• Sonuç bulunamadı

Pulmoner atrezili olgular›n ilk basamak tedavisindemodifiye aortopulmoner pencere tekni¤i

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Pulmoner atrezili olgular›n ilk basamak tedavisindemodifiye aortopulmoner pencere tekni¤i"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Background: Palliative shunt operations represent the initial stage of treatment for patients with pulmonary atresia and hypoplastic pulmonary arteries. Among various shunt mod-els, one is placed between the ascending aorta and the pul-monary artery using a polytetrafluoroethylene (ePTFE) graft. In this study, we presented a modification of this tech-nique performed at our institution, which is a kind of modi-fied aortopulmonary window creation.

Methods: Four newborns (2 boys, 2 girls; mean age 8.5 days; range 1 to 15 days) with pulmonary atresia and asso-ciated cardiac pathologies underwent a modified central shunt operation between the ascending aorta and the main pulmonary artery using an ePTFE graft. All the patients had hypoplastic pulmonary arteries whose diameters ranged between 1 and 2 millimeters. The graft was anasto-mosed end-to-end to the main pulmonary artery following total transection from the right ventricle, and its proximal end was anastomosed side-to-side to the ascending aorta. The proximal open end of the graft was sutured primarily. Results: Following the operation, diastolic blood pressure decreased by 3 mmHg to 6 mmHg and arterial oxygen sat-uration increased by 5% to 10%. One patient died in the early postoperative period due to a noncardiac and non-surgical cause. The remaining patients were discharged after 8 to 12 days without any surgical complications and were monitored with periodic echocardiographic controls for one to four months. Total correction was planned when the pulmonary arteries reached sufficient growth.

Conclusion: Considering the potential risks of the classi-cal aortopulmonary window method and central shunt operations with graft use, our modified aortopulmonary window technique prevents overflow to the pulmonary cir-culation and minimizes arterial distortion.

Key words: Cardiovascular surgical procedures/methods; pulmonary artery/surgery; pulmonary atresia/surgery; pulmonary circulation.

Pulmoner atrezili olgular›n ilk basamak tedavisinde

modifiye aortopulmoner pencere tekni¤i

Modified aortopulmonary window technique

for the first-stage treatment of patients with pulmonary atresia

‹stanbul Üniversitesi ‹stanbul T›p Fakültesi, 1

Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dal›, 2

Pediatrik Kardiyoloji Anabilim Dal›, ‹stanbul

Amaç: Palyatif flant ameliyatlar› pulmoner atrezi ile birlik-te hipoplastik pulmoner arbirlik-terleri olan hastalar›n birlik- tedavisin-de ilk basama¤› oluflturmaktad›r. Ç›kan aort ile ana pulmo-ner arter aras›na politetrafloroetilen (ePTFE) greft ile ya-p›lan santral flant ifllemi de bu palyatif ameliyatlardan biri-dir. Bu çal›flmada, bir çeflit modifiye aortopulmoner pence-re oluflturma yöntemi olan bu tekni¤in taraf›m›zca uygula-nan modifikasyonu de¤erlendirildi.

Çal›flma plan›: Pulmoner atrezi ile birlikte ek kardiyak pa-tolojisi olan dört yenido¤ana (2 erkek, 2 k›z; ort. yafl 8.5 gün; da¤›l›m 1-15 gün) ç›kan aort ile ana pulmoner arter aras›na ePTFE greft ile santral flant ameliyat›n›n bir modi-fikasyonu uyguland›. Tüm hastalarda ana pulmoner arter ile birlikte sa¤ ve sol pulmoner arterler hipoplastik idi ve çaplar› 1-2 mm aras›nda de¤ifliyordu. Ana pulmoner arter sa¤ ventrikül ç›k›m›ndan tümüyle transekte edildikten son-ra ePTFE greft ile uç uca anastomoz edildi, greftin proksi-mal anastomozu ise ç›kan aorta yan yana yap›ld›. Greftin aç›k ucu primer kapat›ld›.

