• Sonuç bulunamadı

Krgz Tarihinde Bir Kadn General: Kurmancan Datka

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Krgz Tarihinde Bir Kadn General: Kurmancan Datka"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

i\t

t~ ~.!ar ~a!?Ha~b~m~e~s~·.

International and Quarterly Journal of Folklore

Revue Internationale etTrimestrielle des Arts/et Traditions Populaires

Cılt 'ıa/uıııe,Tome: 7 •YıJ'}'Car/J.77nee:14·Sayı/XumberllYo1nbre:54 • YaziSumıııer/

Ete.

2002 •188:'\1300-3984

İÇİNDEKİLER i Co~ent:Bi Soninı.aire

HakemKurulQ\/Editoria.l Board / Comite d·Experts ..•.•...•...•....•.:..:.•..•3

Birkaç SözlForeword/ Par Z'editeur 4

M.ÖealOGUZ .

UlusalKalıtın Küreselleştirilınesive Türk El Sanatlan / Globalization ofNationalCulturıu Hentage and 7Urkish Ha.ndcraftsi Mondialisation du patrimoine national etl'artisana:turc 5

Doç.Dr.M. Öcal OGUZ •

DestanAraştırmaveİncelemelerinde Kullanılan BazıTerimlerHakkında-IliOn Some of the

Terms Used in The Resea-rch and Study Epics-Ili Apropos descertains termes utilises aux

recherches et etudes de epopees·II 11

Doç.Dr.MetinEKİcİ .

AşıqSanatindeİnformativYük Va Repertuar Problemi / The Problem ofInformatioe

Responsibility and Repertoire in Minstrel-Singers' Poetryi Problemede repertoire et

responsabiliü informatiquedans lapoesiede ."khik" 19 Prof. Dr. Meherrem QASIMLI

xvm.

YüzyıldaLAtin HarfleriyleYazılmış Fransızca-TürkçeBir Sözlük!A18th Century French-7Urkish Dictionary inLatinAlphabetiDictionaire 7Urco-frança.is au XVIII. siecle

.qui a ete ecnt en lettres latins 25

Yard. Doç.Dr.MehmetGüMüŞKILIÇ

Türk MitindeKııt İyesi Kıdırve MedeniyetDeğiŞkliğinde Kıdır'dan Hızır'a Geçiş/"Kıdır"the Possessor of Happiness in Turkish Mythandthe7hınsitionfrom"Kıdır"to"Hızır"in the Change of Civilization Circlei Kut lyesi "(Proprietaire de saintete) appele"Kıdır"dansla

mythologie turque et traneformation de "Kıdır"a "Hıdır" 30

Yard.Doç.Dr.İsmet ÇETİN

TürkDünyasındaHıdırellezKutlamalarıveİşlevleri! "Hıdırellez" Celebrcıtionsand Their

Functions in Turkish Worldi Celebrations de"Hıdsrellez"dans le monde turc etcesfonctions 35

Yard. Doç.Dr.AyşeYüCEL

TürklerdeHıdrellez Geleneğii"Hıdtrellez"'Iradition Among Turkish. Peoplei 7hıditionde

"Hıdrellez"Chez LesTu.rcs 39

Yani.Doç.Dr.Enver ARAS

Kır Tarihinde BirKadınGeneral:KıırmancanDatka / A Female Generalin Korgyz History: . urmancan a ne emme ere e ıstoire·oghiz: "Kunnanca.n 55

Doç.Dr.Nerin KOSE

KarakalpakKişiAdlan Üzerine Birİnceleme/ A Study ontheKa.ra.kalpak Turkish Personal

Names lUne etude sur les noms personnelS de Karakalpak 62

Doç.Dr.ÜlküÇEL1KŞAVK

(2)

i:

KıRGıZ

TARiHiNDE BiR

KADıN

GENERAL:

KURMANCAN DATKA

)

A Female General In Kyrgyz History: Kurmancan Datka Une femme gerenale dans I'hlstolre de Klrghiz: "Kurmancan Datka"

Doç. Dr. Nerin KÖSE*

~

ÖZET

Kurmanean Datka (1811·1907)Kırgıztarihinde "datka"ünvanıverilentekkadındır. İyibireğitim gör-müşolan KurmancanAlımbekDatka ile evlendikten sonra memleketin siyasetinde etkin birroloynamıştır. Eşininölümünden sonrada5oğluile birlikte özgürlük mücadelesini devamettirmiş;ölünceyekadar "Altay Kraliçesi· olarak, milletinin her konuda Lideriolmuştur.

AnahtarKelimeler

Kurmancan,Alımbeit,Datka,Kırgızlar,Hokand,Kamçıbek,Skobelev ABSTRACT

Kurmanean Datka(1811·1907) is the only women who has been titled "datka"inKirgiz history. She had well edicated andaftershe'd married withAlımbekDatka had played a great politic roleinher country.Af· ter her husband's death, she'd continued the liberty struggyle with her5 sons. As the queen of Altai, she had been a leader of her nation until she'd died.

