• Sonuç bulunamadı

OSMANLI MERKEZ VE TAŞRA TEŞKİLATI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "OSMANLI MERKEZ VE TAŞRA TEŞKİLATI"

Copied!
218
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)
(3)

OSMANLI MERKEZ VE TAŞRA TEŞKİLATI

Yazarlar

Prof.Dr. Mehmet ÖZ (Ünite 1, 7, 8) Prof.Dr. Mehmet Ali ÜNAL (Ünite 2, 4, 5)

Prof.Dr. Fahri UNAN (Ünite 3, 6)

Editörler

Prof.Dr. Ahmet Nezihi TURAN Prof.Dr. Mehmet ÖZ

(4)

İlgili kuruluştan izin almadan kitabın tümü ya da bölümleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kayıt veya başka şekillerde çoğaltılamaz, basılamaz ve dağıtılamaz.

Copyright © 2012 by Anadolu University All rights reserved

No part of this book may be reproduced or stored in a retrieval system, or transmitted in any form or by any means mechanical, electronic, photocopy, magnetic tape or otherwise, without

permission in writing from the University.

Öğretim Tasarımcısı Prof.Dr. Alper Tolga Kumtepe Grafik Tasarım Yönetmenleri

Prof. Tevfik Fikret Uçar Doç.Dr. Nilgün Salur Öğr.Gör. Cemalettin Yıldız Ölçme Değerlendirme Sorumlusu

Dr.Öğr.Üyesi İlker Usta Kapak Düzeni Prof.Dr. Halit Turgay Ünalan Dizgi ve Yayıma Hazırlama

Kitap Hazırlama Grubu

OSMANLI MERKEZ VE TAŞRA TEŞKİLATI

E-ISBN 978-975-06-2668-5

Bu kitabın tüm hakları Anadolu Üniversitesi’ne aittir.

ESKİŞEHİR, Ağustos 2018 2443-0-0-0-1909-V01

(5)

İçindekiler

Önsöz ... ix

Devlet, Saray, Hanedan, Padişah ve Divan. ... 2

DEVLET ... 3

Beylikten Devlete ... 3

Egemenlik Anlayışı ... 4

Örfî Hukuk ve Devlet ... 5

Devlet Anlayışının Temeli: Adalet ... 5

SARAY ... 6

Bîrun ... 6

Enderun ... 7

Kul Sistemi ... 8

Harem-i Hümâyun ... 8

Hükümdar/Sultan ... 9

HANEDAN (TAHT VERASETİ, CÜLUS, EVLİLİKLER) ... 10

Taht Veraseti ... 11

Şehzadeler ve Şehzade Sancağı ... 13

Hanedan Mensuplarının Evlilikleri ... 15

Hanedana Alternatif Arayışları ... 15

DİVAN-I HÜMÂYUN ... 16

Özet ... 19

Kendimizi Sınayalım ... 21

Kendimizi Sınayalım Yanıt Anahtarı ... 22

Sıra Sizde Yanıt Anahtarı ... 22

Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar... 23

Merkez Teşkilatı / Maliye, İlmiye ve Adliye... ... 24

MALİYE TEŞKİLATI ... 25

Defterdâr ve Defterhâne ... 25

Maliye Bürokrasisi ... 26

Başmuhasebe ... 26

Baş Bakıkulu ... 27

Cizye Baş Bâkıkulu ... 27

Veznedârbaşı ... 27

Sergi Nâzırı ve Sergi Halifesi ... 27

Defterdâr Kapısı (Bâb-ı Defterî) ... 27

Hazine ... 28

Dış Hazine ... 28

İç Hazine ... 29

Bütçe ... 29

Defterhâne (Defter-i Hakanî Eminliği) ... 30

1. ÜNİTE

2. ÜNİTE

(6)

