İlk Seyahatler
Bütün dünya seyahat ediyor. Bir zamanlar
eşsiz ve önemli bir olay olan seyahat, bugün artık bir alışkanlığa dönüştü, hayatın bir
parçası haline geldi, insanlar yalnızca gezmek için seyahat etmiyor, yola çıkmak için çeşitli neden ve amaçları da var artık; her mevsim yollardalar.
İş seyahatleri, aile ziyaretleri, kültür ve spor, dinlenme ve tatil amaçlı seyahatler, inceleme gezileri... Türlü türlü neden, çeşit çeşit amaç.
Yine de, o büyük seyyahlara pek rastlanmıyor artık. Bir zamanlar insanlar seyahat etmek için
seyahat ederlerdi. Seyahat etmek başlı başına bir amaçtı, bu uğurda dağlar, çöller ve denizler aşılır, yabancı yöreler, kentler, insanlar, gelenek ve göreneklerle tanışılırdı. İşte, Arap İbni
Battuta’nın Hindistan’a ve Çin’e yaptığı
yolculuk, bu diyarlarda kalış süreleri de dahil tam çeyrek asır sürmüştü. Yolculuk eğitimin, bilgi ve görgünün bir parçasıydı.
Uzaklara duyulan özlem ve bilinmeyene
duyulan merak, insanların giderek daha uzun yolculuklara çıkmasına, ciltler dolusu
seyahatname ve sayısız harita yazılmasına,
özellikle de, yazarların, sanatçıların, kâşiflerin, bilgili çokyazarların ve tüm dünyayı karış karış
dolaşan seyyahların, bugün bile
yolculuklarımıza eşlik eden sayısız gezi yazısı kaleme almalarına neden oldu. Gezi yazısı,
edebiyatın kendisi kadar eskidir: Biri
seyahatini anlatırken, diğerleri de onunla birlikte aynı yolculuğa çıkmış kadar olurlar
İnsanları, seyahatin bütün tehlike ve zorluklarını göze alıp yola çıkmaya teşvik eden güdüler birbirinden çok
farklıydı; yüzyıllar içinde bu güdüler de değişti. Uzak yakın her yere duyulan
merak, öğrenme
arzusu, dünya haritasının genişletilmesi çabası, maceraperestlik, işte bütün bunlar tozlu geleneklere karşı duyulan asilikle, özgürlük aşkı ve gitme isteğiyle birleşiyor, siyasi koşulların ötesine geçiyordu.
Kaynak
Winfried Löschburg- Seyahatin Kültür Tarihi