• Sonuç bulunamadı

Yazan: Albert Gabriel

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yazan: Albert Gabriel "

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

B i b l i o g r a f i :

Ş A R K Î T Ü R K İ Y E D E A R K E O L O J İ K S E Y A H A T L E R

Yazan: Albert Gabriel

istanbul Fransız Arkeoloji Enstitüsü Albert Gabriel'in yeni bir eserini neşretti: Şarkî Türkiyede arkeolojik seyahatler; bu eser iki cilttir. Bu kitap da- ha evvel, 1931 de Anadoludaki Türk âbidelerine ait neşredilmiş eserlere bir zeyldir.

Namı herkesçe malûm olan ve Türkiyede bir çok dostu bulunan A. Gabriel mukaddimesinde, böy- le bir tetkike girişirken enşmek istediği gayeyi bize kendisi söylüyor: Gayesi bundan evvel bizzat Ana- doluda kısmen tamamlamış olduğu ankete Fıratm

ötesinde devam etmekti. Fakat, diye müellif ilâve ediyor; 'evvelkinde, işe başlamadan evvel ,elimde, bir takım kısa ıeleve'ler, esquisse, monografi, neşriyat, epigrafique neşriyat ve makaleler vardı ki, bu neşri - yatta Türk müellifleri daha evvel bu mevzu üzerin- de çalışmışlar ve büyük çaptaki müşkülleri halle yar- dım etmişlerdi. Yeni araştırmalarımın eşiğinde böyle yardımlardan eser yoktu, yukarı «Mezopotamya» nin âbideleri ekseriyet itibarile, ancak seyyahların kısa tasvirlerinden tanınıyordu. Neşredilmiş olan etüdler de, binalar da doğrudan doğruya yapılan bir tetkike dayanmıyordu.

Albert Gabriel, böylece, 1932 de, Fırat ve Dic- le cihetinde arkadaşı kıymetli âlim Jean Sauvaget ile birlikte iki seyahat yaptı. Bu âlimle teşriki mesai et- mek ona zarurî görünmüştü, zira, bu taraflara ait çok olan epigraphique metinlerin büyük bir kısmı neşredilmiş değildi.

Umumiyetle müellifin nazarı dikkatini celbtden şey, Türk kurunu vustasınm âbideleri olmuştur, maa-

mafih, anîiquite tarihinin de bazı kısımlarını ihmal etmemiştir. Müellif bu meyanda bazı yeni binalara işaret ediyor, çünkü bu binalar eski an'anenin devam etmekte olduğunu, bu nevi müşahedeler ise kadim yahut kurunu vustaî bazı tarz telâkkilerin daha iyi anlaşılmasını, ve şimdi terkedilmiş teknik usullerin bulunmasını mümkün kılar.

Müellifin söylediği gibi, bu eserde çizilmiş re- simlerin hissesi pek büyüktür, âbidelerin plânları ve teferruatı, kendi relevelerine istinaden çizilmiştir, öyle releve. eskiz, restitution'lar ki, bunlarda, ar- keoloji ilmi ile mimarın mahareti, bu taraflardaki ca- mi, kasır, medrese, türbe, kervansaray, ve insanı hay- rete düşüren bir cüretle yapılmış köprüler gibi, Türk mimarisinin şayanı dikkat nümunelenni üstadca tesbit etmek için muvaffakiyetle elbirliği etmişlerdir.

A. Gabriel, bütün fotografileri eserin daha

ziyade ikinci cildin i teşkil eden bir alibü- me ayrıca koymuş olmasından dolayı, tebrik etmek lâzımdır. Filvaki, birinci cildde, metin yalnız resim- ler, bazan geniş, bazan dakik bir şekilde çizilmiş izahlarla resimlendirilmıştir ve müellifin aynı kıy- mette ve tam müvazenet halinde bulunan typographıe ve resimleri ihtiva eden âhenktar sahifeler meydana getirmek hususundaki dikkati derhal göze çarpıyor.

Zaten, hendesî bir resim, bir kroki, bir kesim, bir fotoğraftan, mimarî bir eser hakkında daha iyi ve tam fikir verirler ve burada da eserin resimle gös- terilen kısmının daha iyi tecessüm ettirdiğini, mev- kiin büyüklüğünü, âbidelerin güzelliğini daha iyi ifa- de ettiğini ve böyle bir eserin kıymetile, fotoğrafı kı- sımından daha ziyade münasebettar olduğunu isbat etmek pek kolaydır. Bu sözlerim, mevzuubahis cil- din iç'ndeki fotoğrafların bir tenkidi değildir, zira, bu fotoğrafların hepsi de iyi seçilmiştir ve hiç bir aksak tarafları yoktur. Bu, fotoğraf vesikanın resim- le çizilmiş bir vesikaya nazaran olan kıymeti hak- kında şahsî bir kanaattir, mevzuubahis halde, fo- toğrafın tamamlayıcı bir rolü vardır.

