• Sonuç bulunamadı

Orta büyüklükteki şehirlerin imar bakımından vazifeleri Y a z an

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Orta büyüklükteki şehirlerin imar bakımından vazifeleri Y a z an"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Orta büyüklükteki şehirlerin imar bakımından vazifeleri

Y a z a n : Dr. H. L ü b k e

Almanya'da şehirlerde oturan halkın nüfusu (35< mil-yon olup bunlardan (4) milmil-yon kişi küçük şehirlerde, yani nüfusu 10 ile 20 bin arasındaki şehirlerdej (9) milyon kişi

orta büyüklükteki şehirlerde, yani nüfusu 20 ile 100 bin ara-sındaki şehirlerde, 22 milyon kişi de nüfusu (100000 ı den fazla olan büyük şehirlerde oturmaktadırlar. Birinci gruba dahil olan şehirlerin adedi (289), ikinci gruba dahil olan şehirlerin adedi (220), üçüncü gruba dahil olanların adedi ise (54) tür.

Orta büyüklükteki şehirlerin ehemmiyeti bir defa bun-ların adedinin büyüklüğü ile, bir defa da buralarda oturan nüfusun büyüklüğü ile tebarüz ediyor. Bu şehirlerin adedi büyük şehirlerin adedinden takriben dört misli fazladır. Al-manya nüfusunun yüzde onundan fazlası orta büyüklükteki şehirlerde oturmaktadır.

Bu ehemmiyet dolayısiyle orta büyüklükteki şehirlerin imar bakımından vazifeleri vardır. Bilhassa buralarda şehir inşacılığına şimdiye kadar plânlı bir sistem verilmemiş ol-ması yüzünden bu vazifeler bir kat daha ehemmiyet kesbederler. Şimdiye kadar yapılan ihmalleri telâfi etmek m ü -kellefiyeti bilhassa orta büyüklükteki şehirlerde kendini gösterir. Her bir şehrin iktisadî vaziyetine ve inkişaf istika-metine göre çeştlidir.

Orta büyüklükte şehirlerde imar vazifeleri şu suretle gruplanabilir:

a — Şehrin kırlarda yaşıyan halk ile şehirde yaşıyan halk arasındaki irtibatı temin etmesi itibariyle başarılması icabeden işler. Bu işler orta şehirlerde büyük şehirlerde ol-duğundan daha ehemmiyetlidir.

b — Şehrin hususî ihtiyaçları itibariyle vazifeler, c — Civardaki sanayi dolayısiyle halledilmesi icabeden vazifeler. Meselâ iş yerleri v e ikamet mahalleleri ve bunlar arasındaki irtibat meseleleri.

d — Civardaki büyük şehirlerle olan münasebetler, bilhassa istirahat ve eğlence ihtiyaçlarına cevap vermek, bü-yük şehirler halkının gezinti turizm meseleleri ve kültür ihtiyaçları bakımından ele alınacak vazifeler.

Bu mütekabil münasebetler ancak orta şehirlerin plânlı bir itina ile imar edilmesi ile hallolunabilir. Şehir inşacılığı bakımından bütün bunlar esaslı tetkiklere ve şümullü araş-tırmalara lüzum gösterir. Çünkü, ekseriya halledilecek iş-lerin genişliği şehrin malî iktidarının haricine çıkar. Bu itibarla, münhasıran şekil verici vazifeler arasında bunların ayni zamanda iktisaden en elverişli olanlarını da araştırmak zarureti vardır. Umumî iktisadî plânın hazırlanmasında, b u -nunla alâkadar fennî - iktisadî meselelerin etraflı surette göz önünde tutulması icabeder. istifade edilecek muhtelif arazi sahalarının iktisadî bakımdan azamî b i r faide temin etmesine iktisadî plânın tanziminde dikkat etmelidir. Çün-kü aksi takdirde plânın icrası esnasında mütemadiyen müş-külâtla karşılaşılır ve malî imkânların dar olduğu hallerde bu müşkülâtın ihtimamı imkânsız olabilir, işte bu gibi hal-ler bazan en güzel plânların bile tatbik kabiliyetinden mah-r u m bulunduğu neticesini göstemah-rmiştimah-r, istemah-r bina, istemah-r ha-vagazı, su, elektrik, sulama veya drenaj işleri olsun, her inşa

