• Sonuç bulunamadı

Eriþkin Yaþ Koroner Arter Çýkýþ Anomalilerinde Ateroskleroz veCerrahi Tedavi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Eriþkin Yaþ Koroner Arter Çýkýþ Anomalilerinde Ateroskleroz veCerrahi Tedavi"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Eriþkin Yaþ Koroner Arter Çýkýþ Anomalilerinde Ateroskleroz ve

Cerrahi Tedavi

ATHEROSCLEROSIS IN CORONARY ARTERY ANOMALIES AND

SURGICAL TREATMENT IN ADULTS

Nilgün Ulusoy Bozbuða, Vedat Erentuð, Hasan Ardal, Denyan Mansuroðlu, Hasan Basri Erdoðan, *Alper Onbaþýlý, Hakan Akkaya, Kaan Kýrali, Esat Akýncý, Cevat Yakut

Koþuyolu Kalp Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi, Kalp Damar Cerrahisi Kliniði, Ýstanbul *Koþuyolu Kalp Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi, Kardiyoloji Kliniði, Ýstanbul

Ö

Özzeett

Ammaçç: Koroner çýkýþ anomalilerinde ateroskleroz tanýsý komplet koroner revaskülarizasyon kararýnda önemli rol oynar. Bu çalýþmada, koroner çýkýþ anomalisi bulunan 12 olgunun klinik tablo, aterosklerozun lokalizasyonu ve derecesi ile cerrahi yaklaþýmlarla ilgili deneyimimizi gözden geçirilmiþtir.

Materyal vve Metod: Koroner çýkýþ anomalisi ile aterosklerotik koroner arter hastalýðý bulunan 9 olguya koroner arter bypass greftleme (KABG) ameliyatý yapýlmýþtýr. Bir olguya koroner arterleri anjiyografik olarak aterosklerotik olmamasýna karþýn anjina pektorisin tedavisi için KABG uygulanmýþtýr. Çýkýþ anomalisi olan, fakat aterosklerotik lezyon saptanmayan 2 olguda ise bu koroner arterlere KABG gerekmemiþtir.

Bulgular: Oniki olguda erken mortalite görülmedi. Koroner revaskülarizasyon uygulanan olgularýn hiçbirinde perioperatif miyokard enfarktüsü görülmedi. Bir hasta postoperatif 28. günde mediastinite baðlý sepsis tablosu ile kaybedildi.

Sonuçç: Koroner arter çýkýþ anomalileri ile ateroskleroz arasýndaki iliþki özellikle KABG yapýlmasý planlanan genç hasta grubunda göz önünde bulundurulmalýdýr. Bu grup hastalar mortalite ve morbidite risk artýþý olmaksýzýn cerrahi olarak tedavi edilebilmektedir.

Anahtarr kelimelerr: Koroner arter anomalisi, ateroskleroz, koroner bypass

Türk Göðüs Kalp Damar Cer Derg 2004;12:13-17

S

Su

um

mm

maarry

y

Background: Coronary artery origin anomalies associated with atherosclerosis have an important role in the decision on complete cononary artery revascularization. The purpose of this study was to review our clinical experience on 12 cases with coronary anomalies, clinical presentation, location and degree of atherosclerosis, and surgical approaches.

Methods: Nine cases with coronary origin anomaly underwent coronary artery bypass grafting (CABG) associated with atherosclerotic coronary artery disease. Coronary bypass was performed in 1 case for relief of anjina pectoris even his coronary arteries were found angiographically free of atherosclerosis. Two cases of anomalous coronary artery without atherosclerotic lesions did not require CABG. Results: There was no early mortality in the series. Perioperative myocardial infarction was not recorded in any of the patients underwent coronary revascularization. One case died from sepsis due to mediastinitis at 28th postoperative day.

Conclusions: The relationship between coronary artery origin anomaly and atherosclerosis has to be considered especially in young CABG candidate patients. This group of patients can be operated without overwhelming mortality and morbidity risks.

