Koza Altın İşletmesi’nin ‘Zehirli İhtimal’ başlıklı haberimiz nedeniyle açtığı davaya dün başlandı.
Bergama- Ovacık’ta faaliyet gösteren KOZA-Altın İşletmesi 10 Şubat tarihinde gazetemizde yayımlanan ‘Zehirli İhtimal’ başlıklı haberde kendilerine hakaret edildiği gerekçesiyle gazetemize, haberi hazırlayan muhabirimiz Özer Akdemir ile Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) üyeleri Arif Ali Cangı, Erol Engel ve Hasan Gökvardar’a tazminat davası açtı. KOZA-Altın İşletmesi’nin açtığı tazminat davasının ilk duruşması dün İstanbul’da görüldü. Sirkeci Adliyesi’nde görülen davaya EGEÇEP üyelerinin yanı sıra, meslek odaları ve demokratik kurum temsilcileri de katıldı. Dava kanıtların sunulması için 25 Haziran 2009 tarihine ertelendi.
Adliye çıkışında basın açıklaması düzenleyen EGEÇEP üyeleri altıncı şirketlerin bu davalarla kendisine karşı mücadele edenleri yıldırmaya ve gözdağı vermeye çalıştığını söyledi. EGEçEP adına açıklama yapan Erhan İçöz, haklarında dava açılan arkadaşlarının birer yaşam savunucusu olduğunu, gazetemizin ve muhabirimiz Özer Akdemir’in ise görevinin yaparak endişeleri kamuoyuna duyurduğunu kaydetti.
DAVA TÜM YAŞAM SAVUNUCULARINA
Arkadaşlarının açıklamalarının tamamında, kendi kişisel çıkarlarını değil, tüm canlıların sağlıklı yaşama talebinin yer aldığını ifade eden İçöz, kamu yararı için yürütülen faaliyet nedeniyle davacı şirketin çıkarı zedelenmiş olsa da kamu yararının üstün tutulması gerektiğini söyledi. “7-8 Şubat günleri aşırı yağışlarda, Ovacık Altın Madeni
arazisinden çevreye pompalarla su atılmamış mıdır? Bu nedenle İzmir-çanakkale asfaltında, bir süre trafik aksamamış mıdır? Bu olaylar nedeniyle gerekli önlemlerin alınıp alınmadığının sorulmasının neresi hakarettir” diyen İçöz, Anayasanın 56. Maddesinde yazan ‘Sağlıklı bir çevrede yaşamayı sağlamanın devletin ve yurttaşların görevi olduğu’ maddesini de hatırlattı. Böyle bir olay yaşanmamışsa şirket tarafından açıklama yapılarak gerçeklerin kamuoyuna duyurulması gerektiğini vurgulayan Erhan İçöz, “Oysa şirket bir yandan arkadaşlarımız için hem de İstanbul’da dava açarken, diğer taraftan da bu arkadaşlarımızın açıklamalarında yer almayan ‘atık barajını’ Çevre ve Orman İl
Müdürlüğü ekiplerine inceleterek artık barajında sorun yoktur açıklamasını yaparak kamuoyunu yanıltmaya çalışmıştır”dedi. İstanbul ve Ankara’da davalar açılarak arkadaşlarının zaman ve ekonomik açıdan köşeye
sıkıştırılmak istendiğini söyleyen İçöz, “Bu arkadaşlarımıza açılan dava, aynı zamanda ELELE’ye, EGEçEP’e ve tüm yaş am savunucularına karşı açılan bir davadır” dedi.
NUMUNELER NEDEN ŞİRKET YETKİLİSİNE TESLİM EDİLDİ?
Dava dosyasına giren Çevre ve Orman İl Müdürlüğü’nün 11.02.2009 tarihinde yapılan incele tutanağında çarpıcı ifadelerin yer aldığını iddia eden Erhan İçöz, Tutanakta yer alan ‘... işletmenin yer altı galerisi çıkış suyundan, atık barajından, Dönek Deresi akış suyundan (derivasyon kanal çıkışı) alınan su numuneleri analiz yapılmak üzere (akredite olmuş laboratuvarlarda) işletme yetkilisine teslim edilmiştir’ ifadelerine dikkat çekti. Tutanaktaki işletme yetkilisinin Hayati Öğüt olduğunu açıklayan İçöz, numunelerin şirketin adamına teslim edildiğini vurguladı.
