• Sonuç bulunamadı

Hasta İletişiminin Temel İlkeleri. Doç.Dr. İlhami BERBER İç Hastalıkları Anabilim Dalı Erişkin Hematoloji Bilim Dalı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Hasta İletişiminin Temel İlkeleri. Doç.Dr. İlhami BERBER İç Hastalıkları Anabilim Dalı Erişkin Hematoloji Bilim Dalı"

Copied!
41
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Hasta İletişiminin Temel İlkeleri

Doç.Dr. İlhami BERBER İç Hastalıkları Anabilim Dalı Erişkin Hematoloji Bilim Dalı

(2)

İletişim Ne Demek?

• İletişim; birbirlerine ortamlarındaki nesneler, olaylar, olgular ile ilgili değişimleri haber veren, bunlara ilişkin bilgilerini birbirlerine aktaran, aynı olgular, nesneler, sorunlar karşısında benzer yaşam

deneyimlerinden kaynaklanan, benzer duygular taşıyıp bunları

birbirilerine ifade eden insanların oluşturduğu topluluk yada toplum yaşamı içinde gerçekleştirilen tutum, yargı, düşünce, duygu

bildirişimleridir.

(3)

İletişim Ne Demek?

(4)

İletişim neden önemli?

• İletişim olmaz ise olmaz.

• Sosyalleşmenin temel koşulu.

• Sağlıklı bir toplum sağlıklı bir iletişim ile olur.

(5)

Bu ders niye var?

• Tanı koyma ve tedavi etmede başarılı olma, hastalarla kurulabilecek olumlu ilişkilere bağlıdır.

• İyileşmek/iyileştirmek ve hastalığının gerçek nedenlerini ve tedavi yollarını öğrenmek isteyen her hasta veya doktor iletişim kurmak zorundadır.

(6)

Neden İletişim Zor?

• Reddedilme, incinme, iletişimin karşıdaki kişi veya kişilerin kontrolünde gerçekleşmesi gibi unsurlar öne çıkmaktadır.

(7)

İletişimsel Başarı

• Doktorların, hastanın sahip olduğu düşünceleri anlamasına, hastaların ise doktorların ne anlattıklarını anlamalarına bağlıdır.

(8)

İletişimsel Başarı

• Sağlıklı bir toplum yaratılması yada mevcut sağlıklı ortamın devamının sağlanması hasta ile doktor arasında kurulabilecek ilişkilerin

nitelikleriyle yakından ilişkilidir.

(9)

Amaç?

• Başarı, daha iyi hizmet

(10)

Tarihte

• M.Ö 100. yıl başında yaşamış bir hekim olan Refus şöyle demiş;

‘’Ben hastaya önce soru sorarım. Böylece hem onun hastalığını tanımam kolaylaşır, hem de onun fikri durumu hakkında fikir sahibi

olurum’’

(11)

Hastayı tanıma

• Üç yolla;

• Öykü alma (Şikayet, Hikaye, Özgeçmiş, Soygeçmiş, Sistem Sorgulaması)

• Hastanın muayenesi

• Sentez

(12)
(13)

Öykü Almanın Esasları-1

• Ayağa kalkarak hasta nazik bir biçimde karşılanır ve oturacak yer gösterilir.

• Hasta ile aynı seviyede oturmaya dikkat edilir.

• Normal polikliniklerde hasta ile arada masa olmaması tercih edilir.

• Aradaki mesafe 1,5-2 metre olmalıdır.

• Yatan hastada doktor hastanın durumunu göre kendini ayarlamalıdır.

• Temel amaç; hastanın rahatı

• Doktor kendini tanıtır.

(14)

Öykü Almanın Esasları-2

• Hasta ile konuşurken çay-kahve içilmemeli, telofon ile konuşulmamalıdır.

• Görüşme odası iyi aydınlatılmış olmalıdır.

• Hasta ile göz teması kaybedilmemelidir.

• Hastanın konuşmasına müsade edilmeli araya girilmemelidir.

• Tıbbi terim kullanmaktan kaçınılmalıdır.

• Hastaya ismi ile hitap etmek en doğrusudur.

(15)

Öykü Almanın Esasları-3

• Olanaklar dahilinde hep hastadan öykü alınmalıdır (bilinç bulanıklığı, demanslı, küçük çocuklarda, dil bilimiyenlerde)

• Hasta ve hekim rahat bir durumda olmalıdırlar: hekim acelesi olduğu bir izlenim vermemeli, hastaya konuşma fırsatı vermeli, hekim sıkılgan hastaları konuşturmaya çalışmalı

• En iyi öykü hasta ve doktor baş başa iken alınır: örneğin servisteki hastanın hikayesi koğuşta değilde daha çok hekim odasında

alınmalıdır.