Bulgular: fiant sonras› hastalarda diyastolik bas›nçta 3-6 mmHg düflme, arteriyel satürasyonda %5-10 yükselme kaydedildi. Bir hasta kardiyak d›fl› ve cerrahi ile ilgili ol-mayan bir nedenle erken dönemde kaybedildi. Di¤er has-talar cerrahi aç›dan bir sorunla karfl›lafl›lmadan 8-12 gün-de taburcu edildi. Hastalar, periyodik takipler ve ekokardiyografi kontrolleriyle 1-4 ay izlendi. Tüm hasta-larda pulmoner arterler yeterli geniflli¤e ulaflt›¤›nda tam düzeltme ameliyat› planland›.

Sonuç: Klasik aortopulmoner pencere iflleminin ve greft ma-teryali ile yap›lan aortopulmoner pencerenin riskleri göz önüne al›nd›¤›nda, uygulad›¤›m›z “modifiye aortopulmoner pencere” ifllemiyle pulmoner arterlere afl›r› kan ak›m› engel-lenmekte ve arteriyel distorsiyon en aza indirilmektedir. Anahtar sözcükler: Kardiyovasküler cerrahi teknikler/yöntem; pul-moner arter/cerrahi; pulpul-moner atrezi/cerrahi; pulpul-moner dolafl›m.

41 Türk Gö¤üs Kalp Damar Cer Derg 2007;15(1):41-44

Türk Gö¤üs Kalp Damar Cerrahisi Dergisi Turkish Journal of Thoracic and Cardiovascular Surgery

Gelifl tarihi: 2 Eylül 2005 Kabul tarihi: 2 Aral›k 2005

Yaz›flma adresi: Dr. Murat U¤urlucan. ‹stanbul Üniversitesi ‹stanbul T›p Fakültesi, Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dal›, 34390 Çapa, ‹stanbul. Tel: 0212 - 414 20 00 / 312 67 e-posta: muratugurlucan@yahoo.com

Murat U¤urlucan,1

Ömer Ali Say›n,1

Tarhan Ǜnar,1

Kemal Niflli,2 Ümrah Aydo¤an,2

Emin Tireli,1

(2)

Pulmoner atrezi ile birlikte ek kardiyak anomalisi olan hastalarda her ne kadar arzulanan tedavi tek afla-mal› tam düzeltme ameliyatlar› olsa da, bu ço¤u zaman mümkün olmamaktad›r. Bu olgular›n tedavilerinde ilk basama¤› büyük ço¤unlukla palyatif flant ameliyatlar› oluflturur.

Ç›kan aort ile pulmoner arter aras›na yap›lan flant ifl-lemi de bu palyatif ameliyatlardan biridir. Bu çal›flma-da, kardiyak anomaliye ek olarak pulmoner atrezi ile birlikte hipoplastik pulmoner arterleri (pulmoner arter çaplar› ≤2 mm) olan hastalar›n tedavisinde ç›kan aort ile ana pulmoner arter aras›na politetrafloroetilen (ePT-FE) tüp greft ile yap›lan modifiye flant ameliyat› ve so-nuçlar› de¤erlendirildi.

HASTALAR VE YÖNTEMLER

Pulmoner atrezi ile birlikte ek kardiyak patolojisi olan dört yenido¤ana (2 erkek, 2 k›z; ort. yafl 8.5 gün; da¤›l›m 1-15 gün) palyatif flant ameliyat› uyguland›. Bebeklerin a¤›rl›klar› 3030 gr ile 4100 gr aras›nda de¤i-fliyordu. Hastalar›n seçimi ameliyat öncesi ekokardi-yografi (EKG) ve ameliyat s›ras›ndaki de¤erlendirme ile yap›ld›. Bu hastalarda pulmoner arterler konfluen ve ana pulmoner arter ile birlikte sa¤ ve sol pulmoner ar-terler hipoplastik idi ve çaplar› 1-2 mm aras›nda de¤ifli-yordu (fiekil 1). Pulmoner atrezi yan› s›ra üç hastada Fallot tetralojisi, bir hastada triküspid atrezisi, bir has-tada majör aortopulmoner kollateral arterler saptand›. Hastalarda oksijen satürasyonu ölçümleri ameliyat ön-cesi dönemde hasta ameliyat masas›nda ekstübe ve anestezi ekibi taraf›ndan sedatize edilmiflken oda hava-s›nda yap›ld›; ameliyat sonras› dönemde ise hasta yo-¤un bak›mda, ekstübe edildi¤inde ve nazal oksijen al›r-ken yap›ld›.

