• Sonuç bulunamadı

birbuçuk Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "birbuçuk Ekoloji ve Sanat Çalışmaları"

Copied!
21
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

birbuçuk: Ekoloji ve Sanat Çalışmaları, 14 Eylül – 10 Kasım 2019 tarihleri arasında Nicolas Bourriaud küratörlüğünde gerçekleşecek 16. İstanbul Bienali kapsamında bir kamusal program hazırlamaya davet edildi.

2016’da yola çıkan, Haziran 2017’den beri çalışmalarını aktif olarak sürdüren birbuçuk, gezegenimizde ve ait olduğumuz coğrafyada bir bilim dalı ve toplumsal-politik bir hareket olarak ekoloji etrafında süregelen çalışmalarda ve bizzat toplumsal mücadelelerde ortaya çıkan bilgi ve önerilerle görsel sanatlar, sahne sanatları ve tasarım gibi yaratıcı mecraların bir araya gelmesini; bu bilgi, öneri ve pratiklerin yeniden okunması ve tartışılmasını amaçlar.

İklim değişikliğini, güvenli sınır olan 1,5°C sıcaklık artışıyla adil bir şekilde sınırlandırmanın gereklilik ve olasılıklarından ilham alarak ‘buçuk’larla ilgilenir. Geleceğimizi değiştirmeyi değil, geleceği değiştirecek fikir ve kişileri yan yana getirmeyi, başıbozuk alanlar ve müştereklikleri mümkün kılmayı hedefler. Tekil ve kendi alanına sıkışmış çalışma alanları ve yöntemler arasındaki sohbeti ve mikro-anlatıları esas alır, çokluğu ve bilgi birlikteliğini savunur. Kökü ve nihai bir yönelimi yoktur. Deneysel, değişken, asimetrik ve açık uçlu bir keşiftir. Çalışma fazlarının isimlerini organizmaların metabolik süreçlerine dair sistemlerden alır.

16. İstanbul Bienali Kamusal Programı kapsamında hazırladığı etkinlikler serisinde birbuçuk;

2017’de başlattığı “Solunum” buluşmalarına “Sindirim” kamusal programı ile devam ediyor.

“Sindirim” programının iki aşamalı olarak gerçekleşmesi, programın Mayıs-Haziran aylarında davetli katılımcılarla gerçekleşecek atölyelerle başlayıp, Eylül-Kasım aylarında bienal mekânında gerçekleşecek kamusal etkinliklerle devam etmesi planlanıyor.

Gündelik, sıradan ve rutin bir şekilde hayatımıza yerleşmiş ancak tartışmaya ve araştırmaya değer bir takım nesneler üzerinden kurgulanan program, bu nesneler üzerinden sosyoekolojik metabolizma kavramını merkeze alarak su, tarım, iklim, enerji, kent, atık, toplumsal cinsiyet, müşterekler ve gelecek gibi konuların bilim, toplumsal hareketler ve sanat pratikleri alanlarındaki kesişme noktaları ve diyalog imkânlarını irdelemeyi amaçlıyor.

Programın ilk aşaması olan atölyelerde sanatçılar, araştırmacılar, akademisyenler ve toplumsal hareketlerde aktif rol üstlenen kişiler ve kolektiflerin bir araya gelmesiyle belirlenmiş nesneler etrafında tanımlanmış yapı ve sınırların, metabolik akış süreç ve katmanlarının, bunların imlediği toplumsal, ekolojik ve insanla insan-dışı varlıklar arasındaki

(2)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

ilişki biçimlerinin ve alternatif gelecek senaryolarının tartışılması, tüm bu tartışmalar çerçevesinde yeni ilişki biçimlerinin ve önerilerin ortaya konulması hedefleniyor. Bu atölyelerden ortaya çıkacak üretimlerin, sunum, performans, gösterim ve katılımcı projeleri kapsayarak ikinci adım olan beş farklı kamusal etkinlikte bienal ziyaretçileriyle paylaşılması amaçlanıyor.

birbuçuk çalışmalarına iklim değişikliği ve enerji ekonomisti / performans sanatçısı Ayşe Ceren Sarı, çevre bilimci / sanatçı Serkan Kaptan, küratör / araştırmacı Kevser Güler ve küratör Yasemin Ülgen’in koordinasyonunda devam ediyor.

İletişim:

e-posta: birbucukproje@gmail.com Facebook: @birbucukproje

Twitter: @birbucukproje Instagram: @birbucukproje

Sindirim

Buluşma 1 “BETON”

FORMAT

Programın ilk aşaması olan atölyelerde sanatçılar, araştırmacılar, akademisyenler ve toplumsal hareketlerde aktif rol üstlenen kişiler ve kolektiflerin bir araya gelmesiyle BETON etrafında tanımlanmış yapı ve sınırların, metabolik akış süreç ve katmanlarının, bunların imlediği toplumsal, ekolojik ve insanla insan-dışı varlıklar arasındaki ilişki biçimlerinin ve alternatif gelecek senaryolarının tartışılması, tüm bu tartışmalar çerçevesinde yeni ilişki biçimlerinin ve önerilerin ortaya konulması hedefleniyor. Bu atölyelerden ortaya çıkacak üretimlerin, sunum, performans, gösterim ve katılımcı projeleri kapsayarak ikinci adım olan beş farklı kamusal etkinlikte bienal ziyaretçileriyle paylaşılması amaçlanıyor.

Katılımcıların toplantıya 15 dakika önce gelmesi rica olunur ve teşvik edilir.

(3)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

PROGRAM

Zaman Planlaması Ağızlar

13:00 - 13:20 birbuçuk

13:20 - 13:35 13:35 - 13:40

Aslı Odman - Araştırmacı S&C*

13:40 - 13:55 13:55 - 14:00

Barış İne – Mekanda Adalet Derneği S&C

14:00 - 14:15 14:15 - 14:20

Ekin Sarıca - Mimar S&C

14:20 - 14:30 Ara

14:30 - 14:45 14:45 - 14:50

Murat Tülek – Şehir Plancısı/Araştırmacı S&C

14:50 - 15:05 15:05 - 15:10

Sevil Baştürk – Roma Bostanı insanı S&C

15:10 - 15:30 Ara

15:30 - 15:45 15:45 - 15:50

Elmas Deniz - Sanatçı S&C

15:50 - 16:05 16:05 - 16:10

Alper Şen - Sanatçı S&C

16:10 - 16:25 16:25 - 16:30

Kerem Ozan Bayraktar – Sanatçı S&C

16:30- 16:50 Ara

16:50 - 18:00 Sohbet: Buradan hareketle kamusal etkinlik tahayyüleri

S&C: Soru & Cevap

(4)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

ULAŞIM

İKSV – İstanbul Kültür Sanat Vakfı

Nejat Eczacıbaşı Binası – Sadi Konuralp Caddesi, No:5, Şişhane (5. KAT) 34433 İstanbul, Türkiye

0212 334 07 00

Metro:

Taksim-Şişhane metro hattı ile Şişhane'ye gelinir, Kasımpaşa yönündeki Refik Saydam Caddesi çıkışı kullanılır.

