• Sonuç bulunamadı

Türkiye ve Çin Halk Cumhuriyeti arasında turizm ve turistik ticaret potansiyellerinin değerlendirilmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2023

Share "Türkiye ve Çin Halk Cumhuriyeti arasında turizm ve turistik ticaret potansiyellerinin değerlendirilmesi"

Copied!
81
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

TURİZM İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI

TURİZM İŞLETMECİLİĞİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

TÜRKİYE VE ÇİN HALK CUMHURİYETİ ARASINDA TURİZM VE TURİSTİK TİCARET POTANSİYELLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Yüksek Lisans Tezi

Ayinuer ABULA

Danışman: Prof. Dr. Nüzhet KAHRAMAN

İstanbul, Ocak 2019

(2)

T.C.

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

TURİZM İŞLETMECİLİĞİ ANABİLİM DALI

TURİZM İŞLETMECİLİĞİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

TÜRKİYE VE ÇİN HALK CUMHURİYETİ ARASINDA TURİZM VE TURİSTİK TİCARET POTANSİYELLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Yüksek Lisans Tezi

Ayinuer ABULA 100017455

Danışman: Prof. Dr. Nüzhet KAHRAMAN

İstanbul, Ocak 2019

(3)
(4)

i

ÖZET

Çin, dünyanın en önemli ülkelerinden birisidir ve etki alanı sürekli genişlemektedir. Bununla beraber Çin’in yükselişi oldukça ilginç olmuştur. 1960 yılından itibaren nükleer bir güç olarak varlığını hissettirmeye başlamıştır. 1971 yılında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi statüsüne yükselmiş ve dünya siyasetinde önemli roller üstlenmiştir. Ancak Çin’in etkisi, 1990’lardan itibaren artmıştır. 1990 yılından itibaren küresel ekonomik sisteme kendini entegre eden Çin ekonomik bir “güç merkezi” olarak adını yeniden duyurmuştur. Türkiye ile Çin arasındaki ekonomik ilişkinin boyutları değişmeye başlamıştır. Gün geçtikçe büyüyen iki ekonomi olan Çin ve Türkiye arasındaki ihracat-ithalat artmaktadır. Buna bağlı olarak Turizm sektöründe de yeni gelişmeler olması olasıdır. Bundan dolayı Türkiye turizmine Çin’in katkısı artmaktadır. Bu araştırmada Çin ile Türkiye arasındaki ticari ilişkiler ve iki ülke arasındaki mevcut turizm gelir-giderleri ve potansiyelleri gibi konular karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Ancak araştırmada Çin ile Türkiye arasındaki ticaret ilişkisinin farklı branşlarına konuların genişliği dolayısıyla girilmemiştir.

Anahtar Kelimeler: Ticaret, turizm, Çin, Türkiye, ekonomi.

TÜRKİYE VE ÇİN HALK CUMHURİYETİ ARASINDA TURİZM VE TURİSTİK TİCARET POTANSİYELLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

(5)

ii

ABSTRACT

China is one of the most important countries in the world and its domain is constantly expanding. However, the rise of China has become quite interesting. From 1960 onwards, she began to make her presence been felt as a nuclear power. In 1971 she ascended to the status of permanent member of the United Nations Security Council and began to play an important role in the world politics. However, the influence of China has increased since the 1990s. Since 1990, China, which integrated itself into the global economic system, re-announced its name as an economic "power center". The size of the relationship between Turkey and China has started to change.

Export and import volume is increasing day by day between Turkey and China which are two expanding economies. As a result, new developments in the tourism industry are possible. Therefore, contribution of China to the Turkish tourism is increasing. In this research, trade relations between the two countries China and Turkey and issues such as the existing and potential tourism revenues and expenses were comparatively investigated. However in this research, it is not mentioned about the other branches due to their wide size of the economic relationship between China and Turkey.

Keywords: Trade, tourism, China, Turkey, Economy

THE EVALUATION OF TOURISM AND TOURISTIC TRADE POTENTIALS BETWEEN TURKEY AND CHINA

(6)

iii

İÇİNDEKİLER

ÖZET ... i

ABSTRACT ... ii

TABLOLAR LİSTESİ ... v

ŞEKİLLER LİSTESİ ... vi

GRAFİKLER LİSTESİ ... vii

KISALTMALAR ... viii

GİRİŞ ... 1

1. ÇİN VE TÜRKİYE ARASINDAKİ TİCARET ... 3

1.1.Çin-Türkiye İlişkisinin Tarihsel Gelişimi ... 3

1.2. Çin ve Türkiye İlişkilerinde Son Gelişmeler ... 4

1.3 Çin -Türkiye Ticaretini Etkileyen Kültürel Faktörler ... 6

1.4. Çin -Türk Kültürü Değişiminde Sorunlar ve Zorluklar ... 9

1.5. Türkiye ve Çin Arasındaki İhracat ... 10

1.6. Çin -Türkiye İkili Ticaretin Yatırım Profili ... 11

2. ÇİN VE TÜRKİYE TURİZMİ İLE İLGİLİ İNCELEME ... 18

2.1. Turizm Niçin Önemlidir? ... 18

2.2. Çin ve Türkiye Arasındaki Kültür ve Turizm İş Birliği ... 19

2.3. Çin Turizm Sektör Analizi ... 21

2.4. Çin’in İthal ve İhraç Hizmetleri İçerisinde Turizm Hizmet Oranı ... 26

2.5 Çin Halk Cumhuriyeti’nin İç ve Dış Turizm ... 29

2.6 Türkiye’de İç ve Dış Turizm ... 33

2.7. Türkiye Turizminin Gelişmesinde Kalkınma Planların Hedefleri ... 34

2.7.1 Birinci Beş Yıllık Planı (1963–1967) ... 35

2.7.2 İkinci Beş Yıllık Kalkınma Planı (1968 –1972) ... 36

2.7.3 Üçüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı (1973 -1977) ... 36

2.7.4 Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı (1979 -1983) ... 37

2.7.5 Beşinci Beş Yıllık Kalkınma Planı (1986 -1989) ... 37

2.7.6 Altıncı Beş Yıllık Kalkınma Planı (1990 -1994) ... 38

2.7.7 Yedinci Beş Yıllık Kalkınma Planı (1996 -2000) ... 38

2.7.8 Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı (2001- 2005) ... 39

2.7.9 Dokuzuncu Beş Yıllık Planı (2007 - 2013) ... 39

2.7.10 Onuncu Beş Yıllık Kalkınma Planı (2014 - 2018) ... 40

3. ÇİN VE TÜRKİYE’NİN TURİZM GELİRLERİ ... 40

3.1. Çin’in Turizm Gelirleri ... 40

(7)

iv

3.2 Çin’in Farklı Bileşen Seyahati ve Turizm ... 42

3.3. Türkiye’nin Turizm Geliri... 46

3.4 Çin Turizm Sektörünün Gelişim Durum Analizi (2016-2023) ... 48

3.5. Gelişmekte Olan Ülkelerin Turizmi ... 51

3.6. Çin ve Türkiye Arasındaki Mevcut Turizm Gelirleri ... 55

3.7. Çin ve Türkiye Arasında Mevcut Turizm Gelirleri ve Potansiyel İncelemeleri ... 56

SONUÇ VE ÖNERİLER ... 59

KAYNAKÇA ... 61

(8)

v

TABLOLAR LİSTESİ

Sayfa No.

Tablo 1. ÇHC-Türkiye İkili Ticaret Dengesi (Milyon $) ... 14

Tablo 2. Türkiye’nin Çin Halk Cumhuriyetinin İthal Ürünleri ... 15

Tablo 3. Türkiye’nin Çin’den İthalatında Başlıca Ürünler (Milyon Dolar) ... 17

Tablo 4. 2017'nin Yıldızlı Otellerin Büyüklükleri ve İşletme İstatistikleri ... 23

Tablo 5.2017 yılı en iyi turizm şehirlerinin ortalama oda fiyatı (CNY / Oda / Gece): 24 Tablo 6. 2015'te Küresel Hizmet Ticareti Gelişiminin Durumu Tutarı:( 1 milyar ABD Doları) ... 28

(9)

vi

ŞEKİLLER LİSTESİ

Sayfa No.

Şekil 1. 2016 yılına Çin’in seyahat ve turizm GSYİH’ya olan katkısı olarak boş zaman ve iş zamanını değerlendirme ... 43 Şekil 2. Yabancı Ziyaretçi Harcamaları veya Uluslararası Turizm Gelirleri ... 44 Şekil 3.Seyahat ve Turizm İncelenmesi: GSYİH'ya Katkısı, 2016 Seyahat ve

Turizm sektörü GSYİH'ya katkıda bulunuyor ... 45 Şekil 4. Turizmin Gelişimi Üzerindeki Etkiler ... 54

(10)

vii

GRAFİKLER LİSTESİ

Grafik 1. Çin’in 1994-2017’de gelen turist büyümesi ( %10.000 kişi) ... 22

Grafik 2. 2007-2015 Arasında Çin’in Toplam Hizmet İthalatı ve İhracatın Büyüme Oranı ... 27

Grafik 3. 2017'de iki Altın Hafta boyunca her ilde ve şehirde yolcu akışı artışı ... 31

Grafik 4. Türkiye’nin Turizm Geliri ... 47

Grafik 5. 2014, 2015, 2016, 2017 Turizm Geliri ... 48

Grafik 6. 2018-2023 İç Turizm Gelir Ölçeğinin Tahmini (Birim: 100 milyon Yuan)... 51

(11)

viii

KISALTMALAR

age. = Adı geçen eser agm. = Adı geçen makale

APP = Çin Seyahat Rezervasyon Sitesi

BRICS = Brazil, Russia, India, China and South Africa ( Ülkeleri İşbirliği) CAGR = Bileşik Yıllık Büyüme oran

CNY = Çin Yuanı (Çin'in Para Birimi)

CPAFFC = Çin Halk Yabancı Ülkelerle Dostluk Birliği ÇHC = Çin Halk Cumhuriyeti

GSYİH = Gayri Safi Yurt İçi Hâsıla

OECD = Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü OPEC = Katar, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü

(12)

GİRİŞ

Çin Halk Cumhuriyeti geçtiğimiz yüzyıl içerisinde klasik bir tarım toplumu iken komünist devrim sonrasında sanayileşme ve Çin tipi bir modernleşme ile yeni bir döneme girmiştir. Bu sancılı süreç, Çin halkının büyük fedakârlıklar göstermesi ve zorluklara göğüs germesi ile mümkün olabilmiştir. Bu dönüşüm; toplumun, siyasetin ve ekonomik hayatın tamamını etkilemiştir.

