• Sonuç bulunamadı

Türkiye de Petrol Fiyatlarının Cari Açık Üzerindeki Etkisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Türkiye de Petrol Fiyatlarının Cari Açık Üzerindeki Etkisi"

Copied!
12
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Türkiye’de Petrol Fiyatlarının Cari Açık Üzerindeki Etkisi

Hüseyin Naci Bayraç1, Fatih Çemrek2

Özet

Petrol sektörü, dünya ekonomisinde çok önemli bir yere sahiptir. Petrol ve türevleri, başta ulaşım ve enerji sektörü olmakla birlikte, ekonomideki sektörlerin neredeyse tümünde yaygın olarak kullanılan temel bir girdi niteliğindedir. Petrol üretiminin ihtiyaç duyulan oranda artırılamaması ya da ülkedeki petrol rezervlerinin yetersizliği, petrol talebinin ithalat yoluyla karşılanmasını gerektirmektedir. Petrol fiyatında oluşan dalgalanmaların yanı sıra, ülkenin enerjide dışa bağımlı olması, ekonomik gelişme ve kalkınma için ciddi anlamda riskler taşımaktadır. Petrolde dışa bağımlı olan ülkeler için petrol fiyatlarının seyri, cari işlemler açığına neden olması nedeniyle önem taşımaktadır.

Türkiye’de cari açığın nedenleri arasında petrol ithalatı, başlıca faktör olarak görülmektedir.

Yaklaşık olarak % 90’ı yurtdışından ithal edilen petrol, ekonomide temel bir girdi niteliğinde olup cari işlemler hesabında önemli bir yer tutmaktadır.

Petrol fiyatlarındaki değişmeler petrol ithal eden ülkelerin cari işlemler hesabını, arz kanalı, talep kanalı, parasal kanal ve finansman kanalı olmak üzere başlıca dört yoldan etkilemektedir.

Petrol fiyatındaki şokların cari işlemler üzerindeki etkisi, bu ülkelerin petrol ithalatına bağımlılıklarına, petrol talebinin fiyat esnekliğine, alternatif enerji kaynaklarının maliyetine ve üretimlerinin hangi oranda petrole dayalı olduğuna bağlıdır.

Bu çalışmada Türkiye için petrol fiyatlarının ($/varil) cari işlemler açığı (Milyon $) üzerindeki etkisi incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu amacı gerçekleştirmek üzere 1995-2021 dönemi için yıllık veriler kullanılacak ve bu ilişki eşbütünleşme analizi ile araştırılacaktır.

Anahtar Kelimeler: Petrol, Petrol Fiyatı, Cari Açık, Eşbütünleşme Analizi.

Jel Kodları: Q34, Q41, Q43, Q48.

1 Economics Department, Eskişehir Osmangazi University, Eskişehir, Türkiye. nbayrac@ogu.edu.tr.

2Corresponding Author Statistics Department, Eskişehir Osmangazi University, Eskişehir, Türkiye, fcemrek@ogu.edu.tr.

(2)

The Effect of Oıl Prıces on Current Defıcıt in Turkey

Hüseyin Naci Bayraç, Fatih Çemrek

Abstract

The oil sector has a very important place in the world economy. Petroleum and its derivatives are a basic input that is widely used in almost all sectors of the economy, especially in the transportation and energy sector. The inability to increase oil production at the required rate or the inadequacy of oil reserves in the country necessitate meeting the oil demand through imports. In addition to the fluctuations in oil prices, the country's dependence on foreign energy carries serious risks for economic development and development. For countries that are dependent on foreign oil, the course of oil prices is important because it causes a current account deficit.

Among the causes of the current account deficit in Turkey, oil imports are seen as the main factor. Petroleum, 90% of which is imported from abroad, is a basic input in the economy and occupies an important place in the current account.

Changes in oil prices affect the current account of oil importing countries in four main ways:

supply channel, demand channel, monetary channel and financing channel. The impact of oil price shocks on the current account depends on the dependence of these countries on oil imports, the price elasticity of oil demand, the cost of alternative energy sources, and the extent to which their production is based on oil.

In this study, it is aimed to examine the effect of oil prices ($/barrel) on the current account deficit (Million $) for Turkey. In order to achieve this aim, annual data for the period 1995- 2021 will be used and this relationship will be investigated by cointegration analysis.

Keywords: Oil, Oil Price, Current Account Deficit, Cointegration Analysis.

Jel Codes: Q34, Q41, Q43, Q48.

(3)

1. Giriş

Petrolün, ekonomik faaliyetlerde ikamesi henüz mümkün olmayan temel bir enerji kaynağı olduğu düşünüldüğünde, fiyatındaki artışlar domino etkisi yaratarak enflasyon, istihdam, dış ticaret ve ekonomik büyüme gibi makro ekonomik değişkenleri olumsuz yönde etkilemektedir.

Petrol tüketimlerini kendi rezervleri ile karşılayamayan ülkeler, enerji ithalatına bağlı olarak cari açık sorunu ile karşılaşmaktadırlar. 1970’li yıllarda ortaya çıkan petrol krizleri ile birlikte enerji fiyatlarında oluşan artışlar, petrole bağımlı olan ülkelerde sanayi sektörü başta olmak üzere ekonomideki hemen her sektörde büyük bir krize neden olmuştur. Büyümenin temel girdilerinden olan petrol fiyatlarının artması, cari açığı artırıcı yönde etki yaratmaktadır.