( D . B. Z ) 1939 - 16 dan

meselesi mutlaka iktisadî mülâhazaları ön plânda tetkik et-mek mecburiyetini taşımaktadır. İşte iktisadî plân bütün bu mülâhazalara göre ayar edilmelidir kij netice müsbet ve tat-bir kabiliyeti temin edilmiş olsun.

Olta büyüklükteki şehirlerin plânlanışında münhasıran o şehir göz önünde tutularak hareket etmek doğru olmaz. Çünkü yalnız mahallî vazifeler nazarı itibara alınacak olursa iktisadî faaliyet sahası gözetilmemiş olur ve plân tam bir muvaffakiyete erişemez. Bu sebeple plânda bütün iktisadî -coğrafi vaziyetler v e zaruretler nazarı itibara alınmalıdır. Mıntaka ve havali plânı göz önünde bulundurulmalıdır. Şeh-rin menfaati kendisine tabi bulunan civardaki istihsâl saha-larına bağlıdır. Bir taraftan şehrin alış ve geliş menbaları olan bu sahalar, diğer cihetten de şehirden harice intişar ve çıkış bakımından ehemmiyeti olan civardaki iktisadi s a -halar plânın hazırlanmasında istinad edilecek birer mevzu teşkil ederler. Şehrin bu iktisadî münasebetleri hakkında bir şema vücude getirilmesi plânın hazırlanması hususunda ehemmiyetli bir kolaylık teşkil eder.

Şehir ile civarındaki kırlık sahalar, yani istihsal saha-ları arasındaki sıkı iktisadî münasebetler bilhassa orta bü-yüklükteki şehirlerde tebarüz eder ve bu sebeple mezkûr şehirler belediyelerine bir takım hususî seyrüsefer ve müna-kale vazifeleri inşaî vazifeler, dolayısiyle de, mücavir saha-ların kültür ihtiyaçsaha-larının tatminine yarıyacak vazifeler tahmil eder. Orta boydaki şehirlerin münakalâtı kırlık vç köylük yerlerin münakalâtı ile karışmış bir halde bulunur. Bu sebeple, yolların tertibinde, inşasında, araba ve otomobil-lere mahsus durakların tesisinde, hasılı bütün münakale plânında mezkûr vaziyetin esas tutulması vardır. Nazarı iti-bara alınması icabeden diğer mühim bir noktada köylük ve kırlık sahanın bazı muayyen bayram, panayır ve emsali günlerde ve bu gibi zamanlarda fazla bir münakale ve sey-rüsefer kesafeti göstermesidir. Bu gibi haller için ayrıca halledilmesi icabeden seyrüsefer meseleleri ve durak yer-leri meseleyer-leri ardır. Civardan şehire ve şehirden civara doğru akan bu seyrüsefer haricinde bir de sadece şehirden gelip geçen seyrüsefer vardır, icabında bu iki seyrüsefer hareketini birbirinden ayrı t u t m a ^ yolları ona göre tertip ederek şehri istihdaf etmiyen ve sadece gelip geçen m e m -leket ve seyrüsefer hareketlerini mania ve ârızalardan ko-rumak lâzımdır. Aksi takdirde mahallî seyrüsefer kesafeti gelip geçici seyrüsefer hareketini aksatır.

(2)

seyrüsefer» denilen köyle şehir arasındaki mütekabil gidiş geliş hareketlerini tanzim etmek ve ayni zamanda da orta şehirlerde, hattâ küçük şehirlerde icabeden kültür bina ve tesisatını meydana getirmek mühim bir vazife mevzuudur. Şehirle civar köyler arasında rahat ve muntazam münaka-lât temini sadece köylülerin büsbütün şehre hicret etmelerini önlemekle kalmaz, ayni zamanda aksi istikamette bir ha-rekete de yol açar; şehirliler de köylülere doğru akmağa başlarlar. Bunun neticesinde ise muvazene cemin edilmiş olur.