XIX. Yüzyılda Maliye Teşkilatı ... 30

İLMİYE TEŞKİLATI ... 30

Medrese Teşkilatı ... 30

İlk Osmanlı Medreseleri ... 31

Osmanlı Medreselerinin Tasnifi ... 31

Genel Medreseler ... 32

İhtisas (Uzmanlık) Medreseleri ... 32

Sahn-ı Semân ve Süleymaniye Medreseleri ... 32

Eğitim Dili ve Öğretim Usulü ... 33

Medreselerdeki Eğitim Süreci ... 34

Medreselerin Kadrosu ... 34

Müderris ... 34

Muid ... 35

Talebeler ... 35

İdare ve Hizmet Kadrosu ... 35

Medreselerin Gerilemesi ve Bozulması ... 36

İlmiye Sınıfı ... 36

Şeyhülislâmlık Kurumu ... 36

Kadıaskerler ... 38

Müderrisler ... 38

Nakibü’l-eşrâf ... 38

Padişah Hocaları ... 38

Kadılar ... 39

Kazâ Müftüleri ... 39

İmam, Müezzin ve Vâizler ... 39

İlmiye Sınıfının Teftişi ve İstihdam Sahaları ... 40

OSMANLI ADLİYE TEŞKİLATI ... 40

Osmanlı Hukuku ve Tarihî Gelişimi ... 40

Adliye Teşkilatı ... 42

Kadıaskerler ... 42

Kadı ve Nâip ... 42

Tanzimat’tan Sonra Hukuk Alanındaki Değişmeler ve Adliye Teşkilatı ... 43

Nizamiye Mahkemeleri ... 44

Şer’iyye Mahkemeleri ... 44

Ticaret Mahkemeleri ... 44

Cemaat Mahkemeleri... 45

Konsolosluk Mahkemeleri ... 45

Osmanlı İmparatorluğu’nda Anayasalı Dönem: 1876 Kanun-ı Esâsî’si ... 45

Özet ... ... 46

Kendimizi Sınayalım ... ... 47

Okuma Parçası ... ... 48

Kendimizi Sınayalım Yanıt Anahtarı ... ... 48

(7)

Sıra Sizde Yanıt Anahtarı ... ... 48

Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar... 49

Ordu ... ... 52

GİRİŞ ... 53

İLK DÖNEM OSMANLI ORDUSU ... 53

KLÂSİK OSMANLI ORDUSU ... 54

Kapıkulu Ordusu ... 55

Acemi Ocağı... 55

Yeniçeri Ocağı ... 57

Cebeci Ocağı ... 63

Topçu Ocağı ... 64

Kapıkulu Sipâhileri ... 64

Humbaracı Ocağı ... 65

Lağımcı Ocağı ... 65

Top Arabacıları Ocağı ... 66

Eyâlet (Taşra) Ordusu ... 66

Akıncı Ocağı ... 68

Deliler ... 69

Kale Muhâfızları ... 69

Yardımcı Kuvvetler ... 70

Ordu Geri Hizmeti Elemanları ... 70

Osmanlı Deniz Kuvvetleri (Donanma) ... 72

Özet ... 75

Kendimizi Sınayalım ... 77

Kendimizi Sınayalım Yanıt Anahtarı ... 78

Sıra Sizde Yanıt Anahtarı ... 78

Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar... 79

Taşra Teşkilatı/Timar Sistemi, Eyalet, Sancak ve Kaza Düzeni ... 80

TİMAR SİSTEMİ ... 81

Timar’ın Kökeni ... 81

Dirlik Çeşitleri ... 82

EYALET VE SANCAK DÜZENİ ... 93

Eyalet ve Beylerbeyi ... 93

İdarî Bakımdan Eyaletler ... 94

Sancak İdaresi ... 95

KAZÂ DÜZENİ ... 98

Kazâ ve Kadı ... 98

Kadı ve Nâip ... 98

Nahiye ... 99

Subaşı ... 100

3. ÜNİTE

4. ÜNİTE

(8)

