• Sonuç bulunamadı

SOSYAL BİLGİLER ÖABT NOKTA ATIŞ BİLGİLER. SOSYALPEDİA

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "SOSYAL BİLGİLER ÖABT NOKTA ATIŞ BİLGİLER. SOSYALPEDİA"

Copied!
12
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SOSYAL BİLGİLER ÖABT

NOKTA ATIŞ BİLGİLER

SOSYALPEDİA

www.sosyalpedia.site

1.SAYI

Sosyal Bilgiler Öğretmenliği alan sınavına yönelik nokta atış bilgilerden oluşan içerisinde Sosyoloji – Sosyal Psikoloji – İletişim – Tarih – Coğrafyadan oluşan bilgiler yer almaktadır.

(2)

SOSYALPEDİA İnstagram.com/sosyalpedia

SOSYAL BİLGİLER ÖABT

NOKTA ATIŞ BİLGİLER

➢ SOSYOLOJİ

➢ SOSYAL PSİKOLOJİ

➢ İLETİŞİM

➢ TARİH

➢ COĞRAFYA

(3)

SOSYOLOJİ

BİLGİ SOSYOLOJİSİ: konusu; uygarlık, kültür, toplumsal sınıf ve grup türlerine göre

öncelikli bilgi türlerinin ve biçimlerinin araştırılmasıdır

KÖY SOSYOLOJİSİ: (kırsal sosyoloji): tarım kesiminin sorunları, kırsal alanda toplumsal değişme, teknolojik değişmelerin

oluşturduğu sorunlar, değer sistemlerindeki değişimler , kasaba köy şehir ilişkileri ,köyde önderlik sorunu, köyün genel yönetim sorunları gibi konularla ilgilenir

DİN SOSYOLOJİSİ: toplumsal bir kurum olan dinin sosyal etkisi ve değişimlerini inceler SOSYOLOJİNİN BİLİMSEL ARAŞTIRMA İLKELERİ:

1-nesnellik 2-doğruluk ve tekrar 3-basitlik ve açıklık 4-sınırlılık; konu

sınırlandırılmalı böylece konunun karışıklığı önlenir

SAHA ARAŞTIRMASI: insanlara sorular sorarak cevap almaktır avantajları: anket vea görüşmeler yönetilmesi en kolay tekniklerdir –kısa zamanda çok bilgi toplanır-ortaya çıkacak hataların

giderilmesini kolaylaştırır-verilerin istatiksel kullanımı ve yorumu daha kolaydır

SOSYOLOJİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ

Aristo daha çok gözlem ve incelemelere dayanarak çeşitli olay ve olgulardan toplumsal düzel ve yasanın temel

kuramlarını çıkarmaya çalışmıştır. Aristo’ya göre sistemin örgütlenmesinin temelinde

bulunan toplumsal gerçeği oluşturan 4 unsur;

1-bireylerarası dayanışma 2- grupların ve devletin varlığı 3-gelenek-görenek-ahlak

4-hukukun meydana getirdiği toplumsal kontrol ve düzenleme mekanizması

İLK SOSYOLOGLAR:

ARİSTO’NUN eseri: politika‘da Yunanistan’daki kent devletlerinin anayasalarının açıklandığı kaynaktır İBNİ HALDUN: ilk defa devlet ve toplum ayrımını yapmış ve toplumsal yaşamın insanlar için zorunluluğunu dile getirmiştir eseri: mukaddime. Toplumun sosyolojik analizini yapan ilk düşünürlerdendir. Yeni bir bilim kurmak istediğini söylemiş bu bilime;

medeniyet bilimi adını vermiştir. Bu bilimin ele alacağı konu –ümran- yani toplumsal hayat ve düzendir demiştir. İbni haldun;

toplumları ekonomik temelde sınıflandırmıştır.

