–1990)

(27)

B. F. Skinner’in

Edimsel koşullanması

Edim—organizma tarafından

kendiliğinden oluşturulan bir

tepkidir. Sonuçları tarafından

kontrol edilir.

(28)
(29)
(30)
(31)

Pekiştireç—Tepkiyi takip eden bir uyarandır ve ortama eklenmesi

halinde bir tepkininin tekrarlanma olasılığını artırır.

Edimsel Koşullanma

(32)

Pekiştireçler: Ortama Konuluş Şekline Göre

Olumlu pekiştireç: Organizmayı rahatlatan bir uyaranın ortama konulmasıdır

Olumsuz Pekiştireç: Organizmayı rahatsız eden bir uyaranın ortamdan kaldırılmasıdır

(33)

Pekiştireçler: Niteliğine Göre

Birincil—organizmanın doğal ihtiyaçlarıdır

(su,yemek,aşırı sıcak ve soğuktan kaçma)

Koşullanmış(ikincil)—

birincil pekiştireçle birlikte var olması nedeniyle pekiştireç değeri kazanmış bir uyarandır (para,

aferin)

(34)

Ceza

Ortama konulduğunda davranışın tekrar etme olasılığını azaltan bir uyarandır.

(35)

Ceza ile ilgili Problemler

Alternatif, kabul edilebilir davranışı öğretmez ya da geliştirmez

Korku, çekingenlik, suçluluk gibi istenmeyen sonuçlar üretebilir

Geçici çözümdür

Saldırganlık modeli olabilir

(36)

Edimsel koşullanma terimleri

Biçimlendirme

Sönme

Geri gelme

Pekiştireç tarifeleri

(37)

DAVRANIŞ

Davranışın Sonucu

Hoşa giden uyarıcı Hoşa gitmeyen uyarıcı PEKİŞTİREÇ CEZA

Olumlu Olumsuz I.tip ceza II.tip ceza Hoşa giden Hoşa gitmeyen Hoşa gitmeyen Hoşa giden uyarıcının uyarıcının uyarıcının uyarıcının verilmesi ortamdan verilmesi ortamdan çekilmesi çekilmesi

DAVRANIŞ TEKRAR EDER DAVRANIŞ ZAYIFLAR VEYA DURUR

37

(38)

PEKİŞTİRME ÇEŞİTLERİ

Pekiştirme iki türlüdür: (1) Olumlu pekiştirme, (2) Olumsuz pekiştirme.

1. Olumlu Pekiştirme: Bir davranış yapıldıktan sonra sonuç alınması, onu bir ödül veya hoşa giden bir durumun izlemesidir. Okulda iyi not alma, evde anne-babasının memnunluğunu veya teşekkürünü getirirse bu bir olumlu pekiştirmeye örnektir. Sınıfta muziplikler yaparak

arkadaşlarının beğenisini kazanmak da bir olumlu pekiştirmedir.

Öğretmenin bir bakışı bile, yapılan bir davranış için olumlu bir pekiştirici uyarıcı rolü oynayabilir.

2. Olumsuz Pekiştirme: Bu tür pekiştirmede rahatsızlık veren bir uyarıcının, hoşa gitmeyen bir durumun sona erdirilmesi veya ondan uzaklaşılması esastır. Bu durumda, kişinin yaptığı bir hareket

kendisini nahoş bir durumdan kurtarıyorsa, veya kişiye nahoş bir durumdan kaçınmayı sağlıyorsa buna olumsuz pekiştirme denir.

38

(39)

Olumsuz uyarıcılar bir davranışı durduran, rahatsızlık ve acı veren durumlardır. Böyle durumlardan kaçınmak ve kaçmak belli

davranışların yapılmasıyla mümkün olur.

Okulu sevmeyen bir çocuk ondan kurtulmak için problem çıkarma gibi disiplin bozucu hareketler sürdürebilir. Bu da bir olumsuz pekiştirmedir. Bu örnekte, okul öğrenci için nahoş bir uyarıcıdır.