Özet ... 101

Kendimizi Sınayalım ... 102

Kendimizi Sınayalım Yanıt Anahtarı ... 103

Sıra Sizde Yanıt Anahtarı ... 103

Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar... 104

Arazi ve Vergi Düzeni ... 106

OSMANLI DEVLETİNDE ARÂZİ ... 107

Mîrî Araziler ... 107

Mîrî Arazinin Tasarruf Şekli ... 108

Reâyâ Çiftlikleri ... 108

Hassa Çiftlikler ve Çayırlar ... 109

Zeminler ... 109

Mezraalar ... 109

Mülk Arazi ... 110

Ümerâ ve Ayan Çiftlikleri ... 110

Bağ ve Bahçeler ... 110

Vakıf Araziler ... 111

VERGİ DÜZENİ ... 111

Tahrirler (Vergi Sayımları) ... 111

Tahrirlerin Tarihçesi ... 111

Osmanlı Öncesi Türk-İslâm Devletlerindeki Tahrirler ... 112

Osmanlı Devletinde Tahrirler ... 112

Tahrirlerin Yapılış Sebebi ... 112

Tahrirlerin Yapılış Şekli ... 113

Tahrir Defterleri ... 114

Vergi Düzeni ve Vergiler ... 115

Öşür ... 116

Hubûbât Öşrü ... 117

Hayvancılık ve Hayvancılıkla İlgili Resimler ... 118

Maktû Vergiler ve Mukâtaalar ... 121

Özet ... 128

Kendimizi Sınayalım ... 129

Kendimizi Sınayalım Yanıt Anahtarı ... 130

Sıra Sizde Yanıt Anahtarı ... 130

Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar... 130

Vakıf Müessesesi... ... 132

VAKIF NEDİR? ... 133

VAKIFLARIN ORTAYA ÇIKIŞ SEBEPLERİ ... 133

VAKIF ÇEŞİTLERİ ... 136

GELİR KAYNAĞI DURUMUNDAKİ VAKIFLAR ... 139 5. ÜNİTE

6. ÜNİTE

(9)

VAKIF YAPAN KİŞİDE VE VAKFEDİLEN MALDA

BULUNMASI GEREKEN ŞARTLAR ... 141

Vakfeden Kişide Bulunması Gereken Şartlar ... 141

Vakfedilen Malda Bulunması Gereken Şartlar ... 141

VAKIFLARIN KURULUŞ ŞEKİLLERİ ... 142

VAKFİYELER ... 143

VAKIFLARIN İDARESİ ... 146

VAKIFLARIN HİZMET ALANLARI ... 149

Özet ... ... 152

Kendimizi Sınayalım ... ... 153

Kendimizi Sınayalım Yanıt Anahtarı ... ... 154

Sıra Sizde Yanıt Anahtarı ... ... 154

Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar... 155

Klasik Devir ve Islahatlar ... 158

XVII. YÜZYIL SONLARINA KADAR OSMANLILARDA DEVLET, TOPLUM VE ISLAHAT ANLAYIŞI ... 159

Kanun-ı Kadim ... 161

Kanun-ı Kadim’in Tenkidi ... 163

XVI. YÜZYIL SONLARINDAN XVIII. YÜZYIL BAŞLARINA ISLAHAT ÖNERİLERİ... 164

Gelenekçi Islahat Düşüncesi Hakkında Bir Değerlendirme ... 169

OSMANLI ASKERÎ, SOSYAL VE MALÎ DÜZENİNDE XVII. YÜZYIL ISLAHATLARI ... 171

Özet ... 178

Kendimizi Sınayalım ... 179

Kendimizi Sınayalım Yanıt Anahtarı ... 180

Sıra Sizde Yanıt Anahtarı ... 180

Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar... 181

Merkez ve Taşra Teşkilatında Dönüşüm ... 182

DÖNÜŞÜMÜN SEBEPLERİ ... 183

Fetihlerin Yavaşlaması ... 184

Ekonomik Nedenler ... 185

Ticaret Yolları Mücadelesi ... 185

Amerikan Gümüşünün Etkisi ve Fiyat Yükselmeleri ... 186

Ateşli Silahların Üstünlük Kazanması ... 187

Nüfus Artışı ve İşsizlik ... 187

Değişimin Ana Nedenleri Hakkında Bir Değerlendirme ... 188

MERKEZ TEŞKİLATINDA DEĞİŞME ... 189

Kul Sisteminde Değişim ... 189

Divan-ı Hümâyun’dan Paşakapısına ... 190

Maliye’de Değişim... 194

İltizam Sisteminin Yaygınlaşması ... 195

7. ÜNİTE

8. ÜNİTE

(10)