Cari işlemlerden kaynaklanan fazla veya açık, ülkenin diğer ülkelerle olan işlemlerinden alacaklı ya da borçlu olma durumunu da göstermektedir. Cari fazlaya sahip olan ülke borç veren, cari açık ile karşılaşırsa borç alan ülke konumuna gelmektedir. Ülkeler dış borç bulamadıkları zamanlarda büyüme hızları, normal büyüme oranın altına düşmekte ve ekonomi daralma sürecine girmektedir. Petrol fiyatındaki şokların cari işlemler üzerindeki etkisi, bu ülkelerin petrol ithalatına bağımlılıklarına, petrol talebinin fiyat esnekliğine, alternatif enerji kaynaklarının maliyetine ve üretimin hangi oranda petrole dayalı olduğuna bağlıdır.

Yüksek oranda cari açık sorunu yaşayan Türkiye, güneş, rüzgâr, biyokütle, jeotermal gibi yenilenebilir enerjiler açısından zengin olmasına karşın, bunlardan yeterli seviyede faydalanamamaktadır. Türkiye’de cari açık, enerji açığı olarak görülmekle birlikte, bu sorun çok sayıda makro ekonomik değişkeni olumsuz yönde etkilemektedir. Bu nedenle yenilenebilir enerji kaynakları açısından yeni yatırımların yapılması gerekliliği ortaya çıkmaktadır.

Türkiye’nin enerjide yaklaşık % 75 düzeyinde dışa bağımlı olması ve enerji ithalatında petrolün önemli bir yere sahip olması nedeniyle, petrol fiyat şokları cari açığa neden olan başlıca faktörler arasında bulunmaktadır. Petrol açısından % 90 dolayında dışa bağımlı olan Türkiye ekonomisinde petrol fiyatlarının artması, ödemeler dengesinin kötüleşmesine ve cari açığın artmasına neden olmaktadır. Bu çalışmada Türkiye’de 1995-2021 dönemi yıllık veriler kullanılarak, petrol fiyatlarının ($/varil) cari işlemler açığı (Milyon $) üzerindeki etkisi eşbütünleşme analizi ile araştırılmaktadır.

2. Cari İşlemler Dengesi ve Cari Açık

Bir ülkenin diğer ülkelerle yaptığı mal ve hizmet ihracatı ile ithalatı arasındaki denge cari işlemler dengesi olarak adlandırılmaktadır. Cari işlemler dengesi; dış ticaret dengesi (ithalat- ihracat dengesi), turizm ve diğer hizmetlerin gelir ve giderleri, yatırım (net faktör) gelirleri, yurtdışından yapılan işçi dövizleri ve faiz ödemeleri vb. karşılıksız transferleri kapsamaktadır.

Cari İşlemler Hesabı, reel kaynaklarla ilgili işlemler ile cari transferleri, sermaye ve finans hesapları ise, reel kaynakların finansmanını göstermektedir. Bu hesap bir ülkenin mal ve hizmet olarak yaptığı ithalat ve ihracatın yapısını ve miktarlarını yansıtmaktadır.

Dünyada ve Türkiye’de en temel ekonomik göstergeler arasında yer alan cari işlemler dengesi, dış ülkelerle yapılan ekonomik işlemleri, yatırımları, finans piyasalarını, mali ve

(4)

ekonomi politikalarını doğrudan etkilemektedir. Dış ticaret dengesini de içinde barındıran cari işlemler dengesinin, gelecekte oluşabilecek ekonomik krizlere ilişkin bir gösterge olarak değerlendirilmesi, dış ticaret dengesini etkileyen unsurların saptanmasını gerekli hale getirmektedir.

Ülkenin cari işlemlerden elde ettiği kazançlar, bu işlemlere yapılan giderlerden daha büyükse, cari fazla (cari işlemler fazlası), daha az ise cari açık (cari işlemler açığı) olarak adlandırılmaktadır. Cari açık, bir ülkenin ithal ettiği malların değerinin ihraç ettiği mallardan daha fazla olması halinde meydana gelmektedir. Cari açık rakamı genel olarak GSMH’nın % 4 veya % 5’inden daha fazla ise, ekonomide sorun var anlamına gelmektedir. Ayrıca, cari açık kısa vadeli borçlanma ve dış kaynaklar ile karşılanabiliyorsa ya da tüketimden kaynaklanıyorsa sorunun boyutu daha da artmaktadır (Afşar vd., 2019; 3). Ekonomideki büyüme oranı, ihracat/GSMH oranı, tasarruf yatırım dengesi, finansal yapının durumu, sermaye hareketlerinin yapısı ve hacmi cari açıklar üzerinde etki yapan ekonomik değişkenler arasında yer almaktadır.

Cari işlemler hesabı açık veren bir ülke, yurtdışından gelen paradan daha fazlasını yurtdışına göndermiş olmaktadır. Bu nedenle oluşan cari açık, ya dışarıdan borçlanmayla ya da yurtiçi varlıkların satılmasıyla kapatılmaktadır. Cari açığın artması, ulusal paranın değer kaybetmesine ve döviz kurunun yükselmesine neden olmakta ve bu durumda ithalat pahalılaşmakta ve fiyatlar genel düzeyi yükselmektedir. Enflasyonun artması sonucunda faiz oranları da artmaktadır. Bu durum yatırımların azalmasına ve üretimin düşmesine sebep olmakta ve sonuçta da, işsizlik ve ekonomik daralma ortaya çıkmaktadır. Cari açığın kapatılması için, dış satım ve döviz kazandırıcı işlemlerin teşvik edilmesi gerekmektedir.

