• Sonuç bulunamadı

SOSYAL KORUMA HARCAMALARINI İZLEME KILAVUZU

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "SOSYAL KORUMA HARCAMALARINI İZLEME KILAVUZU"

Copied!
59
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

STK
EĞİTİM
VE
ARAŞTIRMA
BİRİMİ


***


STK
Çalışmaları
‐

Eğitim
Kitapları
 Bütçe
İzleme
Dizisi
no
3









 



 



 


SOSYAL
KORUMA
HARCAMALARINI

 İZLEME
KILAVUZU


2009
­
2010
­
2011


Nurhan
Yentürk



 
 
 
 
 


ŞUBAT
2009


(2)









STK
Çalışmaları­Eğitim
Kitapları
Bütçe
İzleme
Dizisi’ne
hoş
geldiniz.


Sivil
 Toplum
 Kuruluşlarının
 gerek
 yurtdışında
 gerek
 Türkiye’de
 bütçeyi
 izleme
 konusunda
 yaptıkları
 çalışmaların,
 oluşturdukları
 ağların
 ve
 platformaların
 gittikçe
 yaygınlaştığını
 söyleyebiliriz.
 Bu
 konuda
 ortaya
 çıkan
 bilgi
 ve
 eğitim
 ihtiyacına
 cevap
 verebilme
amacıyla
bu
konuda
eğitim
programları,
eğitim
kitapları
ve
izleme
raporları
 üzerine
 çalışmaya
 başladık.
 STK
 Çalışmaları
 ­
 
 Eğitim
 Kitapları,
 
 Bütçe
 İzleme
 Dizisi
 altında
 çıkacak
 olan
 yayınların
 ilk
 grubu
 temel
 bütçe
 okuma
 yazma
 kapsamında
 değerlendirilebilecek
olan
iki
eğitim
kitabıdır:
Temel
Bütçe
Okuma
Yazma
ve
Çok
Yıllı
 Bütçe
 İzleme.
 Bu
 iki
 temel
 bütçe
 okuma
 yazma
 eğitim
 kitabını
 tematik
 izleme
 eğitim
 kitapları/raporları
izleyecektir.

Tematik
raporların
amacı
yöntem
önermek
ve
izleme
 formatını
 STK’lara
 sunmak,
 sonra
 da
 her
 yıl
 yine
 STK’ların
 katılımıyla
 bütçeleri
 izleyerek
yayınlamaktır.


Bu
diziden
yayımlanan
eğitim
kitapları
ve
raporlar:


1)Temel
Bütçe
Okuma
Yazma
Kılavuzu


 2)
Çok
Yıllı
Bütçe
İzleme
Kılavuzu


3)
Sosyal
Koruma
Harcamalarını
İzleme
Kılavuzu
2009
­
2010
–
2011


Prof.Dr.
Nurhan
Yentürk


İstanbul
Bilgi
Üniversitesi
Sivil
Toplum
Kuruluşları
Eğitim
ve
Araştırma
Birimi
Direktörü
 STK
Çalışmaları­Eğitim
Kitapları
Bütçe
İzleme
Dizisi
editörü


Nurhan
Yentürk


Sosyal
Koruma
Harcamalarını
İzleme
Kılavuzu
2009
­
2010
­
2011


STK
Çalışmaları
‐

Eğitim
Kitapları
Bütçe
İzleme
Dizisi

no
3
 İstanbul,
Şubat
2009


© İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ STK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA BİRİMİ

Dolapdere
Kampüsü,

Kurtuluş
Deresi
Caddesi
No:
47

 Dolapdere
34440
Beyoğlu‐İstanbul


Telefon:
0212
311
5469,
0212
311
5404,

0212
311
5403,
0212
311
5222

 Faks:
0212

297
01
34


e‐posta:

stkmerkezi@bilgi.edu.tr yenturk@bilgi.edu.tr 


Bu
rapora
http://stk.bilgi.edu.tr/stkButce.asp
den
ulaşılabilir.


İzleme
tabloları
excel
dosyası
olarak
web
sitesinde
yer
almaktadır.


(3)

Bilgi
 STK
 tarafından
 başlatılan
 Bütçe
 İzleme
 Dizisi’nin
 amacı
 STK’ların
 kamu
 harcamalarını
 izleme
 süreçlerine
 katkıda
 bulunmaktır.
 Özellikle
 hak
 temelli
 çalışan
 STK’lar
için,
bütçeden
sosyal,
kültürel
vb.
haklarla
ilgili
alanlara
ayrılan
ödeneklerin
 izlenmesi,
bu
ödeneklerin
artırılmasına
yönelik
politika
üretme
sürecinin
etkilenmesi,
 ve
konunun
kamusal
alanda
konuşulur
hale
gelmesi
günümüzde
önemli
savunuculuk
 alanlarını
oluşturmaktadır.


Sosyal
 koruma
 harcamalarını
 hesaplamak
 için
 izlemek
 gereken
 çok
 sayıda
 kamu
 idaresi
 ve
 fonu
 var.
 
 Bu
 kurumlara
 ait
 verilerin
 bir
 kısmı
 web
 üzerinden
 ya
 da
 yayınlanmış
 bir
 kaynakta
 yer
 almamaktadır.
 Bu
 verileri
 ulaşabilmek
 için
 ilgili
 idarelerle
 bağlantıya
 geçmek
 ve
 verileri
 talep
 etmek
 gerekmektedir.
 Çalışmada
 eksikliği
 ayrı
 olarak
 belirtilen
 bu
 verilerin
 web
 sitesine
 konulması
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
sivil
toplum
için
şeffaf
hale
gelmesine
katkıda
bulunacaktır.



Bu
 çalışmada
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
 hesaplanmasında
 mümkün
 olduğu
 ölçüde
 ESSPROS
 metodolojisine
 dayanılmıştır.
 Hesaplamaya
 dahil
 edilen
 idarelerin
 başında
 Merkezi
 Yönetim
 kapsamındaki
 kamu
 idarelerinden
 fonksiyonel
 sınıflandırmaya
 göre
 “Sosyal
 Güvenlik
 ve
 Sosyal
 Yardım”
 ve
 “Sağlık”
 harcamaları
 yapan
 SHÇEK,
 Özürlüler
 İdaresi,
 Çalışma
 ve
 Sosyal
 Güvenlik
 Bakanlığı
 gibi
 idareler
 gelmektedir.
Bunlara
Hazine
tarafından
yapılan
fakir
ailelere

kömür
yardımı
da
dahil
 edilmiştir.
 
 Merkezi
 yönetim
 kapsamındaki
 idarelerin
 dışında
 Sosyal
 Güvenlik
 Kurumu’nun
 harcamaları,
 
 İşsizlik
 Sigortası
 Fonu’nun
 harcamaları,
 Sosyal
 Yardımlaşma
 
 ve
 Dayanışmayı
 Teşvik
 Fonu’nun
 harcamaları
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
kapsamına
dahil
edilmiştir.



Türkiye’de
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
 toplamı
 2008
 yılında
 107
 
 milyar
 YTL
 olarak
 gerçekleşmiş,
 2009
 yılında
 122
 milyar
 olarak
 kanunlaşmıştır.
 Bu
 rakamların
 GSYH’ya
oranları
2006
yılından
itibaren
%
11
civarındadır
ve
2010
ve
2011
için
bir
 artış
 planlanmamaktadır.
 Halbuki
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
 artmasının
 OECD
 ülkelerinde
 kendini
 gösteren
 bir
 gelişme
 olduğu
 kaydedilmektedir.
 
 Ayrıca,
 bu
 oran
 bir
 çok
 ülkenin
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
 GSYH
 oranına
 bakıldığında
 oldukça
 düşük
kalmaktadır.
AB(27)
ülkelerinin
ESSPROS
yöntemine
göre
hesaplanmış
sosyal
 koruma
 harcamlarının
 2005
 yılında
 GSYH’ya
 oranı
 %
 26
 civarındadır.
 En
 düşük


(4)

ülkeler
arasında
%11.8
ile
Litvanya;
%12.7
ile
Letonya;

%13.9
ile
Romanya
vardır.


Bu
oran
İspanya’da
%
20.6,
Yunanistan’da
%
23.6’
dır.




Hesaplanan
sosyal
koruma
harcamaları
türlerine
göre
sınıflandırıldığında
sigorta
ve
 emeklilik
ödemelerinin
GSYH’ya
oranı
%
6.7’;
sağlık
harcamalarının
GSYH’ya
oranı
%
 4
civarındadır.
Sosyal
hizmetler
ve
sosyal
yardıma
ise
GSYH’nın
%
0.58’i
kalmaktadır.


%
0.58
oranına
sağlık
harcamalarının
içinde
yer
alan
yeşilkart
harcamalarının
oranı
 olan
%
0.40
eklendiğinde
prim
ödememiş
yoksul
kesime
yönelik
olan
yapılan
sosyal
 koruma
harcamalarının
GSYH’ya
oranı
%
0.1
olmaktadır
(EK
3,
Tablo
1).


Türkiye’deki
 sosyal
 koruma
 harcamalarında,
 özellikle
 sosyal
 güvenlik
 kapsamında
 olan,
 ya
 da
 sigortası
 olup
 işsiz
 kalmış
 olanlara
 yönelik
 harcamaların
 önemli
 bir
 yer
 tuttuğunu,
prim
ödememiş
yoksul
kesime
yönelik
harcamaların
payının
ise
çok
düşük
 kaldığını
 söylemek
 mümkündür.
 Sosyal
 koruma
 harcamaları
 içinde
 sosyal
 yardım
 harcamaları
 hem
 çok
 düşüktür,
 hem
 de
 yıllar
 içinde
 çok
 küçük
 artışlar
 öngörülmektedir.
 İşsizliğin,
 kayıt
 dışı
 çalışma
 oranının,
 çalışan
 yoksulluğunun,
 yoksulluk
 ve
 etnik
 farklılığa
 dayalı
 sosyal
 dışlanmışlığın
 yüksek
 olduğu
 bir
 ülkede
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
 prim
 ödemeye
 dayalı
 ve
 formel
 sektörde
 çalışanlara
 yönelik
olması
üzerinde
dikkatle
üzerinde
durulması
gereken
bir
konudur.


Hak
temelli
STK’ların
sosyal
koruma
harcamaları
ile
ilgili
savunuculuk
çalışmalarını
 sadece
 sosyal
 koruma
 harcamalarına
 ya
 da
 bazı
 kalemlerine
 ayrılan
 bütçenin
 artırılması
 talebi
 ile
 kısıtlamamaları
 önemlidir.
 Bütçeden
 ayrılan
 payın
 artırılması
 tartışması,
hiç
bir
zaman
verilen
sosyal
hizmetin
niteliği
ve
kapsamı
ile
ilgili
önerileri
 ikinci
planda
bırakmamalı.
Bu
çalışmada
yer
alan
sosyal
koruma
harcama
kalemlerin
 tarihsel
 gelişimi
 ve
 dağılımları
 konularında
 
 yapılan
 yorumlar
 esas
 olarak
 bütçe
 belgeleri,
 planlar
 ve
 yıllık
 programlar,
 idarelerin
 stratejik
 planları
 ve
 akademik
 araştırmalar
gibi
“makro”
belgelere
dayalı
olarak
yapıldı.
Çalışma
alanları
nedeniyle
 kamunun
 verdiği
 sosyal
 hizmetler
 alanındaki
 gelişmeleri
 izleyen
 hak
 temelli

 STK’ların
 alandaki
 çalışmalara
 katılarak/izleyerek
 edindikleri
 “mikro”
 bilgi
 ve
 deneyimleri
katarak
sosyal
koruma
bütçesindeki
gelişmeleri
izlemeleri
bütçe
izleme
 sürecinin
 nihai
 amacı
 olduğunu
 vurgulamakta
 yarar
 var.
 Bu
 çalışma
 ile,
 kamunun
 verdiği
 sosyal
 hizmetler
 alanındaki
 gelişmeleri
 izleyen
 hak
 temelli
 
 STK’ları
 sosyal
 harcamaların
 niceliği
 konusunda
 bilgilerle
 destekleyerek
 ve
 kamunun
 sosyal
 harcamaların
 geleceği
 ile
 ilgili
 planlarına
 erişimlerini
 kolaylaştırarak
 savunuculuk
 çalışmaları
açısından
güçlendirebileceğimizi
umuyoruz.



