Erkek-Kadın İlişkileri,
Aile, Aile İçi Şiddet ve Travma
Timuçin Oral
Erkek-Kadın İlişkileri,
Aile, Aile İçi Şiddet ve Travma
Timuçin Oral
Erkek-Kadın İlişkileri,
Aile, Aile İçi Şiddet ve Travma
Timuçin Oral
Erkek ve kadınların davranış ve iletişim biçimleri farklı mı?
Kadınlar erkeklerden daha fazla duygu içerikli sözcük kullanırlar (sözcük yüzdesi daha fazla)
Kadınlar zaman, alan, nicelik sözleri ile yıkıcı sözcükleri erkeklere göre daha az kullanırlar.
Erkekler daha az ayrıntılı konuşurlar, renk
Mars’tan, Venüs’ten mi?
• Kadınlar erkeklere oranla daha az alan kullanırlar
• Toplulukta kendi alanlarını belirlerken kadınlar kişisel eşyalarını kullanır, erkekler ise agresif bakışlarını
• Kadınlar diğerlerinin kendilerine yaklaşmasına erkeklere oranla daha az izin verirler
Erkeklerin İletişim Modelleri
• Erkek-eksiklik modeli: duyguları ve kişisel bilgileri açığa vurmazlar, mahrem bilgilerle ilgilenmezler. Bu özelliği nedeniyle erkeklerin duygusal açıdan kusurlu, eksik oldukları iddia edilmektedir.
• Farklı yolak modeli: erkeklerin mahrem
konuları ifade biçimi farklıdır. Bu durum duygusal
Erkek Beden Diili
• Öfke, zaman, alan, miktar, fiziksel eylemden söz eder.
• Kendisiyle daha ilgili, yargılamaya eğilimli.
• Daha çok durarak, hareket fiillleri kullanarak, şimdiki zaman fiili ile konuşur
• Daha çok gramer hatası yapar.
Beklentiler
Erkekler kızlardan kendilerini dinlemelerini bekler, kızların ise çok azı
Erkekler bilgi almak için soru sorar, kızlar ise diğer insanların dikkatini çekmek için
Erkekler sorun duyduklarında çözüm önerirler, kızlar ise sempati gösterirler.
Aile Nedir, Nasıl Oluşur?
Akrabalık ilişkisi olan;
Psikolojik;
Sosyal;
Ekonomik;
Cinsel gereksinimlerin karşılandığı temel
Ana-baba, çocuklardan ve aralarında kan bağı bulunan insanlardan oluşan kuruma aile
denir
(fıtrî arzuların meşru biçimde
giderilmesi, soyu-sopu belli nesillerin yetiştirilmesi, aynı zamanda
toplumsallaşmanın sağlanması)
•
Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik•
Aynı soydan gelen veya aralarında akrabalık ilişkileri bulunan kimselerin tümü•
Birlikte oturan hısım ve yakınların tümü•
Aynı gaye üzerinde anlaşan ve birlikte çalışankimselerin bütünü. TDK
•
Biyolojik, duygusal veya yasal olarak ilişkili olaninsanlar topluluğu Pequengnant-Bray, 1997
•
insan türünün belli bir biçimde üretildiği,•
topluma hazırlanma sürecinin belli bir ölçüde ilk ve etkili biçimde cereyan ettiği,•
cinsel ilişkilerin belli biçimde düzenlendiği,•
eşler ve ana-babalarla çocuklar (ailenin biçimine göre başka yakınlar) arasında belli bir ölçüde içten, sıcak, güven verici ilişkilerin kurulduğu,•
yine içinde bulunulan toplumsal düzene göreekonomik etkinliklerin az ya da çok bir ölçüde yer aldığı bir toplumsal kurumdur
• 1997: ABD’de evlilik dışı çocuk oranı: %32
Bird ST. Beyond Marital Status: Relationship Type and Duration And the Risk of Low Birth Weight. Family
Planning Perspectives 2000
• 2003: Türkiye’de evlilik dışı çocuk oranı: % 0
Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması 2003
Aile olmak için evlilik koşul mudur?