Tünel:

Karaköy-Beyoğlu füniküler hattı Tünel Meydanı'na gelinir, Beyoğlu Belediyesi'nin yanında bulunan merdivenlerden Şişhane yönüne inilir, Şişhane metro durağını geçince sağa dönülür.

Otobüs:

Taksim-Unkapanı güzergâhında Refik Saydam Caddesi'nden geçen herhangi bir otobüse binilir, Şişhane durağında inilir.

(5)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

AĞIZLAR

ASLI ODMAN - ARAŞTIRMACI

BARIŞ İNE – MEKANDA ADALET DERNEĞİ EKİN SARICA – MİMAR

MURAT TÜLEK – ŞEHİR PLANCISI/ ARAŞTIRMACI SEVİL BAŞTÜRK - ROMA BOSTANI İNSANI ELMAS DENİZ - SANATÇI

ALPER ŞEN - SANATÇI

KEREM OZAN BAYRAKTAR - SANATÇI

(6)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

ASLI ODMAN

Kısaca kendinizden ve yer aldığınız oluşum(lar)dan bahseder misiniz?

• İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi, www.guvenlicalisma.org @isigmeclisi

• Adalet Arayan İşçi Aileleri, www.iscinayetleriniunutma.org, tw: iscinayetleri

• Barış İçin Akademisyenler Dayanışma, @barisakademik, www.barisicinakademisyenler.net (Egitim-Sen, Vakıf Üniv. Emekçileri Dayanışma Ağı)

• (Beton ile ilgili daha önce Dilovası, Onurmuzu Savunuyoruz Hareketi, websitesi hala aktif)

• Kültürhane Müşterekler Okulu, yeni toplantı (Enkazbilim, Kaybın Verisini Tutmak üzerine):

https://www.youtube.com/watch?v=NoN5rUPEYR0

• halen akademisyen, msgsü şehir ve bölge planlama

Eğer varsa çalışmalarınızı inceleyebileceğimiz bir websitesi, sosyal medya sayfası vs.

önerebilir misiniz?

Yukarda en son is cinayetleri almanağı ile ilgili:

https://www.youtube.com/watch?v=ePBHb2efmGw

Ayrıca academia.edu websitesinde iş cinayetleri, kent ve emek (emekan), asbest ile ilgili yazılar da var.

Çalışmalarınızda su, biyoçeşitlilik, kültür, metabolizma, sınırlar, gıda, iklim, maden, toplumsal cinsiyet, enerji, toprak, atık, kent, müşterekler ve gelecek gibi ekoloji etrafında şekillenen konuları ele alıyor musunuz? Cevabınız evet ise bunun sebebinin kişisel bir hikayesi var mı? Varsa paylaşır mısınız?

• 2007 Tuzla Tersaneler Bölgesi İnceleme ve izleme komisyonu

• 2011'de İstanbul İsig meclisi'ne evrildi

• bu arada iş cinayetlerinde hayatını kaybedenlerin aileleri ağı kuruldu, 2008

• bu somut ani iş cinayetleri, işin kent, meslek hastalıkları, asbest boyutuyla ilgilenme götürdü

• emek, mekan içinde bedeni ve zihni kıyıma uğratan 'çalışma ıstırabı' hakkında tersane, inşaat, tv/Sinema setleri ,sağlık, egitim iskollarındaki örgütlenmelerle çalıştım

• 2018den beri varolan müşterekler okulunda emek, ekoloji, gıda, veri müştereklerinin çapraz bağları hk işler yapıyoruz

• bu arada Ekoloji Kolektifi için nükleer sanayi hk. bir kitap çeviriyoruz, ekoloji kolektifi çalıştaylarına emek/çevre ilişkisini kurmak için katılıyorum.

• msgsü'de ekosistem / mekan müştereğinde sınıf, tcinsiyet, nesil ve etnisite farklılıkları ve eşitsizlikleri nasıl okunura dair ders ve atölye çalışmaları yapıyorum öğrencilerle

• yurtdışındaki pek çok meslek hastalıkları, iş cinayetleri, iş stresi, işyeri intiharları hk oluşum ile işbirliği yapıyoruz, hazards campaign, families against corporate crime, henry pezerat dernegi, italya halk sağlığı davaları götüren ağlar, yunanistan selanik halk sağlığı okulu vs

• ttb etik bildigeler ekibinde isig ve çevre etik bildirgesini kaleme aldık

(7)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

Gündelik hayatınızda, üretimlerinizde ya da toplumsal bir meselenin temsili olarak BETON size ne ifade ediyor?

asbest haftiyat

ölü beton taşıyan haftiyat kamyonları ve betonöz cinayetleri (Suleidildere ailesinin davası ve kampanyası)

mahalleli köpeklerin imhasının eşlikçisi

çocukken çanakkeledeki çiftliğimizde bol bol kendim de döktüm, tarla sınırlandırıcısı beton direkler, kapı kolonları, ev temel betonu, göbek kalıbı

Aktif rol üstlendiğiniz konuları tartışmak üzere farklı disiplinlerle bir araya gelme fikri sizin için ne ifade ediyor? Şimdiye kadar sanat alanından kişilerle ortak fikirler

geliştirip üretimlerde bulundunuz mu? Biz bu süreci çok önemsiyoruz. Eğer sizin için de öyleyse nedeninden bahseder misiniz?

Burak arıkan, www.mulksuzlestirme.org ile beraber çalışıyoruz, Mersin kulturhane videosunda ortak sunumumuzu görebilirsiniz

patrizia bach ile 2016'da (walter benjamin ile kentte olağanüstü hal) sergisine katıldım.

Depo'Da (her anı ile alıntılanan tarih): kenti enkazı üzerinden okumak metotu ile saha araştırması yapınca bu iletişim çok iyi işledi

pek çok araçsal ve yüzeysel 'veri kullanma' ilişkisine de girdim. talihsizleri de boldu.

birbuçuk olarak bizden, atölyelere katılacak kişilerden ve atölye sürecinden beklentileriniz neler?

bakalım! (haliç tersanesi mekanı hakkında da konuşalım!)

(8)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

BARIŞ İNE

Kısaca kendinizden ve yer aldığınız oluşum(lar)dan bahseder misiniz?