Keyyworrds: Anomalous coronary artery, atherosclerosis, coronary bypass

Turkish J Thorac Cardiovasc Surg 2004;12:13-17

Adrres: Dr. Nilgün Ulusoy Bozbuða, Koþuyolu Kalp Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi, Kalp Damar Cerrahisi Kliniði, Ýstanbul e-mmail: nbozbuga@kosuyolu.gov.tr

G

Giirriiþþ

Koroner arter çýkýþ anomalileri klinisyen ve anatomistlerin her zaman ilgisini çekmiþ olmakla birlikte uzun yýllar boyunca klinik önemi olmayan nadir anomaliler olarak deðerlendirilmiþtir. Koroner arter çýkýþ anomalileri ostium sayýsýna ve ostial yerleþimlerinin yerine göre gruplandýrýlýr [1]. Sað veya sol koroner arter birlikte tek bir ostium halinde sað veya sol sinüs Valsalva'dan köken alarak normal seyredebilir (Grup 1). Sol veya sað koroner arter kontralateral sinüs Valsalva'dan köken alýp pulmoner arter önünden, pulmoner arterle aort arasýndan veya aortanýn arkasýndan devam edebilir

(Grup 2), ya da non-koroner sinüsten çýkabilir (Grup 2-non). Her iki ana koroner arter dallarý kontralateral sinüsten çýkarak anormal seyir gösterebilir (Grup 3).

(2)

koroner arter hastalýðýnýn koroner arterin çýkýþ anomalileri ile birlikte daha sýk görüldüðü þeklinde bazý görüþler ileri sürülmüþse de, konu halen tartýþmalýdýr [12].

Bu çalýþmada hastanemizde aterosklerotik koroner arter hastalýðýnýn eþlik ettiði ve etmediði semptomatik koroner arter çýkýþ anomalili hastalara uygulanan koroner cerrahi tedavi protokolleri ve sonuçlarý irdelenmiþtir.

M

Maatteerry

yaall v

vee M

Meetto

od

d

1992 - 2002 yýllarý arasýnda koroner arter bypass cerrahisi uygulanmýþ 8710 hastadan 12'sinde (%0.14) koroner arter çýkýþ anomalisi saptandý. Hastalarýn dokuzu erkek, üçü kadýn olup yaþlarý 34 ile 69 yýl arasýnda deðiþiyordu. Olgularda en sýk

saptanan semptom stabil anjina pektoris (SAP) olup, Kanada sýnýflamasýna göre dört olgu klas II, altý olgu klas III ve iki olgu klas IV anjinal yakýnma tanýmlýyordu. Elektrokardiyografide beþ olguda anterior ve iki olguda inferior iskemi, üç olguda geçirilmiþ miyokard infarktüsü (bir olguda anteroseptal MI, iki olguda inferior MI) saptandý.

Anjiyografik Taný

Serideki olgularýn tümünde koroner arter çýkýþ anomalisi tanýsý anjiyografik inceleme sonucu konuldu (Þekil 1). Koroner arter çýkýþ anomalilerinin daðýlýmý Tablo 1'de özetlenmiþtir. Bir olguda tek orifisli koroner arter anomalisi mevcuttu, sol ve sað koroner arterler tek bir kök halinde sað koroner sinüsten çýkýþ alýyordu (Þekil 1A). Ýki olguda sol ana koroner arterin sað Tablo 1. Koroner arter çýkýþ anomalilerinin sýnýflandýrýlmasý ve klinik daðýlým.

Grup Anomali

Grup I Tek ostium, normal seyir

Grup I-sað (n = 1) Tek ostium - sað koroner sinüs

Grup I-sol Tek ostium - sol koroner sinüs

Grup II Kontrolateral koroner sinüs çýkýþlý, anormal seyir

Grup II-sað A Sað koroner sinüs çýkýþlý SAKA; PA önünden

Grup II-sað B (n = 1) Sað koroner sinüs çýkýþlý SAKA; PA ile aort arasýndan

Grup II-sað P (n = 1) Sað koroner sinüs çýkýþlý SAKA; aort arkasýndan

Grup II-sol A Sol koroner sinüs çýkýþlý SKA; PA önünden

Grup II-sol B (n = 3) Sol koroner sinüs çýkýþlý SKA; PA ile aort arasýndan

Grup II-sol P Sol koroner sinüs çýkýþlý SKA; aort arkasýndan

Grup II-non (n = 1) Non-koroner sinüs çýkýþlý SAKA veya SKA

Grup III Majör dal, kontrolateral koroner sinüs çýkýþ, anormal seyir

Grup III-sol Kontrolateral sol koroner sinüs çýkýþlý

Grup III-sað (n = 5) Kontrolateral sað koroner sinüs çýkýþlý

A = anterior; B = pulmoner arterle aort arasý; P = posterior; PA = pulmoner arter; SAKA = sol ana koroner arter; SKA = sað koroner arter

