• Sonuç bulunamadı

HAFTALIK ÖYKÜLERİ 25. HAFTA

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "HAFTALIK ÖYKÜLERİ 25. HAFTA"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1

TUHAF SANDIK

Berke de Gökhan da çok sıkılmıştı. Birden kapıdan içeriye giren Ayça’yı görünce çok sevindiler. Ayça’nın elinde tuhaf bir sandık vardı. Peki ama bu sandığın içinde ne vardı? İlk konuşan tabii ki Berke oldu:

—Neden bu sandığı getirdin? Rengi de kıpkırmızıymış. Üstelik de çok küçük- müş. Bu sandığın içinde ne olabilir ki?

Ayça bir süre arkadaşlarına baktı. Sonra da hemen onlara seslendi:

—Bu sandığı bodrumda buldum. Eski bir kutunun içindeydi. Her yeri tozla kaplıydı. Temizleyene kadar kırmızı renkli olduğunu bile anlamadım. İçinden de eski bir kitap çıktı. Kitabın kapağında sarı, siyah, mor renkler vardı. İçinde de kırmızı, yeşil, mor sayfalar vardı.

Gökhan hemen Ayça’ya seslendi:

—Böyle sandıkların içinde sırlar bulunur. İstanbul, Ankara, Antalya gibi şehirlerde böyle sandıklar bulmuşlar. Hemen araştırma yapmalıyız.

Çocuklar o günden sonra araştırmaya başladılar. Peki sonra ne mi oldu?

Kitabın, çok eski bilgiler içerdiği keşfedildi. Tabii ki çocuklar da çok mutlu oldu.

HAFTALIK

DERS ÖYKÜLERİ

2. SINIF

25. HAFTA

25. HAFTANIN KONULARI

MATEMATİK TÜRKÇE HAYAT BİLGİSİ

Bölme İşlemi Yapalım Metin İle İlgili Sorular

Şekil, Sembol Ve İşaretlerin Kavranması Atatürk’ün Çocukluğu

Adı Soyadı:

Okulu:

Sınıfı - Nu:

(2)

2

YİYECEK BULALIM

Akşam olmak üzereydi. Aysun pencereden dışarı bakıyordu. Birden kapı zili çalınca kapıya koştu. Kapıyı açınca Aylin’i gördü. Aylin’in yanında Gökhan da vardı. Aysun hemen onlara seslendi:

— İyi ki de geldiniz. Ben de araştırmam için yardım isteyecektim.

Çocuklar içeri girdiler. Bir süre sonra ilk konuşan Aylin oldu:

— Yarın bu konu ile ilgili konuşma yapacaksın. Araştırman bitti mi?

— Aslında bitiremedim. Atatürk’ün çocukluğunu araştırmak için çok sayıda kitap okudum. Siz de bana yardım eder misiniz?

Gökhan hemen konuştu:

— Atatürk’ün oturduğu mahallede asker bir komşusu varmış. Komşusu üni- forma içinde mahallede dolaşırken Atatürk de onu izlermiş. Üniforma sevgisi o günlerden geliyormuş. Zaten bu yüzden de askeri okul sınavına girip ka- zanmış. Sonra da kurmay yüzbaşı olarak mezun olmuş. Çok sayıda savaşa katılmış. Yurdumuzu düşmanlara karşı savunmuş.

Aylin bir süre düşündükten sonra konuştu:

— Atatürk, ilkokul iki ayrı okulda bitirmiş. Önce annesinin isteği olan ma- halle mektebine sonra da babasının isteği olan Şemsi Efendi Mektebine gitmiş.

Okumayı çok seviyormuş. Çok sayıda kitap okumuş. Babasını erken yaşta kaybetmiş. Babasını kaybedince de dayısının çiftliğine gitmiş. Bu yüzden bir süre eğitimine ara vermek zorunda kalmış.

Aysun, arkadaşlarının anlattıklarını hemen defterine yazdı. Sonra da ko- nuşmaya başladı:

— Eğitimine verdiği aradan sonra askeri okula gitmiş. Burada matematik öğretmeni ona Mustafa Kemal ismini vermiş. Çünkü ikisinin de ismi Mustafa’y- mış. Bilgilerin hepsini yazdım. Artık konuşmam için yeterince bilgiye sahibim.

Akşam yemeğinden sonra konuşmamı da yazarım.

Tam da bu anda Gökhan’ın sesi duyuldu:

www.tunaduran.com

(3)

3

—Çocuklar! Ağaca bakın! Sincaplar!

Çocuklar ağaca bakınca çok sayıda sincap gördü. Peki ama bu kadar sincabın burada ne işi vardı? Tabii ki bu so- runun cevabını en çok Aysun merak etti:

— Toplam on sekiz tane sincap saydım. Sincaplar ağaç- lara eşit sayıda dağılmışlar. Altı ağaçta üçer tane sincap var. Ne kadar ilginç değil mi?