XVIII. Yüzyılda Çok Hazineli Dönem ... 196

TAŞRA İDARESİ VE TİMAR SİSTEMİNDE DEĞİŞME ... 197

Timar Düzeninde Değişim ... 198

Kadılık ve Kaza Sistemi ... 199

Âyânlık ... 199

Özet ... ... 202

Kendimizi Sınayalım ... ... 203

Kendimizi Sınayalım Yanıt Anahtarı ... ... 204

Sıra Sizde Yanıt Anahtarı ... ... 204

Yararlanılan ve Başvurulabilecek Kaynaklar... 205

Sözlük ...... 207

(11)

Önsöz

Sevgili öğrenciler,

Tarihin uzun ömürlü son büyük imparatorluğu Osmanlı Devletidir. Farklı yönleriyle ilgi çekmesinin, çok sayıda incelemenin konusu olmaya devam etmesinin sebebi budur.

Merak edilen taraflarından biri ise nasıl yönetildiğidir. Bu imparatorluğu Osmanoğulları adını alan bir hanedanın kurup idare ettiği açıktır. Benzeri monarşiler gibi bu haneda- nın da bir payitahtı vardır: İstanbul. Devlet bu şehri, kendinden önceki imparatorluktan, Roma/Bizans’tan, almıştır. Devlet bu merkezden yönetilir.

Klasik tasnife göre söyleyecek olursak, ana ülke ve sömürgeler şeklinde ayrılan kolon- yal/sömürgeci imparatorluk değil, bir modern öncesi imparatorluk söz konusudur. Bu, büyük ülke içindeki ülkelerin bir merkezden idare edilmesi anlamına gelir. İmparatorlu- ğun en geniş sınırları 20 milyon km2dir ve yüzyıllar boyunca Asya, Avrupa ve Afrika’da ülkeleri/eyaletleri vardır. Bütün bu olgular Osmanlı Devletinin, devraldığı tarihi mirasla, daha az değişen yönleri kadar tarihî şartlara göre değişerek devam eden yönleri olduğu- nu da gösterir. Burada Osmanlı Merkez ve Taşra Teşkilatı sizlere bu olgular çerçevesinde verilmeye çalışılmıştır.

İlk ünite (Devlet, Saray, Hanedan, Padişah ve Divan) doğrudan merkez teşkilatı ile kurumlarına ayrılmıştır. Sanayi öncesi bir imparatorluk olarak kurulup gelişen ve Osma- noğulları hanedanı tarafından yönetilen bu devletin teşkilatı, kurumsal özellikleri yapısal olarak çok az değişime uğramakla birlikte, tarihsel değişimlerin dönüştürücü etkileriyle biçimlenmiştir. İkinci (Maliye, İlmiye ve Adliye) ve üçüncü (Ordu) ünitelerde bu biçim- lenişin farklı kurumsal alanlardaki anlatımlarını bulacaksınız. Bir askerî imparatorluk olarak Osmanlılar ekonomik şartlara uyumlu bir idarî-malî düzen kurmuşlardı. En kü- çük birimi küçük köylü işletmesi olan Çiftlik’e bağlı sistemler geliştirmişlerdi. Dördüncü (Timar Sistemi, Eyalet, Sancak ve Kaza Düzeni), beşinci (Arazi ve Vergi Düzeni) ve altıncı (Vakıf Kurumu) ünitelerde anlatılan konular kurulan bu düzenle doğrudan ilişkilidir. Son iki ünitede (“Klasik Devir ve Islahatlar” ile “Osmanlı Merkez ve Taşra Teşkilatında Dönü- şüm”) devletin değişmeye başlayan dünyayla yeni bir uyum sürecine nasıl girdiği, geçiş dönemi ıslahatları ve kurumsal dönüşümler anlatılmaktadır.

Bu kitabın yazarları kendi uzmanlık alanlarında Türkiye’nin seçkin tarihçileridir. De- ğerli katkılarına minnettarız. AÖF ders kitapları biriminin titiz, çalışkan personeli; bil- hassa bu kitap için her şeyi güler yüzle çözen Ufuk Önce içten teşekkürümüzü fazlasıyla hak ediyor. Redaksiyon ve tashihe fedakârca vakit ayırıp emek veren Esra Başak’a ayrıca müteşekkiriz.