SAİNT SİMON: eseri; Sanayi sistemine dair ve sanayicilerin ilmihali. Sosyal fizyoloji kavramını kullanmış; toplumu organizma gibi gördüğü için. Simon –sanayi toplumu- sözcüğünü ilk kez kullanmış. İlk sosyoloji düşüncesini ortaya atmış. Simon ilk

sosyolog-sosyalisttir. Simon sanayi toplumu için; pozitif aşamadır demiştir. pozitif aşama: sınıfların örgütlenerek üretime katılmasıdır.

(4)

HEGEL: diyalektik kavramını ilk kez kullanan kişi eseri: tinin görüngü bilimi –mantık bilimi hegel var olana –geist- der

MARX: her varlık karşıtını bünyesinde taşır düzen düzensizliği, durağanlık çatışmayı içerir . Gücün eşitsiz dağılımı çatışmayı kaçınılmaz yapar. KARL MARX: tarihsel materyalizmi ortaya atmıştır. Tarihsel materyalizmin katkısı: ekonominin toplumsal değişmeye etkisini açıklaması.

Marx çatışmanın; toplumsal değişmeyi sağladığını öne sürmüş. Güçler eşitsizdir bu yüzden çatışma kaçınılmazdır. Üretim amacına sahip olan sınıf; yönetici sınıftır.

Madde zihni şekillendirir der.

DURKHEİM: toplumsal gerçeğin temelini toplumsal bilinçte görür. Toplumsal bilinç bir toplumun bireylerinde ortak inançların bütünüdür. Toplumsal dayanışmayı mekanik ve organik olarak ikiye ayırmıştır Eseri:

intihar-toplumsal iş bölümü. DURKHEİM:

toplumun gerçeği; toplumsal bilinçtir yani toplumun ortak düşüncesi-inancıdır.

Durkheim –dini- ilk kez sosyolojik olarak ele almış. Durkheim –eğitim sosyolojisinin – kurucusudur. Toplumsal iş bölümü üzerinde durmuştur. Toplumu bir organizma olarak görmüş. Toplumu bir bütün oluşturmak amacıyla farklı işlevler üstlenmiş

parçalardan oluşan biyolojik bir organizmaya benzetmiş. Toplumu

mekanik-organik olarak ayırmıştır. Comte gibi bilimselci yani pozitivisttir. İlk kez

–anomi- kavramını ortaya atmış. Durkheim’e göre; toplum küçük birliklerin

genişlemesiyle oluşmuştur. Sosyolojiye faydacı bir yaklaşımla yaklaşır. Bireyler değişse bile sosyal düzen bozulmaz der.

İntiharların sebebi psikolojik değil sosyolojiktir der. Durkheim; demografik

faktörü toplumsal değişmede irdeleyen ilk sosyologdur.

DURKHEİM’İN İNTİHAR TÜRLERİ:

1-ALTURİSTİK: toplum bireyin kişiliğini ele geçirir kişi de kendini toplum için feda etme düşüncesiyle ölüme yönelir. Birey topluma bağlı iken de intihar edebilir

2-EGOİST(BENCİL): Burada birey grup normları gereği intihar eder. Birey toplum tarafından korunmaz ise ortaya çıkar. Yani toplumsal bağlar zayıfsa birey kendini yalnız hisseder . ör: katoliklerde intihar oranı düşük iken protestanlarda yüksek.

3-ANOMİK İNTİHAR: toplumdaki ekonomik bunalım,toplumdaki kargaşa,ailedeki kargaşa (dulluk-boşanma vs) ile kişinin hayatı alt-üst olur ve intihar eder.

4-FATALİST(KADERCİ) İNTİHAR: bireye yapılan baskıdan kaynaklanır örn: köleler

DURKHEİM SOSYOLOJİYİ 3’E AYIRIR:

1-GENEL SOSYOLOJİ: sosyolojinin konu alanını, kullanacağı yöntemleri, diğer alanlarla ilişkilerini inceler

2-SOSYAL MORFOLOJİ: toplumun maddi yapısı incelenir

3-SOSYAL FİZYOLOJİ: toplumu oluşturan temel ögeler olan aile,ekonomi,din vs incelenir

(5)

İLETİŞİM

İletişime dair ilk çalışmalar 2. Dünya savaşı sırasında ikna ve etkileme amaçlı kitle iletişimi ile başlamıştır

İletişim sadece insanlar arasında gerçekleşmez örN: öğretmen – öğrenci görüşmesi-polisin köpekle

oynaması-memurun atmden para çekmesi –sokak köpeklerinin birbiriyle dalaşmaları vb.