Aynı kaptan yemek yiyen insanlar topluluğuna aile denir.
WHO
“Eş” Kavramı
• Eşlerden birinin ölümünden sonraki 6 ay içerisinde ötekinin de ölme ihtimali yüksek
(Kaza, Şiddet, Alkol, Kalp krizi, Akciğer kanseri)
• Gençlerde risk yaşlılardan fazla
• Eşi sağ olanlara göre ölme ihtimali erkeklerde
%17, kadınlarda %6 artıyor
Valkonen, 1996
• Kişiler genelde kendilerine benzer bireylerle evlenir (Schopenhauer)
– Sigara ve alkol kullanalar – Şişman ve zayıflar
– Sosyoekonomik durumlar (Davul Dengi Dengine...)
• Eşler gittikçe birbirine benzemez
Sackett, 1975
“Eş” Kavramı
• Risk faktörleri benzer
• Beslenmeleri benzer
• Zararlı alışkanlıklar benzer
– Sigara, Tuz kullanımı, Kalori, Yağ tüketimi vb – Genetik?
“Ailenin Benzerliği”
Ailenin Destek Rolü
• Destekleyici
– Sorumlulukları hatırlatma – Beraberlik
• Köstekleyici
– Bireyselliği eleştirmek, izin vermemek
– Eleştirmenin aile içinde kalmaması/Şikayet
Boşanma - Yeniden Evlilik
Boşanma ve yeniden evliliğin etkileri
– Ebeveyn-çocuk ilişkileri
– Ebeveynlik uygulamaları ve etkinliği – Aile çatışması
– Aile geliri ve barınma – Geniş aile içi ilişkiler
– Yaşıtlarla ve sosyal çevreyle ilişkiler
Kısa dönem krizler ve uzun süreli etkiler!
İlk yıl çok önemli. Hem erkek hem kadında:
- benlik saygısında azalma
- kontrolünü kaybetme, yalnızlık ve izolasyon
Doktora başvuruda:
- yorgunluk, genel somatik yakınmalar
Yeni durumla başetme ve uyum sorunları
Ayrılık Süreci
Ayrılık Süreci
Evliliğin erken döneminde ebeveynler
- anksiyete, depresyon, CİB, ülser, migren vb ile başvurur
Sık yaşananlar:
- İnandığı şeylerin yanlış olduğunu farketme (disillusionment)
- Yabancılaşma (alienation) - Kızgınlık
- Genel doyumsuzluk
Yo-Yo etkisi: Boşanmak için başvuran çiftlerin bir kısmı prosedürü tamamlamıyor. Geri dönüş mümkün olabilir.
- Erken belirleme, müdahale ve gerekirse
konsültasyonlarla zorlukların çözümünü sağlayıp evliliği kurtarabilir.
- Eğer geri dönüş mümkün değilse danışmanlıkla birçok çocuğu da etkileyen bu stres boşanma yoluyla sona erdirilebilir.
Ayrılık Süreci
Evliliğin Bozulması stresle ilişkili fiziksel rahatsızlıklar için tek başına en güçlü sosyodemografik belirleyicidir
Ayrılanlarda:
– Akut hastalık ve doktor ziyareti %30 artar (evlilere göre)
– İntihar girişimi artar
– Çeşitli fizik rahatsızlıklara yakalanma riski artar
Ayrılık Süreci
2 yıl sonunda uyum sağlanır ve yeni bir dengeye ulaşılır.
Kolayca ulaşılacak hedefler saptanması
önerilmelidir. Gerçekçi olabilecekten daha hızlı iyileşmeyi beklerler.