(5)

İstanbul
 Bilgi
 Üniversitesi
 STK
 Eğitim
 ve
 Araştırma
 Birimi
 (Bilgi
 STK),
 STK
 Çalışmaları
 ‐
 
 Eğitim
 Kitapları
 Dizisi
 kapsamında
 10
 adet
 eğitim
 kitabı
 ve
 10
 adet
 Eğitim
CD’si
yayına
sunuyor.
Bilgi
STK,
bu
yayınlarla
2003
yılından
beri
sürdürdüğü
 eğitimlerdeki
12
modülü

kapsayan
yazılı
ve
görsel
malzemelerin
tümünü
yayınlamış
 oluyor.



Sivil
 Toplum
 Kuruluşları’nın
 gerek
 yurtdışında
 gerek
 Türkiye’de
 bütçeyi
 izleme
 konusunda
 yaptıkları
 çalışmaların,
 oluşturdukları
 ağların
 ve
 platformaların
 gittikçe
 yaygınlaştığını
söyleyebiliriz.
Bu
konuda
ortaya
çıkan
bilgi
ve
eğitim
ihtiyacına
cevap
 verebilme
 amacıyla
 eğitim
 programları,
 eğitim
 kitapları
 ve
 izleme
 raporları
 üzerine
 çalışmaya
 başladık.
 STK
 Çalışmaları
 ‐
 
 Eğitim
 Kitapları,
 
 Bütçe
 İzleme
 Dizisi
 altında
 çıkacak
 olan
 yayınların
 ilk
 grubu
 temel
 bütçe
 okuma
 yazma
 kapsamında
 değerlendirilebilecek
olan
iki
eğitim
kitabıdır:
Temel
Bütçe
Okuma
Yazma
ve
Çok
Yıllı
 Bütçe
İzleme.
Bu
iki
temel
bütçe
okuma
yazma
eğitim
kitabını
tematik
izleme
eğitim
 kitapları/raporları
 izlemektedir.
 
 Tematik
 raporların
 amacı
 yöntem
 önermek
 ve
 izleme
formatını
STK’lara
sunmak,
sonra
da
her
yıl
yine
STK’ların
katılımıyla
bütçeleri
 izleyerek
 yayınlamaktır.
 Bu
 tematik
 bütçe
 izleme
 kılavuzlarının
 sosyal
 koruma
 harcamalarını
 izleme,
 askeri
 harcamalarını
 izleme,
 eğitim‐gençlik‐çocuk
 harcamalarını
izleme,
mahalli
idarelerin
harcamalarını
izleme
gibi
konularda
olması
 planlanmaktadır.


Elinizdeki
 bu
 çalışmanın
 amacı,
 önünümüzdeki
 iki
 yıl
 için
 planlanmış
 olan
 sosyal
 koruma
 bütçesinin
 STK’lar
 tarafından
 izlenebilmesi
 sürecine
 katkıda
 bulunmaktır.



Bu
 çalışmanın
 yapılmasında
 bir
 çok
 çalışma,
 girişim
 ve
 kurumun
 katkısı
 oldu.


ESSPROS
(Avrupa
Birleştirilmiş
Sosyal
Koruma
İstatistikleri
Sistemi)

ve
bu
yönteme
 uygun
 Türkiye
 için
 veri
 ve
 akademik
 çalışmalar
 üreten
 Boğaziçi
 Üniversitesi
 Sosyal
 Politikalar
 Formunun
 (SPF)
 çalışmaları,
 
 
 TESEV’in
 STK’ların
 sosyal
 bütçeyi
 izlemelerine
 yardımcı
 olmak
 üzere
 yaptığı
 çalışmalar
 ve
 Sosyal
 Bütçeyi
 İzliyoruz
 Platformu’nun
 girişimleri
 bu
 çalışmanın
 yapılmasını
 teşvik
 etti.
 Tabii
 ki
 en
 önemli
 teşvik,
 bu
 konuyla
 ilgilenmek
 üzere
 STK
 Eğitim
 ve
 Araştırma
 Birimi’nin
 2008‐2009
 akademik
 yılındaki
 Savunuculuk
 Ağırlıklı
 Eğitim
 ve
 Sertifika
 Programı’na
 katılan
 azimli
STK
temsilcilerinin
varlığıydı.


Bu
 çalışmanın
 amacı
 STK’ların
 sosyal
 koruma
 bütçesini
 izleyebilmeleri
 sürecine
 katkıda
 bulunmak
 olduğu
 için,
 toplam
 bir
 sosyal
 harcama
 verisine
 ulaşmaktan
 çok,


(6)

sosyal
 haklar
 alanında
 çalışan
 kadın,
 çocuk,
 gençlik,
 engelli,
 hasta,
 çevre
 ve
 insan
 hakları
 ile
 ilgili
 tüm
 hak
 temelli
 çalışan
 STK’ların
 sosyal
 harcamaların
 bütün
 alt
 kalemlerini
 görmelerine
 olanak
 verecek
 şekilde
 ayrıştırılması
 konusunda
 yoğunlaşmıştır.
Bu
ayrıştırma
çalışmanın
oldukça
zor
bir
noktası
olmuştur.



Bir
iktisatçının,
çeşitli
bütçelerin
gelir
ve
giderlerinin
içiçe
geçen
labirentleri
arasında
 kaybolmadan,
 bütçenin
 sosyal
 harcamalarını
 izlerken
 ve
 bunu
 kaleme
 alırken

 karşılacabileceği
birçok
zorluk
vardır.
Ama
en
zor
olanı,
bu
labirentin
giriş‐çıkışını
en
 az
 20‐30
 kez
 oraya
 buraya
 koşuşturarak
 bulduktan
 sonra,
 bu
 deneyimi,
 
 diğer
 insanları
 labirente
 sokmadan,
 serinkanlılıkla
 izleyebilecekleri
 bir
 formatta
 sunabilmek.



Bu
 labirentte
 bir
 çok
 kez
 kaybolduğumu
 söylemeliyim.
 Bürokrasinin
 deneyimli
 ve
 şefafflığı
 önemseyen
 uzmanları
 benim
 yolu
 bulmamda,
 ihtiyacım
 olan
 birçok
 veriye
 ulaşmamda
 yardımcı
 oldu.
 Bütçe
 ve
 Mali
 Kontrol
 Genel
 Müdürlüğü
 (BÜMKO)’nün
 ilgili
yılın
bütçe
gerekçesi
ve
eklerini
en
detaylı
ve
en
hızlı
biçimde
(Ocak
ayının
ilk
 haftası)
webe
koyma
çabası
olmasaydı
bu
çalışma
ortaya
çıkmazdı.
Muhasebat
Genel
 Müdürlüğü,
 Bütçe
 İstatistikleri
 Şubesi
 gerçekleşmiş
 harcamalar
 ile
 ilgili
 her
 türlü
 veriye
 ulaşmamızı
 sağladı.
 
 DPT,
 Kamu
 İktisadi
 Teşebbüsleri
 ve
 Sosyal
 Güvenlik
 Dairesi
 ve
 
 DPT,
 Bütçe
 ve
 Mahalli
 İdareler
 Dairesi
 başkanlıklarının
 yöneticileri
 ve
 uzmanları;
 Hazine
 Müsteşarlığı,
 Kamu
 İktisadi
 Teşebbüsleri
 Genel
 Müdürlüğü
 yöneticileri
 ve
 uzmanları
 bilgilerini
 ve
 verilerini
 bizimle
 paylaştı.
 Ayrıca
 Sosyal
 Yardımlaşma
 ve
 Dayanışmayı
 Teşvik
 Fonu,
 Sosyal
 Hizmetler
 ve
 Çocuk
 Esirgeme
 Kurumu
 ve
 İşsizlik
 Fonu
 yetkilileri
 bilgilerini
 bizimle
 paylaştı.
 Hepsine
 teşekkür
 ederim.


Bu
 çalışmada
 oluşturulan
 yöntem
 ve
 izleme
 tabloları
 kullanılarak,
 ilgili
 yılın
 kanun
 gerekçesi
ve
ekleri
webe
konulduktan
sonra,
ilgili
yıldan
sonraki
iki
yıl
için
planlanan
 sosyal
 koruma
 harcamalarını
 ayrıntılı
 olarak
 hesaplayabilmek
 mümkün
 olacaktır.


Bilgi
 STK
 2010,
 2011
 ve
 2012
 yılları
 için
 sosyal
 koruma
 bütçesi,
 eğitim
 bütçesi,
 gençlik
bütçesi
gibi
çeşitli
tematik
alanlarda
bu
izlemeyi
yapacak
ve
ilgili
yılın
Ocak
 ayının
 ortasında
 bu
 izleme
 verisini
 webte
 yayınlayacaktır.
 Bu
 süreci
 bizimle
 paylaşmak
 isteyen
 STK’ları
 2010
 Ocak
 ayında,
 uyku
 tulumlarını
 ve
 bilgisayarlarını
 alıp,
üç
günlük
“STK
Bütçe
İzleme
Kampı’na”
katılmaya
davet
ederiz.



(7)

Bu
 çalışmanın
 amacı
 Sivil
 Toplum
 Kuruluşları’nın
 kamunun
 sosyal
 koruma
 harcamalarını
izleyebilmeleri
için
bir
yöntem
sunmaktır.
Özellikle
hak
temelli
çalışan
 STK’lar
 için,
 bütçeden
 bu
 alanlara
 ayrılan
 ödeneklerin
 izlenmesi,
 bu
 ödeneklerin
 artırılmasına
 yönelik
 politika
 üretme
 sürecinin
 etkilenmesi,
 ve
 konunun
 kamusal
 alanda
 konuşulur
 hale
 gelmesi
 günümüzde
 önemli
 savunuculuk
 alanlarını
 oluşturmaktadır.


Çoğulcu
demokrasinin
önemli
aktörü
haline
gelen
STK’lar
çalıştıkları
konularda
siyasi
 partilerin
ve
temsili
demokrasinin
kurumlarının
karar
alma
süreçlerini
etkilemek
için
 çalışmaktadırlar.
 Hangi
 sosyal
 hak
 ile
 ilgili
 alanda
 olursa
 olsun
 hiç
 bir
 politika
 etkileme
 sürecinin
 sadece
 o
 alana
 ayrılan
 bütçenin
 artırılması
 ile
 kısıtlı
 kalmaması
 gerektiği
 bu
 alanda
 çalışanlar
 tarafından
 sıklıkla
 dile
 getirilmektedir.
 Bütçeden
 ayrılan
 payın
 artırılması
 tartışması,
 hiç
 bir
 zaman
 verilen
 sosyal
 hizmetin
 kapsamı,
 kalitesi
 ve
 etkinliğinin
 tartışılmasını
 ikinci
 planda
 bırakmamalı.
 Ancak
 kapsama,
 kaliteye
 ve
 etkinliğe
 ilişkin
 yapılması
 önerilen
 bir
 çok
 talep
 karşısına
 da
 bütçe
 yetersizliği
kısıtının
çıkarılmasının
sıkça
tekrarlanan
gerekçelerin
başında
olduğunu
 unutmayalım.