Editörler

Prof.Dr. Ahmet Nezihi TURAN Prof.Dr. Mehmet ÖZ

(12)

1 Amaçlarımız

Bu üniteyi tamamladıktan sonra;

Os man lı dev let an la yı şı nın te mel il ke le ri ni ta nım la ya bi le cek, Os man lı sa ray sis te mi nin iş le yi şi ni açık la ya bi le cek,

Os man lı lar da taht ve ra se tin de be nim se nen usûl ve za man için de mey da na ge­

len de ği şik lik le ri ta nım la ya bi le cek,

Mer ke zî ka rar al ma ve da nış ma or ga nı olan Di van­ı Hü mâ yun’un gö rev ve iş­

lev le ri ni ta nım la ya bi le ceksiniz.

Anahtar Kavramlar

• Saltanat

• Saray

• Hanedan

• Padişah

• Şehzade

• Taht Veraseti

• Ekberiyet

• Adalet

• Harem

• Birun

• Enderun

• Kul Sistemi

İçindekiler

 

Osmanlı Merkez ve

Taşra Teşkilatı Devlet, Saray, Hanedan, Padişah ve Divan

• DEVLET

• SARAY

• HANEDAN

• DİVAN-I HÜMÂYUN

(13)

DEV LET

Be lir li bir top rak par ça sı üze rin de ya şa yan bir hal kın ör güt len me si ne dev let di yo­

ruz. Dev let kav ra mı da ta rih içe ri sin de, top lum la rın sos yo­eko no mik ya pı la rı na ve ege men gü cün/teş ki la tın şü mu lü ne gö re de ği şik lik ler ge çir miş, mo dern çağ da ulus­dev let de di ği miz ya pı or ta ya çık mış tır. Bu nun ön ce sin de Av ru pa’da fe oda li­

te nin çö zül me siy le mer ke zî kral lık la rın güç len me si sü re ci ya şan mış tır. Os man lı top lu mu XIX. yüz yı la ka dar ti pik bir sa na yi­ön ce si ta rım top lu mu dur.

Sa na yi ön ce si top lum lar da dev le tin ti pik özel lik le ri şun lar dır:

• Ti pik ola rak mo nar şik tir (Ak de niz cum hu ri yet le ri ha riç).

• An cak mut lak gü cü sı nır la yan un sur la rın (din, top lum sal fark lı lık lar) ya­

nın da dev le tin kı rıl gan lı ğı na yol açan ya pı sal fak tör ler mev cut tur.

• Ulaş tır ma ve ile ti şim alan la rın da zor luk lar ve ya vaş lık dev let ör güt len me si açı sın dan önem li bir be lir le yi ci dir.

Bey lik ten Dev le te

Os man lı lar XIV. yüz yıl baş la rın da Ana do lu’nun ku zey­ba tı ucun da ya rı­ba ğım­

sız bir uc bey li ği ola rak ta rih sah ne si ne çık mış tı. Bu bey lik kı sa sü re de sı nır la­

rı nı ge niş le tir ken dö ne min si ya sî ge liş me le ri so nu cu ba ğım sız bir dev le te doğ ru ge liş ti. Os man Ga zi dö ne min de dö ne min hâ ki mi yet sem bol le rin den olan Cu ma na maz la rın da Os man lı be yi adı na hut be oku tul ma sı ile il gi li ri va yet ile Os man Ga zi’ye at fe di len ama sa hih li ği tar tı şı lan sik ke ler ba ğım sız lık yö nün de işa ret ler ola rak yo rum la na bi lir. Bu nun la bir lik te Or han Ga zi dö ne min de İl han lı la ra ver gi öden di ği bi lin di ği ne gö re Os man lı Bey li ği nin an cak İl han lı Dev le ti nin da ğıl ma sı sü re cin de 1327’de ki Ti mur taş is ya nı ile 1335’de Ebu Sa id Ba ha dır Han’ın ölü mü ara sın da tam an la mıy la ba ğım sız bir dev let ha li ne gel di ği ve ku rum sal açı dan da Or han Ga zi ve I. Mu rad dö nem le rin de dev let leş me nin ger çek leş ti ği söy le ne bi lir.