Bu noktada, ister olumlu, ister olumsuz olsun pekiştirme terimi,

daima bir davranışın yapılma sıklığını artıran bir durum için kullanılır.

Davranıştan sonra meydana gelen durumların zamanı da davranışların yerleşmesi ve bastırılmasında önemli bir yer tutar.

39

(40)

Pekiştireç Tarifeleri

Sürekli —her doğru davranış pekiştirilir;

düşük sıklıkta ortaya çıkan davranışların edinilmesinde iyi bir yoldur

Aralıklı—yalnızca bazı doğru davranışlar pekiştirilir; sönmeye karşı bir davranışı dirençli kılmada iyi bir yoldur

(41)

Pekiştirme Tarifeleri

1.Oranlı Tarifeler

A.Sabit Oranlı Pekiştirme Tarifesi (Fixed-ratio Schedule of Reinforcement)

B.Değişken Oranlı PekiştirmeTarifesi (Variable -ratio Schedule of Reinforcement)

2.Aralıklı Tarifeler

A.Sabit Aralıklı Pekiştirme Tarifesi (Fixed-interval Schedule of Reinforcement)

B.Değişken Aralıklı PekiştirmeTarifesi (Variable -interval Schedule of Reinforcement)

(42)

Oranlı pekiştirme

Oranlı pekiştirme ortaya çıkan davranış sayısına dayanır.

Sabit oranlı (SO)—Belli sayıda doğru davranıştan sonra bir pekiştireç verilir (her doğru için puan, parça başı ücret)

Değişken oranlı (DO)—ortalama bir davranış sayısından sonra pekiştireç verilir fakat denemeden denemeye kaç davranıştan sonra verileceği değişir

(43)

Aralıklı Pekiştirme—Süre aralıklı

Süre aralıklı pekiştirme zamana dayanır

Sabit aralıklı (SA)—Pekiştireç ilk tepkinin arkasında sabit zaman aralıklarında tekrar tekrar sunulur (teneffüs, maaş)

Değişken aralıklı (DA)—Pekiştireç ilk tepkinin arkasından ortama zaman aralıklarıyla

sunulur ancak zaman aralıkları sürekli değişir.

(44)

Klasik Koşullanma ve Edimsel Koşullanma

Reflektif davranışlar

Öğrenen pasif

Uyaran tarafından ortaya çıkarılır

Birden fazla uyaran

Psikolojik ve duygusal tepkiler

Koşullu tepkiler azalır.

Reflektif olmayan davranışlar

Öğrenen aktif

Organizmanın

kendiliğinden davranışıdır

Tek bir tepki ve sonucunu takip eden uyaran

Hareket davranışları (Psikomotor)

Pekiştireç olmadığı zaman tepki azalır

(45)

Sosyal Öğrenme

Gözlem

Model Alma

Taklit

Albert Bandura ve BoBo bebek çalışması

(46)

Sosyal Öğrenme Kuramı

Sosyal öğrenme kuramı öğrenmeyi, uyarıcı olaylar ve insanların bu olaylara verdiği tepkiler ya da bu tepkilerin gözlenmesi sonucunda oluşan düşünce ve zihinsel

süreçlerle açıklamaktadır.

Model ile gözlemleyen arasındaki etkileşimde bazı temel özellikler:

*Yaş *Karakter *Statü

*Cinsiyet *Benzerlik

(47)

Gözlem Yoluyla Öğrenme-Süreçler

Dikkat Süreci

Hatırda Tutma Süreci

Davranışı Meydana Getirme Süreci Güdülenme Süreci

(48)

Dikkat Etme Süreci

Gözlemcinin duyu organlarının yeterliliği

Gözlemlenecek etkinliklerin gözlemcinin amacına uygun olması

Gözlemcinin geçmişte aldığı pekiştirmeler Modelin önemli sonuçlar doğuran etkinlikleri

Model alınan etkinliklerin basit, yalın, açık ve çarpıcı olması

Modelin yaş, cinsiyet, saygınlık, statü, çekicilik, güç, ün vb. özellikleri

(49)

Hatırda Tutma Süreci

Gözlem yoluyla öğrenilen bilgiden yararlanabilmek için, gözlemcinin modelin davranışlarını hatırlaması gerekmektedir. Bu nedenle gözlenen bilgi,

sembolleştirilip kodlanmakta ve bellekte saklanmaktadır.

