• Sonuç bulunamadı

Günümüzde Federal Almanya’da hazır ilaçların %20’si, Rusya’da kullanılan ilaçların 1/3’den fazlası bitkisel kökenli ilaçlardır (Usal ve Özde , 2001)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Günümüzde Federal Almanya’da hazır ilaçların %20’si, Rusya’da kullanılan ilaçların 1/3’den fazlası bitkisel kökenli ilaçlardır (Usal ve Özde , 2001)"

Copied!
83
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1. G R

Yeryüzünde 300 bin civarında tohumlu bitki türü oldu u tahmin edilmektedir. Dünya Sa lık Te kilatı (WHO) tarafından bu bitkilerin 20 bin kadarının tıbbi amaçlarla kullanıldı ını bildirilmi tir. Ancak bunlarının 500 kadarının kültürünün yapıldı ı, geri kalan çok büyük kısmının floradan toplanarak tüketime sunuldu u literatürde verilmektedir. Günümüzde Federal Almanya’da hazır ilaçların %20’si, Rusya’da kullanılan ilaçların 1/3’den fazlası bitkisel kökenli ilaçlardır (Usal ve Özde , 2001).

Tıbbi bitkiler, eczacılıkta bazı preparatların (tentür, ekstre, urup v.b.) hazırlanmasında ve tedavide kullanılan saf etkili maddelerin (alkoloit, heterozit, saponozit vb.) elde edilmesinde kullanılmaktadır. Bu bitkilerin tıbbi özellikleri dı ında de i ik amaçlarla kullanıldı ı ve bazı sanayi kollarında hammadde olarak de erlendirildi i de görülmektedir. Bu bitkiler gıda, baharat, içki, dericilik kozmetik ve parfümeri sanayinde, halk ilaçları yapımında, süs ve çevre düzenlemesi gibi alanlarda kullanıldı ı gibi özellikle baharat olarak da bütün dünyada yaygın bir tüketim alanına sahiptir (Usal ve Özde , 2001).

Baharatların ilk ça lardan beri bilinen özellikleri tedavi edici olmaları ve koku vermeleridir. Bu amaçla eczacılık, parfümeri ve kozmetik ürünlerinde kullanımı önem ta ımaktadır (Akgül, 1997).

Bitkisel çay üretiminde, sayısız bitki türü ve kombinasyonu kullanılabildi inden, ürünlerin duyusal özellikleri ve tıbbi etkileri son derece farklı ve çe itlidir. Etkili bile iklerin sıcak suya geçme oranları da de i kendir.

Daha çok keyif verici olarak, aromaları öne çıkan ve geleneksel biçimde günlük kullanıma girmi bitkisel çayların (adaçayı, ıhlamur vb.) tüketiminde bir sınırlama genelde söz konusu de ildir. Buna kar ılık, belirli bir rahatsızlı ı önleme veya tedavi etme amacını güden bitkisel çayların, mutlaka uzman kontrolünde ve etiket bilgilerine uygun kullanımı arttır. Aksi durumda, beklenen etki elde edilebilece i gibi sa lı a zararlı sonuçlarda ortaya çıkabilir. Zaten, bitkisel çayların –bazı örnekler hariç- asıl tedaviye yardım edebilecekleri ve etkili bile enleri genellikle az içerdiklerinden düzenli/uzun süreli kullanımın önemli oldu u unutulmamalıdır (Akgül ve Ünver, 2001).

(2)

kombinasyonuna ba lıdır. Her grup bitki, belirgin ve ho a giden koku bile enleriyle di erlerinden ayrılır. Genellikle uçucu ya ve di er bile ikleri içeren bu çaylar, çekici aromalarıyla bilinir: nane, rezene gibi. Ancak bir bitkisel çayın lezzeti, sıcak suda çözünebilen bütün bile iklerinin toplamıdır. Tedavi edici etki ise, ço unlukla belirli bile iklerden kaynaklanır. Yine de, bazı durumlarda sıcak suya geçen çe itli bile iklerden dolayı birkaç etki bir arada sa lanabilir.

Uçucu ya ların ve reçinelerin yanı sıra, bitkisel çayların lezzetini ve tıbbi etkisini veren bile ikler heterozitler, alkoloitler, organik asitler, tanenler, pigmentler, vitaminler, polisakkaritler ve minerallerdir. Her bitkide, hatta aynı bitki türünün farklı organlarında de i ik çe it ve miktarda etkili bile ik bulunabilir. Hasat zamanı, ön i lemler ve depolama bile imi etkileyen faktörlerdir. Bazı bitkisel materyalde, toksik etkili bile iklerin fazlaca bulundu u da unutulmamalıdır:

tuyon, safrol, pulegon, asaron, bazı glikozitler vb. Bu nedenle, üretim ve kullanımın bilimsel verilere uyularak kontrollü olmasının gere i, bir kez daha vurgulanmalıdır (Akgül ve Ünver, 2001).

Çay dünyada en çok tüketilen içecektir. Yılda tüketilen 2,5 milyon ton çayın %78’i siyah, %20’si ye il ve %2’si oolong çayıdır. Taze çay (Camelia sinensis L. O. Kunze) yapraklarının kısmi fermantasyonuyla oolong çayı, kontrollü fermantasyonuyla ise siyah çay üretilir (Hasler, 2000).

Çay ve kahvenin içinde uyarıcı nitelik ta ıyan kafein ve kahverengimsi rengi veren tanen bulunur. Çay ve kahve yemekle birlikte fazlaca ve koyu olarak içildi inde, tanen demirle ba lanarak demirin emilimini azaltır. Bitkisel çaylarda kafein olmadı ı için uyarıcı de ildir. Bu çaylar solunum yolları rahatsızlıklarında yararlı kabul edilir. Ayrıca idrar söktürücü etkileri de vardır (Baysal, 2002 ).

Çay içen ki ilerin kemiklerinin, içmeyenlerinkine göre daha sa lam yapılı oldu u ve bunun çaydaki izoflavonoidlerden kaynaklandı ı ortaya konulmu tur (Carper, 2000). Çay ba ı ıklık sistemi ve doku yenilenmesinde rol oynamakta ve vücudun direncini arttırmaktadır (Tamer ve ark., 2005).

Çoklu hidroksil gruplarının sübstitüent olarak ba lı bulundu u çok sayıda do al ve sentetik molekülün bir araya gelmesi ile olu an ve antioksidatif, kapiler güçlendirici, antiarterosiklerotik, antikanserojen ve antialerjik etkileriyle insan sa lı ı üzerinde olumlu etkileri oldu u belirlenen bile ikler siyah çayın aroma komponentlerinin büyük ço unlu unu olu turur (Toku o lu ve Ünal, 2001).

(3)

Çayda bulunan bioflavonoidlerin, radyoaktif Sr 90’ın kemik ili inde birikimini engelledi i, dolayısıyla radyasyondan kaynaklanan lösemi hastalı ına kar ı koruyucu etkisinin oldu u bildirilmi tir (Tamer ve ark., 2005).

Foster ve Duke (1990), o ulotunun taze ya da kuru yapraklarının çay olarak halk hekimli inde ate , a rılı mensturasyon, ba a rısı, so uk algınlı ı, uykusuzluk, karın a rısı giderici olarak; yaprak lapasının ise yaralara, tümörlere ve böcek ısırıklarına kar ı kullanıldı ını bildirmi tir.

Fermente edilmi çayın, sa lık üzerine etkisi üzerine oldu una dair pek bilgi bulunmamasına kar ın, ye il çayın olumlu etkileri üzerine pek çok kanıt vardır. Çin ve Tayvan gibi bazı Asya ülkelerinin çayı 3000 yıldır sa lık amacıyla kullandıkları bilinmektedir. Geleneksel Çin ve Hindistan tıbbında ye il çay idrar söktürücü, vücut yaralarını iyile tirici ve kalp rahatsızlıklarını iyele tirici amaçlar için kullanılmı tır. Günümüzde ise ye il çayın insan sa lı ı üzerine etkileriyle ilgili önemli bilimsel çalı malar yürütülmektedir. Çayın hazım kolaylı ı sa lamasının yanısıra, kan ekerini dü ürücü ve hatta kanserden koruyucu etkiside bilinmektedir (Anonymous, 2006a).

Günümüzde do al beslenme ve çevreye olan ilgi her geçen gün artmakta ve bunun sonucu olarak, tıbbi ve aromatik bitkilerin önemi biraz daha ön plana çıkmaktadır. O ulotunun kullanım alanı di er tıbbi ve aromatik bitkiler gibi bitkisel çay ve me rubat sanayiyle sınırlı kalmamı tır. Sentetik katkı maddelerin yerine do al koruyucu olarak gıda sanayiinde, tıp ve eczacılıkta çe itli preparatların muhtevasında, kozmetik sanayide, organik tarım ve hayvancılıkta kullanımları giderek yaygınla maktadır (Ba dat, 2005).

Yüzlerce hatta binlerce bitkiden çay olarak yararlanmak mümkündür.

Siyah çay üretiminde kullanılan bitkinin (Camelia sinensis) yaprakları önceleri ye il çay eklinde tüketilmekteydi. Güney Amerika’daki ‘mate çayı’ olarak bilinen llex paraguayensis bitkisinin yaprakları di er bir örnektir. Ancak bu iki üründe kafein içermektedir. Kafein içermeyen ve yüzyıllardır çay olarak kullanılanlara ise, Akdeniz havzasında yaygın olan adaçayı (Salvia) türleri örnek verilebilir (Akgül ve Ünver, 2001).

Çay tüketimiyle koroner arter hastalı ı (KAH)’ndan kaynaklanan ölüm riskinin ters orantılı oldu u rapor edilmi tir. Siyah çay, (Camelia sinensis L.) infüzyon ( % 5 ; v/w) olarak, günde 3–4 bardak içilir (Baytop, 1999 ; Riemersma ve ark., 2001).

(4)

bilinmekteydi. Ancak, son yıllarda çayın farmakolojik özellikleri yeniden incelenerek çay bile enlerinin antioksidan, antikarsinojenik, antimutajenik, antitoksik, antiinflamatuar, antibakteriyel, hipokolesterolemik ve antihepatotoksik etkilere de sahip oldu u gösterilmi tir. Ayrıca HIV virüsünün revers transkriptaz isimli enzimini ve hücresel DNA ve RNA polimerazları inhibe ettikleri bildirilmi tir (Nakane ve Ono, 1990; Yanagimoto ve ark., 2003).

Sidertis, Stachys ve Phlomis (Labiatae) türlerinin çiçekleri ve yaprakları, i tah açıcı ve midevi olarak geni miktarda infüzyon (% 1–5) eklinde kullanılmaktadırlar (Baytop, 1999).