KeyWords

Kurmancan,Alımbeit,Datka,Kirgiz, Hokand,Kamçıbeit,Skobelev

Bilinmektedir ki tarih boyunca

ya-şamış ve herhangi bir alanda sivrilmiş

.olan liderlerin ortaya çıkmasında

yete-neği, eğitimiveyakınçevresi kadar için-debulunduğudönemin sosyal, ekonomik ve siyasi durumu da etkili olmuştur.

Özellikle toplumlarda siyasi bir kimlikte sivrilen liderlerin bu özelliklerini kazan-malarmda ise söz konusu ettiğimiz hu-suslardanaldığı eğitimin, yakın

çevresi-nin ve yetiştiği çağın siyasi olaylannm etkiliolacağı, ortadadır.Bu sebeplearaş­

tırmacılarınveanılannıyazanlarm"akıl

göğününZühreYıldızı"diyetanımladık­

lan;KırgızTarihi'nin tek bayan genera-li Kurmancan Datka'yı tanıyabilmek

için önce içinde büyüyüpyetiştiği çağın

siyasi durumuna kısacagöz atmak

ge-rektiğine inanıyoruz.

Tarihin en eski Kavimlerinden olan

*

E.Ü. Edebiyat Fak.ÖğretimÜyesi

Kırgızlarilk devletlerini M.Ö. III.Asırda

"Ki-Ku" adıyla kurmuşlardır. (Saray, s:198, Karesoğlu, ss:49-50) Daha sonra Hunİmparatorluğu'nunidaresindeki

di-ğer boylarda bir arada yaşayıpVI-VI·

II.asırlarda Göktürk

Devleti'netabiol-muşlarsada özgürlükleriuğruna sık sık başkaldıran Kırgızlar (Kafesoğlu, s:131)

Kırgızlar Göktürk. Devleti tarafından

Uygur Devleti'ne bağlanmıştır (Saray, s:199).Ancak Kırgızlaryine rahat dur-mayarak Uygur Devleti'nin Kuzey ke-simlerini işgalederek onlan hakimiyet-Ierialtına almışlardır (Saray, s:199; Or-kun, ss:162-163).

Bu aradaKırgızlarkendilerini tica-rete vererek oldukça zengin bir duruma

gelmişlerdir.Çünküyaşadıklanbölge

ti-caret kervanlannın geçtiği bir yerde olupİranlı, Çinli hatta Bizanslı

(3)

tüccar-larla bağlantıkurup, iş yaparak rahat bir hayata kavuşmuşlardır. (Saray, ss:198-199). Neyazıkki bu durum uzun

sürmemiş;Çin ordulan önce

Göktürk'le-rintopraklannı, Moğolistan'ıve Kırgız­ lar'ın yaşadıklanyerleriişgaledince, bu-günkü topraklarına çekilmişlerdir. 13 yy.da CengizHan'ınidaresindeMoğolla­ rınhakimiyeti altına girmişlersede bir müddet sonra özgürlüklerini yeniden ka-zananKırgızlarTimur'un,Moğollarınve kuzeyden de Rusların saldınlarıyla

epeyce yıpranmışlardır. Fergana vadi-sinde Ebu'l-Hayr tarafından kurulan Özbek Devleti'nin Moğol akınlan karşı­

sındaki zayıflığıise Kırgızlan,bugünkü

Kırgızistan bozkırlarınaçekilip Kazak-larla birlikte yaşamalarına;KazakKız-.

gızlarolarakanılmalarınasebepolmuş­

tur (Saray, ss:199-200).

XVII. yy.a kadar Kazaklarla huzur içinde yaşayan Kırgızlar aynı anda

do-ğudan güneye yayılan Moğollarla, ku-zeyden ilerleyen Ruslannsaldınlan

kar-şısında kaldılar. Nitekim Ruslar

Ka-zan'ı, Astrahan'ı işgalederekBaşkurtve

Kazakların yaşadığıbölgelereyayılmaya başladılar. Bu arada Moğolistan'daki

KalmukkabileleriKırgızveKazakların yaşadığı bozkırları işgal ve yağma etti-ler. GiderekKazakistan'ın batısına

yü-rüyenKalmuklarıgören Ebul' Hayr ise, Ruslardanyardımistemek zorunda

kal-dı. "Askeri Orenburg kalesini kurmala-n"şartıylateklifi kabul eden Ruslar en verimli topraklara kendi göçmenlerini

yerleştirdiler ve 1848,1856 yıllarındaki

işgallerileKazakistan'ın tamamıileKır­

gızistan'ın kuzeybatı kısımlannı aldılar.

Bu, Kazaklarla birlikte KırgızlannRus esaretinedüşmesi, Ruslarınise Orta As-ya Türk Devletlerine meydan okuması

idi (Saray, ss:200-201). (

Bu arada 1425'de kurulan Özbek Devleti XVI. yy.da bütün Orta Asya Türklerini bir araya toplayabilmişidi.