2014 yılında Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun oldum. Yine aynı yıl ABD’de Minnesota Üniversitesi’nde aynı bölümde başladığım doktora programını yarıda bırakarak yüksek lisans derecesi alıp 2018 Ocak ayında Türkiye’ye döndüm. 2018 yılının Mart ayında Mekanda Adalet Derneği’ne editör ve çevirmen olarak katıldım. Aynı yılın Eylül ayından beri dernek bünyesinde Kurumsal İletişim ve Kaynak Geliştirme Sorumlusu olarak görev alıyorum.

İçinde bulunduğum Mekanda Adalet Derneği (MAD) daha adil, ekolojik ve katılımcı kırsal ve kentsel mekanların üretimi için disiplinlerötesi çalışmalar yapmak ve nitelikli, kamusal ve yenilikçi bilgi üretmek, biriktirmek ve paylaşmak için 2016 yılında kuruldu. Çok farklı

alanlarda faaliyetler yürütüden MAD, bünyesinde mimarlar, şehir plancıları, sosyal bilimciler, fotoğrafçılar, videograflar ve sanatçılarla çalışıyor.

Eğer varsa çalışmalarınızı inceleyebileceğimiz bir websitesi, sosyal medya sayfası vs.

önerebilir misiniz?

Websiteleri:

mekandaadalet.org beyond.istanbul umutarsivi.org

Twitter:

@mekandaadalet

@beyond_istanbul

@insaatsuclari

Facebook:

mekandaadalet beyondistanbul

Instagram:

mekandaadalet beyond.istanbul 95cm.film insaatsuclari beyogluharitasi

Youtube:

beyond Istanbul

(9)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

Çalışmalarınızda su, biyoçeşitlilik, kültür, metabolizma, sınırlar, gıda, iklim, maden, toplumsal cinsiyet, enerji, toprak, atık, kent, müşterekler ve gelecek gibi ekoloji etrafında şekillenen konuları ele alıyor musunuz? Cevabınız evet ise bunun sebebinin kişisel bir hikayesi var mı? Varsa paylaşır mısınız?

Mekanda Adalet Derneği, soruda geçen temaların tamamını konuya göre değişen/dönüşen, sahadan ve araştırmaya dayalı bilgiden beslenen mekan ve adalet kavramları ile ele alıyor.

MAD’ın düzenli olarak çıkardığı beyond.istanbul dergisinin bugüne kadar çıkan sayıları;

Mekanda Adalet ve Sakatlık, Mekanda Adalet ve Çocuk, Mekanda Adalet ve Gıda, İstanbul Yollarında Kentsel Politik Ekoloji, Mekanda Adalet ve Yaşlılık temaları ile yola çıkarken, bu temalar hakkında uzman bir konuk editörün yardımı ve sahadan gelen örnekleri içerecek şekilde hazırlandı. Önümüzdeki dönemde de Mekanda Adalet ve Mültecilik ile Mekanda Adalet ve Müşterekler sayılarını çıkarmayı umuyoruz. Bunun dışında derneğin hemen hemen bütün faaliyetleri kentsel ve kırsal mekanların dönüşüm dinamiklerini incelerken konu ile alakalı temayı (örneğin, Artvin-Cerattepe’de madencilik, Ordu Melet havzasında HES’lerin yarattığı tahribat, İstanbul’un çeşitli mahallelerinde gerçekleşen kentsel dönüşüm) uzmanlar ve süreçten etkilenenlerle ortak bir paydada ele alarak çalışmalar üretiyor.

MAD 2016 yılında kurulmuş olmasına karşın, kuruluş hikayesi ve üyelerinin deneyimleri 2016’nın çok öncesinde hem bireysel hem de toplumsal birikimlere dayanıyor. MAD’ın kurucu üyelerinin birçoğu 1999 depremi ertesinde konut haklarını savunan kiracaların başlattığı Düzce Umut Evleri projesine tasarım ve mimari desteği veren grup içerisinde yer alıyor. Bunun dışında üyelerimizin birçoğu MAD’dan önce, Mega Projelere Karşı Yurttaş Davası Girişimi (2013), mekanda adalet gündemleri için online yayın platformu (ve halen online ve basılı yayınlarımızı içeren) beyond.istanbul (2014), Mülksüzleştirme Ağları (2013), İstanbul Yollarında Kentsel Politik Yaz Okulu (2015) gibi deneyimlerden besleniyor.

Gündelik hayatınızda, üretimlerinizde ya da toplumsal bir meselenin temsili olarak BETON size ne ifade ediyor?

İstanbul’daki kentsel dönüşüm süreçleri, kentlerdeki mega projeler ve kırda enerji ile maden projeleri hakkında çalışmalar üreten MAD için BETON politik, ekolojik ve ekonomik bir değişim ve adaletsiz bölüşüm sürecini temsil etmekle kalmıyor, aynı zamanda kamusal alanda yadsınamaz bir varlıkla da hayatın her anında artarak süregelen bir dayatmayı imgeliyor. Kamusal alanda BETON’un bu yadsınamaz varlığı bütün bu politik, ekolojik ve ekonomik temsillerinin üstünde, BETON’a olan talep ve BETON’a karşı gelişen tepki olarak girift ilişkilenmeleri ve estetik bir yarılmayı da temsil ediyor. Bu anlamda MAD’ın

disiplinlerüstü çalışmaları BETON’u hem yapılaşmanın, yıkımın ve mekansal üretimin temel bir elementi hem de bu imgesel ve estetik yarılmanın açık bir temsili olarak farklı

çalışmalarda ele alıyor ve çalışıyor.

(10)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

Aktif rol üstlendiğiniz konuları tartışmak üzere farklı disiplinlerle bir araya gelme fikri sizin için ne ifade ediyor? Şimdiye kadar sanat alanından kişilerle ortak fikirler

geliştirip üretimlerde bulundunuz mu? Biz bu süreci çok önemsiyoruz. Eğer sizin için de öyleyse nedeninden bahseder misiniz?

MAD’ın ortaya çıkış amaçlarından olan disiplinlerüstülüğü bir ilke olmaktan ziyade bir gereklilik olarak görüyoruz. Mekan ve adalet doğaları gereği soyut ve içlerinin doldurulması için katılımcılığı şart kılan iki kavram. Bu katılımcılık hem farklı bilgi türlerinin hem de araştırılan/sözü geçen süreçlerin ilgili tüm taraflarının ve bu süreçlerden etkilenenlerin katılımını zorunlu kılıyor. MAD da çalışmalarında bu zorunluluğu yerine getirmeye çalışıyor.