(16)

Öykü Almanın Esasları-4

• Hasta ile konuşma tarzı; teyze değil hanım, sen değil siz.

• Bazı nörastenik hastalar bazı şikayetlerini liste halinde bir kağıda

yazarlar ve onu okumak isterler. Sabredip dinlemek gerekir. Organik sebeplerin gözden kaçmaması gerekir.

• Öykü alma sırasında hekimin sorduğu sorular kolayca anlaşılır olmalıdır (tıbbi terimler kullanmaktan kaçınmalı).

• Öykü alma sonucu elde edilen verilerin, düzenli bir biçimde,

anlaşılabilir bir dille, yazı kurallarına uygun bir biçimde ve okunaklı olarak yazılması gerekir.

(17)
(18)

Yaş neden önemli?

• Bazı döküntülü hastalıkların, konjenital kalp hastalıklarının akut eklem romatizması veya poststreptoksik akut glomerülonefritin ekseriya

çocukluk yaşlarında.

• Zona veya koroner hastalığı daha çok ileri yaşlarda yaşlarda.

• Anemik bir hasta çocuk ise hemoglobinopati, ileri yaşlarda edinsel nedenler düşünmek gerekli.

(19)

Cinsiyet neden önemli?

• Doğumsal bir kanama diyatezinden kuşkulanıyorsak hasta erkek ise hemofili A-B, kadın ise vonwillebrand hastalığı olması daha

muhtemeldir.

• SLE daha çok kadın hastalığ iken poliarteritis nodosa daha çok erkeklerde görülür.

(20)

Meslek neden önemli?

• Karın ağrısı ile başvuran bir hasta akümülatör sanayi ile ilişkili bir yerde çalışıyor ise kurşun intoksikasyonu

• Ağır anemi ile başvuran bir işçi yapıştırıcı sanayinde çalışıyor ise benzene bağlı aplastik anemi tanısının olma ihtimali artmaktadır.

(21)

Doğduğu, yaşadığı yer?

• Sıtma, mezotelyama, guatr, akdeniz anemisi gibi bazı hastalıklar yerleşim yerlerine göre sıklıkları değişebilir.

(22)

Şikayet

• Olabildiğince az şikayet, esas olan ana şikayet

• Vurgulanması gereken nokta; en önemli olan şikayetiniz

• Amaç subjektif olan şikayetleri objektif hale getirmek

• Bazen revize etmemiz gerekebilir.

Kalp sıkıntısı, akciğer sıkıntısı gibi terimlerim yerine nefes darlığı

Hastalık yeri veya organ adı yerine ŞİKAYET yazmak

(23)

Asıl Yakınmanın Öyküsü

• Şikayetlerin sorgulanarak öyküye dönüştürülmesi amaçlanır.

 Süre

 Lokalizasyon

 Gelişim

 Karakter

 Fizyolojik fonksiyonlar ile ilişkisi

 Hastanın herhangi bir hastalık için tedavi görüp görmediği, görmüş ise ne tedavi gördüğü öğrenmelidir.

(24)

Süre

• Ateş;

• 3 günlük ateş pnömoni, 3 aylık ateş brusella veya malignite

• Göğüs ağrısı;

• 20 dk’dan kısa ise anjina pektoris, uzun ise perkardit

(25)

Lokalizasyon?

• Karın;

• Sağ üst kadran; karaciğer ve safra yolları

• Orta üst kadran; mide ve duedunum

• Sol üst kadran; dalak

• Göbek çevresi; a. Pankreatit

• Sağ alt kadran; akut apandisit

• Bazen sadece lokalizasyonu değil yayılımı da önemli;

• Karın sağ üst kadrandan başlayıp sağ kürek kemiği altına yayılan ağrısı olan hastada safra kesesi ve safra yolları ağrısı düşünmek gerekli

(26)

Gelişimi

• Semptomların süre ile ilişkisi nedir?

• Bahsedilen süre içinde semptomlar artmış mı azalmış mı?

• Örneğin 6 aydır halsizlik ve ateş giderek azaldı ise geçrilmekte olan bir enfeksiyon, artma var ise malignite veya tüberküloz

• Kilo kaybına iştahsızlık eşlik ediyorsa malignite, tüberküloz, iştah var ise hipertroidi , diyabetes mellutus gibi tanıları düşünmek gerekli

(27)

Karakter

• Gerçekten bir ağrı mıdır?

