72 Türk Dili
Zelkif YILDIRIM
bana neler yapıyorsun ömürdeki yaşarlık
cilanın kuruluğu gibi oluyor ayna etinde
böyle yok kadar sert
ışıktan bir duvara sıvanmışım ayaklar bitişiktir ellerim bacakların yanına uzatılmış
kundağa sarılmış baştanbaşa alçılı bezlerle alçılı ve kırılgan
bedenim mumyalanmış bu yüzden kekemeyim çakıl taşlarıyla nehirde deniyorum kendime bir batık bir rüya çenesi oluyor kafatası konuşurken sıçratarak gevişini zamkın kırılgan ve alçılı
elimden kaçırırsam nehre kapılacak çamaşırlar yıkar gibi geveliyorum
çok geç anlıyorum sözlerini kendime tekrarlıyorum
o zaman yanında değilmişim gibi sonra koşup bir bir yakalıyorum çamaşırlarımı sudan çekip çıkarıyorum
on yıl sonra on beş yıl sonra