Disiplinlerüstü olmayı sadece çalışmalar öncesinde ve çalışma süreçlerinde değil aynı zamanda bu çalışmaların çıktıları şekillenirken de önemsiyoruz. Bu yüzden çalışmanın gereklerine uygun şekilde; basılı yayın, video haber, haritalama, infografik, veri

görselleştirme, (kısa/uzun metraj) belgesel, fotoğraflama, sanatsal üretim vb. çok farklı şekillerde çıktıları hedef kitleleri de göz önüne alarak üretmeye gayret ediyoruz. Bu sebepten dolayı da dernek bünyesinde sürekli çalışan belgeselciler, videograflar ve fotoğraf sanatçıları dışında farklı yöntemler kullanan/öneren sanatçıların da fikrini almaya ve onlarla birlikte üretimlerde bulunmaya önem veriyoruz. Ele alınan konu her ne ise onu en doğru şekilde yansıtacak sanatsal biçimi arama ve bulma sürecinin çok kıymetli olduğunu düşünüyoruz.

birbuçuk olarak bizden, atölyelere katılacak kişilerden ve atölye sürecinden beklentileriniz neler?

birbuçuk ile yapılacak toplantıyı ve gerçekleşecek potansiyel üretimleri, yukarıda sözünü ettiğim doğru/etkili sanatsal biçimi arama ve bulma çabasının önemli bir parçası olarak değerlendiriyoruz. MAD’ın üretmek iddiasında bulunduğu disiplinlerötesi, nitelikli, kamusal ve yenilikçi bilgiyi hangi sanatsal biçimlerle ve kavramlarla ele alabileceğimiz konusunda ufuk açıcı bir atölye olacağını ve birlikte yapılacak çalışmalar adına da ilham verici bir nitelik taşıyacağını düşünüyoruz. Benzer alanlarda ve benzer kavramlarla üretimlerde bulunmuş kişilerin fikirlerini ve deneyimlerini paylaşmayı ve sürdürülebilir bir ilişki kurmayı umut ediyoruz.

(11)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

EKİN SARICA

Kısaca kendinizden ve yer aldığınız oluşum(lar)dan bahseder misiniz?

2013 yılında Kocaeli üniversitesinden mezun oldum. Mimarım. Yaklaşık 7 yıldır İstanbul'da yaşıyorum. Kent mücadelesinde aktif olarak yer almaya çalışıyorum. İstanbul Kent

Savunması, Beyoğlu Kent Savunması, Haliç Dayanışması içinde bulunduğum ortak

mücadele forumlarından. Kent mücadelesinden bağımsız olmadığını savunduğumuz meslek

politikasında dair söz üreten, dayanışmayı örgütleyen Mimarlıkta Dayanışmacı Taban Hareketi ve Ücretli&İşsiz Mimarlar Forumunun içerisindeyim. Halk yararına mesleki bilgiyi kullanma fikriyle mesleki alanlara, kente, toplumsal meselelere politika üreten Politeknik Derneğinin de bir üyesiyim.

Eğer varsa çalışmalarınızı inceleyebileceğimiz bir websitesi, sosyal medya sayfası vs.

önerebilir misiniz?

Kendimi tanıtırken bahsettiğim alanlara dair birkaç yazım bulunmaktadır;

* http://www.arkitera.com/gorus/695/bir-mimardan-

* http://politeknik.org.tr/cocuklarin-gozunden-kenti-yeniden-kesfetmek-ekin-saricaburcu- yanar/

*http://politeknik.org.tr/akmyi-yikmak-h-ekin-sarica/

Çalışmalarınızda su, biyoçeşitlilik, kültür, metabolizma, sınırlar, gıda, iklim, maden, toplumsal cinsiyet, enerji, toprak, atık, kent, müşterekler ve gelecek gibi ekoloji etrafında şekillenen konuları ele alıyor musunuz? Cevabınız evet ise bunun sebebinin kişisel bir hikayesi var mı? Varsa paylaşır mısınız?

Bahsettiğiniz başlıklar, ilgilendiğim konular içerisinde var diyebilirim. Kent meselesi bahsi geçen birçok başlığı kapsıyor sanırım. Mesleğimin kenti belli ölçeklerde değiştiren bir etkiye sahip olması, bu konulara olan ilgime sebep olmuştur diye düşünüyorum. Bu etkinin büyük ölçekte; çevrede, sosyal dokuda, kentin doğasında karşılığını bilmenin ve sorgulamanın da meslek insanları için zaruri olduğu kanısındayım. Yaşadığımız süreçte inşaai-mimari işlerin, projelerin her dönemkinden daha belirgin bir şekilde politik bir araç ve ekonomik sisteminin bir parçası haline gelmiş olması, özellikle gezi direnişiyle kitlesel olarak kent hakkının yüksek sesle talep edilmesi, tartışılması, görünür hale gelmesi benim de kent, müşterekler, ekoloji vb. konulara olan ilgimi arttırdı diyebilirim sanırım.

(12)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

Gündelik hayatınızda, üretimlerinizde ya da toplumsal bir meselenin temsili olarak BETON size ne ifade ediyor?

Mesleğim gereği 'beton'la farklı bir hissiyatla ilişki kurmam gerekiyor gibi gelse de, uzunca zamandır savunmaya, muhafaza etmeye çalıştığımız kıyıların, parkların, tarihi yapıların, hafıza mekanlarının yıkılıp yok edilişine ve inşaa edilen Avm'lere, rezidanslara tanıklığımız giderek arttığı için; 'beton' benim için yok eden, silen, ruhsuzlaştıran bir malzemeyi ifade ediyor. Neo-liberal kent politikasını temsil eden bir kelime diyebilirim.

Bu düşüncemi en net Taksim Meydanın son halini örnekleyerek resmedebilirim.

Aktif rol üstlendiğiniz konuları tartışmak üzere farklı disiplinlerle bir araya gelme fikri sizin için ne ifade ediyor? Şimdiye kadar sanat alanından kişilerle ortak fikirler

geliştirip üretimlerde bulundunuz mu? Biz bu süreci çok önemsiyoruz. Eğer sizin için de öyleyse nedeninden bahseder misiniz?

Sanat alanında bir üretimim bulunmamakla beraber, meselelerin çoklu-disipliner bir araya gelişlerle, farklı uzmanlıklarla beraber tartışılmasının hem temas eden kişiler hem ortaya çıkan ürün açısından olumlu olduğunu düşünüyorum. Tartışmaları zenginleştirdiğini düşünüyorum.

birbuçuk olarak bizden, atölyelere katılacak kişilerden ve atölye sürecinden beklentileriniz neler?

Toplumsal, ekonomik, politik süreçlerin; tartışmanın ve üretimin parçasına

dönüştürülmesinin, özellikle etkinliğin gerçekleştirileceği mekanın 'kamusallık' özelliğini kaybetmiş/kaybedecek olmasının yapılacak tartışmalarda ve üretimlerde yer etmesi.