1980 yılından sonra Çin, dünya nüfusunun neredeyse beşte birine sahip olan dev bir ülke konumuna yükselmiştir. Büyük bir güç olarak nüfus avantajını, ucuz iş gücü ve devlet tekelindeki ucuz enerji maliyetleriyle büyük bir rekabet avantajına çevirmiştir. Gücü ve nüfusu artmaya devam etmektedir. Özellikle 1980'lerden bu yana Çin ile Türkiye arasındaki üst düzey karşılıklı ziyaretler artmış ve ilişkiler hızla gelişmiştir. Bu arada, Çin ve Türkiye farklı konularda bir dizi ikili anlaşmalar yapmıştır. Çin ve Türkiye arasındaki ilişkiyi gözlemlemek için dört boyutlu bir perspektif gerekmektedir. Ekonomik, politik, kültürel ve uluslararası işbirliği açısından analiz edilmelidir.

Çin ile Türkiye arasındaki ticari ilişkiler; küresel pazarlama, ihracat-ithalat, turizm gibi sektörler gelişmeye başlamıştır. Bugün herhangi bir mağazaya gittiğimizde oyuncak, tekstil ürünü veya elektronik cihazın üzerinde “Çin’de üretilmiştir” (made in China) damgasını görmekteyiz. Bu Çin gibi devasa demografik ve siyasi güce sahip olan bir ülkenin küresel ekonomiye inanılmaz bir hızla uyum sağladığını ve katkılar sunduğunu göstermektedir.

Genel olarak 1970'lerin sonlarında, komünistlerden özel mülkiyete ya da planlı ekonomiden serbest ekonomiye kadar kurumsal reformlardaki küresel yükselişi dalga dalga devam ediyor. Doğu Avrupa ve Sovyetler Birliği'ndeki reformlar aynı kategoride sınıflandırıldı. Çin’in “iktidarın yönetme ve kâr” politikası başka bir kategorisinde olup; birincisi “Radikal”, “Şok Terapi” veya “Büyük Patlama” olarak adlandırıldı. İkincisi “İlerici” olarak kabul edildi. Ekonomik özgürlük ve siyasal özgürlük açısından ilk ikisi aynıdır ve ikincisi ekonomik özgürlüğün ilkidir.1

1 Wu Huilinç, Çin Ekonomisinin Yükselişi ve Çöküşü, 吴惠林:中国经济的崛起与崩坏(一), www.epochtimes.com, 09.05.2018.

(13)

Çin Halk Cumhuriyeti’nin ekonomik büyüme açısından; 1978-1996 yılları arasında “sosyalist piyasanın ekonomiye giriş dönemi”, 1997-2002 yılları arasında Çin ekonomisinin “durgunluk dönemi” olarak yaşanmıştır. Bu dönem 2003 yılında Çin’in tıpkı bahar çiçekleri gibi birden açıldığı, günümüzdeki “büyüme stratejisi dönemi” olmuştur. Çin’in yıllar içindeki süreçte, içeresindeki benzerlikleri piyasa reformlarının dışa açılma politikasının devamı gelmektedir.2

Çin'in son yarım yüzyıldaki hızlı yükselişi, piyasayı dünya ekonomisine açmak için bir model olmuştur. Bu dönemde Çin, tarım toplumundan sanayileşmiş bir dev gibi güce dönüştü. Aynı zamanda, üretkenliği ve ücret seviyeleriyle, Çin dünyanın en büyük ikinci ekonomisi haline gelmiştir. Çin'in son on yılda büyüme hızı şaşırtıcı olmuştur. Ancak, kentleşmenin temel gücü tükenmeye başlamış ve Çin'in geleceğinin nereye gideceğine dikkat etmekte fayda vardır. Çin, 1953'ten 2012'ye kadar büyümesini gözden geçirmesi gerektiğini ve 2050'de Çin'in ekonomik durumunu, ses varsayımlarına dayanan matematiksel modeller aracılığıyla tahmin etmeye çalışılmıştır.

Son olarak son yıllarda, Çin'in güç ve küresel çıkarlarının hızla genişlemesiyle, iç zorunlulukları ve dış faaliyetleri arasındaki etkileşim de artmaktadır.

Çin resmi yetkilileri, iş adamları, profesyoneller ve turistler için küresel politika, ekonomi ve terörizm, iklim değişikliği ve enerji gibi geleneksel olmayan güvenlik konularını anlamak için artmış olan ihtiyaçlar ortaya çıkmıştır.

Öte yandan, dünyanın dört bir yanında insanların bir kısmı, Çin'in isteklerini yerine getirerek ilerleyebileceklerini ve avantajlı olacaklarını düşünüyorlar.

Bu tezde, Çin ile Türkiye arasındaki ticari ilişkiler ve iki ülke arasındaki mevcut turizm gelir ve potansiyelleri gibi konular karşılaştırmalı olarak incelenmiştir.

Ancak konunun diğer boyutlarına genişliği dolayısıyla girilmemiştir.

2 Mehmet Ozan Saray ve Levent Gökdemir, “Çin Ekonomisinin Büyüme Aşamaları (1978-2005)”.

Journal of Yaşar University, s.663.

(14)

1. ÇİN VE TÜRKİYE ARASINDAKİ TİCARET

1.1.Çin-Türkiye İlişkisinin Tarihsel Gelişimi

Haritadan bakıldığında Çin ve Türkiye, Asya kıtasının Orta Asya tarafından ayrılan Doğu ve Batı uçlarında yer almaktadır. Orta Doğu ve Kafkaslar birbirinden uzaktır. İslam hadislerinde Çin hakkında şöyle bir tanım vardır: “İlim Çin’de de olsa alınız.”3 Hadis, bilginin sürekli aranması gerektiğini, ancak öte yandan Çin'in uzaklığını da vurgulamaktadır.

Türkiye, 2010 yılında Çin-Türkiye stratejik ortaklığını kurmuştur. 2012 ve 2013 yıllarında bir başka kültür etkinliği düzenlenmiştir. Kutlama etkinliklerinde ifade edildiği gibi, Çin-Türkiye resmi ilişkileri ve özel sektör ilişkileri son on yılda hızla ve istikrarlı bir şekilde gelişmektedir.

Halkın birbirleriyle olan ilişkisi ve ilgisi oldukça azdır. Şimdiye kadar, bir Türk vatandaşı için Doğu Asya’yı anlamak kolay değildi. Esas olarak Japonya ve Güney Kore ile sınırlı olarak bir Uzakdoğu algısı varken, Çin hala üçüncü sırada yer alıyordu.4 Türkiye'nin Çin halkını tanınması konusunda bilgi birikimi ve algısında Sincan sorunu önem arzetmektedir. 'Pro-Amerikan', 'anti-komünist', 'NATO üyesi devlet', ‘Moss 'Lin' gibi anahtar kelimeler, iki ülke arasındaki bilişsel farklılıkları yansıtarak, Çin halkının Türkiye hakkındaki algısını göstermektedir.5

Ancak Çin ve Türkiye’nin eski tarihten buyana köklü ilişkileri olduğu çok az bilinmektedir. Bu ilişkilerden en erken olanları, Han ve Tang Hanedanları'na kadar götürülebilir. Türklerin ataları ve Çin’in “Merkez Ovalar” hanedanının çeşitli temasları bulunmaktaydı. Türk halklarının doğduğu, büyüdüğü ve daha sonra Selçuklu İmparatorluğu ve Osmanlı İmparatorluğu'nu kurmak üzere daha batıya Küçük

3 Wang Genmin, “Çin'de Çalışma Çok Uzak Olsa da, Aynı Zamanda Aranıyor” [J]. World Expo, 2015, (1).王根民.学问虽远在中国,亦当求之[J].世界博览, 2015, (1)

4 Tao Tao, “Çin-Türkiye İlişkileri ve Çin'in Yükselişi Üzerine Türkiye'nin Görüşleri [J]”, Arap Dünyası Çalışmaları, 2010, (4): 59 昝涛. 中土关系及土耳其对中国崛起的看法[J]. 阿拉伯世界研 究,2010, (4):59

5 Kuta Karaka, “Türkiye ve Çin Arasındaki Bilişsel Analizler”, Arap Dünyası Çalışmaları, 2014, (2):

101.土耳其·库塔·卡拉卡. 土耳其与中国间的认知分析[J].阿拉伯世界研究, 2014, (2): 101.

(15)

Asya'ya, yani Anadolu’ya taşınmıştır. Aralıklı olmasına rağmen, Çin'in “Merkez Ovalar” hanedanı ile uzun bir değişim tarihi vardır.

Ancak, şimdi Birleşik Devletler açısından uluslararası ilişkiler anlamında, Çin ve Türkiye arasındaki gerçek ve sıkı ticari alışverişler Türkiye Cumhuriyeti'ne geri dönüyor. Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşundan sonra6, halkın babası olarak görülen Mustafa Kemal tarafından Osmanlı Devleti’nin takipçisi yani selefi olarak 1923 yılında Türkiye yeni bir “Cumhuriyet” olarak kurulmuştur.7 Çin ile Türkiye'nin geçmişteki tarihinin 4000 yıldan uzun süren ilişkilere dayandığı belirtilebilir.