Mesaj: (semboller): gerçek

obje-modeller-resim-hareket-ses olabilir Kanal: (yani iletici araç ve yöntemler):

sözlü-sözsüz iletişim-yazılı basılı araçlar olabilir yöntemlerde radyo-tv-telefon-okul gazetesi-sesimiz- bedenimiz olabilir

İletişimde yaşanan güçlüklerden kurtulmak için dikkat etmemiz gerekenler:

• Çevresel Etmenler

• Bireylerarası İlişkiler

• Özel İletişim Biçimleri

• Kullanılan Ortam Ve Kanal Kaynak (vericinin) taşıması gereken özellikler:

• Kaynak deneyimli ve bilgili olmalı-kodlama özelliğine sahip olmalı-düzlem ve rolüne uygun davranmalı-kaynak tanınmalı

• Kaynağı etkileyen etmenler: iletişim becerisi-tutumlar-deneyim ve bilgi-toplumsal ve kültürel ögeler

Hedef(alıcının) taşıması gereken özellikler:

• Hedef mesajı algılayabilmeli

• Bilgili olmalı

• Geri besleme sistemine sahip olmalı

• Kaynak olma özelliği taşımalı

• Bulunduğu düzleme uyabilmeli Mesajın taşıması gereken özellikler:

Mesaj; açık seçik anlaşılır olmalı-doğru zamanda iletilmeli-uygun kanala

iletilmeli-kaynak ve alıcı arasında kalmalı Mesaj çeşitleri:

1. Tam mesajlar: düşünce duyguyu tam yansıtan mesajlar

2. Kısmi mesaj: dört öğeden biri eksik verilen mesajdır

3. Kirli mesaj: duygu ve düşünceyi açıkça ifade etmeden tümü birbirine karıştırılarak verilen mesajdır

genelde olumsuzdur örn: öff yeter gibi

İletişim süreçleri:

Kod: mesajın işaret haline dönüşmesi. En çok bilinen kod sistemi; dildir diğerleri yüz ve beden hareketleri

Kodlama: mesajın fiziksel olarak

iletilebilecek bir biçime çevrilmesidir ör:

arkadaşınızla sohbet ediyorsunuz çok samimi olmadığınız biri lafa karışıyor sinirleniyorsunuz ama ortamı bozmamak

(6)

adına izninizle ben gidiyorum diyebilirsiniz bu durumda öfkenizi kodlamış olursunuz Kod açma ve yorumlama: kaynaktan gelen mesajın çözümlenmesi; kod açma

Kod açımından sonra gelen mesajın değerlendirerek sonuca varılması;

yorumlama

Geri bildirim: etkin bir geri bildirim; mesajın tam karşılığıdır kaynağa yardımcı olmayı amaçlar zamanlaması tamdır –yapıcıdır ve davranış üzerinde durur –açık ve nettir-

✓ Geri bildirim yoksa; tek yönlü iletişim

✓ Geri bildirim varsa: çift yönlü iletişim Olumlu(pozitif) geri bildirim: davranışı pekiştiren geri bildirimdir ör: bir söylev sırasındaki alkışlar

Olumsuz(negatif) geri bildirim: düzeltici bir işlev gören geri bildirimdir. Mesaj alıcı tarafından anlaşılmıyor ya da eksik

anlaşılıyor ise negatiftir ör: sıkıntılı bakışlar –itirazlar-gazete politikasını eleştiren mektuplar…

(7)