(13)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

MURAT TÜLEK

Kısaca kendinizden ve yer aldığınız oluşum(lar)dan bahseder misiniz?

Uzun süredir kent araştırmacısı olarak çalışıyorum. Şehir planlama eğitimi aldım. Halen Şehircilik alanında doktora yapıyorum. Çoğunlukla Kadir Has Üniversitesi, İstanbul Çalışmaları Merkezi'nde Murat Güvenç'le birlikte bir çok araştırma projesi üzerinde çalışıyoruz. Bunun dışında SALT, IFEA, TESEV, İstanbul SMD, Mimarlar Odası gibi kurumlarla beraber çalışıyorum. Genelde üzerinde çalıştığım işler haritalama, tarihsel veri tabanlarının oluşturulması, büyük veriler içerisindeki örüntülerin tanımlanması gibi işler.

Eğer varsa çalışmalarınızı inceleyebileceğimiz bir websitesi, sosyal medya sayfası vs.

önerebilir misiniz?

Hepsi için internet üzerinden bir link vermem zor. Ancak yaklaşık 5 senedir

sürdürdüğümüz megaprojeleristanbul.com'u ile şu anda güncellemeleri ve İzmir versiyonu için üzerinde çalıştığımız http://belediye.istanbul95.org'u verebilirim.

Çalışmalarınızda su, biyoçeşitlilik, kültür, metabolizma, sınırlar, gıda, iklim, maden, toplumsal cinsiyet, enerji, toprak, atık, kent, müşterekler ve gelecek gibi ekoloji etrafında şekillenen konuları ele alıyor musunuz? Cevabınız evet ise bunun sebebinin kişisel bir hikayesi var mı? Varsa paylaşır mısınız?

Çoğunlukla kent ve bununla bağlantılı bir çok konuda çalışıyorum. Özel olarak

anlatabileceğim kişisel bir hikaye yok. Neredeyse her günümüz yapılı bir çevre içerisinde geçiyor. Her gün için farklı bir hikaye anlatmak mümkün sanırım.

Gündelik hayatınızda, üretimlerinizde ya da toplumsal bir meselenin temsili olarak BETON size ne ifade ediyor?

Beton bana sadece bir yapı malzemesi veya şehircilik bağlamında kullanılan "mekanların betonlaşması" gibi şeyleri popüler söylemleri ifade etmiyor. Betonun toplumsal hayatla müthiş bir ilişkisi var. 1950 sonrası kentlerindeki nüfus artışı ve büyüme, bu malzemenin yapılı çevrenin çok daha hızlı büyümesine olanak sağlaması, yeni tip konut ve iş yeri biçimlerinin ortaya çıkması, bununlarla beraber toplumsal ve gündelik hayatın hızlı bir şekilde değişmesi gibi birbirleri ile ilişkili bir çok şey aklıma geliyor.

(14)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

Aktif rol üstlendiğiniz konuları tartışmak üzere farklı disiplinlerle bir araya gelme fikri sizin için ne ifade ediyor? Şimdiye kadar sanat alanından kişilerle ortak fikirler

geliştirip üretimlerde bulundunuz mu? Biz bu süreci çok önemsiyoruz. Eğer sizin için de öyleyse nedeninden bahseder misiniz?

Şehircilik eğitimi ve bu alandaki araştırma pratiği doğası itibariyle farklı disiplinlerle iç içe gelişmiş bir alan. Ve tüm çalışmalarımızda farklı disiplinden bir çok insanla bir arada

çalışıyoruz. Bir çok projemizde de sanatçı/tasarımcılarla beraber çalışıyoruz. Bizim oldukça teknik bir alanda yaptığımız şeylerin görselleştirilmesi ve daha temsil kabiliyetinin artması için sanatçı ve tasarımcılarla çalışmayı önemsiyorum.

birbuçuk olarak bizden, atölyelere katılacak kişilerden ve atölye sürecinden beklentileriniz neler?

Katılımcılardan yalnız bir kaç kişiyi biliyorum. Diğer kişilerin çalışma alanlarını ve sunumların nasıl bir çerçeve içinde gelişeceğini merak ediyorum.

(15)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

SEVİL BAŞTÜRK

Kısaca kendinizden ve yer aldığınız oluşum(lar)dan bahseder misiniz?

65 istanbul doğumluyum. Veganım ☺ Permakültür tasarımcısıyım.

Yaşam savunucuyum. Roma Bostanı insanıyım.

Eğer varsa çalışmalarınızı inceleyebileceğimiz bir websitesi, sosyal medya sayfası vs.

önerebilir misiniz?

http://romabostani.org/

https://www.facebook.com/RomaBostani/

https://twitter.com/RomaBostani

Çalışmalarınızda su, biyoçeşitlilik, kültür, metabolizma, sınırlar, gıda, iklim, maden, toplumsal cinsiyet, enerji, toprak, atık, kent, müşterekler ve gelecek gibi ekoloji etrafında şekillenen konuları ele alıyor musunuz? Cevabınız evet ise bunun sebebinin kişisel bir hikayesi var mı? Varsa paylaşır mısınız?

Evet. İnsan eliyle altıncı yokoluşun eşiğindeki gezegende insan olmanın sorumluluğu.

Gündelik hayatınızda, üretimlerinizde ya da toplumsal bir meselenin temsili olarak BETON size ne ifade ediyor?

İstanbul. Direniş.

Aktif rol üstlendiğiniz konuları tartışmak üzere farklı disiplinlerle bir araya gelme fikri sizin için ne ifade ediyor? Şimdiye kadar sanat alanından kişilerle ortak fikirler

geliştirip üretimlerde bulundunuz mu? Biz bu süreci çok önemsiyoruz. Eğer sizin için de öyleyse nedeninden bahseder misiniz?

Mücadelelerimizde yeni persfektifler.

Evet geldim.

Direniş de sanattır.

birbuçuk olarak bizden, atölyelere katılacak kişilerden ve atölye sürecinden beklentileriniz neler?