Cari açığın makro ve mikro açıdan pek çok belirleyicisi olmakla birlikte, Türkiye ekonomisini etkileyenler arasında döviz kurları, ekonomik büyüme, kredi hacmi, enerji tüketimi, DYSY, tasarruf-yatırım dengesi gibi parametrelerin bulunduğu görülmektedir. Cari açığı belirleyen bu faktörler arasında enerji tüketimi ve dolayısıyla ekonomik büyüme önem taşımaktadır. Enerji tüketiminin diğer değişkenler üzerinde de önemli bir etkisi bulunduğundan cari açık üzerindeki etkisi daha fazla olmaktadır.

Türkiye enerji kaynakları açısından sınırlı olmasına karşın, enerji talebi yüksek bir ülke olması nedeniyle, enerji talebinin önemli bir kısmını ithalat aracılığı ile karşılamak zorunda kalmaktadır. Enerji talebi arttıkça cari açık buna paralel bir şekilde artış göstermektedir.

Türkiye’nin dış ticaret dengesini negatif açıdan etkileyen enerji ithalatındaki en büyük pay petrole aittir. Dolayısı ile ham petrol fiyatlarındaki bir artış cari açık üzerinde olumsuz etki yaratmaktadır.

3. Petrol Fiyatını Etkileyen Faktörler

Küresel petrol piyasası, dinamik ve karmaşık bir yapıya sahiptir. Piyasa birbirine bağlı olarak hareket çok sayıdaki ekonomik, politik, teknolojik ve sosyo-kültürel değişkenler tarafından etkilenmektedir. Bunlarda ortaya çıkacak değişimler domino etkisi yaratarak piyasanın tümünü etkilemektedir. Petrol piyasası, arama-tarama, üretim, taşıma, rafinaj, pazarlama ve

(5)

petro-kimya sektörlerini kapsayan çok geniş bir faaliyet alanını kapsamaktadır (Bayraç, 2020;

27).

Petrol, küresel enerji piyasalarında henüz ikamesinin bulunmaması nedeniyle önemli bir yer tutmaktadır. Petrol fiyatlarında oluşan şoklar, ülke ekonomilerini doğrudan etkileme potansiyeline sahiptir. Petrol fiyatlarının ülke ekonomilerinde yarattığı etki, genel olarak petrol bağımlılığına ve petrol harcamalarının milli gelirdeki payına bağlı olarak oluşmaktadır. Petrol fiyatındaki değişmeler, fiyatlar genel düzeyi, ödemeler bilançosu dengesi, ekonomik büyüme, istihdam, milli gelir gibi makroekonomik değişkenleri etkilemektedir.

Petrol fiyatlarının oluşumuna, temel (yapısal) ve tali açılardan etki eden çeşitli faktörler bulunmaktadır. Temel faktör olan arz-talep dengesi uzun dönemde, buna karşın kısa dönemde ise tali faktörler etkili olmaktadır. Petrol piyasasında denge, arz-talep şartlarındaki bilinen değişimlerden daha farklı bir şekilde oluşmaktadır. Bunun nedeni, petrol rezervlerinin sınırlı olması ve ikamesinin yokluğu sonucu kıtlık rantının meydana gelmesi, dünyanın petrole karşı olan aşırı bağımlılığı ve OPEC’in sınırlı kartel yapısından kaynaklanmaktadır (Bayraç, 2008; 15).

Küresel piyasalarda petrol arzını etkileyen ana faktörler; ülkelerin petrol rezerv ve stok miktarları, üretim ve iletim giderleri, mevsimlik koşullar, OPEC ve Non-OPEC üyelerinin politikaları, OECD üyeleri, ABD, AB, Çin, Hindistan gibi büyük tüketicilerden gelen talep, küresel petrol şirketlerinin politika ve stratejileri, uluslararası yatırımcılar, borsalar ve enerji konusundaki düşünce kuruluşlarından oluşmaktadır. Uzun dönemdeki petrol arzı ise, yeni rezervlerin keşfi, üretimdeki teknolojik gelişmeler, kısa dönemde ise OPEC ve Non-OPEC’in üretim politikaları, petrol üreticisi ülkelerin karşılaştıkları siyasi, ekonomik, teknik ve doğal faktörlerce etkilenmektedir (Erkan-vd. 2011; 717). Petrol talebini oluşturan temel faktörler ise, ekonomik büyüme hızı, politik ve askeri stratejiler, enerji arz güvenliği ve ekonomide petrole olan ihtiyacın artmasıdır.

Türkiye’de petrol fiyatlarının belirlenmesinde, dünya petrol fiyatları ve döviz kurlarındaki değişimlerin yanında devletin yaptığı müdahaleler de etkili olmaktadır. Türkiye’de devlet akaryakıt ürünlerinin çıkış fiyatları üzerinden özel tüketim vergisi (ÖTV), ve katma değer vergisi (KDV) almaktadır.