SOSYAL PSİKOLOJİ

İnsanlar Ne Zaman Uyum Gösterirler

a) Grubun büyüklüğü: Grubu oluşturan kişilerin sayısı artıkça uyma davranışı da artar. Bir görüş ne kadar çok desteklenirse, diğer insanlar da o görüşe uyma oranı o kadar artacaktır.

b) Grubun söz birliği etmesi: Herkesin aynı fikirde olduğu gruplarda uyma davranışı artar.

c) Yüz yüze olmasının etkisi: Yüz yüze davranışı sosyal etkinin şiddetini artırdığı için, yüz yüze ilişkilerde uyma davranışı da artmaktadır.

d) Prestijin ve statünün (mevkiinin) etkisi:

Algılanan kişi veya kişilerin mevkisi ne kadar iyi ve yüksek ise uyma davranışı da o oranda artar. Grupta saygın ve uzman kişilerin bulunması uymayı artırır.

e) Grubun vaadi: Grup ve üyeleri arasındaki bağın gücü de uyumu etkiler. Vaat, bireyi grup ya da ilişkilerin içinde tutmaya yarayan olumlu ya da olumsuz tüm güçleri kapsar.

Bireyi etkileyen olumlu güçler, diğer grup üyelerini beğenme, grubun önemli amaçlara ulaşabileceğine inanma, grup üyelerinin birlikte verimli çalışabileceğine inanma ve kazanç elde etmeyi ummadır. Olumsuz güçler ise, bireyi gruptan ayrılmaya sürükler ve vaadi azaltır.

f) Bireycilik arzusu ve bireysel özellikler:

İnsanlar bazen, farklı görünmek için kendi düşüncelerinde değişiklik yaparlar. Bazıları grupla birlikte hareket etmeye ve grup kararına uymaya daha uygundurlar, bazıları da öne çıkmak isterler. Ayrıca aşırı bireyci

kişiliği olanlar daha az itaatkâr, daha eleştireldir. Bağlanma ihtiyacı yüksek, kendine güveni az, otoriter olan, grubu çekici bulan ve grup-içi statüsü düşük

bireyler daha fazla uyma davranışı gösterir.

g) Azınlık etkisi: Azınlığın davranış biçimi önemlidir. Etkili olabilmek için güçlü ve tutarlı olmalıdır. Azınlık kendi pozisyonunda fazla ısrarlı olursa, çoğunluk kendi

görüşünün doğruluğunu sorgulamaya başlar. Eninde sonunda, çoğunluk üyelerinin bazıları, azınlığın yönlendirmesiyle kendi pozisyonunu değiştirip “dönüşebilir”.

Uyma davranışı çeşitleri

a) İtaat: İtaat davranışının temelinde yaşam boyu devam eden bir öğrenme süreci yatar.

İtaat toplumsal düzenin sağlanması ve devamı için bir ölçüde gerekli bir davranıştır.

Bu nedenle, her toplumda bireylere otorite konumundaki kişilere itaat etmeleri öğretilir.

İtaat; bireyin istemediği halde, bir isteğe veya emire uymasıdır. İtaat sonucu görülen uyma davranışının temelinde, uyulanın uyan üzerindeki gücü ve kontrolü yatar.

İtaatte bireyin yerine getirdiği istek, otorite durumunda bulunan bir kişi/kişilerden gelmektedir.

İstekte bulunan kişinin otoritesi değişik nedenlerden kaynaklanabilir.

Bazı durumlarda emir veren ya da istekte bulunan kişi emir verdiği ya da istekte bulunduğu konuda uzman olarak algılandığı için otorite olarak kabul edilir. Mesela; bir hasta doktorunu alanında uzman olarak

(8)

algıladığı için otorite olarak kabul eder ve önerilerini yerine getirir.

Bazı durumlarda emir veren kişinin otoritesi emir verdiği kişiye göre işgal ettiği pozisyondan kaynaklanır. Mesela;

amir-memur, subay-er vb. Bazı durumlarda ise, temsil ettiği yetkiler nedeniyle bir kişinin giydiği üniforma onun otorite olarak

algılanmasına yol açabilir. Mesela; Polis ya da subay üniformaları, doktor gömleği.