56

Yıl:

14

Sayı:

54

Ancak Muhammed Şeybani'nin Şah İs­ mail'e yenilmesi ve ülkeninişgal edilme-siyanındaHive'ninİran işgalinden

kur-ttılup istiklalini ilan etmesi ile Özbek Devleti ikiye bölündü. Merkezi Buhara olan bu devlet ile Hivearasındaki reka-betyıllarcasürecekti. Buhara'da Özbek-ler çoğunlukla olduğu halde Hive'deki nüfuslan, Türkmenler'e eşit idi. Ho-kand'da ille durum dahafarklıydı: Başta

Özbeklerinçoğunluğu teşkil ettiğioran,

Ruslarınve Kalmuklann istilalan sonu-cunda KırgızlannHokand'a katılmala­

nyladeğişmiş, Hokand'ınaskeri ve idari

bakımdanbirKırgızDevleti haline gel-mesinisağlamıştır(Saray, ss:201-202).

Böylece Hokand Devleti,çoğunluğu Kırgızlarm oluşturduğu askeri güçle kuvvetlendi veDoğu Türkistan Türkle-ri'nin Çinsaldınsına karşıgüvendikleri bir sığınakoldu. XVIII. yy.a kadar

de-vam

eden bu durum 3-4 bin çadırlıkbir

Kırgızgrubunun Yenisey(İli)havalisine inmelerini"Kırgızlarıngücünden ve

Do-ğu Türkistan Türkleri'nin giderek güç-lenmesinden çekinen" Çinlilerfırsat bi-lerek i757'de önce Doğu Türkistan'a, sonra İli havzasına, nilıayet Hokand'a

saldırarakonlan yenilgiyeuğratmışlar­

dır. BunarağmenHokand Devleti Doğu Türkistan Türkleri'nden vergi toplama-ya gelen Çin valilerikovmuş; yöneticile-ri Özbek olan BuharaHanlığı'nıkıskan­

dırmıştır(Saray, ss:202-203). Bu arada

aralarında bir rekabet doğan Buhara hükümdan Haydar Şah ile Hokand ho.-kümdan Ömer Han'ın Osmanlı Hükü-meti'ne bildirdikleri "biat etme. ve

yar-dım isteme yolundaki istek ve ricalan", Orta Asya Türkleri'ni parçalamamak

düşüncesiyle reddedildiğini (Saray, ss:203-207) de belirtelim.

Hive Hanlığı'na gelince... Üç

han-lıktan en geniş topraklarınasahip olan bu devlet bir yandan HokandHanlığı'na,

bir yandan da Kazak Türkleri'nin

(4)

Yıl:

14

Sayı:

54

raklanna komşuidiler. Hem bu komşu oluşları,hem de herikihanlığın dinleri-nin ortak olmasısebebiyle - - müsa-maha - - göstermeleri Kazakların.

Ruslann hersaldırısındaHokand ve Hi-ve topraklanna sığınmalanna, dolayı­ sıyla da Ruslarla çatışmalarinayol

aç-mıştır(Saray, s:207; Gürün, s:250). Üste-likBuhara Han'ı Nasrullah'm bu tür tehlikeleri sezmek yerinekıskançlığını

Hakand hanlan üzerine çevirmesi;

kar-deşi Öıner Han'ı hatta kendine "sakin ve

dikkatli olmasını"tavsiye eden iki İngi­

liz temsilciyi öldürtmesi (Saray, s:208) Ruslann gözlerini "huzuru temin etmek için bertaraf edilmeleri için gerekli gör-dükleri Hokand"a dikmelerine sebep 01-.

muştur(Gürün, s:650).

İştetambu sıradaBuhara hüküm-dan Nasrullah Han, Hokand hükümhüküm-dan Muhammed Ali'nin "içişlerine karışma­

malan için anlaşma yapmalan" yollu teklifini "Hokand ordusunun smırda

ol-malarını" fırsatbilerek reddeder ve

Ho-kand'ı, kuşatır;hükümdar ile yakınları­

nı öldürtür (Saray, ss:211-212). Ondan sonra tahtaçıkan ŞirAli Han da bir su-, ikast sonucu öldürülürice HokandHanlı­ ğı iyi bir devletadamıolmayan, tahtı

için BuharaHanlığı'na sığınanve üç de-fa tahtageçen Hudayar Han'm eline

ka-lır(Saray, ss:211-212). Bunu.fırsatbilen Ruslann Kazalinsk Kalesi'ni almalan, Hokand Hanlığı'ndaki Özbek, Kırgız,

Kıpçak ve Kazak Türkleri'nin birbirle-riyle mücadeleye başlamalanda Huda-yar Han'a" siyasetinideğiştirtememiştir