1.2. Çin ve Türkiye İlişkilerinde Son Gelişmeler

Türkiye Çin’e üst düzey ziyaretinde, iki ülke arasındaki ekonomik ticari işbirliğini daha çok güçlendirmek için iyi bir ortam hazırlanması, ikili ekonomik ticari işbirliğini desteklemek için etkili destekler sağlamıştır. Ayrıca sistematik olarak koordine ederek, ikili ekonomi ve ticaret işbirliği için daha iyi bir ortam hazırlamıştır.

Hükümetler arasındaki koordinasyon mekanizmanlarının sonuca ulaşması ve geliştirilmesi gerekmektedir.

Avrupa İstatistik Bürosu'nun istatistiklerine göre, Türkiye 2017 yılında 80,6 milyonluk bir nüfusa sahiptir. 2018 yılına gelindiğinde, 81,4 milyon insanın olacağı tahmin edilmektedir. Yani nüfus hızla artmaktadır. Bu da tüketim gücünün kademeli olarak artacağı anlamına gelmektedir.8 2016 yılında Türkiye'nin GSYİH'sı 863 milyar ABD dolarına, kişi başına düşen GSYİH 10,820 ABD dolarına, yabancı ülkelerden yapılan ithalat ise 23,3 milyar ABD dolarına ulaşmıştır.9

Bu açıdan Türkiye kendisine bir hedef belirledi. 2023 yılına kadar GSYİH'sını 2 trilyon ABD dolarına çıkarmayı ve kişi başına düşen GSYİH'nın 25.000 ABD dolarına yükseltmeyi hedeflemiştir.

Çin ve Türkiye arasındaki ikili ilişkilerin sürekli gelişmesiyle birlikte Çin- Türkiye ekonomik ve ticari faaliyetleri gittikçe daha aktif hale gelmiştir. İkili ticaret

6 Murat Bardakçı, “Aslında Türkiye Cumhuriyeti Kurulmadan Önce, Türkiye Osmanlı Türkiyesi veya İmparatorluğu Adını Almıştır”, HaberTurk, 19.01.2015.

7 JingYuan Zhao, “Türkiye Tarihi” Zhonghua Kitap Şirketi, 1938: 5.赵镜元. 土耳其史[M].中华书局, 1938:5. 2016. https://core.ac.uk/download/pdf/84990498.pdf

8 Kadir Temiz, “Türkiye ve Çin Arasındaki İlişkilerin Gelişimi”, Uzak Doğu-Pasifik Çalışmaları, 2006-08-22

9 Türkiye’de Dünya Bankası, Ülke Görünümü, Eylül

2017.pubdocs.worldbank.org/en/153081508170672837/Snapshot-October-2017-TR.pdf

(16)

hacmi istikrarlı bir şekilde arttı ve her iki tarafın iş çevreleri birbirlerinin pazar anlayışlarını giderek derinleştirdi. Türk iş adamları Çin'in ucuz ve kaliteli mallarıyla giderek daha fazla ilgilenmektedirler. Kalite ve fiyat avantajı ile Çin diğer ülkelere göre Türkiye pazarında rekabetçi olmaktadır.10

Çin ve Türkiye, Asya ve Doğu'nun her iki ucunda eşzamanlı olarak yükseldikçe, iki ülke giderek yaygınlaşan uluslararası meselelerle ilgili iş birliği ve koordinasyon ihtiyaçlarını vurgulamaktadır. Çin Dışişleri Bakanlığı yetkilileri geçtığımız günlerde, Çin ve Türkiye'nin gelişen ekonomisiyle, Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası'nın işlerinde daha büyük bir rol oynaması gerektiğini belirtmiştir.

Türkiye, aynı zamanda yükselen bir Çin'in her yönüyle öneminin farkında ve Çin'in yükselişini önemli bir fırsat olarak görmektedir.

Son yıllarda Türkiye, “doğuya” yönelik stratejisini giderek daha çok vurguladı. Böylece Ortadoğu'da lider olmak istiyordu. Çin, Türkiye'nin bölgesel ilişkilerde etkisinin arttığının bilincindedir. Örneğin, Türkiye aynı zamanda Çin'in nükleer meselesinde ve Çin tarafından yakından izlenen Suriye'de aktif olarak yer almakta olan daha büyük bir etkiye sahiptir. Çin ve Türkiye arasındaki ilişki gelecekte bu alanlarda daha fazla yer alacaktır.11

Geçtiğimiz birkaç yılda Türkiye'nin Çin, Meksika, Rusya, Hindistan ve diğer ülkelerle yaptığı ticaretin nispeten hızlı bir büyüme eğilimine girmesiyle 2017 yılında Türkiye'ye yıllık %26 artışla 2.936 milyar ABD doları ihracat gerçekleştirilmiştir.

Rusya'ya yapılan ihracat ise 57,85 milyon ABD doları artışla 2.735 milyar ABD doları olmuştur. Hindistan'a yapılan ihracat, yıllık %16,4 artışla 758, 6 milyon ABD Doları, Meksika'ya yapılan ihracat ise yıllık bazda 441 milyon dolar olmuştur. Dahası, bu dört ülkenin pazarları çok büyük olup Çin ile Hindistan'ın ekonomik büyüme oranları parlak olarak gözlenmektedir.

Aynı zamanda, Türkiye BRICS ülkelerine katılma isteğini ifade etmiştir. Son yıllarda Türkiye, geçmişte ABD ve Avrupa'ya olan bağımlılığını yavaş yavaş değiştirmeye ve gelişmekte olan pazar ülkelerine yaklaşmaya başlamıştır. Dört

10 “Enflasyon Ciddi, Ali Baba ve Amazon Bu Yeni Pazara Sırtlarını Döndüler”. 36kr. Dergi, 通货膨 胀严重 阿里和亚马逊却义无反顾投资这个新市场, 亿邦动力网.20, 08, 2018.

https://news.baidu.com/share/detail/9173780557650986533 .

11 Tao Zang, “Çin’in Diplomatik Haritasındaki Türkiye” 澎湃 haber raporu. 昝涛:中国外交版图中的 土耳其”, 12, 04, 2012. https://www.guancha.cn/ZuoTao/2012_04_09_68587.shtml.

(17)

öncelikli ihracat pazarı arasında, Çin, Hindistan ve Rusya'nın hepsi “BRIC ülkeleri”dir. Bu ülkelerle ekonomik ve ticari ilişkilerin gelişmesi, Türkiye'nin taleplerinin doğrultusundadır. Buna ek olarak, Türkiye’nin hamlesinin de ABD’nin tarifesini dengelemek ve ABD diplomatik oyununun pazarlık gücünü arttırmak gibi bir etkisi vardır.12

1.3 Çin -Türkiye Ticaretini Etkileyen Kültürel Faktörler

Ekonomi, insanların yaşamını etkileyen en temel faktörlerden birisidir.

Dünyanın ikinci büyük ekonomisine sahip olan Çin, insanlık tarihinde ekonomik olarak ayrıcalıklı bir yere sahiptir. Uzun tarihi olan Çin-Türk ilişkilerinin merkezinde de ekonomik ilişkiler yer almaktadır.

Ekonomi, farklı toplum ve devletleri bir araya getiren etken olarak imtiyazlı yerini korumaktadır. “Çin-Türkiye ilişkilerinden söz ettiğimizde ilk akla gelen ticaret olmaktadır” yargısında bulunan ünlü tarihçi İsenbike Togan’ın işaret ettiği gibi bu ilişki tıpkı eski zamanlarda olduğu gibi ekonomik olarak derinleşmektedir.

Kadim dönemlerde Türk tüccarların kervan ticareti çerçevesinde şekillenen ticari ilişki Çin’den mal alıp-gelme biçimde şekillenmiştir. Oldukça eskiye dayanan bu farklı iki kültür arasındaki ilişki, faydalanma ilkesi üzerine kurulmuştur. Kısacası, Çinlilerle Türkler arasındaki ticari ilişkileri, karşılıklı yararlanma ilkesi üzerine kurulmuştur. Tarihsel hafıza, ekonomi ile karşılıklı yarar arasındaki ilişkiyi bize göstermektedir.13

Çin Halk Cumhuriyeti’nin hızlı gelişimi ve hızla büyümesiyle günümüzde dünya ekonomisinde ikinci sıraya yükselmiştir. Devletler arası ilişkilerin boyutlarını belirleyen diplomasi, ekonomi ile at başı gitmektedir. Diplomatik hamlelerin etkisiyle Çin ve Türkiye arasındaki ilişkiler yoğunlaşmakta ve oldukça hızlı bir biçimde gelişmektedir.14

Çin’in ekonomik başarısı, göz doldurmaktadır. Bu ekonomik başarıları Çin’in siyasal etkisini de artırmaktadır. 1970’lerde başlayan reform hamleleri meyvelerini

12 Min Wei, “Lira Krizi Ve Türkiye’nin Ekonomik Eğilimleri”, 里拉危机”与土耳其经济走势,新华 网. (çevrimiçi) 28.08.2018. www.xinhuanet.com/globe/2018-08/28c_137422501.htm

13 İsenbike Togan, “Türk-Çin İlişkilerinde Ticaretin Rolü”, Türkiye’de Çin’i Düşünmek: Ekonomik, Siyasi ve Kültürel İlişkilere Yeni Yaklaşımlar, dergisi: S. Esenbel, İ. Togan ve, A. Atlı, (İstanbul:

Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, 2013), s.12.

14Altay Atlı ve Sadık Ünay, “Küreselleşme Sürecinde Türkiye-Çin Ekonomik İlişkileri”, Ankara: Seta Yayınları, 2014, s. 8.