Köylük ve kırlık yerler halkının kültür ihtiyaçları ya-nında şehir halkının kültür ihtiyaçlarım karşılamak vazifesi de vardır. Bilhassa nüfusu (40) ve (60) bini bulan şehirlerde bu vazifelerin mutlaka başarılması icabeder. Bu meyanda yeni mektep binaları, beden terbiyesi salonları inşaatı, spor, yüzme havuzları tesisatı, oteller, idare binaları, hastahaneler tasarruf sandıkları, tiyatrolar, lokantalar, yurd müzesi, ti-yatrolar, sinemalar, gazinolar sayılabilir, bütün bu ihtiyaç ve meselelerin tedricen halledilmesi zaruridir. Ayrıca ma-hallî ve gayrı mama-hallî seyrüsefer yolları, demiryolları, su yolları, otomobil yolları da imkân nisbetinde tanzim edilmesi

icabeden ehemmiyetli mevzulardır, ikametgâhlar, modern evler tesis ederek mesken ihtiyacına cevap vermek, şehir içinde yeşil sahalar, istirahat sahaları, küçük parklar ve bahçeler, açık ve kapalı yüzme havuzları hep plânda yer al-ması lâzımgelen tesisat meyamndadır. Şehrin tedricen bü-yüyüp genişlemesi imkân e ihtimalleri de unutulmamalıdır. Görülüyor ki şehir plânı yapmak sadece boş sahaları dol-durmak ve yol açmaktan ibaret bir iş değildir. Bütün şehir ve havalisinin kültür ve ekonomi ihtiyaçlarını karşılamak lâzımdır. Ayni zamanda devlet ve belediye idareleri ba-kımından icabeden tesisat: da göz önünde bulundurmak ica-beder. Bütün bu tesisatın hem maksada uygun bulunmaları hem de şehire bir hususiyet, hususî bir hüviyet verecek mahiyet ve manzarada olmaları ayrıca düşünülecek bir me-seledir. Bina gruplarının şehrin hususiyetlerine uygun su-rette tertip ve tanzimi, icabeden istimlâklerin akıllı bir si-yasetle derpiş edilmesi, arsa mübadelesi suretiylt istimlâk masraflarının mümkün olduğu kadar azaltılmasına çalışıl-ması belediyelerin diğer vazifeleri meyamndadır. Bilhassa tarihî âbideleri ve hususiyetleri olmıyan şehirlerde onlara böyle bir hususiyeti en kolay temin edecek inşaat devlet ve belediye binalarıdır; yeni resmî binalardır. Bu itibarla, mezkûr binaların tertibi sırasında şehir üzerinde hâkim bir vaziyet almalarını plânda ayrıca derpiş etmek lâzımgelir. ileride yapılacak olan binaları şimdiden düşünmek ve bun-ların, şimdi yapılmasına imkân olmasa bile, yapıldıkları za-man şehirde şeref ve mahiyetlerine uymıyan bir vaziyet içinde, bir kenarda kalmalarına mani olacak tedbirleri al-mak mühimdir. Halbuki gerek küçük gerekse büyük

şehir-lerde bu noktaya dikkat edildiği nadirdir. Herkangi mev-cut ve elde bulunmuş bir arsaya, fazla masraf etmekten çe-kinilerek, mühim bir bina kurmakta tereddüt edilmiyor, o binanın şehrin görünüşüne yapacağı tesir hiç düşünülmüyor. Görülüyor ki, bir şehrin mimarî ve teknik imar plânını yapmazdan evvel bir imar programı hazırlamak ve ondan sonra imar plânına girişmek lâzımdır. Müteakiben de plâ-nın tatbikine hususî bir program hazırlanır. Orta büyüklük-teki şehirlerin malî vaziyetleri ekseriyetle, muhtelif bele-diye vazifeleri için her sene muntazaman tahsisat bulmağa imkân verecek vaziyette değildir. Bu sebeple safha safha hareket etmek zaruridir. Vaziyete göre resmî binalar inşa-atına, meydanlar ve parklar vücude getirilmesine, yeşillik sahaların genişletilmesine, istirahat, spor, eğlence yerlerinin tesisine, yolların yapılmasına, eski ikametgâhların yerine modern binalar yapılmasına, kanalizasyon gibi sıhhî tesisata tercih verilebilir.