Beklentim yoktur ☺

(16)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

ELMAS DENİZ

Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

Elmas Deniz. Sanatçıyım. 2003 yılından beri güncel sanat alanında üretimlerde

bulunuyorum, 2oo6 yılında “Bize Birşey Olmaz” ismiyle Çernobil felaketini konu edinen bir solo sergi yapmıştım. Altı aylık inisiyatif mekanında. Son birkaç yıldır, işlerimde sıklıkla birbirine karışan iki konuyla ilgileniyorum, ilki “doğa”; özellikle bizim tabiatla ve vahşi yaşamla olan ilişkimize, doğayı zihinsel ve görsel algılama biçimlerine, bir fikir olarak tabiat, ekolojik meseleler ve doğayı tüketmemize odaklanıyorum. İkincisiyse ekonomi; özellikle de değer sistemi, eşitsizlikler, tüketim kültürü ve onun manipülatif etkilerine bakıyorum. Bu iki konuyu, hareketli görüntü, heykel, objeler, hazır nesneler ve çizim mecralarını kullanarak üretimlerde bulunuyorum. Geçtiğimiz İstanbul Bienali “Tuzlu Su”, İstanbul Modern’de “Yok Olmadan”

sergisi ve Pilot galeri’de “Yazsız Yıl” “Siyah Panteri Görebilmek” sergilerinde gösterilen işlerim özellikle bu akstadır. Merak edenler için; www.elmasdeniz.com işlerim hakkında fikir verebilir. Her ne kadar görsel sanatlar alanında olsam da daha çok fikir odaklı olduğumu söyleyebilirim. Şu anda Polonya’da MOCAK’da “Nature in Art” sergisinde iki işim yeralıyor ve İstanbul Açıkekran Yeni Medya Sanatları Galerisi’nde Ali Akay küratörlüğünde gerçekleşen

“Doğa ile Bütünleşmek” isimli, 3 video işimden oluşan solo sergimi görebilmek mümkün.

Çalışmalarınızda su, biyoçeşitlilik, kültür, metabolizma, sınırlar, gıda, iklim, maden, toplumsal cinsiyet, enerji, toprak, atık, kent, müşterekler ve gelecek gibi ekoloji

etrafında şekillenen konuları ele alıyor musunuz? Cevabınız evet ise bunun sebebinin kişisel bir hikayesi var mı? Varsa paylaşır mısınız?

Atik konusunda epey fazla üretimde bulundum.

16 yaşıma kadar şehir dışında Ege’de bir kasabada yaşadım, bu gün permakültür olarak adlandırdığım aslında benim epeyce yaşlı komşularımızdan öğrendiklerim, evimizin yanından akan bir dere, derenin denize döküldüğü sazlık, ağaçların altında mevsimleri ve doğanın döndüsünü takip edebildiğin toprağa yakın bir yaşam benim hayatla ilgili fikirlerimi oluşturduğum yılları kaplıyor. İlgilerimin en kökünde bu olmalı. Şehir, ekonominin odakta tutulduğu bir hayatı, yani tüm varlığıyla sistemin merkezinde duruyor. Özellikle yoksulluk ve kapitalizmin getirisi olan değerlere bakarken benim için doğa her zaman bir kaynak bir kaçış noktası bir kurtuluş umuduydu, ta ki doğanın kendisinin de bu sistemin en merkezindeki en tüketilen olduğunu farkedinceye kadar. Şehirler hayvansız, bitkisiz bir yaşam için

tasarlanmış. Ben buna uyum sağlayamadığım için sanıyorum daha ilgili oldum.

Son yıllarda ise ilgi giderek herkesi kapsayacak şekilde yayıldı sanki. Hiç doğada olmamışlar da benim kadar haklı bir özlem içindeler… Yaşım ilerledikçe ve doğaya yönelik tehdit arttıkça ilgim daha da keskinleşti. Seksenler sonunda çocukken ozon tabakasında oluşan delik haberini okuduğumu hatırlıyorum bu benim ekolojik meselelere ilişkin ilk hatırladığım (entellektüel) artikülasyondur.

(17)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

Sizce bahsedeceğimiz ekoloji hakkındaki; su, biyo çeşitlilik, çöp, iklim adaleti, hava, toprak, gıda, cinsiyet, sınırlar, coğrafya gibi konular kültür sanat alanında yeterince tartışılıyor mu?

Yerelde, Türkiye ölçeğinde kültür sanat alanındaki üretimler bağlamında hemen hemen her konuda eksiklik var eğer nüfusa oranlarsak. Eksik tabi ama artacağına eminim(kimlik politikalarının epey öne geçtiği bir 10 yılların sonunda). Dünyada ise bu ilgilerin ve tartışmaların şu an epey artmış gibi dursa da trendlerin kurbanı olacağını düşünüyorum, umarım yanılıyorumdur. Sanat her zaman aciliyetli meselelere bakar, şu an giderek artan bir ilgi var ama bazen bu durum bir değer kazandırmak yerine içini boşaltmak tarafına

kayabiliyor. Umuyorum bu da olmaz. İnsanlık gözle görünür bir krize girdi, belli ki bu aynı zamanda politik temsiliyetin neden olduğu zorluklar, çeşitli lokallerden biriken global ölçekte etkili ekolojik sıkıntılardan bahsediyoruz. Kültür-sanat veya yaşamı yaratmak bu sıkıntının epey büyük bir parçası sanki.

Bir sanatçı olarak gündelik hayatınızda, üretimlerinizde ya da toplumsal bir meselenin temsili olarak BETON size ne ifade ediyor?

Çocukluktan başlarsam, “Betonlara yalınayak basma!” Beton hasta eder. Beton her birimiz gibi yaşadığım büyükşehirlerde en çok gördüğüm materyal ve en çok şikayet ettiğim unsur.

Daha evvel Toki ve Mutluluk, 2o12 isimli bir video çalışmamda ki ana vurgu daha çok sosyo- ekonomik sınıf üzerinden sosyolojik durumlaraydı ama videonun görselliği tamamen aslında hiç de güzel olmayan bu beton binalardan oluşuyordu. Diğer işlerimi düşündüğümde mesela İnsansız,2o16 video çalışmamda doğanın tarifi ve bakışımızla ilgili düşünürken mesela insan eli değmişlik-değmemişlik üzerine düşündüm. Beton-olmayan doğadır denilebilir mi?

Beton ne zaman toprak olur? Bu soruyu düşünmekteyim belki bu davetiniz benim yeni bir iş üretmeme yolaçacak gibi görünüyor. Yeni bir atölye kiraladım, iki gün önce, ve karar verirken karşımda minicik birkaç yeşil bir çalı ve mahalledeki sokak kedilerini görmem etkili oldu.

İşlerimde anti-beton-şehir denilebilecek vahşi doğa, doğa manzaraları sıklıkla kendine yer buluyor, daha evvel insanlar nerde calisiyorsun dediği zaman, birşey farkettim, işlerimde hiç görülmeyen ama beni o işleri yapmaya iten basıncı buldum diyebilirim. Beton duvar

seyretmek… Lütfen çalışma odamdan ve yine bir çalışma alanım olan mutfağımın penceresinden gördüklerime siz de bakın.

(18)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

Şimdiye kadar sanatsal üretimlerinizde farklı alanlardan kişilerle ortak fikirler geliştirip üretimlerde bulundunuz mu? Biz bu süreci çok önemsiyoruz. Eğer sizin için de

öyleyse nedeninden bahseder misiniz?