Cerrahi teknik. Ameliyat s›ras›nda üç hastada 3.5 mm, bir hastada ise 3 mm ePTFE greft kullan›ld›. Greft çaplar›na göre yine üç hastada 3.5 mm, bir hastada ise 3 mm punch ile greft ve ç›kan aortta delik aç›ld›. Has-talara tan› konmas›yla birlikte, duktus arteriosusun aç›k kalabilmesi için prostaglandin infüzyonuna baflland› ve flant ifllemi gerçekleflene kadar infüzyona devam edildi. fiantlar›n hiçbirinde ameliyat s›ras›nda ve sonras› dö-nemde sistemik heparin uygulanmad›. Ameliyat sonra-s› birinci günden itibaren hastalara aspirin verilmeye baflland›.

Cerrahi ifllem standart median sternotomi insizyonu ile yap›ld›. Ç›kan aort ve ana pulmoner arter haz›rlan-d›ktan sonra ana pulmoner arter klempe edilerek satü-rasyon de¤iflikli¤ine bak›ld›; hiçbir hastada satüsatü-rasyon- satürasyon-da de¤ifliklik gözlenmedi. Ana pulmoner artere, sa¤ ve sol pulmoner arter bifurkasyonunun proksimaline Cas-tenada klempi yerlefltirildi. Ana pulmoner arter proksi-mali, sa¤ ventrikül ç›k›m›nda ipekle ba¤land›ktan sonra

oblik olarak kesilip tümüyle transekte edildi. Daha bü-yük anastomoz alan› elde etmek amac›yla, ana pulmo-ner arter her iki köflesine yap›lan kesilerle geniflletildi. ePTFE tüp greft 7.0 polipropilen ve devaml› dikifl tek-ni¤i ile ana pulmoner artere uç uca anastomoz edildi. Retrograd pulmoner ak›m› görmek ve pulmoner arterle-rin pozisyonunu en iyi konfigürasyonda ayarlamak amac›yla Castenada klempi geçici olarak kald›r›ld›. Greftin içi heparinli serum fizyolojik ile y›kand›. Aç›k ucundan bir penset ile tutulduktan sonra içi dolu greft ve pulmoner arterler uygun anatomik pozisyonlar›nda iken, ç›kan aortun sol laterali ile greftin sa¤ lateralinde, birbirlerine karfl›l›kl› gelecek yüzeyleri iflaretlendi. Daha sonra Castenada klempi greft üzerine iflaretli bölgenin distaline yeniden yerlefltirildi. ‹flaretli bölge bistüri ile de-lindikten sonra punch ile aç›ld›. Ç›kan aort, sol lateralinde iflaretlenmifl bölgeyi içine alacak flekilde Castenada klem-pi ile klemplendikten sonra bistüri ile delindi ve punch ile aç›ld› (fiekil 2). ePTFE greft ile ç›kan aort yan yana 7.0 polipropilen ve devaml› dikifllerle anastomoz edildi. Anastomoz sonras›nda greftin aç›k ucu polipropilen dikifl-lerle kapat›larak klempler kald›r›ld› (fiekil 3).

BULGULAR

fiant sonras› hastalarda diyastolik bas›nçta 3-6 mmHg düflme, arteriyel satürasyonda %5-10 yükselme kaydedildi. Ameliyat öncesinde ortalama %78 (da¤›l›m %73-81) bulunan satürasyon de¤eri ameliyat sonras›n-da %85.5’e (sonras›n-da¤›l›m %82-89) yükseldi.