4. Petrol Fiyatlari ile Cari Açik Arasindaki İlişkiler

Petrol fiyatlarında oluşan dalgalanmaların etkisi, petrol ithal eden ve ihraç eden ülke ekonomilerinde farklı biçimlerde ortaya çıkmaktadır. Petrol fiyatlarındaki artış, petrolü ithal eden ülkelerden ihraç eden ülkelere doğru bir gelir transferi yaratmaktadır. Ülkeler arasında oluşan bu gelir transferleri, ithalatçı ülkelerde toplam talebi azaltarak, firmaların kârlılıklarını ve olası yatırım kararlarını olumsuz yönde etkilemektedir.

Yüksek düzeylerdeki petrol fiyatları petrol ithal eden ülkelerde, enflasyon ve girdi maliyetlerinde yükselişe, ödemeler dengesinde sorunlara ve işsizliğe sebep olmaktadır. Oluşan bu döngünün hacmini; petrol maliyetinin milli gelirden aldığı pay, petrol ithalatçısı ülkenin alternatif enerji kaynaklarından yararlanma seviyesi ve ülkedeki tüketicilerin tüketim biçimleri

(6)

ve enerjiyi verimli kullanması gibi faktörler belirlemektedir. Petrol fiyatlarının artması petrol ihraç eden ülkelerin gelirlerini artırmasına karşın, bu ülkelerde enflasyon yaşanacak ve artan fiyatlar sonucu dünyada yeterli alternatif enerji kaynakları olan ülkelerin petrol ithalatlarını azaltarak petrol ihracatçısı ülkelerin gelirlerinin azalmasına neden olacaktır. Milli para aşırı değerlenecek ve buna bağlı olarak ihracat azalacak ve ülkede dış açık artacaktır.

Petrol fiyat şoklarının cari açığı etkileyiş biçimleri açısından çeşitli yaklaşımlar söz konusudur. Bunlar; arz kanalı, talep kanalı, ticaret kanalı, parasal kanal ve finansman kanalı olarak adlandırılmaktadır (Bayat vd. 2013; 70).

i. Arz kanalında; petrol fiyatlarında yaşanacak bir artışın üretimde oluşturduğu daralma ifade edilmektedir. Petrol başta olmak üzere enerji, üretimin temel girdilerinin başında yer almaktadır. Bu nedenle ara malı olan petrol fiyatının artması üretim maliyetlerini yükselterek üretimi azaltmakta ve dolayısıyla ihracat üzerinde olumsuz etki yaratarak cari işlemler hesabını negatif yönde etkilemektedir.

ii. Talep kanalında; petrol fiyatlarındaki artış bütçedeki enerji payının artmasına ve bu durum da diğer mallara olan talebin düşmesine neden olmaktadır. Bu yaklaşıma göre, petrol talebinin fiyat esnekliğinin düşük olması, petrol fiyat şokları petrol ithalatını miktar olarak çok fazla azaltamamakta ve toplam petrol ithalatını artırmaktadır. Ancak petrol fiyatlarının artması, mal ve hizmet fiyatlarını artırarak ve belirsizlik yaratarak tüketim ve yatırım harcamalarının düşmesine neden olmaktadır. Bu gelişme ülke ekonomisinde ithalatın azalmasına ve ayrıca, ülkenin yaptığı ihracatın da azalmasına neden olmaktadır. Buna bağlı olarak petrol fiyatlarındaki yükselme, petrolde dış ticaret açığını artırırken petrol dışı mallarda dış ticaret açığını azaltmaktadır (Uğur, 2021; 72).

iii. Petrol fiyatındaki artış, kriz için öncü bir gösterge olan cari işlemler açığını artırmakta ve bu da ticaret kanalı yaklaşımını ifade etmektedir.

iv. Petrol fiyatında oluşacak bir artış ile para otoritelerinin yapacağı müdahalelerin ekonomide resesyonist etki yaratarak cari işlemler üzerindeki olumsuz etkisinin artması ise, parasal kanalı tanımlamaktadır. Parasal kanal, petrol fiyatlarındaki artışların enflasyonu artırması sonucu merkez bankalarının faizlerini artırmasının ekonomide yarattığı daralmanın cari işlemler hesabına etkisini ifade etmektedir.

v. Finansman kanalı ise, petrol ihraç eden ülkelerde varlık fiyatlarının ve kârlarının artmasıyla oluşan refah artışının bir bölümünün petrol ithal eden ülkelere transfer edileceğini ve bu sermaye değişiminden de cari dengenin etkileneceği belirtilmektedir. Petrol fiyatlarındaki artışlar petrol ithal eden ülkelerden petrol ihraç edenlere doğru gelir aktarımına neden olmaktadır.

Petrol fiyat şokları, petrol ithal eden ülkelerde üretim ve tüketim üzerinde etki yapmanın yanında ekonomide belirsizlik yaratmakta, para politikası üzerinde etkili olmakta ve petrol ihraç eden ülkelere doğru gelir transferine sebep olmaktadır. Petrol fiyatlarındaki dalgalanmaların cari işlemler hesabı üzerindeki etkisi, bu ülkelerin petrol açısından ne kadar ithalatçı olduklarına, petrol taleplerinin fiyat esnekliğine, alternatif kaynakların maliyetine ve

(7)

üretimlerinin ne düzeyde petrole bağımlı olduğuna bağlıdır. Bu sebeple petrolde dışa bağımlılıkları fazla olan ülkelerde petrol fiyat şokları, cari açığı artırıcı yönde etki yapmaktadır.