Tablo 2. Koroner arter çýkýþ anomalili olgularýn özellikleri ve uygulanan cerrahi tedavi yaklaþýmlarý.

No Yaþ Cins CC Hasta Damar Anomali KABG

1 54 E II 3 Damar SKA LCC’den ÝMA-SÖÝA, Ao-SKA (SVG)

2 49 E IV 3 Damar SKA LCC’den ÝMA-SÖÝA, Ao-SA (SVG), Ao-SKA (SVG)

3 65 E III 3 Damar SKA NCC’den ÝMA-SÖÝA, Ao-SA (SVG), Ao-SKA (SVG)

4 52 K IV 1 Damar SA RCC’den ÝMA-SÖÝA

5 69 E III 3 Damar TKA RCC’den Ao-SA (SVG), Ao-SKA (SVG)

6 66 K III 3 Damar SKA LCC’den ÝMA-SÖÝA, SA-OM (SVG), Ao-SKA (SVG)

7 59 E II 3 Damar SA RCC’den ÝMA-SÖÝA, Ao-DA (SVG), Ao-SAOM2 (SVG), Ao-SKA(SVG)

8 69 E II 3 Damar SAKA RCC’den Ao-SAOM1 (SVG), Ao-SKA (SVG)

9 34 E III Normal SAKA RCC’den ÝMA-SÖÝA, SA-OM2 (SVG)

10 57 K III 3 Damar SÖÝA SKA’den ÝMA-SÖÝ, DA (SVG), SA-OM3 (SVG), SKA (SVG)

11 60 E III 2 Damar SA SKA’den ÝMA-SÖÝA, SKA (SVG)

12 53 E II 3 Damar SA RCC’den ÝMA-SÖÝA, SA-OM2 (SVG) SKA (SVG)

(3)

koroner sinüsten çýkýþ anomalisi vardý ve sol ana koroner arter olgulardan birinde pulmoner arter ile aortanýn arasýndan (Þekil 1B), diðerinde ise aortanýn arkasýndan (Þekil 1C) ilerlemekte idi. Hastalarýn dördünde sað koroner arter çýkýþ anomalisi vardý. Sað koroner arter olgularýn üçünde sol koroner sinüsten (Þekil 1D), bir olguda ise non-koroner sinüsten köken almaktaydý (Þekil 1E). Bir olguda sol ön inen arter (Þekil 1F), dört olguda sirkumfleks arter sað koroner sinüsten kaynaklanmaktaydý (Þekil 1G).

Koroner çýkýþ anomalisi ile birlikte aterosklerotik koroner arter hastalýðý bulunan dokuz olguya (%75) koroner arter bypass greftleme (KABG) ameliyatý yapýldý. Bu olgulardan tek koroner arter çýkýþ anomalisi bulunan olguda sað koroner sinüsten kaynaklanan tek koroner arterden ayrýlan sol ana koroner arter aortanýn arkasýndan ilerleyerek kalbin ön yüzüne ulaþýp ardýndan sol ön inen koroner arter ve sirkumfleks arter þeklinde normal seyir göstermekteydi. Bu olguda üç damar hastalýðý mevcuttu ve sol ön inen koroner arter bypassa uygun bulunmadýðý için sirkumflekse ve sað koroner artere bypass yapýldý. Bir olguya (%8.3) koroner arterleri anjiyografik olarak aterosklerotik olmamasýna karþýn sol ana koroner arterin pulmoner arter ile aort arasýnda seyretmesi sonucu egzersiz sýrasýnda kompresyona uðramasýna baðlý geliþen anjina pektorisin tedavisi için KABG uygulandý. Çýkýþ anomalisi bulunan, fakat çýkýþ anomalisinden sonra normal seyrine devam eden ve aterosklerotik lezyon saptanmayan iki olguda (%16.7) sirkumfleks arterlere KABG gerekmedi, ancak diðer iki damar sistemine bypass yapýldý (Tablo 2).