Yasama
 sürecinde
 bütçe
 kanunun
 tartışılması
 ve
 çıkarılmasına
 yönelik
 TBMM
 iç
 tüzüğünün
 milletvekillerinin
 sürece
 katılımını
 bile
 zorlaştırdığı
 kamuoyu
 önünde
 tartışılırken

STK’ların
bütçe
sürecine
müdahil
olmalarının
‘teknik’
zorlukları
oldukça
 fazladır.
Bu
teknik
zorlukların
başında
internet
ortamında
yayımlanan
verilerin
kısıtlı
 olması
 gelmektedir.1
 
 Ancak
 bu
 teknik
 zorluğun
 son
 yıllarda
 özellikle
 Merkezi
 Yönetim
 Bütçesi
 açısından
 büyük
 oranda
 aşılabildiğini
 görmekteyiz.
 
 2003
 yılında
 Kamu
 Mali
 Yönetim
 ve
 Kontrol
 Kanunu
 ile
 çok
 yıllık
 bütçelemeye
 geçiş2
 ve
 2006
 yılından
 itibaren
 Orta
 Vadeli
 Mali
 Plan
 (OVMP)
 hazırlanarak
 
 gelecek
 üç
 yıla
 ilişkin
 gelir
 ve
 gider
 tahminlerinin
 hazırlanıyor
 olması
 verilere
 ulaşım
 ve
 izleme
 sürecini
 kolaylaştırmıştır.
 Ayrıca,
 2003
 yılından
 beri
 kullanılan
 Bütçe
 Yönetim
 Bilgi
 Sistemi
 kurumların
 bütçe
 tekliflerini
 elektronik
 ortamda
 hazırlamalarını
 ve
 iletmelerini
 beraberinde
getirerek
verilere
hızlı
ulaşımın
bir
anahtarını
oluşturmuştur.











1
Web
ortamında
ya
da
herhangi
bir
basılı
kaynaktan
ulaşılamayan
veriler
metin
içinde
çerçeve
için
 alınarak
verilmiştir.
Tam
bir
liste
için
bkz.
EK
5.


2Bkz.
Çok
Yıllı
Bütçe
İzleme,

STK
Çalışmaları
‐

Eğitim
Kitapları
Bütçe
İzleme
Dizisi

no
2,
 http://stk.bilgi.edu.tr/stkButce.asp


(8)

Çalışmanın
 birinci
 bölümünde
 çalışmanın
 kapsamı
 ve
 yöntemi
 aktarılmaktadır.


Kapsam
ve
yöntem
açısından

ESSPROS
2008
kılavuzu
yol
gösterici
olmuştur.



Türkiye’nin
 ESSPROS
 uyumlu
 EUROSTAT’ta
 yer
 alan
 ‘resmi’
 datası
 bulunmamakta,
 Türkiye’deki
ilgili
kamu
kurumları
henüz
bu
veriyi
üretmemektedirler.
Bu
önemli
bir
 eksikliktir.
Bu
konuda
TUİK’in
EUROSTAT
uyumlu
veri
üretme
konusundaki
yeniden
 yapılanma
 süreci
 bu
 verilerin
 yakın
 zamanda
 resmi
 olarak
 üretileceği
 beklentisini
 artırmaktadır.3




Çalışmanın
ikinci
bölümünde
kanunlaşan
ve
internette
yer
alan
2009
bütçesi
ve
ekleri
 üzerinden
 gidilerek
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
 alt
 kalemleri,
 açıklamaları
 ve
 kaynakları
ayrıntılı
olarak
incelenmektedir.
Bu
bölüm
sosyal
koruma
harcamalarının
 ileriki
 yıllarda
 izlenebilmesi
 için
 önerilen
 yöntemin
 oluşturulması
 ve
 sınanması
 amacına
 yöneliktir.
 Çalışmanın
 üçüncü
 bölümüne,
 karşılaştırma
 olanağının
 genişletilmesi
 için
 sosyal
 koruma
 bütçesinin
 2006,
 2007
 ve
 2008
 yıllarının
 gerçekleşmiş
 değerleri
 eklenmiştir.
 Dördüncü
 bölümde
 ise,
 ikinci
 bölümde
 üretilen
 yöntem
 ve
 örneğe
 dayanılarak
 2010
 ve
 2011
 yıllarının
 planlanan
 sosyal
 koruma
 bütçesi
verileri
derlenmiştir.
Çalışma
ayrıntılı
açıklamaları
veren
ekler
ve
bir
sonraki
 OVMP
 ve
 2010
 Bütçe
 Gerekçesi
 yayımlandıktan
 sonra,
 
 yani
 2010
 Ocak
 ayının
 başında,
 2011
 ve
 2012
 yılların
 planlanan
 sosyal
 koruma
 bütçesilerini
 izlemek
 için
 oluşturulan
bir
izleme
tablosu
ile
sona
ermektedir.


Dördüncü
 bölümde
 ayrıca,
 2006
 ‐
 2011
 yılları
 arası
 sosyal
 koruma
 harcamaların
 gösteren
 Tablo
 17’deki
 harcamaların
 gelişimi
 ile
 ilgili
 yorumlar
 yapmaya
 yardımcı
 olacak
 bilgiler
 yer
 almaktadır.
 
 Sosyal
 bütçedeki
 gelişmeleri,
 bu
 kapsamdaki
 reform
 çalışmalarını
 inceleyen,
 yorumlayan
 ve
 öneriler
 getiren
 akademisyenlerin,
 ve
 hak
 temelli
STK’ların
çalışmaları,
görüş
ve
yaklaşımlarını
yansıtan
bir
kaynak
listesi
Bilgi
 STK
web
sitesine
konulmuştur.



 










3SPF
bu
eksikliği
kapatabilmek
amacıyla
çeşitli
çalışmalar
sürdürmektedir.
Bkz.

Buğra,
A.
ve
Adar,
S.


(2007)
Türkiye’nin
Sosyal
Koruma
Harcamalarının
Karşılaştırmalı
bir
Analizi,
Sosyal
Politika
Formu,
 Boğaziçi
Üniversitesi
Araştırma
Raporu,
İstanbul.

Ayrıca,
Buğra,
A.
(2008)
Kapitalizm,
Yoksulluk
ve
 Türkiye’de
Sosyal
Politika,
beşinci
bölüm,
İletişim
Yayınları.
SPF’den
Ayşe
Buğra,
Volkan
Yılmaz
ve
 Burcu
Yakut‐Çakar’a
ayırdıkları
zaman,
görüş
ve
önerileri
için
teşekkür
ederim.


(9)

KAPSAM


STK
Çalışmaları
‐

Eğitim
Kitapları,

Bütçe
İzleme
Dizisi’nden
çıkmış
olan

Temel
Bütçe
 Okuma
 Yazma
 kitabında4
 ayrıntılı
 olarak
 değinildiği
 gibi,
 2003
 yılında
 kabul
 edilen
 Kamu
Mali
Yönetim
ve
Kontrol
Kanununa
göre
Genel
Devlet,
Merkezi
Yönetim
(genel
 bütçeli
 idareler,
 özel
 bütçeli
 idareler,
 düzenleyici
 ve
 denetleyici
 kurumlar),
 Sosyal
 Güvenlik
 Kurumu,
 mahalli
 idareler,
 fonlar,
 İşsizlik
 Sigortası
 Fonu
 ve
 döner
 sermaye
 kuruluşlarından
oluşmaktadır.


Bu
 çalışmada
 tüm
 bu
 kuruluşların
 bütçelerinden
 2006,
 2007,
 2008,
 2009,
 2010
 ve
 2011
yılları

sosyal
koruma
harcamaları
ayıklanmaya
çalışılmıştır.
Mahalli
idareler
ve
 döner
 sermayeli
 kuruluşlar
 için
 böyle
 bir
 ayıklamaya
 ulaşılamamıştır.
 Mahalli
 idarelerin
 verilerini
 2008
 yılından
 sonrası
 için
 bulmak
 mümkün
 olmamıştır.5
 Bu
 önemli
bir
eksikliktir.
Döner
sermayeli
kuruluşların
sosyal
koruma
harcamaları
(esas
 olarak
sağlık
harcamaları)
ile
ilgili
en
yeni
veri
2007
yılında
kalmaktadır.
Ayrıca
bu
 kurumların,
 ki
 bunlar
 Sağlık
 Bakanlığı
 ya
 da
 üniversiteler
 gibi
 kamu
 kurumlarının
 işletmeleridir,

yaptıkları
sağlık
harcamalarının
kamu
sağlık
harcamaları
kapsamında
 kabul
 edilmesi
 konusunda
 var
 olan
 sorunlar
 nedeniyle
 sağlık
 harcamalarını
 kamu
 sosyal
koruma
harcamalarına
dahil
etmemeyi
tercih
ettik.


Ayıklama
yapılırken

2006‐2008
yılları
arasında
gerçekleşmiş
harcamaları
da
(2006‐

2008)
 dikkate
 aldık.
 Ancak
 çalışmanın
 amacı
 bütçe
 oluşturma
 sürecine
 katılmak
 olduğu
 için
 temel
 ilgimiz
 gerçekleşmiş
 harcamalardan
 çok
 planlanan
 harcamaları
 izlemek
üzerinde
oldu.




Planlanan
 sosyal
 koruma
 harcamaları
 genel
 harcama
 tablolarının
 içinden
 ayıklanırken
ESSPROS
ilkelerine
mümkün
olduğu
ölçüde
bağlı
kalındı
ama
çalışmanın
 amacı
ESSPROS’a
uygun
sosyal
koruma
bütçesi
hesabı
yapmak
değil,
mümkün
olduğu
 kadar
web
üzerinden
ulaşılabilen
tüm
verileri
kullanarak,
toplam
bir
sosyal
koruma
 harcamasından
 çok,
 bütün
 alt
 kalemlerine
 yer
 vererek
 farklı
 ilgi
 alanlarındaki
 







4
Türkiye’deki
kamunun
kurumsal
yapısı
için
bkz.
Temel
Bütçe
Okuma
Yazma,
STK



Çalışmaları
‐

Eğitim
Kitapları,

Bütçe
İzleme
Dizisi
no
1,
http://stk.bilgi.edu.tr/stkButce.asp

5
Mahalli
İdarelerin
harcamalarının
fonksiyonel
sınıflandırmaya
dayalı
olarak
izlenmesi
çok
önemlidir.



Bu
nedenle
orta
vadeli
planlarda
ilgili
veriler
yer
almadığı
için
geçmiş
yıllardaki
gerçekleşen


harcamaları
üzerinden
giderek,
yerel
ölçekte
iller
bazında
görülebilen
harcamalarının
incelenmesi
bile
 önemli
bir
katkı
sağlayabilecektir.
2009
yılında
bu
dizi
kapsamında
üretilecek
tematik
raporlar
 kapsamında
Mahalli
İdarelerin
Bütçelerin
İzlenmesi
çalışmasının
da
yer
alması
planlanmaktadır.