Türkiye gibi petrol bağımlısı olan ülkeler, 1970’li yıllarda oluşan petrol fiyatlarındaki ani artışların ortaya çıkardığı olumsuz etkileri stagflasyon, başka bir ifadeyle durgunluk içinde enflasyon olarak en ağır şekilde yaşamışlardır. Petrol fiyatlarının hızlı artışı sonucunda Türkiye’de üretim kapasitesinde düşmeler yaşanmış, işsizlik, ekonomik büyümenin azalması ile beraber ortaya çıkan enflasyona bağlı olarak stagflasyon sürecine girmiştir.

Türkiye için petrol fiyatları, cari işlemler dengesi üzerinde etkili olan en önemli girdilerin başında yer almaktadır. Enerjinin talep esnekliğinin düşük olması, enerji ithalatının cari açık üzerindeki negatif etkisini artırmaktadır. Türkiye coğrafi konumu açısından zengin petrol rezervlerinin yer aldığı Ortadoğu bölgesine çok yakın olmasına karşın, petrol fiyat şokları, bölgesel siyasi gelişmeler ve kur dalgalanmaları nedeniyle bu avantajdan yeterince yararlanamamaktadır.

5. Literatür

Literatürde yer alan çalışmalarda; petrol fiyatlarını temsil eden çeşitli değişkenler, cari işlemler dengesinin belirlenmesinde, cari açıkların sürdürülebilirliğinde ve cari açıkların finansmanında kullanılmıştır. Petrol fiyat değişimlerinin ekonomide yarattığı etkileri inceleyen çalışmalar başlıca iki gruba ayrılmaktadır. Birinci grup çalışmalar; ticaret hadleri aracılığı ile cari açıkta oluşan etkileri kalıcı ve geçici petrol şokları şeklinde ele almaktadırlar. Petrol şoku sonrasında cari açığın dengelenme sürecini de inceleyen bu çalışmalar, petrol fiyatlarının cari açık üzerinde uzun dönemde kalıcı olmayan olumsuz etkilerine dikkat çekmektedir. İkinci grup çalışmalarda ise; petrol ithalatçısı ülkelerde petrol şoklarının kısa dönem etkileri incelenmekte ve petrol fiyat artışlarının cari açık üzerindeki kısa vadeli olumsuz etkilerini ele almaktadır.

Türkiye’de petrol fiyatlarının cari açık üzerindeki etkisinin belirlenmesine yönelik olarak yapılan bazı çalışmalarda; cari açıklarla petrol fiyatları arasında pozitif yönlü kuvvetli bir ilişki tespit edilirken, bazılarında ise, yine pozitif yönlü ancak zayıf bir ilişkinin varlığı belirlenmiştir.

Erdoğan ve Bozkurt (2009), 1990:1 ve 2008:1 yılları arasında aylık verilerle çoklu otoregresif koşullu değişen varyans (MGARCH) modelini kullanarak Türkiye’de cari açığın belirleyicilerini incelemiş, petrol fiyatları ile cari açık arasında pozitif bir ilişki olduğunu ifade etmişlerdir.

Peker ve Hotunoğlu (2009), 1992-2007 döneminde Türkiye’de VAR Analizini kullanarak yaptıkları çalışmada cari açık ile petrol fiyatları arasında pozitif yönlü ve güçlü ilişkinin varlığını belirlemişlerdir.

Gün (2011), petrol fiyatlarındaki değişimlerin Türkiye’nin cari işlemler dengesi üzerindeki etkisini belirlemek için, petrol fiyatları ile cari açık arasında regresyon ve korelasyon analizi yapmış ve değişkenler arasında 0.74 oranında bir ilişki bulmuştur.

Bayat vd. (2013), Türkiye’nin 1992:01 ve 2012:04 dönemine ilişkin aylık reel petrol fiyatları ile dış ticaret verilerini kullanarak, dönem içinde petrol fiyatlarında oluşan değişimlerin

(8)

dış ticaret dengesi üzerindeki etkileri araştırmışlardır. Doğrusal olmayan nedensellik analizine göre, petrol fiyat şoklarının dış ticaret dengesinin bozulmasına neden olacağı sonucuna varılmıştır. Bu nedensellik ilişkisinin sadece orta vadede geçerli olduğunu, uzun vadede petrol şoklarının dış ticaret açıkları üzerinde etkili olmadığı sonucuna ulaşmışlardır.

Mucuk, Gerçeker ve Ay (2013), Türkiye’de 1992:1 ile 2013:2 dönemi için aylık veri kullanarak VAR modeli çerçevesinde, petrol fiyatlarından cari açığa doğru bir nedensellik bulmuşlardır.

İnsel ve Kayıkçı (2013), 1987:4-2009:4 arası dönemde çeyreklik verilerle oluşturdukları otoregresif dağıtılmış gecikme (ARDL) modelini kullanarak yaptıkları çalışmada, Türkiye’de cari açık ile petrol fiyatları arasında aynı yönlü bir ilişki bulmuşlardır.

Lebe ve Akbaş (2015), 1991: 12-2012: 11 döneminde ham petrol fiyatlarında ve döviz kurunda oluşan değişimlerin Türkiye’nin cari açığı üzerindeki etkisini araştırmışlardır. Vektör Otoregresif Model ile Dolado ve Lutkepohl nedensellik testlerini kullanılarak, reel ham petrol fiyatları ve döviz kurunun cari açık üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğunu ifade etmişlerdir.

Güngör vd. (2016), 1992-2015 dönemindeki aylık Türkiye verileriyle ARCH ve GARCH modellerini kullanarak petrol fiyatlarının cari açığı azaltıcı bir etki yarattığını ifade etmişlerdir.