(18)

vermiş ve 1970’lerde yaklaşık %59 olan büyüme rakamı, 1980’lerden itibaren katlanarak artmış ve Çin’i dünyanın ikinci büyük ekonomisi haline getirmiştir.

Bununla beraber, Türkiye’nin Çin ile olan ekonomik ilişkisinin boyutları artmaya başlamıştır. Özellikle 2000 yılından itibaren başlayan değişim, rakamlara yansımaya başlamıştır. Durmadan gelişmeye başlayan her iki ülke arasındaki ticaret artarak toplumsal ve ekonomik hayata katkı yapmaya devam etmektedir.

Çin ekonomisi her geçen gün gelişmesini sürdürmektedir. Bunun siyasal anlamı ise şudur: Çin, sermaye çekme konusunda oldukça başarılı olması, gelişmiş ülkelerinin yabancı sermayelerini bile doğrudan kendine çekme konusunda çok başarılı olmasıdır.

Çin 1978 yılından bu yana, yaklaşık %10 oranında büyümektedir. Özellikle ülkenin doğu kıyılarında bu büyüme fazlasıyla gözlemlenmektedir. Ancak belirtmeliyiz ki, ekonomik büyümenin hızı pek de istikrarlı görünmemektedir.

Toplumun tüketim olgusuna ilgisi fazlalaşmakta ve fiyatlar artmaktadır. Bazı analistler, Çin’in tahmin edilenden çok daha hızlı büyüdüğünü ifade etmektedir.

Reform döneminde ekonomik kalkınma kıyı bölgelerinde oldukça hızlı olmuştur.

Örneğin, 1980 ve 1990’larda Guangdong eyaleti, en hızlı büyüyen bölge olarak tarihe geçmiştir.15

Çin ile ilgili olarak yapılan tahminler Çin’in ekonomik etkisini gözler önüne sermektedir. 2025’lerde Çin hakkındaki ekonomi tahminlerine göre milli gelirinin beş katına çıkacağı düşünülmektedir. Buna bağlı olarak ithalat ve ihracat gelirlerinin de haliyle oldukça çok artacağı tahmin edilmektedir. Türkiye‘nin, bu artışın olması durumunda payına düşeni alması gerekmektedir.16 Türkiye’nin bakış açısı da bu çerçevededir. Yapılan müzakereler ve ortaya konan antlaşmalar bu bakış açısını teyit eder niteliktedir.

2010 yılında Çin’i ziyaret eden dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın

“Türkiye ile Çin arasında geleceğe yönelik ilişkiler farklı bir nitelik kazanmış oluyor”

biçimindeki sözleri, Türkiye devletinin perspektifini ortaya koymaktadır.

15 Çin Halk Cumhuriyeti Ülke Raporu, “Meyve Sebze Mamulleri Sektörü Açısından”, Uludağ İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği Arge Çalışması, Ekim-2017, s. 3.

16 Mustafa Ersungur ve Turgut Bayramoğlu, Hakan Pabuççu, “ Türkiye’nin Almanya, Rusya ve Çin İle Ticari İlişkileri: Girdi-Çıktı Analizi İle Bir Uygulama”, Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, cilt 16, s.1, 2017, s: 256.

(19)

Çin ve Türkiye arasındaki ikili ticaret 2015‘de hacimi 50 milyar Dolara, 2020’de 100 milyar Dolara ulaşması noktasında bir hedef ortaya konulmuştur.17 Anlaşılacağı üzere, Çin Halk Cumhuriyeti bir yandan planlı ekonomi modelini geliştirerek uygulamış istikrarlı bir ekonomik kalkınmayı yakalamış ve bir yandan da ülkesine yabancı sermayeyi çekmeyi başarmıştır.

Türkiye'nin jeostratejik konumunun öne çıkması ile Çin’in “Bir Yol Bir Kuşak“ Girişiminin önemli bir ortağı olmuştur. Bir Yol Bir Kuşak projesinin, diğer adıyla Kemer ve Karayolu Girişimi‘nin arka planında, Çin ve Türkiye “İpek Yolu”nun yeniden canlandırma sürecinde çok yönlü işbirliğinin derinleşmesi ve beşeri iletişimin temel konumunun önplana çıkarılması, siyasi ilişkilerinin karşılıklı güven ve ekonomik işbirliğinin Çin-Türk ilişkileri için önemli bir dayanağı haline gelmelidir.

Geçmiş deneyimlerden elde edilen tarihsel deneyim bunu göstermektedir. Kemer ve Karayolu Girişimi bağlamında, Çin-Türkiye kültür alışverişinin önemi daha belirgin hale gelmiştir.

Siyasi karşılıklı güven ekonomik ve ticari işbirliklik için ciddi dengesizlik durumunu değiştirmek için eşitli tedbirler almalı ve böylelikle çeşitli alanlarda diyalog ve işbirliği kanalları geliştirilmelidir. Ayrıca, mevcut hükümetler arasındaki ilişkiler bütünleştirilerek ekonomik ve ticari kültürel forumların insanlık iletişim işlevini güçlendirmek, böylelikle turizm kültürel değişimlerini teşvik ederek, turizm tanıtım ve temsil propagandasını yaygınlaştırmak gerekmektedir.

Türk Dostluk Derneği, sosyal organizasyonlar, yerel yönetimler ve gençler ile CPAFFC'nin insani değişim işlevine tam anlamıyla yer vererek değişimleri artırılmalıdır. Çin-Türkiye Dostluk Derneği, beşeri borsalarda önemli bir rol oynamakta, genellikle yerel yönetimler, işletmeler, kamu refahı, eğitim, din, kültür, bilim ve teknoloji tarafından ziyaretler organize etmekte ve çok sayıda olumlu sonuç elde etmektedir. Bu, gelecekteki Çin-Türkiye İş Girişim Dostluk Derneği, Kadın Dostluk Kültür Derneği, İpek Yolu Dostluk Derneği ve Çin-Türk Gençler Dostluk Elçi Değişim Programı gibi kurumlar daha büyük bir rol oynamakla birlikte teşvik edilmelidir.18

17 Altay Atlı ve Sadık Ünay, “Türkiye ve Çin’den Tarihi Antlaşma”, Milliyet, 8 Ekim 2010.

18 Zhiqiang Zuo, "Yeni Fırsatlar ve Yeni Zorluklar: Kemer ve Yol İnisiyatifi Altında Çin-Türk Beşeri Bilimler Borsası 邹志强:“新机遇与新挑战:一带一路背景下的中土人文交流”.《中国社会科学 报》08 Şubat 2018.

(20)

Bu Çin-Türkiye ekonomik ticari ilişkilerinin İpek Yolu Ekonomik Kuşağı'nın getirdiği yeni fırsatlar yaratmaktadır. İpek Yolu Ekonomik Kuşağı'nda, Çin ve Orta Doğu'nun işbirliği yapabileceği İpek Yolu Ekonomik Kuşağı'nda önemli bir yer alarak, İpek Yolu Kuşağı'nın inşası bağlamında Çin-Türkiye ekonomik ve ticari ilişkileri daha da geliştirilmelidir.19

İnceoğlu‘na (2004) göre bu gelişime "dönüşüm" de denir. İki kültür arasında birbirinin beklentileri kadar önemli bu “dönüşüm” sürecindeki kazanılan bilgiler oldukça değerlidir.20 Sosyal ve kültürel etmenler, yaşam tarzı farklılıkları, kültürel eğilimler, kültürel kodlara uygun satın alma anlayışları, tüketicilerin davranış özellikleri kısacası kültürel dünyaya ait olan unsurlar ticareti etkilemektedir.

1.4. Çin -Türk Kültürü Değişiminde Sorunlar ve Zorluklar

Kültür, ülkeler arasındaki ilişkinin oluşmasında önemli bir faktördür. Diğer bölgelerle kıyaslandığında Çin‘in Ortadoğu ülkeleri arasında kültür alışverişi yüksek değildir. Siyasi ve ekonomik değişimlerle kıyaslandığında, Çin-Türkiye arasındaki ikili ilişkileri yüksek düzeyde değildir. Ayrıca iki ülke arasındaki kültür alışverişi, gelişim ve iletişim mekanizması eksiktir. Çin kültürüne bakıldığında, Türk kültür alışverişinde yer alan bölümler genellikle sınırlı ve belirli faaliyetlerde, belirli bir departman veya yerel yönetim tarafından üstelenildiği görülmektedir. İki ülke arasında politik kararlarda ve onların uygulanmasında öncelikler farklıdır ve koordinasyon eksikliği ortak bir kuvvet oluşturmakta güçlük doğurmaktadır.

Buna ek olarak, birbirleriyle daha fazla ilgilenmelerine rağmen, Çin ile Türkiye arasında belirli bir farklılık ve ayrışma söz konusudur. Çin güvenlik açısından Türkiye'nin stratejik değeri konusunda daha fazla endişe duyuyor ve Türkiye de Çin'in ekonomik rolüne daha fazla önem veriyor ve güveniyor. Aynı zamanda yetersiz karşılıklı güven tarafından da kısıtlanmaktadır.21

Çin ile Türk kültür alışverişinde konuşma dilinin farklı olmasından dolayı karşılıklı kültürel iletişim yeteneği güçlü değildir. Çin ve Türk medyası arasında daha

19 Mikail Azad, ”Bir Kuşak Bir Yol Projesi” Krize Çare mi? Marksist Tutum Dergisi, 27 Eylül 2017.

20 M. İnceoğlu, “Tutum, Algı, İletişi”, Ankara: Elips Yayınları, 2004, s.92-93

21 Martin Ozan Örmeci. “Jacques’ın Perspektifinden Çin Halk Cumhuriyeti” Uluslarası Politika Akademisi 20. 09.10.2018

(21)

az doğrudan iletişim olduğundan birbiriyle iletişim kurmak için üçüncü taraf (Batı ülkeleri) perspektifi ile birbirlerini tanımaktadırlar.

