• Sonuç bulunamadı

ENFLASYONU düşürme yolları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "ENFLASYONU düşürme yolları"

Copied!
16
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)Uzmanlar uyardı. Anadolu liselerinde sınıflar tıklım tıklım. Sayfa. 4. Sırtındaki yük 7 kilo!. ORTAOKULA yeni başlayan 10 yaşındaki öğrencinin kaynak kitap ve beslenmeyle birlikte çantasının ağırlığı 7 kiloyu aşıyor. Uzmanlar, çocukların bu ağırlığa 20 dakika bile maruz kalmasının ciddi iskelet sorunlarına yol açabileceğine dikkat çekti. Uygun sırt çantasının özelliklerini Aydınlık için sıralayan uzmanlar, çantanın vücuda sabitlenmesinin önemli olduğunu söyledi.. Emekli Tuğamiral Mehmet Fatih Ilgar:. Donanmamız tereddüt etmez GÜNEY Kıbrıs Rum Yönetimi, Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin haklarının bulunduğu sözde 7 numaralı gaz sahası için uluslararası enerji şirketlerine davette bulundu. ABD’li ExxonMobil çağrıya göz kırptı ve çağrıyı değerlendirdiklerini söyledi. İtalyan şirket ENİ’nin Türk karasularında sondaj çalışması yürütürken kovulmasını hatırlatan Tuğamiral Ilgar, “Türk Deniz Kuvvetleri, tereddüt etmez. ABD’ye ve Avrupa’ya karşı gereğini yapar. O güce sahiptir” dedi.  TURAN SALCI’nın haberi 8’de.  ÖZLEM KONUR USTA’nın haberi 4’te. BİRLİKTE GÜÇLÜYÜZ. www.aydinlik.com.tr. Gazetemizi bayilerde bulamıyorsanız lütfen arayın. VATAN EMEK NAMUS. Okur hattı. KURULUŞ: 1921. 7 EKİM 2018, PAZAR. İKİ AL, BİR OKU BİR OKUT. 2 TL. ABD ŞİRKETİNE KAPI KAPANDI CumhurbaşkanıErdoğan,McKinseytartışmalarınanoktayıkoydu. Erdoğan,bakanlaratalimatverdiğini veMcKinsey’denfikridanışmanlık hizmetidealınmayacağınısöyledi. JULIUS Sezar, Rubicon nehrini geçtiğinderakibiPompei’ye“Zaratıldı’’demişti.GünümüzdetekkutupluABDliderliğiartıkpekçokalandageriçekiliyor.BukezRubicon’ugeçen,Avrasyasistemi.Peki,Türkiyenehrin hangi tarafında kalacak?. Sorumluluktan kaçmıyoruz. oğu PERİNÇEK. TGB’nin başarısı. ADANA 20. Asliye Ceza Mahkemesi, İncirlik Üssü’ne girerek ellerinde çuvalla ABD askerlerini kovalayan TGB yöneticileri ve üyeleri hakkında açılan ceza davasında aklama kararı verdi. Böylece coninin başına bir çuval da Türk Yargısı geçirmiş bulunuyor. Millet, Gençlik, Devlet ve yargısı, Vatan Savaşı’nda aynı cephededir. TGB, doğru ideolojik yapısı, halka bağlılığı, doğru eylem çizgisi, tasarım ve plan yapma yeteneği, disiplini ve cesaretiyle Türkiye tarihinin en güçlü, en etkin gençlik örgütlenmesidir.. “TÜRKİYE eskiden her şeyini ABD’ye teslim etmişti. Türkiye tarihinin en büyük ekonomik saldırılarından birine maruz kalmasına rağmen, iki ayı bulmadan büyük ölçüde durumu toparladık” diyen Erdoğan, dövizdeki artışın ekonomik sebeplerle izah edilemeyeceğini belirtti. Erdoğan, “Sorumluluktan kaçmaya çalışmıyoruz, yaptığımız durum tespitidir” dedi.  9’da. CEM GÜRDENİZ’İN YAZISI 11’DE. Rantçıyla eyaletçi ittifakına karşı. Aydnlk, 30 Eylül tarihli manetinde McKinsey’in ABD istihbarat örgütüyle olan ilikilerine dikkat çekmiti.. ENFLASYONU düşürme yolları. TÜFE eylül ayında yıllık olarak yüzde 24.52 oranında arttı. Bu oranlar enflasyon-faiz-döviz artışlarının kol kola gerçekleştiğini ve hiper enflasyona gidiş eğilimi olduğunu gösteriyor ENFLASYONU düşürmek için acil olarak şu adımların atılması gerekiyor: Döviz kurlarını düşürmek. Enerji tasarrufuna gitmek. Faizleri artırmak. Üretimi bollaştırmak. İthalatı kısmak. İşletmelerin kaynak sorununa çözüm üretmek. Bilinçli tüketim. Turizm sektörünün geliştirilmesi..  8’de. YERELseçimlere altı ay kaldı. Yeterli-adil hizmet ve ulusal kaynaklarımızın doğru yönetimi... Rantçılarla eyaletçilere karşı doğru hattı inşa etmemiz gerekiyor.. BİRGÜL AYMAN GÜLER’İN YAZISI 7’DE. 2 Sayfa. AKP’nin Ankara Kızılcahamam’daki 27. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gündeminde ekonomi vardı. McKinsey eleştirilerine de yanıt veren Erdoğan, “Tüm bakan arkadaşlarımıza söyledim, ‘Bunlardan fikri danışmanlık hizmeti de almayacaksınız’ dedim. Gerek yok, biz bize yeteriz” diye konuştu.. D. Rubicon geçildi. 4 Sayfa. Biz bize yeteriz. halklailiskiler@aydinlikgazete.com. OKTAY YILDIRIM. Yoldaş. ŞULE PERİNÇEK. Fethedemediğikaleyi içtençürütecek. 5 Sayfa. 0537 592 25 42. ENGİN ÜNSAL. Ekonomikkrizde iştençıkarmalar.  MUSTAFA PAMUKOĞLU’nun yazısı 6’da. Türkiye karşıtı tasarıya veto 8. Sayfa. AYDINLIK 01. CMYK. Tehlike altında PERSLERileYunanlılararasındakisavaştazaferitemsiledenve2bin500yıldırSultanahmetMeydanı’ndasergilenen“YılanlıSütun”yokolmatehlikesiylekarşıkarşıya.Eserinhavadeğişimi,nem,doğal afetgibiunsurlardanolumsuzyöndeetkilendiğinibelirtenuzmanlar,kapalıbiralandasergilenmesigerektiğinisöylüyor.Önlemalınmazsaanıtınparçalarhalindeyereyığılabileceğivurgulanıyor. 13’te. SÖZLEŞMELERİ Türk lirasına çevirme esaslarına yönelik tebliğ Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Artık kira, satış, danışmanlık gibi sözleşmeler Türk lirası ile yapılacak. Mevcut sözleşmeler ise 2 Ocak’taki kurdan Türk lirasına çevrilecek.  6’da. Ergene’deki kirlilik Meclis gündeminde 3. Sayfa. 13 Sayfa. BATMAN’da sekiz askerimizin şehit olmasına tepkiler bitmiyor. Birçok ilde düzenlenen, Vatan Partisi ve TGB’nin önderlik ettiği eylemlere halk büyük destek verdi. Eylemlerde yapılan açıklamalarda terörün arkasında ABD’nin olduğuna dikkat çekildi.  11’de. TL ile sözleşme dönemi başladı. 14 Sayfa. Teröre tepki meydanlarda. Sayfa. 13. İSMET ÖZÇELİK. CHPyineaynı AKP’ninbahtıaçık! HAYATİ ASILYAZICI. AliNaci Karacan ONUR CAYMAZ. Ekim MEHMET YUVA. Alem-iCedidve Rusya-Lübnankrizi ISSN 2146-2356. Sayfa. 10.

