CyanMagentaYellowSiyah
33
AKP hükümeti, Alevi- li¤i zorunlu din ders- leri kapsam›na al›yor.
Y›llarca Alevili¤i, “sa- p›k bir mezhep” diye karalayan zihniyet, Alevilerin kolektif mezhepsel kimli¤ini yok saymaya devam ediyor.
POL‹T‹KA HABER
‹flgal, grev, direnifl
Çok sansasyonlu gi- fle rekorlar›na oyna- yan GORA filminden fossssss sesleri yük- seliyor.
KÜLTÜR SANAT
Alevili¤e AKP yorumu
66
Devrimci Sosyalist Haftal›k Gazete Y›l: 1 / 11 Aral›k 2004 Say›: 2004 32 (32) Fiyat›: 400.000 TL (KDV dahil) ISSN: 1304-8097 www.atilim.org
Ezilenlerin Sosyalist Alternatifi
B
BA Afi fiY YA AZ ZII
AB’ci de¤il, emekçi çözüm!
Türkiye’nin AB’den üyelik için müzakere tarihi ve koflullar›n›n belirlenmesi, kelimenin gerçek anlam›yla uluslararas› bir soruna dönüflmüfl durumda. Bunun ga- ripsenecek bir yan› da yok elbet; nihayetinde ortada emperyalist güç merkezlerinin sömürgecili¤e ve ya¤- maya dayal› büyük strateji savafllar›n›n kesiflti¤i bir eko- nomik-siyasi co¤rafya var.
D
DEEVVAAMMII 22.. SSAAYYFFAADDAA
GORA
vizyona girdi de ne oldu?
SSK’lar›n Sa¤l›k Ba- kanl›¤›’na devrine iflçi ve emekçiler ifl b›rak- ma, iflgal ve eylemlerle yan›t veriyor. SES üye- leri 7 Aral›k’ta günü 2 saat ifl b›rak›rken, D‹SK ve KESK üyeleri 2 Ara- l›k’ta tasar›n›n Meclis’e gelmesiyle SSK’lar› ifl-
gal etti.
1100
Y Y
eni Ceza ‹nfaz Yasas›’na karfl› sürdürülen mücadeleler AKP hükü- metine geri ad›m att›rd›. Yeni bir yasa tasar›s› haz›rlayan AKP, zorla çal›fl- t›rma ve tek tip elbiseyi iptal ettti. Piflmanl›k üzerine kurulu yeni tasar›, tutsaklar› “iyilefltirilmesi” gereken “hasta”lar olarak tan›ml›yor. Baflta ölüm orucu ve açl›k grevleri olmak üzere tutsaklar›n direnme hakk› ‘suç’say›l›yor.
T T
utsaklar› piflman etmeyi amaçlayan Ceza ‹nfaz Yasas›, devletin inti- kamc› yüzünü gösteriyor. Bu yasa tasar›s›na kabul etmeyeceklerini ilan eden devrimci tutsaklar, açl›k grevine bafll›yor. Ankara’da sokaklar› tutufl- turan ESP’nin açt›¤› mücadele hatt›ndan yürüyerek, evlatlar›m›za yaln›z b›rakmayal›m. Piflmanl›k dayatmas›na haz›rlananlar› piflman edelim.u
u Sayfa 3 ve 12’de
A
nadilde e¤itimi savundu¤u gerekçesiyle E¤itim-Sen’e aç›- lan kapatma davas› 10 Aral›k günü yeniden görüflülmeye bafllanacak. Emekçiler, yayg›- layanlar› yarg›lamak için Anka- ra’ya yürüyor. Kapatma sald›- r›s›n›n hedefinde tüm emekçi- ler, Kürt ve Türk ezilenleri var.“E¤itim-Sen’i kapatt›rmayaca-
¤›z” slogan›n› daha gür hayk›r- mak için flimdi tam zaman›.
Hepimiz E¤itim-Sen’liyiz!..
u
u Sayfa 6’da
Güç birlikten gelir
‹flçi s›n›f›n›n bölünmüfllü¤ü, mücadeleye ket vuruyor. ‹flçi Kurultay›’nda tart›fl›lacak olan s›n›f dayan›flmas› üzerine iflyeri tem- silcileri, iflçiler ve sendikalc›larla, “‹flçi s›- n›f›n›n sendikal bölünmüfllü¤ü ve bunun nas›l afl›laca¤›, s›n›f içi dayan›flman›n nas›l gelifltirilece¤i” üzerine görüfltük.
u
u Sayfa 7’de
Hakk›m›z›
isteriz!
‹flbirlikçi tekelci burjuvazinin AB-IMF programlar› do¤rultusunda emekçi köy- lülü¤ü y›k›ma u¤rat›p, tar›m sektörünü ele geçirmesine karfl› Egeli emekçi köylü- ler alanlar› ç›kt›. Ayd›n’da bir araya gelen 30 bin emekçi köylü, “Bizi bu hale geti- renler, bize yapt›klar›n›n cezas›n› birgün çekecekler” diyerek AKP hükümetini uyard›.
u
u Sayfa 9’da
Canl› Kalkanlar yüzlerce oldu
Defalarca durduruldular, olmad›. Gözalt›- na ald›lar, olmad›. Tutuklad›lar, sömürge- ci rejim, yine baflaramad›. Canl› Kalkan eylemini engelleyemedi. Canl› Kalkanlar yüzlerce oldu. Bir çok ilden gelerek Amed’de bulufltular ve askeri sald›r›lara kalkan oldular.
u
u Sayfa 8’de
Ceza
‹nfaz Yasas›
Meclis’te
Piflmanl›k dayatmas›na geçit yok
ESP, Türk iflçi ve emekçilerinin sosyalist temsilcileriyle Kürt halk›n›n buluflmas›n› örgütlüyor. ‹stanbul’dan Amed’e kardefllik köprüsü kuruyor.
Sömürgecilik vahflettir
K›z›ltepe’de, fiemdinli’de Kürt halk›n›n evlatlar› “te- rörist” diye katlediliyor.
Kürt halk›n›n özgürlü¤ü için da¤a ç›kan gerillalar için sürek avlar› düzenle- niyor. Kürt dili üzerindeki yasaklarla, bir halka siste- matik iflkence yap›l›yor. Kö- yü yak›lan milyonlarca Kür- dün, köyüne dönüfl talebi karfl›lanm›yor. Kirli savafl suçlular› elini kolunu salla- yarak yeni katliamlar haz›r- l›yor. Abdullah Öcalan’a ve
Kürt tutsaklara tecrit uygulan›yor. Tüm bunlar sömür- gecili¤in, AKP hükümetinin ve AB “demokrasisi”nin uy- gulamalar›! Tekelci emperyalist güçlerin birli¤i olan AB’yi Kürt sorunun çözüm yolu olarak gösterenler, halklar›m›z›n bilincini karart›yorlar. AB’ci de¤il, emekçi çözüm!
‹stanbul’la Amed bulufluyor
Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP), infazlara, asimilas- yona, inkar ve imhaya karfl› Türk halk›yla Kürt halk›n›n buluflmas›n› örgütlüyor. “Halklar›n Eflitlik ve Özgürlük Buluflmas›”, 12 Aral›k’ta bafll›yor. Türkiye’nin dört bir yan›ndan gelecek heyetler, 14 Aral›k’ta Antep’te, 15 Aral›k’ta ise Amed’de Kürt halk›yla buluflacak. Sosyalist- ler, sömürgeci vahflete karfl›, “Bar›fl için Özgürlük, Kar- defllik için Eflitlik” diyecekler. Çözümün AB emperyalist- lerinden de¤il, Kürt ve Türk halk›n›n eflitlik ve özgürlük için el ele vermesinden geçti¤ini hayk›racaklar. Halkla- r›n Eflitlik ve Özgürlük Buluflmas›’na sen de omuz ver!
Yarg›layanlar› yarg›lamak için Ankara’ya
E¤itim Sen’in ›fl›¤›n›
söndüremeyeceksiniz E¤itim Sen’in ›fl›¤›n›
söndüremeyeceksiniz
Yarg›layanlar› yarg›lamak için Ankara’ya
Eflitlik ve özgürlük
buluflmas›
Yaser Arafat’›n ölümüyle boflalan Filistin Özerk Yönetimi Baflkanl›¤›
için 9 Ocak 2005’de yap›lacak seçim- ler, ‹srail zindanlar›nda tutsak olan El Fetih önderlerinden Mervan Bargu- ti’nin adayl›¤›n› aç›klamas› üzerine yeni bir boyut kazand›. Barguti’nin adayl›¤›n› aç›klamas›, hem El Fetih yönetiminde hem de emperyalist dünyada pek hofl karfl›lanmad›.
El Fetih Merkez Komitesi, yapt›¤›
aç›klamayla Barguti’yi aday oldu¤u için k›nad› ve örgütün resmi aday›
Mahmud Abbas’a deste¤ini yineledi.
El Fetih ad›na, Merkez Komitesi üye- si ve Devlet Baflkanl›¤› Ofisi Genel Sekreteri Tayyip Abdülrahim yapt›¤›
aç›klamada, Mervan Barguti’nin aday olmas›n›n “flaflk›nl›k verici ve suç- lanabilecek” bir durum oldu¤u- nu ifade ederek “bu durum Fetih gelenekleriyle uygun de¤ildir”
dedi. Örgütün Gazze’de yap›lan toplant›s›ndan sonra konuflan Abdülrahim, ba¤›ms›z aday ola- rak seçime giren Barguti’nin “Fe- tih üyeli¤ini de kald›rmak zorun- da olduklar›n›” söyledi.
Di¤er taraftan Barguti’nin adayl›¤›, baflta ABD emperyaliz- mi olmak üzere emperyalistleri de kayg›land›rd›. Filistin’de em- peryalist çözümün yollar›n› ara-
yan ve Filistin’e teslimiyeti dayatan ABD emperyalizmi, Arafat’›n ölümü- nü bir f›rsat olarak de¤erlendirmek is- tiyordu. Bu amaçla, daha önce de uyum içinde olduklar› Mahmud Ab- bas, flu anda Filistin Baflbakan› olan Ahmet Kurey gibi uzlaflmac› isimleri öne ç›kararak ‹srail’le teslimiyetçi bir anlaflman›n koflullar›n› oluflturma pe- flindeydi. Böylelikle ‹srail ç›karlar›na uygun, siyonist iflgalin meflrulaflt›r›l- mas›n› sa¤layan Pax Amerikana’n›n (Amerikan Bar›fl›) önünü açmay›
planl›yordu. ABD emperyalizmi, Bar- guti’nin aday olmas›yla bu emperya- list planlar›n›n yara almas›ndan endifle duyuyor. D›fliflleri Bakanl›¤›’nda son demlerini yaflayan Colin Powell,
ABD’de Arapça yay›n yapan bir rad- yoya verdi¤i demeçte Mervan Bargu- ti için, “O, bu görevi yerine getirecek durumda olmayan bir kifli. Kazan›rsa görevi yerine getirmesi mümkün gö- rünmüyor. Bu yüzden seçim pusula- lar›nda ad›n›n bulunmas› sorun olabi- lir” diyerek, Filistin halk›n›, uzlaflma- c› Özerk yönetimi ve El Fetih yöneti- mini tehdit etti. ABD’nin, Bargu- ti’nin seçilmesi durumunda ‹srail ifl- galine verece¤i deste¤i art›raca¤›n›n ve Filistin üzerindeki emperyalist ku- flatmay› yo¤unlaflt›raca¤›n›n ipuçlar›n›
verdi.