Bazı durumlarda da, kişi hor görülmemek veya alay edilmemek için, içinde bulunduğu gruba uyma davranışı da gösterebilir.

b) Benimseme (ikna olma): Birey, grubun düşünce ve davranışlarının doğru olduğuna gerçekten inandığı için uyma davranışı göstermesidir. En kalıcı uyma davranışıdır.

Mesela; araba kullanırken kişi, etrafta polis olmamasına veya kendisini uyaran biri olmamasına karşın yine de emniyet kemeri takmışsa bu kuralın doğru olduğuna

gerçekten inandığı için yapmıştır.

c) Özdeşleşme: Birey, bir kişinin veya bir grubun fikrine ona benzeyebilmek için uyma davranışını göstermesidir. Bu uyma

davranışının temelinde uyulanın cazibesi ve değeri vardır. Değer verdiğimiz ve

beğendiğimiz insanlara benzemeye çalışırız.

Uyulanın, uyanın gözündeki değeri kaybolursa uyma davranışı da kaybolur.

Mesela; ünlü bir artistin sigarayı bırakması üzerine, o artistin hayranı olan bir kişinin de sigarayı bırakması özdeşleşmeye örnektir.

BOYUN EĞDİRME TEKNİKLERİ

a) Önce küçük, sonra büyük rica tekniği: Bu teknik bireye önce küçük bir istek kabul ettirmek, daha sonra birey küçük isteği kabul ettikten sonra büyük isteği kabul ettirmeye dayanmaktadır. b) Önce büyük, sonra küçük rica tekniği: Bu tekniğe göre önce çok büyük bir istekte bulunmak, kabul edilmeyince daha küçük bir istekte

bulunmak küçük isteğin kabulünü artırır.

c) Giderek artan ricalar tekniği: Hedefe önce kabul edilebilir bir öneri sunulur, ardından da evet diyeceği noktaya kadar öneri adım adım büyütülür.

d) Sadece o değil tekniği: Hedef isteği kabul edip etmediğini belirtmeden istekte bir azaltma gerçekleştirilir veya daha cazip hale getirecek değişiklikler yapılır. Mesela; bir satış elemanının “Bu ürünleri alırsanız size

%10 indirim uygularım, yanında da su çantayı da hediye ederim” demesi.

e) Sıra dışı istek tekniği: Sıra dışı istek, hedefin geri çevirme refleksini durdurup amaca ulaşmayı başarmada etkili bir yöntemdir.

f) Dış baskıya direnme: Bazen çok fazla baskı bireyin, istenilenin tam tersini yapmasına neden olabilir ve kişi bu isteğe karşı direnir (tepki denir).

(9)

TARİH

• Yakın Doğu’nun bilinen en büyük yerleşim merkezlerinden birisi olan Çayönü’nde yapılan kazılar sonucunda 8 000 m2 alan açığa çıkarılmıştır. Çayönü Höyüğü’nde 1964 yılında Robert J.

Braidwood (Rabırt J. Breydvud) ve Halet Çambel başkanlığında bir ekiple

başlatılan kazılar farklı ekiplerle 1991 yılına kadar sürdürülmüştür.

Çayönü’nde, Yakın Doğu’daki köy

yerleşmelerinin ilk örneği görülmektedir.

• Romalıların Türeyiş Efsanesi’ndeki dişi kurt ile Türklerdeki Türeyiş, Göç, Ergenekon destanlarındaki kurt motifi birbirine benzemektedir. Yine

toplumların sözlü anlatımlarındaki tufan ve yaratılış hikâyeleri benzerlik

göstermektedir.

• C. J. Thomsen (Tamsın) 1836 yılında ilk defa “Üç Çağ Sistemi”ni kurmuş böylece taş, tunç ve demir sıralaması günümüze kadar tarih öncesi arkeolojinin kronolojik sıralamasını oluşturmuştur.