Di van’ın ve ti mar sis te mi nin kö ken le ri ni en azın dan I. Mu rad, hat ta Or han Ga zi dö ne mi ne ka dar ta kip et mek müm kün dür. Or han Ga zi za ma nın da ya ya ve mü­

sel lem teş ki la tı ku rul muş tu. 1323 ve 1324 ta rih li vak fi ye ler de be lir li bir bü rok ra­

tik ör güt len me nin var lı ğı nın, de lil le ri ola rak oku na bi lir.

Devlet, Saray, Hanedan,

Padişah ve Divan

(14)

Os man lı Dev le ti ilk kay nak lar da Os ma no ğul la rı (Âl-i Os man), Ga zi ler ola rak ge çer. Bi la ha re Dev let-i aliy ye(-i Os ma ni ye) ve Dev let-i âl-i Os man kav ram la rı or­

ta ya çı kar. Ya ban cı kay nak lar da ise Türk Dev le ti, Türk İm pa ra tor lu ğu, Os man lı (Oth man li, Ot ho man, Ot to man) dev le ti vb. kav ram la rı kul la nı lır.

Os man lı Dev let ya pı sı nı an la mak için Os man lı la rın mi ras al dık la rı ege men lik ve dev let an la yı şı nı kı sa ca açık la mak ge re ke cek tir.

Os man lı lar la ön ce ki Türk dev let le ri ara sın da ege men lik an la yı şı ve ve ra set sis tem le­

ri ba kı mın dan fark var mı dır?

Ege men lik An la yı şı

Dev let, halk, ül ke, hâ ki mi yet ve teş ki lat tan olu şur. Es ki Türk ler de dev le te el/il de­

nir di. Ta rih te ki bü yük Türk dev let le ri ne bak tı ğı mız da Hun lar la bir lik te gev şek bir ka bi le ler kon fe de ras yo nu ya pı sın dan Os man lı lar da mer ke zi yet çi İm pa ra tor lu ğa uza nan bir çiz gi göz lü yo ruz. Bu sü reç te Gök türk ler ve Uy gur lar gi bi İs lâm­ön ce si dev let le rin tec rü be le ri üze ri ne ilk Müs lü man Türk dev let le ri nin ve özel lik le Sel­

çuk lu la rın mey da na ge tir di ği boz kır ge le ne ğiy le yer le şik İs lâm me de ni ye ti ge le­

nek le ri nin sen te zi or ta ya çık mış tır.

Ege men li ğin kay na ğı açı sın dan Türk ler de hâ ki mi yet an la yı şı İs lâm­ön ce si ve İs lâm dö nem le rin de be lir li bir de vam lı lık gös te rir. Boz kır ge le ne ğin de ki kut an­

la yı şı İs lam laş may la bir lik te ye ri ni Al lah’ın lüt fu/Tan rı nın tak di ri kav ra mı na bı­

ra kır ken öz de çok önem li bir de ğiş me den söz ede me yiz. Zi ra her iki dö nem de de Türk ler de hâ ki mi ye tin ila hî bir kö ke ne da yan dı ğı, yö ne ti me ki min ge çe ce ği ni Tan rı nın/Al lah’ın be lir le di ği, ya ni ege men li ğin tak dir­i ila hî ye bağ lı bu lun du ğu an la yı şı var dır. Fi ili yat ta ege men li ğin sa hi bi ni be lir le yen şey güç idi.

Es ki Türk ler de ki kut ke li me si nin an la mı çok tar tı şıl mış, saa det, mut lu luk, baht, ta lih gi bi an lam la rı nın as lın da ikin cil de re ce de önem li ol du ğu, hâ kim an la­

mı nın dev let/dev let lû ol du ğu üze rin de du rul muş tur. Kut’un as lın da si ya sî hâ ki mi- yet kud re ti an la mın da an la şıl mak ta dır.