(2) 2. 7 Ekim 2018 PAZAR. Hazırlayan: Ercan Dolapçı halklailiskiler@aydinlikgazete.com. Editör: Oktay Yıldırım. Oktay YILDIRIM. ATIR. oktayyildirim@aydinlikgazete.com. Karikatürler: Tuncay Batbeki. PSİKOLOJİ. YOLDAŞ ERTUĞRUL Özkök, ekonominin Amerikan Mc Kinsey şirketinin insaf ve birikimine terk edilişine “Duyun-ı Umumiye” benzetmesi yapanlara şöyle seslendi: “Yoldaşlar diyorum... Tavariş (Rusça’da yoldaş) de diyebilirdim. Çünkü bazılarının kafası 1960 model solculukta takılı kalmış vaziyette.” Mc Kinsey ile anlaşmanın ne kadar faydalı bir şey olduğunu anlattığı yazısını şöyle bitiriyordu: “Değerli yoldaşlarım, kafanız hâlâ 1960’ların mandacılık hurafesine takılmış kalmış. Aşın bunu artık. Kurtarın artık kendinizi bu 60’ların 70’lerin Mülkiye kantini klişelerinden...”. HABERİ okuyunca ufak çaplı bir şok yaşadım. Ama olayın Kayseri’de olduğunu duyunca hemen toparlandım, “orada normal” dedim, kendi kendime. Kayseri’de bir vatandaş düğününde altın taktığı arkadaşı, kendi düğününde aynı karşılığı vermeyince icra başlatıp taktığı altının parasını almış. Yok şaşırmadım, olur bunlar Kayseri’de. Sakalını göbeğine kadar sarkıtmış eli tespihli mülk sahibi hacı babaların kiralarını bile euro ile alıp, sonra da Kayseri kalesinde belgesel çekilirken “burçlara haçlı bayrak asıldı” diye ortalığı ayağa kaldırdıkları mem-. MELIHA ÜNLÜ “DİLİNİZE sahip çıkın!” Bu söz, 2010’da Türkiye’ye, Amerikan Temsilciler Meclisi üyeleriyle gelen Kızılderili bir kadının Türklere nasihatidir. İTÜ’deki eğitim-öğretimin İngilizce olduğunu görünce bir tehlikeye dikkat çekmişti. Neden bizi uyarıyordu acaba? Çünkü yıllar önce topraklarına gelen Avrupalıların ilk işi, Kızılderililerin topraklarını ellerinden almak oldu. Aynı zamanda “En iyi Kızılderili, ölü Kızılderilidir” anlayışıyla soykırıma tabi tuttular onları. Ayrıca, bunların dilleri ve dolayısıyla kültürleri sistemli bir şekilde yok edilmiştir. Bir dilin önemini ancak, dilini ve kültürünü kaybeden bilir. Kovboy filmlerinde, çizgi filmlerde insanların, bu ırkın vahşiliğine nasıl inandırıldığını herkes iyi bilir. Oysa Kristof Kolomb, Kızılderilileri şöyle tarif ediyor: “Kötülüğün ne olduğunu hiç bilmiyorlar, çalmıyorlar, öldürmüyorlar. Komşularını kendileri kadar çok seviyorlar. Dünyada onlar kadar tatlı dilli insanlar yoktur.” Bir ulusu yok etmek için önce onun dil kuralları bozulup üretkenliğine ket vuruluyor. Böylece zayıflatılan dil, kavramları karşılayamaz hâle getirilince insanlar birbirine düşürülüyor. Zaten dil bu noktaya gelmişse, kültür iyice yozlaşmış, ulusal birlik zayıflamıştır. Böyle bir toplumu silaha gerek kalmadan sömürge hâline getirmek kolaydır.. YANLIŞ KULLANIŞLAR Ne yazık ki bugün dilimiz büyük bir hızla yıkıma uğramaktadır. Yabancı dil bilimcilerin gıptayla baktığı Türkçemiz, özellikle İngilizcenin baskısına direnme gücünü yitirmek üzeredir. Daha anaokulundayken İngilizce öğrenen çocuklarımız, kendi dilinin kurallarına hâkim olmadan bu dilin kurallarını beynine kazıyor. Kendi dilinin tınısına, kavram zenginliğine vakıf olmadan başka bir dili öğrenince de Türkçe kuralları bozarak o dilin kurallarına uyan söyleyişler geliştiriyor. Dolayısıyla siyasetçisinden öğretmenine, sanatçısından sporcusuna kadar birçok insan, farkında olmadan Türkçe kurallara ters düşen söy-. AYDINLIK 02. CMYK. Aklıma hemen Prof. Dr. Cüneyt Akalın’ın yazdığı, “50. Yılında Dünyada ve Türkiye’de ‘’68’’ - Düşler ve Gerçekler” isimli kitap geldi. Başlıktaki 68 özellikle tırnak içine alınmıştı. Çünkü herkese göre bir 68 vardı ve kimilerinin dilinden düşürmediği 68, aslına pek de uymuyordu. Ya da o kimileri 68’in aslına uymuyordu. Kitabın hemen giriş bölümünde, 18. sayfada şöyle yazıyor: “1968’de olayların içinde yer almamaya özen gösteren kimileri, daha sonra bunlara övgüler düzdüler. Ballandıra ballandıra 68 öyküleri anlattılar. (Kusura. Kayseri’de insanlık fiyatı lekettir. En tuhafı da Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin’in yaptığı açıklama... “Düğün ve doğum gibi hadiselerde vatandaşın birbirine altın taktığını ve bunu geri almak şartıyla taktığını” söylemiş... Müdür Bey hangi toprakta yetişti, hangi ninnilerle büyüdü, hangi tür-. Dilinize sahip çıkın. leyişlerle iletişim kurmaya çalışıyor. Aşağıda bu yanlış kullanımlardan birkaçına değineceğiz. 1- Artık Türkçe tamlamalar yabancı dil kurallarına göre oluşturulmaktadır. Bugün TRT’de bile yabancı dil kurallarına uygun tamlamalar kullanılıyor:. YANLIŞ-DOĞRU Tv 8=8. Tv Kanal D=D Kanalı Kanal Avrupa=Avrupa Kanalı doğru arkadaş=uygun arkadaş kepek ekmek=kepek ekmeği bayan ayakkabı=bayan ayakkabısı 2- Türkçe fiillerin birçoğu öldürüldü, öldürülmeye de devam ediliyor. Bunların yerine yabancı dillerden geçme yapmak (İngilizce), almak (Fransızca) yardımcı fiilleri kullanılıyor:. YANLIŞ-DOĞRU telaş yapmak=telaşlanmak birikim yapmak=biriktirmek sol yapmak=sollamak davet yapmak=davet etmek 3. Dilimizin hazinelerinden biri olan. bakmasın ama öğrenci derneğinde görev almama ve Siyasal yurdunda kalmama rağmen Ertuğrul Özkök’ü hatırlamıyorum. Basın Yayın Yüksekokulu’ndan arkadaşlar ‘evet bizde öğrenciydi, ama bizde katıldığı herhangi bir eylem hatırlamıyoruz’ dediler). Eh ne yapalım ‘ağzı torba değil ki, büzesin’ derler ya, bu da öyle işte.” Elbette Atlantik sistemini ya da Mc Kinsey’in ne kadar faydalı olduğunu savunmasını eleştirmiyorum. Mesele şu “yoldaş” ünlemi, hangi yolun yoldaşlarına sesleniyor, bilemedim.. külerle oynadı bilmem ama, Anadolu’da böyle bir borçlanma biçimi yoktur. Onlar hediyedir, karşılığı verilmek zorunda değildir... Hatta bunun lafını etmek bile ayıptır. Bu icra takibini başlatan icra dairesi çalışanları da tuhaf adamlarmış... Hiç biri “kardeşim böyle bir borç olamaz” dememiş mi? Dememiş... Çünkü Kayseri orası, söz konusu olan para olunca akan sular durur. Umarım başka bir şehirden, başka bir vatandaş bu büyük ayıba ortak olmaz da binlerce yıllık imece geleneğimiz hasar görmez.. MEHMETÇİK Memet... Bundan yıllar önce askerimdi, vatani görevini benim timimde yaptı. Bir arkadaşımın dediği gibi, dokuz dağın başına ayak basıp, onuncusunda halaya durduğumuz günlerdi. Terörün azdığı ama bizim de amansız olduğumuz, PKK’nın belinin kırıldığı 90’lı yılların başı... Emekçiydi o zaman da, aradan yıllar geçmiş, geldi buldu beni. Kucaklaştık, o yine emekçi... Adı Mehmet Develi. Nevşehir’de yaşıyor. Kamyon lastiklerinin bakım ve imalatını yaparak hayatını kazanıyor. Geçen akşam telefonda konuştuk. Nakliyecilik sektörünü iyi biliyor. Ben durum nasıl?, dediğimde döküldü: “Komutanım, nakliye sektörü iflas ediyor. Herkes kamyonlarını satıyor, ne yapsın adam. Mazot olmuş 6.5 lira, lastiğin biri 2 bin beş yüz, bundan 12 tane dönüyor adamın altında. Bunun bakımı, yağı, tuzu,. BERAT Albayrak’ın yeni kurduğu dönüşüm ofisinin tecrübe ortalamasının birkaç yılı geçmediği doğru mu? Berat Albayrak’ın sağ kolu olduğu söylenen Ömer Demirhan’ın bu genç ekiple yaptığı toplantıda “Mc Kinsey söyleyecek biz yapacağız itiraz eden varsa odayı terk etsin” dediği doğru mu? Bazı Hazine bürokratlarının son bir yıl içinde Mc Kinsey bünyesinde çalışmaya başladıkları doğru mu? Eğer doğru ise bu durum “Anlaşmanın yapılacağı önceden biliniyordu, ona göre personel kadrosu oluşturuldu” şeklinde