El Fetih’te iki çizgi belgelendi Mervan Barguti’nin aday olmas›y-
la birlikte El Fetih içinde
‹ntifada’n›n bafl›ndan bu yana aç›k ve net bir flekilde kendini gösteren iki çizgi belgelenmifl oldu. Mahmud Abbas, Ahmet Kurey ve El Fetih’in üst yönetiminde somutlaflan uzlaflmac› bur- juva e¤ilim, Oslo sürecinin de Filistin cephesindeki ha- z›rlay›c›lar› olarak, ‹ntifa- da’n›n bafl›ndan itibaren emperyalistlerin dayatmala- r› karfl›s›nda boyun e¤ici tu- tum sergilediler. Emperya-
lizmin, Arafat üzerinde kurdu¤u bas- k›ya içten destek verdiler. ABD em- peryalizmi ve ‹srail siyonizminin Ara- fat’› tasfiye planlar›na arac›l›k ettiler.
Filistin burjuvazisini de temsil eden bu klik, ‹ntifada’n›n bitirilmesini sa- vunuyor ve emperyalistlerin denetimi alt›nda teslimiyetçi bir çözümü temsil ediyor. ABD emperyalizminin, Filis- tin direniflini içten k›rma planlar›nda dayand›klar› bafll›ca güç bu kliktir.
Emperyalistler, baflta Baflbakan Kurey olmak üzere bu klik üzerinden, dire- niflçi örgütleri tasfiye ederek, ‹ntifa- da’y› k›rmak istiyor. Seçimleri de bu uzlaflmac› kli¤in hegemonyas›n› pe- kifltirmenin arac› olarak görüyor. Se- çimleri kazanm›fl, bir baflka ifadeyle Filistin halk›n›n deste¤ini alm›fl bir yönetimle Pax Amerikana’n›n “yol haritas›n›” uygulaman›n güçlü ola- naklar›n› haz›rlayabileceklerini düflü- nüyorlar.
Di¤er taraftan ‹kinci ‹ntifada’n›n önemli silahl› güçlerinden El Aksa fie- hitleri Tugay›’n›n (Arafat’›n ölümün- den sonra fiehit Yaser Arafat Tugay›
oldu) lideri ve El Fetih’in Bat› fieria sorumlusu Barguti, El Fetih’in dire- niflten yana olan taban›nda –özellikle de genç kesimleri aras›nda- sevilen bir lider. El Fetih içinde direniflçi e¤ilimi temsil ediyor. Barguti’ye verilecek oy- lar, ayn› zamanda ‹ntifada’ya verile- cek oylar olacak ki, tam da bu neden- le Filistin halk›n›n seçimleri, ‹ntifada lehine bir irade beyan›na dönüfltür- mesi, emperyalist planlar›n önündeki en büyük engeli oluflturuyor. Bu ne- denle; hem Barguti’nin alaca¤› oylar, hem seçimlere kat›lacak olan di¤er di- reniflçi güçlerde birikecek ve boykot ça¤r›lar›na verilecek destek, bu irade beyan›n› temsil ediyor.
Barguti kriz nedeni Barguti’nin adayl›¤›n› aç›klama- s›yla El Fetih içindeki iki çizgi derin- leflmifl oldu. Bu durum, El Fetih için- de, uzlaflmac› yönetimin Barguti’yi y›pratmak için kimi tasfiye giriflimleri- ni gündeme getirecektir. Bu ise ayr›fl- may› h›zland›r›c› bir rol oynayacakt›r.
Barguti’nin adayl›¤›n› aç›klamas›, daha flimdiden bir dizi sorunu ortaya ç›karm›flt›r. El Fetih yönetimi, kitlesi- nin tepkisini alma pahas›na Barguti’ye
tutum al›rken, seçimler konusunda tutumunu tam olarak belirlememifl güçlerin de tavr›n› etkilemifltir. Di-
¤er taraftan, Barguti’nin seçilmesi durumunda ‹srail, alaca¤› politikay›
flimdiden tart›flmaya bafllam›flt›r.
Barguti’nin seçimleri kazanma- s›, (daha sonra nas›l bir politika iz- leyece¤inden ba¤›ms›z) Filistin cephesinde ‹ntifada’y› güçlendirir- ken ‹srail cephesinde ise ciddi bir siyasi krizin önünü açacakt›r. Bar- guti’nin Filistin Devlet Baflkan› se- çilmesi, kaç›n›lmaz biçimde dikkat- leri Barguti’nin tutsakl›k koflullar›- na çekecektir. Bu durum karfl›s›nda
‹srail, ya Barguti’yi serbest b›raka- rak uluslararas› alanda ç›kacak so- runlar›n önüne geçecek, ancak ken- di içinde bir siyasi krizin önünü açacak, ya da tam tersini yaparak emperyalistlerle iliflkilerinde kriz yaratacakt›r. Bu ise emperyalist çö- zümün önünü önemli ölçüde t›ka- yacakt›r. ABD emperyalizmi bu du- rumdan ciddi anlamda kayg› duy- maktad›r.
Di¤er taraftan Barguti’nin se- çimleri kazanmas›, uzlaflmac› El Fe- tih’in burjuva yönetimi bak›m›ndan da ciddi bir hegemonya kayb› anla- m›na gelmektedir.
Bütün emperyalist kuflatmaya ra¤men, Filistin’de ‹ntifada temel belirleyici niteli¤ini korumaktad›r.
Buna seçimler de dahildir. Seçim- ler, kuflkusuz Filistin’in politik ge- lece¤i üzerinde bir rol oynayacak- t›r. Ancak, Filistin’in gelece¤i ve kaderini ‹ntifada tayin edecektir.
wBAfiTARAFI 1. SAYFADA 17 Aral›k tarihinin, emperyalizmin uluslararas› iliflkiler düzeninin yeni- den biçimlenmesinde etkili olacak si- yasi bir m›knat›sa dönüflmesinin ne- deni de bu. M›knat›s›n iki ucu belli:
ABD ve AB emperyalistleri. Ama Rus emperyalizminin yeni ‘Çar›’ Putin’in ziyaretinin de gösterdi¤i gibi, 17 Ara- l›k’›n siyasi manyeti¤inin çekim gücü çok daha genifl bir alan› kaps›yor.
AB’nin içinde olan bitenler ve onun Türkiye’ye yans›malar› ise duru- mun ciddiyetini yeterince aç›k biçim- de gösteriyor. 17 Aral›k yaklaflt›kça gerilim art›yor, AB’nin iç kaotik ka- rakteri belirginlefliyor. AB içindeki saf- laflma bu bak›mdan tipiktir. ‘‹mtiyazl›
ortakl›k’ görüflünün, AB’nin merkezi iradesini zay›flatan ve dengeleri zor- layan ciddi bir siyasi a¤›rl›k gücüne eriflmifl olmas›, 17 Aral›k’›n ‘huzur ve- rici büyüsüne’ kap›lanlar›n uykusunu kaç›rm›fl bulunuyor. Türk egemen s›- n›flar› ve AKP hükümeti bak›m›ndan ise bu durumun karfl›l›¤›n›n daha a¤›r olaca¤› flimdiden belli: 17 Aral›k’ta kabusa uyanmak da var...
Kürt sorununun, 17 Aral›k gerili- minin birinci dereceden unsuru oldu-
¤u aflikar. Ancak gerilim, Kürt soru- nunun çözümü bak›m›ndan ABD, AB ve Türk sömürgecili¤i aras›ndaki kar- fl›t stratejik yaklafl›mlar›n varl›¤›ndan kaynaklanm›yor. Kürt ulusal demok- ratik talepleri u¤runa mücadele eden yurtsever güçlerin tasfiyesi konusun- da hepsi hemfikirdirler. Kürt halk›n›n kendi gelece¤ini belirleme hakk›n›n tan›nmamas›, tam hak eflitli¤inin red-
dedilmesi ve sömürgeci boyunduru-
¤un sürdürülmesi, ABD ve AB emper- yalistleriyle Türk sömürgecili¤inin bu- lufltu¤u ortak paydad›r. Farkl›l›k, köp- rünün bafl›nda kimin duraca¤› ile ilgi- lidir; o yüzden Kürt halk›n›n kaderiyle ilgili olarak ayr› ayr› projeler ortaya at›yorlar.
Pekço¤unun geçmifli ve birço¤u- nun bugünü sömürgecilik gerçe¤iyle damgalanm›fl AB devletlerinin Kürt ulusunun sömürge boyunduru¤u al- t›nda çekti¤i ac›lara merhem olabile- ce¤ini düflünmek, zaten bir ak›l tutul- mas›n› yans›t›yor. Bir yandan Irak’ta, Korsika’da, ‹rlanda’da, Bask’ta, Fildi- fli’nde vb. sömürgecilik yapanlar›n Türk sömürgecili¤ine Kürt özgürlü¤ü- nü dayataca¤›n› sananlar›n hayalleri, giderek artan oranda suya düflecek- tir.
Sömürgeci rejim ise, inkardan bü- tünüyle vazgeçmemek için Kürtlerin ulusal kimli¤ini ça¤r›flt›racak herfleyi fütürsuzca reddetmeyi temel daya- nak noktas› yapmaya devam ediyor.
Kopenhag Kriterleri’nin biçimsel ve k›smi yapt›r›mlar›n› bile kufla çevriren
‘reform’ düzenlemelerine giriflmesi ve uygulamada da k›l›n› k›p›rdatma- mas›, sömürgecili¤in 17 Aral›k’ta sa- vunaca¤› pozisyonu ortaya koymak- tad›r. En son örne¤i K›z›ltepe’de ya- flanan yarg›s›z infazda da görüldü¤ü gibi sömürgecilik, AB’nin karfl›s›ndaki iradesini kirli savafl politikas›yla da
güçlendirmekten vazgeçmifl de¤ildir.