(Saray, ss:213-215). Böylece Türkistan'm hertarafına yayılmaya başlayan

Rusla-rın(Saray, ss:214-217) bu durumu dünya kamuoyuna "söz konusu topraklarda

ya-şayan, hiçbir organizasyonu olmayan Türklere medeniyet ve kültür götürmeye yönelikdavranışlar"olarakaçıkladıklan

bugirişimine(Saray, ss:217-218, Gürün, s:651) Osmanlı Devletine vaziyeti

açık-lamak üzere gönderilenHacıRuzi Bey'in hükümeti tarafından geçiştirilmesini

(Saray, ss:212-213) de ekleyecek olursak durumun ne derece ümitsizolduğu

anla-şılacaktır.Bu aradaOsmanlı

Hükümeti-nisuçlamak yerine döneminpadişahının

Abdülaziz olmasıyla, Paris Antlaşma­ sı'nıimzalayarakOsmanlıDevleti'ni bir müddet de olsa rahatlamasını sağlayan

SadrazamAl!'Paşa'nınölmüş olmasıyla, yerine Rus yanlısı MB.ıımutNedim

Pa-şa'nın bulunduğunu(KaralI, ss:214-247;

Karaı II, s:23) düşünmenin. ise, daha

doğru olacağını düşünüyoruz.

İşte. Kurmanbak Datka'nm eşi

AlımbekDatka, HokandHanlığı'nınbu

kargaşa ortamında Kırgızların talihine bir güneşgibi doğmuştur. Nitekim Ho-kand Hanlığı'nın başbakanı Alımbek (kaynaklarda Alımkul olarak da geç-mektedir) DatkaHudayarHan'ın Buha-ra'yasığınarak "tahtını almasıiçin

yar-dım rica ettiği Nasrullah'ın Hokand'a

yürümesi" üzerine onudurdurmuşve ül-kesinin kontrolünü elinealmıştır(Saray, ss:218-219); Ruslann çemyayev

komu-tasında Hakand'a yürümeleri üzerine Kanesan KasımBey önderliğinde bir kuvvetyollamış,yetmeyince de kendisi askerleriyle birlikte Rus ordulannıgeri

püskürtmüştür (Saray, .ss:219-220); da-ha' sonra Ruslan geri püskürtmüşve

ağır yaralanarak Taşkent'te1865'te

öl-müştür(Saray, ss:220-221).

Kurmancan'ın Kırgızlara lider

ol-masında kesin tesiri olan.Alımbek

Dat-ka1799yılmdaAltayBölgesi'ndeCoşolu

Köyü'İıüneteklerindeki (Gülçö'yeyakın)

Kargaşa denilen yerde dünyayagelmiş­

tir. (Kırgız Tuusu, s:11) Hokand Hanlı­ ğı'nınhem siyasi lideri, hem de ordu ko-mutanlanndan biri olan Alımbek özel-likle 1850-1876yıllannda hanlığın

güt-tüğüsiyasette büyük birroloynamıştır.

Malla Han'ı tahta geçirip (1857-1862) Anciyan'a vali olarak tayin eden,

(5)

1862'de onun yerineyeğeni Şah Murat'ı

tahta geçirip kendisi debaşvezir (başba­

kan) olanAlımbekDatka

(Urstanbekov-Çoroyev, s:15; Saray, ss:218-220) sadece

KırgızTürkleri'nin değil,bütün Türkle-rin birlik. veberaberliğinihedefedinmiş; o sebeple Doğu Türkistan Türkleri'nin hürriyetiuğrunaHokandHanlığı'nın as-kerlerini seferberetmiştir. AyrıcaDatka bu düşüncesinitoplumun kültür seviye-sini yüks~tıne uğrunda çalışarak da

göstermiştir.O; sebepleOş'tabir medre-se kurarak,diğerülkelerden ününü

duy-duğualimleri,hocalarıgetirterek heryıl yüzlerce gencin okuma-yazmaöğrenme­ sinde,yetişmesindeetkiliolmuştur (Kır­

gız Tuusu, s.Il). Hatta bu medresenin giderinikarşılamaküzere kendi

toprak-larımbilevakıfhalinegetirmiştir.

Kurmancan 1811yılmda Oş şehrine

yakın Madı Kışlağı«Kara Suu bölgesin-de)nda Munguşsülalesinin Bargı Kabi-lesi'nden olan orta halli, hatta varlıklı

bile sayılabilecek)bir çiftçi olan Mamıt­

bay (Mamatbay)m kızı olarak dünyaya gelir. 17yaşmdaikenCOO1jMbilesi'nden

Kul Seyit ile evlenir ve biryılsonra Üç

Taş Yaylası'ndakibaba evine gelir; 3yıl

geçince de kendi gibi eşinden ayrılmış,

Hokand'mbaşbakanıvekomutanı Alım­

bek Datka

ile

evlenir (Urstanbakov-Ço-rayev, s:90; Kanesanyev, s:7). Kurman-can'mAlımbekileevliliğinden5 oğlu, 2

kızı olur. 96 yaşmda öldüğünde ise

ço-cuklarıyla torunlarının, onların

çocukla-rının sayısı100'eyaklaşmıştır.