yorumlanabilir mi? Şu anda Saray’da görev yapan ama maaşını Mc Kin-. bandrolü, vergisi algısı, muhasebecisi derken adam ne yiyecek. Sadece kendi kamyonuyla çalışan emekçi değil, büyük şirketler de aynı... Adamın şirketinde 150 kişi, kimisinde 300-500 kişi çalışıyor. Biliyorum çoğu uzatmaları oynuyor. Geçenlerde biri bütün kamyonlarını satışa çıkardı. Bu kadar insan ne yapacak kış günü? Yaz bunları komutanım, anlat bunları ki duysunlar. Bakıyorum çıkıp konuşan hükümet yetkililerine, a biz Türkiye’de yaşamıyoruz, ya da bunlar başka ülkeden söz ediyorlar... Psikolojik ne komutanım? Ne psikolojisi? Bunlar milleti tahrik etmekten başka işe yaramıyor. Yaz bunları komutanım, yaz bunları...” Ne desem bilemedim. “Yaz” dedi. Yazıyorum işte. Ortada bir büyük psikolojik sorun var, ama bu canını dişine takan emekçilerde değil, hâlâ “bir şey yok” diye ıslık çalanlarda.... SIRF meraktan sey’den alan herhangi birileri var mıdır? Varsa görevleri nedir ve neden maaşlarını Mc Kinsey’den almaktadırlar? Sırf meraktan soruyorum kamuda tasarrufun konuşulduğu, dolarla ticaretin ayıplandığı hatta bazılarının yasaklandığı bugünlerde Berat Albayrak’ın bazı yardımcı ve danışmanlarına Ziraat Bankası üzerinden lüks (Audi A-6 ve WV Passat) arabalar alındığı doğru mu? Hatta bu arabaların beygir. güçlerinin az bulunarak daha yüksek beygirde olanlarıyla değiştirildiği doğru mu? Hazine’nin tasarruf gerekçesiyle bu zamana kadar çalıştığı Ankara merkezli dört seyahat acentesi ile sözleşmesini feshettikten hemen sonra İstanbul merkezli bir firma ile anlaşma yaptığı doğru mudur? Bu firma sahibi ile Berat Albayrak’ın bir yakınlığı/tanışıklığı var mıdır? Ve hakikaten merakımı muciptir: Bakan Albayrak’ın Mc Kinsey anlaşmasını eleştirenleri hedef alarak “Yapılan yorumlar cehaletten değilse ihanettendir” demesi, cehaletten değilse nedendir?. deyimlerimiz de kırıma uğramıştır:. YANLIŞ-DOĞRU vicdan yapmak=vicdanı sızlamak 4. Kimi televizyon sunucularının dağarcığı çocuk dili gibi kıtlaştı: Özellikle spor karşılaşmalarını sunanlar, ancak “var” ve “yok” kelimeleriyle cümle kurabiliyor:. YANLIŞ-DOĞRU Bu atışta isabet var=Bu atış isabetli/İsabetli bir atış. Sinir var bende şimdi=Sinirlendim şimdi. Görüldüğü gibi dilimizin yapısında ve işleyişinde bozulma başlamıştır. Bir dil için asıl tehlike budur işte. Dil insanın yurdu gibi, sıla gibidir ve insan, bu yurttan uzaklaşırsa kendisini dönülmez bir gurbete düşmüş gibi hisseder. Âsaf Halet Çelebi şöyle diyor: Ninnilerimi bu dil söyledi Masallarımı bu dil Bu dille duydum türkülerimi Bu dille okudum şairlerimi “Zalim beni söyletme derunumda neler var?” Yüzlerce yılda oluşan kuralların kırılması için on beş yirmi yıl yetmektedir. Çünkü eskiden ne kadar baskıya uğrarsa uğrasın, halk dilimizi korurdu. Oysa çağımızda TV aracılığıyla halk ağızları da zayıf düşmüştür. Halk, dili daha çok TV’lerden öğrenmeye başladı. Üstüne bir de yabancı dille öğretim eklenince dilin kaderini siz düşünün artık.. FRANSIZLARIN HASSASİYETİ Bugün dünyada her yıl onlarca dil ölüyor. Bu yüzdendir ki Fransa’da, Fransızcayı İngilizcenin akınından korumak için “Fransız Dilinin Kullanımına İlişkin Yasa Tasarısı” kanunlaşmıştır (1994). Bu kanunla radyo ve televizyon kuruluşlarının Fransızcayı koruması ve geliştirmesi isteniyor, yabancı dilde deyim ve marka kullanmak yasaklanıyor. Buna karşın, şehirlerimizden kasabalara kadar yol boyu yabancı tabela ve markalar boy gösteriyor. İşin kötüsü, bu durumu aydınından köylüsüne, herkes kanıksamış gibi. TDK’yi göreve çağırıyoruz.. Aydınlık siyasetçinin rehberidir GAZETELERİN temel misyonu kamuoyunu toplumsal alanlarda bilgilendirmek ve bir kamu duyarlılığı yaratmaktır. Olay-haber-bilgi-duyarlılık çemberi, gazeteciliğin eylemsel döngüsüdür. Buradaki “duyarlı toplum modeli yaratma” amacı, gazeteciliğin devrimci karakterini oluşturur ve besler. Gazetecilik toplum modeli oluşturma sürecinin en önemli unsurlarından biridir. Bir ülkede gazetecilik geriyse, toplumsal bilinçaltı gericilikle dolar. Umutsuz, karamsar, çözümsüz ve teslimiyetçi söylemler kamuoyunda yankılandıkça toplumun ufku daralır. Burada esas olan, gazeteciliğin devrimcilikle buluşmasıdır, ya da devrimcilerin gazeteyle buluşmasıdır. Bizler vatanseveriz. Türkiye’nin, hatta dünyanın en ilerici, en devrimci görüşlerine sahibiz. Buluştuğumuz tek gazete ise Aydınlık gazetesidir. Aydınlık, biz siyasilerin tamamlayıcı unsurudur. Aydınlık olmadan siyasetlerimizi sistematiğe dönüştürüp istediğimiz toplumsal etkiyi yaratmakta zorlanırız. Çünkü Aydınlık, ilkeleriyle, yayın politikası ve yazarlarıyla sadece bir haber deposu değil, milleti antiemperyalist cephede buluşturmanın bütün argümanlarını bu cephede siyaset yapan siyasetçinin önüne sistemli bir metot olarak sunar. Biz siyasetçilerin ihtiyacı olan temel politik argümanların en önemlisi gündemin, tarih ile ilişkisini kurabileceğimiz tarihsel verilerle bugünü mukayese edebilmektir. Bugün yaşadığımız bir siyasi süreci, tarihte hangi dönemde yaşamışız ve hangi siyasi tutumu sergilemişiz eksikleri ve doğrularıyla beraber görebile-. ceğimiz bir rehbere ihtiyacımız vardır. Bu ihtiyacı Aydınlık layıkıyla karşılamaktadır. Bu sayede siyasetçi, tarih ile siyaset ilişkisini kurar ve gündeme ilişkin stratejilerini oluşturur. Siyasetçi, ekonominin nabzını tutmak zorundadır. Her ekonomik gelişmenin reel sektöre ve toplumsal yaşama yansımasını görmek ve siyasi pozisyonunu dinamik tutmak zorundadır. Aydınlık gazetesi ekonomist yazarlarıyla ve ekonomi haber sayfalarıyla ekonomik gündemin nabzını tutmamızda özet bir rapor sunar. Siyasetçi, işçi sınıfının yönelişlerini, tepkilerini, örgütlenme biçimlerindeki değişikliklerini, ihtiyaçlarını gözlemlemek zorundadır. Bu yönelişleri eleştirmek, desteklemek, yönelişine katkı sunmak ya da önderlik etmek gibi bir görevimiz vardır. Bu görevi ifa ederken elimizdeki en önemli rehber Yıldırım Koç, Esin Ergenç ve Didem Okur’un yazılarıdır. Siyasetçi, uluslararası siyasi gelişmelere ve Türkiye’nin bu gelişmelere karşı siyasi konumlanması hakkında güncel bilgiye ihtiyaç duymaktadır. Aldığı bilgi hem güncel olmalı, hem de siyasetçinin analizlerine katkı sun-. malıdır. Aydınlık gazetesi, uluslararası haberleri ve köşe yazılarıyla siyasetçiye hem bilgi verir, hem de analiz yeteneğini pekiştirir. Siyasetçi, kültür, sanat ve spor alanında da bilgi sahibi olmalıdır ki, toplumun her kesimine nüfuz edebilsin ve buluşacağı ortak alanları yaratabilsin. Siyasetçi, toplumsal yaşamın bir parçasıdır ve toplumsal alan sadece siyaset düşünülen ve siyaset konuşulan bir alan değildir. Yaşama dair her şey toplumsaldır ve siyasetçi yaşamın her alanına dokunmak zorundadır. Bu sebeple Aydınlık kültür-sanat ve spor sayfalarıyla da bize bu alanda rehberlik eder. Vatan Partisi Bursa il başkanı olarak özetle şunu ifade edebilirim: Aydınlık gazetesi siyasetçinin halkla kurduğu bağı oluşturan, en önemli rehberdir. Bu açıdan Aydınlık okumak öncelikle biz siyasetçilerin her sabah ilk eylemi olarak yapması gereken bir zorunluluktur. İkincisi ise Aydınlık’ı okutmaktır. Çünkü Aydınlık, gazeteciliğin devrimcileşmiş örneğidir ve milletimizi devrim rotasına sokacak en önemli unsurlardan biridir. HacıBektaşAYKUT VatanPartisiBursaİlBaşkanı.