• 1865 yılında J. Lubbock (Labık) “Üç Çağ Sistemi”ni ayrıntılı bir şekilde yeniden ele almıştır. Buna göre Taş Çağı; Eski ve Yeni Taş Çağı yani Paleolitik ve Neolotik Çağ’a ayrılmıştır.

• Konya, Akşehir Dursunlu fosil yatakları, Anadolu’da insan varlığına ilişkin

kalıntıların ele geçirildiği en eski buluntu yeridir.

• İstanbul, Yarımburgaz Mağarası’na günümüzden 270 bin-390 bin yıl önce ilk insanların yerleştiği tespit edilmiştir.

• Antalya, Karain Mağarası Anadolu’da insana dair en eski kemik kalıntılarını barındırması açısından çok önemlidir.

• Sümerler, mabet ekonomisinin zorunluluğu ile sembol yazısını (piktograf) icat etti.Piktografik yazıda avuç içine sığabilecek bir kil tablet üzerine kareler çizilir ve anlatılmak istenenler sembollerle verilirdi. Yazı yaygınlaştıkça semboller giderek küçülmüş ve işaret kümeleri hâline gelmiştir. İşaretler çiviye benzetildiği için bu yazıya “çivi yazısı” denmiştir.

• Sümerlerin kullandığı ilk yazılı kil tablet örneklerine Uruk kentinde rastlanmıştır.

• Sümerlerden sonra çivi yazısı Akad, Babil, Asur, Hitit ve Urartu gibi

medeniyetler tarafından geliştirilmiştir.

• Hiyeroglif yazısını kullanan Mısırlılar, yazı aracı olarak papirüs ve fırça gibi araçlar kullanmıştır. Mısır yazısı, 24 sessiz harften oluşan Fenike alfabesinin gelişmesine de model olmuştur.

• İlk kez Bergama’da hayvan derisinden üretilen parşömenler birleştirilerek kitap hâline getirilmiştir.

• Hint kültürünün yayıldığı alanlarda Sanskritçe, İran medeniyetinin hâkim olduğu bölgelerde Farsça, Türklerin hâkimiyetine giren bölgelerde Türkçe ve Çin kültürünün etkin olduğu alanlarda Çince hâkim olmuştur. Benzer şekilde Roma İmparatorluğu’nun hâkim olduğu yerlerde Latince, Büyük İskender’in ele geçirdiği geniş coğrafyada Yunanca ve Emevilerin hükmettiği yerlerde Arapça hızla yayılmıştır.

(10)

• Modern astronomideki matematiksel dayanaklar ilk defa Mezopotamya’da kullanılmıştır.

• Mezopotamya’da hekimliğin en basit şekli, hekimlerin suya bakarak hasta hakkında bilgi vermeleri şeklinde olmuştur. Bu sebeple olsa gerek ki hekimleri “suyu tanıyan kimse” olarak tanımlamışlardır.

• Amasya’da yaşamış ve coğrafya

konusunda çalışmış Strabon, Anadolu ve çevresinde yaptığı geziler sonucunda on yedi bölümden oluşan “Coğrafya” isimli eseri yazmıştır. Eserinde Yunan,

Anadolu, Mezopotamya, İran, Mısır gibi gezip gördüğü yerleri anlatmış ve bu yerlerin tarihinden de bilgiler vermiştir.

• Hint Medeniyeti Hint medeniyetinde, matematikçiler sıfırı ilk defa kullanmıştır.

• Çinliler; barut, pusula, kâğıt ve matbaayı icat etmiştir. Galileo’dan (Galilo) önce güneş lekeleri konusunda bilgi vermiştir.

• Sümerler, Ay ve Güneş tutulmalarını hesaplamış; Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter, Satürn gibi gezegenleri tespit edilmiştir.

• Hitit Kanunları; evlenme, boşanma, nikâh, nişan gibi aileyle ilgili hususlara yer verilmiştir. Zengin demir, gümüş ve bakır yataklarına sahip olan Urartular, maden işleme sanatında ilerleme kaydetmiştir.