Albert Gabriel'in, orta Anadolu vüâyetlerinde- ki çalışmaları ve Bursa hakkındaki tetkikini ikmal e- derek, alâkaya celbedecek olan arkeoloji seyahatleri- ne devam etmek arzusunu tahakkuk ettirmesini te- menni ederiz, bu kendisinin de, dilediği gibi. Türki- yede Monumental bir sanat tarihi yazmayı temin edecek bir vesikalar mecmuasının meydana gelmesi- ni mümkün kılacaktır.

Prof. M. L. SÜE Yeniden inşa ettiğimiz zaman

W H E N W E B U I L D A G A I N

A. Bournville Vilage T r u s t R e s e a r c h Pulelicotion

George Ailen & Unwin, LTD.

London 1941

İngilterede bu namda (Bournville) şehri a- raştırma bürosu tarafından yeni bir eser neşredilmiş- tir. Şehircilik tetkikleri bakımından mühim esasları ve araştırışları ihtiva eden ktabm mukaddemesini çok şayanı dikkat bulduğumuzdan neşretmeyi faydalı bulduk.

«Bugün, harbin muvaffakiyetle devamı meselesi müstesna, herkesin zihninde yer alan en mühim me- sele Reconstruction = yeniden inşaat meselesidir.

Geçen harpte, ekseri kimseler, zaferden sonra oto-

matik olarak daha iyi bir dünyanın ortaya çıkıvere-

ceğini garanti edilmiş gibi muhakkak zannetmişlerdi.

(2)

Bu sefer vazıyeti daha iyi kavramış bulunuyoruz ve biliyoruz ki, Almanyanın mağlûbiyeti, daha mükem- mel bir dünya temin etmek için kâfi değildir. Bir ta- raftan da, bize inşaat için büyük bir fırsat veren Al- man bombalarına müteşekkiriz. Her şeyden evvel,

1919 - 39 tecrübesine malikiz, o kadar cehtler, mu- muvaffakiyetler ve muvaffakıyetsizliklerle dolu olan yirmi senelik zamanı nazarı itbara alınca, bariz ola- rak birşey görürüz ki, o da hali hazırda elimizde bu- lunan avantage'larm hiç olmazsa, ev inşaatında mec- buri bir duraklama ve stock yapmak hususundaki fır- satları meydana getirmesidir.

Bu yirmi sene zarfında 3.750.000 ev inşa edildi. Birmingham'da 1938 de bir milyonu bu- lan nüfusun üçte biri, 1918 denberi yapılan 5

r

eni ev- lerde oturuyordu. Fakat hiç biri de, yeni yapılan ev- lerde her şeyin mükemmel olduğunu, ve yaptığımız evleri o zamana kadar yaptığımız şekilde devamın münasip olduğunu, iddia edemez.

Geçen harpten sonra, büyük inşaat gayret; or- taya çıktığı zaman, plânlı inşaat tahakkuk ettirilme- ımişti ve bu suretle millî arazimize önüne geçilmesi icabeden zararlar gelmiştir. Şimdi, yeni bir harple gözlerimiz açıldığı için, ziraate elverişli binlerce arc'hli arazinin ziyan olduğunu, birçok köyün kaygısızca ha- rab edildiğini, ve şehirlerin gayri muntazam geniş- lemesinin millî refah için bir tehlike olduğunu gör- dük.

Niçin şehirlerin ve köylerin plânlanmasında bu tehlikelerin önüne geçilmemiştir.. Çünkü bu plânla- ma çok (local) mahallî ve menfi olmuştur. Fena şeylerin önüne geçilebilmiştir, fakat büyük mikyasta iyi şeyler yapılamamıştır. Bu plânlamada merkezî is- tikamet ve ilham yoktu. Her şeyden evvel, iyi plân- lamanın anahtarı, yanı arazinin millî kontrolü mev-

cut değildi. j Bu mevzua ait olan böyle bir kitabm, şu anda

ortaya çıkması kadar yerinde bir şey olamaz. Bu kitap, Birmingham'da 3 senelik îlmî bir surette ya- pılan, ve bütün civar mahallerin sanayi ve inkişafına ait olan bir araştırmanın semeresidir. Oyle ümit edi- yoruz ki kitap herkesi alâkadar edecektir, zira içinde mevzuubahis olan meseleler cihnaşümuldür, kitabm sosyolojik ciheti bilhassa kıymetlidir. İşe gidip gelmek için nakil vasıtalarının halka ne kadar bir paraya mal olduğu, iş adamlarının kaçta kaçının eve yeme- ğe gidebileceği, bahçelerin nasıl bakılacağı ve çocuk- ların nerede oynayacağına dair bir sürü malûmat vardır.