Çalýþmamýzdaki 9 olgudan ikisinde operasyon sýrasýnda sol ön inen koroner arter ileri derecede ince yapýsý nedeniyle revaskülarizasyon için uygun bulunmadý. Bu olgulardan biri tek koroner arter çýkýþ anomalisi, diðeri ise sol ana koroner arter çýkýþ anomalisi bulunan olgu idi. Sol ana koroner arterin

sað koroner sinüsten kaynaklandýðý iki olgudan birinde sol ana koroner arter aort ile ana pulmoner arter arasýndan seyrediyordu ve koroner arter hastalýðý yoktu. Bu olguda anjinal þikayetlerin tedavisi amacý ile sol ön inen koroner arter ve sirkumfleks artere bypass yapýldý. Sol ana koroner arterin sað koroner sinüsten çýktýðý diðer olguda ise sol ana koroner arter aortun arkasýndan ilerledikten sonra normal seyirle dallarýna ayrýlmaktaydý, fakat bu olguda üç damar hastalýðý olduðundan ve sol ön inen koroner arter bypass’a uygun bulunmadýðý için sadece sirkumfleks ve sað koroner artere KABG uygulandý.

Sað koroner arterin sol koroner sinüsten çýktýðý üç olguda sað koroner arter sol sinüs Valsalva'dan ayrý bir aðýz ile ayrýlýp aort ile pulmoner arter arasýndan ilerleyerek normal seyrine ulaþmaktaydý. Sað koroner arterin non-koroner sinüsten çýktýðý tek olguda sað koroner arter seyrine aortanýn biraz arka kýsmýndan baþlýyor, ancak daha sonra normal pozisyonunda ilerliyordu. Sað koroner arter çýkýþ anomalisi bulunan olgularýn dördünde üç damar koroner arter hastalýðý mevcuttu ve tüm olgularda sað koroner artere de bypass uygulandý.

Sol ön inen arterin sað koroner sinüsten çýktýðý ve 3 damar hastalýðý olan hastada dörtlü KABG yapýldý. Sirkumfleks arterin sað koroner sinüsten çýktýðý dört olgunun ikisinde tek ve iki damar koroner arter hastalýðý mevcut olup, sirkumfleks arterde aterosklerotik lezyon yoktu. Ýki olguda da sirkumfleks arter, çýkýþ anomalisinden sonra normal seyrinde devam ettiðinden revaskülarizasyon gerekmedi. Sirkumfleks arter çýkýþ anomalisi bulunan diðer iki olguda ise üç damar koroner arter hastalýðý olup sirkumfleks artere de bypass uygulandý.

B

Bu

ullg

gu

ullaarr

Oniki olguda erken mortalite görülmedi. Koroner revaskülarizasyon uygulanan olgularýn hiçbirinde perioperatif miyokard infarktüsü geliþmedi. Koroner ateroskleroz bulunmasýna raðmen uygun olmayan damar yapýsý sebebiyle sol ön inen koroner arterin revaskülarize edilmediði iki olguda herhangi bir komplikasyon geliþmedi. Çalýþmamýza konu olan olgulardan üç damar koroner ateroskleroz nedeniyle KABG uygulanan ve sað koroner arterin sol koroner sinüsten kaynaklandýðý olgu postoperatif 28. günde mediastinite baðlý sepsis tablosu ile kaybedildi. Diðer olgularda postoperatif önemli bir problem geliþmeyip hastalar yakýnmasýz olarak takip edilmektedirler.