Her birimiz bir başkası olmadan hiçbirşey üretemeyiz düşüncesindeyim, hatta ben denilen şeyin icat edilme olduğunu düşünenlerdenim. Ortak fikir geliştirme konusunda yakın zamanda Depo’da Sis grubuyla çalşıtım ve çok zorlandım. Birlikte tam konsensusa dayalı üretebilmenin uzun zaman harcamayı gerektirmesi ve ortaklık kuralım derken bazı fikirlerin daha doğmadan yokolduğunu gözlemledim. Özellikle sanat üretiminde belkide

homojenleşme törpüleme iyi değil. Ortak mutabakat her zaman en iyiyi doğurmuyor ancak birlikte belirli katlılar düşünülerek işbolümü yapılırsa birliktelik sanki daha iyi işliyor. Bilen bildiği, yapan yapabildiği yerden işin ucundan tutması gibi birşey kastettiğim. Ivan Illich’in ortak ilgileri veya ortak dertleri olan insanların bir araya gelmesinin moden eğitim

sistemindan kat be kat yararlı görmesi aklıma geliveriyor.

Bir sanatçı olarak farklı bir disiplinle iş birliği yapma fikri sizin için ne ifade ediyor?

Benim sanatçı tarifim veya çalışma yöntemim diyeyim, her şeye meraklı bir kişi demek. Öyle saati ve biçimi olmayan bir çalışma bu. Diğer alanlardaki uzmanlar için zaman zaman bir şey ifade etmese bile sanatçının tek taraflı ilgisi bile önemli, bilmek, öğrenmek, zihne önemli bir katkı yapıyor, sanatçı bu işten en karlı çıkan taraf. Benim beklentim açıklık, yani bazen işimize yarayıp yaramadığına bakmaksızın bir kitap okuruz, benim işbirliğinden

edineceklerimi daha ben bile bilmiyorum ama geçmiş tecrübelerime bakarak bu tarz birlikte düşünmek, bilgi paylaşmak ve benzeri ortaklıkların son derece faydalı olduğunu

(19)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

düşünüyorum. Bu geçtiğimiz bienalin küratörü olan Carolyn Christov-Bakargiev bana

“mantık” kelimesini bir sanatçıdan beklendiğinden çok fazla kullandığımı söyledi, sanıyorum evde bir bilgisayar programcısıyla sanat konuşmaktan dilimi değiştirmiş olabilirim dedim. Bu bilim ve sanat ortaklığıyla ilgili şahane bir şey dedi; “Bir sanatçı ve bilim adamı birlikte bir iş yapmaya kalkınca ya kötü bilim ya da kötü bir sanat çıkıyor!” Belki birlikte üretmeyebiliriz, ama benim sanatçı olarak konduracağım o tuhaf bakış açısı (sanatçılar olarak her şeyle ilgilenmekten akademi ve beklendik sistemik bilgi dışında tuhaf bağlantılar kurduğumuz oluyor) belki de kapılar açar. Gerçek uzmanlardan edinilen bir bilgi, bulunmaz anlaşılmaz bir şeyin, bir konuyla hemhal olmuş bilen bir kişiden gelen kısacık bir özet olabilir bu, bu bazen hiçbir yerde bulunmaz. Farklı disiplinlerden en çok bu değerlidir. Eski sanatçılar güzel günbatımlarına bakardı, bu kadar global ve hoyrat bir dünyada biz, sanatçılar, olaylara, uzmanlara, bilim insanlarının sözlerine bakıyoruz. Başka disiplinlere bakıyoruz. Hiç olmayacağını içten içe bilsek bile dünyayı anlamak istiyoruz.

Yapacağımız bu toplantılar sizce önemli mi ve beklentileriniz neler?

Çok önemli. Bilgi edinmek. Fikir sahibi olmak. Olabilir ise katkı yapabilmek. Sanatı bir bilgi aktarma veya bir iletişim olanağı gibi düşünmüyorum, ama işlerimi yaparken hiç

kullanmasam da araştırma yaparım. O kadar zamanı işlerime bakınca görünmeyen araştırmalara ayırıyorum. Yüzlerce sayfayı evet kullanmamak ama bilmeden hareket etmemek için okuyorum. Bu toplantıda belki de sorularımı direk sorabileceğim bir ortam oluştuğu için önemli buluyorum. Bu çok az gerçekleşiyor. Beklentilerim çok yok ama

söylenecek her sözü can kulağıyla dinleyeceğim, heyecanıma yenilip sözler keseceğim, çok meraklı ve heyecanlıyım.

birbuçuk olarak bizden, atölyelere katılacak kişilerden ve atölye sürecinden beklentileriniz neler?

Hem heyecanlı hem saygılı, hem esnek ve kapsayıcı hem dakik ve kararli bu nefis dengeli yapınız benim için zaten heyecan verici. Atölyeye benim katkım olursa ne mutlu. Önceden hayal ettiğim bir beklentim yok dolayısıyla tamamen açık olmaya gayret edeceğim.

(20)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

ALPER ŞEN

Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

İsmim Alper Şen, yaklaşık 20 yıldır bireysel olarak ve kolektif oluşumlarla birlikte video çalışmaları yapıyorum.

Çalışmalarınızda su, biyoçeşitlilik, kültür, metabolizma, sınırlar, gıda, iklim, maden, toplumsal cinsiyet, enerji, toprak, atık, kent, müşterekler ve gelecek gibi ekoloji etrafında şekillenen konuları ele alıyor musunuz? Cevabınız evet ise bunun sebebinin kişisel bir hikayesi var mı? Varsa paylaşır mısınız?

Kişisel hikayemiz, tanığı ve parçası olduğumuz ekolojik dönüşümle birlikte değişen çevre ve kent politikalarının görsel izlerini belgeleme çabası 2000'li yılların başında sokakları gündelik yaşamı ve toplumsal mücadeleyi kaydetme isteği ile başladı. Bu sürecin devamında yaklaşık 20 yıldır ekoloji, çevre politikaları ve kentsel dönüşüm alanlarında yaşananları gündelik hayatlarındaki yansımaları, emek ilişkileri üzerine düşündüğümüz videolar ve metinler hazırlıyoruz.

Bir sanatçı olarak gündelik hayatınızda, üretimlerinizde ya da toplumsal bir meselenin temsili olarak BETON size ne ifade ediyor?