Çin'de durum tam ve nesnel olarak rapor edilmemiş ve hatta yanlış yönlendirilmiş veya yanlış temsil edilmiştir. Çin, ülkede az sayıda yerleşik medyaya sahiptir. Toprağın ana medyası ile sınırlı bir işbirliğine sahiptir ve dış iletişim, iletişim işlevlerini etkin ve imge şekilde yürütmek zordur. Buna ek olarak, edebiyat, film ve televizyon çalışmalarında örnek bir Çin kültür markası çıktısı bulunmamaktadır.

Çin-Türk kültür alışverişleri de Ortadoğu'daki durum ve yanlış algılar gibi etkenlere karşı savunmasızdır. Pan-İslamcılığın ve Pan-Türkizmin (“çift pan” olarak adlandırılmaktadır) uzun bir zamandan beri bazı Türk medya kuruluşlarında ve halk üzerinde etkisi olduğu Çin'in "Doğu Türkistan" ayrılıkçı güçlerine karşı tutumları konusunda kibirli ve tekrarlayıcı olduğu ileri sürülmüştür. Bazı insanlar, "Doğu Türkistan" düşüncesine sahipler. Bunun yanında taraflar arasında sporun sempatik ve hatta destekleyici yönü var. Spor, Çin-Türk kültürel değişimlerini normal seyirde etkileyen, Çin-Türk ilişkilerinde uzun vadeli bir “alt akım” haline geldi.22

Kısacası Çin kültürü ve Türk kültürlerini anlamak için ilk önce güven anlayışının geliştirilmesi için iki ülke arasında işbirliği faydalıdır, Çin ve Türkiye’nin kültür açıdan daha iyi anlamaları için Çin-Türk dil okulları, kültür festivalleri gibi etkinlikler olması turizmin karşılıklı gelişmesi açısından da etkili olacaktır.

1.5. Türkiye ve Çin Arasındaki İhracat

Öncelikle Türkiye ile Çin arasındaki toplumsal ve ekonomik ilişkiler oldukça eskiye dayanır. Yaklaşık 4000 yıllık uzun bir tarihe dayanan bu ilişki, artarak devam etmektedir. Özellikle 4000 yılından itibaren artış göz kamaştırıcı seviyelerdedir. Bir milyar Amerikan dolarlık ticari hacmini aşarak 2000 yıldan itibaren düzenli olarak ticaret hacmi artmaktadır. Bu zamana kadar düzenli bir gelişme göstermektedir. Çin ve Türkiye arasındaki ikili ticaret hacmi 2005 tarihinde 74 milyar 2010 yılında 195 milyar Amerikan dolarına ulaşmıştır.

Ticari ilişkilerde ikili memnuniyet olumlu yönde gelişmesine rağmen Türkiye’nin Çin ile olan ticaretinde yıllar itibariyle artış göstermektedir. 2010 yılı itibariyle ikili ticarette Türkiye’nin Amerikan dolarlık olarak gerçekleşen dış ticaret açığı 149 milyar dolar civarında seyretmektedir.

22 Türkiye- Çin Formu. TASAM, İstanbul. http://www.tasam.org, 22 Mayıs 2017.

(22)

Çin’e Türkiye yıllar itibariyle ihracatın artışını göstererek gerek Çin’in ithalat potansiyeli gerek Türkiye’nin üretim ve ihracat kapasitesi açısından pek yeterli görülmemektedir. 2000’li yıllarda Türkiye’nin Çin’e olan ihracatı 96 milyon Amerikan doları iken 2005 yılında bu rakam 226 milyon Amerikan dolarına yükselmiştir.23

Çin’in Amerikan doları olarak bir trilyonluk bir ithalat gücüne sahip olması ve iç tüketime dayalı olarak büyüme sürecinden geçmeye çalışan Türkiye’nin ihracatının yeterli seviyeye ulaşamamasının en önemli nedeni ülkedeki tüketim eğiliminin pazar farklılığıdır. Çin pazar gücünün kendine has sosyolojik yapısı, coğrafi sınırları içinde Güneydoğu Asya ve Pasifik kaynaklı ticari güçlülüğün olmasıdır.

Türkiye Cumhuriyeti Ekonomi Bakanlığının verilerine göre; Çin’e Türkiye’nin ihracat yapısını incelediğinde, Çin’in ihtiyaç duyduğu hammaddeler ekonomisi ve kimyasallar ağırlıklı bir yapının olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu çerçevede, mermer ve doğal taş, krom cevherleri, bakır cevherleri, kurşun cevherleri, çinko cevherleri, kimyasallar Türkiye’nin Çin’e yapacağı ana ihraç maddelerini göstermektedir. Bunun yanısıra, oto yedek parçaları, çeşitli makineler (gaz türbini, dokuma makinesi vb.) deri, yün, pamuk ve halı gibi bazı ürünlerin ihracatında da yeni açılımlar ortaya çıkmaktadır.24

Görüleceği üzere Çin’in ihracat yapısını incelediğimizde ortaya çıkan tablo bu şekildedir. Çin ekonomisinin ihtiyaç duyduğu hammaddeler ağırlık oluşturmaktadır.

1.6. Çin-Türkiye İkili Ticaretin Yatırım Profili

2017 yılında, Türkiye’nin dış ticareti büyümeye devam etmesiyle, istatistik ofisinin istatistiklerine bakıldığında, ürün ticaretinin ithalat ve ihracat hacımı 391,42 milyar ABD doları olurken, bir öncedeki yılının aynı dönemine bakıldığında %14, 8 artış sağlanmıştır. Bunların arasında ihracat %10,3 artışıyla 157,18 milyar ABD dolar, ithalat ise %18,0 artış olarak 234,25 milyar ABD doları olmuştur. 77, 07 milyar ABD dolarlık ticari açığı, %37, 5 artış göstermiştir.

Ayrıca, 2017 yılında Çin ile Türkiye arasındaki ikili ticaret hacımı %5, 1’lik bir düşüşle 26, 35 milyar ABD doları olmuştu. Bunların arasında, Türkiye’nin Çin’e

23 Çin'in Hizmet Ticareti,中国服务贸易状况, .: 商务部综合司 2016-05-10

24 http://izto.org.tr/demo_betanix/uploads/cms/yonetim.ieu.edu.tr/5606_1478503929.pdf, 2016.

(23)

yaptığı ihracat %26, 3 artışla 2, 94 milyar ABD dolar olurken, Türkiye'nin toplam ihracatının %1, 9’a karşılık 0, 3 puan ilerlerken, Türkiye’nin Çin’den yaptığı ithalat ise %8,0’e düşerek 23,41 milyar ABD dolar olmuştur.25

Bu iki ülke arasında üst düzey değişimler sık olmuş ve politik olarak karşılıklı güven artmış ve böylece iki ülkenin liderleri ikili ilişkilerini daha çok geliştirmektedir.26 Bunlardan;

• İki taraflı ticaret

2017 yılı 1-6 aylarından, Çin- Türkiye arasındaki ikili ticaret hacmi 10,38 milyar ABD doları olarak, gerçek yıllık bazı ise %4,2 artmıştır. Toplam ihracatı 8,56 milyar ABD doları olmuştur. Bir öncedeki yıla göre 1,4 düşüş yaşanarak toplam ithalat 1,82 milyar dolar olarak gerçekleşti ve bir öncedeki yıla göre yıllık %43,0 artış olmuştur.

• İki yönlü yatırım

2017 Haziran ayının sonu itibarıyla, toplam yatırım 14,1 milyar ABD dolar olmuştur. Bunların arasında, 2017 yılı Ocak ayından Haziran ayına kadar 35,15 milyon ABD doları, finansala doğrudan yatırım akışı yaparak, bir öndeki yıla göre %32,76 büyüdü, yıllık oranı %80,9 olmuştur. 2017 itibarıyla, Haziran ayından sonra Çin’de toplanan arazi için 810 tane proje planlanarak, gerçek yatırım tutarı 260 milyon ABD dolar; bunların arasında 2017 yılın Ocak’tan Haziran’a kadar 85 yeni yatırım olmuş;

gerçek yatırım tutarının 370.000 ABD dolar olarak bir öncedeki yıla göre %81,8 düştüğü görülmektedir

Mühendislik sözleşmesi

Türkiye, Ortadoğu’daki önemli mühendislik-müteahhitlik pazarlarından biri olup, 2017 yılı ocak ayından haziran ayına kadır inşaat projesi için 530 milyon ABD dolar tutarında yeni sözleşmeler imzalanmıştır. Yıllık %31,3’lük orana yükselerek cirosu 620 milyon dolar ile tamamlanmıştır. Bir önceki yıla göre bu oran %6,9

25 ÇTAE (Çin Tüccarlar Araştırma Enstitüsü). “Çin ve Türkiye Arasındaki İkili Ticarete Genel Bakış:

Ticaret Hacmi”, % 5.1 Azaldı, 26.35 Milyar Dolar Oldu”. 2017 年中国与土耳其双边贸易概况:贸 易额为 263.5 亿美元 下降 5.1 %, (附全文)27.12.2018.

master.10jqka.com.cn/20180227/c603140940.shtml

26 Jiankun Tang, “Türkiye Büyükelçisi: Türkiye ve Çin'in Stratejik Ortaklığını Yeni Bir Boyuta Taşıyoruz”, 土耳其驻华大使:期待土中战略合作伙伴关系迈向新高度 . 新华网, 02.08.2018

(24)

seviyesinde yükselmiştir. 2017 yılı haziran ayına kadar, mühendislik-müteahhitlik sözleşmelerinde toplam 18,55 milyar ABD Doları imzaladı ve 13,23 milyar ABD dolarlık ciro gerçekleştirilmiştir.27

Gördüğümüz gibi, iki ülke arasındaki ilişki güçlendikçe ticari ciro yükselmekte ve ekonomik açıdan büyük değişiklikler yaşanmaktadır.