Sembolleştirme bilginin zihinsel resimlere,

imgelere dönüştürülmesi yoluyla sözel sembollere dönüştürülmesi yoluyla

(50)

Davranışı Meydana Getirme Süreci

Bireyin fiziksel ve psiko-motor özelliklerinin uygun olması.

İstek ve öz yeterlik inancı

Davranışın zihinsel olarak tekrarı (Kendine dönüt verme ve düzeltme)

(51)

Güdülenme Süreci

Bireyler yeni davranışları gözlem yoluyla kazanabilirler ancak onu yapmaya güdüleninceye ya da ihtiyaç duyuncaya kadar performans olarak göstermezler.

Güdülenme süreci öğrenilenlerin performansa dönüştürülmesini sağlayan bir süreçtir.

Pekiştirmenin işlevi Pekiştirilme beklentisi

(Dolaylı) Performans için güdüleyici

İçsel Pekiştirme

(52)

Taklit Etme Olasılığını Artıran Faktörler

Yaptıkları davranışlar için ödüllendirilen insanları

Sıcak ve sevecen, şefkatli insanları

Sizin üzerinizde kontrol sahibi olan ya da sizin yaşantınızı etkileme gücüne sahip olan insanları

Yaş cinsiyet ve ilgiler açısından size benzeyen insanları

Sizden daha yüksek statülü olarak algıladığınız insanları

Bir ödevi /görevi yürütürken;

Gözlemlediğiniz iş çok aşırı zor ya da kolay değilse

Kendi becerilerinize güveniniz eksik ise

Uğraştığınız şey ya da karşı karşıya kaldığınız durum sizin için yabancı ya da belirsiz ise

Geçmişte aynı davranışı taklit etmeniz ödüllendirilmiş ise

taklit etme olasılığımız daha yüksektir.

(53)

Referanslar

Benzer Belgeler

Çalışmada somut ve soyut kavram şeklinde yapılan kategorileştirmenin sebebi ise, öğretmen adaylarının Sosyal Bilgiler dersine rehberlik etmeye yönelik olarak,

Sıralı analiz sonuçları, yüksek izlerlikli bir uyarıcının ardından gözlemlenen izlerlik etkisinin, düşük izlerlikli bir uyarıcının ardından gözlemlenen

 Yani önce ses (Koşullu uyarıcı) sonra et (Koşulsuz uyarıcı) verildiğinde koşullama

Yaklaşık 50 yıldan beri Sağlık Bakanlığı tarafından kullanılan ka­ sır, geçen yıl TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığı’na devredildi+. Bu devir teslim

Ülkenin büyük bölümünde etkili olan dolu ile karışık sağanak yağışlarda, Mora yarımadasında geçen yaz yaşanan orman yang ını felaketinde zarar gören İlia bölgesi

Köpeğe verilen et (Koşulsuz Uyaran) >> Salya tepkisi (Koşulsuz Tepki) Zil sesi (Nötr Uyaran)>> Tepki yok.. • Koşulsuz Uyarıcı (Doğal): Doğuştan var

Bu örnek- te zil sesi (nötr u.) ardından şok (koşulsuz u.) bitişikliğine bağlı olarak zil sesi koşullu uyarıcıya dönüşüyor. koşullu uyarıcıya karşı

 Olumlu pekiştireçler: Ortama konulduğunda belirli bir davranışın yapılma olasılığını artıran uyarıcılardır?.  Birincil Olumlu Pekiştireçler Organizmayı