Bilmek istediğimiz bütün bu şeylerden maada bizzat evlere ait müşkül meseleler, evler için verilen kiralar da sarahatle izah edilmiştir.

Bir fabrikanın kuruluşundan, çocuklara mahsus bahçelere kadar, her şey hakkında arazinin doğru bir şekilde kullanılması meselesinden biz mes'ulüz, plânlama işte budur.

Bu zarurî kontrolü yapmak zamanı artık gelmiş- tir. Şimdiye kadar böyle bir kontrolün noksanlığı de, sulh olunca, her halde emin bir temel üzerinde bize pek pahalıya mal olmuştur, bu kontrol sayesin-

inşaat yapabileceği muhakkaktır.»

Bu eseri şehircilikle uğraşan Mimar ve Mühen- dislerimize tavsiye ederiz.

K A P L A R D A T Ü R K T E Z Y İ N A T I

• Ö R N E K L E R İ Yazan: A . Süheyl Ünver Güzel Sanatlar Akademisi Minyatür

Şubesi yayınlarından No: 1

Muallim A . Halit Kitaphanesi Fiyatı 50 kuruş.

Tıp tarihimize olduğu kadar, Türk sanat tarihi üzerinde bize istifadeli yazılar ve eserler veren, Üni- versite ve G. S. Akademisi profesörlerinden Dr. Sü- heyl Ünver yukarıda ismi geçen küçük bir kitap vü- cuda getirmiştir. Kitabın ön sözünde sayın Süheyl'in dediği gibi, bu gibi monografilerin ehemmiyeti üze- rinde durmak ve Türk süslerinin hakikî güzelliklerini tanımak icap eder. Halkımızı, münevver kitleyi ya- kından ilgileyecek bu gibi eserler, Türk motiflerini ve bunların en güzel nümunelerini tanıtmağa yarayacak- tır. Bu sayede bir çok sahada kullanımağa değerli olan bu örneklerin tatbikatta faideleri olacaktır. E- seri okuyucularımıza tavsiye ederiz.

Ş A R K T A R E S İ M Elif Naci

Cumhuriyet Matbaası. Fiatı: 100 kuruş.

Türk ve İslâm Müzeler Müdür muavin ressam ve muharrir Elif Nac 25 sahif elik küçük bir broşür neşretmiştir.

Kitap, eski me'hazlere istinat etmekte ve şarkta resim sanatının mevcudiyeti hakkında malûmatı ih- tiva etmektedir. Eski Türkistan, Iran ve Hindistanda resim sanatının geçirdiği safahatı mücmel bir şekilde anlatmaktadır. Tavsiye ederiz.

B A Y I N D I R L I K İ Ş L E R İ D E R G İ S İ

1

İdari kısım No: 11 - 12 1943

Bu derginin 1 1 / 1 2 numarasında Y. Müh. Andeas

Retly tarafından yapılan «Çimento nevileri ve bu-

günkü istihsal tarzları hakkında mücmel bilgiler»

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu, sunuşunu hazırlamak amacıyla büyük zaman harcayan ve herkesin heyecanla katılmasını bekleyen bir konuşmacı için çok sinir bozucu olabilir. Bazı insanlar, konuşmacı

Horizontal göz hareketlerinin düzenlendiği inferior pons tegmentumundaki paramedyan pontin retiküler formasyon, mediyal longitidunal fasikül ve altıncı kraniyal sinir nükleusu

En az yüz yıllık perspektifi olan; Bir Kuşak - Bir Yol Projesinin, Asya, Afrika ve Avrupa’yı kara deniz ve demiryolları ile entegre edeceği, projenin hat üzerinde bulunan

yönteminin isabetliliği iyi bir teşhise bağlıdır... Birçok teşhis imkanının bulunması halinde, hekim, hasta için en iyi sonuç. verebilecek ve bunun yanı sıra hastaya en

160 sayfalik, kalın bir cilt teşkil eden v e ayın zamanda arkasında Fransızca bir hülâsayı ihtiva eden derginin bu nüs- hasında, vakıflara v e dolayısile Türk mimarîsine

• Tanuğur, 3 yıl önce İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Arı Teknokent’te 40 metrekarelik alanda başladığı yolculuğu bugün bin metrekarelik alanda 38 kişilik

Tez çalışmasında dünyada ve Türkiye‟de film gösterimi yapılan mekânların tarihi gelişimi, kent kültürü içinde sinema olgusu, seyircinin filmi sinemada

Bizde yirminci yüzyılın başlarında beliren sosyoloji hareketlerinin İki büyük temsilcisi vardır: Prena Saba­ haddin.. Prens