(10)

STK’ların
 farklı
 kamu
 idarelerinin
 farklı
 kalemlerini
 görmelerine
 olanak
 verecek
 şekilde
 mümkün
 olan
 en
 kapsamlı
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
 izlenmesi
 için
 bir
 format
ve
yöntem
üretmektir.


ESSPROSS
 metodolojisine
 göre
 sosyal
 koruma
 istatistiklerinde
 sosyal
 koruma
 harcaması
 çeşitli
 risk
 ve
 ihtiyaçlarının
 yükünü
 azaltmak
 üzere
 hanehalklarına
 yapıyan


ayni
ya
da
nakdi
transferlerdir.
ESSPROS
yöntemi
üretim
ile
değil
yeniden
 dağıtım
 ile
 ilgilidir.
 Bu
 yöntemde
 sosyal
 koruma
 harcamaları,
 yararlanıcının
 harcanabilir
 gelirinde
 bir
 artışa
 neden
 olabilmek
 üzere
 sağlanan
 tüm
 yararlar
 (benefits)
olarak
tanımlanmaktadır.



ESSPROS
metodolojisinde
kamu
sosyal
koruma
harcamaları
hesaplanırken
kamunun


“Genel
 Devlet”e
 dahil
 olan
 olan
 kurumları
 alınmaktadır.
 Dikkate
 alınacak
 kurumlar
 arasına
 
 münhasıran
 sosyal
 hizmet
 veren
 kurumlar
 olacağı
 gibi
 (örneğin,
 sosyal
 güvenlik
 ve
 emeklilik
 kurumları,
 sosyal
 yardım
 kurumları),
 sosyal
 hizmeti
 bir
 tamamlayıcı
 iş
 olarak
 yapan
 kurumların
 sosyal
 koruma
 harcamaları
 da
 dahil
 edilmektedir
 (örneğin
 Vakıflar
 Genel
 Müdürlüğü
 ve
 Tablo
 1’de
 görülen
 sosyal
 harcama
yapan
çeşitli
bakanlıklar).




Sosyal
 koruma
 gerektiren
 alanlar
 hastalık,
 tedavi,
 özürlülük,
 yaşlılık,
 aile,
 çocuk,
 işsizlik,
 konut6
 ve
 sosyal
 dışlanma
 olarak
 tanımlanmıştır.
 
 Bunlar
 korunan
 kişilere
 doğrudan
nakid
ödemeleri,
bu
kişilerin
yaptıkları
harcamaların
geri
ödenmesi,
ve
bu
 kişilere
mal
ve
hizmet
yardımlarını
içermektedir.7




Harcama
 kalemleri
 açısından
 ele
 alındığında
 ESSPROS,
 idari
 giderleri,
 diğer
 sosyal
 harcama
 birimlerine
 transferleri
 ve
 diğer
 harcamaları
 da
 hesaba
 dahil
 etmektedir.


İdari
giderler
hesaplanırken
örneğin
bir
devlet
hastanesinde
çalışan
doktor,
hemşire
 ve
 personelin
 maaşları
 katılırken
 Sağlık
 Bakanlığı’ndaki
 personelin
 maaşları
 katılmamaktadır,
 çünkü
 bunlar
 konuya
 “özel
 hizmet”
 değil
 “genel
 hizmet”


sunmaktadırlar

(ESSPROS,
2008,
sf.
34).


Bu
çalışmada
kullandığımız

fonksiyonel
sınıflandırma,
idarelerin
harcamalarının
özel
 hizmet
 sunma
 ve
 genel
 hizmet
 sunma
 bakımında
 ayrıştırılmasına
 olanak
 







6
TOKİ’nin
verilerine
ulaşmak
mümkün
olmadığı
için
eksik
kalmıştır.



7
Eğitim
harcamalarının
kamu
sosyal
koruma
harcamaları
içinde
düşünülmesi
özellikle
Türkiye
gibi
 eğitime
erişememenin
yoksuluk
ve
sosyal
dışlanma
olgusu
ile
birarada
yaşandığı
ülkeler
için
 önemlidir.
Bu
raporda
ele
alınmamakla
birlikte,
2009
yılında
bu
dizi
kapsamında
üretilecek
tematik
 raporlar
kapsamında
Eğitim
Bütçesinin
İzlenmesi
çalışması
ayrı
olarak
gerçekleşmesi
planlanmaktadır.



(11)

SHÇEK’i
ele
alalım.
2009
yılı
kanunlaşan
bütçe
ödenek
cetvellerine
göre
bu
kurumun
 ödenek
cetvelinde
yer
alan
harcamaların
%
99.98’i
fonksiyonel
sınıflandırmaya
göre
 sosyal
 güvenlik
 ve
 sosyal
 yardım
 hizmetleri
 kapsamında
 ayrılmış,
 
 
 %
 0.7’si
 
 genel
 kamu
 hizmeti;
 %
 0.5’i
 kamu
 düzeni
 ve
 güvenlik
 hizmeti
 olarak
 ayrılmıştır.
 SHÇEK
 ödenek
 cetveleri
 incelendiğinde
 kurumun
 
 doğrudan
 sosyal
 hizmet
 ve
 yardıma
 yönelik
 dairelerin
 personelin
 maaşlarına
 fonksiyonel
 sınıflandırmaya
 göre
 sosyal
 güvenlik
 ve
 sosyal
 yardım
 
 kalemi
 altında
 yer
 verildiği,
 ancak
 örneğin
 Destek
 Hizmetleri
 Daire
 Başkanlığı,
 İnsan
 Kaynakları
 Dairesi
 Başkanlığı
 gibi
 dairelerde
 çalışan
personelin
maaşlarına
genel
kamu
hizmetleri
ya
da
kamu
düzeni
ve
güvenlik
 hizmetleri
kalemleri
altında
yer
verildiği
görülmektedir.8



Yurt
 içi
 sosyal
 koruma
 harcamaları
 yurt
 içinde
 yerleşik
 olan
 ya
 da
 olmayanlara
 yapılan
 yardımları
 kapsar.
 
 Yerleşikler
 yurt
 dışından
 sağlanan
 bir
 yardımdan
 yararlanabilirler.
 Ama
 ikincisi,
 yani
 yurt
 dışından
 gelip
 yerleşik
 olanlara
 dağıtılan
 sosyal
yardımlar,
yerleşiklere
yönelik
“kamu”nun
sosyal
koruma
harcamalarına
dahil
 edilemez
(ESSPROS,
2008,

sf.
29,
madde
101).
Örneğin
son
yıllarda
çokça
kullanılan
 Dünya
 Bankası
 fonları
 ile
 ülke
 içindeki
 yerleşiklere
 yapılan
 şartlı
 transferler
 Türkiye’nin
kamu
sosyal
koruma
harcamalarını
yükseltecek
şekilde
dahil
edilemez

 Toplam
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
 hesaplanmasında
 harcamalar
 arasında
 mükerrelik
 olmaması
 çok
 önemlidir.
 Çünkü
 bir
 kurumun
 yaptığı
 sosyal
 koruma
 amaçlı
 bir
 transfer
 diğer
 bir
 sosyal
 koruma
 amaçlı
 kurumun
 hesabına
 gelir
 olarak
 girmekte
 ve
 harcanmaktadır.
 O
 zaman
 transferi
 yapan
 kurumun
 harcaması
 da,
 transferi
alan
kurumunda
harcaması
da
dikkate
alınmış
yani
harcama
iki
kez
hesaba
 katılmış
olur.

Bu
konu
özellikle
Merkezi
Yönetim
İdareleri
olan
Maliye
Bakanlığı
ve
 Çalışma
 Sosyal
 Güvenlik
 Bakanlığı’nın
 Sosyal
 Güvenlik
 Kurumu’na
 yaptıkları
 transferler
 için
 geçerlidir.
 Bu
 harcamalar
 ya
 bakanlıklarının
 hesabında
 ya
 da
 Sosyal
 Güvenlik
Kurumu’nun
hesabında
yer
almalıdır,

ikisinde
birden
değil.
ESSPROSS’
un
 bu
 konudaki
 kuralı
 harcamanın
 sosyal
 hizmeti
 sunan
 nihai
 kurumun
 harcamasında
 gösterilmesi,
 finansmanı
 sağlayan
 kurumun
 harcamasında
 gösterilmemesidir
 







8
Fonksiyonel
sınıflandırmaya
yönelik
bilgiler
için
bkz.
Temel
Bütçe
Okuma
Yazma,
STK
Çalışmaları
‐

 Eğitim
Kitapları,

Bütçe
İzleme
Dizisi
no
1,
http://stk.bilgi.edu.tr/stkButce.asp




 
 


(12)

(ESSPROS,
2008,
sf.
36,
madde
138).
Bu
durumda
örneğin
Çalışma
ve
Sosyal
Güvenlik
 Bakanlığı’nın
 sosyal
 koruma
 harcamaları
 Sosyal
 Güvenlik
 Kurumu’na
 yapılar
 transferler
hariç
olarak
hesaplanmalı,
Sosyal
Güvenlik
Kurumu’nun
tüm
harcamaları
 ise
gelirlerinin
nereden
geldiğinden
bağımsız
olarak
hesaba
katılmalıdır
(Bkz.
Ek
1).



YÖNTEM



2009,
2010
ve
2011
yılları
sosyal
koruma
harcamalarının
izlenmesi
için,
temel
olarak
 OVMP’dan
 ve
 2009
 Yılı
 Bütçe
 Gerekçesi’nden
 ve
 2009
 Yıllık
 Programı’ndan
 yararlanıldı.
 Ancak
 sosyal
 koruma
 harcamaları
 açısından
 önemli
 olan
 ve
 internet
 ortamında
bulunamayan
bazı
alt
kalemler
çeşitli
kurumların
ilgililerinden
alındı.9

 Özellikle
 kanun
 gerekçelerinin
 eklerinde
 yer
 alan
 ve
 sosyal
 koruma
 harcamalarıyla
 ilgili
 çok
 önemli
 olan
 bir
 
 bir
 tablo
 bulunmaktadır.
 Bu
 tablo
 DPT
 tarafından
 tahmin
 edilen
 ve
 
 Sosyal
 Yardımaşma
 ve
 Dayanışmayı
 Teşvik
 Fonu
 ile
 Savunma
 Sanayii
 Destekleme
 Fonu,
 Destekleme
 ve
 Fiyat
 İstikrar
 Fonu
 ve
 Özelleştirme
 Fonu’nun
 önümüzdeki
 üç
 yıl
 için
 planlanan
 bütçelerini
 içermektedir
 (Maliye
 Bakanlığı,
 2009
 Yılı
 Bütçe
 Gerekçesi,
 sf.
 290).
 Sözü
 edilen
 bu
 fonların
 harcamalarının
 ayrı
 ayrı
 bulunabilmesi
sosyal
koruma
harcamalarıı
ayrıştırmak
açısından
çok
yararlı
olacaktır

 Sosyal
 koruma
 harcamalarının
 izlenmesi
 açısından
 çok
 yararlı
 olacak
 olan
 ve
 yine
 DPT
 tarafından
 tahmin
 edilen
 bir
 diğer
 tablo
 İşsizlik
 Fonu’nun
 yıllık
 bütçe
 tahminlerini
 gösteren
 tablodur.
 Bu
 tablo
 2009
 yılı
 Bütçe
 Gerekçesi
 eklerinde
 yer
 almamakta,
 2009
 Yılı
 Pragramı’nda
 2009
 yılının
 tahminleri
 yer
 almaktadır
 (DPT,
 2009
 Yılı
 Programı,
 sf.
 68).
 İşsizlik
 fonu
 harcamalarının
 
 üç
 yıllık
 tahminlerinin
 İşsizlik
Fonu’ndan
GAP
için
Merkezi
Yönetim
bütçesine
yapılan
transferin
ayrı
olarak
 görülebilecek
şekilde
verilmesi
sosyal
koruma
harcamalarının
ayrıştırılması
için
çok
 yararlı
olacaktır.