ABD ve AB emperyalistleri, Kürt sorununun ‘çözüm’ çerçevesinin ge- niflletilmesini vaaz ederlerken, bunu, sömürgeci boyunduru¤a ve emperya- list hegemonyaya r›za gösterilmesi kofluluna ba¤lamay› ihmal etmemek- tedirler. Bu temelde de, Kürt halk›n›n ve gerillan›n geleceklerini savunma hakk›n› aç›kça mahkum eden gafilleri alk›fll›yorlar. Kaderini Türk iflçi ve emekçileriyle de¤il, Türk burjuvazisi ve kimi emperyalist çevrelerle birlefl- tirmeyi savunan onursuz çevreleri ve Osman Öcalan’›n PWD’si gibi afla¤›l›k gürühlar› alk›fll›yorlar. AB emperya- listlerinin Kürdistan’a u¤rayan her temsilcisinin ‘Diyarbak›r afl›¤›’ pozlar›- n› tak›n›p dillendirdi¤i sahte ‘Kürt sevdas›’na m› inan›lacak, AB’nin ayn›
yetkililerinin imzas›yla al›nan ‘PKK ve Kongra-Gel terörist örgüttür’ karar›- na m›? 17 Aral›k için kaynat›lan ka- zanda Kürt halk›na düflen, atefle at›- lan odun olmakt›r. Kazanda piflen ise baflta emperyalistler olmak üzere, Türk burjuvazisine ve iflbirlikçi Kürtle- re servis edilecektir.
Bu gerçekler ortadayken, 17 Aral›k Zirvesi öncesinde Diyarbak›r’da
‘Türkiye’ye demokrasi, Kürtlere öz- gürlük demek için AB’ye evet’ mitin- gi düzenlenecek olmas› düflündürü- cüdür. Düflündürücüdür; çünkü bu fli- ar, 17 Aral›k’›n siyasal manyeti¤ine kap›lm›fl bir bilincin yan›lsamas›n›
temsil etmektedir. Newroz ateflinin ulusal s›cakl›¤›nda kaynaflan Kürt hal- k›n›n tililerini bütün dünyaya duyuran Diyarbak›r, flimdi Bethoven’›n 9. Sen- fonisi eflli¤inde AB’nin ‘de¤erleri’ni mi dillendirecek? ‹ddia edildi¤i ve beklenildi¤i gibi, bar›fl talebi eksenin- de, ‘yerelle evrenselin buluflmas›’ m›
olacak bu? Ne zamandan beri ezilen- lerin kanlar› ve canlar›yla yaratt›klar›
ve yaflatt›klar› bar›fl umuduyla, em- peryalistlerin bask›yla, terörle ve ya- lanla dayatt›klar› ‘bar›fl’ aras›nda or- tak bir hukuk olufltu? AB emperyaliz- minin Kürtler için savunur göründü-
¤ü ‘bar›fl sevdas›’n›n, Türk sömürge- cili¤iyle yap›lan tank ihaleleri, uçak pazarl›klar›, borç kredisi anlaflmalar›- n›n vb. ömrü kadar sürdü¤ünü göre- memek, vahim bir siyasal körlük de-
¤ilse nedir? Mitingi düzenleyenlerin AB’nin p›r›lt›l› ambalaj›na bakarken, bu ambalaj›n alt›ndaki koyu karanl›¤a ald›r›fl etmemeleri, dramatik bir du- rumdur.
E
Eflfliittlliik k vve e Ö Özzg gü ürrllü ük k B Bu ullu uflflm ma ass››
‹çinden geçti¤imiz süreçte ger- çeklerin inatç›l›¤›n› bilinçli ve iradi ola- rak temsil etmenin önemi ortada. Sö- mürgeci boyunduru¤un son bulmas›, Kürt ulusunun kendi gelece¤ini öz- gürce belirleme hakk›n›n tan›nmas›
ve bunun eksiksiz sa¤land›¤› koflullar- da, eflit, özgür ve gönüllü birlikten yana tav›r al›nmas›, Kürt sorununun
çözümünde gerçeklerin devrimci di- linden konuflmakt›r.
‹flte Ezilenlerin Sosyalist Platfor- mu’nun (ESP) bu temelden hareketle bafllatt›¤› Diyarbak›r’da ‘Halklar›n Eflitlik ve Özgürlük Buluflmas›’ girifli- mi özel bir de¤er kazan›yor. Çünkü bu buluflma, Kürt sorununda emper- yalist ve burjuva çözüme karfl› emek- çi çözüm iradesini sembolize edecek- tir. Çünkü bu buluflma, çarenin em- peryalistlerin planlar›nda, projelerin- de de¤il, iflçi s›n›f› ve halklar›m›z›n sö- mürgecili¤e, faflizme ve iflbirlikçi ka- pitalizme ve emperyalizme karfl› bir- leflik mücadelesinde oldu¤unu hayk›- racakt›r. Bu, sömürgeci askeri sald›r›- lar›n durdurulmas›, koruculu¤un la¤- vedilmesi, Kürtçe’ye özgürlük tan›n- mas›, hücre-tecrit terörünün son bul- mas›, tutsaklar›n serbest b›rak›lmas›, köye dönüflün önündeki tüm engel- lerin kald›r›lmas›-zararlar›n karfl›lan- mas›, OHAL makinas›n›n da¤›t›lmas›, toplu mezarlar›n yerlerinin aç›klan- mas› ve kirli savafl suçlular›n›n yarg›- lanmas› gibi ulusal demokratik talep- lerin bir kez daha hayk›r›ld›¤› bir bu- luflma olacakt›r. Türk halk›n›n ‘Kah- rolsun sömürgecilik. Kürt ulusuyla demokratik bar›fl’ fliar›yla, Kürt halk›- n›n ‘Köleci de¤il, adil, onurlu demok- ratik bar›fl’ talebi buluflacakt›r Diyar- bak›r’da.
‹flçi ve ezilenlerin sosyalist temsil- cilerinin Diyarbak›r yürüyüflüyle Türki- ye’den tafl›nacak eflitlik bayra¤›yla, Kürdistan’dan tafl›nacak özgürlük bayra¤› tek bir bayrak olarak yükselti- lecek ve halklar›m›z›n kardefllik çözü- mü ortaya konacakt›r.
11 ARALIK 2004 Ezilenlerin Sosyalist Alternatifi At›l›m
2
w
BAfiYAZI
KISACA
• DÜNYA •
AB Bosna’da görevi devrald›
‹stanbul’da, 27-29 Haziran’da yap›lan NATO Zirvesi’nde al›nan kararlar bir bir hayata geçiyor. Zirve’de emperyalist ülke- lerin ald›¤› kararlardan biri, Afganis- tan’daki emperyalist iflgalin geniflletilme- siydi. Halen Afganistan’da 160 civar›nda asker bulunduran Türkiye’nin ise bu karar
›fl›¤›nda 2005 y›l›nda Afganistan’daki as- ker say›s›n›n 10 bini bulabilece¤i söyleni- yor. AB, zirvede ABD’ye Afganistan ko- nusunda verdi¤i deste¤in karfl›l›¤› olarak Bosna’da “söz hakk›” istemiflti. Bu do¤rul- tuda, Bosna’daki NATO iflgal gücü SFOR, 2 Aral›k’ta görev süresinin dolma- s›yla yerini, Avrupa Birli¤i Ordusu’na b›- rakt›. Bu görev de¤iflimi, “Avrupa Ordu- su”nun iflgallerde rüfltünü ispat etme s›na- v› niteli¤inde. EU-FOR olarak adland›r›- lan AB “bar›fl gücü”ne, Türkiye de 358 as- ker, polis ve jandarma destek gücüyle ka- t›lacak. NATO Zirvesi’nin Türkiye’ye biçti¤i rol, Türk ordusunu “kullan›ma” aç- makt›. Yine George Soros’un, “Sizin en önemli ihraç mal›n›z ordunuzdur” sözleri- ni, Türk devleti do¤ruluyor.
ETA’dan Madrid’de 7 bomba
BASK ülkesinin ba¤›ms›zl›¤› için mü- cadele eden ETA’n›n, ‹spanya’n›n çeflitli kentlerinde patlamalar meydana gelece¤i uyar›s›ndan sonra, 6 Aral›k günü, 7 ayr›
yerde patlama oldu. Patlamalar›n, Leon, Malaga, Santillana del Mar, Avila, Valla- dolid, Alicante ve Ciudad Real kentle- rinde meydana geldi¤i duyuruldu. Patla- malarda en az 3 kiflinin hafif yaraland›¤›
belirtiliyor. Geçen Cuma günü de ETA ad›na Gara gazetesini arayan bir kifli, Madrid bölgesinde 5 yere bomba yerlefl- tirildi¤i ihbar›nda bulunmufltu. ‹spanya polisi, ihbar yap›lan bölgelerin boflalt›l- mas› ve bombalar›n da küçük çapl› olmas›
sayesinde olayda can kayb›n›n olmad›¤›n›
aç›klam›flt›.
Avrupa’da iflgale karfl›
direniflle dayan›flma
Frankfurt’ta, 28 Kas›m’da “Irak Konfe- rans›” düzenlemek için bir toplant› yap›l- d›. Toplant›ya; Antiemperyalist Koordi- nasyon, Federal Bar›fl A¤›, Young Strugg- le, SDAJ, Seduna, Antifa-Magdeburg, AG‹F, Avrupa Bar›fl Hareketi Koordinas- yonu, Almanya Irak’a Özgürlük Komitesi, DKP, PDS, IKP kat›l›rken, 10’a yak›n ör- güt ve kurum da konferans çal›flmas›na kat›lacaklar›n› belirten mesajlar›n› iletti- ler. Irak’ta emperyalist iflgal, iflgalin sonuç- lar›, direnifl ve direniflle dayan›flman›n so- runlar›n›n tart›fl›ld›¤› toplant›da, iflgalin Irak ve bölge halklar›na zulüm ve katliam getirdi¤i, “demokrasi” ad›na halklara köle- lik dayat›ld›¤› dile getirildi. Konuflmac›lar, Irak’taki iflgali k›narken, direniflle dayan›fl- man›n gere¤ine vurgu yapt›lar. Konferans örgütlemesinde ve konferansta kimlerin yer almas›, kimlerin ça¤r›l› olmas› üzerin- de yürütülen tart›flmalarda, AG‹F Temsil- cisi, toplant›ya kat›lan Irak Komünist Par- tisi temsilcisinin bu platformda yerinin ol- mad›¤›n›, IKP’nin ‹flgalci güçlerin olufltur- du¤u Irak Geçici Hükümetinde yer ald›¤›- n›, emperyalistlerin suç orta¤› oldu¤unu aç›klad›. AG‹F temsilcisi, platformun bi- leflenlerini iflbirlikçi güçlere karfl› tav›r al- maya ça¤›rd›. Bunun üzerine yap›lan tar- t›flmalarda iflgalci güçleri destekleyenlerin bu platformda kesinlikle yer alamayaca¤›, iflgale karfl› direnmenin bir hak oldu¤u an- lay›fl› öne ç›kt›. Ard›ndan, Konferans ça- l›flmalar› için bir Yürütme oluflturuldu.