KUrmanean misafirin eksikolmadı­

ğı evlerindebüyüğe-küçüğe nasıl

davra-nılacağını,memleketininörfve adetleri-ni daha küçükyaştanitibarenöğrenmiş­

tir. Babasının tuttuğu özel hocalardan dini bilgileri de alan Kurmancan akıllı,

fikriniçekinmeden söyleyebilen, düşün­ medenkonuşmayanve izzeti nefsine son derece düşkün; hassas değerlersöz ko-nusuolduğundaise taviz vermeyen

kişi-58

,

Yıl:

14

Sayı:

54

liğiyle tanınır. Bunda çevresindesaygın,

sözü dinlenen, yerindekonuşan, kimse-ninhakkımyemeyen, anlatına yeteneği

g~şmiş,dininedüşkünveokur~~ar

birkişiolanbabasıMamatbay'm büyük bir etkisivardır (Kenesarıyev,s:8). Onun silik ve hiçbir özelliği olmayan ilk eşi

Kul Seyit ile olan evliliğinibiryılsonra bitirinesi ve törelerekarşıgelerek baba evine dönm~si kadar Alımbek'le evlen-dikten sonraOş'lu şeyhlereözellikle de

Şeyh Übeyde'nin soyundan Şeyh Sela-hattin'e mürit olmasında (Kanesarıyev,

s:l1) buyetiştirme tarzınınve güçlükişi­ liğinintesiri ise, kesindir.

Kurmanean, Alımbek ile evlenene kadar sıradanbirkadındı.Ancak. saygı

uyandıran duruşuna ve güzelliğine bir

görüşte kapılanHokand'myiğit komuta-m 'ile kurduğubu yeni hayat, onun bu-gün bile "Altay Kraliçesi" anlamma "Alay Hanışası", "Altay Kanıkesi" diye

anılmasma sebep olmuştur. İyibir eği­ tim görmüş, kültürlü ve görgülü Kur-mancan, "datka" ünvanını almış olan

Alımbek'intam istediğigibi biridir. O,

kocasınınevine geldiğigünden itibaren yerinde konuşması, zeki ve işbirliği, mantıklı davranışı, doğru kararları ile yeni memleketinde hemensivrilmiş,her meselede onadanışır olmuştur (Kanesa-nyev, s:9).

Kurmanean, eşi Alımbek'in ölümü-ne kadar her konudaakıl hocası,

arka-daşı, sırdaşı olmuştur."Datka"ünvanını

almadan önce de at üstünde askerlerin

başmdadır ve yanında da çoğunlukla oğullarından biri veya birkaçı vardır

(Türkestanskiye Bedomstki Gazetesi). HattakocasıHokand'agittiği zamanlar-da bile onunyokluğunu hissettirmemiş;

milletinin güvendiği, akıl daniştığı bir

kadın,askerlerin başmdada bir komu-tanolmuş; çocuklarınınruhunu ve kalbi-ni ise"lıür vebağımsız Kırgızistan" ru-huyla doldurmuştur (Kanesarıyev,

(6)

Yıl:

14

Sayı:

54

9).

Kunnancan,TUrkleri~nde"datka"

ünvanı verilen iık kadındır

(Turkestans-kiye Bedomsti). "Datka", Hokand ve Bu-harahanlıklanzamanındayönetiminen üst kademesini ifade etmekteydi (Manas Enciklopediya, s:I71). Kelime anlamı

"gerçekbağWık"demekolan bu ünvanın bulunduğu vilayetin idare amiri (yani

valisi), siyasi ve dini lideri, hatta top-lumdaçıkaq.bütünproblemlerin çözücü-sü, temyiz ve şikayet dilekçelerine ba-kan hukuk görevlisi, vilayetle ilgili ka-.rarlan gözden geçiren, askerlerin

komu-tanı kısacasıemrindeki bölgenin tek yet-kilisi demekti (Kanesanyev, s:9).

Kunnancan'a butınvan Alınıkul'un

ölümü ve Hudayar Hanımüçüncü defa tahta geçmesinden sonra verilmiştir:

Ruslar, Hokand ile birlikte Hive ve Bu-harahanlıklarınıda alarak "Orenburg" ve "Batı Sibirya" valilikleri ile

"Türkis-tan Genel Valiliği"ni (Türkmenistan, Fergana, Semerkand, Sirderyave Semi-rechie de buna ilave edilmiştir) kurmuş­ lar;başınada. GeneralKaufman'ı

getir-mişlerdi.Bu arada HudayarHan'ın

tah-.tmıkaybetmeme uğruna Rus yanlısı

davranışlan sonucu Hokand'da bir hu-zursuzlukbaşlamıştı (Hayıt,s:90; Saray, ss:226-230). Tam bu sırada Alımbek'in