Ye il çayın kanseri önleme mekanizmaları; mutajeniteyi ve genotoksisiteyi önleme, tümör ba lama ve ilerlemesini geciktirme, detoksifikasyon enzimlerini etkinle tirme, karsinojenlerin aktifle mi mekanizmalarını tuza a dü ürme ve serbest radikal temizleme aktivitesi gösterme olarak açıklanmı tır (Ahmad ve Mukhtar, 1999).

Ye il çaydaki polifenollerin hücre membranını oksidatif hasara kar ı korudu u, ayrıca lipid peroksidasyonunu engelledi i bildirilmi tir (Saffari ve Sadrzadeh, 2004).

Papatya, (Matricaria chomomilla) L. (Compositae) türünün gölgede kurutulmu çiçekleridir. drar arttırıcı, i tah açıcı, yatı tırıcı, gaz ve safra söktürücü etkileri bulunmaktadır. Haricen infusyon, bo az iltihaplarına kar ı gargara halinde, iltihaplı yaralara (basur gibi) kar ı ise pansuman halinde, a rı kesici ve yara iyile tirici olarak kullanılmaktadır. Tozu 1–2 gr. olarak günde birkaç defa, infusyon ise (% 1) sabahları aç karnına bir bardak içilir (Baytop, 1999).

Sinameki, (Casia (Leguminosae) türlerinin kurutulmu yaprakçıklarıdır.

Etkisi kalın ba ırsak üzerine olan kuvvetli bir müshildir. Tıbbi dozlarda, karın a rısı yapmasına kar ılık, mide bulantısı ve kusma yapmaz. Yüksek miktarlarda (10 gr) bulantı ve kusma yapar. Memleketimizde çok kullanılan etkili bir müshildir. Toz eklinde 0,5–1 gr, günde 2–3 defa alınır. nfusyonla ise 5–10 gr sinameki yapra ı 200 gr su ile be dakika kaynatılır, so uduktan sonra süzülür ve içilir (Baytop, 1999).

(5)

Biberiye (Rosmarinus officinalis L.) yapraklarında rozmarinik asit ve karnozik asit gibi güçlü antioksidanlar bulunmaktadır. Karnozik asitin hayvansal ya lar için en güçlü antioksidan oldu u bilinmektedir. Abietatrien türevi diterpenler karnozik asit ve karnosol biberiyenin antioksidan etkisinin %90’ından sorumludur. Benzer etkiye sahip di er bile ikler rozmanol, epirozmanol, izorozmanol, rozmaridifenol, rozmadial ve miltiron’dur. Biberiye yapraklarının hem ham hem de rafine ekstreleri ticari olarak bulunmaktadır. nfüzyon olarak (~ % 5–10) günde 2–3 bardak içilir (Hasler, 2000 ; Baytop, 1999).

Biberiye flavonoidler, fenoller, uçucu ya ve terpenoidler içerir. Biberiye yapraklarında karnasol, karnosik asit, rosmanol ve rosmeridifenol tespit edilmi tir.

karnasol ve karnosik asitler antioksidan aktivitenin sorumlusudurlar.

Rosmeridifenol ise butilhidroksitoluen (BHT)’e yakın antioksidan aktivite gösterir. Ayrıca biberiye antikanserojen etkiye de sahiptir (Huang ve ark., 1994).

Ihlamur de i ik Tilia türlerinin kurutulmu çiçekleridir. drar arttırıcı, terletici, yatı tırıcı, uyutucu ve gö üs yumu atıcı etkileri bulunmaktadır. Bilhassa infuzyon ( %1 ) halinde kullanılmaktadır. nfüzyona bir miktar portakal çiçe i ilavesi içimi kolayla tırır (Baytop, 1999).

O ulotunun (Melissa officinalis L.) taze veya kurutulmu yaprakları kullanılır. Yatı tırıcı, midevi, gaz söktürücü, terletici ve antiseptik etkilere sahiptir. nfusyon (% 2–5) olarak yemeklerden önce ve sonra bir fincan içilir (Baytop, 1999).

Isırgan yapra ı, bazı Urtica (Urticaceae) türlerinin kurutulmu veya taze yapraklarıdır. Yaprak ve kök dâhilen kan temizleyici, idrar arttırıcı ve i tah açıcı olarak kullanılır. Yapraktan hazırlanan infusyon (% 2–5) veya kök dekoksiyonu (% 3–4), yemek aralarında olmak üzere, günde 2–3 bardak içilir (Baytop, 1999).

Nanenin (Mentha piperita L.) (Bahçe nanesi) (Labiatae) gölgede kurutulmu yaprakları kullanılır. Bilhassa sinirsel kökenli mide bulantılarını kesici, gaz söktürücü, koku verici olarak kullanılmaktadır. nfusyon (% 4–5) sabah ak am birer bardak, nane günde 20 – 80 gr alınır (Baytop, 1999).

(6)

meyvasıdır. Midevi, gaz sökücü ve süt arttırıcı etkilere sahiptir. Yapra ı yara iyi edici, kökü ise idrar arttırıcı olarak kullanılmaktadır. Toz olarak 0,5–1 gr, hap halinde günde birkaç defa, infusyon (% 2) olarakta, günde 2–3 bardak içilir, infüzyonu bilhassa süt çocuklarında gaz olu masını önlemek amacıyla kullanılır.

Avrupa ülkelerinde anasona tercihen kullanılmaktadır (Baytop, 1999).

Günümüzde piyasada hazır ku burnu çayları da yaygın olarak bulunmaktadır. Ku burnu tek ba ına veya di er bitkisel çay karı ımları içinde yer almaktadır. Ku burnu meyveleri bütün halde, kurutulmu , parçalanmı ya da ö ütülmü olarak kullanılabilmektedir. Ö ütülmü olanlar po etler içinde genellikle yurt dı ında amber (hibiscus) ve ebegümeci (mallow) yapraklarıyla karı tırılarak kullanılmaktadır. Ancak ku burnu çayının hazırlanması sırasında % 44–77 oranında C vitamini kaybı olmaktadır. Kurutulmu Ku burnu çayının hazırlanmasında kullanılan kaynama sıcaklı ının etkisiyle askorbik asit kaybı % 31,5–71 arasında de i ebilmektedir (Nas ve Karakal, 2002).

Ku burnu bitkisinin meyveleri C vitamini ve P vitamini ile Potasyum açısından oldukça zengin olmalarına kar ın, meyvelerin bu özelliklerinden verimli bir ekilde yararlanılmamaktadır. Çünkü ku burnu meyvesinin, yararlanılan kısmı, hipantium adı verilen kırmızı renkli dı kısmıdır. Hipantium içinde bulunan ve esas meyvelerini olu turan nuks tipi meyveler (çekirdek benzeri yapılar) ile sert tüylerin varlı ı kırmızı renkli hipantium kısmından do rudan yararlanılmayı engellemektedir. Bu nedenle ku burnu meyvelerinden yararlanma genellikle çay, marmelat, nektar vb. gibi çe itli ürünlere i lendikten sonra mümkün olmaktadır (Acar ve Demir, 2001).

Ku burnu, infusyon (% 5) veya toz (günde 0,5–1 gr) halinde kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra ku burnu çayının kafeinsiz olması, normal çayda bulunan kafeinin etkisiyle ortaya çıkan uykusuzluk sorununu ortadan kaldırmaktadır. Yine ku burnu çayının stresi attı ı ve sindirime yardımcı oldu u belirtilmektedir (Baytop, 1999; Nas ve Karakal, 2002).

Ku burnu meyvesinin C vitamini içeri i oldukça fazladır. K ve Ca açısından zengin olan bu üründe karotenoid maddelerden likopen ve – karoten hakimdir (Acar ve Demir, 2001).

(7)

Kekik, (Thymus) türlerinin kurutulmu çiçekli ve yapraklı dallarıdır.

Midevi, yatı tırıcı, antiseptik, kurt dü ürücü ve kan dola ımını uyarıcı etkileri vardır. Baharat olarak da kullanılmaktadır. Kullanımı toz ve infusyon (% 1- 1,5) eklindedir. Kekik ismi altında genellikle Origanum türlerinden elde edilen drogun satı ı yapılmaktadır (Baytop, 1999).

Ki ni , (Coriandum sativum L.) türünün kurutulmu olgun meyvalarıdır.

tah açıcı, gaz söktürücü ve hazmettirici olarak kullanılmaktadır. Baharat olarak ve bazı içkilerin (likörler) hazırlanmasında da kullanılır (Baytop, 1999).

Tarçın, (Cinnamomum) türlerinin kurutulmu kabu udur. Kabız, gaz söktürücü ve antiseptik özelliklere sahiptir. Baharat ve koku verici olarak çok kullanılır. Toz 0,005 – 0,30 gr hap halinde günde birkaç defa veya infusyon (% 5) olarak günde 2–3 bardak içilir. Tarhun, (Artemisia dracunculus L.) türünün kurutulmu ya da taze yapraklı dallarıdır. Halen i tah açıcı ve hazmettirici olarak infusyon (% 2) halinde kullanılmaktadır (Baytop, 1999).

Bu çalı manın amaçı, Türkiye’de yaygın olarak tüketilen bitkisel çayların ve bunlardan farklı sürelerde demleme (infusyon) ve kaynatma (dekoksiyon) yöntemleriyle elde edilen çayların mineral içeriklerini saptamak ve çaya geçen mineral madde oranlarını ve optimum demleme süresini tespit etmek olmu tur.

(8)

Son zamanlarda ticari olarak tüketiciye yönelik kullanıma hazır demleme po etleri ve daha da yaygın olarak fincan po etleri eklindeki bitkisel çaylar tüketime sunulmaktadır. Uygun artlarda 2 yıl kadar raf ömrü olan bu ürünlerin etiketinde kullanım ekli ve varsa kısıtlayıcı/uyarıcı bilgiler yer almaktadır.

Örne in, sinameki içeren çaylar günde iki po etten fazla tüketildi inde a ırı laksatif etki yapabilir (Akgül ve Ünver, 2001).

Hazır süzen po et içindeki bitkisel çaylar, demlik veya fincanda üzerine yeni kaynatılmı su dökülerek 3–5 dakika demlemeye bırakılır. Bazı kaba materyal içeren veya çoklu kombinasyon eklindeki ürünlerde süre 10 dakikaya çıkabilir. Süre sonunda po etin çıkarılması gerekmektedir. Çay, oldu u gibi ya da tatlandırılarak içilir. Türkiye florasında geçen yakla ık 10 bin tür mevcuttur;

bunun üçte birini kokulu bitkiler olu turmaktadır. Bitkilerle tedavi, son yıllara kadar geleneksel olarak sürdürülmü tür. Bitkisel çay üretiminin bilimsel temellere göre yapılmasıyla tüketiminin artmaya ba ladı ı görülmektedir. Bazı özel i letmeler ülke çapında bitkisel çay üretimi ve da ıtımına ba lamı tır. Henüz kısıtlı çe itte yapılan üretimde en yaygın olanların ku burnu, adaçayı, ıhlamur, nane, papatya, tarçın, karanfil, rezene ile bazı ikili veya çoklu kombinasyonlardır.