• Ağrı künt mü? Sivri bir cisim batması gibi mi?

• Aniden başlayıp aniden mi sonlanmakta (anjina gibi)?

• Örneğin;

• Anjina pektoriste künt ağrı

• Fibromyaljide batma tarzında ve bu batma tarzında olan ağrı göğüs yan tarafında ve nefes almakla artıyorsa plörezi

(28)

Fizyolojik Fonksiyonlar ile İlişkisi?

• Aktivitenin, pozisyonun, yemeğin semptomlar üzerine etkisi nedir?

• Örneğin;

• Kalp, akciğer hastalıkları ve anemide semptomlar aktivite ile artar.

• Baldır kaslarında ağrı ile kendini gösteren claudicatio intermittans yürüme ve koşma ile ortaya çıkan istirahatte kaybolan bir ağrıdır.

• Göğüs ağrısı ile başvuran bir hastada ağrı öne eğilmekle azalıyor ise perikardit

• Göbek çevresinde olan bir ağrı öne eğilmekle ve bacaklarını toplamak ile azalıyor ise akut pankreatit

• Fallot tetralojisinde hastanın çömelerek kendini daha rahat hissetmesi tipik

• Duedanal peptik ülser açken ağrır, mide kanseri ise yemekten sonra

• Özellikle yaşlılarda yemekten sonra çıkan karın ağrısı mezenter iskemisi

(29)

Daha önce hastalıkla ilişkili bilgiler?

• Örneğin;

• Öksürük; ACE inhibitörü

• Bulantı, kusma, görme kaybı; digital intoksikasyonu

(30)

Dikkat!

• Hastaya yöneltici sorular sormaktan kaçınılmalı.

• Çoğu hasta hekimle işbirliği yapabilme düşüncesi ile hastanın istediği verdiği yanıtları verme eğilimi gösterir.

• Onun için karnınız ağrıyor değil mi sorusu yerine karın ağrınız var mı?

Sorusunu sormak gerekir.

(31)
(32)
(33)

Sınav?

(34)
(35)
(36)
(37)

Başarılar...

(38)

Soru

• Hastanın asıl şikayetinin öyküsü alınırken aşağıdakilerden hangisi sorulacak bir soru değildir?

A. Şikayetin süresi

B. Şikayetin karakteri C. Şikayetin gelişimi

D. Şikayetin fizyolojik durumlar ile ilişkisi E. Hastanın soygeçmişi

(39)

Soru

• Which of the following is not a question to ask when taking a history of the patient's main complaint?

• Duration of the complaint

• The character of the complaint

• Development of complaint

• Relation of the complaint with physiological conditions

• Patient's family history

(40)

Soru

• Hastanın anamnezi belirli bir sıraya göre alınır. Sırayı bozan hangisidir?

A. Kişisel bilgiler

B. Sistem Sorgulaması C. Şikayet

D. Hikaye E. Özgeçmiş

(41)

• The patient's history is taken in a certain order. Which one disrupts this?

A. Personal Information

B. System Questioning of patient C. Complaint

D. Story of complaint E. Resume

Referanslar

Benzer Belgeler

» Semptom ve bulguları devam eden veya klinik durumu kötüleşen hastalar izlem gereksinimi açısından değerlendirmek üzere hastaneye alınır, klinik durumuna göre evde

Küçük Burjuva Aydını: Osmanlı Türk modernleşmesi sürecinde yapılan reformlar sonucunda kurulan Batı tipi okullarda yetişen ve kültürel, sosyal, siyasal ve teknolojik

Araştırmadan elde edilen bulgulara göre çocukların ve annelerinin oyun tercihlerinde erkekler için fiziksel aktivitelere dayalı oyunları, kızlar için dramatik

• Elektrofizyolojik çalış alarda otor ileti hızı yavaşlar ve nadiren duyusal nöropati de eşlik ede ilir... HNPP

• Hastanın talep ettiği akım hızı ile, cihazda ayarlanan akım hızı benzer olmalı,. ayarlanan akım hızı

Sklerodermalı hasta grubu ile sağlıklı kontrol grubu karşılaştırıldığında tüm T-reg hücrelerin düzeyleri istatistiksel olarak anlamlı olacak şekilde hasta grubunda

Astım tanısı: Spirometri (Solunum Fonksiyon Testi. -FEV1 ve akım-volüm eğrisi -Obstrüksiyon

» Semptom ve bulguları devam eden veya klinik durumu kötüleşen hastalar izlem gereksinimi açısından değerlendirmek üzere hastaneye alınır, klinik durumuna göre evde