Kırca ve Karagöl (2018), 1998-2016 döneminde çeyreklik Türkiye verilerini kullanarak petrol fiyatı ile cari açık arasındaki ilişkiyi VAR temelli simetrik ve asimetrik nedensellik testleri ile incelemişlerdir. Yapılan analize göre petrol fiyatlarından cari açığa doğru tek yönlü nedenselliğin varlığını, asimetrik nedensellik test sonuçlarına göre ise petrol fiyatlarında meydana gelen azalışların cari açık değerinin artışında bir düşmeye sebep olduğu belirlenmiştir.

6. Metodoloji

Bu çalışmada, Türkiye için ham petrol fiyatlarının ($/varil) cari işlemler açığı (Milyon $) üzerindeki etkisi incelenmiştir. Bunun için 1995-2021 dönemi için yıllık veriler kullanılmış ve bu ilişki eşbütünleşme analizi ile araştırılmıştır. Ham petrol fiyatları serisi ABD Enerji Bilgi Ajansı

(energy information agency) web sitesinden

(https://www.eia.gov/dnav/pet/hist/LeafHandler.ashx?n=PET&s=RBRTE&f=A) elde edilmiştir. Cari açık serisi ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası elektronik veri dağıtım sitesinden (https://evds2.tcmb.gov.tr/index.php?/evds/serieMarket#collapse_18) elde edilmiştir.

6.1. Birim Kök Testleri

Ekonomik olaylara ilişkin birçok zaman serisi, incelenen dönem itibariyle durağan değildir, başka bir ifadeyle birim kök içermektedir. Birim kök testleri, zaman serilerinin durağanlığını istatistiksel olarak incelemede kullanılan önemli bir araçtır. Serinin durağan olmasının önemi, durağan olmayan değişkenlerle kurulan regresyon denkleminin yanıltıcı sonuçlar vermesidir.

Eşbütünleşme testlerinde incelenen zaman serilerinin aynı dereceden durağan olmaları gerekmektedir. İncelenecek serilerin durağanlık dereceleri birim kök testleri ile

(9)

belirlenmektedir. Birim kökün var olup olmadığını belirlemek üzere en çok kullanılan testler Dickey ve Fuller (1979, 1981), Phillips ve Perron (1988), Kwiatkowski vd. (1992) tarafından geliştirilmiştir.

Bu çalışmada ADF ve Phillips-Perron birim kök testleri kullanılarak serilerin durağanlığı ve bütünleşme dereceleri araştırılmıştır. Burada,

H0: Seri birim kök içermektedir (seri durağan değildir) hipotezi, H1: Seride birim kök yoktur (seri durağandır)

alternatif hipotezine karşı sınanmaktadır (Enders, 2004).

Birim Kök Testi sonuçları Tablo 1’de yer almaktadır. Buna göre; Tablo 1’den Türkiye için petrol fiyatları ($/varil) ile cari işlemler açığı (Milyon $) serileri için düzey haldeyken seride birim kök vardır (seri durağan değildir) şeklinde ifade edilen sıfır hipotezi reddedilememiştir.

Serilerin birinci farkları alındığında ise ADF ve PP testleri sonucunda durağan hale gelmiştir. Bir başka ifadeyle her iki seri de birinci dereceden durağandır (birinci farkları alınan serilerde birim kök yoktur) ve I(1) olarak gösterilir.

6.2. Engle-Granger Eşbütünleşme Testi

Engle ve Granger (1987) tarafından geliştirilen eşbütünleşme, istatistiksel olarak her serinin ayrı ayrı durağan olmamasına rağmen, iki ya da daha fazla serinin doğrusal birleşiminin durağan olmasını ifade etmektedir. İkili eşbütünleşme testlerinde aşağıdaki regresyon denkleminden elde edilen artık terimler kullanılmaktadır.

(1)

Eğer iki seri arasında eşbütünleşme (uzun dönemli birlikte hareket etme) varsa εtv artık terimi durağan I(0) olacaktır. ADF testi tahmin edilen εt artık terimi üzerinde yapılmaktadır (Enders, 2004; Engle-Granger,1987).

Tablo 1: Birim Kök Testi Sonuçları

ADF Phillips-Perron

Sabitsiz,

trendsiz Sabitli

trendsiz Sabitli

trendli Sabitsiz,

trendsiz Sabitli

trendsiz Sabitli trendli Düzeyler

PETROLFİYATI

-0,29(-1,95) -1,69(-2,98) -1,77(-4,36) -0,19(-1,95) -1,67(-2,98) -1,86(-3,59) CARİAÇIK

-1,45(-1,95) -2,49(-2,98) -2,52 (-3,59) -1,42 (-1,95) -2,31 (-2,98) -2,44 (-3,59) Birinci Farklar

PETROLFİYATI

-4,61(-1,95) -4,57 (-2,98) -4,47 (-3,65) -4,56(-1,95) -4,52(-2,99) -4,40(-3,60) CARİAÇIK

-5,67(-1,95) -5,56 (-2,99) -5,77(-3,61) -7,96(-1,95) -8,12 (-2,99) -13,54 (-3,60) Not: 1. Parantez içindeki değerleri MacKinnon (1996) tarafından verilen % 95 kritik değerlerdir.