ölümüyle boş kalan "datka"lık ünvanı, Alımbek'inilkeşindenolanoğlu Carkın­

bay'a verilmek istendi. Ancak Hudayar

Han'ınbu isteği Oş Vılayeti'nin hakimi olan üveyoğlu tarafından kabul

edilme-miştir. zira Kunnancan'm şerefine. fi-kirlerine, alacağı kararların doğruluğu-·

na büyük birsaygıgöstermekte;babası­ nın dulu sağ iken böyle birşeyi uygun gönnemektedir. Hatta bukaransarayda beylik için birbirlerinedüşmanolankişi­

lerle ailenin büyükleri bile onaylarlar (Kanesanyev, s:9). Böylece .Hokand'a

"KırgızlarmRuslara olan güven vebağ­ lılığını araştırmayagelen Sait Muzaffer

ile HudayarHan'ıbileşaşırtmıştır. Böy-leceKırgızTürklerinin "Altay Kraliçesi" dedikleri Kunnancan'a Buharaşeyhülis­

ıaminınfetvasıile 1876'da "datka"

ünva-nı verilmiştir(Saray, s:231;Hayıt, s:90,

Kenesarıyev,5:9).

Eşininölümünden sonraoğullarıyla

birlikte Oş'a gelen Kurmancan Datka sadece buvil~etiidare e.~ekle

kalma-mış;HokandHanlığı'nınsiyasi rnpselele-rine dekarışmıştır. HattaKırgız asker-lerinin başına geçirdiği oğlu Abdılda­

bek'iyanınaalarak annetarafından

ak-rabasıolan HudayarHan'ınannesi

Car-kmayım'a götürerek aralarındaki düş­ manlığınbitmesini,oğlunun Oş'avali

ol-masını sağlamıştır (Kenesarıyev,s:9). "Datka"ünvanı,onun önirünün so-nuna kadar Kırgızların bağımsızlığıuğ­ runa çalışmasını engellememiş,her fır­

sattaRus kuvvetlerininkarşısına asker-leriyle çıkarak aşılmazbir setolmuştur.

Hattaaynı yılınNisanayında Oş'tan Al-tay vadisine ilerlemeye çalışan Skobe-lev'i püskürtmek içinoğlu Ahdıldabekile

hazırlıklarını yapan Kurmancan Datka "birkadınınbu denli başarısını

çekerne-yenİmamKulu adlıbirKırgız" tarafın­ dan haberdarediliiı.ceBkobelev'e yenilir ve esir edilir (Saray, s:231,Kenesarıyev,

s:9,Hayıt, s:90). Generalİvanovve Sko-belev 65yaşmdakibu kadının güzelliği­

ne, duruşuna hayrankalırlar.Skobelev ona yer ve saygıgösterir. Onun"çarpış­

malatı dıırdurması"yönündeki isteğine

Kurmanean'm cevabıise "içişlerine

ka-rışılmaması" şartıyla"evet" olur (Saray, s:231-232; Hayıt, s:90). Kurmanean da Skobelev ile 5 maddelik bir şartname

imzalayarak (Kurmancan Datka, s:33)

KırgızTürkleri'ne tam - 31yıllıkbir huzursağlamıştır..Buanlaşmadansonra Ruslar Kurmancan'm ölümüne kadar ona'karışmamışlar;bu yiğit kraliçenin ülkesini idare etmesine izinvermişlerdir (Saray, s:232;Hayıt, 5:90-91); Kırgız

(7)

ta-rihinde"Şartnama" adıylabilinenanlaş­ manınmaddelerişunlardır:

ŞARTNAME:

LEski hanlığın karargahınınyine önceki şekline uygun düzenlenmesi, iki

taraf için de uygun olmaz.

2.Yedi şehirli Hokand Ülkeleriyle Rus İmparatoluğununistiklali altın­ da,ikitarafın birleştiğikabuledilmiştir.

3.Yerlihalkınıhayat tarzma, sahip

olduğudinine, Rus idaresitarafındanbir

baskı uygtilanmayacaktır.

4.İsyanolursa, bütünhalk (millet)

deği};sadece isyan edenlercezalandırıla­

caktır.Ele geçen ya da bizzat kendi gele-rek suçunu itiraf edenler, azat edilecek; sürgün edilen ancak kaçan halka, tekrar kendi ülkelerine geri dönmelerine, sakin bir hayat sürmeleri şartıylaizin verile-cektir.

ô.Rusyanın kendi idaresi altındaki başkahalktopluluklarınhepsi de bu ye-di şehirliülkeninhalkıiçin endişe

duy-maktadır.

