• Sonuç bulunamadı

Titanyum Tetraflorür UygulamasÕ FarklÕ Adeziv Sistemlerin Mine ve Dentindeki Ba÷lanma Direncini De÷iútirir mi?

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Titanyum Tetraflorür UygulamasÕ FarklÕ Adeziv Sistemlerin Mine ve Dentindeki Ba÷lanma Direncini De÷iútirir mi?"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Titanyum Tetraflorür Uygulamas Farkl Adeziv Sistemlerin Mine ve Dentindeki Balanma Direncini Deitirir mi?

Does the Application of Titanium Tetrafloride Alter the Shear Bond Strength of Different Adhesive Systems to Enamel and Dentin?

Hüseyin TEZEL Zeynep ERGÜCÜ Esra UZER ÇELK

Ege Üniversitesi, Dihekimlii Fakültesi, Di Hastalklar ve Tedavisi AD, Konservatif BD, ZMR

Özet

Amaç: Titanyum tetraflorür uygulamasnn asitli ve kendinden asitli adezivlerin mine ve dentine balanma direnci üzerine etkisini incelemektir.

Yöntem: Otuz be adet çekilmi molar diten elde edilen yetmi örnek silikon karbon kâtlar ile su soutmas altnda zmparaland. Mine örnekleri alt gruba ayrld: I- TiF4 + Asit + SE Bond, II- Asit + SE Bond, III- TiF4 + SE Bond, IV- SE Bond, V- TiF4

+Optibond, VI-Optibond. Dentin örnekleri ise dört gruba ayrld: I- TiF4 + SE Bond, II- SE Bond, III- TiF4 + Optibond, IV- Optibond.

%1’lik TiF4 ve balayc ajan uygulamasnn ardndan kompozit rezin örneklerin yüzeyine yerletirildi. Örnekler balanma direnci testine maruz brakld.

Bulgular: Mine dokusuna TiF4 uygulamas, asitsiz uygulanan SE Bond’un balanma direncini azaltt (p<0,05). Dentine uygulanan TiF4’ün SE Bond ve Optibond’un balanma direncini olumsuz etkilemedii gözlendi (p>0,05).

Sonuç: TiF4 uygulamasnn minede asitli sistemlerin, dentinde hem asitli, hem de kendinden asitli sistemlerin balanma direncini olumsuz etkilemedii belirlendi.

Anahtar sözcükler: Titanyum tetraflorür, balanma direnci, mine, dentin

Abstract

Objective: To investigate the effects of the application of 1% TiF4 solution on the shear bond strength of total-etch and self- etching adhesives to the enamel and dentin.

Methods: Seventy specimens obtained from thirty-five extracted human molar teeth were ground with silicon carbide papers under water cooling. Enamel samples were assigned into the six groups: I- TiF4 + Acid-etching + SE Bond, II- Acid-etching + SE Bond, III- TiF4 + SE Bond, IV- SE Bond, V- TiF4 +Optibond, VI-Optibond. Dentin samples were divided into four groups: I- TiF4 + SE Bond, II- SE Bond, III- TiF4 + Optibond, IV- Optibond. After the application of 1% TiF4 and bonding agent, the composite resin was placed to the surfaces of the samples. The samples were subjected to the shear bond test.

Results: The application of TiF4 to the enamel tissue decreased the shear bond strength of SE Bond applied without acid-etching (p<0.05). It was determined that TiF4 solution applied to the dentin did not adversely affect the shear bond strength of SE Bond and Optibond (p>0.05).

Conclusion: It was determined that TiF4 did not adversely affect the shear bond strength of total-etch system to the enamel and both total-etch and self-etching systems to the dentin.

Keywords: TiF4, shear bond strength, enamel, dentin

Giri

Topikal flor preparatlar günümüzde koruyucu tedavi amacyla en yaygn kullanlan ajanlar arasnda yer almaktadr.1 Flor iyonlar mine yüzeyinden interpriz-

matik alanlar yoluyla difüze olur ve daha sonra yava

bir ekilde mine kristalleri boyunca dalr. Koruyucu flor uygulamalarndan sonra mine yüzeyinde kalsiyum florür (CaF2) tabakas olumakta ve bu tabaka az-

(2)

daki pH deiikliklerinde F- deposu olarak görev yaparak, ortama gerekli flor iyonu salmaktadr. Flor iyonu, karyojenik bakterilerin hücre içine nüfuz edip, enerji metabolizmasndaki enzimleri bloke ederek bakteriyostatik etki gösterir. Dolaysyla dental plakta inhibisyon oluturur. Karyojenik veya asidojenik bak- terilerin glikozu parçalamak için ürettii enzimi inhibe ederek asit oluumunu azaltrlar. Flor asidik pH deer- lerinde S. mutans’dan gelen asit fosfatazn kuvvetli inhibitörüdür. Asit fosfataz inhibe ederek S. mutans’n di yüzeyine yapmasn engeller ve bu bakteri tara- fndan oluturulan ekstraselüler polisakkarit oluu- munu inhibe eder.1,2