Ayrılık Süreci
– Cinsiyet – Yaş
– Boşanmadan beri geçen süre – Boşanma sonrası aile ilişkileri – Sosyoekonomik faktörler
Erkek çocuklar daha fazla etkilenirler. Daha çok
– Davranış, cinsel rol uyumu, ekonomik sorunlar geliştirirler (anne bekar kalırsa 4-7 yıl sürebilir)
Ayrılık Süreci ve Çocuklar
• Çocuğun boşanmayla ilgili nasıl bilgilendirildiğini öğrenin
• Çocuğun nasıl algıladığını anlayın (Boşanma
konusunda her iki ebeveyn de çocukla konuşmalı ayrılan eşin nerede kaldığı çocuğa açıklanmalıdır)
• Boşanmadan sorumlu olmadığı vurgulanmalı
• Çocuğun duygusal ve gelişimsel zedelenme riski açısından uyanık olunmalı
Ayrılık Süreci ve Çocuklar
• Depresyon
• Anksiyete
• Somatik yakınmalar
• Yorgunluk ve yılgınlık
• Okul performansında düşme
• İritabilite
• Ebeveyn, arkadaşlar veya genel sosyal hayattan çekilme
• Daha ağırları:
– Kaçma
Ayrılık Süreci ve Çocuklar
• Disiplin sağlanması ve sürekliliğinin sağlanması
• Çocuğun duygularını gösterebilmesi cesaretlendirilmeli
• Rol yüklenmesinden kaçınma (duygusal yıkım ve boşalma durumu)
• Kuşak farkını silikleştiren davranışlardan kaçınma
• Aşırı bağlılık oluşturacak davranışlardan kaçınma
• Çocuk bakımına her iki ebeveyn katılmalı
Ayrılık Süreci ve Çocuklar
Üvey Aileler
Yeniden evlenmenin ilk yılında majör görevler
1. Üvey ebeveynin yeni aileye adaptasyonu ve çocuğun ebeveynliği kabullenimi (bilgilendirme)
2. İyi evlilik bağı ve ilişkilerin kurulması
3. Vasi olmayan ebeveynin üvey aileye uyumu, çocuklarla görüşmelerin ayarlanması
Üvey ebeveynlerin ilk yıllarda ikincil roller alıp biyolojik ebeveyni desteklemeleri yararlıdır
Özetle...
• Sağlık sadece bireyin kendi sorunu değildir
• Sosyal çevre ve aile önemlidir
• Aile bireyin sağlığında çok güçlü bir etkiye sahip
• Ailelerle uzun süreli ve güvene dayalı ilişkilileri önemli, aile hekimleri çok etkili olabilir
• Sağlığı iyileştirmek için aileden yararlanırız ama hastalık durumunda da tüm ailenin etkileneceğini unutulmamalı
• Özellikle gençler ve ağır hastalık durumları ile uğraşırken aileleri de eğitmek ve sürece dahil etmek gerekir.
ŞİDDET
Kişinin fiziksel veya psikolojik bağımsızlığına veya bütünlüğüne,
Kişilik veya gelişimine zarar veren davranışlar.
Öfke
Öfke
Birey haz alma duygusunu engelleyen herhangi bir durum, olay veya kişi ile karşılaştığında öfke duygusu oluşur.
İstediğini alamama, Anlaşılamama
Haksızlığa maruz kalmak/düşünme
Kayıplar
Kaçan fırsatlar
Aşağılanma/düşünme
Saldırganlığın Nedenleri
Sözel Saldırganlık:
Kontrol gereksinimi
Gücün kötüye kullanımı
Kıskançlık
Eşler arası uyumsuzluk
Fiziksel Saldırganlık:
Şiddeti bir kontrol yöntemi olarak benimsemek
Fiziksel saldırganlığı model olarak almak (çocukken istismar edilmiş
Saldırganlığın Nedenleri
Aşırı Saldırganlık:
Kişilik bozukluğu
Duygusal labilite
Azalmış benlik saygısı
Saldırgan kişilik özellikleri
Görüşlerinin evrensel olduğunu ve şiddetin hayatla başetme yollarından biri olduğunu düşünür.
Empatik olma yeteneği zayıftır.
Kadın-erkek davranışları konusunda katıdır.
Kendisini “özel” görür, koruyucu ve bakım verici olarak özel ilgiyi hak ettiğinini düşünür.
Madde bağımlılığı sık görülür.
Şiddete eğilimli erkeğin özellikleri
Kadınlara
pozitif
ayrımcılık
gereklidir!