Ancak annesi Kurmancan'm

imza-ladığı şartnameyeuymayanAbdıldabek,

kardeşi Mamıtbekile memleketi terket-mek zorunda kalır. Pamir'de, Ooganis-tan'da asker toplamaya devam eden

Ab-dıldabek'ın (Kenerasarıyev, S;10) Mek-ke'ye giderken ölmesinin (Saray, s:231;

Hayıt, ss:90·91) ardından Kamçıbek'in yakalandığıveasılacağıhaberi gelir.Yıl:

1895'tir. Abdulkerimov'un Binbaşı Ak-biy'ineşi Tacıgül Hanım'dan duydukları­

na göre Kurmanean en küçük ve sevgili

oğlu Kamçıbek'i darağacına kendi eliyle yollar. O sırada 84 yaşmda olan Kur-mancan her yeri simsiyah örtü ile

kapa-tılmış atlı arabanıniçinde askerleriyle birliktedir ve elleri zincirlebağlı oğlunu

idama götürmektedir. O andayanındaki

askerlerden birinin "onu Altay'akaçırıp

kurtarması"yönündeki isteğini duymak bile istemeyenyiğitKurmancan "bu bir

şehitölümü" diye cevap vererek yola

de-GO

Yıl:

14

Sayı:

54

vam eder. Kaynaklarda"asılmasebebi"

hakkında çeşitli rivayetlerin dolaştığı Kamçıbek'inidam edilmesi ile ilgili ola-rak "bütün tabiatm, hayvanlarm, nehir-lerin yastuttuğu"yolunda pekçok efsane

vardır(Abdulkerimov, ss:20-23). Gerçek olan şeyse Kurmancan'moğlunun asılı­ şınıdimdik, gözlerindenyaşbile akma-dan, gururla izlemesidir. Kısacası Kur-mancanKı~larmözgürlük mücadelesi için çıktığıbu yolda sevgili oğlu Kamçı­

bek'i feda etmektençekinmemiştir.

Kurmancan Datka Kırgızlar için bugün bile "Altay Kraliçesi" olarak bilin-mekte;Oş şehrininkutsiyetinin, önemi-nin Kurmanean'dan geldiğine inanıl­

maktadır. Adınapara ve pul'bastırılmış

bu kahraman Türkkadını Oş'unkurulu- ..

şunun 3000. Yıl kutlamalarmda at

üs-tünde canlandırılmıştır."Ruhu şad ol-sun!" deyip, asıl kahramanı olduğu bir "kence epos"olduğunubelirttikten sonra

hakkındaGulbadam Matiyeva ile

Abdu-raşit Urbayev'in söyledikleri kısa

des-tanlarıvermek istiyoruz:

TARİHTEKİYILDIZsöNMEMİşDURUYOR Zaman uçup gidiyor tulpar at gibi

Devirlerdeğişiyor durmaksızın Atayurduntarihininacısı SankiKurmanClin'mhayatıgibi.

x x

Namussuzluğu, temizliğeher gördürmeyip

KöW1Mü,iyiliğe kollatınayıp, Pekçoksıkıntıdannarinleri savunup, Kavgadan bitiptükenmiş halkı.

x x

çatallaşannice meseleleri,

Halkının yarınıiçin halledip degelmiş. Anagibikanatları altına almış buncahalkı,

sırtıayıp, nice problemleri çözüp de gelmiş

x x

İnsanlığınen~ce,asilsıfatları Aynca söyleniyor hertaraftayaptıklan.

Örnekolmuş,halkaadamış hayatını,

Duruyor sönmeyenyıldıztarihteki.

Gulbadam Matiyeva.

(8)

Yıl:

14

Sayı:

54

"KORMANCAN DATKA"NINvASİYESİ

Dostlanm,halkım-milletim,evlatlanm, Yakıngibi, dönülmaz yola gideceklerim. Yaşlınla-geneinle meşgulol,kulakver,

İştebunlar, vasiyet edip söyleyeceklerim.

x x

EzeldenKırgızolarakyaratılmış, Ala-Too'nunarasında dağılmış. Adigine'nin,Tagayım'ınçoeuklan Aklıile gayretinegüvenmiş.

x x

Kızılıan kınnakiçin gazalarda çekilmedan Yıkılsakda birdüşmanayenilmeden, ErManas'ın tu~uyüksektuttuk, Yiğitlikleeyerimizdeneğilıneden.

x x

Savaşile geçti nice zamanlar, Uykusunu böldühalkınkatliamlar, Yeter,artıkkan dökme dursun, Nesliçoğalıp,büyüyüp gelişsin Kırgızlar.

x x

Eskisi gibi"Sağ"ile "Sol"birleşip, Şurakursunkarşı karşıyaoturup, Tartışsınata yurdun kaderini Ne zaman ki tehlike tepesinde durup.

x x

"Sağ"ile "sol" bir fikirdebirleşınezsek, Hakareteuğramaz mı"kalpak" ile "ele çek" Üstümüzden kara bulut gider mi, Halkımızı bekliyornasılbirgelecek?

x x

.Uyanıkolun: zamanbaşka, şart başka, Arkamızyokatın başınıçekbaşka, Akıledipbirazcık kımıldamazsak, Ansızın takılıp kalmayalımserttaşa.

x x

Hürriyete giderşimdibirtek yol, Lazımbize Hokand ilebirleşınek. Kılıç değil,komuz vurarak boyuneğdirip, En büyük ihtiyaç Rus ile dost olmak.

x x

Dostlanm,halkım-milletim,evlatlarım, Yakıngibi, dönülmez yola gideceklerim. Yaşlınla-geneinle meşgulol,kulakver,

İştebunlar hepinize söyleyeceklerim.

x x

Göremezsemdünyayı,gökyiizünü,yıldızı İçemezsemot kokan (ogüzelim)kımızı Hepsini getirip,çağınn "Sağ"ı,"Sol"u Ölümüm bilebirleştirsin Kırgız"ı.