2. Sabitli ve trendli model için yapılan durağanlık testlerinde model anlamlı görülmektedir, ancak trend değişkeninin modelde yer alması uygun olmadığına karar verilmiştir.

(10)

Tablo 1’e göre, PETROLFİYATI ve CARİ AÇIK serilerinin I(1) olduğu anlaşılmaktadır. Bundan sonraki aşama bu iki serinin doğrusal birleşiminin I(0) olup olmadığının test edilmesidir.

Tablo 2: İkili Eşbütünleşme Test Sonuçları

t-değeri Olasılık değeri

PETROLFİYATI-CARİAÇIK -6,500720 0,0001***

CARİAÇIK-PETROLFİYATI -5,013228 0,0024***

Not: - ***, ** ve * sırası ile %1, %5 ve %10 seviyesinde anlamlılığı ifade etmektedir.

Tablo 2’de Engle ve Granger (1987) yaklaşımıyla eşbütünleşme testinin sonuçları yer almaktadır PETROLFİYATI ve CARİAÇIK arasında eşbütünleşme ilişkisinin olduğu belirlenmiştir.

6.3. Granger Nedensellik Testi;

Granger nedensellik testi aşağıdaki iki denklem kullanılarak yapılmaktadır.

(2) (3) Granger nedensellik testi yardımıyla iki gecikmeli değerler için saptanan nedensel ilişkiler ve yönleri Tablo 3’de özetlenmiştir.

Tablo 3: Granger Nedensellik Testi Değerleri

Nedenselliğin Yönü F-değeri Olasılık değeri

PETROLFİYATI => CARİAÇIK 2.09082 0,1498

CARİAÇIK => PETROLFİYATI 4,53805 0,0237**

Not: - ***, ** ve * sırası ile %1, % 5 ve % 10 seviyesinde anlamlılığı ifade etmektedir. Gecikme uzunluğu 2 olarak seçilmiştir.

Tablo 3 incelendiğinde, CARİ AÇIK serisinden PETROLFİYATI serisine doğru tek yönlü nedensellik ilişkisinin olduğu belirlenmiştir.

7. Sonuç ve Öneriler

Türkiye’de artan enerji talebine bağlı olarak sürekli artan enerji ithalatı ve dışa bağımlılık, cari işlemler hesabının açık vermesine, ekonomideki dengelerin bozulmasına, dış şoklara açık hale gelmesine ve sürdürülebilirliğin devamlılığı konusunda şüphelerin oluşmasına neden olmuştur. Türkiye ekonomisinde yaşanan büyüme sonucu artan enerji tüketimine bağlı olarak cari açık sorunu da giderek artmaktadır.

Birim Kök Testi sonuçlarına göre Türkiye için petrol fiyatları ($/varil) ile cari işlemler açığı (Milyon $) serileri için düzey haldeyken seride durağan olmadıkları; birinci farkları alındığında ise durağan hale geldiği belirlenmiştir. Bir başka ifadeyle her iki seri de birinci dereceden durağandır. Daha sonra iki serinin eşbütünleşik olup olmadığını belirlemek üzere uygulanan Engle ve Granger (1987) yaklaşımı sonucunda PETROLFİYATI ve CARİAÇIK serilerinin eşbütünleşik arasında tek yönlü nedensellik ilişkisi olduğu sonucu bulunmuştur. CARİ AÇIK

(11)

serisinden PETROLFİYATI serisine doğru tek yönlü nedensellik ilişkisinin olduğu belirlenmiştir.

Bu sonuç literatür kısmında da yer alan çalışmalarla benzerlik göstermektedir.

Petrol fiyatında oluşan artışların cari açığı artırıcı etkisini azaltmak için, Türkiye’de alternatif enerji kaynaklarına yönelinmesi ve büyüme için gereken enerjinin verimli ve tasarruflu kullanımına yönelik tedbir ve politikaların uygulamaya geçirilmelidir. Ayrıca, bazı ülkelerde olduğu gibi enerji dışı fazla vererek petrol ithalatının ekonomide yarattığı cari açık sorununu hafifletmek mümkün olacaktır. Cari açığın kapatılmasına yönelik olarak, yeni gelişen pazarlarla yapılan ticaretin artırılması ve rekabetçi sektörlerin ihracatını özendirici politikaların uygulanması gerekmektedir.

Kaynaklar

Afşar, B, Cura, F. ve Mıhoğlu, A.H. (2019), “Petrol Fiyatları İle Cari Açık İlişkisi: BRIC Ülkeleri ve Türkiye Karşılaştırması”, Uluslararası Ekonomi ve Siyaset Bilimleri Akademik Araştırmalar Dergisi, 3 (7), 1-12.

Bayat, T., Şahbaz, A. ve Akçacı, Taner (2013), “Petrol Fiyatlarının Dış Ticaret Açığı Üzerindeki Etkisi:

Türkiye Örneği”, Erciyes Üniversitesi İİBF Dergisi, 42, 67-90.

Bayraç, H. N., (2008), Uluslararası Petrol Piyasasının Ekonomik Analizi, Finans-Politik ve Ekonomik Yorumlar, 42 (499), 6-20.

Bayraç, H. N. (2019), “Küresel Petrol Piyasasında Fiyat Oluşumu ve Ekonomik Etkileri”, Yalova Sosyal Bilimler Dergisi, 9 (19), 44-59.