AB’ci de¤il, emekçi çözüm
B B B
B ütün emperyalist kuflatmaya ra¤men, Filistin’de ‹ntifada temel belirleyici niteli¤ini koru- maktad›r. Buna seçimler de dahildir. Seçimler, kuflkusuz Filistin’in politik gelece¤i üzerinde bir rol oynayacakt›r. Ancak, Filistin’in gelece¤i ve kaderini ‹ntifada tayin edecektir.
Barguti adayl›¤›n› aç›klad›
Filistin ‹ntifada’yla kazanacak
Daha önce de s›k s›k Bat›l›lara ve özel- likle de Amerikal›lara yönelik sald›r›lar›n düzenlendi¤i Suudi Arabistan’da bu kez hedef Cidde’deki Amerikan Konsoloslu-
¤u’ydu. Amerikan Konsoloslu¤u, 6 Aral›k günü silahl› militanlar taraf›ndan bask›na u¤rad›. Militanlar›n, konsolosluk önünde bir otomobile yerlefltirilen bomban›n pat- lamas›n›n ard›ndan içeriye girdikleri aç›k- land›. Bask›n s›ras›nda bina içine giren militanlar 18 kifliyi de rehin ald›.
Bu arada konsolosluk çevresinde yo-
¤un güvenlik önlemleri al›nd›¤› bildirilir- ken, 200 güvenlik görevlisinin bölgeyi çembere ald›¤› kaydedildi. Ç›kan çat›flma- larda 4 Suudi Arabistanl›’n›n hayat›n›
kaybetti¤i bildirilirken, 5 militandan
3’ünün katledildi¤i, 2’sinin de yaral› olarak yakaland›¤›
aç›kland›.
Öte yandan baflkent Riyad’daki Amerikan Büyükelçili¤i ve Dah- ran’daki Amerikan Konsoloslu-
¤u’nun da kapat›ld›¤› duyuruldu.
Baflkent Riyad’da geçen y›l Bat›l›la- r›n yaflad›¤› bir siteye düzenlenen bask›nda 35 kifli ölmüfltü. May›s ay›nda düzenlenen bir baflka bask›n- da ise 19'u Bat›l› 22 kifli ölmüfltü.
Bask›n› El Kaide üstlendi ABD Konsoloslu¤u’na yönelik eylemin sorumlulu¤unu El Kaide örgütünün Suudi Arabistan kanad›- n›n üstlendi¤i aç›kland›. Bir inter- net sitesine yollanan mesajda bask›- n› “fiehit Ebu Anas El fiami” biri- minin düzenledi¤i belirtildi. Örgüt, bask›na “Kutsal Felluce Savafl›” ad›n› verdi.
Cidde’de ABD Konsoloslu¤u’na bask›n
Yeni ‹nfaz Yasas› tasar›s›n›n, baflta devrimci tutsaklar gelmek üzere; toplumsal muhalefet güçlerinden tutsak ailelerine de-
¤in büyük bir tepki toplamas›
karfl›s›nda geri ad›m atan AKP hükümeti, tasar›da baz› de¤iflik- likler yaparak yeniden Meclis’e getirdi.
Adalet Bakan› Cemil Çiçek, yeni ‹nfaz Yasas› tasar›s›n› Hazi- ran ay›nda meclise getirirken, infaz sistemindeki de¤ifliklikle- rin “cezaevleri sorununu kökten çözece¤ini” belirtiyor; tek tip elbise ve zorla çal›flt›rma gibi hükümlerin, “terör davalar›n- dan tutuklu ve hükümlüler için bir ihtiyaç” oldu¤unu söylüyor- du. Yasa tasar›s› önemli oranda tutsaklar›n direnme hakk›n›n
‘suç’ say›lmas› ve yeni cezalar verilmesi üzerine kuruluydu.
Genel olarak tecride karfl› y›llar- d›r sürdürülen mücadele ve özel olarak da yasa tasar›s›na karfl›
son aylarda yo¤un bir biçimde süren mücadeleler AKP’ye geri ad›m att›rd›.
AKP hükümeti, zorunlu ça- l›flma ve tek tip elbise gibi konu- larda geri ad›m att›. Ancak, 19 Aral›k 2000’den bu yana fiilen uygulanan tecride yasal statü ka- zand›rmay› ve tutsaklar›n diren- me hakk›n›n ‘disiplin’ çerçeve- sinde ‘suç’ say›lmas›n› amaçla- yan düzenlemeler, yeni tasar›da da korunuyor. Tecrit içinde tec- rit yarat›l›yor.
“‹yilefltirme”: Treadman Tutuklu ve hükümlüleri
“hasta” olarak gören ve ceza in- faz rejimini bafltan afla¤›ya yeni- den tan›mlayan Yeni Ceza ‹nfaz Yasa tasar›s›, dolay›s›yla, infaz rejiminin amac›n› da “hükümlü- nün piflmanl›k göstermesini sa¤- lamak” biçiminde tarif edi- yordu. Cezaevleri de, “‹yilefltir- mein yöntemlerinin uygulanabi- lece¤i tesislerdir” fleklinde ta- n›mlan›yor, ‘suç’ ve ‘ceza’lan- d›rma mant›¤›n›n ötesine geçi- lerek, tutsa¤› piflmanl›¤a zorla- ma alanlar› olarak ele al›n›- yordu. 7 Aral›k’ta Meclis Adalet Alt Komisyonu’nda tasar›yla ilgili yap›lan görüflmelerde,
“piflmanl›k” tan›mlamas› ç›kar›- larak, üçüncü bir tasar›n›n daha haz›rland›. “Piflmanl›k”, kavram
olarak ç›kar›lsa da, infaz rejimi- nin iflleyifli piflman etme üzerine kurulu olaca¤› aç›k. Yine Mec- lis’te yap›lan tart›flmalarda AKP’li bir üyenin, “hümanizm bir hastal›kt›r” tan›mlamas›, re- jimin ev AKP hükümetinin mu- haliflere yaklafl›m›n›n özetini ve- riyor.
Tutsaklar “hasta” oldu¤una göre, “iyilefltirilmesi için uygu- lanan programlar” do¤rultusun- da yan›t vermeye ve “‹nfaz›n
amac›na uygun olarak kanun, tüzük ve yönetmeliklerin belirt- ti¤i hükümlere uymakla yüküm- lü”k›l›yor. “‹yilefltirmenin bafla- r› ölçütü” de tutsaklar›n “gös- terdi¤i piflmanl›k ve bu süreçte uygulanan programlara uyum hususundaki gayret ve baflar›s›
oluflturur” fleklinde tan›mlan›- yor.
Tasar›n›n son halinde “‹yi- lefltirme” programlar› konusun- da hiçbir hüküm yer almazken, ilk halinde çok say›da zorunlu
“ders” baflta geliyordu. Keza, cezaevinin yap›s›, iflleyifli, tut- saklarla iliflkilenifl gibi say›s›z un- sur, “bireysellefltirme”yi esas
alacak flekilde düzenlenmesini zorunlu k›l›yor. Tutsaklar›n
“iyilefltirme faaliyetlerine ilgileri ve uyumlar›, kurum düzenine karfl› tutumlar›, kendilerine veri- len ifllerdeki gayretleri gibi bek- lenen davran›fl ve tutumlar› gös- teren hükümlülere teflvik esasl›
ayr›cal›klar tan›n›r” ifadelerine yer verilerek, piflmanl›k ödüllen- diriliyor. Denklem tersinden kurulursa, bunlara uymazsan vay haline!
Adalet Bakanl›¤›, “‹yilefltir- me programlar›”n› kamuoyuna aç›klamal›d›r. Çünkü düpe düz tutsaklar› kimliklerinden soyun- durmay› amaçlayan söz konusu programlar›n uygulan›fl› da, her zaman zulüm politikalar›yla el ele gitmifltir. Biz bu programla- r›, Nazi Almanyas›’n›n toplama kamplar›ndan biliyoruz. Yine Almanya’da Schein adl› Nazi ar- t›¤› bir ‘hekimin’(!) RAF tutsak- lar›na yönelik “beyin y›kama programlar›”ndan ve sonuçla- r›ndan biliyoruz.
Cezaevlerindeki hak ihlalle- rini izlemek ve kamuoyunu bil- gilendirmek amac›yla çal›flmalar yürüten ‹nsan Haklar› Derne¤i gibi demokratik kurumlar›n ce- zaevleriyle iliflkileri, rehabilitas- yonla birlikte düzenleniyor: An- cak tutsaklar›n rehabilite edil- mesine kat›l›rsan, cezaevlerine girebilirsin.
Disiplin cezalar›
Yeni Ceza ‹nfaz Yasa tasar›- s›nda disiplin cezalar›n› tan›mla- yan çok a¤›r yapt›r›mlar ilk tasa- r›ya göre önemli oranda koru- nuyor. Bu yapt›r›mlar, k›nama, baz› yükümlülüklerden al›koy- ma, haberleflme ve iletiflim araç- lar›ndan yoksun b›rakma, hüc- reye koyma, koflullu sal›verilme- den yoksun b›rak›lmas› ve bir
kurumdan di¤erine nakletme veya nakletmeme vb. fleklinde s›ralan›yor. Tüm bu cezalar›n hangi flartlar alt›nda verilece¤i ise “tüzükte gösterilir” denile- rek yasa tasar›s›nda ya ihç tarif edilmedi ya da “...kanun, tüzük, yönetmeliklerle, idarenin uyul- mas›n› emretti¤i veya gerekli k›ld›¤› davran›fl ve tutumlar› ih- lal etmek” fleklinde s›n›rl› olarak tarif edildi. Fakat Meclis’te yap›- lan tart›flmalar›n ard›ndan disip- lin cezalar› yeniden tarif edildi.
Gazetemiz yay›na haz›rland›¤›
s›rada tasar› üzerine tart›flmalar sürüyordu.
Cezaevleri idarelerine inisiyatif veriliyor Tasar›da, cezaevi idaresinin keyfi uygulamalar›n›n önünü açan çok say›da hüküm yer al›- yor. Örne¤in,“Odalarda ihtiyaç- tan çok yay›n bulundurulamaz”
deniliyor. ‹htiyaç neye göre be- lirlenecek? Tasar›da, “‹darenin uyulmas›n› emretti¤i davran›fl”
lardan söz ediliyor. ‹darenin uyulmas›n› emretti¤i davran›fllar nelerdir? Yaln›zca idare emredi- yor diye, tutsaklar›n bu davra- n›fllar uymaya zorlanmas› insani midir? Keza, “Kurum güvenli¤i- ni tehlikeye düflüren her türlü yay›n hükümleye verilemez”de- niliyor. Hangi yay›nlar sözko-
nusu “tehlike”ye neden olacak ve bunu kim belirleyecek? Belir- siz. Bütün tutuklu ve hükümlü- lere tan›nan telefonla görüflme hakk› “...tehlikeli halde bulunan ve örgüt mensubu hükümlüler bak›m›ndan k›s›tlanabilir”deni- liyor. Kiflinin “tehlikeli halde”
bulundu¤unun ölçütü ne? Be- lirsiz.