• Mısırlılar, güneş takvimini kullanmış, yılı 365 gün olarak hesaplamış ve bir günü 24 saate bölmüşlerdir.

• Akdeniz’in ilk uzman gemicileri ve tüccarları olan Fenikeliler, ticari faaliyetleri sayesinde çivi yazısı ve hiyeroglifin yerine Fenike alfabesini geliştirmiştir.

• Ege Göçleri, “Deniz Kavimleri Hareketi”

olarak da ifade edilmiş, MÖ XIII. yüzyıl sonları ile MÖ XII. yüzyıl başlarında iki aşamada yaşanmıştır. Ilk olarak

Yunanistan’dan başlamıştır. Ege Göçleri sonucunda Mısır Devleti, verdiği güçlü mücadele ile kendisini korurken

Anadolu’daki Hitit Devleti ise yıkılmıştır.

• Amurrular(Babil), MÖ III. binyılın son yüzyıllarında Arabistan’dan Filistin ve Suriye çevresine göç etmişler ve daha sonra buradan da doğuya doğru göçlerini sürdürmüşlerdir. Elamlar ile birlikte Sümer Devleti’nin yıkılmasında başlıca rolü oynamışlardır.

• Akad göçü, MÖ III. binde Sami kökenli olan Akadların, Suriye’den Fırat Nehri’ni izleyerek Sümer ülkesine doğru yavaş yavaş gerçekleştirdiği göçlerdir.

Mezopotamya ve çevresine MÖ III.

binyılın sonlarında büyük bir göç

dalgasıyla kuzeyden gelen Hurriler; Doğu Anadolu, Orta Fırat Havzası ve güneyde Filistin’e kadar geniş bir alana

yayılmıştır.

(11)

Coğrafya

▪ Hamlet, Birkaç evden oluşan, çiftlikle köy arası bir kırsal yerleşme türü.

▪ Kibbutz: İsrail’de görülen bu kır

yerleşme tipinde Ortak mülkiyete dayalı, ücret yerine çalışanların tüm

ihtiyaçlarının çiftlik idaresince karşılandığı, genellikle nüfusları

400-1500 arasında olan yerleşmelerdir.

▪ Kraal: Yerli köyü çiftle çevrilmiş ağıl demektir.

▪ Kolhoz: Rusya’da köylülerin ortak olarak çalıştıkları tarım işletmesidir.

▪ Büyük Okyanus’ta kıta sahanlığından başlayarak abisal tabana kadar yayılan kesimde tek ve gruplar hâlinde

bulunabilen üstü düz tepelere “guyot”

denir.

▪ Göllerde ve denizlerde güneş ışınları ile suyun ısınması belirli bir derinliğe kadar olmaktadır. Bu derinlikten sonra

sıcaklığın birden azaldığı ve tabana kadar hemen hemen sabit kaldığı zona verilen ad: Termoklin

▪ Ekümenopolis ünlü Yunan kentbilimci Doxiadis'in oluşturduğu bir kelimedir.

'Polis' şehir demektir. Büyüğü

'Metropolis', daha büyüğü 'Megapolis' dir. Ekümenopolis nüfusu 30 milyonlara dayanmış, her tarafı betonlanmış, havası, yeşili, suyu tükenmiş, yaşanması bir ızdırap, bir çile olan, hormonlanmış, hastalanmış, bitkisel yaşama girmiş ölümü bekleyen kanserli kentleri tanımlamak için kullanılmaktadır.

▪ Yeşil Devrim, daha fazla ürün elde etmek amacıyla tohum ıslahı,

makineleşme, pestisit, herbisit, kimyasal gübre ve sulama gibi çeşitli teknolojilerin tarımda kullanılmasını ifade eder. İkinci Yeşil devrimin Meksika’dan sonra uygulandığı ilk ülke Hindistan olmuştur.