T

Taarrttýýþþm

maa

Genel popülasyonda koroner arter çýkýþ anomalisi oraný kesin olarak bilinmemektedir. Bazý nekropsi ve koroner arter hastalýðý semptomlarý bulunan kiþilerdeki incelemeleri kapsayan çalýþmalarda bildirilen oranlar %0.2-1.2 arasýnda deðiþmektedir [5,10,13-15]. Ancak koroner arter çýkýþ anomalisi oranýnýn bildirilenden yüksek olmasý beklenmelidir [16]. Koroner arter çýkýþ anomalisi ile ilgili bazý çalýþmalarda, olgularýn çoðunluðunun erkek olduðu belirtilmiþtir [15-18]. Genel anlamda kesin bir fikir vermemekle birlikte, bizim çalýþmamýzda 3 kadýn olgu ile 9 erkek olgu sayýlarý arasýnda oran bu bulguyu destekler niteliktedir.

(4)

greftlenecek koroner arterlerin belirlenmesinde problem oluþturabilir. Bu nedenle koroner arter çýkýþ anomalisinin önceden belirlenmesi ve ameliyat stratejisinin anormal çýkýþ ve seyir özellikleri dikkate alýnarak belirlenmesi çok önemlidir. Anormal çýkýþ ve seyir nedeniyle dikkate alýnmayan bir koroner arter, intraoperatif ve postoperatif dönemde ciddi komplikasyonlara yol açabilir.

Tek koroner arter çýkýþ anomalisi literatürde sýklýðý %0.02-0.04 arasýnda bildirilmiþ nadir bir anomalidir ve genellikle konjenital kalp hastalýklarý ile birlikte bulunur [4,10,13]. Bu anomalide anormal çýkýþlý arterin proksimal seyri önem kazanmaktadýr. Ateroskleroz olmaksýzýn anjina ve miyokardiyal iskeminin olabileceði bildirilmiþtir ve bu yüzden de malign kabul edilmektedir [19,20]. Tek koroner arter çýkýþ anomalilerinde ateroskleroza eðilimin arttýðý ileri sürülmüþtür [10]. Çalýþmamýzda yer alan olguda tek koroner arter çýkým anomalisinde her üç damarda önemli lezyonlar bulunmakla birlikte, sol ön inen koroner arterin revaskülarizasyona uygun olmamasý nedeni ile bu damar bypass edilmemiþtir.

Sol ana koroner arter çýkýþ anomalisi genellikle sað koroner sinüsten çýkýþ þeklinde görülmektedir [10,13]. Sol ana koroner arterin ana pulmoner arterden geliþmiþ olmasý daha seyrek olarak görülmektedir. Sað koroner sinüsten anormal çýkým, bazý genç hastalarda ani ölümlere sebep olabilmektedir [7]. Bu olgulardaki iskemi ve ani ölümün nedeni olarak, sol ana koroner arterin sað sinüs Valsalva'dan çýktýktan hemen sonra ani bir açýlanma oluþturmasý veya aort ile pulmoner arter arasýnda sýkýþmasý gösterilmektedir [21-23]. Anormal çýkýþlý sol ana koroner arterin aortanýn arkasýndan veya pulmoner arterin önünden seyrettiði olgularda ani ölüm bildirilmemiþtir, ancak bu olgularda efor anjinasý ve miyokard enfarktüsü tarif edilmiþtir [5,18,23].

Sað koroner arterin sol koroner sinüsten çýkýþ anomalisinin koroner dolaþým üzerindeki etkisi kesin olarak bilinmemektedir. Bazý çalýþmalarda aort ile pulmoner arter arasýnda seyreden sað koroner arterin egzersiz sýrasýnda obstrüksiyona uðrayarak iskemi ve ani ölüm sebebi olabileceði bildirilmiþtir [4,16]. Bu nedenle bu anomali malign olarak kabul edilmektedir. Sað veya sol ana koroner arterlerin embriyolojik kökeni farklý olan non-koroner sinüsten çýkmasý çok ender rastlanan bir çýkýþ anomalisidir. Serimizde sað koroner arter çýkýþ anomalisi bulunan 4 olguda sað koroner arterde de kritik lezyon vardý ve hepsinde bu damara da revaskülarizasyon uygulanmýþtýr.