Tasar› da cezaevi idaresinden yana çok say›da hüküm yer al›r- ken, tutsaklar› koruyan hüküm- lerin mu¤lak ve s›n›rl› tutulmas›
da, “hasta” olarak görülen tut- saklar› kifliliksizlefltirme iste¤ini ele veriyor.
Tasar›da, “Hükümlü, ceza infaz kurumlar›nda merkezi ya- y›n sistemi bulundu¤u taktirde bu sisteme ba¤l› olarak radyo ve tv yay›nlar›n› izleme hakk›na sa- hiptir”ibaresi yer al›yor. Merke- zi yay›n sistemi olmayan cezaev- lerinde ise inisiyatifi idareye b›- rak›yor. Keza, merkezi yay›n sis- temi olan yerlerde de, hangi te- levizyon ve radyo kanallar›n›n izlenece¤i ya da dinlenece¤ini tutsaklar de¤il, idare karar vere- cek.
Yine tasar›da, “...hükümlü- lerin üst ve eflyas›nda habersiz olarak herzaman arama yap›labi- lir”denilerek, tutsaklara yönelik fiili sald›r›ya dönüfltürülen ara- malara, yasal k›l›f uyduruluyor.
“Aramalar gerekti¤inde d›fl gü- venlik personeli veya kolluk kuvvetleriyle veya di¤er kamu görevlilerince ortaklafla gerçek- lefltirilebilir” deniliyor. Sözko- nusu “di¤er kamu görevlilerin- ce” ibaresi bilinçli olarak belirsiz b›rak›lm›fl. Polisin de kamu gö- revlisi oldu¤u düflünüldü¤ünde, polisin cezaevlerine girmesinin önünün aç›ld›¤› gerçe¤i kendini ele veriyor.
Tekelci medya, Rusya Devlet Baflkan› Vladimir Putin’in zi- yaretinin önemini, “522 y›l sonra bu düzeyde ilk ziyaret” söz- leriyle, tarihsel boyutuna at›fta bulunarak ifade ederken, dev- let de Çeçen operasyonu ile Putin’e jest yapt›. Çeçen operas- yonu ziyaretin temel siyasal amaçlar›ndan birini de ele veri- yordu.
Bilindi¤i üzere, Çeçen sorunu Rusya’n›n nüfuz alan› için- deki temel sorunlar›ndan birini oluflturuyor. Çeçenistan’› sö- mürgeci iflgal boyunduru¤u alt›nda tutan Rusya, Çeçen halk›- na karfl› uygulad›¤› zulüm politikalar›yla, di¤er sömürgeci güçleri pek aratm›yor. Ve Çeçenistan’da baflka güçlerin ifline kar›flmas›n› da istemiyor. Türk sömürgeci rejimi, Sovyetlerin da¤›lmas›ndan sonra, hem stratejik efendisi ABD emperyaliz- minin Rusya’n›n bölgedeki hegemonyas›n› geriletmek için Çeçen sorununu sürekli kafl›ma, Çeçen gerillalara destek ver- me politikas›n›n bir parças› olarak, hem de bölgede etkinlik gelifltirmek amac›yla Çeçen gerillalar› yasa d›fl› yollardan des- tekledi. Türk kontrgerillas›, bölgede karfl›devrimci faaliyetler yürütülürken, Türkiye’de de e¤itim kamplar› kurarak Çeçen gerillalar› e¤itti. Rusya öteden beri Türkiye’nin bu iliflkilerin- den rahats›zd›. Türkiye’nin bu çabalar›na karfl›l›k, Rusya da Kürt kart›n› kullanarak Türkiye’nin faaliyetlerini dengeleme yolunu tuttu. Rusya, 1999’da Abdullah Öcalan’›n Suriye’den ç›kar›lmas›yla birlikte geliflen süreçte, Öcalan’›n topraklar›nda bar›nmas›na izin vermeyerek, Çeçen sorununda da Türkiye ile bir anlaflmaya vard›. Bu süreçle birlikte, Türkiye resmi po- litikas›n› Çeçenler aleyhine de¤ifltirmesine ra¤men, yasa d›fl›
yollarla, soruna müdahalelerini dengeli bir biçimde sürdüre- rek sorunla iliflkisini korudu.
Putin, Türkiye ile görüflmelerinde, Çeçen sorununa dair rahats›zl›klar›n› dile getirdi. Buna karfl›l›k Kürt ve K›br›s kart›- n› ortaya sürdü. Görüflmelerde, Kürt sorununa iliflkin herhan- gi bir aç›klama yap›lmazken, Putin, K›br›s konusunda Birlefl- mifl Milletler Güvenlik Konseyi’nde destek verece¤ini aç›ktan dillendirdi. “Uluslararas› teröre karfl› iflbirli¤i” demagojisiyle dile getirilen temenniler ve bu eksende ucu ilerletilmeye aç›k kimi anlaflmalar, ezilenlere karfl› iki sömürgeci gücün karfl›- devrimci bir ittifak iliflkisi içine girdiklerinin ipuçlar›n› verdi.
Keza, Türkiye, daha Putin gelmeden Çeçenlere yönelik ger- çeklefltirdi¤i operasyonlarla bunun mesaj›n› vermiflti.
Kafkasya’da emperyalist güçler aras›ndaki hegemonya dalafl›n›n yo¤unlaflmas›na ba¤l› olarak Rusya-Türkiye iliflkileri, her iki ülke bak›m›ndan de önemli hale geliyor. Rusya, Türki- ye bak›m›ndan önemli bir pazar. Türkiye, d›fl ticaretinin önemli bir bölümünü Rusya’ya gerçeklefltiriyor. Yine Türk müteahhitlik flirketleri, Rusya’da milyarlarca dolarl›k ihaleler al›yor. Fakat daha önemlisi Türkiye, Rusya ile gelifltirece¤i ilifl- kileri, Kafkasya da rol oynayabilmenin olanaklar› olarak de-
¤erlendirmek istiyor. Özellikle Rus petrolünü dünya pazar›na ulaflt›ran yollar›n üzerinde bulunan Türkiye, bu konumunu Rusya’ya karfl› kullan›yor.
Di¤er taraftan, Türkiye ile iliflkilerin gelifltirilmesi, Rusya bak›m›ndan daha fazla önem kazan›yor. ABD ve AB emper- yalistlerinin, Kafkasya ve Karadeniz’in kuzeyinde Rusya’n›n hegemonya alan›n› daraltma ve k›rma yönündeki giriflimleri- nin yo¤unlaflmas›, bu iliflkinin önemini daha fazla art›r›yor.
Özellikle ABD emperyalizminin, Rusya’n›n nüfuz alan› olan bu bölgede önemli mevziler elde etmesi ve Karadeniz’in gi- derek bir “Amerikan gölü” haline gelmeye bafllamas›, Rus- ya’n›n ç›karlar›n› ciddi oranda tehdit ediyor. Yine Türkiye ve Ukrayna AB’nin s›n›r› durumundad›r ve Rusya’n›n kuflat›lma- s› bak›m›ndan önemli stratejik konumlara sahiptir. AB’nin hem Ukrayna’da hem de üyelik süreci üzerinden Türkiye’de etkinli¤ini art›rmas›, Rusya’y› ciddi oranda kayg›land›rmakta- d›r. Bu kuflatmadan s›yr›lmaya çal›flan Rusya, Türkiye ile en önemli gelir kayna¤› olan do¤algaz ve petrolün dünya paza- r›na ulaflmas›n› garanti alt›na alacak anlaflmalar imzalamaya çal›fl›yor, Türkiye’ye bu konuda cazip teklifler sunuyor. Di¤er taraftan Rusya, öteden beri ABD ile var olan stratejik iliflkile- ri ve yine AB ile üyelik süreci kapsam›nda derinleflen iliflkileri nedeniyle Türkiye’nin uluslararas› iliflkilerinin yaln›zca bu iki emperyalist güç merkeziyle s›n›rl› kalmas›n› kendi ç›karlar›na uygun görmüyor. Dolay›s›yla, Türkiye ile olan iliflkilerini aske- ri ve siyasi bak›mdan da gelifltirmenin olanaklar›n› zorluyor.
Ancak, her iki ülke de birbiriyle olan iliflkilerde temkini el- den b›rakm›yor. Bu iliflkiler daha çok ekonomik/ticari iliflkiler üzerinde ilerletilmeye çal›fl›l›yor ve bunu askeri ve siyasi alana aç›lacak bir kap› gibi görüyor.
Putin’in ziyareti, tüm bunlar göz önüne al›nd›¤›nda ulus- lararas› politikada da anlaml› bir yere oturuyor ve Rusya-Tür- kiye iliflkileri, ABD ve AB emperyalistleri taraf›ndan dikkatle iz- leniyor. Fakat bu iliflkinin, Türkiye’nin emperyalist güç mer- kezleriyle olan gerici iliflkilerinin stratejik yönünü de¤ifltireme- yece¤inin eminli¤i içinde olduklar› da bir gerçek.
11 ARALIK 2004 • Politika • Ezilenlerin Sosyalist Alternatifi At›l›m 3
Putin’in ziyareti
ROTA
◗
A A A
A K K K K P P P P hükümeti, tecride karfl› mücadeleler sonucunda geri ad›m atarak, yeni ‹nfaz Yasa Ta- sar›s›’nda de¤iflikliklere gitti. Tecridi yasalaflt›rma üzerine kurulu tasar›, tutsaklar› “iyilefltirilmesi”
gereken “hasta” olarak tan›ml›yor. Tutsaklar›n direnme eylemleri suç ilan ediliyor.
Zindanc›bafl› AKP’den makyaj
Ceza ‹nfaz Yasas› Meclis’te
Tutsak, “hem kendi, hem di¤er hükümlülerin sa¤l›¤›n›
tehlikeye düflürecek eylemlerden kaç›nmakla yükümlüdür” de- nilen tasar›da, ölüm orucu ve açl›k grevi yasaklanarak, tutsak- lar›n direnme hakk› suç ilan ediliyor. Bu tip eylemlere baflvur- mas›, ceza infaz rejiminin ihlali say›larak, disiplin soruflturma- lar› aç›laca¤› ve en a¤›r cezalar verilece¤i ilan ediliyor.
Açl›k grevi ve ölüm orucu eylemi s›ras›nda, “... hayati teh- likeye girdi¤i ve bilincinin bozuldu¤u tabipçe belirlenenler hakk›nda isteklerine bak›lmaks›z›n” müdahale edilece¤i belir- tilerek, bir iflkence ve sakat b›rakma yöntemi olan zorla müda- hale yasa kat›na ç›kar›l›yor.