(3) 7 Ekim 2018 PAZAR. Hazırlayan: Sıla Kemahlı. halklailiskiler@aydinlikgazete.com. Evini su basan Ümmiye Karaku, “Ev kullanlamaz hale geldi. Gidecek yerim kalmad” dedi.. ı d l a k  r u m a ç  i t t i Selg. AYDINLIK ailesi giderek büyüyor. Gazetemiz Genel Müdürü Gürkan Koç ve Vatan Partisi Genel Başkan Sekreteri Ebru Koç’un bir bebeği oldu. Geçen hafta dünyaya gelen, Koç ailesinin ikinci bebeğinin adı Ekim İdil... Aydınlık olarak Koç ailesini tebrik ediyor ve bebekleri Ekim İdil’e sağlıklı bir ömür diliyoruz.. Dere yatağına cami yapılınca.... Çocuklarda diyabetin sinyalleri. DoğuKaradeniz’deetkiliolanyağışlataşanKaşıkçıDere’sininsuyucamivecivardakievleriçamuriçindebıraktı. Evsizkalanvatandaşlar,dereyatağınındaraltılmasıveüzerinesetkurulmasınınfelaketinboyutunuartırdığınısöyledi YURT HABERLER. D. OĞU Karadeniz’de önceki gün başlayan ve aralıklarla etkili olan sağanak yağış, sel ve heyelanlara neden oldu. Trabzon-Bayburt yolu yedinci kilometresi üzerinde bulunan mahalleye ismini veren Kaşıkçı Deresi taştı, dağdan gelen taşlar ve çamur mahallede büyük zarar yol açtı. Derenin getirdiği taş ve moloz yığınları sonucu mahalledeki evleri ve camiyi su basatı.. Trabzon-Bayburt karayolu ulaşıma kapandı. Ulaşım, servis yolundan sağlanmaya başlandı. Mahalle sakinlerinden Resul Karlankuş, son yirmi yılda yaşanan en büyük afet olduğunu söyledi. Dere yatağına kurulan caminin kullanılamaz hale geldiğini belirten Karlankuş, “Camiye tadilatı yeni yaptırmıştık. Şimdi içi su ve çamurla doldu. Ne yapacağımızı şaşırdık” dedi. Öte yandan Dere kenarında kurulu 20 kadar evin de. ‘Ergene’ ‘Ergene’ için için araştırma araştırma önergesi önergesi. sular içinde kaldığı öğrenildi. Köylüler, şiddetli yağışların hep yaşandığını ancak, dere yatağının daraltılması ve üzerine set kurulması nedeniyle yağışların etkisinin daha şiddetli olduğunu dile getirdi.. ‘GİDECEK YERİM YOK’ Sel sularının çekildiği ilçede, vatandaşlar kalan eşyalarını kurtarmaya çalışıyor. Evini su basan Ümmiye Karakuş, taşan dere sularının eve girdiğini belirterek, şöyle konuştu: “Biz evde yoktuk. AYDINLIK / ANKARA CHP milletvekilleri Candan Yüceer ile Gülizar Biçer Karaca, ‘kırmızı’ akan Ergene Nehri ile ilgili Meclis araştırması önergesi verdi. Önergede, AKP iktidarı Ergene nehrindeki kirlilik sorununu görmezden gelerek ertelemekle suçlandı.. ÖNCE SİYAH AKIYORDU Yüceer ve Biçer’in araştırma önergesinde Ergene Nehri’ne bağlı Çorlu Deresi’nin kırmızı akmasının bölgede yaşayanları tedirgin ettiğine dikkat çekildi.. 330 BİN METREKÜP ATIK SU Önergede şu görüşlere yer verildi: “Trakya’nın verimli tarım arazileri nehrin kirli sularından olumsuz yönde etkilenirken, bölgede kanser vakalarında da adeta patlama yaşanmaktadır. Üniversitelerin ve ilgili yaptığı istatistiklerde Trakya bölgesinin Türkiye genelinde kanserin en sık görüldüğü bölgelerin başında geldiği ortaya konulmaktadır. Ergene Nehri’nin çevresindeki sanayi tesislerine kesilen para cezalarına karşın her gün yak-. İnönü Vakfı üçüncü müzeyi açtı İSMET İnönü’nün İzmir’de doğduğu ‘Anı Evi’, İnönü Vakfı’nın üçüncü müzesi olarak 24 Eylül günü açıldı. İnönü ailesinin 50 yıl oturduğu Pembe Köşk, Vakfın ilk müzesiydi. İkincisi Heybeliada’da bulunan, İnönü ailesinin yazlığıydı. Şimdi üç mülkün de sahibi Vakıf. Ege Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Fakültesi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Engin Berber ile müzeyi konuştuk. Prof. Dr. Engin Berber, İzmir’de müze sayısının az olduğuna dikkat çekiyor: “Berlin’in nüfusu 3 buçuk milyon ancak 200 müzeleri var. Devletin yerel belediyelere destek olarak bu süreçleri hızlandırması gerek. Müzecilik, obje. Gül ki güldüresin. üzerinden tarihin daha iyi kavranmasına aracılık eder. İnönü’nü radyo konuşmasını anı evinde izleyebilmeli, mutfağını görmeli, okuduğu kitapları, savaş notlarını, Lozan tutanaklarını ve belgelerini taradığınızda, fotoğrafları gördüğünüzde tarihi anlamanız kalıcı olur.” İsmet İnönü’nün odasında madalya ve nişanları bulunuyor. Odadaki kitaplıkta kablosuz internetten 200 kitaba erişebiliyorsunuz. Mevhibe hanımın mutfağında pişen yemeklerin, bazı tatlı ve tuzlu tarifleri görebiliyor, sofra kültürünü izleyebiliyorsunuz. Hazrlayan: Emine Akfrat. Biraz da biz ölelim SICAK bir günde, Hoca susuzluktan öyle yanmış, öyle yanmış ki, adeta dili dışarı düşmüş. Senli benli giriştiği biri görmüş, “Hoca efendi, bizimki akşama soğukluk yapmış; herhalde şimdiye kadar buz kesmiştir. Az-buçuk hararet keser, buyur da, iki kaşık içelim” demiş. Götürmüş Hoca’yı evine, dayamış bir tencere hoşafı önüne. Ne var ki, kendisi koca bir kepçe almış;. AYDINLIK 03. CMYK. Taşan dere suları mutfağın penceresini kırarak evin içine girmiş. Ev kullanılamaz hale geldi. Bütün beyaz eşyam, oturma odam, televizyonum, dolabım su ve çamur altında kaldı. Gidecek yerim kalmadı. Komşularımda kalıyorum.” Yakup Karakuş da, “Buradaki ana sorun Bayburt yolu üzerindeki menfezdir. 2005’de de böyle bir afet yaşandı. Eğer o zaman geniş bir köprü yapılmış olsaydı, bugün bu sıkıntıları yaşamamış olurduk” diye konuştu. laşık 330 bin metreküp atık suyu nehre bırakması nedeniyle özellikle nehir çevresinde yaşayan nüfus gün geçtikçe daha da kalıcı şekilde sağlık sorunları ile boğuşmaktadır.. İKTİDAR GÖRMEZDEN GELİYOR “Devlet yetkilileri bu sorunu sürekli erteleyerek görmezden gelmiştir. Siyasi iktidar tarafından 2011 yılında sunulan ‘Ergene Havzası Eylem Planı’ gibi çözüm projeleri de sürekli olarak ertelenmiş ve en son 2019’da tamamlanacağı söylenerek yeni bir tarihe ötelenmiştir. Ergene Havzası Eylem Planı hayata geçtiği takdirde Ergene’deki kirliliği Marmara Denizi’ne taşıyacağı yönünde meslek odaları ve sivil toplum temsilcilerinin uyarıları da benzer şekilde göz ardı edilmektedir. Bu noktada, siyasi mekanizmaların ve parlamentonun, bu halk ve çevre sağlığı sorunu karşısında somut ve net bir çözüm iradesi ortaya koyması gerekmektedir.” Önergede, kirliliği ve etkilerini incelemek, çözüm yolları oluşturmak için bir araştırma komisyonu kurulması talep edildi.. TTaaşşooccaağıı ! ! ’ ’ ı ı n n d d a a z z k k ‘ ‘ a a n n e e i i yy. HAYATİ ÖZCAN / NURCAN CANDAN. Hoca’nın da bir kaşık vermiş eline. Hoca’nın kaşığı dolu gidip, boş gelirken, adam kepçe kepçe gövdeye indiriyormuş. Her indirişte de, “Of öldüm” deyip duruyormuş. Bir, iki derken Hoca dayanamamış, “Yahu, Allah rızası için, ver şu kepçeyi de, biraz da biz ölelim” demiş.. HOŞ GELDİN Ekim İdil bebek. AYDINLIK /İZMİR İZMİR Çeşme’de, geçimin zeytinden sağlandığı, hurma zeytinin yetiştiği tek yer olan Germiyan’da çevreyi mahveden taş ocağının faaliyetinin önü yine açıldı. Taş ocağı, bölgede yaşayanların mücadelesi ve mahkeme kararıyla üç kez engellenmişti. Ancak taş ocağı için dördüncü kez verilen ‘Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) gerekli değildir’ kararıyla, mahkeme kararı boşa çıkarılmış oldu.. SÖZDE ‘KÜÇÜLTME’YLE KANUNA KARŞI HİLE! Avukat Şehrazat Mercan, verilen karar karşısında şaşkın olduklarını söyledi. Ruhsat ve proje alanının büyük kısmı Hazine’ye ait olan bölge için hazırlanan proje dosyasında, ÇED alanının 0,98 hektar küçültülerek, 23,99 hektar olarak düzenlendiği anlaşılmıştı. Avukat Şehrazat Mercan, ocak sahasının sözde küçültülmesinin olumsuzlukları gidermeye yetmediği-. ni, işletmenin çevreye verdiği zararları ortadan kaldırmadığını vurguladı: “Ocak, yine meranın sınırında, yine zeytinliklere zararı var. Aynı sorunlar devam ediyor. Artık söyleyecek söz bulamıyorum!” Yargı, ‘Zeytinlik alanlara üç kilometre mesafede, toz, duman çıkaran, kimyevi atık bırakan işletmelere izin verilemez’ diyor. Çıkarılan ‘ÇED gerekli değildir’ kararları ile mahkeme kararlarının uygulanmadığını dile getiren Mercan, “Yetkililer hakkında mahkeme kararlarını uygulamadıkları için suç duyurusunda bulunacağız. Emredici, bağlayıcı kararlara uyulmuyor” dedi. ‘Az toz çıkardı, çok toz çıkardı’ tartışmasına girmeyeceklerini belirten Şehrazat Mercan, şöyle konuştu: “Bıktık artık. Mevcut ocak, hiçbir şey olmamış gibi çalışmalarını sürdürecek. Bütün veriler aynı durduğu halde sadece küçük bir mera alanını proje sahası dışına çıkarmışlar. Bunu yapmaları, tesisin zararlarını önlemeye yetmiyor.”. ÇOCUK Endokrinolojisi Uzmanı Dr. Öğr. Ü. Saygın Abalı, çocuklarda gelişen tip 1 diyabetin 7 belirtisini anlattı. Erken teşhisin önemini anlatan doktor Abalı, tedavisinin mümkün olduğunu belirterek bu sayede çocuğun kaliteli yaşam sürebileceğini bildirdi. Tip 1 diyabet en sık 5-15 yaş grubunda görülse de 1 yaşın altındaki bebeklerde bile ortaya çıkabiliyor. Güzel haber ise sinsi ilerleyen tip 2 diyabetin aksine erken dönem belirtiler vermesi. Bu sayede zamanında müdahale edilebiliyor ve çocuk kaliteli bir yaşam sürebiliyor. Erken teşhis içinse öncelikle tip 1 diyabetin hangi sinyaller verdiğini bilmek gerekiyor! Ülkemizde yaklaşık 20 bin diyabetli çocuk ve ergen olduğu biliniyor, her yıl 1500 civarında çocuğa da diyabet tanısı konuyor. Erişkinlerden farklı olarak çocuk ve ergenlerde çoğunlukla tip 1 diyabet görülüyor. Son yıllarda insülin kullanımının kolaylaşması ve tip 1 diyabetlilere yönelik teknolojik gelişmeler sayesinde diyabetli çocuklar kaliteli bir yaşam sürebiliyor. Saygın Abalı çocuklarda gelişen tip 1 diyabetin 7 belirtisini anlattı, önemli bilgiler verdi:  Sık idrara çıkma Sık sık ve bol miktarda idrara çıkma, diyabetli çocuklarda en sık görülen belirtilerden. İnsülin yetersizliği başlayıp da besinlerle alınan veya vücutta üretilen glukoz hücrelere taşınamadığında kan şekeri yükselmeye başlıyor. Kan şekeri belirli bir değerin üzerine çıktığında böbreklerden şeker atılımı ve buna bağlı olarak idrar miktarında artış oluyor. Bu nedenle çocuk sık sık ve bol miktarda idrar yapmaya başlıyor. Gece idrara çıkma ve yatağını ıslatma da diyabetin bir başka önemli belirtisi. Maalesef ki yatak ıslatma genellikle psikolojik nedenlere bağlandığı için diyabet tanısı gecikebiliyor.  Çok su içme, sık yeme isteği Diyabet hastalığının ilk belirtileri arasında susama hissinde artış ve buna bağlı olarak çok su içme yer alıyor. İdrarla fazla su kaybı susuzluk hissine yol açıyor. Bunun sonucunda da çocuk çok su içme ihtiyacı hissediyor. Ayrıca kandaki şeker hücrelere taşınamadığı için enerji eksikliği ortaya çıkıyor ve bu durum çocukta açlık hissinin artmasına neden oluyor.  Kilo kaybı Şekerden enerji elde edilemediği için vücut yağlarını ve proteinlerini yakmaya başlayınca çocukta kilo kaybı başlıyor. Bu nedenle eğer beslenmesinde herhangi bir kısıtlama olmadığı veya spor programını artırmadığı halde çocuk kilo kaybetmeye devam ederse zaman kaybetmeden bir hekime başvurulmalıdır.  Yorgunluk Yeterli enerji elde edilememesi nedeniyle çocukta halsizlik ve yorgunluk gibi belirtiler de görülebiliyor. Örneğin sabahları uyanmakta zorluk çekiyorsa, eskiden kolaylıkla yaptığı sporunu yorgunluktan yapamıyorsa bir hekim tarafından değerlendirilmesi büyük önem taşıyor.  Mantar enfeksiyonları Vücut sıvılarında artan şekerin mikropların üremesini kolaylaştırmasına bağlı olarak kız çocuklarında genital bölgede kaşıntıyla birlikte mantar enfeksiyonları gelişebiliyor.”  AYDINLIK / ANKARA. 3.