Sirkumfleks arterin sað koroner sinüsten çýktýðý olgularda bu damar aortanýn arkasýnda seyrederek normal anatomik yataðýna ulaþýr [3,10,13,14]. Bu nedenle bu koroner arter çýkýþ anomalisi benign kabul edilir ve tek baþýna miyokardiyal iskemiye neden olmadýðý ve aterosklerozu hýzlandýrmadýðý bildirilmiþtir [24,25]. Koroner arter hastalýðý bulunan olgularda anormal çýkýþlý sirkumfleks arterin görüntülenememesi veya konjenital olarak yok kabul edilmesi uygulanacak operasyonda bu koroner arterin atlanmasýna ve komplikasyonlara neden olabilir. Çalýþmamýzda sirkumfleks arter çýkýþ anomalisi bulunan dört olgudan ikisinde ateroskleroz tespit edilmezken, diðer iki olguda aterosklerozlu sirkumfleks artere revaskülarizasyon uygulanmýþtýr.

Çalýþmamýzdaki bir olguda sol ana koroner arter, üç olguda sað koroner arter pulmoner arter ile aort arasýnda ilerlemekte idi. Miyokardiyal iskemi ve ani ölüm riski taþýdýðý için malign

kabul edilen bu koroner arter çýkýþ anomalilerinden sol ana koroner arter anomalisi bulunan bir olguda ateroskleroz geliþmemesine karþýlýk, sað koroner arter anomalisi bulunan olgularda yaygýn ateroskleroz mevcuttu. Sol ana koroner arter ve sirkumfleks arterin aortanýn arkasýndan dolaþarak seyrettiði çýkýþ anomalilerinde, anomalili koroner arterlerde ateroskleroz geliþmektedir.

Koroner arter çýkýþ anomalileri nadir olarak tespit edildikleri için anatomik ve klinik özellikleri çok ayrýntýlý bilinmemektedir. Koroner arter çýkýþ anomalilerinin aterosklerozun mekanizmasýnda oynadýklarý rol tartýþmalýdýr. Özellikle genç yaþlardaki ani ölümlerde önemli paya sahip olduklarý savunulmaktadýr. Anjinal yakýnmalarý olan genç yaþ grubundaki hastalarda koroner arter çýkýþ anomalileri akýlda bulundurulmalý ve buna yönelik araþtýrmalar yapýlmalýdýr. Revaskülarize edilmesi planlanan olgularda koroner arter çýkýþ anomalilerinin mutlaka dikkate alýnmasý ve atlanmamasý gerekmektedir.

K

Kaay

yn

naak

kllaarr

1. Greenberg MA, Fish BN, Spindola–Franco H. Congenital anomalies of the coronary arteries: Classification and Significance. In: Miller SW, ed. The Radiologic Clinics of North America: Philadelphia W.B. Saunders 1989;1127-46. 2. Baltaxe HA, Wixson D. The incidence of congenital

anomalies of the coronary arteries in the adult population. Radiology 1977;122:47-52.

3. Roberts WC, Siegel RJ, Zipes DP. Origin of the right coronary artery from the left sinus of the Valsalva and its functional consequences: Analysis of 10 necropsy patients. Am J Cardiol 1982;49:863-8.

4. Click RL, Holmes DR, Vlietstra RE. Anomalous coronary arteries: Location, degree of atherosclerosis and effect on survival. A report from the coronary artery surgery study. J Am Coll Cardiol 1989;13:531-7.

5. Angelini P. Normal and anomalous coronary arteries: Definitions and classification. Am Heart J 1989;117:418-34. 6. Onbaþýlý A. 26.025 koroner anjiografi olgusunda koroner

arter anomalisi sýklýðý ve tipleri. Uzmanlýk tezi, Koþuyolu Kalp Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi Kardiyoloji Kliniði, Ýstanbul 1998.

7. Karamichalis JM, Vricella LA, Murphy DJ, Reitz BA. Simplied technique for correction of anomalous origin of left coronary artery from the anterior aortic sinus. Ann Thorac Surg 2003;76:266-7.

8. Topaz O, Edwards JE. Pathologic features of sudden death in children, adolescents and young adults. Chest 1985;87:476-82.