Kalay florür (SnF2), asitlenmi fosfat florür (APF), sodyum florür (NaF) gibi birçok topikal flor ajan uzun zamandr koruyucu tedavi alannda kullanlmaktadr.3 Topikal flor uygulamalarnn koruyucu tedavi alannda yaygn bir ekilde kabul görmesi aratrmaclar daha etkili flor solüsyonlarn gelitirmeye yöneltmitir. Bu

ajanlardan biri de titanyum tetraflorür (TiF4)’dür.

In vitro ve in vivo çalmalarda TiF4 solüsyonunun karyostatik etkiye sahip olduu gösterilmitir.4,5 TiF4

solüsyonunun topikal uygulamas sonucu mine yüze- yinde titanyumdan zengin bir parlak yüzey (glaze) olumaktadr.6 Taramal elektron mikroskobu (SEM) ile yaplan çalmalarda, TiF4 solüsyonu uygulanm

yüzeylerde çok sayda sferik partikül içeren yapnn yüzeyi kaplad ve bu yapnn 24 saatlik yapay tükü- rükle ykama ya da asitle pürüzlendirme ilemleri ile ortadan kaldrlamad bildirilmitir.1,6 Yaplan çal- malarda, TiF4 uygulamas sonrasnda oluan titanyum- dan zengin glaze tabakann mekanik etkilere ve

iddetli asit ve alkali deiimlerine dirençli olduu gösterilmitir.5-7 Yüzde dörtlük TiF4 solüsyonunun pit ve fissürlerdeki uzun dönem retansiyonunu inceleyen bir çalmada, bu ajann 1 yl sonunda pit ve fissür- lerde varln koruduu bildirilmitir.8 Ayn çalmada azda tüm mekanik etkenlere ramen uzun süre varln koruyabilen bu ajan fissür örtücülere alterna- tif olarak gösterilmitir.

TiF4 solüsyonunun antikaryojenik etkisi nedeniyle ortodontik tedaviler srasnda mine yüzeyinde veya açk kök yüzeylerinde plak birikimi sonucu oluacak demineralizasyonu önlemek için kullanlabilecei ileri sürülmütür.3,9 Bu ajan antikaryojenik etkisini di

yüzeyine TiF4 uygulamas sonrasnda oluan alkali ve

asit ataklarna dirençli, titanyumdan zengin parlak yüzeye ve flor konsantrasyonundaki arta bal

olarak özellikle S. mutans’n di yüzeyine tutunmasn

ve asit üretimini engelleyerek göstermektedir.10,11 Antikaryojenik özellii ve di yüzeyinde uzun süre etkinliini koruyabilmesi nedeniyle bu ajann kavite dezenfektanlarna benzer ekilde restoratif mater- yallerin yerletirilmesinden önce klasik çürük temiz- leme yöntemleri ile uzaklatrlamayan mikroorganiz- malarn elimine edilmesinde de kullanlabileceini düünmekteyiz. Ancak bu solüsyonun restoratif mater- yallerin yerletirilmesinden önce kavitelerdeki artk mikroorganizmalarn elimine edilmesinde kullan- labilmesi için kompozit rezinlerin balanma direncini olumsuz yönde etkilememesi gerekmektedir.

Minimal invaziv dihekimliinin güncelletii bu dönemde adeziv restorasyonlar en önde gelen tedavi seçenekleri arasnda yer almaktadr. Adeziv restoras- yonlarn kavite kenarlarna adaptasyonunu arttrmak amacyla balayc ajanlar kullanlmaktadr. Restoras- yonlarn klinik baars balayc ajann tüm demine- ralize dentine ve demineralizasyon sonucu aça çkan kollagen liflere penetre olabilmesine baldr.12 Bu penetrasyonu engelleyen yaplar adeziv restoras- yonlarda baarszlklara neden olur.13 TiF4 solüs- yonunun di yüzeyinde oluturduu asitlere dirençli titanyumdan zengin tabaka da balayc ajann di

yüzeyine penetrasyonunu engelleyerek kompozit rezin- lerin balanma direncini olumsuz yönde etkileyebilir.

Bu olumsuz etki flor preparat olarak TiF4’ün kulla- nld durumlarda önemlidir. Ayrca TiF4’ün kompozit rezinler üzerine etkisi daha önce bu solüsyonun uyguland dilerde kole ve mine defektlerine veya fissürlere mekanik preparasyon yaplmadan uygu- lanacak restorasyonlarn klinik baars açsndan da önemlidir.