1.7. Türkiye ve Çin Arasındaki İthalat ve İhracat Rakamları

Türkiye ile Çin’in ticaret ilişkileri 2000 yılından bu yana ilk kez 1 milyar 600 milyon dolar ticaret hacmini aştığı görülmektedir. Düzenli olarak gelişme göstermekte olan Çin ve Türkiye toplam dış ticaret hacmi 14 milyar 276 milyon dolar olurken Türkiye’nin dış ticaret dengesinde 11 milyar dolar açık verdiği görülmektedir.

2010’da Türkiye’nin Çin’den ithal ettiği mal ve hizmet toplam tutarı 2 milyar 269 milyon dolar olarak 2009 yılına göre 669 milyon dolar yükselmiş ve dış ticaret açığı, 2010 yılı itibarıyla 14 milyar 911 milyon dolara yükselmiştir. Bir önceki yıla göre, dış ticaret açığı 3 milyar 835 milyon dolar tutarında artmıştır. 2011 yılında Türkiye’nin Çin’e olan ihracatı 2 Milyar 466 milyon dolara yükselmiş, ithalatı ise 21 milyar 693 milyon dolara yükselmiştir. Dış ticaret hacminde bir önceki yıla göre 5 milyar dolara yakın bir artış olmuş, dış ticaret dengesi 19 Milyar 227 milyon dolar açık vermiştir.

2012 yılında ihracat 2 Milyar 833 Milyon Dolara yükselmiş ithalat 21 Milyar 295 Milyon Dolara gerilemiştir. Dış ticaret hacmi aynı seviyelerde kalmış dış ticaret dengesi ise yaklaşık 1 Milyar dolar gerilemiştir. 2013 yılında ihracat 3 Milyar 600 Milyon dolara yükselmiş ithalat ise 24 Milyar 685 Milyon Dolara yükselmiştir. Dış ticaret hacmi 2013 yılında en yüksek seviye olan 28 Milyar 285 Milyon Dolar olmuştur. 2014 yılında ihracat 2 Milyar 861 Milyon Dolar seviyesine azalmış ithalat ise en yüksek seviye olan 24 Milyar 918 Milyon dolar rakamına ulaşmıştır. 2015 yılında 2 Milyar 415 Milyon dolar ihracat ve 24 Milyar 864 Milyon dolar ithalat yapılmıştır. Dış ticaret açığı bu yılda en yüksek seviyesi olan 22 Milyar 449 Milyon dolara ulaşmıştır. 2016 yılı ve 2017 yılının ilk ayını içeren istatistik verisinde görülebileceği gibi hem ihracat hem ithalatta önemli derecede azalmalar yaşanmıştır.

Bu sebeple dış ticaret hacmi ve dış ticaret açığı 2009 yılından sonraki en düşük seviyeye gerilemiştir. Bu durumun arkasında yatan sebeplerden birisi 15 Temmuz

27 Çin-Türkiye Ekonomik ve Ticari İşbirliğine Kısa Tanıtım, Ticari Bölüm ve Asya Bölümü Dergisi 中国土耳其经贸合作简况, 商务部亚洲司, 27.09.2017.

yzs.mofcom.gov.cn/article/t/.../20170902651456.shtml

(25)

2016’da Türkiye’de yaşanan darbe girişiminin Çinli iş adamlarını Türkiye ile ticaret yapma noktasında tedirgin etmesindendir. Diğer bir sebep ise Sincan’da yaşanan krizin Çin’le önemli politik sorunlar yaratmasıdır.

Tablo 1. ÇHC-Türkiye İkili Ticaret Dengesi (Milyon $)

YIL İHRACAT İTHALAT TOPLAM

HACİM DENGE

2009 1.600 12.676 14.276 -11.076

2010 2.269 17.180 19.449 -14.911

2011 2.466 21.693 24.159 -19.227

2012 2.833 21.295 24.128 -18.462

2013 3.600 24.685 28.285 -21.085

2014 2.861 24.918 27.779 -22.057

2015 2.415 24.864 27.279 -22.449

2016/2017 1.149 14.611 15.760 -13462

Kaynak: İzmir Ticaret Odası, Çin Halk Cumhuriyeti Raporu, http://izto.org.tr/demo_betanix/uploads/cms/yonetim.ieu.edu.tr/5606_1478503929.pdf

Türkiye’nin Çin’e olan ihracatının yıllar itibariyle artış göstermiş olsa da Çin veya Türkiye’nin üretim ve ihracat kapasitesinde yeterli seviyeye ulaşılamamıştır. İki trilyon dolara yaklaşan ihracat potansiyellerine sahip olan iç tüketime dayalı büyümeye sahip olan ve gelişmekte olan Çin’e yönelik ihracatın Türkiye açısından yeterli seviyeye ulaşmamasının önemli nedeni ülkenin pazar eğilimleri ile Çin pazarının farklılığı ve kendine has yapılarıdır. Bunun yanında Çinin çevresinde bölgesel yapının içinde (Güneydoğu Asya ve Pasifik) ticaretin güçlü olması, esasen küreselleşmiş ticaret ülkelerinden biri olan Çin’in yatırım ilişkilerinde karşılıklı olarak yeterince gelişmememesi ve Çin ihracatçılarının Çin ve Asya-pasifik bölgesine yönelik sistemli çalışma yürütmemiş olmasıdır.

(26)

Şimdi de çoğunluk olarak hangi ihracat alanlarında alışveriş yapıldığına bakalım: Çin’e Türkiye’nin ihracat ilişkilerini incelediğimizde Çin ekonomisinin ihtiyaç duyduğu ham maddelerin ve kimyasalların ihracatta ağırlıkta olduğu gözlenmektedir. Doğal taş, mermer, krom, cevherleri, bakır cevherleri, çinko cevherleri, kurşun cevherleri ve kimyasallar Türkiye’nin Çin’e ihracatındaki önemli kalemlerdendir.

Bununla yanı sıra çeşitli makineleri (dokuma makinesi, gaz türbini vb.) oto yedek parçaları, yün, deri, halı ve pamuk gibi bazı ürünlerin ihraç edildiği gözlenmektedir.

Türkiye’den Çin’e İhracat Edilen Başlıca Ürünler

 Traverten ve Mermer

 Cevherler ve Krom

 Kıymetli Metal Cevherleri

 Bakır ve Cevherleri

 Demir Cevherleri

 Kurşun Cevherleri

Tablo 2. Türkiye’nin Çin Halk Cumhuriyetine İhraç Ürünleri

GTİP Ürünler 2013 2014 2015

2515 Ekosin, Mermer ve Traverten, Kireçli Taşlar,

Su Mermerleri 977, 2 825 726

2840 Boratlar; Peroksiboratlar (Perboratlar) 224, 8 218, 5 197, 7

2610 Krom Cevherleri ve Konsantreleri 422, 6 273, 1 186

2607 Kurşun Cevherleri ve Konsantreleri 154, 3 97, 7 117, 7

2616 Kıymetli Metal Cevherleri ve Konsantreleri 184, 1 134, 7 114, 7

2603 Bakır Cevherleri ve Konsantreleri 405, 7 215, 8 111, 2

2528 Tabii Boratlar ve Bunların Konsantreleri 109, 5 117, 4 108, 3

5501 Sentetik Olan Filament Demetleri 30, 9 6 35

5101 Yapağı ve Yün (Kardesiz/Taranmamış) 24, 8 34, 4 28, 4

8403 Merkezi Isıtma Kazanları (84.02

pozisyonundakiler Hariç) 27, 7 37, 2 28, 2

(27)

5702 Dokumaya Elverişli Maddelerden Diğer Yer

44, 7 49, 5 27, 2 Kaplamaları ve Dokunmuş Halılar

2810 Bor Oksitleri, Borik Asitler 55, 3 44, 2 26, 3

9018

Dişçilikte Cerrahide, Cerrahide ve

13, 9 19, 6 25, 7 Veterinerlikte Kullanılan Alet ve Cihazlar,

Tıpta

3202 Anorganik Maddeler Debagatte Kullanılan

SentetikOrganik ve Müstahzarlar 23, 7 23, 1 24, 8

802

(Taze/Kurutulmuş)

1, 6 2, 1 23, 1

Diğer Kabuklu Meyveler Abuğu çıkarılmış/Soyulmuş)

7322

Merkezi Isıtma Mahsus

26, 6 29, 8 22, 1 Radyatör, Motorlu Hava

Demir Veya Çelikten Elektriksiz Merkezi Isıtmaya Mahsus

4302 Dabaklanmış, Aprelenmiş Kürkler 37, 8 4 9

8411 Turbojetler, Turbo properlerler Ve

1 0, 5 7, 8

Diğer Gaz Türbinleri

2008

Konserveleri

11, 2 0, 9 7, 8

Diğer Bitki Parçalarının

Belirtilmeyen Meyve ve Yenilen Tarifenin Başka Yerinde

1905

Ekmekçi Mamüller, Hosti, Boş İlaç Kapsülü Mühür Güllacı, Pirinç Ekmek, Pasta, Kek,

Bisküvi ve Diğer 7, 8 2, 4 5, 3

Kaynak: İzmir Ticaret Odası, Çin Halk Cumhuriyeti Raporu, http://izto.org.tr/demo_betanix/uploads/cms/yonetim.ieu.edu.tr/5606_1478503929.pdf

(28)

İthalatta ise durum şöyledir:

Çin ile olan Türkiye’nin dış ticari ilişkilerinde ithalatın ağırlıkta olduğu ve gerçekleşen ithalat yapısında ürünlerin geniş çeşitliliğiyle karşılaşılır. Bu ürünlerin önemli kısmı yatırım ara malları ile tüketim mallarından (3/4'ünü) oluşmaktadır.