Sanayi inşaatı ve fabrikalar kurulması gibi meseleler dahi belediyelere ayrı vazifeler tahmil eder. Bu vazifeler arasında bilhassa fabrika ile şehir arasında gidiş gelişi ko-laylaştıracak demiryolları, tramvayları, otomobil yol'arı ve bisiklet yolları tesis edilmesi lüzumunu tebarüz ettirebiliriz. Kezalik ikametgâhlar, eğlence ve istirahat yerleri tesisi de bu meyandadır. Bütün bu meselelerin hem mimarî - teknik bakımından hem de iktisadî bakımdan incelenmesi icabeder. Bir taraftan lüzumsuz masraflardan kaçınmak, diğer taraf-tan şehrin güzelliğini arttırmak endişeleri hâkim olmalı-dır. işçiler için ucuz, fakat sıhhî ve modern ikametgâhlar tesisi mühimdir. Civarın tabiî güzelliklerine götüren kü-çük gezinti yolları, ağaçlıklar, koruluklar tesisi, yamaçlara ağaçlar dikilip, çiçek bahçeleri vücude getirmesi, küçük grup-lar halinde ağaçlıkgrup-lar tesisi büyük masrafgrup-lara mütevakkıf olmıyan, küçük himmetlerle başarılabilecek olan güzel eser-ler meyamndadır. Bu itibarla orta şehireser-lerde bilhassa tabiî güzellikler temini kolayca mümkündür. Küçük bir itina ve zevk ile birçok çirkinlikler ortadan kaldırılabilir. Şehrin eski ve çirkin mahalleleri arasında münasip yeşil sahalar ve bahçeler tesis etmek suretiyle halka ayrıca hizmet edilmiş olur.

Referanslar

Benzer Belgeler

Taktik oyun yaklaşımı ve geleneksel yaklaşım ile basketbol eğitimi alan öğrencilerin karar verme, destekleme, oyuna katılım ve oyun performansı bileşenleri erişi

Çalı ma ili kilerinin di er unsuru olan çalı ma ekli açısından küçük ve orta ölçekli i letmelerde, çalı anlar ço unlukla tam zamanlı olarak

Orta ölçekli kentler Brunet’nin (1997) yukarıda ifade ettiği gibi tanımları ve kavramları ile farklılaşıyor olsalar da; Bu şehirler uzun zamandır varlık

Amsterdam'da yapılar için muhtelif nizam- lar konmuş, yeşil sahaları ihtiva eden bir ge- nişleme planı yapılmıştır, burada her bina etrafın- da, arsa sathının % 25 i

Öğretmenlerin mezun olduğu üniversite türüne göre öğretme stilleri puan ortalamaları tek yönlü varyans analizi ile incelenmiş ve öğretmenlerin, öğretme stillerinin mezun

Tevfik Fikret'in, &#34;Es'ad Necib&#34; ınahlasıyla yazılan şiirlerinden birisi olan &#34;Hiçten Teselli&#34; adlı şiir, bu ınahlasın bilinmemesinden dolayı, bugüne

萬芳李飛鵬院長領軍至聖國,進行首次鼻部手術教學&amp;醫療資訊系統建置任務 萬芳醫學中心李飛鵬院長於 9 月 25

Ancak yans~ tt~klar~~ gölgelerde tamamen yeni ~ekilleri görmek mümkündür.&#34; 1 1920 y~llar~nda Türk as~ll~~ bir gazetecinin yeni Türk Devleti'nin kurulu~unda, kurucusu