Bu ön çalmann amac %1’lik TiF4 solüsyonu uygu- lamasnn asitli (total-etch) ve kendinden asitli (self- etching) adeziv sistemlerin mine ve dentine balan- ma direnci üzerine etkisini incelemektir.

Gereç ve Yöntem

Çalmamzda yeni çekilmi ve çürüksüz otuz be

adet insan 3. molar dii kullanld. Çekim sonrasnda kök yüzeylerindeki artk dokular kretuarla uzaklat-

(3)

Tablo 1. Test edilen materyallerin içerikleri ve üretici firmalar.

Ürün Markas çerik Üretici Firmalar

Clearfil SE Bond

Primer: MDP, HEMA, hidrofilik dimetakrilat, kanforokinon, N,N-dietanol-p-tolidin, su Bond: MDP, bis-GMA, HEMA, hidrofobik dimetakrilat, kanforokinon, N, N-dietanol- p-toludin, silanlam koloidal silika

Kuraray Ltd., Osaka, Japonya Lot: 00523A

00739B

Optibond Solo Plus

Bond: Etil alkol, alkali dimetakrilat rezinler, baryum alumino borsilikat cam, buharlatrlm silika (silikon dioksit), sodyum hekzaflorosilikat, bis-GMA, GBDM ve HEMA

Kerr, Orange, LA, ABD Lot: 08639

Clearfil AP-X Silanlanm baryum cam, silanlanm silica, silanlanm koloidal silika, bis-GMA, TEGDMA, d,l-kamforokinon

Kuraray Ltd., Osaka, Japonya Lot: 00452B

rld ve diler +4C’ de distile su içinde bekletildi.

Dilerin kökleri mine-sement snrnn 2 mm aa- sndan kesilerek uzaklatrld. Kuron ksmlar ise mezyo-distal yönde su soutmas altnda ikiye ayr- larak yetmi adet örnek elde edildi. Örnekler souk akril içerisine gömüldü.

Mine örnekleri

Örneklerin krk iki tanesinde mine yüzeyi 600 gritlik silikon karbon kâtlar ile su soutmas altnda zm- paralanarak düzletirildi. Örnekler alt gruba ayrld;

Grup I : TiF4 + Asit + SE Bond (n=7) Grup II : Asit + SE Bond (n=7) Grup III : TiF4 + SE Bond (n=7) Grup IV : SE Bond (n=7)

Grup V : TiF4 +Optibond Solo Plus (n=7) Grup VI : Optibond Solo Plus (n=7)

Çalmamzda kullanlan malzemelerin içerikleri ve üretici firmalar Tablo 1’ de görülmektedir.

Grup I, III ve V’de %1’lik TiF4 (Aldrich Chem. Co, Milw, WI, ABD) solüsyonu 60 sn süreyle mine yüzeyine uyguland. Yüzeye uygulanan TiF4 solüsyonu ykana- rak uzaklatrld ve mine yüzeyi hava spreyi ile hafifçe kurutuldu. Grup I ve II’de %35 fosforik asit mine yüzeyine 40 sn, Grup V ve VI ise 15 sn süreyle uyguland ve 15 sn süreyle ykanarak mine yüzeyin- den uzaklatrld. Örneklerin yüzeyine ortasna 4 mm çapnda delik açlm flasterler yerletirildi. Flasterin ortasnda yer alan 4 mm çapndaki açk mine yüze- yine balayc sistemler üretici firmann talimatlar

dorultusunda uyguland. Clearfil SE Bond’un (Kuraray Ltd, Osaka, Japonya) primeri mine yüzeyine frça

yardmyla 20 sn süreyle uyguland ve havayla hafifçe kurutuldu. Bir damla balayc ajan frça kullanlarak yüzeye sürüldü, havayla yayld ve 10 sn kla sert- letirildi (Degulux, Degussa, Frankfurt/Main, Almanya).

Optibond Solo Plus (Kerr, Orange, LA, ABD) ise frça yardmyla 4 mm çapndaki yüzeye 15 sn süreyle uyguland, havayla yayld ve 20 sn kla sertletirildi.

Kompozit rezinin di yüzeyine dik olarak yerletirile- bilmesi için pleksiglastan hazrlanan düzenek örnek- lerin üzerine yerletirildi. Kompozit rezin (Clearfil AP-X, Kuraray Ltd, Osaka, Japonya) dentin yüzeyine 4 mm çapnda ve 6 mm uzunluundaki silindirik ekilli kalplar yardmyla tabakalama teknii ile yerletirildi.

Kompozit rezin uygulanmasnn ardndan flasterler yüzeyden uzaklatrld.