Bu sırada Aylin, başka bir ağaca baktı. Sonra da konuştu:

— Çocuklar! Bu ağaçta da sincaplar var. Aslında sadece ayaklarını gör- düm. On iki tane ayak saydım. Üç tane de bu ağaçta sincap var. Peki ama neden her ağaca üç tane sincap çıkmış?

Gökhan biraz düşündükten sonra konuşmaya başladı:

— Belki de yiyecek aramak için gruplara ayrılmışlardır. Hadi! Onlara yi- yecek bulalım. Sincaplar kuruyemişi çok sever.

Aysun hemen konuştu:

— Mutfakta ceviz ve fındık var. Yeterince alıp bahçeye çıkalım.

Çocuklar fındıkları ve cevizleri alıp hemen bahçeye koş- tular. Sincaplar kuruyemişlerin kokusunu alınca ağaçlardan indiler. Bu sırada Gökhan, arkadaşlarına seslendi:

— Elimde altı tane ceviz var. Üç sincaba ikişer tane veri- yorum.

Gökhan cevizleri verirken Aysun da fındıkları saydı. Sonra da konuşmaya başladı:

— Bende dokuz tane fındık var. Üç sincaba üçer tane veriyorum.

Çocuklar tüm sincaplara eşit miktarda kuruyemişi verdiler. Sincaplar ka- rınlarını doyurunca hemen uzaklaştı. Tam da bu anda ağaçlara kuşlar kondu.

Bu durumu gören Aysun hemen konuşmaya başladı:

— Bu kez 15 kuş, üç ağaca eşit miktarda kondu. Her ağaçta beşer kuş var.

www.tunaduran.com

(4)

4

Gökhan bu durumu görünce söze karıştı:

— Galiba onlar da yem arıyorlar. Onlara da yem verelim. Her ağaçta beş kuş var. Her beş kuşa, ayrı ayrı yem vermeliyiz. Ben yemleri almaya gi- diyorum.

Gökhan bahçedeki depoya koştu. Burada yemler vardı. Hemen avucuna yemleri doldurdu. Ağaçlardan birinin önüne gelince de arkadaşlarına seslen- di:

— On beş tane yemi buraya bırakıyorum. Bakalım eşit miktarda paylaşacaklar mı?

Gökhan yemleri bırakınca her kuş üçer tane yem yedi.

Yemi yiyen kuş hemen havalanıp uçtu. Gökhan her se- ferinde bir ağacın önüne gidip on beş tane yemi bıraktı.

Her kuş üçer yemi yiyip havalandı. Çocuklar bu durumu görünce çok şaşırdılar. En çok da Aysun şaşırdı:

— Kuşlar paylaşmayı biliyormuş. Hepsi de eşit miktarda yem yedi. Şimdi sizden bir yardım daha isteyeceğim. De- podaki yemleri tavuklar için ayıralım mı?

Çocuklar teklifi hemen kabul ettiler. Önce depodaki yemleri tek tek say- dılar. Yemler sayılınca ilk konuşan Gökhan oldu:

— Şimdi kavanozlara eşit miktarda koyalım. Siyah yemden 20 tane var.

Beş kavanoza dörder tane koyuyorum.

Aysun da konuştu:

— Mavi yemden de 15 tane var. Beş kavanoza üçer tane koyuyorum.

Aylin de yemleri sayıp konuştu:

— Kırmız yemden de 10 tane var. Beş kavanoza ikişer tane koyuyorum.

Böylece her kavanozda dokuz tane yem oldu. Çocuklar yemleri saymaya devam ettiler. Kavanozlar dolana kadar da çalıştılar. Kavanozlar dolunca Aysun’un sesi duyuldu:

— Çocuklar on beş tane kavanozu doldurduk. Üç tane rafımız var. Raf-

www.tunaduran.com

(5)

5

lara kavanozları eşit miktarda dizelim. Böylece her seferinde ne kadar yem aldığımızı da biliriz.

Çocuklar her rafa beş tane kavanoz dizdiler. Çuvallar içindeki yemlerin hepsi artık raftaydı. Aysun bu durumu görünce çok sevindi:

— Çocuklar çok teşekkür ederim. Kısa sürede bu işi de bitirdik.

Bu sırada Aylin duvardaki sembolleri gördü. Sonra da Aysun’a seslendi:

— Peki ama bu semboller neyi anlatıyor?

— Bu semboller, trafik işaretlerini anlatıyor. Babam sürücü kursunda çalışıyor. Bu yüzden trafik kurallarını çok iyi biliyor. Bu işaretleri de işinde kullanıyor. Ben de hepsini ezberledim.

Aysun bir tane işareti gösterip hemen konuştu:

— Bu işaret, trafik lambasını anlatıyor. Bu da yaya geçidini gösteriyor.