Yine tasar›da, tutsaklar›n tedavi amac›yla hastanede kald›-
¤› sürenin cezadan düflülece¤i belirtilirken; “...hastal›¤›na ken- disi neden olmuflsa bu hükümden yararlanamaz” ibaresi yer al›yor. Yani ölüm orucu ya da açl›k grevinden dolay› kald›r›l- d›¤› hastanede geçen sürenin cezadan indirilmemesi öngörülü- yor. Zorla müdahale etmek amac›yla alt› ay ya da bir y›l bo- yunca hastanelerde kal›nd›¤› varsay›l›rsa, bunun da ceza için- de yeni ceza vermek anlam›na geliyor.
Tasar› Meclis’te görüflüldü¤ü s›rada AKP’li üyeler, ölüm orucu eylemleri s›ras›nda tutsaklar›n Wernicke Korsakoff has- tal›¤›na yakalanmas›n›n ard›ndan sal›verilmesini ya da affedil- mesini de¤il, tam tersine katmerli cezalar›n verilmesini istedi- ler. Yap›lan tart›flmalarda bu öneri kabul görmese de, AKP’nin ger- çek kimli¤ini ele verdi.
Talim ve Terbiye Kurulu, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi kitab›na, Alevilik konusunun girmesini ka- bul etti. Milli E¤itim Bakan› Hü- seyin Çelik yapt›¤› aç›klamada,
“Önümüzdeki ders y›l›nda, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ders program›na Alevili¤i de dahil edece¤iz” diyerek flunlar› söyledi:
“‹slam dini, farkl› din ve mezhep- leri anlat›rken Alevili¤e de bir ay- na tutmak istiyoruz. Yani Alevilik hakk›nda insanlar kendi kendine yorum yapmayacak. Kimisi insan- lar›m›z› afla¤›l›yor, ‘mum söndü alemleri’ yak›flt›r›yor.”
Kendinden önceki hükümet- lerin yapt›¤› gibi Alevilerin bütün taleplerine kulaklar›n› t›kayan AKP Hükümeti, Avrupa Birli-
¤i’nin (AB) uyar›lar› karfl›s›nda
baz› ad›mlar atma zorunlulu¤uy- la yüz yüze geldi. Ancak, Alevile- rin ezici ço¤unlu¤unun talepleri- ni gözeten, sorunu gerçek an- lamda çözmeyi amaçlayan bir ad›m yerine, devletin geleneksel zihniyetiyle paralel bir çözüme baflvuruluyor. Bir dini mezhep olarak Alevili¤i tan›m›yor. Alevili-
¤i, Sünni-Hanefilik görüfl aç›s›n- dan yorumlayan AKP Hükümeti,
“mistik bir oluflum” diye tan›m- layarak, Alevilerin kolektif kimli-
¤ini reddediyor. Din dersi müfre- dat›na da bu kapsamda al›yor.
Uygulaman›n amac›, hem AB’nin Alevili¤in dini bir mez- hep olarak az›nl›k statüsünün ka- bul edilmesine yönelik uyar›lar›n›
geçifltirmek, hem de din dersinin zorunlulu¤unu meflrulaflt›rmak-
t›r. Bunun bir ad›m ilerisi ise dev- letin resmi mezhebi olan Sünni anlay›fl›na göre flekillendirilmifl Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› (D‹B) ve bu kurum arac›l›¤›yla Sünni- Hanefili¤e tan›nan ayr›cal›klara toplumsal meflruiyet kazand›r- makt›r.
Di¤er taraftan, getirilen “mis- tik oluflum” tan›mlamas›, Alevile- rin inanç ve ibadet özgürlü¤ü üzerindeki yasaklar›n devam etti- rilmesi anlam›na gelmektedir.
Gerçi son y›llarda Cemevleri, fa- aliyetlerini serbestçe yürütüyorlar ve aleviler, ‘cem’lerini herhangi bir bask›ya maruz kalmadan yap›- yorlar. Ancak bu, demokratik ale- vi hareketinin mücadeleleri sonu- cu elde ettikleri fiili bir kazan›m- d›r. Anayasal güvencesi yoktur.
Esas sorun da buradan kaynak- lanmaktad›r.
Çocuklar›m›z›n din derslerine girmesine engel olaca¤›z
Hükümetin tutumu alevi ör- gütleri taraf›ndan tepkiyle karfl›- land›. Birçok alevi örgütü ko-
nuyla ilgili yapt›klar› aç›klama- larda, hükümetin tutumunu protesto etti ve gerici planlar›n›
deflifre etti. Yap›lan aç›klamalar- da, Alevi hareketindeki iki e¤i- lim bir kez daha kendini göster- di. Bir tarafta, her hangi bir dine veya mezhebe tan›nan ayr›cal›k-
lara son verilerek, devletin tüm dinlere ve mezheplere eflit mesa- fede durmas›n› savunan laik an- lay›fl, bir kez daha zorunlu din derslerinin kald›r›lmas› ve D‹B’in da¤›t›lmas› talebini yük- seltirken, di¤er tarafta da Cem Vakf›’n›n bafl›n› çekti¤i, Alevili-
¤in devletlefltirilmesini savunan ve ayr›cal›klardan pay alma pe- flinde koflan gerici anlay›fl ve bu anlay›fl› temsil eden Cem Vakf›
Baflkan› ‹zzettin Do¤an, D‹B bütçesinden Alevilere pay veril- miyor diye yak›nd›.
Konuyla ilgili aç›klama yapan 2 Temmuz Kültür ve E¤itim Vakf› Baflkan› Murtaza Demir,
“Zorunlu Din Dersleri ve D‹B kald›r›ls›n!” diyerek “Y›llar y›l›
verdi¤imiz u¤rafl›n sonucuna na- s›l bir tuzak kuruldu¤unu daha yeni gördük. AB’yi ve A‹HM’ni tatmin etmeye, asl›nda aldatma- ya çal›flan hükümet; önümüzde-
ki y›ldan bafllayarak, kuflkusuz içini boflaltarak ve kendince
‘mistik bir tarikat’ konumuna getirerek, okullarda Alevili¤i de
‘ö¤retmeyi’ program›na ald›.
Hangi Alevili¤i? ‘Cemevi cüm- büfl evi’ diyen Sünni D‹B’n›n ta- n›mlad›¤› ve özünden sapt›rd›¤›
Alevili¤i!.. Yetkililer, Alevi –Sün- ni kamplaflmas›n›, çeliflkisini, kavgas›n› ilkö¤retim okullar›na kadar yaymaya; t›pk› türban ola- y›nda oldu¤u gibi, siyasi ç›kar el- de etmeyi planl›yor!” sözleriyle hükümetin planlar›n› deflifre et- ti. “Hükümeti uyar›yoruz ve bu tehlikeli plan›n derhal durdurul- mas›n› istiyoruz!..” diyen De- mir, “Bizler, Anadolu Alevili¤i- nin sonu demek olan, ‘Alevili¤in Zorunlu Din Dersleri kapsam›na al›nmas›’ çabas›na direnip, ço- cuklar›m›z›n s›n›fta kalmalar› pa- has›na, bu derse girmelerine en- gel olaca¤›z!..” dedi.
AKP hükümeti, Alevili¤i zorunlu din dersleri kapsam›na al›yor.
Y›llarca Alevili¤i, “sap›k bir mezhep” diye karalayan zihniyet, Alevilerin kolektif mezhepsel kimli¤ini yok saymaya devam ediyor.
Ö Ö Ö
Ö ll ll ü ü ü ü m m m m o o o o rr rr u u u u cc cc u u u u ,, ,, a
a a
a çç çç ll ll ›› ›› k k k k g g g g rr rr ee ee v v v v ii ii y y y y a a a a ss ss a a a a k k k k !! !!
Alevili¤e AKP yorumu: Mistik oluflum
AKP, Alevilerin kolektif dinsel-mezhepsel kimli¤ini reddediyor.
Kas›m fiehitler Ay›’n›n son haftas›nda, devrim flehitleri An- kara, Bal›kesir, ‹zmir, Adana ve
‹stanbul’da düzenlenen etkin- liklerle an›ld›. Anmalarda, parti ve devrim flehitlerin yaflamlar›
anlat›larak, onlardan ö¤renme üzerine vurgular yap›ld›. “‹bra- him Kaypakkaya’n›n feda ru- hundan, Denizlerin devrimci romantizminden, Mahir’in si- per yoldafll›¤›ndan, Mazlum’un zulme karfl› bedenini atefle veri- flinden, Sibel Yalç›n’›n 18 yafl›n- da kendini tereddütsüz feda ediflinden, Demircio¤lu’nun
‘ilk ben olmal›y›m’da ki önder duruflundan ö¤renmek gereki- yor” vurgusunun öne ç›kt›¤› et- kinliklerde, flehitlerin izinden
devrime ve insanl›¤›n kurtuluflu sosyalizme yürüme sözü verildi.
Etkinlikler kapsam›nda ayr›ca flehit aileleri de ziyaret edidi.
10. y›lda sizlerden ö¤reniyoruz
Bal›kesirli komünistler tara- f›ndan 2 Aral›k günü DEHAP il binas›nda düzenlenen anmada, salona “Devrim flehitleri ölüm- süzdür” pankart› as›ld›. “10. y›- l›nda sizlerden ö¤reniyoruz”
dövizinin yan› s›ra, karanfillerle süslenen Erdal Balc›, Erdal Eren, Meral Yakar, Mehmet Demirda¤, fiengül Boran, Öz- gür Evrim Göçen, Sebahat Ka- ratafl, Kemal Pir, Ayçe ‹dil Erk- men’in foto¤raflar›n›n bulun- du¤u bir pankart›n da aç›ld›¤›
anmaya 60 kifli kat›ld›. “Günefli
‹çenlerin Türküsü” adl› sineviz- yon gösterimi ile süren anmada, devrim flehitlerinin yaflamlar› ve mücadeleleri müzik ve fliir eflli-
¤inde, ayr› ayr› kifliler taraf›ndan Orotaryo fleklinde aktar›ld›.
‹zmir’de, Buca ESP taraf›n- dan 3 Aral›k günü düzenlenen etkinlikte ise salona parti flehit- leri ad›na ‘96 ölüm orucu flehi- di Hüseyin Demircio¤lu’nun, tüm devrim flehitleri ad›na ise Deniz Gezmifl’in resimleri as›l- d›. Sayg› duruflu ile bafllayan et- kinlikte, “fiehitleri en iyi flekilde anmak; mücadelemizdeki duru- flumuz ve cesaretimizle, feda ruhunu donanmak ve paylafl›m›
büyütmekle olacakt›r. fiehitleri-
mizin bizden istedi¤i budur”
denildi. Anma fliir ve türkülerle sona erdi.
Kütahya’da, 2 Aral›k günü bir etkinlik düzenleyen genç komünistler, anman›n düzen- lendi¤i salonu devrim flehitleri- nin foto¤raflar›yla süslediler. Bir film gösteriminin yap›ld›¤› et- kinlikte, onlar› yaflatman›n mü- cadeleyle mümkün oldu¤u vur- guland›. Etkinlik bitiminde Kü- tahya’da gençli¤in yaflad›¤› so- runlar ve çözüm önerileri tart›- fl›ld›.