Ayrıca, de i ik meyve aromaları içeren ürünler piyasada bulunmaktadır (Akgül ve Ünver, 2001).

Çay az sayıdaki flor kaynaklarından biridir. Bir bardak çay yakla ık 0,1 mg flor içermektedir. Günde içilen altı bardak çayın, flor ihtiyacını kar ılayarak a ızda plakların olu masını engelledi ini, di çürümelerini önledi ini ve antiseptik olarak di eti hastalıklarının tedavisinde kullanılabildi ini bildirmi tir (Tamer ve ark., 2005).

Çaydaki mineral maddelerinin %50’ sini olu turan potasyum, diyarede kaybedilen suyun geri kazanılmasında yardımcı olmaktadır (Çopur, 2000).

Siyah çayların minarel madde komposizyonlarıyla çay örneklerinden elde edilen demlerin mineral madde komposizyonları kar ıla tırıldı ı zaman çayın, çinko, sodyum, potasyum ve kalsiyum hariç insan sa lı ına ve beslenmesine mineral madde açısından önemli bir katkısının olmadı ı görülmü tür. Demli e konulan kuru çay miktarı arttıkça demleme süresinin artı ına paralel olarak deme geçen maddelerde artı gözlenmi tir. Bu artı demli e konulan kuru çay miktarına

(9)

ba lı olarak de i mekle birlikte demleme süresinin 30–40 dakika oldu u ana kadar devam etmi tir. Bu a amadan sonra meydana gelen artma ve azalmalar çayın posası ile dem arasındaki madde alı veri ine ba lanmı tır. Kullanılan çayın kalitesi arttıkça da deme geçen madde miktarıda daha fazla artı oldu u bulunmu tur (Poyrazo lu ve Gürses, 2004).

Wetherilt ve ark. (1991), yabancı ve yerli siyah çaylarda fosfor miktarını sırasıyla 254–343 mg/100 g ve 224–256 mg/100 g arasında; kalsiyum miktarını 307–513 mg/100 g; potasyum miktarını 1445–1648 mg/100 g ve 1259–1564 mg/100 g; bakır miktarını 1,5–2,4 mg/100 g ve 2,0–6,0 mg/100 g ; çinko miktarını 2,9–3,5 mg/100g ve 2,3–3,4 mg/100g; mangan miktarını 53–91 mg/100 g ve 102–

140 mg/100 g; magnezyum miktarını 151–202 mg/100 g ve 134–195 mg/100 g ve demir miktarını 13,4–48,7 mg/100 g ve 24,1–44,8 mg/100 g arasında saptamı lardır.

Taze çay yapraklarında 145–327 mg/100g Ca, 185–415 mg/100g K, 18,9–

31,6 mg/100g Fe, 50–60 mg/100g Na, 2700–8400 mg/100g A vitamini, 0,07–0–

38 mg/100g B1 vitamini, 0,79–1,24 mg/100g B2 vitamini, 4,6–7,6 mg/100g B3 vitamini, 85–230 mg/100g C vitamini bulunmu tur (Anonymous, 2006b).

Gürses ve Artık (1983), Türk çaylarında ve bu çaylardan elde edilen demlerde sodyum, potasyum ve kalsiyum miktarını ara tırmı lar. Elde edilen sonuçlara göre demlenen çaya sodyumun 89 ppm–223 ppm arasında, potasyumun 1837 ppm–3538 ppm arasında ve kalsiyumun ise 10 ppm–110 ppm arasında geçti i bildirilmi lerdir.

Gürses (1984), i lenmi Türk çay örneklerinin çinko, manganez ve magnezyum içerikleri ile deme geçi miktarlarını ara tırmı ve demlerde çinko miktarını 3,0–17,5 ppm, manganez miktarını 160–610 ppm ve magnezyum içeri ini ise 213–313 ppm arasında oldu unu tayin etmi tir.

Fernandez ve ark. (2002), siyah ve ye il çaylarda Mg ve Ca içeriklerinin 5–22 mg/l arasında de i ti ini belirlemi lerdir.

Kacar ve ark.(1972), Siyah çayın de erlerini Fe (308–430 ppm), Zn (31–

44 ppm) olarak tespit etmi lerdir. Gürses (1984), i lenmi Türk çayı örneklerinde 467–1789 ppm Mg, 360–1510 ppm Mn, 26–143 ppm Zn de erlerini bildirmi tir.

Nas (1990), siyah çayda 1166–2497 ppm Mg, 132–302 ppm Mn, 101–923 ppm Fe, 13–23 ppm Zn de erlerini tespit etmi tir.

(10)

mangan içeriklerinin 1–2262 ppm arasında de i ti ini belirlemi tir.

Ku burnu, mineral madde açısından iyi bir kaynaktır Ku burnunun yapısında potasyum, kalsiyum, magnezyum, fosfor, demir, mangan, bakır, çinko gibi katyonlar yanında sülfat, klorür, nitrat gibi anyonlarda bulunmaktadır (Yamankaradeniz, 1982; Nas ve Karakal 2002).

Ku burnu çayında ilk be dakika içinde suya geçen mineral madde miktarı artı gösterirken, infüzyon süresinin 30 dakikaya kadar uzatılması halinde ise mineral madde miktarında önemli bir artı belirlenmemi tir (Nas ve Karakal, 2002).

Ku burnunun kül içeri i % 6,10–7,72 aralı ındadır. Ku burnunun Ca (94–

138 mg/100g), Mg (56–124 mg/100g), Na (1,1- 5,9 mg /100g), K (461–795 mg/

100g) ve P (137–834 mg/100g) içerdi ini bildirmi tir (Yamankaradeniz, 1982).

Ku burnunun 10 dakika kaynatılmasıyla hazırlanan bitkisel çay örnekleri incelendi inde, Na miktarının 18,96 -19,97 mg/ L, K miktarının 204,9–285,0 mg/

L, Ca 49,12 – 72,76 mg/ L, Mg miktarının 24,70 – 37,67 mg/ L ve Fe miktarının ise 9,76 – 11,98 mg/L arasında de i ti i bildirilmi tir (Acar ve Demir, 2001).

Singh ve Garg (2006), tarçının (C. zeylanicum) mineral içereri ini; 3.54 g/g Br, 6.03 mg/g Cl, 93,8ng/g Co, 9,14 g/g Cr, 1,77 g/g Cs, 2390 g/g Fe, 33,8 mg/g K, 83 g/g Mn, 1,81 mg/g Na, 2,39 mg/g Pb, 11,5 g/g Rb, 29 g/g Sb, 58 ng/g Sc, 68 ng/g Se, 75,0 g/g Sr ve 104 g/g Zn olarak tespit etmi tir.

Anderson (1989), yaptı ı çalı mada tarçının yapısında 2,39 mg/g Fe, 93 mg/g Co ve 9,141 g/g Cr ve 1041 g/g Zn oldu unu belirtmi tir.

Christensen ve ark. (1968), kekik üzerine yaptıkları bir çalı mada % 1,90–

2,30 Ca, % 0,16–0,29 P, % 0,85–1,10 K, % 0,086–0,11 Na, % 0,23–0,33 Mg, 1050–1650 ppm Fe, 34–38 ppm B, 5–12 ppm Cu, 52–82 ppm Zn ve 70–126 ppm Mn bulundu u tespit etmi lerdir.

Baysal ve ark. (1991), kekikde P içeri inin % 0,20, K’un % 0,81, Na’un 550 ppm ve kekik ve nane için sırasıyla Ca’un % 1,89 ve % 0,75, Fe içeri inin 1240 ppm ve 302 ppm oldu unu bulmu lardır.

Polat (1993), keki in mineral içeri ini incelemi ve makro elementlerden fosfor (% 0,11), potasyum (% 1,30), kalsiyum (% 2,20), magnezyum (% 0,30), sodyum (% 0,015) ve mikro elementlerden ise baryum (22,22 ppm), demir

(11)

(556,07 ppm), çinko (20,98 ppm) ve mangan (169,19 ppm) içeriklerini tespit etmi lerdir.

Adaçayının makro elementlerden fosfor (% 0,14), potasyum (% 1,66), kalsiyum (% 1,30), magnezyum (% 0,36), sodyum ( % 0,012) ve mikro elementler açısından ise baryum (225,20 ppm), demir (341,23 ppm), çinko (17,6 ppm) ve mangan (171,91 ppm) tespit edilmi tir (Polat, 1993).

Ki ni in ( Coriandrum Sativum) mineral içeri i 9,71 g/g Br, 7,10 mg/g Cl, 31 ng/g Co, 1,15 g/g Cr, 1,92 g/g Cu, 140 g/g Fe, 360 ng/g Hg, 53,2 mg/g K, 115 g/g Mn, 0,64 g/g Mo, 2,01 mg/g Na, 2,01 mg/g P, 129 ng/g Se, 3,4 g/g Sr ve 201 g/g Zn olarak bildirmi tir (Singh ve Garg, 2006).

Claudia ve ark. (1998), ki ni in mineral içeriklerini sırasıyla 34 mg/100g Na, 619 mg/100g K, 101 mg/100g Ca, 26 mg/100g Mg, 55 mg/100g P, 6,1 mg/100g Fe, 0,10 mg/100g Cu, 0,20 mg/100g Zn, 0,88 mg/100g Mn, 0,04 mg/100g Co ve 58 mg/100g Pb olarak tespit etmi tir.

Ki ni in mineral içeri i bir ba ka çalı mada; 849 mg/kg Mg, 772 mg/kg Al, %0,23 Si, 584 mg/kg P, 428 mg/kg S, %0,18 CI, %0,47 K, %0,45 Ca, 111 mg/kg Ti, 44 mg/kg Mn, %0,14 Fe, 57 mg/kg Cu , 38 mg/kg Zn, 4 mg/kg Br, 6 mg/kg Rb ve 19 mg/kg Sr olarak bildirmi lerdir (Barakat ve ark., 2003).

Akgül (1993), küt nanenin (Mentha rotundifolia) 100 g’ında 755 mg Ca, 30,2 mg Fe oldu unu bildirmi tir.

Lozak ve ark. (2002), nanede, Ca ve Mg’yi sırasıyla 13,331 mg/kg ve 5778 mg/kg, Cu 12 mg/kg ve Zn 51,0 mg/kg oldu unu tespit etmi lerdir. Nane ve ısırgan otunda ise Fe miktarının sırasıyla 239 ve 107 mg/kg oldu unu bulmu lardır.