Dentin örnekleri

Örneklerin yirmi sekiz tanesi koroner dentinin orta ksm aça çkana kadar su soutmas altnda 180- 400 gritlik silikon karbon katlar ile zmparaland.

Çalmamzda orta koroner dentinin merkezinin kul- lanlmasnn nedeni bu bölgedeki dentin tübüllerinin yüzeye dik olmasdr. Bu ilemin ardndan standart smear tabakas oluturmak için örnekler son olarak 600 gritlik silikon karbon kad ile zmparaland.

Örnekler dört gruba ayrld:

Grup I : TiF4 + SE Bond (n=7) Grup II : SE Bond (n=7)

Grup III : TiF4 + Optibond Solo Plus (n=7) Grup IV : Optibond Solo Plus (n=7)

Grup I ve III’de %1’lik TiF4 solüsyonu 60 sn süreyle dentin yüzeyine uyguland. Yüzeye uygulanan TiF4 solüsyonu ykanarak uzaklatrld ve dentin yüzeyi

(4)

hava spreyi ile hafifçe kurutuldu. Grup III ve IV’ de

%35 fosforik asit dentin yüzeyine 15 sn süreyle uygu- land ve 15 sn süreyle ykanarak yüzeyden uzakla- trld. Örneklerin üzerine ortasna 4 mm çapnda delik açlm flasterler yerletirildi. Bu alana balayc

sistemler üretici firmann talimatlar dorultusunda uyguland. Kompozit rezinin di yüzeyine dik olarak yerletirilebilmesi için pleksiglastan hazrlanan düze- nek örneklerin üzerine yerletirildi. Kompozit rezin (Clearfil AP-X) dentin yüzeyine 4 mm çapnda ve 6 mm uzunluundaki silindirik ekilli kalplar yardmyla tabakalama teknii ile uyguland. Kompozit rezin uygulanmasnn ardndan flasterler yüzeyden uzakla- trld.

Mine ve dentin dokusundan elde edilen örneklerin tümü 24 saat süreyle 37C’de nemli ortamda etüvde bekletildikten sonra 0,5 mm/dk makaslama kuvveti ile 50 Kgf yük kullanlarak balanma direnci testine (Model AG-50kNG, Shimadzu Co, Tokyo, Japonya) maruz brakld. Kgf cinsinden elde edilen balanma direnci deerleri MPa’ya çevrildi.

Kopma sonras balanma yüzeylerinin analizleri stereomikroskopla (Nikon SMZ-1B, Osaka Japonya) u50 büyütmede gerçekletirildi. Mine ve dentin yüzeyindeki krlmalar adeziv (!%75 bozulma di ve restoratif materyal arasnda), koheziv (!%75 bozulma restoratif materyalin içinde) ve miks (ikisinin karm) olarak snflandrld.

Balanma direnci sonuçlarnn istatistiksel deerlen- dirilmesi tek yönlü ANOVA, Tukey ve Dunnett-C testleri ile gerçekletirildi (p=0,05).

Bulgular

Çalmamzda kullanlan TiF4 solüsyonunun adeziv sistemlerin mine ve dentin dokusuna balanma direnci üzerine etkisi ekil 1 ve 2’ de izlenmektedir.

Mine dokusunda TiF4 uygulamas, asitle birlikte uygu- lanan SE Bond ve Optibond’un balanma direncini deitirmezken (p>0,05), asitsiz uygulanan SE Bond’un balanma direncini istatistiksel olarak anlaml bir

ekilde azaltt (p<0,05). TiF4 solüsyonunun dentinde

26,52a 2,9 27,71a 4,1 18,93b 1,03 26,21a3,25 19,03b1,73 19,5b 1,87

0 5 10 15 20 25 30 35

Ba l a n m a Di re n c i

TiF4 + Asit + SE Bond

Asit + SE Bond

TiF4 + SE Bond

SE Bond

TiF4 + Optibond

Optibond

Standart sapma

Balanma direnci

ekil 1. Mine dokusundan elde edilen balanma direnci deerleri (ortalama ± standart sapma).

* Sütunlarda bulunan a ve b harfleri gruplar arasndaki istatistiksel farklar göstermektedir. Ayn harflerle gösterilen gruplar arasnda istatistiksel olarak anlaml fark bulunmamaktadr (p>0,05).

(5)

SE Bond ve Optibond’un balanma direncini azalt- masna ramen, bu farkn istatistiksel olarak anlaml

olmad belirlendi (p>0,05).

Çalmamzdaki gruplara göre balanma yüzeylerinin özellikleri Tablo 2’de görülmektedir. Mine ve dentin

dokusunda yüksek balanma direnci elde edilen gruplarda daha çok rezin ve di dokusu arasnda koheziv veya miks baarszlklar gözlenirken, düük balanma direnci gösteren gruplarda rezin ve di

dokusu arasnda adeziv baarszlklara daha sk rastland.