Her Türk top lu lu ğun da han/ka ğan sü la le le ri var dı. Me se la Gök türk ler de ka ğan­

lar Aşi na­oğul la rı na men sup tu. Uy gur lar da baş lan gıç ta Yağ la kar ka bi le si ka ğan sü­

la le si idi. Oğuz lar da 24 boy bel li bir hi ye rar şi ye tâ bi idi. Os man lı la rın Ka yı bo yu na men su bi yet id di ala rı nın ar ka pla nın da ken di le ri ni Oğuz Ka ğan’a ve onun bu hi ye­

rar şi de bi rin ci sı ra da yer alan to ru nu Ka yı’ya bağ la mak su re tiy le Türk­Mo ğol si ya sî ege men lik an la yı şı için de meş ru hü küm dar lar ol duk la rı nı is pat la ma kay gı sı ya tar.

XV. yy.da Os man lı lar da Oğuz ge le ne ği ni can lan dır dı lar; bir yan dan ga zi ön­

der ler ola rak di ni yay ma mis yo nu nu meş ru iyet le ri nin te mel va sı ta sı ola rak kul­

la nır ken öte yan dan da Tür ki ye Sel çuk lu la rı nın meş ru va ris le ri ol duk la rı nı öne sür dü ler. Fa tih Sul tan Meh med’in şah sın da Os man lı hü küm da rı sul tan, ha kan ve kay ser un van la rı nı bir leş tir miş ti. Bu üç meş rui yet kay na ğı nın ya nın da Os man lı la­

rın sün nî İs lâm dün ya sı nın li de ri ko nu mu na gel me le riy le XVI. yüz yıl da ev ren sel hâ ki mi yet id di ala rı so mut bir te me le da ya ndı.

Bu na mu ka bil, XVI. yüz yıl Os man lı ta rih çi si Mus ta fa Âlî ev ren sel hü küm dar­

lar ola rak İs ken der, Cen giz ve Ti mur’u sa hib-kı ran (ça ğın hü küm da rı, ci han gir) ola rak ad lan dı rır. Se kiz yıl ka dar kı sa bir sü re de ğil de da ha uzun ya şa sa, I. Se lim de sa hib-kı ran olur du. Ev ren sel ol ma yan hü küm dar lar iki çe şit tir: 1. Soy dan gel me olan lar, 2. İk ti da rı si lah gü cüy le ele ge çi ren ve böy le ce Tan rı dan yar dım al dık la rı ka­

nıt la nan ki şi ler (mü ey yed min ind-Al lah). Os man lı hü küm dar la rı nın da Tan rı ta ra­

fın dan yar dım edil miş, “Tan rı nın yer yü zün de ki göl ge si” ol duk la rı na ina nı lı yor du.

1

(15)

Os man lı dev let ya pı sın da hü küm dar­reâ yâ iliş ki si ve ara ya baş ka un sur lar kon­

ma dan re âyâ nın doğ ru dan sul ta na şi kâ yet hak kı nın bu lun ma sı ha ne da nın te ba a nez din de ki meş ru iye ti ni sağ la ma da ve ­di nî­mez he bî sa ik ler den kay nak la nan bir iki ha re ket dı şın da­ halk is ya nı de ni le bi le cek ha re ket le rin vu ku bul ma ma sın da bu özel li ğin et ki li ol du ğu an la şı lı yor.

Os man lı dev let an la yı şı nın ta ri hî ve teo rik te mel le ri hak kın da bkz. Ha lil İnal cık, Os man lı’da Dev let, Hu kuk ve Ada let, İs tan bul 2000.

Ör fî Hu kuk ve Dev let

Or ta As ya Türk le rin de sos yal ve si ya sî dü zen ör fî hu ku ka, yo su na da ya nır ama yo sun, ku ru cu Ka ğa nın ira de siy le tö rü/tü re ha li ni alır. Cen giz ya sa sı da esa sen Türk dev let ge le ne ğin de ki tö rü’den baş ka bir şey de ğil dir. Dev let ku ru cu su Türk hü küm dar la rı nın ka nun koy ma la rı iş te bu ge le ne ğin bir ifa de si dir. Os man lı Bey­

li ğin de de Os man Bey ba ğım sız lı ğı nı ilân edin ce ka nun koy muş tur.