Zengin ve ark. (2004), adaçayının Fe (981,1 ppm), fesle en bitkisinin P (%

0,98), Ca (% 2,26), Mg (% 0,31) ve Zn’ce (46,05 ppm) ve nanenin ise Li (23,50 ppm) bakımından çok zengin oldu unu tespit etmi lerdir. Aynı çalı macılar yaptıkları çalı mada en yüksek P (4100,9 ppm) ve Mg’nin (529,15 ppm) fesle en, Ca’nın (6318,5 ppm) sinameki, Fe’nin (11,69 ppm) o ulotu ve Zn’nin (17,51 ppm) ise nane çayında oldu unu tespit etmi lerdir. Bitki örneklerinden demleme çaylarına en dü ük oranda Al (% 0,06 adaçayı), en yüksek oranda ise Mn (%

98,03 kekik) geçmi tir. Zengin ve ark. (2004)’ün yaptı ı çalı madaki verilere göre; bitkilerden çaylara en dü ük düzeyde Fe (% 3,28), en yüksek düzeyde ise K (% 53,58) geçti ini saptamı lardır.

(12)

mg/kg S, % 0,11 Cl, % 0,54 K, % 0,54 Ca, 19 mg/kg Mn, 156 mg/kg Fe, 53 mg/kg Cu, 35 mg/kg Zn ve 6 mg/kg Sr olarak saptanmı tır (Barakat ve ark., 2003). Turan ve ark. (2003), fesle ende % 0,02 P, % 1,87 K ve 12,2 ppm Fe tespit etmi tir.

Ba gel ve Erdemo lu (2005), 70 kg a ırlı ında bir insanın de i ik bitkisel çayların kullanımı ile günlük olarak alabilece i mineral miktarlarını bildirmi lerdir. Bu de erler 500 mg/gün Ca, 300 mg/gün Mg, 15 mg/gün Fe, 5 mg/gün Al, 2,8 mg/gün Mn, 15 mg/gün Zn, 2,5 mg/gün Cu, 1,6 mg/gün Sr, 1,1 mg/gün Ba, 0,025 mg/gün Ni, 0,05–0,2 mg/gün Cr, 0,04 mg/gün Co, 0,415 mg/gün Pb, 0,057 mg/gün Cd olarak rapor edilmi tir.

Potasyum vücut sıvılarının asit - baz dengesinde ve di er metabolik faaliyetlerde önemli role sahiptir. Kalsiyum vücutta di ve kemik yapısında bulunur. Yeti kinlerde potasyum ve kalsiyum için günlük ihtiyacın sırasıyla 1 – 5,6 mg ve 500 mg oldu u dikkate alındı ında 100 gr ku burnu tüketmekle vücudun kalsiyum ihtiyacının yarısından fazlası, potasyum ihtiyacının ise bir kısmı kar ılanabilmektedir (Ertugay ve ark., 1990).

Kalsiyumun kemik ve di olu umunda yapıta ı olması, hücre membranlarının fonksiyonel yapısının korunmasında, kas kasılmasında, hücre içi ve dı ı salgı aktivitelerinin düzenlenmesinde rol alması, kanın pıhtıla ması ve kan basıncını ayarlaması bakımından vücutta kalsiyumun i levleri oldukça geni tir (Kılıç ve Köse, 2001).

Sodyum-potasyum hücre içi ve dı ı sıvıların, asit ve baz dengesinin sa lanması, sinir ve kasların çalı ması için gereklidir. Terlemelerde terle beraber bir miktar sodyum vücuttan atılabilir. Yine iddetli ishal ve kusma önemli miktarda sodyum ve potasyum kaybına sebep olur. Potasyum en çok ye il sebzelerde, çay ve kahvede, di er sebzelerde, meyve ve meyve sularında bulunur.

Yeti kinler için günlük sodyum ve potasyum gereksinmesi sırasıyla 2,4 ve 3,5 g’dır (Baysal, 2002).

Magnezyumun bir kısmı kalsiyum ve fosforla beraber iskeletin yapısında bulunur. Kas dokularında ve vücut sıvılarında da magnezyum bulunur. Vücutta besin ö elerinin kullanılması ile ilgili kimyasal reaksiyonların bazılarında katalizör i levi görür. Yeti kin bir kimsenin günlük magnezyum ihtiyacı 0,3 gr kadardır (Baysal, 2002).

(13)

Bakır ortalama yeti kin bir kimse için günde 2,5–5,0 mg alınmalı ve yeti kinlerin 100–150 mg’lık bir bakır deposu vardır. Bakır, demirin vücutta kullanılmasına yardım eder (Baysal, 2002).

Yeti kin bir kimsenin günlük iyot gereksinimi ortalama olarak 0,1–0,2 mg’dır. yodun troid bezindeki miktarı azaldı ı zaman basit guvatr denen hastalık olu ur. Troid bezinin çalı ması bazal metabolizmayı ölçmekle ö renilir (Baysal, 2002).

Günlük çinko gereksinimi 12 mg civarıdır. Çinko, protein ve nükleik asit metobolizmasında enzimlere yardımcıdır. Bu nedenle, büyüme, cinsiyet organlarının geli iminde, hücresel ba ı ıklı ın olu umunda etkindir (Baysal, 2002).

Do al besinleri dengeli alan insanların günlük 0,1–0,2 mg olan krom gereksinmelerini kar ıladıkları kabul edilir. Kromun ya ve karbonhidrat metabolizmasında rol aldı ı sanılmaktadır. Krom yetersiz alındı ında, glikozun kullanımında bozukluk ve kolesterol düzeyinde artı oldu u bildirilmi tir (Baysal, 2002).

Fluorid, di in iç ve mine kısımlarının olu umu için gereklidir. Kemiklerin yapısına da katılır. Günlük alım düzeyi 1,5-4,0 mg’dır. Flouridin esas kayna ı sudur, su dı ında flourid çay ve deniz ürünleri ba ta olmak üzere, tüm yiyecek ve içeceklerde az miktarda bulunur (Baysal, 2002).

Magnezyum, protein sentezi sırasında enerji olu umu ve enerjinin transferinde, kas kasılmasında ve sinir eksitabilitesinde rol alır ve çe itleri enzimlerin kofatörü olarak önemlidir. Kas kasılmasında gev eticidir. Magnezyum hücre içinde mitokondriyal membranın bütünlü ünü sa lamasında görev üstlenir.

Hücre çekirde inde DNA’nın yapım ve stabilitesinde magnezyum iyonlarına gereksinim vardır (Duruk, 2004).

Dünya Sa lık Te kilatı (WHO) bitkilerde arsenik, kadmiyum ve kur unun izin verilebilir en yüksek miktarlarını sırasıyla 1,0, 0,3 ve 10 mg/kg olarak belirtmi tir (Lozak ve ark., 2002).

(14)

3.1. Materyal

Ara tırmada kullanılan adaçayı, anason, alıç, biberiye, da çayı, fesle en, ıhlamur, Isırgan otu, kekik, ki ni , ku burnu, nane, o ulotu, siyah çay, sinameki, papatya, tarhun, tarçın, ye il çay ve rezene (Çizelge 3.1.). Konya’daki lokal marketlerden temin edilmi tir. Bitkiler, kullanılıncaya kadar geçen süreçte oda

artlarında muhafaza edilmi lerdir.

Çizelge 3.1. Ara tırmada kullanılan bitkiler

Türkçe Adı Botanik Adı Familya Kullanılan

Organ

Adaçayı Salvia fruticosa L. Labiatae yaprak + çiçek Alıç Crataegus orientalis Rosaceae Meyve

Anason Pimpinella anisum L. Umbelliferae Meyve Biberiye Rosmarinus officinalis L. Labiatae Yaprak

Da çayı Sideritis spp. Labiatae yaprak + çiçek Fesle en Ocimum basilicum L. Labiatae yaprak + çiçek

Ihlamur Tilia cordata Tiliaceae Çiçek

Isırgan Urtica dioica L. Urticaceae yaprak + kök Kekik Thymus vulgaris L. Labiatae yaprak + çiçek Ki ni Coriandrum sativum L. Umbelliferae Meyve

Ku burnu Rosa canina L. Rosaceae Meyve

Nane Mentha piperita L. Labiatae yaprak + çiçek O ulotu Melissa officinalis L. Labiatae yaprak + çiçek Papatya Matricaria chamomilla Compositae Vejatatif aksam Rezene Foeniculum vulgare L. Umbelliferae Yaprak + çiçek Sinameki Casia angustifolia Leguminosae Yaprak

Siyah çay Camelia sinensis L. Theaceae Yaprak Tarçın Cinnamomum casia Lauraceae Kabuk(dal) Tarhun Artemisia dracunculus L. Compositae yaprak + çiçek Ye il çay Camelia sinensis Theaceae Yaprak

3.2. Metot

Kurutulmu bitki materyallerinin mineral madde tayininde önce 0,5 g ö ütülmü her bir bitki örne ine 15 ml saf HNO3 ilave edilmi tir. Örnekler, mikrodalga fırınında (MARS 5) 200 0C’da yakılmı tır. Çözelti belirli hacme kadar suyla seyreltilmi tir. Hazırlanan konsantrasyonlar ICP-AES cihazında okunmu ve sonuçlar ppm olarak bildirilmi tir.

nfüsyon (Demleme)

Bitkiler toz haline gelinceye kadar porselen havanda dövülmü ve hassas terazide 2 gr tartılmı tır. Erlene 98 ml ultra saf su konulmu ve hot plate üzerinde

(15)

kaynatılmaya ba latılmı tır. Kaynayınca toz haline getirilmi ve tartılmı bitki ilave edilip, istenilen infusyon (demleme) sürelerine göre 10, 15 ve 20.

dakikalarda demlemeye son verilmi ve filtreyle süzülmü tür. Süzüntüden 25 ml alınarak 50 ml’lik cam balon jojolara aktarılmı tır ve ultra saf suyla 50 ml’ye ibla edilmi tir.

Dekoksiyon (Kaynatma)

Ku burnu, Tarçın, Tarhun gibi örneklere Dekoksiyon (kaynatma) yapılmı tır; bitkiler toz haline gelinceye kadar porselen havanda dövülmü ve hassas terazide 2. gr tartılmı tır. Erlene 98 ml ultra saf su konup, hot plated üzerinde kaynatılmaya ba lanmı tır. Su kaynamaya ba ladı ı zaman toz haline getirilmi ve tartılmı bitki suya ilave edilmi tir. Birlikte kaynamaya bırakılan bitkilerin ilavesinden 10. dakika sonra Erlendeki demlenmi bitkiler Hot plate’den alınıp filtreden süzülmü tür. Di er örneklerde aynı i lemlerden geçirilip 15 ve 20.

dakikalarda hot plate alınıp filtreden süzülmü tür. Süzüntüden 25 ml pipetler alınıp, 50 ml cam balonlara ilave edilerek, üzeri ultra saf suyla tamamlanmı tır.

nfüzyon ve dekoksiyon sularının mineral içerikleri, filtre edildikten sonra direkt ICP-AES cihazına enjekte edilerek belirlenmi tir.

Inductivelly Coupled Plasma Atomic Emission Spectrometer (ICP-AES) cihazı kullanılarak mineraller belirlenmi ve uygulama artları a a ıda verilmi tir (Skujins 1998).