Türk devleti ve Yunanis- tan’›n ortak komplosu sonucu Yunanistan’da katledilen DHKP-C Ölüm Orucu direnifl- çisi ‹brahim Do¤an’›n ailesini 1 Aral›k günü zi- yaret eden Pen- dik ESP’liler,
‹brahim’in yafla- m›n› ailesinden dinlediler. Ziya- ret, aile ve flehit- lere devrim sö- zünün verilme- si ile son buldu.
11 ARALIK 2004 Ezilenlerin Sosyalist Alternatifi At›l›m
4 • HABER • ◗
Engelliler, toplumsal yaflamdan d›fllanm›fll›¤a karfl› haklar›n› savunuyorlar. Eflit bir toplumsal yaflam için haklar›n›n garanti alt›na al›nd›¤› Engelliler Yasas›’n›n ç›kar›lmas›n› istiyorlar.
◗ HABER MERKEZ‹
Onlar, toplumun büyük bir bölümünü oluflturmas›na ra¤- men göz ard› edilenler. D›flla- nanlar... Haklar›n› savunacaklar›
bir yasadan bile mahrum b›rak›- lanlar.
3 Aral›k, Dünya Engelliler Günü’ydü. Engelliler de y›l›n sadece bir gününde, bunun d›- fl›ndaysa her bir ezilenin pay›na düfltü¤ü gibi seçim öncesinde hat›rlan›yorlar. Halbuki onlar, Türkiye nüfusunun 8 milyon- dan fazlas›na, dünya nüfusunun
ise 500 milyonuna denk düflen ço¤unluktalar. Türkiye’de en- gellilik oran› erkeklerde % 11.1, kad›nlarda ise %13.4. Engelli nüfus oran› içinde birden fazla engeli bulunanlar›n oran› % 11.4. Engellilerin yüzde 12.69’u ise kentlerde yafl›yor.
Her birey engelli aday›d›r Engelli gruplar›na göre Tür- kiye’deki engellilerin da¤›l›m›na bak›ld›¤›nda yüzde 12.29’luk oran›n›n içinde, yüzde 1.25’i or- topedik, binde 60’› görme, bin- de 37’si iflitme, binde 48’i zihin- sel ve yüzde 9.70 oran›nda di¤er engelliler bulunuyor.
Kapitalist düzen, engelli yurttafllar›m›z›n ço¤unu iflsiz ve üretimden uzak yaflamak zo- runda b›rak›yor. ‹fl Yasas›, 50 ve daha fazla iflçi çal›flt›ran iflyerle- rine %3 oran›nda engelli çal›flt›r- ma zorunlulu¤u getirse de, fiili durumda bu yasa uygulanm›-
yor. Engelli yurttafllar›m›z ifl ya- flam›ndan d›fltaland›klar› gibi, sosyal yaflamda da tecridin içine hapsedilmifl durumdalar. fiehir planlamas› ve sosyal yaflamda engelli yurttafllar yok say›ld›¤›
için toplumsal yaflama uyum sa¤layabilmekte zorluk çekiyor- lar. Engellilerin faydaland›klar›
sosyal yard›mlar s›n›rl›, haklar›n›
savunabilecekleri bir yasal dü- zenleme dahi yok. Kapitalizm, bir yandan kendi ürünü olan ‘ifl kazalar›’, ‘trafik kazalar›’ vb. ile her gün yeni engelliler yarat›- yor, di¤er yandan engellileri toplumsal yaflamdan d›fll›yor.
Engellilere insanca yaflam ola- na¤› sunmuyor.
Sadaka de¤il insan hakk›
Engelliler, bir 3 Aral›k Dün- ya Engelliler Günü’nü daha çö- zülmemifl ve artan sorunlarla ge- ride b›rakt›lar. Engelliler bu so- runlara karfl› 3 Aral›k’ta dünyada
ve Türkiye’de seslerini duyur- mak için bir dizi etkinlik gerçek- lefltirdiler. Engelli yurttafllar›n yapt›¤› aç›klamada temel taleple- ri, Engelliler Yasas›’n›n ç›kar›l- mas› üzerineydi.
Görme Engelliler, “Özürlü- ler Yasa Tasla¤›”n›n yasalaflmas›
amac›yla 21 Kas›m günü Be- yo¤lu Tünel’den Taksim’e ka- dar yürüdü. Türkiye Körler Fe- derasyonu’nca engellilerin sesi- ni duyurmak ve “Özürlüler Ya- sa Tasla¤›”n›n kamuoyunun gündemine getirilmesi için dü- zenlenen yürüyüfle kat›lan ‹s- tanbul’daki çeflitli derneklere üye yaklafl›k 200 görme engelli,
“‹fl, e¤itim, sosyal güvenlik”,
“Her birey engelli aday›d›r”,
“Ayr›mc›l›k bir insanl›k suçu”
yaz›l› pankartlar tafl›d›.
Samsun’da 20 Kas›m günüy- se, Türkiye Sakatlar Derne¤i Samsun fiubesi, Alt› Nokta Kör- ler Derne¤i, Samsun fiubesi ve
Samsun Sa¤›r ve Dilsizler Der- ne¤i “Yasam›z› ‹stiyoruz” yürü- yüflü düzenlendi. Cumhuriyet Meydan›’nda bafllayan, U¤ur Mumcu Park›’nda sonlanan yü- rüyüfle yaklafl›k 700 engelli kat›l- d›. Tekerlekli sandalyeleri, kol- tuk de¤nekleri ve beyaz baston- lar› ile 7 kilometre yürüyen en- gelliler, yol boyunca “Sadaka De¤il ‹nsan Haklar›”, “Mecliste fiov De¤il Yasa ‹steriz” fleklinde sloganlar att›.
En büyük engel kapitalizm
‹nsan Haklar› Derne¤i ‹stan- bul fiubesi, 3 Aral›k’ta yapt›¤›
yaz›l› aç›klamas›nda, “Engellile- rin farkl›l›klar›ndan kaynaklanan eflitsizliklerin varl›¤›n› sürdürdü-
¤ü, ayr›mc›l›¤a karfl› mücadele- nin göz ard› edildi¤i bir ortam- da, ne insan haklar›ndan, ne de insani yerleflim hakk›ndan söz edilebilir” denildi.
Yine ayn› gün yaz›l› bir aç›k-
lama yapan TMMOB fiehir Planlamac›lar› Odas› ise, “Her- kes için engelsiz kentler” ça¤r›- s›nda bulundu. Aç›klamada,
“‹mar ve Belediyeler Kanunla- r›’nda engellilerle ilgili hükümle- rin yer almas›na ra¤men kentler ve ulafl›m araçlar› engellilerin ih- tiyaçlar›n› karfl›lamaktan uzak durumdad›r” denildi.
Bir taraftan engelliler haklar›
için yürüyüfller düzenlerken, di-
¤er yandan, Özürlüler ‹daresi Baflkanl›¤› taraf›ndan “Engelliler Yasa Tasar›s› Tasla¤›” Baflbakan- l›¤a sunuldu.
Bir Dünya Engeliler Gü- nü’nü daha geride b›rak›rken, engelli yurttafllar›m›z›n önünde en büyük engel, fiziksel durum- lar› de¤il, sosyal ve ekonomik ih- tiyaçlar›n› düzenlemeyen kapita- list sistem olmaya devam ediyor.
Kapitalizm, tüm ezilenlerin yafla- m›ndaki en büyük engeli olufltu- ruyor.
Engelliler yasas› ç›kar›ls›n
fiehitlerden ö¤renece¤iz
‹‹ZZMM‹‹RR-- ‹zmir Yamanlar ve Onur mahallelerinde ö¤renci velileri, 3 Aral›k günü bir ey- lem yaparak, çocuklar›n›n can güvenli¤i için okullar›n önüne kasisler yap›lmas›n› istedi.
Onur Mahallesi’nde bulu- nan Kurtulufl ‹pek ‹fleri ‹lkö¤- retim Okulu önünde biraraya gelen Evren Pafla ve Kurtulufl
‹pek ‹fleri ‹lkö¤retim okullar›- n›n Okul Aile Birlikleri’nden veliler, Ezilenlerin Sosyalist Platformu (ESP) ve ö¤renciler, yolu bir süre trafi¤e kapatarak Muhtarl›k önüne kadar yürü- yüfl yapt›lar.
“‹nsanca koflullarda e¤itim görmek istiyoruz”, “Bali, tiner, hap, esrar, sigara, çetecilik iste- miyoruz”, “E¤itim hakt›r, sa- t›lmas›n” ve “Kasis hakk›m›z engellenemez” dövizlerini tafl›- yan ö¤renci ve veliler ad›na Muhtarl›k önündeki bas›n aç›k- lamas›n› Evren Pafla ‹lkö¤retim Okulu Aile Birli¤i’nden Fatma Ergan yapt›. Ergan, “Biz yok- sul flehrin varofllar›nda insani olmayan koflullarda yafl›yoruz.
Mahallemizde genel olarak, yol, su, sa¤l›k, ulafl›m, altyap›
gibi sorunlar y›llard›r yaflan- makta ve hala çözülmüfl de¤il”
dedi. “En büyük sorunumuz e¤itimdir” fleklinde sözlerini sürdüren Ergan, e¤itimin, emekçilerin ve onlar›n çocukla- r›n›n bir hakk› oldu¤una vurgu
yapt›. Ergan, “Var olan e¤itim sistemi bir kangren haline dö- nüflmüfl, okullar paral› hale ge- tirilmifl, ödeneksiz b›rak›lan okullar ö¤retmen, s›n›f, teknik araç gereç olmad›¤›ndan ço- cuklar›m›z nitelikli bir e¤itim alam›yor” dedi.
Ergan, “Liselerden mezun olan çocuklar›m›z, üni- versite kap›lar›nda biriki- yor, çaresizlik ve iflsizli-
¤in pençesinde k›vran›- yorlar. Bu çaresizlik okul ça¤›nda milyonlarca ço- cu¤u tezgah bafllar›nda, sokaklarda, sat›c›l›k ya- parak yaflamak zorunda b›rak›yor. Çocuklar›m›z sokaklarda; sigara, tiner, bali, hap gibi uyuflturu- cu maddelerini kullan- maya al›fl›yor. Ama dev- let bu konuda hiçbir ön- lem alm›yor” fleklinde konufltu.
Okullarda; katk› paras›, kay›t paras›, temizlik, spor paras›, y›l sonlar›nda karne için al›nan pa- ralar›n›n e¤itime harcanmas›
gerekti¤ini belirten Ergan, “Bi- zim çocuklar›m›z 40-50 kiflilik s›n›flarda e¤itim görürken, bir avuç zenginin çocuklar› her türlü olanaktan yararlan›yor”
fleklinde konufltu.