(4) 4. 7 Ekim 2018 PAZAR. Hazırlayan: Emine Dölek halklailiskiler@aydinlikgazete.com. ANKARA İmsak 05:06 Güneş 06:30 Öğle 12:47 İkindi 16:11 Akşam 18:53 Yatsı 20:11 İSTANBUL İmsak 05:20 Güneş 06:45 Öğle 13:03 İkindi 16:26 Akşam 19:08 Yatsı 20:28 İZMİR İmsak 05:31 Güneş 06:53 Öğle 13:10 İkindi 16:34 Akşam 19:15 Yatsı 20:32 İstanbul: 32/24. b. İzmir: 32/23. b. Antalya: 32/23. Fethedemediği kaleyi içten çürütecek. Ü. niversiteler açılıyor. Bilimsel özgürlük, fırsat eşitliği, barınma, ulaşım, kredi vb sorunu... ekonomik krizin yansıması, önlemler, çözümler vb... Ama konuşulmayan, paylaşılmayan bazı sorunlar da var. Çocuklarımızı tek başlarına büyük kentlere gönderiyoruz. Ne kadar korunaklılar... Üniversiteli bir genç. Bilgisayarından başını kaldırmadan diyor ki: -Yakında artık serbest olacak galiba... -Nedir o? -Esrar... E çağdaşlaşma dediğimiz bu herhalde. ABD’de birçok eyalette müjdeli haber gibi veriliyor, yasal olarak kabul edildi. Avrupa’da bazı ülkelerde de öyle... Genç devam ediyor: -Sosyal medyada o kadar rahat söz ediliyor ki... Ben şaşkınlık içinde dinlerken gerisini getiriyor: -Okulda filan herkesin içinde whatsapp’tan bir numaradan istiyorlar, konum atıyorlar, şuradayım diyorlar, yakındalar belli ki, 5-10 dakika sonra geliyor. Yeni duydum ya ona buna anlatıyorum; “ne var bunda...” gibi dinleniyorum gençler tarafından. O kadar yaygın yani... o kadar olağan.... MARY HAPSET BENİ Geçiyoruz bilgisayarın başına bizim üniversiteli gençle, bana birkaç şarkı sözü gösteriyor... “Ey, ey, ey/ Ey, ey, ey/Young Sop/ Çek bi’ duman bana dön bunu/ Her tadan aklını kaybedecek (ey)/ Harmanım içmedim 10 gündür/ Bu durum beni mahvedecek (ey)/ Senin her türün ayrı bi’ zevk/ Mary Jane, Mary Jane, Mary Jane/ Seni istiyorum yanımda her gün (Esrarın adıymış Mary Jane. ŞP)/ Bu durum beni mahvedecek (skrrt)/ Çek bi’ duman bana dön bunu/ Her tadan aklını kaybedecek (ey)/ Harmanım içmedim 10 gündür/ Bu durum beni mahvedecek (ey)/ Senin her türün ayrı bi’ zevk/ Mary Jane, Mary Jane, Mary Jane/ Seni istiyorum yanımda her gün/ Bu durum beni mahvedecek/ Seni kötüleyip kafamın içine giriyo’lar ama vermiyorum prim hiçbirine/ Kokunu duyunca yanıma gelip yalandan ‘’Nasılsın?’’ diye soruyo’lar/ Diyorum ‘’İyi, eh’’/ Geldikleri yere gönderiyorum hep/ 200’lük banknot dolu cep/ Parayı senin için harcarım ya da denize dökerim nakit halinde bi’ tek/ Her gece gizlice kokla-. b. Adana: 35/25 y. Diyarbakır: 41/22 y. Erzurum:30/14 b. Şule PERİNÇEK. mıyo’rum üs-üstüne başka çiçek/ Ama sen başka dudaklara deyip suleperincek@aydinlik.com.tr duruyo’sun bu durum beni mahvedicek/ gözaltına alınıp ertesi sabah bırakılıyorlar. Hadi gel yanıma ve resmini çek/ Mary Emperyalizm işte Türkiye’yi böyle çek çek Mary çek Mary çek/ Yan yana çökertmeye çalışıyor. Fethedemediği kao kadar iyi duruyoruz ki bizim adımıza leyi içten içe çürüterek... “Bağımlılık ve bafiltre yapmalı Snap-chat/ Gördüğüm mil- ğımsızlık” arasında yalnızca Türkçe sözyon farklı çeşit kafa/ Beni hiçbiri ken- cük benzerliği ve karşıtlığı yok! Terörün dine bağlayamamıştı senin kadar/ Mary de bu bataktan beslendiğini biliyoruz. hapset beni, verme bu yavşaklara/ Boyutları az buz değil. Geçenlerde Hiçbiri gerçek değil aşkım senin kadar/ Güney Amerika’dan yüklendiği geSatmam seni istemem peşin para/ Cep- miyle yola çıkan 7 ülke dolaşan ve Türler cash dolsa sen yokken neye yarar/ kiye’ye sokulmak istenen altı milyar TL Parfüm 5000 dolar, güzel kokar/ Ama değerindeki 800 kilogram kokain Koyakışmaz tenime senin kadar/ Çek bi’ caeli’nde düzenlenen operasyonla ele geduman bana dön bunu/ Her tadan ak- çirildi. Cumhuriyet tarihindeki en büyük lını kaybedecek (ey)/ Harmanım iç- miktar olduğu yazıldı. Doğu’dan Gümedim 10 gündür/ Bu durum beni neydoğu’dan gelen haberleri de okumahvedecek (ey)/ Senin her türün ayrı yoruz. Emperyalizm onları bu açıdan da bi’ zevk/ Mary Jane, Mary Jane, Mary göbeğinden bağlamış durumda. Jane/ Seni istiyorum yanımda her gün/ Bu durum beni mahvedecek NELER NELER YAPACAĞIZ! (skrrt)/ Çek bi’ duman bana dön bunu/ Yalnız polisiye önlemlerle çözülecek Her tadan aklını kaybedecek (ey)/ Harbir sorun mu? manım içmedim 10 gündür/ Bu durum Üretim ekonomisinden başlayacağız; beni mahvedecek (ey)/ Senin her türün genç işsiz sorununu çözeceğiz; bunun ayrı bi’ zevk/ Mary Jane, Mary Jane, için ilk adım eğitim ve öğrenim sistemini Mary Jane/ Seni istiyorum yanımda her üretime yönelik değiştireceğiz; gelir gün/ Bu durum beni mahvedecek” dağılımını adaletli kılacak düzenlemeler getireceğiz; gençlerin kendilerini ifade KOLYENE ZİNCİR OLSAM edebileceği, yaratıcılıklarını geliştirebiYa da leceği kültür, sanat, spor alanları aça“Bu nasıl bi’ güzellik? cağız... Neler... neler... Her baktığında yeniden çarpar kalBir otursak masanın başına... inanın bim su içmeye bile kalkacak zaman olmaz. Yapar odama servis Öylesine de kolay... Sokakta hanımefendi, mutfakta aşçı, Öylesine hazırız. yatakta ise of gelir elinden her iş Bu millete, bu gençliğe güzellikler yaKolyene zincir olsam, ayrılmazsam raşır... yanından yapamaz oldum sensiz Emperyalizm de kim oluyormuş! Seviştiğimiz her dak’ka çıkmaz akZaten tek dişi kalmış... lımdan. Bana ne yaptın? Deli gibi bi’ şey oldum aşkından, is- YENİ UFUKLAR terdim ince belini saran o kemer olsam, (Siz bu satırları okuduğunuz sıralarben da, Türkiye’nin en yetkin ve etkili (...) gençlik örgütü TGB’nin yeni seçilen GeEsrar, içki, alkol, viski nel Başkanı Yıldırım Gençer Ulusal KaSen, ben, çıplak ve ıslak, seksi nal’da Yeni Ufuklar programında koKüvette seks, küvette seks...” vb diye nuğum olacak. Bundan sonra artık gidiyor. her pazar saat 10.00’da birlikte maviliklere yelken açacağız. Sorunlarımızı ve BAĞIMLILIK çözümlerini konuşacağız. Kimselere VE BAĞIMSIZLIK soramadığınız sorularınızı bekliyoruz... “Sosyal medyada” tıkladığınızda işte Ha bir de her hafta benim ve konuğum böyle bir dizi karşınıza çıkıyor. Esrar bir için masanıza bir bardak çay eklemeyi tıkla elinize geliyor. Şakır şakır uyuştu- unutmayınız, efendim... Bakarsınız gerrucu ve yozluk propagandasını yapı- çekten konuk geliriz... ya da bekleriz... yorlar. “Sosyal medya fenomeni” diye önerilere açığız...). Marshall Plan’n sunu! (1951) Sonucunu söylememe gerek yok. Yayorsunuz.  ki bundan sonrakileri bugünden görelim.. Geçti Bor’un pazarı! Kraliçe eklinde Avrupa haritas, Johannes Putsch, 1537...(@TarihKurdu). Siyaset ve mahalle kavgası! O AKŞAM sekiz şehidimiz var. Ekonomimizin bin bir derdi tartışılıyor. Çözüm yolları aranıyor. O da yetmiyor. Dünyanın geleceğinin sorumluluğunu da taşıyor bazı siyasi liderler. Daha doğrusu bir tane olduğu için şöyle demek daha doğru. Taşıyan bile var... Yapay zeka tartışmasına da giriliyor. Türkiye’nin geleceğini nasıl etkileyebileceği konuşuluyor. Birkaç hafta önce Kadıköy ilçede Vatan Partisi’ne yeni üye olanlara rozet takmıştım. Hepsine tek tek mikrofonu uzatıp neden Vatan Partisi diye sordum. Bir mühendis “bilimsel bir parti olduğu, geleceği gördüğü için” dedi öz olarak. Evet, o akşam haberleri izliyorum. Ve mühendisimizin kulaklarını çınlatıyorum. Bir Parti’nin genel başkanı başka bir partinin genel başkanına “Hanım hanım ayağını denk al haddini bil” kıvamında bir mesaj atıyor.. AYDINLIK 04. CMYK. Gecenin bir saati bağrış çağrış o siyasi partinin ilçe teşkilatı, öteki partinin genel başkanının mahallesini basıyor. Kadın genel başkan yarı beline kadar pencereden sarkmış “tu... tu...” diye tükürerekten elkol hareketleriyle, “gelin lan... gelin lan..!” diyerekten meydan okuyor, tehditler sallıyor... Nedir bu? Türkiye’de siyaset yapan bir insan olarak utanıyorum gerçekten. Hangi yüzle bakacağız o şehit yakınlarına! Yeter artık!. ABD’de kapitalizm eleştirisi ABD dünyada geri adım atıyor. Bu geri çekiliş sırasında Trump’a “delidir, ne yapsa yeridir” hesabı yapılması gerekenleri yaptırıyorlar sanki. İç kamuoyuna da gülümseterek kabul ettiriyorlar. Öte yandan çok fazla değinilmiyor ama, bir biçimde ABD ekonomisi kendi yağıyla toparlanıyor. 