14,65a4,42 18,18a1,53 9,39b4,39 13,15b 3,59

0 2 4 6 8 10 12 14 16 18 20

B a l anm a Di re nc i

TiF4 + SE B ond

SE B ond

TiF4 + Optibond

Optibo nd

Standart sapma

Balanma direnci

ekil 2. Dentin dokusundan elde edilen balanma direnci deerleri (ortalama ± standart sapma).

* Sütunlarda bulunan a ve b harfleri gruplar arasndaki istatistiksel farklar göstermektedir. Ayn harflerle gösterilen gruplar arasnda istatistiksel olarak anlaml fark bulunmamaktadr (p>0,05).

Tablo 2a. Minede görülen krk tiplerinin gruplara göre dalm.

Mine Krk Tipleri

TiF4+Asit+SE Asit+SE TiF4+SE SE Bond TiF4+OptiB OptiB

Adeziv 1 1 5 2 5 4

Koheziv 2 4 3

Miks 4 2 2 2 2 3

Tablo 2b. Dentinde görülen krk tiplerinin gruplara göre dalm.

Dentin Krk Tipleri

TiF4+SE SE Bond TiF4+OptiB OptiB

Adeziv 5 2 6 4

Koheziv —

Miks 2 5 1 3

(6)

Tartma

Titanyum tetraflorür solüsyonu dier topikal florlu bileiklerden farkl özelliklere sahip olduundan çürük oluumunu önleyen florlu bileikler arasnda önemli bir yer tutmaktadr. TiF4’ün mine ve dentin yüzeyine uygulanmas titanyumdan zengin bir glaze tabakas oluturmaktadr.5 Yaplan çalmalar bu tabaka sayesinde TiF4’ün mine dokusunun çözü- nürlüünü azalttn göstermitir.7,8,10 Mine veya dentin yüzeyinde oluan titanyumdan zengin taba- kann en az 21 hafta etkinliini koruyabildii göste- rilmitir. Ayn çalmada, TiF4 uygulamasn takiben mine ve dentin dokusundaki flor miktarnda önemli artlar kaydedilmitir.14

Titanyum florür kompleksleri mine ve dentin yüzeyine fosfat gruplarnda bulunan oksijen ile Ti-O balar

oluturarak balanmaktadr. Hidroksiapatit yapsnda bulunan fosfat gruplar mine ve dentin yüzeyinde sk dalm gösterdiinden balanma açsndan oldukça önemli yaplardr. Titanyum florürün di yüzeyine balanabilmesi için baz koullar gereklidir. lk olarak titanyum komplekslerinin oksijene kar etkili bir elektrofil gibi davranabilmesi için bu komplekslerin nötr ya da pozitif yüklü olmalar gerekmektedir.

Bunun dnda, fosfat gruplarnn titanyum atomlar

üzerindeki yeri su molekülleri tarafndan doldu- rulmaldr; çünkü bu moleküller çok zayf balanr ve kolaylkla yer deitirebilirler10,15. Yüzde birlik TiF4

solüsyonunun pH deeri oldukça düüktür (pH=1,5).

Düük pH deerleri protonlarn fosfat gruplarndaki oksijen ile balanmak için metal iyonlar ile yar- masna neden olur. Ancak bu durum titanyum açsn- dan geçerli deildir. Titanyum atomu hidroksiapatit kristallerinde yer alan fosfat gruplarndaki oksijen atomlarna yüksek eilim göstermektedir. Bu nedenle TiF4 solüsyonlar fosfat gruplarndaki oksijene çok sk

balanr ve yüksek asit konsantrasyonlarnda dahi protonlarla yer deitirmezler. Bu hipotez di yüze- yine TiF4 uygulamas sonucu düük pH’a ramen demineralizasyon olumamasn açklamaktadr.16 Koruyucu dihekimliinde her ne kadar TiF4 uygula- mas çürük profilaksisi açsndan önemli bir yer tutsa da, TiF4 solüsyonu uygulanm dilere direk yaplan adeziv restorasyonlarn ne derece baarl olaca

henüz açklk kazanmamtr. Topikal flor bileikle- rinin asitle pürüzlendirme öncesinde veya bu ilemin

ardndan di dokularna uygulanmasnn balayc

ajanlar üzerine etkisi birçok aratrc tarafndan incelenmitir.16-21 Büyükylmaz ve ark.17 mine yüze- yine asitle pürüzlendirme sonrasnda %1’lik veya