Bayraç, H. N. (2020), “Geleneksel Enerji Piyasaları ve Politikaları”, Enerji Ekonomisi ve Politikaları:

Piyasalar, Dünya, Avrupa Birliği ve Türkiye Boyutlu Analizler, Editörler: Bayraç, H. N. ve Çemrek, F., Ekin Yayınevi, Bursa, 25-56.

Dickey, D. A. and Fuller, W.A. (1979), “Distribution of the Estimators for Autoregressive Time Series with a Unit Root”, Journal of American Statistical Association, 74, 427-431.

Dickey, D. A., Fuller, W.A. (1981, “Likelihood Ratio Statistics for Autoregressive Time Series With Unit Root”, Econometrica, 49 (4), 1057-1073.

Enders, W. (2004). Applied Econometric Time Series, 2’nd Edition John Wiley&Sons Inc. USA.

Engle, R.F. and Granger, C.W..J. (1987), “Co-Integration and Error Correction Representation, Estimation, and Testing”, Econometrica, 55 (2), 251-276.

(12)

Erkan, B., Şentürk, M., Akbaş, Y.E. ve Bayat, T. (2011), “Uluslararası Ham Petrol Fiyatlarındaki Volatilitenin İşsizlik Göstergeleri Üzerindeki Etkisi: Türkiye Örneği Üzerinde Ampirik Bulgular”, Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 10, (2), 715-730.

Gün, E. (2011), “Petrol Fiyatının Cari İşlemler Dengesi Üzerindeki Etkisi: Türkiye Uygulaması”, Trakya Üniversitesi SBE, İktisat ABD, Yüksek Lisans Tezi, Edirne.

İnsel, A. ve Kayıkçı, F. (2013), “Determinants of the Current Account Balance in Turkey: an ARDL”, Approach, Economic Research-Ekonomska Istraživanja, 26 (1), 1–16.

doi:10.1080/1331677X.2013.11517587.

Kırca, M. ve Karagöl, V. (2018), Türkiye’de Petrol Fiyatları ve Cari Açık Arasındaki Simetrik ve Asimetrik Nedensellik İlişkilerinin Analizi, Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi, 10 (18), 59-71.

Kwiatkowski, D., Phillips, P.C.B., Schmidt, P., Yongcheol, S., (1992), “Testing the Null Hypothesis of Stationarity Against the Alternative of A Unit Root”, Journal of Econometrics, 54, 159-178.

Lebe, F. ve Akbaş, Y. E. (2015), “İthal Ham Petrol Fiyatları ile Döviz Kurunun Cari Açık Üzerindeki Etkisi: Türkiye İçin Bir Araştırma”, Gazi Üniversitesi İİBF Dergisi, 17 (2), 170–196.

Mucuk, M., Gerçeker, M. ve Ay, A. (2013), “International Conference on Eurasian Economies”, Editör: S. Sarı, A. H. Gencer ve İ. Sözen, The Relationship between International Oil Prices and Current Account Deficit: The Case of Turkey, St. Petersburg: Eurasian Economists Association, 24-31.

Peker, O. ve Hotunoğlu, H. (2009), “Türkiye’de Cari Açığın Nedenlerinin Ekonometrik Analizi”, Atatürk Üniversitesi İİBF Dergisi, 23 (3), 221-237.

Phillips , P .C.B., Perron, P. (1988), “Testing for A Unit Root In Time Series Regression”, Biometrika, 75 (2), 335-346

Uğur, B. (2021), “Petrol Fiyatlarının Cari İşlemler Üzerindeki Etkisi: Türkiye ve Hindistan Ekonomilerinin Karşılaştırılması”, Uluborlu Mesleki Bilimler Dergisi (UMBD), 4 (2), 68-80

Referanslar

Benzer Belgeler

Hem dinoproston hem de Balon uygu- lanan gruplarda parite, transperineal 3 boyutlu ultrason ile servikal volüm, uzunluk ve vaskülarizasyon indeksleri, trans- vajinal servikal uzunluk

Konuyla ilgili olarak seyahat acentesi sahibi ve aynı zamanda rehber olan bir katılımcıya sorulan “Covid-19’dan dolayı, turizm sektöründe meydana gelmiş olan ve gelmesi

Ülkemizde sanayi üretiminin tamamen ara mal ithalatına bağlı olması ve bunun yanında özellikle petrol ve doğalgaz gibi enerji ihtiyacının büyük bir

Bunun için, ben de, Serveti Fünunun o devir de Hüseyin Cahidin Edebiyat ve Hu­ kuk makalesi ile kapanmasına aid bir vesikayı neşretmeği doğru, buldum,

Disraeli Balkanlardaki olaylar~, ~ngiliz ç~karlar~na kar~~~ büyük bir tehdit olarak gördü~ü Üç imparator Ligi (1872)çerçevesincle ele alm~~t~r. Ona göre, Hersek

Tablolar 4.5-4.8’de görüldüğü üzere, derinlik metodu IEEE 30 baralı test sistemini; 0,217 saniye sürelik benzetim koşturulma süresi ve toplam on iki FÖB yerleşimi ile,

Büyük işverenlerin, çalışanlarının maaşlarını banka hesapları aracılığıyla ödemesini sağlayacak yasal çerçevenin oluşturulmasına ilişkin 2007 yılı Haziran ayı

Üçüncü bölümde, Türkiye finansal raporlama standartları başlığı altında, Kavramsal Çerçeve, TMS 1 Finansal Tabloların Sunuluşu, TMS 2 Stoklar Standardı, TMS 7 Nakit