Bütün hastalar ameliyattan sonra yo¤un bak›ma al›nd› ve erken dönemde ekstübe edildi. Bir hasta yo-¤un bak›mda kardiyak d›fl› ve cerrahi ile ilgili olmayan bir nedenle erken dönemde kaybedildi. Hiçbir hastada cerrahi aç›dan bir sorunla karfl›lafl›lmad› ve hastalar 8-12 günde taburcu edildi. Hastalar, periyodik takipler ve

42 Turkish J Thorac Cardiovasc Surg 2007;15(1):41-44

U¤urlucan et al. Modified aortopulmonary window technique for the first-stage treatment of pulmonary atresia

(3)

EKG kontrolleriyle 1-4 ay izlendi. Hiçbir hastada pul-moner arter çaplar›n› de¤erlendirmek için gerekli inva-ziv ifllem henüz yap›lmad›. Tüm hastalarda pulmoner arterler yeterli geniflli¤e ulaflt›¤› dönemde tam düzeltme ameliyat› yap›lmas› planlanmaktad›r.

TARTIfiMA

1945’li y›llardan önce, sa¤ ventrikül ç›k›m yolunda obstrüktif patoloji sonucu azalm›fl pulmoner kan ak›m› olan bebekler genellikle progresif siyanoz, serebro-vasküler olaylar, beyin apseleri, aritmi ve kalp yeter-sizli¤i gibi nedenlerle kaybedilmekteydi. Alfred Bla-lock ve Helen Taussig taraf›ndan pulmoner arter ile subklavyan arter aras›na uygulanan palyatif flant ame-liyat›, Fallot tetralojisi ve di¤er birçok siyanotik kalp

hastal›¤›n›n ilk basamak tedavisinin önünü açan bir ad›m olmufltur.[1]

Günümüzde pulmoner atrezili olgularda, h›zl› pal-yasyon sa¤lamak ve tam düzeltme ameliyatlar›n› olabil-di¤ince erken dönemde gerçeklefltirebilmek amac›yla ak›m› yüksek olan santral flant ameliyatlar› tercih edil-mektedir. Bu amaçla, ana pulmoner arter, ç›kan aort ya da arkus aortaya do¤rudan anastomoz edilebilmektedir. Bu yöntemle asl›nda bir çeflit aortopulmoner pencere oluflturulmaktad›r.[2]Son derece hipoplastik olan

pulmo-ner arterler sa¤ ventrikül ç›k›m›ndan tümüyle transekte edildikten sonra, ç›kan aorta uç yan anastomoz edilerek flant ya da, di¤er bir deyiflle, aortopulmoner pencere ifl-lemi gerçeklefltirilir. Do¤ufltan kalp anomalisinin komp-leks özelli¤i ve bu hastalar›n çok küçük olmas› nedeniy-le bu iflnedeniy-lem için median sternotomi birçok kalp cerrah›-n›n uygulad›¤› yaklafl›md›r.

‹leri derecede hipoplastik pulmoner arterlerde (pul-moner arter çaplar› ≤2 mm) sa¤ ve sol pul(pul-moner arter dallar›na yap›lan flantlar›n teknik zorlu¤u ve bunlar›n orta dönemde pulmoner arterleri büyütmeleri nedeniy-le, son y›llarda birçok cerrah taraf›ndan, aort ile ana pulmoner arter aras›nda aortopulmoner pencere olufltu-rarak pulmoner arterlerin homojen bir flekilde büyüme-lerinin sa¤lanabilece¤i bildirilmifltir.[3,4]

Aortopulmoner pencere yönteminin en önemli özelli¤i, h›zl› palyasyon ve erken dönemde pulmoner arterlerde yeterli geliflim sa¤lamas›; böylece, hastan›n tedavisinde ikinci basama-¤a daha k›sa sürede (2-6 ay) ulafl›labilmesidir.[5]

Ancak, bu ifllem akut pulmoner ödem, konjestif kalp yetersizli-¤i, pulmoner arterlerde distorsiyon ve en önemlisi siste-mik kan bas›nc›na maruz kalan pulmoner yatakta erken dönemde vasküler direnç geliflmesi gibi riskleri berabe-rinde getirmektedir. Bu nedenle hastalar s›k› kontrol al-t›nda tutulmal›d›r. Ülkemizde aflamal› cerrahi tedavi ile tam düzeltme ameliyat›na gidilecek hastalar›n takipleri maalesef ço¤u zaman hasta uyumsuzlu¤u yüzünden ak-samaktad›r. Bu nedenle, aortopulmoner pencere tekni¤i uygulanacak birçok hastada pulmoner vasküler direncin geliflebilece¤i ve birçok hastada tam düzeltme ameliya-t› flans›n›n yitirilebilece¤i unutulmamal›d›r.