%4’lük TiF4 solüsyonu uygulanmasnn ortodontik rezinlerin mikrogerilim direnci üzerinde olumsuz etkisi olmadn ileri sürmütür. Brännström ve ark.18 mine yüzeyine bir flor vernii olan Duraphat’n asitle pürüzlendirme öncesinde uygulanmasnn pürüzlen- dirme ileminin etkinliini, olumsuz yönde etkileme- diini bildirmitir. Bryant ve ark.19 APF, SnF2, Duraphat, ve Flor Protector ismli flor preparatlarnn ortodontik rezinlere etkisini inceledikleri çalmalarnda, bu preparatlarn rezinlerin uygulanmasndan 7 gün önce di yüzeyine sürülmelerinin balanma direncini azalt- madn tespit etmilerdir. Koh ve ark.20 NaF, SnF2

veya APF solüsyonlarnn doldurucu içeren ve içer- meyen fissür örtücülerin mine dokusuna balanma direncini olumsuz yönde etkilemediini rapor etmi- lerdir. Buna karn, Low ve ark.21 APF solüsyonun mine yüzeyine asitle pürüzlendirme öncesinde veya sonrasnda uygulamasnn polimerik bir fissür örtücü olan Nuva Seal’n gerilme direncini azalttn ileri sürmütür. Benzer bir çalmada, APF solüsyonunun minenin asitle pürüzlendirilmesinden sonra uygulan- mas dört farkl polimerik fissür örtücünün (Espe 71730, Alpha Seal, Nuva Seal, Epoxylite 9075) ba- lanma direncini azaltrken, kalay floritin Nuva Seal’n balanma direncini deitirmedii belirlenmitir. Çal- malardan farkl sonuçlar elde edilmesi, kullanlan flor preparatlarnn yapsal farkllklarna veya bu pre- paratlarn asitleme öncesinde veya sonrasnda uygu- lanmasna bal olabilir.

Çalmamzda %1’lik TiF4 solüsyonu uygulamas mine ve dentinin asitle pürüzlendirme ileminden önce gerçekletirildi. Mine dokusunda TiF4 uygulamasnn sadece asitsiz uygulanan SE Bond’ un balanma direncini azaltt gözlenirken, dentin dokusunda ayn

uygulamann SE Bond ve Optibond’un balanma direncini azaltt ancak bu farkn istatistiksel olarak anlaml olmad belirlendi. Mine dokusunda ortaya çkan bu sonuç SE Bond’un zayf asidik primeri ile gerçekletirdii pürüzlendirme ileminin titanyumdan zengin tabaka ile kaplanm mine yüzeyinde adeziv için yeterli mikroretansiyon alan oluturamam

olmasyla açklanabilir. Mine ve dentin dokularndan elde edilen farkl sonuçlar ise iki doku arasndaki

(7)

yapsal farkllklara balanabilir. Dentin dokusunun inorganik yap içerii (arlkça %75–78) mineden (arlkça %95) oldukça azdr.22 Titanyumdan zengin tabaka titanyumun hidroksiapatit kristallerinde yer alan fosfat gruplarndaki oksijene balanmas ile olumaktadr. Titanyumdan zengin tabakann kap- lad alan di dokusunun inorganik içeriine paralel olarak artacandan, bu tabaka yüksek organik içerii nedeniyle dentin yüzeyinde daha az yer kaplayacaktr.

Bu nedenle, kuvvetli asidik jeller gibi zayf asidik primerler de dentin yüzeyinde kollageni aça çka- rarak adezyon için gerekli koullar gerçekletirmi

olabilir.

Balanma gücünü etkileyen dier bir faktör de geli- mi adeziv sistemlerin kullanlmasdr.12,13 Çalma- mzda asitli ve kendinden asitli olmak üzere farkl iki kategoride yer alan adezivler kullanlmtr. Ayrca bu adezivlerin primerleri de farkl tip çözücüler içer- mektedir. Asitli sistemler içerisinde yer alan Optibond Solo Plus, etanol içerikli olup, bu sistemde asitle pürüzlendirme ilemi %35’lik fosforik asitle gerçek- letirilmektedir. Kendinden asitli adeziv sistemler arasnda yer alan Clearfil SE Bond ise su bazl olup, asitle pürüzlendirme ilemini primerinin içerdii zayf asidik monomer ile gerçekletirmektedir. Asitli sis- temlerde karlalan en büyük sorun dentindeki nem kontrolüdür. Diin ar kurutulmas veya ar nemli braklmas rezin ile dentin balantsnn niteliini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Su/etanol bazl

