7. DİĞER ENFEKSİYON AJANLARI
Def
virüs Sat virüs Sat RNA Viroid
Yardımcı virüs olduğunda çoğalabilmek
+ + + -
Özel bir kapsitle çevrilmiş olmak - + - - Yardımcı virüsün kapsitiyle
çevrilmiş olmak
+ - + -
Yardımcı virüsün replikasyonunu baskılama
+ + + -
Yardımcı virüsle dizi homolojisi gösterme
+ - sınırlı -
7.1. Viroid
Hastalıklara sebep olan en küçük etkenlerdir.
Genomları, 246-375 nükleotidli tek iplikli sirküler RNA’dan oluşur.
Protein kapsitleri ve mRNA aktiviteleri yoktur.
Hücre transkripsiyon sisteminin zorunlu parazitleridir.
Virüsler ise hücre translasyon sisteminin zorunlu parazitleridir.
Bitkilerde hastalıklara sebep olan viroidlerin bitkilerdeki diğer
virüslerden farklılıkları şunlardır:
Küçük genoma sahiptirler.
Enfekte ettikleri dokularda virüs benzeri partiküller oluşturmazlar.
Enfektiflik için sadece RNA’ları yeterlidir.
Herhangi bir protein kodlamazlar.
Yardımcı virüse gerek duymadan kendiliğinden replike olurlar.
Viroid replikasyonunda konukçu hücre enzimleri kullanılmaktadır.
A grubu replikasyonu simetrik yuvarlak döngü
replikasyonuyla olurken, B grubu asimetrik yuvarlak döngü mekanizmasıyla replike olmaktadır.
Viroidlerin orjininin çekirdek ya da mitokondrideki intron bölgeleri olduğuna inanılmaktadır. Bu bölgelerle viroidler arasında dizi benzerlikleri vardır.
Viroidlerin patojenitelerinde birden fazla mekanizmanın bulunduğuna inanılmaktadır. Bunlardan biri viroid RNA’nın bitkisel protein kinazı aktifleştirerek bitkideki protein
sentezini azaltmasıdır. Bunun sonucunda bitkide hastalık oluşmaktadır.
2. Satellit virüs (Virusoid)
Satellit virüslerin replikasyonları, replikaza sahip bir yardımcı virüsün bulunmasına bağlıdır.
Yardımcı virüs hücrede tek başına çoğalabilir, çoğalması için satellit virüse gerek yoktur.
Yardımcı virüs ve satellit virüs genomları arasında benzerlik yoktur.
Bilinen bütün bitki satellit virüsleri kendi kapsit proteinlerini sentezlemektedir.
Satellit virüsler, hayvan hücrelerinde bulunmayan ancak bitki hücrelerinde bulunan, RNA’ya bağlı RNA polimeraz enzimiyle sitoplazmada replike olur.
2008 yılında, büyük virüslerin, virofaj adı verilen başka bir virüs grubunu barındırdığı gösterildi.
Virophages, kendi genomlarını eksprese etmek ve çoğaltmak için virüs konaklarının transkripsiyon ve replikasyon sistemlerini
kullanırlar.
Bazı virofajlar, konakçı virüslerini olumsuz yönde etkileyerek, büyük virüsün üremesinin kısmen inhibe edebilirler.
Büyük virüslere ve konakçı hücre genomlarına bağlanmış bazı virofaj dizisi bulunmuştur.
Satellit Virüsler, Virofaj
Çoğu virofajın, büyük virüs konukçularının çoğalma döngüsü üzerinde olumsuz etkiye yol açtığı
gösterilmiştir. Sputnik, Mavirus ve RNV, konukçu virüs yayılımının hızla düşmesine neden olmuş,
konukçu hücre popülasyonunun hayatta kalmasında artışa neden olmuştur.
The ninth report of the International Committee on Taxonomy of Viruses for Virus Taxonomy (ICTV, 8 November 2018), classified virophages in the group of satellite viruses.
3. Satellit RNA
Tüm satellit RNA’lar yardımcı virüslerin kapsit proteinleriyle çevrilidir.
Yuvarlak döngü replikasyonu ile replike olurlar.
Yardımcı virüs yokluğunda hücrede replike olamazlar.
Satellit RNA’ların yardımcı virüsün bitkideki patojenik etkisini zayıflattıkları belirlenmiştir.
Yardımcı virüsün replikasyonunu azaltarak bu tip bir etkiye sebep olurlar.
4. Prion
(protein ve enfeksiyon kelimelerinden türetilmiş) İnsanlarda
Creutzfeld-Jacob hastalığı (CJD);
Gerstmann-Straussler-Scheinker sendromu (GSS);
Fatal familial İnsomnia (FFI);
Kuru;
Alpers Sendromu Hayvanlarda
Scrapie, koyun ve keçilerde;
Transmissible mink encephalopaty (Bulaşıcı mink ensefalopatisi, TME), minklerde;
Kronik wasting hastalığı (CWD), geyiklerde, katırlarda;
Sığır spongioform ensefalopatisi (BSE), sığırlarda
Scrapie, koyun ve keçilerde görülen ve ölümle sonuçlanan bir hastalıktır.
Bu koyunlarla beslenen sığırlarda deli dana hastalığı olarak bilinen BSE görülmektedir.
Hastalıklı etle beslenen insanlara da bu hastalık geçmektedir. Ancak hasta insanlardan sağlıklılara hastalık geçmemektedir.
İnsanlar prionla iki şekilde enfekte olmaktadırlar.
1. Beslenme ve ameliyat gibi tıbbi işlemlerle 2. Genetiksel olarak
Bir protein nasıl enfektif olabilir?
Prion Proteini (PrP), 35-36 kDa’dur. Hücre (nöron) membranında bulunur, 209 amino asit
(insanlarda) ve bir disülfit bağı içerir. Beyinde hücreler arası iletişimde görevli.
Scrapie prion proteini (PrPSC ) bir sialoglikoproteindir.
Buna benzer bir protein (PrPC) sağlıklı hayvanların beynindeki nöronların yüzeyinde de bulunmuştur.
Her iki proteinin amino asit dizilerinin aynı olması, PrPSC’nin PrPC’den oluştuğunu düşündürmektedir.
PrPSC’den biraz daha küçük olan PrPC, kolayca proteinaz K ile sindirilebilmektedir. PrPSC
proteazlara dirençlidir ve hastalarda sitoplazmik vesiküllerde birikmektedir.
İki protein de translasyon sonrasında modifiye edilmektedir.
İki protein arasında konformasyonel farklılıklar vardır.
PrPc’de alfa heliks yapısı görülmekte ancak beta katlanmaları görülmemektedir.
Yapısı tam olarak belirlenemese de PrPsc ‘de beta katlanmalarının çok olduğu bulunmuştur.
Bu proteinlerin nasıl
sentezlendiklerine ilişkin üç olasılık vardır.
Tersine tüm delillere rağmen PrPSC bir nükleik asitten sentezlenir. Ancak bu nükleik asit şu andaki
teknolojilerimize göre belirlenemeyebilir.
Normalde nükleik asitlerden protein sentezlenirken, bunun tersi bir olay olur ve henüz bilinmeyen bir mekanizma ile proteinden protein sentezlenir.
PrPC’yi kodlayan genleri prionlar aktive eder ve bu gen artık enfektif bir prionu sentezler.
Heterodimer model: tek bir PrPSC nin PrPC ye bağlandığında onu hastalıklı forma dönüştürdüğü
Fibril model: PrPSC sadece
fibrillerde var, PrPC fibril uçlarına bağlandığında priona çevriliyor.