ICP-AES’in çalı ma artları:

Alet : ICP-AES (Varian-Vista) RF Güç : 0,7-1.5 kw (1,2-1,3 kw Axial) Plazlama gaz akı oranı (Ar) : 10,5-15 L/d (radyal)

: 15 L/d (Axial) Auxiliary gaz akı oranı (Ar) : 1,5L/d

Algılama yüksekli i : 5-12mm

Kopya etme ve okuma süresi : 1-5 s (max 60 s) Kopya etme : 3 s (max 100 s) 3.2.1 statistiksel Analiz

Ara tırmada duplikasyon sonucunda elde edilen veriler, varyans analizine tabi tutulup, farklılıkların istatistikî önem sınırları tespit edilmi tir. statistiki olarak önemli bulunan ana varyans kaynaklarının ortalamalarına Duncan çoklu kar ıla tırma testi uygulanarak kar ıla tırılmı tır (Düzgüne ve ark., 1987).

(16)

4.1. Bitkisel Çay Materyallerin Mineral Madde çerikleri

Kurutulmu bitkisel çay materyallerinin mineral madde içeriklerine ait varyans analiz tablosu, ortalama de erleri çizelge 4.1 ve 4.2’de verilmi tir.

Varyans analiz sonuçlarına göre kurutulmu bitkilerin mineral içeriklerinin istatistiksel olarak tümünün p<0,05 seviyesinde önemli çıktı ı görülmü tür (Çizelge 4.1.).

Çizelge 4.1. Bitkilerin mineral madde içeriklerine ait varyans analiz tablosu

Parametreler Grup faktörü

Kareler Toplamı

Serbestlik derecesi

Kareler

ortalaması f

Önem seviyesi (p)

Ag Gruplar arası 1,697 19 0,08929 18,138 0,000

Grup içi 0,197 40 0,004923

Toplam 1,893 59

Al Gruplar arası 8541122,88919 449532,784 21,755 0,000

Grup içi 826524,303 40 20663,108

Toplam 9367647,19259

As Gruplar arası 1707,273 19 89,856 7,950 0,000

Grup içi 452,122 40 11,303

Toplam 2159,396 59

B Gruplar arası 9228,534 19 485,712 18,871 0,000

Grup içi 1029,558 40 25,739

Toplam 10258,092 59

Ba Gruplar arası 11034,035 19 580,739 24,303 0,000

Grup içi 955,822 40 23,896

Toplam 11989,858 59

Bi Gruplar arası 0,03693 19 0,001944 3,059 0,001

Grup içi 0,02541 40 0,0006354

Toplam 0,06235 59

Ca Gruplar arası 1842593785,19 96978620,268 5,535 0,000

Grup içi 700776601,940 17519415,050

Toplam 2543370387 59

(17)

Çizelge 4.1 devamı

Parametreler Grup faktörü

Kareler Toplamı

Serbestlik derecesi

Kareler

ortalaması f

Önem seviyesi (p)

Cd Gruplar arası 0,849 19 0,04469 8,103 0,000

Grup içi 0,221 40 0,005514

Toplam 1,070 59

Co Gruplar arası 1,386 19 0,07294 3,325 0,001

Grup içi 0,878 40 0,02194

Toplam 2,263 59

Cr Gruplar arası 763,593 19 40,189 16,641 0,000

Grup içi 96,604 40 2,415

Toplam 860,197 59

Cu Gruplar arası 597,340 19 31,439 35,260 0,000

Grup içi 35,666 40 0,892

Toplam 633,005 59

Fe Gruplar arası 4980882,41919 262151,706 13,159 0,000

Grup içi 796850,159 40 19921,254

Toplam 5777732,57859

Fe Gruplar arası 5203093,15519 273847,008 13,440 0,000

Grup içi 814996,353 40 20374,909

Toplam 6018089,50859

Ga Gruplar arası 31,931 19 1,681 2,879 0,002

Grup içi 23,348 40 0,584

Toplam 55,279 59

In Gruplar arası 13,859 19 0,729 2,588 0,006

Grup içi 11,273 40 0,282

Toplam 25,132 59

K Gruplar arası 5168410539, 599

19 272021607,34

7

17,687 0,000

Grup içi 615202622,9

28

40 15380065,573

Toplam 5783613162,

527

59

(18)

Parametreler Grup faktörü Kareler Toplamı

Serbestlik derecesi

Kareler ortalaması

F

Önem seviyesi (p)

Li Gruplar arası 26,672 19 1,404 4,448 0,000

Grup içi 12,623 40 0,316

Toplam 39,295 59

Mg Gruplar arası 54910707,4119 2890037,232 17,524 0,000

Grup içi 6596697,07140 164917,427

Toplam 61507404,4859

Mn Gruplar arası 54810,701 19 2884,774 13,349 0,000

Grup içi 8643,998 40 216,100

Toplam 63454,698 59

Na Gruplar arası 34234694,8719 1801826,046 19,583 0,000

Grup içi 3680359,42240 92008,986

Toplam 37915054,2959

Ni Gruplar arası 72,588 19 3,820 13,336 0,000

Grup içi 11,459 40 0,286

Toplam 84,047 59

P Gruplar arası 925475475,719 48709235,566 15,102 0,000

Grup içi 129017521,940 3225438,048

Toplam 1054492997,

682

59

Pb Gruplar arası 39,801 19 2,095 2,465 0,008

Grup içi 33,988 40 0,850

Toplam 73,789 59

Se Gruplar arası 2385,824 19 125,570 9,539 0,000

Grup içi 526,553 40 13,164

Toplam 2912,377 59

Sr Gruplar arası 127136,372 19 6691,388 4,931 0,000

Grup içi 54283,859 40 1357,096

Toplam 181420,231 59

(19)

Çizelge 4.1 devamı

Parametreler Grup faktörü

Kareler Toplamı

Serbestlik derecesi

Kareler

ortalaması f

Önem seviyesi (p)

Tl Gruplar arası 419,556 19 22,082 2,249 0,015

Grup içi 392,732 40 9,818

Toplam 812,288 59

V Gruplar arası 24,926 19 1,312 13,347 0,000

Grup içi 3,932 40 0,09829

Toplam 28,858 59

Zn Gruplar arası 3660,600 19 192,663 18,173 0,000

Grup içi 424,067 40 10,602

Toplam 4084,668 59

(20)

Çizelge 4.2. Bitkilerin mineral içeriklerine ait ortalama, standart sapma ve duncan çoklu kar ıla tırma testi sonuçları (ppm)

Bitkiler N Ag Al As B Ba Bi Ca Cd Co

Adaçayı 3 0,00±0,00e 547,82±162,81b 2,71±2,68bc 46,73±4,67a 7,98±2,13ef 0,00±0,00b 7159,84±2148,61bcd 0,41±0,10a 0,28±0,21bcde Anason 3 0,01±0,0002e 419,34±152,25bcd 19,36±6,15a 28,70±2,34b 18,94±5,39cd 0,28±0,15a 2478,66±946,78bcd 0,02±0,02c 0,12±0,03bcde Alıç 3 0,17±0,17cd 313,88±20,58bcde 1,67±0,783bc 27,57±1,27b 56,05±3,72a 0,00±0,00b 19685,70±429,04a 0,09±0,07bc 0,14±0,04bcde Biberiye 3 0,11±0,11de 31,14±16,19f 0,00±0,00c 7,51±3,45ef 1,75±0,84f 0,23±0,17a 224,09±221,91d 0,05±0,053bc 0,37±0,20b Da çayı 3 0,00±0,00e 81,53±18,41ef 0,00±0,00c 13,382±1,15de 7,07±1,71ef 0,00±0,0b 4506,52±1229,06bcd 0,07±0,07bc 0,34±0,13b Fesle en 3 0,01±0,003e 38,33±21,83ef 5,25±5,19bc 0,64±0,63f 1,23±0,68f 0,19±0,01ab 574,74±569,13cd 0,08±0,08bc 0,12±0,06bcde Ihlamur 3 0,02±0,02e 3,21±0,086f 0,00±0,00c 31,84±5,35ab 0,49±0,14f 0,00±0,00b 3001,23±412,43bcd 0,00±0,00c 0,22±0,08bcde Isırgan 3 0,04±0,01e 136,63±62,58ef 3,48±3,45bc 6,71±5,61ef 9,33±4,22ef 0,27±0,065a 8654,23±4213,07bc 0,14±0,06bc 0,19±0,05bcde Kekik 3 0,05±0,01de 108,65±45,99ef 7,58±7,50b 1,03±1,03f 4,78±2,0ef 0,00±0,0b 1925,66±1250,99cd 0,05±0,01bc 0,05±0,04cde Ki ni 3 0,00±0,00e 6,47±3,68f 1,65±0,46bc 41,83±3,24a 0,14±0,07f 0,11±0,11ab 6420,08±2024,56bcd 0,04±0,04c 0,24±0,07bcde Ku burnu 3 0,03±0,01e 13,71±11,24f 0,19±0,18c 2,98±2,96f 0,34±0,28f 0,00±0,0b 3479,33±3445,40bcd 0,00±0,00c 0,32±0,32bc Nane 3 0,07±0,01de 536,10±114,14b 0,00±0,00c 9,86±1,93def 21,42±1,59bcd 0,00±0,0b 4200,02±1435,87bcd 0,02±0,02c 0,20±0,003bcde O ulotu 3 0,06±0,056de 1694,60±555,29a 0,00±0,00c 14,15±3,19de 25,23±3,26bc 0,19±0,07ab 10155,46±1855,76b 0,13±0,12bc 0,31±0,31bcd Siyah çay 3 0,00±0,00e 106,50±42,94ef 5,13±5,08bc 14,12±1,90cd 2,04±0,82f 0,19±0,086ab 0,00±0,00d 0,01±0,01c 0,03±0,03de Sinameki 3 0,37±0,09b 227,71±160,78def 5,41±5,360bc 17,89±17,23cd 28,63±19,67b 0,00±0,00b 17592,00±16575,51a 0,05±0,05bc 0,34±0,13b Papatya 3 0,27±0,06bc 266,77±72,98cdef 16,35±1,07a 23,55±8,74bc 5,49±1,42ef 0,17±0,07ab 8186,48±2830,86bcd 0,19±0,01b 0,24±0,08bcde Tarhun 3 0,63±0,11a 40,29±20,80ef 2,56 ±2,12bc 7,24±1,70 ef 1,77±0,78f 0,00±0,00b 8163,37±3704,27bcd 0,45±0,17a 0,21±0,14bcde Tarçın 3 0,33±0,18b 515,98±19,05bc 2,02±1,76bc 6,87±6,12ef 13,25±0,24de 0,00±0,00b 1211,70±73,68cd 0,06±0,06bc 0,27±0,17bcde Ye il çay 3 0,045±0,01de 22,86±7,92f 1,99±1,97bc 24,560±2,13bc 0,88±0,31f 0,00±0,0b 0,00±0,00d 0,14±0,14bc 0,29±0,22bcde Rezene 3 0,02±0,01e 48,78±25,45ef 5,17±5,12bc 2,98±2,57f 2,17±1,10f 0,00±0,00b 5118,23±3102,90bcd 0,11±0,10bc 0,72±0,10a