Beton, bir çok çalışmamızda geçmişin izlerinini kapatıldığı bir monolit yapı olarak ortaya çıktı. Kentsel dönüşümün simgesi ya da toplumsal dönüşüm olmayan kokusu ya da köylere geri dönme çabasının çaresiz üretimi ya da resmi tarihin dışında karşısında kalan yapıların kapatılmaya çalışıldığı bir araç oldu beton. Sınırların belirlendiği ve kapatıldığı bir bariyer olarak da görebiliriz betonu. Yine de betonun bundan ne kadar haberi var emin değilim :) Şimdiye kadar sanatsal üretimlerinizde farklı alanlardan kişilerle ortak fikirler geliştirip üretimlerde bulundunuz mu? Biz bu süreci çok önemsiyoruz. Eğer sizin için de

öyleyse nedeninden bahseder misiniz?

Çalışmalarımız çoğunlukla kolektif üretimlerle ortaya çıkıyor. Düşünce ve eylemin ortak üretimle ortaya çıkması kolektif fikirlerin yayılmasına da imkan tanıyor. Bir araya gelmenin zor olduğu zamanlarda ortaklaşılacak bir paylaşım ve üretim süreci yapılan çalışmaların amacına ve içeriğine de anlam katıyor.

birbuçuk olarak bizden, atölyelere katılacak kişilerden ve atölye sürecinden beklentileriniz neler?

Bu atölyeleri dünyaya dair kurduğumuz cümleleri ortak bir dilde söyleme ve kolektif bir üretim sürecini yaşatma imkanı olduğu için önemsiyorum.

(21)

birbuçuk

Ekoloji ve Sanat Çalışmaları

KEREM OZAN BAYRAKTAR

Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

İstanbul'da yaşayan sanatçı ve akademisyenim. Bütünsel bir yaklaşımı benimseyen,

nesnelere değil ilişki biçimlerine ve davranışlara yoğunlaşan, kurgusal sahneler, fotoğraflar, gündelik nesneler ve olaylar, bilgisayar grafikleri ile çalışmalar üretiyorum. İki yıldır Marmara Üniversitesi GSF Resim Bölümü'nde ve Mimar Sinan GSÜ fotoğraf bölümünde "Dijital İmge'ye Giriş" dersi veriyorum. "Sistem Teorisi" üzerine Sanatta Yeterlik tezim bulunuyor.

Çalışmalarınızda su, biyoçeşitlilik, kültür, metabolizma, sınırlar, gıda, iklim, maden, toplumsal cinsiyet, enerji, toprak, atık, kent, müşterekler ve gelecek gibi ekoloji etrafında şekillenen konuları ele alıyor musunuz? Cevabınız evet ise bunun sebebinin kişisel bir hikayesi var mı? Varsa paylaşır mısınız?

Su, enerji, biyoçeşitlilik ve sınır meselesini hem konu olarak hem de biçimsel olarak

çalışmalarımda ve bazı metinlerimde kullanıyorum. Ekolojinin bağıntılara odaklanan dünyaya ele ama tarzının sanatla çok uyumlu olduğuna inanıyorum. Daha özel olarak ise, bir süredir

"sokak otları" üzerine, "ruderal bitkileri", mimariyi ve altyapıyı, şehir ekosistemi içinde kavramaya yönelik, fotoğraf çekimleri ve çizimler gerçekleştiriyorum. Uzun yıllar bitkilerle ve yaşam konusuyla ilgilendiğim için bu alanlara ilgi duyuyorum.

Bir sanatçı olarak gündelik hayatınızda, üretimlerinizde ya da toplumsal bir meselenin temsili olarak BETON size ne ifade ediyor?

Şu an üzerinde çalıştığım konudan ötürü betonun özel bir anlamı bulunuyor çünkü doğrudan yıkıntı alanlarla ve betonla etkileşime giren bitkilerle ilgileniyorum. Beton benim için sadece metropolü temsil etmiyor. Onun zaman içindeki evrimi, çatlayıp patlaması ve yeni çevreler yaratması doğal süreçlerin sonucu ve bu sürece (diğer malzemelere oranla, örneğin Çeliğe) izin veren bir malzeme. Bu nedenle betonun gerek iklimle ilişkisi gerekse kimyasal yapısı bakımından bakımından şehir ekosisteminin önemli bir öğesi olduğunu düşünüyorum.

Toplumsal açıdan ise betonun değil, betonun nasıl, hangi formlarda, nerede kullanıldığının tartışılması gerektiğine inanıyorum. Herhangi bir malzemeye kötü kullanım örneklerinden ötürü önyargılı yaklaşma taraftarı değilim.

Şimdiye kadar sanatsal üretimlerinizde farklı alanlardan kişilerle ortak fikirler geliştirip üretimlerde bulundunuz mu?

Muhtemelen her sene bu tip projelerde yer alıyorum. Çeşitli sanat grupları, okuma grupları ve spesifik projelere odaklanan çalışmalarda yer aldım. Grup halinde çalışmak sonuç açısından her zaman iyi olmayabiliyor ama süreç ve deneyim açısından herkesi mutlu ettiği kesin. Başka alanlardan insanlar sizin hem bilgi düzeyinizi arttırıyor hem de yaptığınız işin farklı kişilere nasıl yansıdığını kavramanıza olanak tanıyor.

birbuçuk olarak bizden, atölyelere katılacak kişilerden ve atölye sürecinden beklentileriniz neler?

- Su ve kahve.

Referanslar

Benzer Belgeler

Yazma süreci amaç, içerik, stil ve okuyucu kitlesine bağlı olarak.. kişiden

Türkiye’de Sanat Tarihi araştırmalarının kronolojik sınırları çok net ayrışmamakla birlikte; Roma İmparatorluğu’nun ikiye ayrılması, yani daha sonraları Bizans

Bu kapsamda; 2018 yılında Xnovate Programı tarafından hayata geçirilen Xnovate Circle; teknoloji ve inovasyon konusunda konuşan, paylaşan, sorunları gündeme getiren,

Literatür tarandığında reklam ve video oyunu arasındaki ilişkiyi aynı parametrelerle inceleyen “in-game-advertising(IGA - oyun içi reklamcılık), gameadvertising (oyun

Galata köprüsü ile Unkapanı köprüsü üzerinde tutulan türlerin boylarının ölçümleri yapılarak aynı türler için ortaya çıkan ortalama boy farklarının

Yapılan varyans analizi sonucunda Kiraz ve Fındık karayemiş çeşidi pekmezlerinin pH, titrasyon asitliği, Hunter a* değeri, HMF, antosiyanin ve antioksidan aktivitesi üzerine

1925 yılında Ermenistan'a bağlı Leninakan'da düzenlenen kongrede Kürtlerin yoğun yaşadığı Ermenistan, Azerbaycan, Gürcistan, Türkmenistan, Kazakistan gibi Sovyet

Orijinal ölçek ile uyarlanan Türkçe ölçek kıyas- landığında, orijinal ölçeğin toplam alfa katsayısı 0,89 iken, beş alt boyut (duyarlılık algısı, ciddiyet algısı,