Çalışmada
önce,
2009
Yılı
Bütçe
Gerekçesi’ne
dayanılarak
kanunlaşmış
olan
2009
yılı
 sosyal
 koruma
 harcamaları
 üretildi.
 
 2009
 Yıllı
 Bütçe
 Gerekçesi
 31
 aralık
 2008
 tarihinde
resmi
gazetede
yayımlandıktan

hemen
sonra,
Ocak
2009
başında
BÜMKO
 web
sitesine
konulmuştur.
Merkezi
Yönetim
bütçesinin
sosyal
koruma
harcamalarını
 izleyebilmemize
 olanak
 veren
 en
 önemli
 veri
 idarelerin
 harcamaların
 fonksiyonel
 sınıflandırmaya
 göre
 gösterilen
 verilerdir.
 O
 nedenle,
 Merkezi
 Yönetim
 bütçesine
 







9
Bkz.
Veri
Kaynak
Listesi
Tablo
14


(13)

olması
 çok
 önemlidir.
 Webteki
 bilgiler
 sadece
 harcamaların
 çıkarılmasına
 değil,
 idarelerin
 ödenek
 cetveleri
 sayesinde
 bu
 harcamaların
 ayrıntılı
 açıklamalarına
 ulaşılmasına
yardımcı
olmuştur.



Temmuz
2008’de
yayınlanan
OVMP
(2009‐2010‐2011)’da
Merkezi
Yönetim
içindeki
 idarelerin
 bütçelerinin
 ekonomik
 sınıflandırılması
 yer
 almaktaydı.
 Ekonomik
 sınıflandırmaya
 göre
 yapılan
 harcama
 tabloları
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
 izlenmesi
 için
 yeterli
 olmamaktadır.
 Sosyal
 koruma
 harcamalarının
 üç
 yıllık
 tahminlerinin
 incelenebilmesi
 için
 izlemeyi
 OVMP’ların
 yayınlandığı
 Temmuz
 ayına
 çekebilmek
 çok
 önemlidir.
 Bu
 nedenle
 OVMP’ların
 eklerinin
 daha
 kapsamlı
 hale
 getirilmesi
 ve
 kurumlarının
 planlanan
 bütçelerinin
 ekonomik
 sınıflandırma
 yanısıra

 fonksiyonel
 sınıflandırma
 tabloları
 olarak
 verilmesi,
 sosyal
 koruma
 bütçesinin
 üç
 yıllık
izlenmesini
Ocak
ayından
bir
önceki
yılın
Temmuz
ayına
çekilmesine
yardımcı
 olacaktır.
Ancak
Haziran
sonunda
OVMP
eklerinde
verilen
idarelerin
ödenek
teklifleri
 ile
 Ocak
 ayında
 kanunlaşan
 ödenek
 teklifleri
 arasında
 bazı
 idarelerin
 kalemlerinde
 radikal
 değişiklikler
 görülmektedir.
 Bu
 radikal
 değişiklikler
 de
 OVMP
 verilerine
 güvenilmesini
zorlaştırmaktadır.



Bu
 iki
 nedenle
 OVMP
 ve
 ekleri
 ile
 üç
 yıllık
 izleme
 yapılamasa
 bile
 ilgili
 yılın
 bütçe
 gerekçesi
 ve
 ekleri
 sonraki
 iki
 yıllık
 planlanan
 bütçenin
 izlenebilmesine
 olanak
 sağlamaktadır.
Örneğin
2009
Ocak
ayında
2010
ve
2011
yılları
için
planlanan
sosyal
 koruma
harcamalarının
net
ve
ayrıntılı
olarak
görülmesi
mümkün
olmaktadır.
Ayrıca
 OVMP
 sadece
 Merkezi
 Yönetim
 bütçesini
 izlememize
 olanak
 verirken
 Bütçe
 Gerekçesi’nin
eklerinde
bütçe
dışı
fonların
ve
SGK’nın
verileri
de
yer
almaktadır.


Merkezi
Yönetim
kurumları
dışındaki
kamu
kurumlarının

(özellikle
fonların,
sosyal
 güvenlik
kuruluşlarının
ve
mahalli
idarelerin)
da
ekonomik
ve
fonksiyonel
temeldeki
 hesaplarının
 OVMP
 eklerine,
 
 (ya
 da
 ilgili
 kurumun
 web
 sitesine
 ya
 da
 DPT’nin
 yayınlarına)
 konulması
 şeffaflığı
 artıracak
 ve
 bütçe
 kanunlaşmadan
 önce
 ilgili
 yılın
 sosyal
 koruma
 harcamalarına
 ilişkin
 değerlendirme
 yapılması
 olasılığını

 güçlendirecektir.


(14)

2009
Bütçe
Gerekçesi
ve
eklerinden,
kurumların
ödenek
tablolarından

ve
2009
Yılı
 Programı’ndan
 yararlanarak,
 2009
 yılı
 kanunlaşan
 sosyal
 koruma
 harcamalarını
 ayrıntılı
 olarak
 inceledikten
 sonra,
 
 aynı
 kalemleri
 izleyerek
 2010
 ve
 2011
 sosyal
 koruma
harcamalarını
çıkarma
olanağına
kavuştuk.


Bu
şekilde
oluşturduğumuz
ve
 çalışmada
 yer
 alan
 izleme
 tablolarını
 (Tablo
 16
 ve
 EK
 7)
 dikkate
 alarak
 2010
 Ocak
 ayının
başında,
2010
Bütçe
Gerekçesi
ve
eklerinin
yayınlanmasından
sonra,
2011
ve
 2011
 yılları
 için
 planlanan
 sosyal
 koruma
 harcamalarını
 oluşturmak
 ve
 izlemek
 mümkün
olacaktır.





2008‐2009
 STK
 Eğitim
 ve
 Sertifika
 Programı’ndaki
 deneyimimize
 bağlı
 olarak
 şunu
 söyleyebiliriz:
 STK
 Çalışmaları
 ‐
 
 Eğitim
 Kitapları,
 
 Bütçe
 İzleme
 Dizisi
 altında
 yayınlanan
 Temel
 Bütçe
 Okuma
 Yazma
 ve
 Çok
 Yıllı
 Bütçe
 İzleme
 kitaplarını
 ve
 elinizdeki
bu
raporu
inceleyen
(ya
da
12
saatlik
eğitimini
alan)
bir
kişi,
her
yılın
Ocak
 ayının
 ikinci
 haftasında
 bilgisayarının
 karşısına
 oturup
 izleme
 tablosunu
 bir
 hafta
 sonunu
vakit
ayırıp
doldurabilecektir.



STK
Eğitim
ve
Araştırma
Birimi
2010,
2011
ve
2012
yılları
için
Ocak
ayının
ortasında
 sosyal
 koruma
 bütçesi
 ve
 eğitim,
 gençlik
 gibi
 çeşitli
 tematik
 alanlarda
 bu
 izlemeyi
 yapacak
ve
elde
edilen
izleme
tablolarını
webte
yayınlayacaktır.
Bu
süreci
paylaşmak
 isteyen
 STK’ları
 2010
 Ocak
 ayında,
 uyku
 tulumlarını
 ve
 bilgisayarlarını
 alıp,
 bütçe
 izleme
kampına
katılmaya
davet
ediyoruz.10









10
Üç
gün
sürmesi
ve
2010
Ocak
ayının
ikinci
yarısından
sonra
toplanması
planlanan
ilk
“STK
Bütçe
 İzleme
Kampı”
için
hak
temelli
STK’lara
yapılacak
olan
davet
Temmuz
2009’da
duyurulacaktır.



(15)

2.
 2009
 YILI
 KANUNLAŞAN
 BÜTÇE
 GEREKÇESİNDE
 SOSYAL
 KORUMA
 HARCAMALARININ
İZİNİ
SÜRMEK


MERKEZİ
YÖNETİM
SOSYAL
KORUMA
HARCAMALARI


2003
yılında
kabul
edilen
5018
sayılı
Kamu
Mali
Yönetimi
ve
Kontrol
kanununa
göre

 Merkezî
Yönetim
kapsamındaki
kamu
idareleri11
:


Genel
bütçe,
Devlet
tüzel
kişiliğine
dahil
olan
ve
Kanuna
ekli
(I)
sayılı
cetvelde
yer
 alan
kamu
idarelerinin
bütçesidir
(Tablo
1).



Özel
bütçe,
bir
bakanlığa
bağlı
veya
ilgili
olarak
belirli
bir
kamu
hizmetini
yürütmek
 üzere
 kurulan,
 gelir
 tahsis
 edilen,
 bu
 gelirlerden
 harcama
 yapma
 yetkisi
 verilen,
 kuruluş
 ve
 çalışma
 esasları
 özel
 kanunla
 düzenlenen
 ve
 Kanuna
 ekli
 (II)
 sayılı
 cetvelde
yer
alan
her
bir
kamu
idaresinin
bütçesidir
(Tablo
2
ve
3).


Düzenleyici
ve
denetleyici
kurum
bütçesi,
özel
kanunlarla
kurul,
kurum
veya
üst
 kurul
 şeklinde
 teşkilatlanan
 ve
 Kanuna
 ekli
 (III)
 sayılı
 cetvelde
 yer
 alan
 her
 bir
 düzenleyici
ve
denetleyici
kurumun
bütçesidir
(Tablo
4).


Sözü
 edilen
 Merkezi
 Yönetim
 kapsamındaki
 kamu
 idarelerinin
 fonksiyonel
 sınıflandırmaya11
 göre
 yapılmış
 bütçe
 harcamalarının
 dağılımlarını
 2009
 Yılı
 Bütçe
 Gerekçesi
 ve
 eklerinden
 yola
 çıkarak
 derlemeye
 çalışacağız.
 
 İdarelerin
 bütçelerinin
 fonksiyonel
 sınıflandırması
 Merkezi
 Yönetim
 bütçesini;
 “Genel
 Kamu
 Hizmetleri,
 Savunma
 Hizmetleri,
 Kamu
 Düzeni
 ve
 Güvenlik
 Hizmetleri,
 Ekonomik
 İşler
 ve
 Hizmetler,
 Çevre
 Koruma
 Hizmetleri,
 İskan
 ve
 Toplum
 Refahı
 Hizmetleri,
 Sağlık
 Hizmetleri,
Dinlenme,
Kültür
ve
Din
Hizmetleri,
Eğitim
Hizmeleri,
Sosyal
Güvenlik
ve
 Sosyal
 Yardım
 Hizmetleri”
 başlıkları
 altında
 vermektedir.
 Bu
 çalışmada
 fonksiyonel
 sınıflandırma
 başlıklarından
 “Sosyal
 Güvenlik
 ve
 Sosyal
 Yardım”
 ve
 “Sağlık
 Hizmetleri”
 Merkezi
 Yönetim
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
 
 hesaplanması
 için
 kullanılacaktır.12









11Daha
 geniş
 bilgi
 için
 bkz.
 Temel
 Bütçe
 Okuma
 Yazma,
 STK
 Çalışmaları
 ‐
 
 Eğitim
 Kitapları,
 
 Bütçe
 İzleme
Dizisi
no
1,
http://stk.bilgi.edu.tr/stkButce.asp

12İskan
ve
Toplum
Refahı
Hizmetleri
başlığında
yer
alan
kurumların
harcamları
ayrı
ayrı
ödenek
 cetvellerinden
incelenmiş
ve
bu
kalemlerden
hiçbirinin
sosyal
koruma
harcamalarının


hesaplanmasında
kullanılamayacağı
görülmüştür.
Ayrıntılı
açıklama
EK
2’de
verilmektedir.