Kadınlara
pozitif
ayrımcılık
gereklidir!
Kadınlara
pozitif
ayrımcılık
gereklidir!
Kadınlara
pozitif
ayrımcılık
gereklidir!
Kadınlara
pozitif
ayrımcılık
gereklidir!
Kadınlara
pozitif
ayrımcılık
gereklidir!
Kadınlara
pozitif
ayrımcılık
gereklidir!
Kadınlarla ilgili çalışmalarda da, erkekler gibi, androjen düzeyleri ve saldırganlık ilişkili
bulunmuştur.
Yine de bu ilişki erkeklere oranla daha az anlaşılır görünmektedir.
Dabbs, 1988; Harris, 1996; van Honk, 1999-2001
1960’lı yıllarda fazladan bir Y kromozomunun etkisi üzerinde duruldu. Bunların daha çok
hapishanelerde oldukları ama çoğunun şiddet içeren bir suç işlememiş olduğu görülmüştür.
Ayrıca XYY anomalisi çok nadir görülmekte ve saldırganlıkla bir ilişkili net olarak
gösterilememktedir.
Pek çok toplumda erkekler atılgan ve saldırgan, kızların ise tam tersi yönde yetiştirilirler.
Erkekler rekabetçi ve saldırgan kişilik özelliklerine kızlara oranla daha yüksek düzeyde sahip
olmaktadırlar Steinberg, 1993
Pek çok toplumda erkeklerin suç işlemesine karşı kadınlara oranla daha hoş görülü davranılır.
Çalışmalar sözel saldırganlığın cinsiyete göre farklılık göstermediğini,
Fiziksel saldırganlığın ise erkekler tarafından daha çok kullanıldığını göstermektedir.
Scharf, 2000
Şiddete eğilimli erkeğin özellikleri
Düşük benlik saygısı
Terk edilme, kayıp, bağımlılık, güvenlik
duygusunda azalma, mahremiyet ile ilgili sorunlar
Kişilik bozukluğu tanısı alanlar sık
Engellenmeye karşı toleranssız
İstismar ve şiddetin bulunduğu ailelerde büyümüşlerdir
Kendi davranışları ile ilgili inkar, küçümseme,
•
Aile içi şiddet, şiddetin ‘gizli’ bir türüdür.Çoğunlukla eylemciler erkek, kurbanlar kadındır.
•
İngiltere’de kadın cinayet kurbanlarının %37’si, ölümle biter; erkekler için bu oran %6’dır.Aldridge ML, Browne KD. Perpetrators of spousal homicide: a review. Trauma Violence Abuse 2003; 4:265–276.
Töre cinayetleri
İHD 2003 raporuna göre aile üyeleri tarafından öldürülen kadınların yarısı töre cinayeti kurbanı.
Gerekçeler: Kan davası, Aile içi uyumsuzluk, Cinsel taciz/tecavüz, Yasak ilişki, Namus
Dünya istatistikleri
8000 kadının %52’si çocukluğunda bir yetişkinin fiziksel saldırısına uğramış, % 2 si son 12 ayda;
ABD de yılda 1,9 milyon kadın şiddete uğruyor.
(NVAW,Tjadn&Thoannes, 1998)
Kadınların %25-45’i gebeliğinde dövülüyor.
ABD de 15-45 yaş grubunda en önemli 2.
yaralanma nedeni aile içi şiddet.
WHO
Etiyopya’da %71, Japonya’da %15 oranında kadın fiziksel ve cinsel şiddete uğruyor.
Dünyada 5 kadından 1 i hayatında tecavüze veya girişimine maruz kalıyor.
Avustralya’da son 1 yıldafiziksel saldırıya
uğrayan kadınların % 28’i kimseye söylemedi.
Şili’de tecavüze uğrayan kadınların yalnızca
%3’ü polise bildirdi.
Türkiye
Türkiye’de kadınlar %30-70 arasında şiddet görmekte
Başbakanlık’a göre bu oran evli kadınlarda
%25,2
Akın, 2008
Soru Sorarken
Kadınlar yaşadıkları şiddet hakkında soru sorulmadan pek çoğu kendiliklerinden bilgi vermezler.