Verilere göre, 2013 yılı Türkiye'nin Çin'den başlıca ithalat ettiği ürünler şunlardır:

Oto yedek parçası, iplik ürünleri, otomatik bilgi işlem makineleri ve makine aksamı, telli telefon-telgraflar, elektrik cihazlar, elektrik ve ses görüntülü cihazlar, televizyon alıcı cihazları ile pamuk elektrik konvertisörleridir. Bunlardan Türkiye'nin en çok ithal ettiği ürünler ise telefon, görüntü ve ses cihazları, radyo yayınları, TV’ler, monitör ve ilgili parçaları, sentetik filament iplikleri, sanayide kullanılan kızgın su kazanları ve buhar kazanları ileelektrik enerji üretimidir. Bu ürünlerin ithalat tutarı yaklaşık yıllara göre artış göstermektedir.

Tablo 3. Türkiye’nin Çin’den İthalatında Başlıca Ürünlerin (Milyon Dolar)

Kaynak: İzmir Ticaret Odası, Çin Halk Cumhuriyeti Raporu, http://izto.org.tr/demo_betanix/uploads/cms/yonetim.ieu.edu.tr/5606_1478503929.pdf

(29)

Çin pazarının dünyada önemli bir pazar haline gelmesi, Türkiye’nin Çin pazarından daha çok faydalanabilmesi için iki ülke arasındaki siyasi ve ticari ilişkilerini daha iyi yerlere getirmesi lazımdır. Bu açıdan bakıldığında, ön plana çıkan hususlardan biri Çin ve Türkiye arasındaki ticari potansiyelinin düşük olmasıdır. Çin kendi pazarındaki pazar farklığı ve tüketim eğilimleri bölge içindeki ticari ilişkilerinin çok yoğun olduğundandır. Dünyada Çin gibi önemli ticari potansiyele sahip olan bir partnerlerinin olması, Çin-Türkiye arasında özel ticari anlaşmaların çok iyi olmadığından, Çin pazarında Türkiye'ninde yeterince güçlü bir potansiyele sahip olamaması gibi faktörleri göstermektedir.

2. ÇİN VE TÜRKİYE TURİZMİ İLE İLGİLİ İNCELEME 2.1. Turizmin Önemi

Dünyanın herhangi bir ülkesinin turistik yere dönüşmesiyle turizm bu ülkelerin birçoğu için ulusal kalkınma politikasının ayrılmaz bir unsuru haline gelmiştir.Turizm sektörü Dünya’da en hızlı gelişen ve büyüyen sektörlerden birisidir.

Dünya Turizm Örgütü’nün (WTO) tahminlerine göre 2005 yılında Dünya gayrisafi hasılasının %15’i turizm sektörü tarafından meydana getirilmiştir.28 Örneğin, Çin'de turizm uzun süredir ülkenin batı bölgelerinin Çin’in yüz ölçümümün yüzde 70’i sosyo- ekonomik gelişimini desteklemeyi amaçlayan Batı Bölgesi Kalkınma Stratejisi'nin temel bir parçasıdır. Dahası, sınırlı bir turizm geçmişi olan veya bazı Ortadoğu petrol devletleri gibi turizme daha az ihtiyaç duyan ülkeler için bile, bir seçim seçeneği haline gelmiştir.29

Bazı durumlarda, elbette, turizm tek gerçekçi gelişme yolunu temsil edebilir;

bazı gelişmekte olan ülkeler için başka bir seçenek de yoktur.30 Bununla birlikte, daha olumlu bir şekilde, turizmi bir kalkınma stratejisi olarak benimsemenin en zorlayıcı nedeni, yerel ve ulusal ekonomiye, özellikle de ödemeler dengesine olan potansiyel

28 Nur Ersun, Kahraman Arslan, “Alternatif Turizm Çeşidi Olarak Kapadokya Bölgesinde Kongre Turizmini Geliştirme Olanakları, Erciyes Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Sayı: 34, Temmuz-Aralık 2009, s: 140.

29 David J. Telfer, Richard Sharpley, “Tourism and Development in the Developing World”, Farver 1984; Cukier ve Wall 1994.

30 Coretta Phillips ve David Brown, “Entry Into The Criminal Justice System: A Survey of Police Arrests And Their Outcomes”, 1998, s. 59

(30)

katkısıdır.31 Gelişmekte olan birçok ülke ciddi ödeme açıkları dengesine maruz kalmakta ve bir ihracat olarak turizm önemli bir döviz kazancı kaynağı oluşturmaktadır. Ayrıca emek yoğun bir endüstri olduğu dolayısıyla, oteller, restoranlar ve benzeri yerlerde doğrudan istihdam veya dolaylı/kayıt dışı istihdam32 gibi hedef bölgelerde etkili bir istihdam kaynağı olarak kabul edilmektedir. Emek yoğun üretim tekniğinin hâkim olduğu bir sektör olan turizm önemli ekonomik güçtür33. Bununla birlikte, bu temel ekonomik itici güçlerin ötesinde, turizmin bir kalkınma seçeneği olarak tercih edilmesinin bir dizi haklı nedeni vardır.

Turizm bir büyüme endüstrisidir. Yukarıda belirtildiği gibi, uluslararası turizm son dönemde kayda değer ve tutarlı bir büyüme göstermiştir.1950’den buyana gelişimlerde ortalama yüzde 6,2 büyüme turizm gelirlerinde de yıllık yüzde 10'un üzerinde büyüme gerçekleşmiştir.

Bunun yanı sıra Türkiye’nin Turizm Stratejisine göre 2023 yılı itibariyle 60 milyon turist, 86 milyar dolar dış turizm geliri hedeflenmektedir. Buna ilaveten, bölgesel değişmede turizmin öncü bir sektör konumuna ulaştırılması ve Türkiye’nin uluslararası arenada ilk beş ülke arasında önemli bir varış noktası ve marka olması aamaçlanmaktadır.34

2.2. Çin ve Türkiye Arasındaki Kültür ve Turizm İşbirliği

5 Nisan 2016 tarihinde Dışişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan Bakanlar Kurulunca Türkiye Büyük Millet Meclisine sunulan, esas komisyon olarak 12 Nisan 2016 tarihinde tali komisyon olarak beyan edilen, Ulaşım, İmar ve Turizm Komisyonu tarafından havale edilmiş “Çin Halk Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetleri arasındaki Demiryolu alanında işbirliği Anlaşması”nın önemine vurgu yapan değerlendirmenin olumlu sonuçlanmasının ardından Hukuk Tasarısı 26’nci Komisyon Yasa Dönemi 11 Mayıs 2016 tarihinde 29’uncu Dışişleri Bakanlığı ile Ulaştırma

31 Mihail Aurel Titu. Procedia - Social and Behavioral Sciences 221 ( 2016 ) 294 – 301.

32 David J. Telfer, Richard Sharpley, “Tourism and Development in the Developing World”, Farver 1984; Cukier ve Wall 1994.

33 Kahraman Arslan, Türkiye’de KongreTurizmini Geliştirme İmkanları, Türkiye Ticaret Odası Yayınları, 2008, İstanbul, s: 13.

34 Nur Ersun, Kahraman Arslan, “Turizmde Destinasyon Seçimini Etkileyen Temel Unsurlar ve Pazarlama Stratejileri”, Marmara Üniversitesi, İ.İ.B.F. Dergisi, YIL 2011, CİLT XXXI, SAYI II, S:

230.

(31)

Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının toplantısında tarafların katılımları sağlanmıştır.35

Çin Halk Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti, turizmin gelişiminde en önemli olan ulaşım, ticaret, enerji, kültür, akademik bilgi paylaşımı, medya iş birliği, personel iş birliğinin sağlanması; kadın ve gençlerin rahat seyahat edebilmesi ve gönüllü olarak hizmet alanlarında güvensizlik gibi engelleri kaldırabilmek, öğrenci değişim programlarının daha fazla gelişmesi, turizm ve kültür alanındaki işbirliğini güçlendirmektedir.

Turizm iş birliği birçok alanda, çok taraflı kurum ve kuruluşların iş birliğini sağlamakta, Kültür ve Turizm alanındaki İpek yolu kuruluşunun yeniden canlanması ikili olarak daha çok iş birliği için imkân vermiştir. Turizm alanında Türkiye’nin Çin’den beklentisi yüksektir, 2018 yılında Türkiye Çin için “Türkiye Turizm Yılı”

olarak ilan etmesiyle Dünyanın en büyük sinema zincir operatörü ve özel mülk tedarikçesi,36 Çin Halk Cumhuriyeti 2017 yılında Wanda Grubu’nun, Wanda Vanda Vista İstanbul Oteli Türkiye pazarına girmesi ile Çin Halk Cumhuriyet turistleri için Türki’ye gelişlerine imkân sağlayacaktır.