(16)


 
 
 
 
 
 
 
 
 


(17)
(18)

Kaynak:
Tablo
1,
2,
3
ve
4

için
bkz.

Veri
Kaynak
Listesi,
Tablo
14:
KAYNAK
1


Tablo
1’den
görüldüğü
gibi,
bir
çok
genel
bütçeli
idarenin

“Sosyal
Güvenlik
ve
Sosyal
 Yardım”
harcaması
bulunmaktadır.
Tablo
2
ve
3’te
yer
alan
özel
bütçeli
idarelerden
 sadece
Vakıflar
Genel
Müdürlüğü’nün
“Sosyal
Güvenlik
ve
Sosyal
Yardım”
başlığında
 tasnif
 edilen
 harcaması
 bulunmaktadır.
 Tablo
 
 4’ten
 görüldüğü
 gibi,
 düzenleyici
 ve
 denetleyici
 kurumların
 bir
 “Sosyal
 Güvenlik
 ve
 Sosyal
 Yardım”
 harcaması
 bulunmamaktadır.



Tablo
 5
 Merkezi
 Yönetim
 kapsamındaki
 idarelerin
 arasandan
 “Sosyal
 Güvenlik
 ve
 Sosyal
Yardım”
harcaması
yapan
idarelerin
ilgili
kalemlerini
ve
bu
harcamalar
ile
ilgili
 açıklama
ve
kaynaklar
göstermektedir.




 
 
 


(19)

Merkezi
Yönetim
kapsamında
olup
ta
“Sosyal
Güvenlik
ve
Sosyal
Yardım”
harcaması
 olarak
gözükmeyen
ancak
Hazine
tarafından
yapılan
fakir
ailelere

kömür
yardımı
da
 Tablo
 5’e
 dahil
 edilmiştir.
 Fakir
 ailelere
 kömür
 yardımı
 yapılmasına
 ilişkin
 karara
 göre,
 kömür
 yardımına
 ihtiyacı
 olan
 aileler
 il
 ve
 ilçe
 Sosyal
 Yardımlaşma
 ve
 Dayanışma
 Vakıfları’nca
 belirlenecek
 ve
 il
 içerisinde
 dağıtım
 organizasyonu
 valiliklerce
 yapılacaktır.
 Kömürler
 Türkiye
 Kömür
 İşletmeleri
 (TKİ)
 tarafından
 valiliklere
 teslim
 edilecek
 kömür
 bedelleri
 Hazine
 Müsteşarlığı’nın
 bütçesine
 konulacak
ödenekten
görev
zararı
olarak
TKİ’ye
ödenecektir.13 Hazine
Müsteşarlığı
 







13Kamu
İktisadi
Teşebbüsleri
Hakkında
233
sayılı
Kanun
Hükmünde
Kararname’nin
35.
maddesi
 uyarınca,
fakir
ailelere
bedelsiz
kömür
yardımı
yapılabilmesine
yönelik,
27/12/2007
tarihli
ve


(20)

için
 bu
 bir
 “Sosyal
 Güvenlik
 ve
 Sosyal
 Yardım”
 harcaması
 değil,
 KİT’lerin
 görev
 zararını

kapamak
üzere
yapılan
bir
harcama
olduğu
için
fonksiyonel
sınıflandırmada


“Ekonomik
İşler
ve
Hizmetler”
başlığı
altında
verilmektedir.




Tablo
 5’te
 yer
 alan
 tüm
 harcama
 kalemleri
 toplandığında
 2009
 yılı
 kanunlaşan
 harcama
 miktarı
 50,28,886,514
 YTL
 olmaktadır.
 Bu
 miktar
 Merkezi
 Yönetim’in
 toplam
 “Sosyal
 Güvenlik
 ve
 Sosyal
 Yardım”
 harcamalarıdır.
 Ancak
 Sosyal
 Güvenlik
 Kurumu
 (SGK)
 ve
 İşsizlik
 Fonu
 gibi
 kurumların
 harcamalarını
 da
 dikkate
 alarak
 bir
 Genel
 Devlet
 Bütçesi
 kapsamında
 kuruluşların
 sosyal
 koruma
 harcamaları
 incelendiğinde
 Merkezi
 Yönetim
 kapsamındaki
 idarelerin
 bütçelerinden
 “Sosyal
 Güvenlik
 ve
 Sosyal
 Yardım”
 harcamaları
 kapsamında
 SGK’ya
 ya
 da
 İşsizlik
 Fonu’na
 yapılan
 transferler
 düşürülmedir.
 Bu
 
 ayrım
 yapılmazsa,
 aynı
 harcamanın
 her
 iki
 kurum
bütçesinin
içinde
iki
kez
dikkate
alınması
sonucu
ortaya
çıkacaktır.



Tablo
 5’te
 Merkezi
 Yönetim
 kapsamından
 idarelerin
 “Sosyal
 Güvenlik
 ve
 Sosyal
 Yardım”
 harcamalarına
 yönelik
 iki
 ayrı
 harcama
 rakamı
 verilmiştir.
 Bunlardan
 biri
 tek
 başına
 Merkezi
 Yönetim
 kapsamındaki
 idareler
 incelendiğinde
 dikkate
 alınacak
 rakamdır
 (50,228,886,514
 YTL).
 
 Diğeri
 ise
 
 hesaplanan
 Merkezi
 Yönetim
 kapsamındaki
 idarelerin
 
 “Sosyal
 Güvenlik
 ve
 Sosyal
 Yardım”
 harcamalarının
 içinde
 yer
 alan
 ve
 Hazine
 Müsteşarlığı’ndan
 İşsizlik
 Fonu’na
 yapılan
 transferler
 (1,048,000,000
 YTL),
 Maliye
 Bakanlığı’ndan
 ve
 Çalışma
 ve
 Sosyal
 Güvenlik
 Bakanlığı’ndan
 SGK’ya
 yapılan
 transferler
 (46,732,500,000
 YTL)
 
 
 düşülerek
 elde
 edilen
rakamdır


(
2,448,386,514
YTL).14

MERKEZİ
YÖNETİM
SAĞLIK
HARCAMALARI


Sağlık
 harcamaları
 açısından
 dikkat
 edilmesi
 gereken
 önemli
 gelişme
 1
 Ekim
 2008
 tarihinde
 yürürlüğe
 giren
 5510
 sayılı
 Sosyal
 Sigortalar
 ve
 Genel
 Sağlık
 Sigortası
 Kanunu’dur.
 Bu
 kanuna
 göre,
 yürürlük
 tarihinden
 önce
 kamu
 görevlisi
 olarak
 çalışanların
 dışında
 kalan
 bütün
 sigortalılar
 tek
 bir
 sistem
 olarak
 birleştirilmiştir.


Ancak,
gerekli
altyapının
oluşturulması
tamamlanamayacağı
için
yeşil
kart
ve
bütçeli
 kuruluşlar
 kapsamında
 yer
 alan
 kişilerin
 sağlık
 harcamalarının
 SGK’ya
 devri
 5797
 Kanununla
 üç
 yıl
 ertelenmiştir.
 
 O
 nedenle
 genel
 ve
 özel
 bütçeli
 kuruluşların
 sağlık
 harcamaları
 kendi
 bütçelerinde
 görünmeye
 devam
 etmektedirler
 ancak
 SGK’nın
 







2007/13048
sayılı
Bakanlar
Kurulu
Kararı


14
Maliye
Bakanlığı’ndan
ve
Çalışma
ve
Sosyal
Güvenlik
Bakanlığı’ndan

SGK’ya
yapılan
transferlerin
 SGK’
nın
rakamları
ile
karşılaştırılarak
mükerrerliğin
incelenmesi
için
bkz
EK
1.

(21)

Fonksiyonel
 tablolarda
 görülen
 (Tablo
 1,
 2,
 3
 ve
 4)
 Merkezi
 Yönetim
 kapsamındaki
 idarelerin
 arasında
 “Sağlık
 Hizmetleri”
 harcaması
 olanların
 harcama
 miktarları
 ve
 veri
 kaynakları
 
 Tablo
 6’da
 özetle
 verilmiştir.
 Bu
 tabloya
 göre
 Merkezi
 Yönetim

 kapsamındaki
 idarelerin
 sağlık
 harcamalarının
 toplamı
 13,746,661,571
 YTL’dir.


Fonksiyonel
tablolarda
yer
alan
“Sağlık
Hizmetleri”
Devlet
tarafından
yürütülen
sağlık
 hizmetlei,
 hastane
 vb.
 oluşturulması
 ve
 yürütülmesi,
 halk
 sağlığı
 hizmetlerini
 kapsamaktadır.


SOSYAL
GÜVENLİK
KURUMU
(SGK)’NUN
HARCAMALARI


Sosyal
 Güvenlik
 Kurumu’nun
 hesaplarını
 izleyebilmek
 konusunda
 ortaya
 çıkan
 en
 temel
değişim
Emekli
Sandığı,
Sosyal
Sigortalar
Kurumu
(SSK)

ve
Bağkur’un
Sosyal
 Güvenlik
 Kurumu
 Başkanlığı
 adı
 altında
 birleştirilmesi
 olmuştur.15
 SGK
 ile
 
 bu
 üç
 kurumun
 sürmekte
 olan
 hizmetleri
 ve
 harcamaları
 tek
 çatı
 altında
 toplanmıştır.



Bunlar,
sigorta
giderleri,

sağlık

giderleri
ve
diğer
harcamalar
olarak
sınıflandırılmış
 







15
20/5/2006
tarih
5502
sayılı
Kanun


(22)

halde
bulmak
mümkündür.
DPT,
yıllık
programları
ve
BÜMKO,
bütçe
gerekçeleri
bu
 konuda
 veriler
 
 sunmaktadır.
 Ancak
 2005
 sonrası
 2022
 sayılı
 kanuna
 göre
 yapılan
 primsiz
ödemeler
yayımlanmış
herhangi
bir
kaynakta
bulunmamaktadır
(Tablo
7).


Sağlık
 harcamaları
 kapsamında
 sadece
 devredilen
 SSK,
 devredilen
 Bağ‐Kur,
 devredilen
Emekli
Sandığı,
ödeme
gücüne
sahip
olup
zorunlu
sigortalı
olmayanlar
ve
 18
 yaş
 altı
 çocukların
 sağlık
 harcamaları
 yer
 almaktadır.
 Merkezi
 Yönetim
 sağlık
 harcamaları
açıklanırken
belirtildiği
gibi,
yeşil
kart
ve
bütçeli
kuruluşlar
kapsamında
 olan
 kişilerin
 sağlık
 harcamalarının
 SGK’ya
 devredilmesinin
 üç
 yıl
 içerisinde
 tamamlanması
 öngörüldüğünden
 SGK
 kapsamındaki
 sağlık
 harcamalarının
 hesaplanmasında
 bu
 kişilere
 ait
 sağlık
 harcamalarına
 yer
 verilmemiştir
 (DPT,
 2009
 Yılı
 Programı).
 