Soru sorarken hasta yalnız olmalı.
“Şiddet kadının hayatında sıkça yaşadığı bir durum olduğu için görüşmemize bütün hastalarımıza istismar hakkında soru sorarak başlıyoruz. Bunun sizin için bir problem olup olmadığını bilmiyorum ama bana gelen hastaların çoğu evinde gerginlikler yaşıyor. Bazıları konuyu kendileri ortaya getirmeye korkuyorlar ve
Soru Sorarken
“Bu şikayetleriniz stres sonucunda ortaya çıkmış
olabilir. Eşinizle sık sık kavga eder misiniz? Hiç, dayak sonucu bir yeriniz incindi mi?”
“Kocanızın alkol, narkotik madde ya da kumar problemi var mı? Bu size ve çocuklarınıza olan davranışınızı nasıl etkiliyor?”
“Siz istemediğiniz halde eşinizin seks yapmak istediği oluyor mu? Bu gibi zamanlarda neler oluyor?”
Hastanın eve gitmesinin güvenli olup olmadığı da
4320 Sayılı Kanun
Aynı çatı altında yaşadığınız kocanız, kocanızın ana-babası, kardeşleri, size veya çocuklarınıza sözlü, fiziksel, duygusal, cinsel veya ekonomik şiddet uyguluyorsa bu yasadan
yararlanabilirsiniz.
Bu yasa ile şu tedbirler alınır:
Eğer istiyorsanız şiddet uygulayan koca evden belli bir süre uzaklaştırılır, sizin evden ayrılmanız gerekmez.
Şiddete ve korkuya yönelik davranışlarda bulunmaması
Evden uzaklaştırılarak eve ve iş yerine yaklaşmaması
Eşyalara zarar vermemesi
Kişinin eşine, çocuklarına, yakın akrabalarına
karşı fiziksel kaba kuvvet, ruh sağlığını etkileyecek şekilde sözel ve bedensel taciz uygulaması, sosyo ekonomik özgürlüğünü kısıtlaması ya da açıkça
ihmal etmesi aile içi şiddet olarak tanımlanabilir.
Kadınların %73,2’si, erkeklerin %69’u eşlerine değişik sıklıklarda hakaret, küfür, alaya alma, aşağılama vb. sözlü şiddet uygulamaktadırlar.
Çocuklar mağdur veya sessiz tanıktır. Çocuğa yönelik, şiddet içeren her türlü davranış çocuk
Kadına yönelik şiddette
“tetikleyici” olduğu iddia edilenler
Erkeğin sözünü tutmama,
Yemeğin vaktinde hazır olmaması,
Ev ve çocuklarla yeterince ilgilenmeme,
Kocaya kız arkadaş, para soruları sorma,
İzin almadan bir yere gitme,
Cinsel girişimi reddetme,
Sadakatine duyulan güvensizlik
Fiziksel şiddet
Vurma, Sarsma, Hırpalama
Dayak, Darp, Yaralama
Silahla tehdit,
Zorla evlendirme,
Cinsel ilişkiye zorlama, trcavüz
Hapsetme
Duygusal şiddet
Psikolojik baskı
Ekonomik baskı, Malına el koyma/kullanma
Zorla çalıştırma / Çalışma özgürlüğünü kısıtlama Dini baskı (İbadeti engelleme veya zorlama,
Aile içi şiddetin nedenleri
Geçimsizlik (ebeveyn)
Sorumlulukların yerine getirilmemesi
Fiziksel-ruhsal rahatsızlıklar
Kişilik bozuklukları
Ekonomik sorunlar
Cinsel sadakatsizlik
Fiziksel Tepki
Otonom hiperaktivasyon
Kan şekeri yükselir
Nabız-kan basıncı artar
Hiperventilasyon
Ağrılar
Davranışlar
Alkol ve sigara artışı
Huzursuzluk, Acelecilik
Zihinsel Tepki
Konsantrasyon bozukluğu
Düşük performans
Unutkanlık
Uykusuzluk
Dikkatsizlik