Aortopulmoner pencere tekni¤inin dezavantajlar› ve risklerinden dolay›, ePTFE tüp greft materyali ya da na-tiv safen veni de ç›kan aort ile ana pulmoner arter ara-s›na interpoze edilerek santral flantlar yap›labilmektedir. Esas olarak burada da bir greft yard›m›yla aortopulmo-ner pencere oluflturulmaktad›r. Greft, içinden geçen ka-na karfl› oluflturdu¤u direnç sayesinde pulmoner yata¤a daha kontrollü kan ak›m› sa¤lamaktad›r. Bu teknikle yeterli pulmoner arter büyüklü¤üne eriflilmesi daha uzun sürse de, aortopulmoner pencere ile karfl›laflt›r›ld›-¤›nda, bu yöntemle akut akci¤er ödemi, konjestif kalp yetersizli¤i ve pulmoner vasküler hastal›k gelifliminin

43 Türk Gö¤üs Kalp Damar Cer Derg 2007;15(1):41-44

U¤urlucan ve ark. Pulmoner atrezili olgular›n›n ilk basamak tedavisinde modifiye aortopulmoner pencere tekni¤i

fiekil 2. Aort ve greft yan yana anastomoz edilmek üzere iflaretli bölgelerden punch yard›m›yla aç›ld›. Ç›kan aort ile ePTFE greft yan yana 7.0 polipropilen ve devaml› dikifl tekni¤i ile anastomoz edildi.

(4)

daha nadir oldu¤u düflünülmektedir. Ancak, anastomoz-lar uygun pozisyonda yap›lmad›¤› takdirde pulmoner arterlerde flekil bozuklu¤u ve dengesiz kan da¤›l›m›na s›kl›kla rastlanabilir.

Ç›kan aorta yap›lan uç yan anastomozlarda bükülme ve türbülan ak›m olas›l›¤›n›n yüksek olmas› nedeniyle, daha iyi bir geometrik konfigürasyon sa¤lamak amac›y-la olguamac›y-lar›m›zda yan yana anastomoz tekni¤ini tercih ettik ve proksimalde kalan güdü¤ü primer olarak kapat-t›k. Greft proksimalinde b›rak›lan 2-3 mm’lik kör kese-nin tromboze olup distale emboli atmas› ile ilgili bir bil-gi yoktur. Olgular›m›zda da erken dönem greft trombo-zu gözlenmemifltir.

Ayr›ca, ana pulmoner artere yap›lan bu flant sayesin-de her iki pulmoner arter dal›na kan ak›m da¤›l›m› ho-mojen olaca¤›ndan, bu teknikte tek tarafl› yüksek ak›m olas›l›¤› da yoktur. Baz› yay›nlarda pulmoner arter dal-lar›na yap›lan klasik flantlardan sonra, flant yap›lan da-l›n yap›lmayana göre daha fazla büyüdü¤ü gösterilmifl-tir.[3]

Uygulad›¤›m›z tekni¤in 2 mm ve daha küçük çap-l› pulmoner arterlerin çaplar›n›n büyümesinde etkili olaca¤›n› düflünüyoruz.