Çin Türkiye iki ülkenin daha yakın olması için hava köprüleri olarak Türkiye Hava Yollar için haftada yedi sefer olarak gidiş-geliş olarak gerçekleştiği Pekin ile Şanghay seferlerini haftalık olarak on dörtte yükseltmesini, Hangzhou, Chengdu, Xiamen, Sincan, Nanjing, X’an gibi yerlere haftalık yedi sefer aralığında uçuşun yol güzergâh listesine eklenmesi Çin Halk Cumhuriyet yetkililerine iletilmiştir.37

Halklar arasında sosyal ve kültürel kuvvetlerin güçlü, sağlam olması için, insan kaynakları, akademik, bilim/ilim, basın, teknoloji gibi alanlarda iş birliklerini güçlendirmek gerekiyor. 2016 yılında Çin Halk Cumhuriyeti’nin eğitim bakanlığı burslarıyla beş sene boyunca her sene İpek Yolu ülkelerinden gelen yeni yabancı

35 T.C. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, ÇHC Bilgi notu. Başbakan. Ahmet Davutoğlu.

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Çin Halk Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Demiryolları Alanında İşbirliğine İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/700) ve Dışişleri Komisyonu Raporu, sıra, s, 510. TBMM.,

http://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/sirasayi_sd.sorgu_baslangic

36 Umut Ergunsü, “İpek Yolu'nun Yeniden Canlandırılması ve Türkiye-Çin Halk Cumhuriyeti İşbirliğine Etkileri”, Wanda Gruop, Grup Profile, https //www.wanda-group.com/corporate, (Erişim:

24.03.2017)

37 T.C. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, ÇHC Bilgi notu. Başbakan. Ahmet Davutoğlu.

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Çin Halk Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Demiryolları Alanında İşbirliğine İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı (1/700) ve Dışişleri Komisyonu Raporu, sıra, s, 510. TBMM,

http://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/sirasayi_sd.sorgu_baslangic

(32)

öğrenci sayısı 10.000 olmuştur. Bunlar da burslu olacağına, her 3 yıl bir süre içinde her sene 2.500 Çin Halk Cumhuriyeti vatandaşı öğrencinin “Yeni İpek Yolu Ülkeleri”nde eğitim görmeleri ve katkı sağlaması gerektiğini açıklamıştır.38

Şöyle bakıldığında iki ülke açısından halklar birbirleriyle ilgili haberleri üçüncü taraf üzerinden dinler, bazen yanlış bilgi dolaylı veya dolaysız olarak aktırıldığından akademisyen, medya, gazeteciler, öğrenciler ve araştırmacılar tarafından doğru bilgi sağlanmalı ve iletişim kurulmalıdır.

2.3. Çin Turizm Sektör Analizi

Çin Dünyanın kendine en çok turist çeken turistik ülkelerinden biridir. 2007 yılında ülkeyi 54, 7 milyon turist ziyaret etmiştir, Son yıllarda özellikle Asıya kıtası içerinde en çok yurtdışı seyahat eden ülkeler arasında Çin vatandaşları denizaşırı seyahatları artmaya başlamıştır, 1998 yılında 8, 4 milyon olan turist sayısı 2010 yılında 50 milyon yükselişle dünyanın üçüncü sırasında yer almakta.

Çin vatandaşlarının yurtdışı tatillerinin artışı, ayrıca Çin’deki resmî tatilin uzatılmasının da etkisi bulunmaktadır. Çin hükümeti tatil sürelerinin kısaltılması politikasından vazgeçmiş ve böylece Çin vatandaşlarının yurtdışı tatil süreleri de artmıştır.

Ancak 2007 yılın sonunda Çin Hükümeti tarafından aralarında Türkiye gibi 132 ülke tarafından onaylanan turistik destinasyon onayı verilmiştir. Böylece Çin vatandaşalarına kolaylıkla yurtdışına seyahat yapabilme kolaylıkları sağlanmakta39, ama buna rağmen hala bazı eksikleri olsa da düzeltmeye, geliştirmeye çalışılmaktadır.

Çin’in turizm sektörünün reform gücünün açılımıyla, yıllardır sürekli hızlı değişim içindeki gelişimiyle turist sayısını ve turizm tüketimini hızla artırmasıyla pazar alanını ciddi şekilde genişletmiştir. 1990’lardan beri Çin, turizm pazarının ölçeğini sürekli genişletmiştir. 1990’lardan beri Çin, turizm pazarının ölçeğini sürekli genişletmiştir.

2017 yılında gelen turist sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre %0,8 oranı artarak 139,48 milyona ulaşırken, gecelik ziyaretçi sayısı %2,5 artışla 60,74 milyon

38 Yingchun He ve Xù Xiong, “ÇHC Her Sene Kuşak ve Yol Ülkelerine 2,500 Öğrenci Gönderecek”, 贺迎春, 熊旭中国每年将面向“一带一路”国家公派留学生 2500 人)”, People’s Daily (人民网), 11 Ağustos 2016, http://edu.people.com.cn/n1/2016/0811/c1006-28629344.html, (Erişim: 01.04.2017)

39 DEİK (Dış Ekonomik İlişkiler Kurumu), Türk-Çin İş Konseyi Çin Ülke Bülteni, Ölçek 2015, China Country Report. https://www.deik.org.tr/uploads/cin-ulke-bulteni-2014.pdf, Ocak 2014.

(33)

dolar, yabancıların sayısı ise %3,8 artarak 22,48 milyon olmuştur. Hong Kong vatandaşlarının sayısı ise %0,1 artışla 22,48 milyon olarak gerçekleşti. Makao vatandaşlarının sayısı %8,6 artarak 5,22 milyon, Tayvan vatandaşlarının sayısı ise

%4,0 artarak 5,29 milyon olmuştur.

2017’de, Çin’in dış seyahatleri 130 milyonu aşmış, dünyanın en büyük dış ülkelere seyahate gönderen turist kaynağı haline gelmiştir. Aynı zamanda, dış turizme giden tüketimte artış olmuş ve kaliteli turizm özellikleri ortaya çıkmıştır. Geliştirilmiş, kişiselleştirilmiş seyahat ürünleri, ziyaretçilere destinasyon ve hizmet seçimi imkânı sunmasındaki gelişmeleriyle ziyaretçi oranını her geçen gün artırmaktadır.

Çin’de önemli görülen 2018 Bahar Şenliği boyunca, Çinli sakinlerin ülke dışı seyahatleri, yıllık %5,7 artışla 6,5 milyon yurt dışı seyahat sayısı ve oranıyla rekor kırmıştır. Şöyle bakıldığında, 2004’dan 2017’e kadar Çin’e gelen turistlerin sorunlarıyla başa çıkmak ve alanı iyileştirmek için çeşitli önlemler aldı. Örneğin 72 saatlik vizesiz kalma uygulaması yürürlüğe konuldu. Böylelikle daha çok yurtdışı turist kabul edilmiş oldu. Son yıllarda demiryolu ve uçuş ağı gibi ulaşım yollarının hızlı ve sorunsuz şekilde çalışması sağlanmıştır. Çin bu çalışmalarıyla iç turizmini güçlendirerek Dünyanın dikkatini çekmeye başarmıştır.

Grafik 1. Çin’in 1994-2017 yıllar arası gelen turizm büyümesi ( 10.000 kişi)

Kaynak https://www.travelchinaguide.com/tourism/

-4,00%

-2,00%

0,00%

2,00%

4,00%

6,00%

8,00%

10,00%

12,00%

0 2000 4000 6000 8000 10000 12000 14000 16000

Turist Sayıları Yüzde Değişim

(34)

2017 yılında turizm Çin ekonomisi için daha fazla katkıda bulunmuştur. Çin devlet politikaları, Çin’in etnik bölgelerinde turizm gelişimlerini desteklemekte, 2017 yılında köy, kasabaların inşasını desteklemektedir.

Çin Halk Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2017 yılında Çin’e gelen ziyaretçilerin kaç yıldızlı otelleri tercih ettikleri hakkında yapılan bir istatistiksel araştırmada, otel istatistik yönetim sistemin kaydında 10.962 yıldızlı otel bulunmaktadır. Bunun 10.735’e aktif ve resmi olarak çalışmakta, yani %97.93 oranda resmi olarak rapor edilmiştir.

Araştırmada, resmi olarak işveren bir yıldızlı otel 66 adet, iki yıldızlı otel 1.774 adet, üç yıldızlı otel 4.721 adet, dört yıldızlı otel 2.392 adet, beş yıldızlı otel 822 adet olmak üzere toplam otel sayısı 9.775 adet olarak Turizm Bakanlığı tarafından onaylanmıştır.40

Tablo 4. 2017'nin Yıldızlı Otellerin Büyüklükleri ve İşletme İstatistikleri Otel Sayısı

Ortalama Oda Fiyatı

(CNY / Oda / Gece)

Ortalama Doluluk ( %)

Mevcut Oda Başına Geliri (CNY / Oda / Gece)

Oda Başına Gelir (CNY / Oda)

Genel toplam

9775 352,23 57,71 203,28 38.322,09

1 yıldız 66 89.74 63.68 39.62 8.529,94

2 yıldız 1774 167,25 59.58 86,04 15.233,84

3 yıldız 4721 223,79 53.84 120,49 23.381,15

4 yıldız 2392 335,44 52,64 199,86 39.335,32

5 yıldız 822 634,08 403,78 80.482,08

Kaynak: https://www.travelchinaguide.com/tourism/2017statistics/

40 Coretta Phillips ve David Brow, “China Tourism Facts ve Figures”, Travelchinaguide.

https://www.travelchinaguide.com/, 2017.

Referanslar

Benzer Belgeler

1978’den itibaren ülkenin attığı 3 önemli adım ülkeyi bugünkü ekonomik yapısının temellerini oluşturmuştur 1978 yılında ülkede reformların başlaması ve

1/267 Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Letonya Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Turizm Alanında İşbirliği Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair

Akit Taraflardan birinin uyruğu, diğer Akit Tarafın adli makamları önüne çıktığında, salt yabancı olması veya diğer Akit Tarafın ülkesinde meskeni veya

İlaç bileşenleri ürün grubunda ihracat potansiyeli yüksek ürünler 300420 Antibiyotikleri içeren ilaçlar (dozlandırılmış veya perakende satış için ambalajlanmış) 300450

Orta Anadolu Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği 19 TÜİK verilerine göre, Türkiye’nin Çin’e yönelik ihracatı 2019 yılında %6,4 oranında

Heyet Çin’in kaynaklar üzerinde tarihsel hakkı olduğu iddiasının Sözleşme’deki hakların ve deniz alanlarının detaylı paylaştırmasına uygun olmadığını

Bangladeş’e ihracatımızda ilk sıralarda yer alan ürünler, kazanlar, makinalar, mekanik cihazlar ve aletler, nükleer reaktörler, bunların aksam ve parçaları,

Mosquito repellent, Insect repellent, Rash prevention, Baby sunscreen, Baby skin care, Shampoo and bath, Diaper cream, Baby moisturizer, Massage oil, Toothpaste