 Bu
 harcamalar
 Sağlık
 Bakanlığı
 harcamaları
 içinde
 yer
 aldığından
 merkezi
yönetim
sağlık
harcamaları
içinde
yer
almaktadır.



Ayrıca,

2005
yılından
itibaren
SSK
ve
diğer
kamu
kurum
ve
kuruluşlarınca
işletilen
 hastaneler
ve
sağlık
işletmelerinin
tümü
Sağlık
Bakanlığı’na
devredilmiş
olduğu
için
 SGK
 bütçesinde
 yer
 almamakta
 Sağlık
 Bakanlığı’nın
 bütçesinde
 yer
 almaktadır.
 Ne
 Sağlık
bakanlığı
ne
de
SGK
harcamaları
içinde
yer
almayan
bir
harcama
ise
kamuda
 çalışanların
ilaç
ve
tedavi
giderleridir.
Bu
harcamaların
SGK’ya
devri
de
2010
yılının
 başında
gerçekleşeceği
için
2010
yılı
izlemesi
yapılırken
dikkate
alınacaktır.



Tablo
 7’den
 görüldüğü
 gibi,
 2009
 yılında
 SGK’ya
 faturalı
 ödemeler,
 ek
 karşılıklar,
 emeklilere
yapılan
ek
ödeme,
devlet
katkısı,
SSK
5
puan
prim
indirimi
ve
özürlü
primi
 teşviki
 de
 dahil
 olmak
 üzere
 toplam
 46,690,000,000
 YTL
 tutarında
 bütçe
 transferi


(23)

yapılan
transfer
rakamına
eşittir.


Tablo
 İŞKUR’un
 yönetim
 ve
 aktif
 işgücü
 harcamalarını
 içermemektedir.
 Sadece
 yatırım
 harcamalarında
 İŞKUR’un
 yatırımlarının
 dahil
 edildiği
 belirtilmiştir.
 Yatırım
 harcamalarını
sosyal
koruma
harcamalarına
dahil
etmediğimiz
için
bu
bir
sorun
teşkil
 etmemektedir.16

Diğer
 giderler,
 yönetim
 ve
 faiz
 harcamaları,
 hukuki
 takip
 ve
 2022
 kapsamındaki
 primsiz
 ödemeleri
 içermektedir.
 19.08.2008
 tarihli
 5797
 sayılı
 kanuna
 göre
 2022
 sayılı
kanuna
göre
yaşlı,
özürlü
muhtaç,
güçsüz
kimselere
yapılan
aylık
ödemeleri
SGK
 Primsiz
 Ödemeler
 Genel
 Müdürlüğü
 eliyle
 yürütülmekte,
 Genel
 Müdürlüğün
 Sosyal
 Yardımlar
 Daire
 Başkanlığı
 görevleri
 arasında
 sayılmaktadır.
 Bu
 harcamalar
 sosyal
 yardım
 hizmetleri
 arasında
 dikkate
 alınmalıdır.
 
 SGK’nın
 sağlık
 ve
 sigorta
 ödemelerine
yönelik
harcamalarına
kıyaslandığında
oldukça
düşük
bir
sosyal
yardım
 harcaması
 yaptığı
 görülmektedir.
 Tablo
 8’de
 2009
 yılı
 SGK
 sosyal
 koruma
 harcamalarının
 toplamı
 olarak
 alınabilecek
 kalemler,
 bunların
 açıklama
 ve
 kaynaklarını
 vermektedir.
 Bu
 tabloya
 göre
 SGK
 sosyal
 koruma
 harcamaları
 102,564,000,000
YTL’dir.










16
Sosyal
Güvenlik
Kurumu
(SGK)
Emekli
Sandığı,
Sosyal
Sigortalar
Kurumu
(SSK)

ve
Bağkur’un
aynı
 çatı
altında
toplandığı
kuruma
verilen
isimdir.
Sosyal
Güvenlik
Kurumları
ya

da
kuruluşları
dendiğinde
 SGK
ve
İŞKUR
düşünülmektedir.



(24)

İŞSİZLİK
SİGORTASI
FONUNUN
HARCAMALARI


İşsizlik
 sigortasının
 uygulanmasına
 ilişkin
 olarak
 primlerin
 ve
 cezaların
 toplanması
 ve
 İşsizlik
 Sigortası
 Fonu’na
 aktarılmasından
 SGK;
 diğer
 her
 türlü
 işlemlerin
 yapılmasından
 da
 Türkiye
 İş
 Kurumu
 yetkili,
 görevli
 ve
 sorumlu
 tutulmuşlardır.


Fon’un
gelirleri,
prim
gelirleri,
bütçe
katkısı
ve
faiz
gelirlerinden
oluşmaktadır
(Tablo
 9a
 ve
 9b).
 Hazine
 Müsteşarlığı
 bütçesinden
 aktarılan
 ve
 Tablo
 5’te
 mükerrelik
 olmaması
için
Merkezi
Yönetim
sosyal
koruma
harcamalarından

düştüğümüz
rakam
 ile
Tablo
9’da
gördüğümüz
rakama
eşittir
(1,048,000,000
YTL).



İşsizlik
 sigortası
 bir
 işyerinde
 çalışırken,
 kendi
 istek
 ve
 kusuru
 dışında
 işini
 kaybedenlere,
 uğradıkları
 gelir
 kayıplarını
 kısmen
 de
 olsa
 karşılayarak
 kendilerinin
 ve
 aile
 fertlerinin
 zor
 duruma
 düşmelerini
 önlemek
 amacıyla
 sigortacılık
 tekniği
 ile
 faaliyet
gösteren,
Devlet
tarafından
kurulan
zorunlu
bir
sigorta
koludur.



Fon’un
 harcamalarının
 başında
 sigortalı
 işsizlere
 verilen
 ödenekler
 gelmektedir.



4447
 sayılı
 kanun
 ile
 sigortalı
 işsizlere
 meslek
 edindirme
 eğitimi
 için
 yapılacak
 harcamalar

da
Fon’un
giderleri
arasında
sayılmaktadır.
2008
yılında
çıkarılan
5763
 sayılı
 kanunda
 Fon’un
 aktif
 işgücü
 piyasası
 dahilinde
 kabul
 edilebilecek
 harcamalarının
kapsamı
genişletilmiştir.
Bu
kanuna
göre
“sigortalı
işsizler
ve
İŞKUR’a
 kayıtlı
diğer
işsizlere;
iş
bulma,
danışmanlık
hizmetleri,
mesleki
eğitim,
işgücü
uyum
 ve
 toplum
 yararına
 çalışma
 hizmetleri
 verilir
 ve
 işgücü
 piyasası
 araştırma
 ve
 planlama
 çalışmaları
 kapsamında
 yapılacak
 giderler
 İşsizlik
 Sigortası
 Fonu’ndan
 karşılanır.
 Bu
 giderlerin
 yıllık
 miktarı,
 İşsizlik
 Sigortası
 primi
 olarak
 Fon’a
 aktarılan
 Devlet
payının
yüzde
otuzunu
geçemez”.
Bu
durumda
sigortalı
işsizlere
yönelik
tüm
 aktif
 piyasa
 işlemlerinin
 harcamaları
 Fon
 tarafından
 karşılanmakta
 ve
 Fon’a
 devlet
 katkısının
 %
 30’u
 kadarı
 
 İŞKUR
 tarafından
 yürütülen
 işsizlere
 yönelik
 aktif
 piyasa
 harcamaları
 için
 kullanılabilmektedir.
 Bu
 miktar
 Hazine
 tarafından
 İşsizlik
 Sigortası
 Fonu’na
 atarılan
 miktarın
 (1,048,000,000
 YTL)
 %
 30’u
 (314,400,000
 
 YTL)
 olmaktadır.



İŞKUR’un


stratejik



planına



göre




İŞKUR’un




2009


yılı



toplam








gideri

 118,000,000
 YTL
 (www.sp.gov.tr/documents/planlar/TurkiyeIsKurumuSP0812.pdf)
 beklenmektedir.
 Bunun
 içinden
 personel
 harcamaları
 dışındaki
 tüm
 cari,
 mal
 ve
 hizmet
 alım
 giderleri
 ve
 sermaye
 transferleri
 dahil
 edildiğinde
 53,906,061
 YTL
 giderin
 tümü
 aktif
 işgücü
 piyasasına
 yönelik
 harcama
 olarak
 düşünülse
 bile,
 bu
 rakam,
aktif
piyasa
işlemlerine
yönelik
İşsizik
Sigortası
Fonu
tarafından
yapılabilecek
 miktarın
 yanında
 ihmal
 edilebilecek
 kadar
 küçüktür.
 Fon
 yetkililerinin
 belirttiğine
 göre
5763
sayılı
kanun
ile
beraber
2009
yılından
itibaren
sigortalı
işsiz
ya
da
İŞKUR’a


(25)

harcamaları
içinde
düşünülebilir.


İŞKUR
 Dünya
 Bankası
 ve
 AB
 fonlarını
 kullanarak
 aktif
 işgücüne
 yönelik
 faaliyetleri
 gerçekleştirmektedir.
 İŞKUR
 bütçesini
 hesabımızın
 dışında
 bıraktığımız
 
 için
 bu
 harcamalar
 tahminimizde
 yer
 almamaktadır.
 Ancak
 bu
 harcamaların
 Türkiye’nin
 kamu
sosyal
koruma
harcamalarına
dahil
edilmemesi,
yöntem
bölümünde
tartışıldığı
 gibi
ESSPROS
metodolojisine
göre
de,
bir
sorun
yaratmayacaktır.



İşsizlik
sigortası
giderlerinin
içine
yeni
eklenen
giderlerden
bir
diğeri
İstihdam
Paketi
 olarak
 bilinen
 5763
 sayılı
 İş
 Kanunu
 ile
 belirlenmektedir.
 
 Buna
 göre,
 18‐29
 yaş
 arasında
 olanlar
 ile
 yaş
 şartı
 aranmaksızın
 18
 yaşından
 büyük
 kadınların,
 işyerinin
 mevcut
istihdam
sayısına
ek
olarak
yeni
istihdam
şeklinde
işe
alınmaları
halinde,
bu
 kişilere
 ait
 işveren
 primleri
 yıllar
 itibariyle
 çeşitli
 oranlarda
 İşsizlik
 Sigortası
 Fonu
 tarafından
karşılanarak
SGK’ya
aktarılacaktır.
Ayrıca
5763
sayılı
İş
Kanunu
uyarınca,
 GAP
projesi
kapsamındaki
yatırımlarda
kullanılmak
üzere,
Fon’un
faiz
gelirinin
devlet


(26)

katkısı
 payına
 tekabül
 eden
 kısmı
 İşsizlik
 Sigortası
 Fonu’ndan
 Merkezi
 Yönetim
 bütçesine
 aktarılmaktadır
 (DPT,
 2009
 Yılı
 Programı).
 5763
 sayılı
 kanun
 ile
 
 İşsizlik
 Sigortası
Kanunu’na
eklenen
bir
diğer
harcama
kalemi
sigortalı
sayılan
kişileri
hizmet
 akdine
 tâbi
 olarak
 çalıştıran
 işverenin
 iflas
 vb.
 nedenleriyle
 
 ödeme
 güçlüğüne
 düştüğü
 hallerde
 geçerli
 olmak
 üzere,
 oluşturulan
 ücret
 garanti
 fonundan
 çeşitli
 ödemeler
yapılabilmesidir.