1 Ekim 2018 tarihli bir makalede “Amerikan kapitalistleri, Amerikan kapitalizmi için gerçekten çok kötü mü... ‘Kısa vadecilik’ tezi üzerine şüpheler artıyor...” diye tartışılıyordu. 2020’de sıra bir kadın başkana gelebilir. Senatör Elizabeth Warren’in hazırlandığı konuşuluyor. Onun adı da bu makalede geçiyor. Kısa görüşlü şirketlerin kapitalizme zarar verdiğini vurgulayan bir önergesine değiniliyor. Dünya değişim sancıları içinde. Türkiye bunu “uzun vadeli” görüşlü bir iktidarla değerlendirmeli.. Gerçek yüz Makyajsz Marylin Monroe. Hangisi daha güzel ve anlaml.. Sivas:33/16 b. Trabzon: 29/23 b. Zonguldak: 27/21 b. Bursa: 33/21 b. Konya:34/20 b. Çanta ağırlığı sağlığı tehdit ediyor Kaynakkitapve beslenmeyle birlikteokul çantasının ağırlığı7kiloyu aştı.Uzmanlara görebu,35 kilogram ağırlığındakibir çocukiçinrisk oluşturuyor.Bir güniçinde20 dakikalıktaşıma süresibilekas iskelet sorunlarına davetiye çıkarabilir ORTAOKULAyeni başlayan 10 yaşındaki öğrencinin okul çantasının ağırlığı 7 kiloyu aşıyor. Yrd. Doç. Dr. Ali Yavuz Karahan, bu ağırlıktaki bir çantanın gelişim çağındaki çocuklarda fizyolojik soÖzlem Konur runlara neden olacağını söyledi. UzUsta manlara göre örneğin 30 kilo ağırlığındaki bir çocuk en fazla 6 kiloluk yük taşımalı. Milli Eğitim Bakanlığı, ilkokul çağındaki çocukların ders kitaplarını ağırlık olmaması için bölümler halinde dağıtıyor. Örneğin matematik dersi yıl boyunca üç kitapla işleniyor. Ortaokulda ise kitaplar bütün halde dağıtılıyor. İlkokuldan ortaokula yeni geçen bir öğrencinin kaynak kitaplar, beslenme ve sulukla birlikte çantasının ağırlığı 7 kiloyu aşıyor. Uşak Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Yavuz Karahan, “Çocukların bedensel olarak geliştikleri bu dönemlerde ağır veya özensiz sırt çantası kullanımı özellikle kas iskelet sistemi sorunları başta olmak üzere önemli rahatsızlıklara yol açabilir” dedi.. miştir.” Çanta taşımayla ilgili de öğrenci ve velilerin bilmesi gerekenler var. Omuz askılarının, çantanın yüksekliği bel orta hattının 5 cm yukarısında olacak şekilde sabitlenmesi gerekiyor. Çanta ayrıca göğüs veya bel kemerleri ile de vücuda sabitlenmeli. Çantanın içerisindeki yük dağılımının da düzenlenmesi gerektiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Karahan, “Ağır yükler ve kalın kitaplar çantanın sırta bakan yüzüne yakın olacak şekilde yerleştirilmeli” diye konuştu. Öğrencilerin daha az yük taşıması için önlem alınması gerektiğininin altını çizen Yrd. Doç. Dr. Karahan, okul dolabı, kitap yerine CD kullanımı veya ev için ikinci kitap bulundurulması gibi önerilerde bulundu. Yrd. Doç. Dr. Karahan, “Çocukluk ve gelişim çağında bel ve sırt bölgesi ağrıları ciddiye alınmalı, aileler tekrarlayan ve süreklilik kazanmış ağrılar ile karşılaştıklarında en kısa zamanda doktora başvurmalılar” dedi.. YÜKSEKLİĞİ BELE GÖRE SABİTLENMELİ. YRD. Doç. Dr. Ali Yavuz Kar ahan, okul için kullanılabilecek ideal sırt çantası nın özelliklerini de sıraladı:  Çantanın iki adet boyu aya rlanabilir omuz askısı bulunmalı. Tek taraflı vey a vücudu çapraz olarak saran omuz askıları yük ü dağıtmada yetersiz kalır.  Omuz askıları geniş ve ped veya viskoelastik doku ile desteklenmiş olmalıd ır. Tek taraflı veya dar omuz askıları temas ettikler i bölgede dolaşım bozukluğuna veya ağrıya ned en olabilir. Çantanın sırt ile temas ettiği yüzeyi ped veya viskoelastik doku ile desteklen miş olmalıdır. Böylece çantanın içerisinde buluna n cisimlerin keskin kenarlarının veya uç kısımların ın sırta baskı yapması önlenmiş olur.  Çantanın bel veya göğüs kemeri bulunmalıdır. Belden veya göğüs hiza sından bir kemer ile sabitlenen sırt çantasının ağı rlığı merkeze yaklaştırılmış olur. Ayrıca yürüyüş veya koşma esnasında sabitlenen yük dengen in korunmasında avantaj sağlar.  Çanta hafif ancak dayanıklı malzemeden üretilmiş olmalıdır.  Mümkünse tekerlekli sırt çan tası tercih edilebilir.. ozlemkonur@aydinlik.com.tr. y. RÜZGâRGÜLÜ. Ankara: 35/19. Bilinçsiz sırt çantası kullanımı ile bel, boyun ve omuz ağrıları, duruş bozuklukları, sinir hasarları ve solunum sistemi bozuklukları arasındaki ilişkilerin incelendiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Karahan sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle de çanta ağırlığı çocuğun ağırlığının yüzde 20’sini aştığı zaman, örneğin 35 kg’lık bir çocuk için 7 kg ağırlığı aşan bir çanta ciddi bir risk oluşturur. Bu konuda ağırlığa maruz kalma süresi ortalama olarak 20 dk / gün olarak tahmin edilmiştir. Bu süre bile oluşabilecek kas iskelet sorunları için risk olarak görülmüştür. Araştırmalar, çocukluk döneminde uygunsuz yük taşınmasının erken veya ileri dönemde karşılaşılabilecek kas spazmları, boyun, omuz ve bel ağrıları üst ekstremite parestezileri ve skolyoz başta olmak üzere çeşitli duruş bozuklukları ile ilişkili olabileceği üzerinde durmaktadır. Okul çantası bir risk faktörü olarak tanımlanmaktadır. Amerikan Okul Sağlığı Birliği ve Amerikan Pediatri Akademisi de kendi internet sayfalarında konunun önemini vurgulamış ve bir dizi öneriyi kapsayan bir bildiriye yer ver-. İdeal sırt çantası. Sınıf mevcudu 50’ye dayandı SABRİ KASAPOĞLU LİSEYE geçiş sisteminde yaşanan sorunlar nedeniyle Anadolu liselerinde sınıf mevcudu 50’ye da- Bu yl açlaca ilan edilen Gerzele mam Hatip yandı. Milli Eğitim Bakanlığı sınıf mevcutları 15’e Ortaokulu’na sadece yedi örenci kayt yaptrd kadar düşen imam hatip liseleri için yeni bir düzenleme yapmazken Anadolu liselerinde kalabalık yıt yaptırdı. Milli Eğitim Müdürlüğü bunun üzerisınıflarda eğitim zorlaştı. ne okuldaki tadilat bitmediği gerekçesiyle okulu eğitime açmadı. Anadolu liselerindeki yoğunluğa karİMAM HATİP BİNASI BOŞ şın okulun boş kalması tepkiye neden oldu. Denizli’de Oya Ender Abalıoğlu Anadolu Lisesi, Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, konuya Denizli Lisesi Anadolu Lisesi gibi okulların sınıf mev- ilgili düzenlediği basın toplantısında MEB’i okul türcudu 50’ye dayandı. Kazım Kaynak Anadolu Lise- leri arasında eşitlik sağlamaya çağırdı. Orhan Yılsi’nde de laboratuvar sınıfa dönüştürüldü. Anado- dırım, “Denizli’de birçok ortaokulumuz hâlâ ikili eğilu liselerinde bunlar yaşanırken imam hatip lisele- tim yaparken, Anadolu liselerinde sınıf mevcudu 45rinde sınıf mevcutları 15-30 civarında kaldı. Bu yıl 50 kişiye dayanmışken, meslek ve imam hatip liseaçılacağı duyurulan ve 8 öğretmen, 1 müdür, 1 mü- lerinin boş kontenjanlarla eğitime devam etmeleri, dür yardımcısı ile yardımcı personel atanan Gerzele bir İmam Hatip Ortaokulu binasının boş kalması kaİmam Hatip Ortaokulu’na sadece yedi öğrenci ka- bul edilemez” diye konuştu..