Bu sırada Gökhan da konuştu:

— Bu işaretin içinde geyik resmi var. Peki bu işaret ne anlama geliyor?

— Bu, en sevdiğim işarettir. Vahşi hayvanlar geçebilir anlamına geliyor.

Aylin de konuştu:

— Buradaki işaret de okul geçidi anlamına geliyor.

Okulun önünde her gün görüyorum.

Aysun işaretlerin çoğunun anlamını biliyordu. Bu yüz- den arkadaşlarına bir bir anlattı. Tabii ki Aylin de Gök- han da bu duruma çok sevindi. Yeni bilgiler öğrenmiş- lerdi. Hem de bu bilgiler çok önemliydi.

www.tunaduran.com

(6)

6

TÜRKÇE

İşaretlerin altına ne anlama geldiklerini yazalım.

1. Kim, ertesi gün bir gün konuşma yapacakmış?

A) Aylin B) Gökhan C) Aysun 2. Sincaplara hangisinden verme-

mişler?

A) B)

C)

3. Kimin babası sürücü kursunda çalışıyormuş?

A) Aylin B) Aysun C) Gökhan

4. Depodaki yemleri kimler için ka- vanozlara dizmişler?

A) B)

C)

5. Metnin yeni başlığı hangisi ola- maz?

A) Bahçedeki Sincaplar B) Bahçe Bakımı

C) Kuşlara Yem Verelim

... ... ... ...

... ... ... ...

www.tunaduran.com

(7)

7

MATEMATİK

Bölme işlemlerini yapalım.

1.

Altı sincaba eşit miktarda ceviz verirsek her sincaba kaç ceviz dü- şer?

A) 6 B) 4 C) 2

2. On altı fındığı sekiz sincaba eşit miktarda verirsek her sincaba kaç fındık düşer?

A) B) C)

3. On iki kavanozu altı rafa eşit miktarda dizersek her rafta kaç kavanoz olur?

A) İki B) Üç C) Dört 4. On tane kuş beş ağaca eşit mik-

tarda ayrılmıştır. Her ağaçta kaç kuş vardır?

A) B) C)

5. Beş kavanoz yemi on tavuğa pay etsek kaç tavuğa bir kava- noz yem düşer?

A) İki B) Üç C) Beş

14 ÷ 2 = ... 18 ÷ 3 = ... 10 ÷ 2 = ... 12 ÷ 4 = ...

20 ÷ 4 = ... 16 ÷ 2 = ... 15 ÷ 3 = ... 20 ÷ 5 = ...

16 4 8 4 10 5 5 1 8 2 18 6

www.tunaduran.com

(8)

8

HAYAT BİLGİSİ

Atatürk ile ilgili düşüncelerinizi yazar mısınız?

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

...

Aşağıdaki boşlukları, verilen kelimelerden uygun olanıyla tamamlayınız.

◆ Atatürk’ün oturduğu mahallede asker bir ... varmış.

◆ Atatürk’e Mustafa Kemal ismini ... öğretmeni vermiş.

◆ Atatürk ... çok severmiş.

◆ Atatürk, ilkokulu ... ayrı okulda bitirmiş.

◆ Atatürk erken yaşta ... kaybetmiş.

komşusu matematik okumayı

iki babasını

www.tunaduran.com

Referanslar

Benzer Belgeler

Öğreten Sorular Bölümü: Kazanımlara %100 uyumlu olarak hazırladığımız öğreten sorular ile öğ- rencilerimiz konuyu daha iyi kavrayacak, kazanımın bir sonraki aşaması

Problem: Ayşe, salı günü 12 sayfa, çarşamba günü 7 sayfa kitap okudu?. Ayşe toplam kaç sayfa

senin kuyularında gözlerim hüznünle, sürmeli bakışlarında ellerim ellerinin hüznünde bakışlarında buluşan ellerim bir menekşe sessizliğinde bir lale senin

Evcil hayvanların yeşil ot, kuru ot, tane yem, yumru yem, silo yemi vs. ihtiyacını karşılamak amacıyla tarla topraklarında yetiştirilen bitkilere “YEM

Tipik gri renk, su altında kalmış gley horizonunda görülür, Ferro-oksit fazla ise toprak mavimsi gri renk alır,. Beyaza yakın açık renkler kireç, alçı, MgCO 3 veya tuz

Orta taneli silt ve ince çakıl taneleri kolayca elenebilirken daha ince tane boyu sınıfları için suda çökeltme metodu geliştirilmiştir.. Sıkı tutturulmuş silttaşı,

Eğer günlük verilecek süt miktarı canlı ağırlığın %10’undan fazla olursa buzağılarda, beslemeye bağlı ishaller yanı sıra kuru yemlere olan

14- 87 tane portakalı 4 kasaya eşit olarak paylaştıralım.. tane