▪ Siyasi sınırlar çizilirken uygun

kesimlerde, paralel ve meridyenlerle birlikte iki nokta arasında çizilen düz hatlar da kullanılmıştır: ÇÖLLER- DENİZLER- KUTUPLAR- AZ NÜFUSLU YERLER

▪ Konürbasyon, birkaç şehir ve diğer kentsel alanlardan oluşan bir bölgedir.

Çoğu durumda, çok merkezli bir kentleşmiş alan olup, ulaşım tek bir kentsel çalışma ekonomisi yaratmak için birleştirmek veya çalışma alanına

seyahat etmek için geliştirilmiştir.

▪ Kopuntu veya diaspora: çok uzun bir zamandan beri bir kavim, ulus veya inanç mensuplarının ana yurtlarından koparak başka yerlerde azınlık olarak yaşamalar

▪ İsrail'deki toplum işgücünün yaklaşık

%4'ü moşav adı verilen bu köylerde yaşarlar.

▪ Resürjans: Yeraltındaki akarsuların mağaralarda veya geçirimli tabaka ile geçirimsiz tabaka arasında tekrar yüzeye çıkması

▪ Sovhos: Rusya'daki çok amaçlı komunist sistemin etksiyle kurulmuş devlet kooperatififleridir

▪ Kara hakimiyeti, kalpgâh'a (Heartland) kim hâkim olursa Dünya Adası'na

(12)

hükmeder. * Dünya Adası'na kim hükmederse Dünya'ya hâkim olur.

▪ Sedanter yaşam tarzı, düzensiz fiziksel aktivitenin olduğu ya da fiziksel

aktivitenin olmadığı bir yaşam tarzıdır.

▪ Transhümanizm, insanın fiziksel ve bilişsel yeteneklerinin artırılması ve yaşlanma ve hastalanma gibi arzu edilmeyen veya gereksiz görülen

yönlerinin ortadan kaldırılması amacıyla teknoloji ve bilimden faydalanılması gerektiğini öne süren uluslararası bir entelektüel ve kültürel harekettir

▪ İzohalin: Deniz ve okyanuslarda eş tuzluluğu gösteren çizgiler

▪ Zihni derin, çaykur

▪ Plantasyon, ticari ve sanayi amaçla büyük ölçekle bitki üretimi için kullanılan tarımsal alan ve işletme. Özellikle kahve, kauçuk, kakao, şeker kamışı, pamuk, sisal gibi ürünler plantasyonlarda yetiştirilir

▪ Japonya'da yer alan Kobe Havaalanı ve Kobe Limanı deniz doldurularak inşa edilmiştir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Akıllı televizyonların bir işletim sistemi içermesi ve bunun sonucunda internete bağlanabilmek gibi yeni işlevlere de sahip olması, ekranın bölümlere

KARACAN AKADEMİKARACAN AKADEMİ.. Belirli bir uzmanlık alanında kendini yetiştirmiş, karar alma mekanizmalarını bilgi ve teknik uzmanlığı dolayısıyla etkile- mekte olan

Velilerin çocukların yaşam boyu öğrenen bir birey olması için ailelerin öğrenmeye açık olma konusunda ki düşünceleri genel olarak değerlendirildiğinde, aileler öğrenmeye

Baskı kaynağı olan grubun özellikleri 3.Birey ile grup arasındaki

Goodrich (2015), sporcu ve sporcu olmayan öğrencilerin yaşam boyu öğrenme becerilerindeki algılanan gelişim üzerine yaptığı çalışmada elde edilen veriler

Araştırmanın alt problemlerinden olan, üniversite öğrencilerinin sosyal duygusal öğrenme düzeyi ile cinsiyet, sınıf, akademik başarı düzeyleri alt boyutları

Elde edilen bu temalar kapsamında açık ve uzaktan öğrenme ortamı olarak ele alınan Açıköğretim Sistemi içindeki öğrenenlerin yaşam boyu öğrenme süreçlerine

geliştirmesi için destekleneceği 8 yeterlilik olan ‘Avrupa yaşam boyu öğrenme anahtar yeterlikleri’ kabul ve ilan edilmiştir.. Yaşam boyu öğrenme Anahtar