(5) 7 Ekim 2018 PAZAR. Hazırlayan: Deniz Bilici. İŞ GÜVENLİĞİ. Pazar Köşesi. halklailiskiler@aydinlikgazete.com. enay K. ÖZDOĞAN / İş Güvenliği Uzmanı calismahayati@aydinlikgazete.com. Lİ P E T N GAZİA INLARI D EV KA ÇIKTI: A PAZAR. önlenmesi, eğitim ve bilgi verilmesi dâhil her türlü tedbirin alınması, organizasyonun yapılması, gerekli araç ve gereçlerin sağlanması, sağlık ve güvenlik tedbirlerinin değişen şartlara uygun hale getirilmesi ve mevcut durumun iyileştirilmesi için çalışmalar yapar. İşyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uyulup uyulmadığını izler, denetler ve uygun-. suzlukların giderilmesini sağlar. Risk değerlendirmesi yapar veya yaptırır. Çalışana görev verirken, çalışanın sağlık ve güvenlik yönünden işe uygunluğunu göz önüne alır. Yeterli bilgi ve talimat verilenler dışındaki çalışanların hayati ve özel tehlike bulunan yerlere girmemesi için gerekli tedbirleri alır. İşyeri dışındaki uzman kişi ve kuruluşlardan hizmet alınması, iş-. verenin sorumluluklarını ortadan kaldırmaz. Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği alanındaki yükümlülükleri, işverenin sorumluluklarını etkilemez. İşveren, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin maliyetini çalışanlara yansıtamaz. Kişisel koruyucu donanım gibi çalışanın sağlığını korumaya yönelik alınan önlemlerin maliyetini işveren karşılamak zorundadır.. Ezilmiyoruz, üretiyoruz. Gazianteplievkadınları ekonomiközgürlüklerini ellerinealdı.Herpazar günüDoğalYaşam Pazarı’ndaevdeyaptıkları patik,salça,reçelgibi ürünlerisatıyorlar. Kadınlar,üretmenin öneminedikkatçekerek, herkadınınekonomik özgürlüğesahipolması gerektiğinibelirtiyor EKREM DEMİR / GAZİANTEP. G. aziantepli ev kadınları, el emeği ürünlerini Doğal Yaşam Pazarı’nda satıyor. Gaziantep Kent Konseyi’nce organize edilen proje kapsamında kadınlar ev ekonomisine katkıda bulunuyor, kültürel varlıkları yaşatıyor. El yapımı kolye, bebek patiği gibi ürünler dışında organik salça, sabunlar da pazarda yerini alıyor. Mumbar dolması, eşkili ufak köfte ve yuvalama gibi Gaziantep mutfağının önemli yemekleri de satan kadınlar ‘Erkeğin elini beklemek kötü...’ diyor. Doğal Yaşam Pazarı, Hayri Tütüncüler Parkı içinde her Pazar ilgilisini bekliyor. Doğal Yaşam Pazarı’nı gezdik ve kadınlarla konuştuk. Gaziantep Kent Konseyi Kadın Meclisi Üyesi Nevin Kanbağlı, kadınların ekonomik özgürlüklerini ellerine aldıklarını söyleyerek şunları kaydetti: “60 gıda 60 eşya ve 120 kişiyle bu. Ekonomik kriz dönemlerinde işten çıkarmalar. A. dına ister ekonomik kriz, ister ekonomik duraklama (stagnation) denilsin ülke bir ekonomik dar boğazda ve bunun bedelini en çok işçiler ödüyor ve daha da fazlası ile ödeyecek çünkü çalışma ortamında müthiş bir işten çıkarma gerçeği yaşanıyor. İşsizler havuzunu taşıracak bu oluşumun akışını yavaşlatmak ve önlemek mümkün ve bu konuda hem işverenlerin hem de işçilerin bilgilendirilmesinde yarar var. 4857 sayılı İş Yasası 29 ve 100. Maddelerinde bu durumu düzenlenmiştir. 29. Maddeye göre İşverenler ekonomik, teknolojik, yapısal ve benzeri işetme, işyeri veya işin gerekleri sonucu toplu işçi çıkarmak istediğinde, bunu en az otuz gün önceden bir yazı ile varsa işyeri sendika temsilcilerine yoksa ilgili bölge müdürlüğüne ve Türkiye İş Kurumuna bildirmek zorundadır. 20-100 işçi çalıştırılan işyerlerinde 10 işçinin, 101-300 arası işçi çalıştırılıyorsa bunun %10’nun ve 301 den fazla işçi çalıştırılıyorsa 30 işçinin işten çıkarılması toplu işten çıkarmadır . Bu durumda işverenin mutlaka yukarıda değindiğimiz usulü uygulamalıdır. 4857 sayılı yasanın hükmüne aykırı olarak işçi çıkaran işveren veya işveren vekillerine çıkardıkları her işçi için, işçilerin yasal hakları saklı kalmak kaydı ile, 450 lira idari para cezası verilecektir. İşten çıkarılan işçilerin çoğu, koşulları yerine getirmediği için işsizlik ödeneği alamayacaklar ve topluma ağır yükler getireceklerdir. Bu nedenlerle işten çıkarmaların çok yakından denetlenmesi ve koşullara uymayan çıkarmaların engellenmesi için işçi sendikalarına ve Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüklerine çok önemli görevler düşmektedir. İşten çıkarmalarda 29. Madde hükmüne uyulduğu kanısında değiliz. Uyulmadığında Çalışma ve İş Kurumu Bölge Müdürlükleri işten çıkarmaları durdurmak zorundadırlar. Keyfî çıkarmalar toplumda mutlaka sosyal patlamalar meydana getirebileceğinden yetkililerin uyarılması ve aman dikkat denilmesi gerekmektedir.. SENDİKALAR DENETLEMELİDİR pazarı kurduk. Çalışmalar sonucunda kadınlarımız kendi ayaklarının üzerinde durmaya başladılar. Üreten kadınlarımızın hepsi ev kadını. Her pazar stantlarını açıyorlar. Hepsi, çocuklarının eğitimi, evinin kirasını veriyor. Ekonomik özgürlüğe kavuşuyor. Eşlerinden para isterken, ‘ezilip, büzülürdük’ diyorlar.”. ‘ÜRETEN KADIN GÜÇLÜDÜR’ Pazarın görevlilerinden Sevgi Köylü, “Üreten kadın güçlü kadın” diyerek, kadınların yeteneklerini de ortaya koy-. duklarını böylece özgüven kazandıklarını söyledi. Kurutmalık sebze satan köylü kadınlardan Ayşe hanım, abdal aşı yemeğinin kurutmalıkla nasıl yapıldığını anlattı. Ayşe hanımın Abdal aşı tarifi şöyle: “Kurutulmuş patlıcanı haşlarız ve yağ, soğanla kavururuz. Sonra salça ilave ederiz. Az da pirinç ve su koyduktan sonra pişiririz. Dolma içi gibi güzel yemek olur.” Domates ve biber salçası satan bir başka köylü kadın, domatesi kendi bahçesinde ürettiğini söyledi. Sevgi Kekeç, Erzurum’un ünlü yiye-. ceği süt reçelini satıyor. İçinde süt, şeker ve ceviz katılan reçelin Arjantin’de de yapıldığını söyledi. Kendilerinin Erzurumlularda gördüğünü ve öğrendiğini anlatan Kekeç, süt reçelinin 14 saatte piştiğini söyledi. Ebevynlere, “Çocuklarımıza katkılı çikolata yerine bunları yedirmeliyiz” çağrısında bulundu. Lif, bebek kıyafetleri gibi örgüler yapan Hatice Yalın, üretmenin önemine vurgu yaptı. “Erkeğin elini beklemek zor” diyen Yalın, ekonomik özgürlüğün önemine dikkat çekti.. Maden işçilerinin canı ona emanet ZONGULDAK’ta, Gülşen Yalçın (28), daha çok erkek iş gücünün egemen olduğu maden ocağında maden mühendisi olarak, 6 yıldır yerin metrelerce altında çalışan işçilerin sorumluluğunu üstleniyor. Ailesinde hiç madenci olmadığını belirten Yalçın, “Az bildiğim bir meslekti ama seçtim. Şimdi çok mutluyum. İyi ki bu mesleği seçmişim diyorum. 59 işçimiz var. Onlar için her gün ocağa inip kontroller yapıyorum” dedi. Batman’da lise eğitimini tamamlayan Gülşen Yalçın, Malatya Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölümü’nden 2012 yılında mezun oldu. Gülşen Yalçın, aynı yıl çalışmak için madenci kenti Zonguldak’a geldi. Özel bir maden. Engin ÜNSAL. enginunsal35@gmail.com. SORUN YANITLAYALIM. İşverenlerin görevleri  İş güvenliğinde herkese sorumluluklar düştüğünden bahsettiniz. Daha çok işçilerin görevi gibi görünüyor. İşverenin görevleri nelerdir? 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu 4. maddesinde işverenin görev ve sorumluluklarına yer verilmektedir. Bu maddeye göre işveren, mesleki risklerin. 5. şirketinde işe giren Gülşen Yalçın, 6 yıldır 59 işçinin 3 vardiya halinde kömür çıkardığı maden ocağında tek kadın personel olarak görev yapıyor. Haftanın 6 günü 08.30’da işbaşı yapan Gülşen Yalçın, erkek iş gücünün egemen olduğu maden ocağında yerin metrelerce altında işçilerin güvenli ilerleyerek üretim yapmaları için çalışıyor.. BENİ HEYECANLANDIRAN BİR MESLEK Gülşen Yalçın, 5 kardeş olduklarını ve ailesinde hiç madenci olmadığını söyledi. Maden mühendisliğini, kendisini heyecanlandıran bir meslek olduğu için seçtiğini söyleyen Yalçın, şöyle konuştu: “Masa başı işi ben hiç. sevmem. Saha işini seviyordum ve maden mühendisliği oldu. Ailemde hiçbir madenci yok. Az bildiğim bir meslekti, ama seçtim. Şimdi çok mutluyum. İyi ki bu mesleği seçmişim diyorum. Malatya’da okudum. Burada çalışmaya geldim. Sonra burada kaldım ve 6 yıldır burada çalışıyorum.” Maden ocağında tek kadın personel olmanın kendisini farklı hissettirmediğini ifade eden Yalçın, “Madende kadın olmak benim için çok farklı durum değil. Gelen herkes değişik karşılıyor, ama bana göre çok normal bir şey. Günümüzün çoğu ocakta geçiyor. Sabah tertipleri alırım, ocağa inerim, her yerine bakarım bir sıkıntı var mı diye. İşçilerle de aram çok iyi” dedi.. Yasanın öngördüğü sadece bildirim değildir. İşverenler sadece bildirimi yapmak zorunda değildir. Toplu işten çıkarmanın gerekçesini de bildirmek ve belgelemek zorundadırlar. İşkur İl Müdürlüklerinin yeterli elemanı yoktur bu nedenle bu müdürlük sendikalardan yardım istemeli ve toplu işçi çıkartacak işyerleri denetlenmesini ve durumun bir raporla kendisine bildirilmesini istemelidir.. İşverenlerin toplu işten çıkarmaları mutlaka denetlenmeli ve işverenlerin kriz bahanesi arına sığınmalarına izin verilmemelidir.Yasalar lâfzı ve ruhu ile uygulanır. İş Yasasıın 29. Maddesi her ne kadar İşkur il müdürlüklerinin denetim yetkisinden söz etmiyor ama ruhu böyle bir denetimi mutlaka öngörüyor. Böyle olmasa neden sadece bildirim zorunluluğu getirilsin? İşkur yapılan bildirimin gerçek olup olmadığını mutlaka denetlemeli ve doğru olmayan toplu çıkarma gerekçeleri nedeni ile işverenlere durumu bir yazı ile bildirerek işten çıkarmaları önlemelidir.Yasanın ihlalinin belirlenmesi aynı zamanda bir takım ceza-i ve hukuki davaları da gündeme getirebilir.. NEDEN BİR KHK ÇIKARILMAZ Olur olmaz her konuda bir Kanun Hükmünde Kararname (KHK) enflasyonu yaşanan ülkemizde Cumhurbaşkanlığı neden sosyal felâket olan yaygın işten çıkarmaları önlemek için önlem düşünmez ve bu konuda bir KHK çıkarmaz anlamak mümkün değil. Kriz bahane edilerek gerçek olmayan toplu işten çıkarmalar için ceza-i yaptırımlar ve işten çıkarma zorunluluğunu kanıtlayan raporların ibrazı istenebilir. İşçilerin yoğun biçimde sefaletin ve belirsizliğin içine itilmesini önlemek hem işçinin hem toplumun sağlığını korumak konusunda ülke yöneticilerinin bir görevi vardır .Sendikacı dostlar toplu işçi çıkarmaların önlenmesi için derhal bazı somut adımlar atmalıdırlar.. T.C. KARASU İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2018/264 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri : 1 NO'LU TAŞINMAZIN Özellikleri : Sakarya İli, Karasu İlçesi, Yenimahalle Mahallesi, Mahalle içi Mevkiinde kain, 731 ada, 1 nolu parsel sayılı, 2.882,47 m2 yüzölçümlü, Arsa vasıflı taşınmazın 1497/2400 hissesi borçlu adına kayıtlı olup haciz şerhi yer almaktadır.Ana Gayrimenkul:Söz konusu parsel Karasu-Kocaali yolunun 520 m. kuzeyinde ve ilçe merkezine 1,5km. Mesafededir.Parsel Sahil Caddesine ve 30,00 m imar yoluna cephelidir.Parsel düz bir topoğrafyaya sahip olup, tüm belediye hizmetlerinden yararlanmaktadır.Parsel üzerinde her hangi bir yapı ve tarımsal faaliyet bulunmamaktadır. Parselin bulunduğu mevkii, yüzölçümü, gördüğü talep ve civar emsal emlak alım-satım rayiçleri ile değer arttırıcı ve değer azaltıcı tüm unsurlar dikkate alınarak m2 si 400,00-¨ olarak değerlendirilecektir.Satışa konu, taşınmazın 1497/2400 hissesidir. Satışa konu taşınmaz hissesi zemin değeri: 1.797,94 m2*400,-¨/m2= 719.176,00 ¨ dir. İmar Durumu : Bilirkişi raporu ve Karasu Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün 25.04.2018 tarih ve 74659 sayılı yazısına göre 731 ada 1 parselin Konut Alanının dışında kaldığı ve Ağaçlandırılacak Alanda ki bölgede olduğu belirtilmektedir. Kıymeti : 719.176,00 ¨ KDV Oranı : %18 Kaydındaki Şerhler : Tapu kaydındaki gibidir. 1. Satış Günü : 20/12/2018 günü 10:00 - 10:05 arası 2. Satış Günü : 17/01/2019 günü 10:00 - 10:05 arası Satış Yeri : Karasu Belediyesi Mezat Salonu Karasu/SAKARYA Satış şartları : 1- İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanınyirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50 sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşincigünden, ikinci artırma güResmi ilanlar www.ilan.gov.tr’de. AYDINLIK 05. CMYK. nünden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir.Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50 sini,rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamınıve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20'si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV,1/2 tapu harcı ileteslim masraflarıalıcıya aittir. Tellâllık Harcı, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. (Alacakları rehinli olan alacaklıların satış tutarı üzerinden rüçhan hakları vardır. Gümrük resmi ve akar vergisi gibi Devlet tekliflerinden muayyen eşya ve akardan alınması lazım gelen resim ve vergi, rehinli alacaklardan sonra gelir.) 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4- Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133 üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2018/264 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. (İİK m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. * : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64'e karşılık gelmektedir. BASIN: 873586 (www.bik.gov.tr).