Sonuç olarak, ana pulmoner arterin aorta uç yan anastomoz edilmesi ile yap›lan aortopulmoner pencere iflleminin akut akci¤er ödemi, konjestif kalp yetersizli-¤i ve pulmoner vasküler hastal›k geliflme riskleri; greft materyali ile yap›lan aortopulmoner pencerenin ise pul-moner arterlerde konfigürasyon bozuklu¤u ve buna ba¤l› dengesiz kan da¤›l›m›na yol açabilmesi nedeniyle hastalar›m›zda greft materyali kullanarak “modifiye

aortopulmoner pencere” ifllemini tercih ettik. Uygulad›-¤›m›z teknik, greft yard›m›yla aortopulmoner pencere oluflturma tekni¤inin bir çeflit modifikasyonudur. Bu modifikasyonda ePTFE greft ile ana pulmoner arter ara-s› anastomoz uç uca, ePTFE greft ile aort araara-s›ndaki anastomoz ise yan yana yap›lm›flt›r. Her ne kadar bu teknikle pulmoner arterin aorta direkt anastomozu ka-dar erken dönemde pulmoner arterlerde yeterli büyüme sa¤lanaca¤›n› düflünmesek de, uygulad›¤›m›z tekni¤in basit ve pratik oldu¤u, bu teknik sayesinde pulmoner arterlere afl›r› kan ak›m› gitmesinin engellendi¤i ve ar-teriyel distorsiyonun en aza indirildi¤i inanc›nday›z.

KAYNAKLAR

1. Zellner JL, Sade RM, Palliative procedures in cyanotic con-genital heart disease. In: Baue AE, Geha AS, Hammond GL, Laks H, Naunheim KS, editors. Glenn’s thoracic and cardio-vascular surgery. Vol. 2. 6th ed. Stanford: Appleton & Lange; 1996. p. 1073-83.

2. Duncan BW, Mee RB, Prieto LR, Rosenthal GL, Mesia CI, Qureshi A, et al. Staged repair of tetralogy of Fallot with pul-monary atresia and major aortopulpul-monary collateral arteries. J Thorac Cardiovasc Surg 2003;126:694-702.

3. Batra AS, Starnes VA, Wells WJ. Does the site of insertion of a systemic-pulmonary shunt influence growth of the pul-monary arteries? Ann Thorac Surg 2005;79:636-40. 4. Tireli E, Basaran M. Aortopulmonary shunts in neonates.

Ann Thorac Surg 2001;72:2187-8.

5. Rodefeld MD, Reddy VM, Thompson LD, Suleman S, Moore PC, Teitel DF, et al. Surgical creation of aortopul-monary window in selected patients with pulaortopul-monary atresia with poorly developed aortopulmonary collaterals and hypoplastic pulmonary arteries. J Thorac Cardiovasc Surg 2002;123:1147-54.

44 Turkish J Thorac Cardiovasc Surg 2007;15(1):41-44

Referanslar

Benzer Belgeler

Yap›lan pulmoner arter anjiografisinde kalp ve di¤er damarlar normal görülmesine ra¤men solda pulmoner arter agenezisi saptand›..

haftasında, akraba evliliği olan ve anormal dört odacık görüntüsü nedeni ile kliniğimize refere edilen ve fetal ekokardiografi ile trunkus arteriozus tanısı konan

Danimarka’da yapılan bir araştırmada venöz trombo- embolizmde akut tedavi sonrası 6 aylık idame dönem- de YOAK (rivaroksaban, apiksaban) ile VKA tedavileri- nin tedavi

Iyer ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada 5 olguda MAPCA ligasyonu ve transpozisyonu median sternotomi ile yapılmıştır (8). Bizim olgumuzda daha önceden sol torakotomi

SVÇY rekons- trüksiyonu için sten tless biyoprotezler gibi, alternatif yöntemlerin ve gereçlerin ortaya ç ıkması ve arteryel switch operasyonu gibi, aort ve pulmoner kök

Bununla beraber 1 2 yıllı k kişi sel ve kaynak takiplerinden elde ettiğim tecrübe lerime dayanarak, bu çalı şmada mitral kapağın dilatasyo nu sonrası e lde edilen

Yenidoğan döneminde ağır semptomatik olanların özelliği s ıklıkla fonksiyonel sağ ventrikülün pulmo- ner artere anterograd akım sağlayamaması (fonksi- yonel)

A case report of congenital isolated absence of the right pulmonary artery: bronchofibrescopic findings and chest radiological tracings over 9 years. Unilateral