AbduraşitUrbayov

NOTLAR:

SARAY, Mehmet Yeni Türk Cumhuriyetleri Tarihi. Ankara,1996. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüks,ıt Kurumu. Türk Tarih Kurumu Yayınlan

XXIV.Dizi- Sa.21.

KAFESOGLU,İbrahimTürk Milli Kültürü 1991.İstanbul: Boğaziçi Yayınlan:93(6.Baskı)

ORKUN, HüseyinNamıkEski TürkYazıtla·

n 1936.İstanbul.

GÜRüN, Kamuran Türkler ve Türk Devlet-leri Tarihi 1984.4ııkara:BilgiYayınlanÖZel Dizi: 20 (1981).

M.SIDIKOV, M.ABDIRAHMANOV, i.UMAROV, M.NURGAZİYEV, M.TALİPOV, M.AlWNOV, A.SAPARBAYEV, C.ŞERİYEV,

P.CUSUYEVA, M.ERKEBA'mv, S.KOYÇUMA.

NOV, T.ÖMÜRZAKOVA,

A.ABDIKADmOVA· "Alımbek Datka ve ToplumBirliği" KırgızTuusu, 2000.30.~yıs·1.Ha· ziran.

B.U.URSTANBEKOV·ÇOROYEV,Tl.

Kırgız Tarihi (Kıskaca EnçiklopediyalıkSözlük) 1990. Frunze:KırgızSovetEnçiklopediyasının Baş­ kı Redakclyası.

KENESABIYEV, T. "Kurmanean Datka" Kurmanean Datka·1991.Oş: Kırgızistan Cumalist-ter Soyuzu. Dayardagandar ve Redaktoru:A. Kapa-rov,MoAkmatav. Turkestanskiye Bedamsti Gazetesi "Kurmanean Datka" 1907, 1Mart.

Manas Ençiklopediya.

Kurmanean Datka (Eskerü-ülör-Koşaktar) 1991. Os:KırgızistanCumalistterSoyıızu. Dayarda-gandar ve Redaktoru:A.Kaparov, M.Akınatav.

KARAL,Enver Ziya1, Dünya Tarihi, Os-manlıTarihiNizam·ıCedid ve Tanzimat Devirleri 1970.Ankara:TürkTarihKurumuYayınlarından

xm.

Seri Na:l65 5. Cilt. 3Baskıss: 214·247.

KARAL,Enver Ziya

n.

Dünya Tarihi, Os-manlıTarihiNizam-ıCedid ve Tanzimat Devirleri 1976. Ankara: TürkTarihKurunıu Yayınlarından

xm.

Dizi 16

n

s:23. (2.Baskı)

Referanslar

Benzer Belgeler

İnsanın vejetaryen olduğuna dair görüş ve kanıt bildirilirken en büyük yanılma biyolojik sınıflandırma bilimi (taxonomy) ile beslenme tipine göre yapılan

Diyarbakır'ın Kulp ilçesinde yüzlerce kişinin katıldığı yürüyüşle HES ve barajlar protesto edilirken, DTK Ekoloji ve Yerel Yönetimler Komisyonu üyesi Şehbal

Göllerin, istek üzerine süresi uzatılacak şekilde, 15 yıllığına özel şirketlere kiralanacağı belirtiliyor.Burada "göl geliştirme" adı verilen faaliyet,

l~yların sakinleşmesine ramen yine de evden pek fazla çıkmak 1emiyorduk. 1974'de Rumlar tarafından esir alındık. Bütün köyde aşayanları camiye topladılar. Daha sonra

dan haber geldi önce iki ile 3 kişilik Rum askeri var dedi harekat durdurmadım ben keşif için öne çıktım sayıları artıyordu bi ü durdurdum acele pusu düzeni aldırdım

,ldy"ryon ordı, ırnığ rd.n ölcüm cihazlan uy.nş ü.rinc. saİıtrd fıatiycılcri

Erzincan'ın İliç ilçesinin çöpler köyünde altın çıkarmaya hazırlanan çokuluslu şirketin, dönemin AKP'li milletvekillerini, yerel yöneticileri ve köylüleri gruplar

Öte yandan, hemen her konuda "bize benzeyeceksiniz" diyen AB'nin, kendi kentlerinde yüz vermedikleri imar yolsuzluklar ını bizle müzakere bile etmemesi; hemen tüm