Referanslar

Benzer Belgeler

Çin’in geleneksel tiyatro kültürünü öven film, aynı zamanda Pekin operasının geleneklerinin Kızıl Muhafızlar tarafından yok edilmesi nedeniyle acı çeken

O yüzden Çin bahçeleri dünyadaki bahçe sanatı kaynaklarından biri olarak bilinmektedir (Beng 2008)... Çin Bahçe Sanatı Genel Özellikleri..  Uzakdoğu bahçelerinin

Çin, Rusya iki devlet arasında enerji alanındaki yatırımlar, diğer Çin ile işbirliği içinde olan Avustralya gibi ülkeler arasındaki yatırımlarla karşılaştırıldığında,

Bu bölümde, Türkiye'nin ekonomik gelişimi dönemler itibariyle ele alınarak, uluslararası ticarette nasıl bir aktör olduğunu anlamaya yönelik bir çalışma

Sovyet yönetiminin vermiş olduğu bu notaya cevap olarak Amerika Birleşik Devletleri yönetimi Rusya’nın çıkarlarının korunacağı cevabını verirken, teknik alt

Rusya’nın şimdiye kadar ana ihracat pazarı olan Avrupa bölgesine bağımlılığını azaltmak istemesi, Çin’in ise artan enerji talebi paralelinde kaynaklarını

Yukarıda adı geçen Secure Cyberspace belgesini, uygulama alanı olarak alt kategorisinde şekillendiren Siber Uzay Güvenliği Ulusal Stratejisi belgesi ise,

Hemen akla gelen “çini”, “çini mürekkebi” gibi söz- cükler yan›nda, Farsçadan gelme “tarç›n” (dar-i çin: çin a¤ac›); Arap- çaya Sîn olarak geçmifl olan