20

(21)

Çizelge 4.2 devamı

Bitkiler N Cr Cu Fe Ga In K Li Mg

Adaçayı 3 2,77±0,17defgh 2,83±0,90cd 352,24±95,24bc 0,48±0,48c 0,00±0,00c 10967,26±1948,60cd 1,68±0,09b 2391,08±417,77b Anason 3 3,39±1,36def 3,27±0,75cd 320,42±122,37bcde 0,79±0,79bc 0,44±0,23bc 4411,94±1948,60def 1,52±0,08b 949,55±224,75def Alıç 3 5,24±0,49bcd 3,66±0,11c 213,62±24,27bcdef 0,00±0,00c 0,38±0,37bc 10837,45±770,83cd 1,51±0,08b 2167,91±113,32b Biberiye 3 0,31±0,31gh 0,04±0,041f 20,51±12,59f 0,63±0,63c 0,47±0,46bc 11200,23±547,35cd 1,15±0,03b 230,01±114,23fg Da çayı 3 7,79±4,13b 1,63±0,54def 55,65±12,415ef 0,00±0,00c 0,00±0,00b 7116,69±2592,76def 1,21±0,03b 755,48±148,42defg Fesle en 3 0,06±0,062gh 0,64±0,44f 44,67±27,0679f 2,38±1,11a 1,11±1,10ab 11160,44±1145,31cd 1,08±0,02b 513,23±280,93efg Ihlamur 3 5,08±0,83bcd 0,31±0,14f 39,21±6,34f 0,00±0,0c 0,399±0,086bc 21389,45±2345,35b 1,25±0,11b 146,24±20,70g Isırgan 3 0,66±0,03fgh 1,53±1,10def 106,71±46,21cdef 0,57±0,56c 0,08±0,08c 8080,16±5440,31de 1,37±0,08b 1319,12±496,01cd Kekik 3 0,60±0,04fgh 0,72±0,48ef 79,21±33,08def 0,00±0,00c 0,45±0,10bc 1200,99±120,87ef 1,39±0,07b 503,87±197,83efg Ki ni 3 5,97±0,66bcd 0,38±0,02f 6,60±6,53f 2,14±2,12ab 0,00±0,00c 19865,67±782,67b 1,23±0,03b 132,59±62,40g Ku burnu 3 1,33±1,14efgh 0,71±0,71ef 8,85±8,76f 1,19±1,18abc 0,00±0,00c 5316,84±5264,99def 0,95±0,05b 1018,22±775,87de Nane 3 6,28±1,61bc 6,47±0,41b 451,38±85,60b 0,00±0,00c 0,43±0,04bc 18496,21±1169,53b 1,52±0,16b 2316,59±136,29b O ulotu 3 6,46±1,062bc 7,88±0,95b 1295,65±583,46a 0,00±0,00c 0,37±0,08bc 20704,65±2373,69b 3,41±1,49a 3178,74±227,40a Siyahçay 3 0,40±0,39gh 0,59±0,11f 8,92±6,22f 1,02±1,01abc 0,00±0,00c 25520,45±2249,24ab 1,24±0,09b 156,26±68,50g Sinameki 3 4,99±1,83bcd 2,46±1,80cde 199,48±127,19bcdef 0,00±0,00c 0,41±0,07bc 6728,64±6663,02def 3,41±1,98a 2001,73±1035,70bc Papatya 3 11,19±2,93a 7,40±1,78b 244,47±60,70bcdef 1,41±1,40abc 0,00±0,00c 27497,81±7828,58a 1,40±0,03b 2164,88±270,93b Tarhun 3 3,70±0,13cde 1,76±0,94def 26,46±14,10f 0,00±0,00c 0,39±0,33bc 1890,75±882,06ef 0,90±0,07b 517,17±206,70efg Tarçın 3 11,73±2,94a 12,18±1,22a 342,04±14,48bcd 0,00±0,00c 0,00±0,00c 29167,53±1100,72a 1,47±0,15b 1841,09±79,63bc Ye il çay 3 0,448±0,050gh 0,15±0,134f 2,94±2,91f 0,00±0,00c 0,46±0,46bc 28890,93±992,32a 1,14±0,12b 58,36±31,17g Rezene 3 3,03±1,79defg 3,74±2,03c 66,01±36,36ef 0,00±0,00c 1,96±1,94a 17500,40±10241,44bc 1,10±0,25b 2432,58±885,39b

(22)

Çizelge 4.2 devamı

Bitkiler N Mn Na Ni P Pb Se Sr Tl V Zn

Adaçayı 3 22,50±5,91cdef 886,02±247,53bc 1,63±0,31cde 2385,71±860,40cd 1,15±0,63b 0,00±0,00d 8,62±2,18b 1,25±1,24bc 0,82±0,30bc 12,35±4,99c Anason 3 20,62±1,66cdef 325,23±11,45de 2,53±0,71bc 1948,69±240,30d 0,83±0,75b 2,64±1,91 cd 11,66±2,86b 0,66±0,66c 0,98±0,22bc 9,56±3,42cd Alıç 3 16,89±1,31cdef 1259,82±155,26b 1,89±0,09cd 5227,389±392,80bc 0,80±0,79b 0,00±0,00d 69,05±1,93b 2,17±1,48bc 0,86±0,02bc 17,91±0,37b Biberiye 3 1,65±1,02f 43,82±20,89e 0,36±0,10fgh 1465,89±433,34d 0,34±0,34b 4,32±4,28cd 1,75±0,84b 6,60±4,37abc 0,06±0,01d 7,43±2,37cde Da çayı 3 7,52±1,72ef 547,98±179,3cde 0,71±0,27efgh 1492,36±731,31d 0,75±0,25b 0,00±0,00d 3,97±0,92b 5,09±3,19bc 0,22±0,18d 12,24±3,23c Fesle en 3 4,791±3,01ef 65,24±33,14e 0,08±0,08h 5245,98±643,45bc 0,66±0,65b 6,99±6,92cd 12,90±7,35b 0,91±0,91bc 0,07±0,02d 23,25±5,49ab Ihlamur 3 4,88±0,70ef 33,11±3,87e 0,30±0,04gh 1654,85±324,23d 1,56±0,32b 16,56±9,97b 1,62±0,37b 1,93±0,81bc 0,04±0,04d 8,26±2,61cd Isırgan 3 10,57±4,58def 227,44±135,72de 0,72±0,21efgh 1418,14±1169,88d 0,88±0,87b 1,97±0,95 cd 36,94±15,95b 3,10±2,07bc 0,47±0,26cd 3,32±3,28e Kekik 3 5,72±2,58ef 119,04±37,59de 1,34±0,10defg 1150,234±232,43d 0,27±0,27b 2,98±0,975cd 9,71±3,80b 4,30±0,31bc 0,23±0,05d 3,54±2,87e Ki ni 3 0,40±0,40f 22,84±3,86e 0,539±0,18fgh 3270,79±463,34bcd 0,02±0,02b 23,53±0,98a 0,64±0,28b 1,32±0,03bc 0,17±0,05d 14,13±4,23bc Ku burnu 3 13,93±11,71def 280,10±233,95de 0,67±0,15efgh 856,22±847,875d 0,17±0,10b 0,00±0,00d 4,05±3,20b 5,56±3,44abc 0,15±0,10d 3,96±0,67de Nane 3 43,50±3,09c 916,23±76,53bc 3,52±0,27a 3073,28±240,57bcd 0,00±0,00b 1,65±0,54 cd 49,57±6,26b 1,04±0,53bc 1,41±0,13b 10,79±0,19c O ulotu 3 36,33±8,59cd 1270,17±42,66b 2,91±0,93ab 5700,70±461,6152b 1,65±0,97b 0,00±0,00d 16,72±1,25b 0,48±0,11c 2,66±0,67a 21,74±3,94ab Siyahçay 3 90,82±36,00b 46,96±18,73e 0,76±0,12efgh 2890,34±234,23cd 1,07±1,06b 6,55±6,48cd 1,41±0,54b 7,06±3,62ab 0,20±0,16d 8,71±2,34cd Sinameki 3 16,66±11,2cdef 1328,62±993,96b 0,87±0,84efgh 1854,60±1774,10d 1,43±0,43b 0,00±0,00d 210,9±162,9a 1,55±0,58bc 1,02±1,01bc 6,34±6,28cde Papatya 3 24,30±5,64cdef 2503,27±661,44a 3,71±0,91a 5717,98±1666,69b 1,31±1,29b 0,00±0,00d 22,69±6,15b 1,88±1,27bc 0,84±0,41bc 26,00±6,28a Tarhun 3 125,74±49,49a 447,62±233,4cde 1,39±0,24def 1315,80±997,00d 1,07±0,23b 0,00±0,00d 3,29±1,20b 10,95±10,85a 0,24±0,07d 4,01±3,04de Tarçın 3 31,43±1,75cde 2563,86±231,73a 1,30±0,16defg 11733,96±6225,97a 0,71±0,46b 0,00±0,00d 20,22±0,74b 2,13±0,34bc 1,35±0,10b 10,29±1,88c Ye il çay 3 20,25±7,83cdef 28,51±5,10e 0,46±0,20fgh 12698,05±3090,24a 3,85±3,07a 8,99±7,39c 0,28±0,12b 3,27±3,24bc 0,05±0,05d 17,55±2,34b Rezene 3 13,61±7,29def 675,84±323,60cd 3,05±1,52ab 10145,5±2330,568a 0,56±0,56b 2,,87±1,63 cd 25,44±13,15b 1,29±1,274bc 0,14±0,12d 10,87±7,53c

(23)

Duncan çoklu kar ıla tırma testi sonuçlarına göre; alüminyum en çok o ulotunda (1694,6004 ppm), en az ise ye il çay (22,8628 ppm), biberiye (31,1417 ppm), ki ni (6,4657 ppm), ıhlamur (3,2035 ppm) ve ku burnu (13,7064 ppm) örneklerinde tespit edilmi tir. Kalsiyum içeri i alıç (19685,6946 ppm) ve sinamekide (17591,998 ppm) en yüksek iken, siyah çay ve ye il çayda kalsiyum tespit edilememi tir. Bitki materyallerinin demir içeri ine bakıldı ında, o ulotunun en yüksek (1295,647 ppm), ye il çay (2,940 ppm) ve ki ni in (6,593 ppm) en dü ük içeri e sahip oldu u görülmektedir. tarçında bakırın içeri i en yüksek iken (12,180 ppm), biberiye (0,0411 ppm) en dü ük bakır içeri ine sahiptir. Potasyum içeri i kekik (1200,994 ppm), ku burnu (5316,839 ppm) ve sinameki’nin (6728,638 ppm) dü ükken, papatya (27497,808 ppm), tarçın (29167,527 ppm) ve ye il çayınki (28890,93 ppm) en yüksek çıkmı tır. Sodyum içeri i ki ni (22,8432 ppm), ye il çay (28,5101 ppm), biberiye (43,8191 ppm) ve siyah çayda (46,9546 ppm) dü ükken, papatya (2503,2734 ppm), tarçın (2563,8556 ppm) örneklerinde yüksektir. Fosfor, tarçın (11733,9570 ppm), rezene (10145,488 ppm) ve ye il çayda (12698,0518 ppm) en yüksek, ku burnunda (856,217 ppm) ise en dü ük tespit edilmi tir. Di er örneklerin bu açıdan 5717,9785 ppm’in altında kaldı ı gözlenmi tir. Lityum en fazla o ulotu (3,409 ppm) ve sinamekide (3,411 ppm) tespit edilirken, di er bitki örneklerinde 1,6813 ppm’in altında kaldı ı gözlenmi tir. Bitkilerin çinko içeriklerine bakıldı ında, kekik (3,5435 ppm) ve ısırganın (3,3159 ppm) en dü ük, papatya (25,9973 ppm) ve o ul otunun (21,7427 ppm) en yüksek içeri e sahip oldu u görülmektedir.