9. Fernandes ED, Kadivar H, Cooley DA. Congenital malformations of the coronary arteries: The Texas Heart Institute experience. Ann Thorac Surg 1992;54:732-40. 10. Kýmbýrýs D, Iskandrian AS, Segal BL. Anomalous aortic

origin of coronary arteries. Circulation 1978;58:606-15. 11. Ono M, Brown Da, Wolf RK. Two cases of anomalous

origin of LAD from right coronary artery requiring coronary artery bypass. Cardiovasc Surg 2003;11:90-2. 12. Balcý B, Yeþildað O, Yýlmaz Ö, Aksakal E, Meriç M,

(5)

2002;5:17-20.

13. Daðalp Z, Oral D, Ömürlü K. Koroner arter çýkýþ anomalileri. MN Kardiyol 1994;1:101-5.

14. Gök H, Dindar Ý, Çaðlar N. Koroner arter çýkýþ anomalileri. T Klin Kardiyol 1992;5:185-9.

15. Brandt B, Martins JB, Marcus ML. Anomalous origin of the right coronary artery from the left sinus Valsalva. N Eng J Med 1983;309:596-8.

16. Murphy DA, Roy DL, Sohal M, Chandler BM. Anomalous origin of left main coronary artery from anterior sinus of Valsalva with myocardial infarction. J Thorac Cardiovasc Surg 1978;75:282-5.

17. Pachinger OM, Vandenhoven P, Judkins MP. Single coronary artery a cause of anjina pectoris. Eur J Cardiol 1974;2:161-4.

18. Sharbough AH, White RS. Single coronary artery. Analysis of the anatomic variation, clinical importance and report of five cases. JAMA 1974;230:243-6.

19. Joswig BC, Warren SE, Vieweg WS, Hagan AD. Transmural myocardial infarction in the absence of coronary arterial luminal narrowing in a young man with single coronary arterial anomaly. Cathet Cardiovasc Diagn 1978;4:297-304.

20. Cheitlin MD, Decastro CM, Mc Allister HA. Sudden death as a complication of anomalous left coronary origin from

the anterior sinus Valsalva. Circulation 1974;50:780-7. 21. Benson PA, Lack RA. Anomalous aortic origin of left

coronary artery. Arch Pathology 1968;86:214-6.

22. Cohen LS, Shaw LD. Fatal myocardial infarction in an 11 years old boy associated with a unique coronary artery anomaly. Am J Cardiol 1967;19:420-3.

23. Levin DC, Fellows KE, Abrams HL. Hemodynamically significant primary anomalies of the coronary arteries. Circulation 1978;59:25-34.

24. Topaz O, De Marchena EJ, Perin E, et al. Anomalous coronary arteries: Angiographic findings in 80 patients. Int J Cardiol 1992;34:129-38.

Referanslar

Benzer Belgeler

boyutu, aterosklerozun özelliği (örneğin tip C, kalsifik dar- lık), kuvvetli kontrast enjeksiyonu, derin katater entübas- yonu, kılavuz kateteri koroner ağıza oturtma çabası gibi

Hastan›n klinik durumu medikal tedavi ile stabil olduktan sonra kalp yetersizli¤i etyolojisini ayd›nlatmak amac›yla hastaya koroner anjiyografi yap›ld›: Sol ana koroner

Etyolojisinde en s›k ateroskleroz olmakla birlikte, muko- kutanöz lenf nodu sendromu, mikotik anevrizma, otoimmun vas- kulitler (sistemik lupus eritematozus, poliarteritis nodosa),

Pulmoner arterden çıkan sol koroner arter anomalisi: İkili koroner sistemin restorasyonundan sonra sol ventrikül fonksiyonu ve klinik sonuçlar Anomalous left coronary

Hastada koroner arter hastalığı öyküsü yoktu; bilinen risk fak- törleri olarak sigara kullanımı, hipertansiyon ve tip 2 Primer perkütan koroner anjiyoplasti

Sol ana koroner arter trombozuna bağlı akut anterior miyokard infarktüsü Acute anterior myocardial infarction due to left main coronary artery

Diğer yönden, so l ana koroner arterin kronik tam tıkanıklı ğı çok nadir gözlenir, çünkü olguların yaşamlarını devam e ttirmele ri ancak iyi gel i şmiş sağ..

sında tam tıkalı olduğu, sol ön inen arter ve sirkumfleks arterin opak madde ile dolmadığı,sağ koroner arterin nor- mal olduğu saptandı (Şekil la)!. Sağ