sistemlerin aseton bazl sistemlere göre dentinin ar

kurutulmas veya ar nemli braklmasnn önlenme- sinde daha baarl olduu ileri sürülmektedir.12,13 Kendinden asitli sistemler teknik hassasiyetlerinin asitli sistemlerden daha az olmas, klinik uygula- malarnn daha ksa süreli olmas, asitleme, ykama ve kurutma ilemlerinin elimine edilmesi ve bu ilemler srasnda ortaya çkabilecek fazla asitleme ve dentini ar kurutma riskinin ortadan kalkmas gibi nedenlerden dolay günümüzde klinisyenler tarafn- dan tercih edilmektedir.19 Yaplan çalmalarda ken- dinden asitli sistemlerin mine ve dentin dokusundaki performanslar genel olarak baarl bulunsa da,23 bu sistemlerin mine üzerinde fosforik asit jeline göre daha az etkili olduunu öne süren aratrmalar da bulunmaktadr.24,25 Bu aratrmalarn nda, Clearfil SE Bond’un mine dokusunda asitle birlikte kullanm

da çalmamza dâhil edilmitir. Çalmamzda kulla-

nlan adezivlerin performanslar deerlendirildiinde, mine dokusunda SE Bond’un asitle birlikte uygulan- mas asitsiz uygulanan SE Bond’a göre balanma direncini artrrken, bu iki uygulama arasndaki fark istatistiksel olarak anlaml bulunmamtr. Optibond Solo Plus adeziv sistemi en düük balanma direnci deerleri göstermitir. Benzer ekilde, dentin doku- sunda da Optibond Solo Plus ile daha düük balan- ma direnci deerleri elde edilmitir. Bu sonuçlarn Optibond Solo Plus’n etanol bazl bir sistem olup, asitleme, ykama ve kurutma aamalarn içermesi nedeniyle teknik hassasiyetinin daha fazla olmasn- dan kaynaklandn düünmekteyiz.

Sonuç

Bu çalmadan elde edilen snrl sonuçlara göre TiF4

uygulamasnn minede asitli sistemlerin; dentinde hem asitli, hem de kendinden asitli sistemlerin ba- lanma direncini olumsuz etkilemedii belirlendi.

Buna dayanarak sekonder çürüklerin önlenmesi amacyla, özellikle az hijyeni iyi olmayan hastalarda, kompozit rezin restorasyonlar öncesinde TiF4

uygulamasnn yararl olabilecei söylenebilir. Ayrca TiF4 uygulanm dilere yaplacak adeziv restorasyon- lardan önce yüzeye mekanik preparasyon yaplmas- nn yerine restorasyonun yaplaca di dokusuna uygun adeziv sistem seçilerek baarl sonuçlar elde edilebileceini düünmekteyiz. Bu in vitro bulgular test edilen solüsyonun adeziv sistemlere etkisiyle ilgili önemli bilgiler verse de klinik çalmalarn sonuçla- ryla da desteklenmesi gerektii kansndayz.

Kaynaklar

1. Wefel JS, Harless JD. The effect of topical fluoride

agents on fluoride uptake and surface morphology.

J Dent Res 1981; 60: 1842-1848.

2. Ferretti GA, Tanzer JM, Tinanoff N. The effect of fluoride and stannous ions on Streptococcus mutans. Viability, growth, acid, glucan production, and adherence. Caries Res 1982; 16: 298-307.

3. Shashikiran ND, Subba Reddy VV, Patil R. Evaluation of fluoride release from teeth after application of NaF, SnF2 and APF and antimicrobial activity on mutans streptococci. J Clin Pediatr Dent 2006; 30: 239-245.

4. Büyükylmaz T, Tangugsorn V, ‡gaard B, Arends J, Ruben J, Rølla G. The effect of titanium tetrafluoride (TiF4) application around orthodontic brackets. Am J Orthod Dentofacial Orthop 1994; 105: 293-296.

(8)

5. Shrestha BM, Mundorff SA, Bibby BG. Enamel dissolution. I. Effects of various agents and titanium tetrafluoride. J Dent Res 1972; 51: 1561-1566.

6. Büyükylmaz T, ‡gaard B, Rølla G. The resistance of titanium tetrafluoride-treated human enamel to strong hydrochloric acid. Eur J Oral Sci 1997; 105: 473-477.

7. Tezel H, Ergucu Z, Önal B. Effects of topical fluoride agents on artificial enamel lesion formation in vitro.

Quintessence Int 2002; 33: 347-352.

8. Büyükylmaz T, Sen BH, ‡gaard B. Retention of titanium tetrafluoride (TiF4), used as fissure sealant on human deciduous molars. Acta Odontol Scand 1997;

55: 73-78.

9. Skartveit L, Tveit AB, Tøtdal B, Selvig KA. Effects of TiF4 solutions on root surfaces in vitro after different application periods. Acta Odontol Scand 1989; 47:

25-30.

10. Mundorff SA, Little MF, Bibby BG. Enamel dissolution II.

Action of titanium tetrafluoride. J Dent Res 1972; 51:

1567-1571.