“Okulumuza sahip ç›kal›m”
Daha önce birçok kez okullar›n çevresinin ›fl›kland›-
r›lmas›, yaya geçidi ya da tra- fik ›fl›klar› yap›lmas› için imza toplad›klar›n› belirten Ergan,
“Geçti¤imiz e¤itim-ö¤retim dönemleri içerisinde ö¤renci- ler birçok trafik kazas› geçir- mifltir. Hemen önlem al›n- mas› flartt›r” dedi. Eylem,
“Kasis hakk›m›z engellene-
mez”, “E¤itim hakk›m›z en- gellenemez” sloganlar› ile so- na erdi.
Velilerin, toplad›klar› im- zalar› belediyeye vermesi üze- rine, Evren Pafla ‹.Ö.O önüne kasisler yap›lmas›na ra¤men, K. ‹. ‹fleri ‹.Ö.O önünde hala kasis bulunmuyor.
Eskiflehir’de At›l›m sat›fl›na sald›r›
E
ESSKK‹‹fifiEEHH‹‹RR-- Her hafta Eskiflehir Hamamyolu Caddesi’nde yap›lan ga- zetemizin sat›fl›, 5 Aral›k günü gözalt›
sald›r›s› ile engellenmeye çal›fl›ld›.
Gazetemizi iflçi ve emekçilere ulaflt›- ran 6 ESP’li gözalt›na al›nd›. Gözalt›
sald›r›s›n› “Bask›lar bizi y›ld›ramaz”,
“‹nsanl›k onuru iflkenceyi yenecek”
sloganlar› ile protesto eden ESP’liler, ayr›ca ajitasyon konuflmalar› da yapa- rak sald›r›y› teflhir ettiler. Etrafta biri- ken emekçiler de alk›fl ve zafer iflaret- leriyle polisin sald›r›s›n› protesto etti- ler. ESP’liler, ertesi gün ç›kar›ld›klar›
savc›l›k taraf›ndan serbest b›rak›ld›.
Adli T›p’tan 1 ile 3 gün aras›nda “ifl- görmez” raporu ald›klar›n› belirten ESP’liler, ard›ndan yapt›klar› bas›n aç›klamas›nda polisler hakk›nda suç duyurusunda bulunacaklar›n› ve haf- taya yine ayn› yerde gazetemizin sat›- fl›n› gerçeklefltireceklerini belirttiler.
Bas›n aç›klamas›na Yurtsever Genç- lik, SDP ve Gençlik Dernekliler des- tek verdi.
Gazetemiz Kütahyal›
emekçilerle
K
KÜÜTTAAHHYYAA-- Kütahyal› genç ko- münistler, 5 Aral›k günü emekçi hal- k›n yo¤un oturdu¤u bir mahallede gazetemiz At›l›m’›n sat›fl›n› gerçek- lefltirdiler. Emekçiler taraf›ndan yo-
¤un ilgiyle karfl›lanan genç komü- nistler, SSK ve Köy Hizmetleri’nin tasfiye edilmek istendi¤ine dikkat çe- kerek, emekçilerden genel grev ça¤r›- s›na ses vermelerini istediler. Özellefl- tirmelerden dolay› iflten at›ld›klar›n›
ve haklar›n› alamad›klar›n› belirten emekçiler, yoksulluktan ve ilgisizlik- ten yak›nd›lar. Emekçiler, genç ko- münistlerden tekrar gelmelerini iste- diler.
Yamanlar-Onur halk› kasis istiyor
Çocuklar›m›z trafik canavar›na emanet
Alt›nbafl’›n katillerine indirim yok
Gültepeliler
otobüslerini istiyor
‹‹ZZMM‹‹RR-- Gültepe Kültür Sanat ve Dayan›flma Derne¤i, mahallede yaflanan otobüs sorunu için 4 Aral›k günü imza kampanyas› bafllatt›. Cumartesi günü semt pazar›nda imza stand› aç›ld›. Otobüs say›s›n›n art›r›lmas›, kentkart dolum noktalar› aç›lmas› talep- leriyle bafllat›lan kampanya, halk›n yo¤un ilgisiyle karfl›land›. Bine yak›n imza topland›. ‹mzalar ‹zmir Büyükflehir Belediye Baflkanl›¤›’na verilecek.
Kad›nlardan parti
bayra¤›n›
yükseltme sözü
Ankaral› Komünist Ka- d›nlar, 5 Aral›k günü bir an- ma etkinli¤i gerçeklefltirdiler.
Etkinli¤in gerçeklefltirildi¤i salonu, k›z›l bez üzerine k›r çi- çekleriyle ifllenmifl, orak çe- kiçli, MLKP yaz›l› bayrak süs- ledi. Salonda, “Kavgan›n yar›- s› kad›nlar, devrimin yar›s›”,
“Devrim flehitleri ölümsüz- dür”, “Yaflas›n devrim ve sos- yalizm” yaz›l› dövizler ve ka- d›n flehitlerinin foto¤raflar›n›
ayd›nlatan mumlar yer ald›.
Sayg› durufluyla bafllayan anmada, Komünist Kad›nlar ad›na bir konuflma yap›ld›.
Devrimci mücadelede komü- nist kad›nlar›n önemine vur- gu yap›lan konuflmada, komü- nist kad›nlar›n kavgada daha fazla emek ve irade koyarak, öne ç›kmayla yüz yüze olduk- lar› belirtildi. “Günefli ‹çenle- rin Türküsü” isimli film göste- rimi ile duygulu anlar yaflayan komünist kad›nlar, fliirlerini onlar için okundular. Parti bayra¤›n› yükseltme sözünün verildi¤i anma, “Birli¤e Ça¤- r›” marfl› ve “fiehitler yafl›yor, komünistler savafl›yor”, “Yafla- s›n partimiz MLKP” sloganla- r›yla bitirildi.
A
ANNKKAARRAA-- Yarg›tay 1. Ceza Dairesi, Birtan Alt›nbafl’›n 1991 y›l›nda gözalt›nda ölümü ile il- gili davada, iflkenceci 4 polise verilen 4 y›l 5 ay 10’ar gün a¤›r hapis cezas›n› az bularak, 2 Ara- l›k günü aleyhte bozdu. Yarg›- tay, katliama suç orta¤› olan 4 polis hakk›ndaki beraat karar›n›
ise onad›.
Katil polisler hakk›nda
TCK’n›n 463. maddesinin uy- gulanmamas› gerekti¤ine iflaret eden Yarg›tay, failin belli oldu-
¤una iflaret ederek, yerel mah- kemenin uygulad›¤› bu indirim maddesini yerinde görmedi.
Yarg›tay’›n bu karar›n›n ard›n- dan san›klar, Ankara 2. A¤›r Ceza Mahkemesi’nde üçüncü kez hakim karfl›s›na ç›kacaklar.
Ankara 2. A¤›r Ceza Mahkeme-
si, daha önce de san›klar› mah- kum etmifl, bu karar da Yarg›- tay’ca usül yönünden bozul- mufltu.
“Yeni bir zaman afl›m› daha m›?” sorusu üzerinden alevlenen tart›flmalara iliflkin bir aç›klama yapmak zorunda kalan Adalet Bakanl›¤›, davan›n zaman afl›m›
tarihinin 2016’da doldu¤unu duyurdu.
‹flte AB demokrasisi, iflte iflkence!
◗ HABER MERKEZ‹
AKP hükümetinin ve AB’nin “demokratiklefl- me” balonlar› bir bir pat- l›yor. AB’nin insan hakla- r›na yaklafl›m›, Türk dev- letinin “yasal” iflkence ye- rine, yasad›fl› iflkence ve gözalt› örneklerinde so- mutlan›yor. Deniz Bak›r, Tu¤ba Gümüfl, Aliyah Brunner, Derya Aksa- kal’›n kontrgerilla yön- temleriyle kaç›r›lmas›n›n ard›ndan, kaç›rma sald›r›- lar›na bir halka daha ek- lendi. ESP’li Ömer Ulu,
8 Aral›k günü kar maskeli dört kifli taraf›ndan kaç›- r›ld›. Ezilenlere “özgürlük umudu” olarak sunulan AB’ye girmek ad›na dü- zenlemeler yap›ladursun, devrimci ve sosyalistler sistematik olarak kaç›r›la- rak iflkence görüyor. ‹flte AB’nin “sistematik iflken- ce yoktur” dedi¤i rejimin icraatlar›!
Kendisiyle görüfltü¤ü- müz Ömer Ulu, bir ayd›r takip edildi¤ini belirterek, Yenibosna Zafer Mahalle- si’nde dolafl›rken, beyaz,
siyah buz caml› ve plaka- s›z transit bir arac› gördü-
¤ünü söyledi. Durumun kendisini flüphelendirmesi üzerine arkadafllar›na gö- zalt›na al›nabilece¤ini be- lirten bir mesaj çekti¤ini ifade eden Ulu, mesaj çektikten on dakika sonra önünün transit araçla ke- sildi¤ini ve kar maskeli 4 kiflinin sald›r›s›na u¤rad›-
¤›n› kaydetti. Zorla araca bindirilmek istenmesi üzerine direndi¤ini belir- ten Ulu, ç›kan arbede s›- ras›nda dövüldü¤ünü, gö-
zünün fliflti¤ini ve duda¤›- n›n patlad›¤›n› söyledi.
Araçta gözlerinin ba¤lan- d›¤›n›, kafas›na silah da- yand›¤›n› aktaran Ulu, ölümle tehdit edildi¤ini ve kendisine sorular sorul- du¤unu söyledi.
“‹flkenceye s›f›r
tolerans” bu olsa gerek
“Biz seni tan›yoruz.
FESK’in içinde sen de vars›n. Sen çok fazla ya- flamayacaks›n” denilerek tehdit edildi¤ini, Fakirle- rin ve Ezilenlerin Silahl›
Kuvvetleri (FESK) üyesi oldu¤u fleklinde as›ls›z iddialarla itham edildi¤ini ifade eden Ulu, iki buçuk saat sonra Bahçelievler Çobançeflme E-5 üzerin- de bofl bir araziye b›rak›l- d›¤›n› kaydetti. Kaç›rma sald›r›s›n› gazetemize de-
¤erlendiren Ulu flunlar›
söyledi: “Devrimci, sos- yalist kimli¤imiz bilini- yor. Derya’n›n, Deniz’in, Tu¤ba’n›n kaç›r›mas›
devletin devrimcilere kar- fl› sald›rgan politikas›n›
gösteriyor. Yükselen top-
lumsal muhalefetin önü- ne geçmek için yasad›fl›
politikalar uyguluyorlar.
ESP’nin 7 Aral›k günü Ankara’daki militan eyle- mi de kontrgerilla güçle- rini sald›rganlaflt›r›yor.
Acizliklerini gösteriyor bu durum”.
AKP’nin “iflkenceye s›f›r tolerans” ile ne kast etti¤ini, bir kez daha or- taya ç›kt›¤›n› belirten Ulu, bu tür sald›r›lar›n özgürlük mücadelesini bast›ramayaca¤›n› ifade etti.