Mangan, tarhun örne inde en yüksek (125,735 ppm), ki ni örne inde en az (0,4010 ppm) düzeyde bulunmu tur. Magnezyum açısından o ulotu en yüksek (3178,737 ppm), ye il çay ise en dü ük (58,360 ppm) içeri i sahiptir.

Tarhunda kadmiyum (0,4453 ppm), talyum (10,9539 ppm) ve gümü (0,6300 ppm) yüksek oranlarda bulunmu tur. Rezenenin, kobalt (0,7221 ppm) ve indiyum (1,960 ppm) içerikleride yüksek çıkmı tır. Anasonda ise, 19,3600 ppm arsenik ve 0,2791 ppm bizmut tespit edilmi tir. Bor içeri i adaçayı (46,7328 ppm) ve ki ni de (41,8300 ppm) en yüksek iken, fesle en (0,6401 ppm) ve kekikde (1,0337 ppm) en dü ük bulunmu tur. Baryum en çok alıç (56,0463 ppm) en az ise biberiye (1,7507 ppm), ıhlamur (0,4915 ppm) ve kekikde (1,0337 ppm) tayin edilmi tir. Selenyum, en yüksek ki ni te (23,5300 ppm), anason, biberiye, fesle en, ıhlamur, ısırgan, kekik, nane, siyah çay, ye il çay ve rezenede 6,9900–

(24)

Stronsiyum sinamekide en yüksek (210,943 ppm) de erde iken, ki ni ve ye il çayda sırasıyla 0,6443 ppm ve 0,2754 ppm olarak en dü ük de erler elde edilmi tir (Çizelge 4.2).

Akgül (1993), adaçayının (Salvia officinalis) (mg/100g); 5 Zn, 28 Fe, 91 P, 1652 Ca, 428 Mg, 1070 K ve 11 Na, biberiyenin (Rosmarinus officinalis) 3 Zn, 29 Fe, 70 P, 1280 Ca, 220 Mg, 955 K ve 50 Na, fesle enin (Ocimum basilicum) 6 Zn, 42 Fe, 490 P, 2113 Ca, 422 Mg, 3422 K ve 34 Na rezenenin (Foeniculum vulgare) 4 Zn, 19 Fe, 487 P, 1196 Ca, 385 Mg, 1694 K ve 88 Na, tarçının (Cinnamomum zeylanicum Nees) 2 Zn, 38 Fe, 61 P, 1228 Ca, 56 Mg, 500 K ve 26 Na, tarhunun (Artemisia dracunculus) 4 Zn, 32 Fe, 313 P, 1139 Ca, 347 Mg, 3020 K ve 62 Na ve keki in (Thymus vulgaris) 6 Zn, 124 Fe, 201 P, 1890 Ca, 220 Mg, 814 K ve 55 Na olarak mineral de erlerini rapor etmi tir.

Arslan ve To rul (1995), çalı masında siyah çayda 1379–1750 ppm Mg, 379–868 ppm Mn, 82–440 ppm Fe, 28–56 ppm Zn de erlerini bulmu lardır.

Papatyada mineral madde miktarı 40 mg/100g Na, 384 mg/100g K, 77 mg/100g Ca, 34 mg/100g Mg, 23 mg/100g P ve 0,8 mg/100g Fe olarak tespit etmi lerdir (Claudia ve ark., 1998).

Claudia ve ark. (1998), nanedeki mineral madde ile ilgili çalı masında; 51 mg/100g Na, 324 mg/100g K, 115 mg/100g Ca, 93 mg/100g Mg, 53 mg/100g P, 2,8 mg/100g Fe, 0,28 mg/100g Cu, 0,45 mg/100g Zn, 0,06 mg/100g Mn, 0,04mg/100g Co, 97 mg/100g Pb tespit etmi tir.

Piyasadaki siyah çayların mineral madde da ılımı, 80–190 ppm Fe, 1500–

2000 ppm Mn, 25–35 ppm Zn, 20–70 ppm Cu, 1216–1583 ppm Mg, 2962–3863 ppm P, 700–1200 ppm Na, 14000–15100 ppm K, ise 2165–2785 ppm Ca, arasında de i ti i bildirilmi tir (Poyrazo lu ve Gürses, 2004).

Özcan (2004) adaçayının (Salvia aucheri var. canescens) Ca (84,68 mg/kg), Cu (82,4 mg/kg), Fe (108,48 mg/kg), K (13570 mg/kg), Mg (1535,52 mg/kg), Mn (12,36 mg/kg), Na (474,5 mg/kg), P (2376,7 mg/kg ) ve Zn (33,27 mg/kg) içerdi ini bildirmi tir.

Özcan (2004), adaçayında (Salvia fruticosa) (mg/kg Ca (11131), Cu (4,67), Fe (565), K (11568), Mg (4182), Mn (38,8), P (672), Zn (28,7), da çayında (Sideritis congesta) Ca (10485), Cu (7,84), Fe (393,08), K(11391), Mg (3085), Mn (42,3), P (1283) ve Zn (22,2), kekikde (Thymus vulgaris) Ca

(25)

(12455), Cu (4,88), Fe (405), K (8470,2), Mg (4359), Mn (22,4), P (888) ve Zn (14,3), rezenede (Foeniculum vulgare) Ca (10301), Cu (12,4), Fe (116), K (20192), Mg (5159), Mn (38,1), P (3284) ve Zn (15,4), nanede (Mentha spicata) Ca (11326), Cu (8.48), Fe (414), K (24758), Mg (5267), Mn (97,9), P (2292) ve Zn (18,7) bulundu unu rapor etmi tir.

Zengin ve ark. (2004), da çayının % 1,40 Ca, 6,42 ppm Cu, 378,8 ppm Fe,

% 1,44 K, 367,4 ppm Na, % 0,16 Mg, 12,93 ppm Mn, % 0,24 P, 19,60 ppm Zn, fesle enin % 2,26 Ca, 4,78 ppm Cu, 447,7 ppm Fe, % 5,44 K, 31,22 ppm Mn, 456,2 ppm Na, 46,05 ppm Zn, ıhlamurun % 1,39 Ca, 3,40 ppm Cu, 42,6 ppm Fe,

% 2,30 K, % 0,23 Mg, 183,09 ppm Mn, 399,4 ppm Na, 1% 0,32 P, 12,98 ppm Zn, Keki in (Origanum onites) % 1,91 Ca, 6,65 ppm Cu, 203,2 ppm Fe, % 1,50 K, % 0,21 Mg, 3,56 ppm Mn, 2518,0 ppm Na, % 0,13 P, 5,36 ppm Zn, ku burnu’nun(Rosa canina) % 0,55 Ca, 3,50 ppm Cu, 10,5 ppm Fe, % 1,30 K, % 0,89 N, % 0,17 Mg, 49,57 ppm Mn, 381,5 ppm Na, % 0,22 P, 3,89 ppm Zn, nanenin (Mentha piperita) % 1,33 Ca, 4,25 ppm Cu, 510,4 ppm Fe, % 3,46 K, % 0,25 Mg, 57,73 ppm Mn, 1762,3 ppm Na, % 0,54 P, 33,62 ppm Zn, papatyanın (Matricaria chamomilla) % 1,06 Ca, 6,28 ppm Cu, 27,7 ppm Fe, % 2,04 K, % 0,17 Mg 10,26 ppm Mn, 294,1 ppm Na, % 0,22 P, 10,62 ppm, Zn, ye il çayın (Camelia sinensis) % 0,43 Ca, 1,84 ppm Cu, 79,5 ppm Fe, % 3,02 K, % 0,17 Mg, 1175,52 ppm Mn, 402,7 ppm Na, % 0,49 P, 19,59 ppm Zn, siyah çayın (Camelia sinensis) % 0,42 Ca, 3,02 ppm Cu, 167,5 ppm Fe, % 2,26 K, % 0,16 Mg, 1314,06 ppm Mn, 383,2 ppm Na, % 0,41 P, 9,31 ppm Zn, olarak mineral de erlerini bildirmi lerdir.

Ba gel ve Erdemo lu (2005), adaçayında (Salvia officinalis); 23,560 mg/kg Ca, 35,8 mg/kg Cu, 297,4 mg/kg Fe, 2143 mg/kg Mg, 32,6 mg/kg Mn, 1,14 mg/kg Pb, 48,4 mg/kg Zn, Ihlamurda (Tilia vulgaris); 87 22,760 mg/kg Ca, 9,64 mg/kg Cu, 228 mg/kg Fe, 1797 mg/kg Mg, 71,2 mg/kg Mn, 0,26 mg/kg Pb ve 35,6 mg/kg Zn, Ku burnunda; 17,596 mg/kg Ca, 0,07 mg/kg Cd, 4,94 mg/kg Cu, 267,2 mg/kg Fe, 1909,2 mg/kg Mg, 244 mg/kg Mn, 0,34 mg/kg Pb ve 21,9 mg/kg Zn, papatyada (Matricaria chammomile L.) 12,720 mg/kg Ca, 8,34 mg/kg Cu, 1643,7 mg/kg Mg, 60,2 mg/kg Mn, 502,7 mg/kg Fe, 0,72 mg/kg Pb ve 30,6 mg/kg Zn; rezenede (Foeniculum vulgare); 10,780 mg/kg Ca, 16,2 mg/kg Cu, 224,8 mg/kg Fe, 2774 mg/kg Mg, 27,8 mg/kg Mn, 0,48 mg/kg Pb ve 37,0 mg/kg Zn olarak mineral de erlerini tespit etmi lerdir.