Aktif
 işgücü
 piyasasına
 yönelik
 harcamalar,
 ücret
 garanti
 fonu
 ödemeleri
 ve
 yeni
 istihdam
 paketi
 kapsamında
 yapılan
 harcamalar
 sosyal
 koruma
 harcaması
 olarak
 kabul
edilebilir.
Ancak
GAP
için
Merkezi
Yönetim
bütçesine
aktarılan
para
kalkınma
 için
 gerekli
 olan
 yatırımları
 yönelik
 olduğu
 ve
 sosyal
 koruma
 kapsamından
 düşülmemelidir.
Ne
yazık
ki
İşsizlik
Fonu’ndan
yapılan
harcamaların
içinden
GAP
için
 yapılan
 harcamayı
 ayırmak
 oldukça
 zor.
 
 Çünkü
 Bütçe
 Gerekçesi’nde
 İşsizlik
 Fonu
 rakamı
verilmiyor,
DPT
tarafından
yayımlanan
ve
2009
tahminini
de
içeren
tabloda
 (DPT,
2009
Yılı
Programı
sf.
68)

harcamaların
içinde
GAP’a
yapılan
aktarmalar
ayrı
 bir
 kalem
 olarak
 gösterilmiyor.
 Ancak
 DPT
 aynı
 kaynakta,
 GAP’a
 yönelik
 yapılan
 transferin
2008
ve
2009
rakamlarını
metin
içinde
belirtiyor.
Ancak
2010
ve
2011
için
 rakamlarını
yayınlanmış
olarak
bulmak
mümkün
olmadığından
bu
rakamlar
DPT’den
 talep
edilerek
alınmıştır.



Tablo
10
İsşizlik
Sigortası
Fonu’ndan
yapılan
sosyal
koruma
harcaması
kapsamında
 sayılabilecek
 giderler,
 bunların
 açıklamaları
 ve
 kaynaklar
 ile
 ilgili
 özet
 bilgileri
 vermektedir.
Bu
tabloya
göre
2009
yılında
İşsizlik
Sigortası
Fonu’ndan
1,723,000,000
 YTL
harcama
yapılacaktır.




(27)

Sosyal
 Yardımlaşma
 ve
 Dayanışmayı
 Teşvik
 Fonu
 
 (SYDTF)
 14.06.1986
 tarihinde
 yürürlüğe
 giren
 3294
 sayılı
 Sosyal
 Yardımlaşma
 ve
 Dayanışmayı
 Teşvik
 Kanunu
 ile
 kurulmuştur.
 
 2004
 yılında
 yürürlüğe
 giren
 5263
 sayılı
 kanun
 ile
 Fon
 Genel
 Sekreterliği,
 Başbakanlığa
 bağlı
 bir
 Genel
 Müdürlük
 olarak
 teşkilatlandırılmıştır.


Sosyal
 Yardımlaşma
 ve
 Dayanışma
 Genel
 Müdürlüğü
 (SYDGM)
 il
 ve
 ilçelerdeki

 faaliyetlerini

Türkiye
çapında
931
il
ve
ilçede
her
ilde
vali
ve
her
ilçede
kaymakam
 başkanlığında
 oluşturulmuş
 Sosyal
 Yardımlaşma
 ve
 Dayanışma
 Vakıfları
 aracılığıyla
 yürütülmektedir.




Fonun
 gelirleri,
 esas
 olarak
 vergi
 gelirlerinden
 ayrılan
 paylar,
 trafik
 cezalarının


%50’si,
RTÜK
gelirlerinin
%
15,
ve
diğer
bağış
ve
yardımlardan
oluşmaktadır.






Maliye
 Bakanlığı’nın
 ödenek
 cetvellerinden
 görülebileceği
 gibi,
 2008
 yılı
 için
 2,037,888,054
YTL
olan
fon
gelirlerinin
1,642,390,000
YTL’si
gelirden
ayrılan
paylar
 başlığı
 altında
 Maliye
 Bakanlığı
 Muhasebat
 Genel
 Müdürlüğü’nden
 
 fonksiyonel
 sınıflandırmaya
 göre
 Genel
 Kamu
 Hizmetleri
 başlığı
 altında
 fona
 aktarılmaktadır.


Fonlara
 Merkezi
 Yönetim
 bütçesinden
 başka
 bir
 transfer
 öngörülmemektedir.
 Gelir
 olarak
 kalan
 395,498,054
 YTL
 ise
 
 yukarıda
 sayılan
 diğer
 gelirlerden
 elde
 edilmektedir.

 SYDTF
2009‐2013
Stratejik
 planına
 göre
 
 Fonun
 gelirlerinin
 %
 88.5’i


vergilerden
 gelir
 payı,
 %8.7’si
 ise
 trafik


(www.sydgm.gov.tr/Sydtf/Web/duyurular/StratejikPlan2009_2013.pdf)


cezalarından
 gelmektedir.
 Paragrafın
 başında
 değinildiği
 gibi,
 gelirlerden
 ayrılan
 miktar
 daha
 önce
 Merkezi
 Yönetim
 idarelerinin
 harcamalarının
 fonksiyonel
 sınıflandırmaya
 göre
 “Sosyal
 Güvenlik
 ve
 Sosyal
 Yardım”
 harcamaları
 kaleminin
 içinde
yer
almadığı
için
mükerrelik
yoktur.




SYDTF’nda
 toplanan
 kaynak,
 Fon
 Kurulu
 kararları
 ve
 Genel
 Müdürlük
 eliyle
 ülke


(28)

genelinde
kurulu
bulunan
931
vakfa
aktarılmakta,
bu
kaynakların
yanı
sıra
vakıfların
 kendi
 gelirleri
 de
 kullanılarak,
 ihtiyaç
 sahibi
 yoksul
 vatandaşlara
 ayni
 ve
 nakdi
 yardımlar
ulaştırılmaktadır.
Vakıflar’ın

gelirleri,
SYDTF’dan
aktarılan
miktar
dışında
 fitre‐zekat‐kurban
 yardımları
 ve
 işletme
 ve
 iştiraklerden
 elde
 edilecek
 gelirlerden
 oluşmaktadır.
 SYDGM,
 daha
 önce
 belirtildiği
 gibi
 Merkezi
 Yönetim’in
 Genel
 Bütçeli
 idarelerden
 birisidir
 ve
 SYDGM’nin
 harcamalarının
 %
 91.31
 fonksiyonel
 dağılıma
 göre
 “Sosyal
 Güvenlik
 ve
 Sosyal
 Yardım”
 harcamaları
 kaleminde
 kabul
 edilmişitir

 (bkz.
 Tablo
 5).
 Dolayısıyla
 Fon
 bütçesinde
 yer
 almamakta
 ve
 mükerrelik
 olmamaktadır.



SYDTF’
nun
giderleri
çeşitli
başlıklar
altında
derlenebilir:



Aile
 ve
 Sağlık
 yardımları:
 Ekonomik
 yoksulluk
 içinde
 bulunan
 kimselere
 bayramların
öncesinde
verilen
gıda
yadımları,
yakacak
yardımları17,
oturulamayacak
 kadar
kötü
durumda
evlerde
barınan
muhtaç
kimselere
bakım
ve
onarım
için
yapılan
 ayni
 ve
 nakdi
 yardımlar,
 
 sosyal
 güvencesi
 olmayan
 ve
 yeşil
 kart
 almaya
 hak
 kazanamayan
 vatandaşların
 ödeme
 güçlerini
 aşan
 sağlık
 harcamalarının
 karşılanmasını
 içeren
 yardımlar,18
 yoksul
 anne
 adaylarına
 kendilerinin
 ve
 çocuklarının
 düzenli
 sağlık
 kontrollerini
 yaptırmaları
 şartıyla
 yapılan
 şartlı
 nakit
 transferleri.



Eğitim
 yardımları:
 Dar
 gelirli
 ailelerin
 çocukları
 için
 önlük,
 çanta
 ve
 kırtasiye
 gibi
 okul
ihtiyaçlarının
karşılanması
aktarılan
kaynak,

taşımalı
eğitim
ile
merkeze
taşınan
 yoksul
çocuklara
verilen
öğle
yemeği,
yoksul
ailelere
çocuklarını
düzenli
olarak
okula
 göndermeleri
 şartıyla
 her
 ay
 verilen
 eğitim
 yardımı,
 
 taşımalı
 sistem
 dışında
 kalan
 ilköğretim
 ve
 ortaöğretim
 öğrencilerinin
 ulaşım,
 barınma
 vb.
 ihtiyaçlarına
 yönelik
 verilen
destekler.
Tüm
bu
yardımlar
doğrudan
yoksul
alilere/çocuklara
yönelik
iken
 bir
 tek
 değişik
 uygulama
 bulunmaktadır.
 Bu
 uygulama
 2003‐2004
 eğitim‐öğretim
 yılından
 itibaren
 kaynağı
 Fon’dan
 aktarılmak
 suretiyle
 MEB
 tarafından
 ilköğretim
 öğrencilerinin
kitapları
ücretsiz
verilmesi
ve
bu
kapsamda
ayrılan
kaynak
Milli
Eğitim
 Bakanlığı'na
doğrudan
aktarılmasıdır.



Özürlülülere
 yönelik
 yardımlar:
 Sosyal
 güvenceden
 yoksun
 özürlü
 kimselerin
 topluma
uyumunu
kolaylaştıracak
her
türlü
araç
gereç
ihtiyaçlarının
karşılanmasına
 







17
Maliyeti
TKİ
tarafından
karşılanmaktadır.
Bkz.
Tablo
5.



18
Yeşil
kart
sahibi
yoksullara
verilen
sağlık
yardımları
ise
2005
yılından
itibaren
Sağlık
Bakanlığı’na
 devredilmiştir


Referanslar

Benzer Belgeler

Tavsiye kara- rında sosyal koruma tabanı; sosyal dışlanma, yoksunluk, yoksulluğun üstesinden gelmek ve önlemek amacında olan korumayı güvence altına alan ulusal

• Genetik varyasyon populasyonda polimorfik lokusların oranı olarak da rapor edilebiliyor (yani bir bütün olarak populasyon içinde bir alelden daha fazlasının olduğu

• f) Kesim hayvanları ve 4915 sayılı Kanun çerçevesinde avlanmasına ve özel üretim çiftliklerinde kesim hayvanı olarak üretimine izin verilen av hayvanları ile ticarete

Madde 1- Bu Kanunun amacı; hayvanların rahat yaşamlarını ve hayvanlara iyi ve uygun muamele edilmesini temin etmek, hayvanların acı, ıstırap ve eziyet çekmelerine karşı en

zorundadırlar. • Ev ve süs hayvanı satan kişiler, bu hayvanların bakımı ve korunması ile ilgili olarak yerel yönetimler tarafından düzenlenen eğitim programlarına

• Özellikle kedi ve köpekler gibi sahipsiz hayvanların kendi mekânlarında, bulundukları bölge ve mahallerde yaşamaları sorumluluğunu üstlenen gönüllü kişilere yerel hayvan

Madde 20- Hayvanların korunması ve refahı amacıyla; yaygın ve örgün eğitime yönelik programların yapılması, radyo ve.. televizyon programlarında bu konuya yer

Çalışmanın birinci bölümünde sosyal koruma kavramı, unsurları, sosyal koruma harcamaları ile sosyal güvenlik kavramlarına tanımları, tarihsel gelişimleri, unsurları, alt