11. Skartveit L, Selvig KA, Myklebust S, Tveit AB. Effect of TiF4 solutions on bacterial growth in vitro and on tooth surfaces. Acta Odontol Scand 1990; 48: 169-174.

12. Lopes GC, Baratieri LN, de Andrada MA, Vieira LC.

Dental adhesion: present state of the art and future perspectives. Quintessence Int 2002; 33: 213-224.

13. Duke ES. The science and practice of dental adhesive systems. Compend Contin Educ Dent 2003; 24:

417-424.

14. Tveit AB, Klinge B, Tötdal B, Selvig KA. Long-term retention of TiF4 and SnF2 after topical application to dentin in dogs. Scand J Dent Res 1988; 96: 536-540.

15. Wei SHY, Soboroff DM, Wefel JS. Effects of titanium

tetrafluoride on human enamel. J Dent Res 1976;

May-June: 428-431.

16. Tveit AB, Hals E, Isrenn R, Tøtdal B. Highly acid SnF2

and TiF4 solutions. Effect on and chemical reaction with root dentin in vitro. Caries Res 1983; 17: 412-418.

17. Büyükylmaz T, Ogaard B, Dahm S. The effect on the tensile bond strength of orthodontic brackets of titanium tetrafluoride (TiF4) application after acid etching. Am J Orthod Dentofacial Orthop 1995; 108:

256-261.

18. Brännström M, Nordenvall KJ, Malmgren O. The effect of various pretreatment methods of the enamel in bonding procedures. Am J Orthod 1978; 74: 522-530.

19. Bryant S, Retief DH, Bradley EL Jr, Denys FR. The effect of topical fluoride treatment on enamel fluoride uptake and the tensile bond strength of an orthodontic bonding resin. Am J Orthod 1985; 87: 294-302.

20. Koh SH, Chan JT, You C. Effects of topical fluoride treatment on tensile bond strength of pit and fissure sealants. Gen Dent 1998; 46: 278-280.

21. Low T, Von Fraunhofer JA, Winter GB. The bonding of a polymeric fissure sealant to topical fluoride-treated teeth. J Oral Rehabil 1975; 2: 303-307.

22. Turan Cengiz. Endodonti. 4. bask, Bar Yaynlar, Ankara, 1996, 43-56.

23. Türkün LS. The clinical performance of one-and two-step self-etching adhesive systems at one year.

J Am Dent Assoc 2005; 136: 656-664.

24. Zanet CG, Arana-Chavez VE, Fava M. Scanning electron microscopy evaluation of the effect of etching agents on human enamel surface. J Clin Pediatr Dent 2006;

30: 247-250.

25. Miguez PA, Castro PS, Nunes MF, Walter R, Pereira PN.

Effect of acid-etching on the enamel bond of two self-etching systems. J Adhes Dent 2003; 5: 107-112.

Yazma Adresi:

Doç. Dr. Hüseyin TEZEL Ege Üniversitesi, Dihekimlii Fakültesi, Di Hastalklar ve Tedavisi AD 35100 Bornova / ZMR Tel : (232) 388 03 28 Faks : (232) 388 03 25

E-posta : huseyin.tezel@ege.edu.tr

Referanslar

Benzer Belgeler

Düflük molekül a¤›rl›kl› heparinle- rin aktif gastroduodenal ülser, beyin kanamalar›, gastrointestinal, genitoüriner sistem ve kanama e¤i- limi olan organik

All MRI studies were evaluated with respect to tumor location, size (long- and short-axis diameters measured on the postcontrast T1WI, signal intensity (compared to muscle)

Antibiyotik kullanım stratejileri içerisinde diğerlerine göre yararı konusunda tartışmaların günümüzde de devam ettiği bir yaklaşım olan rotasyonel antibiyotik

Adeziv materyallerin verilerinin farklı elde edilmesinde; çalışma düzeneğindeki ve uygulayıcının deneyimindeki farklılıklar, kopma modları, test öncesi (pre-test)

Optibond Solo Plus ve SE Bond’un %35’lik fosforik asit ile birlikte uyguland kavitelerin gingival sznt skorlar, dentine uygulanan TiF 4 solüsyonunun mikrosznty

Bu çal›flmayla Akdeniz Üniversitesi T›p Fakültesi Hastanesinde çal›flan hekimlerin HBV’ye karfl› afl›lanma du- rumunun ortaya konmas› amaçlanm›flt›r.. Sonuç

Okul öncesi çocuklarda hava yolu direncini saptamada kullanılan interrupter tekniği için normal değerler.. Reference values for airway resistance measured by the

Buna karfl›n yo¤un araflt›rmalara ra¤men flu an için sadece migrenlilerin çok küçük bir oran›n› oluflturan ve karakteristik bir klinik tablo olan ailesel