(26)

Br, 4,04 mg/g Cl, 29 ng/g Co, 0,12 g/g Cr, 0.46 g/g Cs, 2,86 g/g Cu,51,8 g/g Fe, 26,6 mg/g K, 107 g/g Mn, 2,90 mg/g Na, 2,85 mg/g P, 36,1 g/g Rb, 22 g/g Sb, 15 ng/g Sc, 89 ng/g Se, 66,9 g/g Sr ve 42,2 g/g Zn olarak bildirmi tir.

Akgül (1993)’ün rapor etti i verilere göre kıyaslandı ında; adaçayı ve rezenede tespit etti imiz Ca, Fe, K, Mg, Na ve P’un içerikleri örneklerimizde daha yüksek bulunmu tur. Fesle ende tespit etti imiz K, Na, P ve Zn de erleri yüksek, Fe ve Mg miktarları ise yakla ıktır. Ki ni te tespit etti imiz Ca, K ve P oranları yüksek, Fe, Na ve Zn de erleri ise uyum içindedir. Tarçındaki Fe, K, Mg, Na ve P oranları Akgül (1993)’e göre yüksek, Ca ve Zn de erleri ise benzerlik göstermektedir. Tarhunun Ca, Na ve P içerikleri yüksek iken, Fe, Mg ve Zn de erlerinin ise benzerlik içinde oldu u görülmü tür. Kekikte tespit etti imiz K, Mg, Na ve P de erleri yüksek, Ca, Fe, Zn de erleri ise fazla farklılık göstermemi tir.

Özcan (2004)’nın sonuçlarıyla kar ıla tırıldı ında; adaçayında tespit etmi oldu umuz Ca, Cu, Fe, K, Li, Mg, Mn, Pb ve Zn içerikleri benzer iken, Na ve P ise örneklerimizde dü üktür. Da çayında tespit edilen elementlerden K, P ve Zn’nun de erleri ile benzerken Ca, Cu, Fe, Mg ve Mn elementlerinin de erleri dü üktür. Fesle endeki sonuçlarımızdan Ca, Cu, K, Mg ve Mn de erleri sonuçlarımıza göre dü ük P ve Zn ise benzerlik göstermi tir. Kekikte buldu umuz Se ve P elementleriyle benzerlik görülürken Na yüksek bulunmu , Ca, Cr, Cu, Fe, K, Mg, Mn ve Zn’nin ise dü ük oldu u görülmü tür. Rezenede tespit etti imiz bulgularla kıyaslandı ında K ve Zn elementleri benzer iken, Ca, Cu, Fe, Mg ve Mn içerikleri yüksek, Na ve P’de ise dü ük sonuçlar alınmı tır. Nanenin Cu, Fe, K, P ve Zn içerikleri incelendi inde benzerlik gözlenirken, Ca, Mg ve Mn elementlerin örneklerimizde daha yüksek bulunmu tur.

Zengin ve ark. (2004)’nin çalı masına göre adaçayında tespit etti imiz Ca, Cu, Fe, K, Mg, Mn, Na ve Zn içeriklerinin daha yüksek oranlarda oldu u görülmü tür. Da çayında tespit etti imiz Ca, Cu, K, Mg, Mn, Na ve Zn’nun de erleri yüksek Fe element oranı ise benzerlik içindedir. Fesle endeki K, Mg, P ve Zn içerikleri yüksek, Ca ve Na dü ük, Cu, Fe ve Mn içerikleri ise benzerdir.

Ihlamurda bulunan Ca, Cr, Fe, K, Zn yüksek, Cu, Mg ve Na elementlerin de erleri ise benzerlik göstermi tir. Kekikte bulunan Fe, Mg, Mn, P ve Zn oranları büyük, Ca, Cu ve K elementlerin de erleri ise benzerdir. Ku burnunda

(27)

buldu umuz sonuçlar Ca, Fe, K, Mg, Na, P ve Zn de erlerince yüksek, Cu ve Mn içerikleri açısından da benzer bulunmu tur. Çalı mamızdaki nane ile ilgili bulgular Ca, Cu, Fe, K, Mn, Mg, Na, P ve Zn açısından yüksek bulunmu tur.

Rezenede tespit etti imiz Ca, Cu, Fe, K, Li, Mg, Mn, P ve Zn içerikleri yüksek, Na elementi ise uyum içindedir. Siyah çay ile ilgili sonuçlarımız K, P ve Zn açısından yüksek, Cu, Fe, Mn, Mg ve Na elementlerince benzerlik göstermi tir.

Ye il çaydaki K, P, Pb ve Zn daha yüksek, Mg ve Mn yüksek, Cu, Fe ve Na elementleri ise benzer oranlarda bulunmu tur.

Adaçayında buldu umuz mineral içerikleri Özcan (2004)’nın bildirdi i K, Mg, Mn, Na ve P de erlerine göre benzer olup Cu, Pb ve Zn içeriklerine göre yüksek, Ca ve Fe oranlarına göre ise dü ük çıkmı tır. Siyah çayda tespit etti imiz de erler Nas (1990), Arslan ve To rul (1995), Gürses (1984) ve Kacar ve ark.(1972)’nın buldu u de erlerden dü üktür.

Ba gel ve Erdemo lu (2005)’nun çalı masına göre kıyaslandı ında;

adaçayında tespit etti imiz Fe, Mg ve Mn de erleri yakla ıkken, Ca içeri i yüksek, Cu ve Zn elementleri ise dü üktür. Ihlamurunda tespit etti imiz Cu, Fe, Mg, Mn ve Zn içerikleri dü ük, Ca ise yüksektir. Ku burnunda tespit etti imiz minerallerden Mg ve Pb de erleri yakla ıkken, Cu, Fe, Mn ve Zn ise dü üktür.

Papatyada tespit etmi oldu umuz Cu, Mg ve Zn miktarlarıyla benzerlik içindeyken, Ca ve Fe elementleri ise daha dü ük bulunmu tur. Sinamekide buldu umuz Ca ve Cr elementlerinin oranları yüksek, Zn’nin dü ük, Cu, Fe, Mg ve Mn elementlerinki ise çalı mamızla uyum içindedir. Rezenenin mineraller içerikleri literatürle kıyaslandı ında Ca, Cu, Fe, Mn ve Zn dü ük, Mg, benzerlik arz etmektedir.

Bulgularımızın literatür de erleriyle farklılık göstermesi muhtemelen tür, iklimsel faktörler, toprak yapısı, co rafik faktörler, bitki sıklı ı, ya ı miktarı, yükselti, hasat zamanı ve analitik artlardan kaynaklanmı olabilir.

(28)

Madde Miktarı

nfüzyon ve dekoksiyonlarının suya geçen mineral madde miktarlarına ait varyans analiz tablosu, ortalama standart sapmaları, duncan çoklu kar ıla tırma testi ve zamana göre duncan çoklu kar ıla tırma testi sonuçları çizelge 4.3, 4.4, 4.5 ve 4.6’da verilmi tir.

Varyans analiz sonuçlarına göre; bitkisel materyallerin infüzyon ve dekoksiyonlarının suya geçen mineral madde miktarı istatistiksel olarak incelenmi ve Ga’nın istatistiksel olarak önemli olmadı ı, di er minerallerin ise p<0,01 seviyesinde önemli oldu u görülmü tür.

Çizelge 4.3. Bitkilerin infüzyon ve dekoksiyonlarından zamana göre suya geçen mineral madde miktarına ait varyans analiz sonuçları Parametreler Mineraller Kareler

Toplamı

Serbestlik Derecesi

Kareler ortalaması

(f) Önem

seviyesi (p)

Ag 0,08553 21 0,004073 1,927 0,013

Al 313,363 21 14,922 354,943 0,000

As 0,008361 21 0,0003982 2,446 0,001

B 0,401 21 0,01910 8,062 0,000

Ba 0,157 21 0,007470 472,637 0,000

Bi 0,0007286 21 0,00003469 2,006 0,009

Ca 16599,973 21 790,475 385,822 0,000

Cd 0,000005993 21 0,000000285 3,722 0,000

Co 0,0001830 21 0,000008715 19,119 0,000

Cr 0,02136 21 0,001017 2,399 0,001

Cu 0,210 21 0,009980 3,680 0,000

Fe 0,135 21 0,006425 7,589 0,000

Ga 0,0001754 21 0,000008350 1,497 0,085

In 0,001883 21 0,00008965 6,662 0,000

K 513450,501 21 24450,024 101,120 0,000

Li 0,003528 21 0,0001680 403,440 0,000

Mg 2718,325 21 129,444 311,088 0,000

Mn 41,222 21 1,963 255,850 0,000

Na 3657,507 21 174,167 316,116 0,000

Ni 0,02371 21 0,001129 198,119 0,000

P 5873,939 21 279,711 99,046 0,000

Pb 0,0001849 21 0,000008804 2,341 0,002

S 1316674,407 21 62698,781 14,209 0,000

Se 0,03699 21 0,001761 32,135 0,000

Sr 7,011 21 0,334 1342,506 0,000

Tl 0,01217 21 0,0005796 14,406 0,000

V 0,0001473 21 0,00000701 16,865 0,000 Karilikli Iliki

Zn 0,966 21 0,04600 3,966 0,000

Referanslar

Benzer Belgeler

Korozyonu önleyen kurşun oksit boyalar, kabloların kaplanmasında, kurşun tetraetil ve tetrametil formlarında benzin içinde oktan ayarlayıcı bileşikler olarak,

Song ve Richards, son 35 y›l içerisinde meydana gelen büyük depremlerde oluflan ve gezegenimizin iç ve d›fl çekirde¤inden de geçen, dalga formu çiftleri denen benzer 17

Avustralya’da 200 bebek üzerinde yapılan bir araştırma ise riskli yiyeceklerden kaçınıldığı sürece, kendi kendine yiyen bebeklerin boğazına yiyecek kaçma

Klasik edebiyata meraklı olan Hristo Dulidis - in anlattığına göre, dedesi Kaptan Asteri, 1890 yılında açmış Agora yı, ardından babası Stel- yo devam etmiş, sonra da

Alüminyum, amonyum, kobalt, bakır, magnezyum, nikel, potasyum, sodyum, çinko, kadmiyum ve sülfatın deri ile temasında iyice yıkanmalı, eğer deri reaksiyon gösteriyorsa

Modified Herbal medicine (Modifiye bitkisel ilaçlar); bu tip ilaçlar doğal bitkisel ilaçlarla sistemdeki bitkisel ilaçlar üzerinde,. uygulama şekli

Tabletler Adhesive polimerler hydroxypropyl cellulose carbopole 4:1 oranında 250 mg karışım olarak kullanılmış 30 s 3 ton/cm 2 basınçla. basılmış

yeteneğinden yararlanarak etkin madde yüklü ilaç taşıyıcı sistemlerin makrofajlarla pasif olarak..