Os man lı dev le tin de ör fî-sul ta nî hu kuk ala nı hü küm dar la rın ken di ira de si ne da ya na rak şe ri a tın kap sa mı na gir me yen alan lar da ka nun koy ma yet ki si ni kul lan­

dı ğı bir alan dır. Esa sen bu, Os man lı lar dan ön ce ki Müs lü man Türk dev let le rin de or ta ya çık mış ve ge liş miş tir. Hin dis tan’da Türk Del hi Sul tan la rı (1206­1412) ta ra­

fın dan za va bit adı ve ri len ka nun la rın çı ka rıl dı ğı bi lin mek te dir.

Os man lı lar ay nı ge le ne ği de vam et tir di ler. Ku ru luş dev rin den iti ba ren hem şe ri at hem de ör fî hu kuk önem li rol oy na dı. Fa tih Sul tan Meh med gi bi bü yük hü küm dar la rın ör fî ka nun lar vaz’ et me ko nu sun da ki et ki li tu tum la rı iyi bi lin­

mek te dir. Tur sun Bey’in Ta rih-i Ebu’l-feth ad lı ese rin de si ya set-i ila hî ve si ya set-i sul ta nî ayı rım, ya pıl mak ta, si ya set­i sul ta nî ve ya sağ-ı pa di şa hî’nin örf ola rak bi­

lin di ği ifa de edil mek te dir. İş te pa di şah lar, ken di le ri ku ral lar ko ya bil di ği gi bi örf ve adet le ri de ka nun laş tı rır lar dı. Fa tih Ka nun na me sin de ki “Bu ka nun na me atam de dem ka nu nu dur, be nim da hi ka nu num dur, ev lad-ı ki ra mım nes len ba’de nes lin anın la âmil ola lar” ifa de si sul tan la rın ka nun koy ma yet ki si ni ve bu ka nun la rın bağ la yı cı lı ğı nı net bir bi çim de or ta ya ko yar. An cak Müs lü man Türk dev let le rin de gör dü ğü müz bu ör fî ka nun la rın en azın dan teo rik ola rak şe ri a tın ala nı dı şın da ki ko nu lar da ko nul ma sı ve bun la rın şe ri a ta ay kı rı hü küm ler içer me me si şart tı. Öte yan dan bu ka nun la rı dü zen le me işiy le yü küm lü olan ni şan cı, ade ta şey hü lis la mın ör fî hu kuk sa ha sın da ki den gi sa yıl mış tır. Ni te kim Ko ca Ni şan cı Ce lâl­zâ de’den

“müf­ti-yi ka nun” ola rak bah se dil miş tir.

Dev let An la yı şı nın Te me li: Ada let

Bu çer çe ve de Türk­İs lâm dev let te lak ki si nin en te mel kav ra mı ola rak kar şı mı za ada let kav ra mı çı kar. Bu esa sen ev ren sel bir an la yı şı yan sı tan kav ram dır ve Or ta As ya Türk ta ri hin de, Hint­İran ge le nek le rin de, Kut sal ki tap lar da, Yu nan si ya sî dü­

şün ce sin de ki ada let il ke siy le iliş ki len di ri lir. Bu kav ram İs lâm si ya set li te ra tü rün de dai re-i ad li ye (ada let çem be ri) ad lı bir for mü las yon la kar şı mı za çı kar. Gü nü müz de

“Ada let Mül kün Te me li dir” şek lin de bir öz de yiş ola rak ya şa yan bu kav ram baş lı ca beş un su run bir bir le riy le bağ lan tı la rı nı ifa de eder:

Mülk ya ni hü küm dar lık ve dev let; As ker/Kuv vet li bir Or du; Ha zi ne/Güç lü bir eko no mi; Rea ya/Mü ref­feh bir halk; ve Ada let.

Bir dai re oluş tu ran bu kav ram laş tır ma da her bir un sur önem li dir ve bir zin ci­

rin hal ka la rı gi bi dir. Ne var ki en te mel iki un sur mülk ve ada let un sur la rı dır. Bu

(16)

iki si bir bi ri ne sı kı sı kı ya bağ lı dır ve bi ri ol ma dan di ğe ri as la ola maz ve zin cir de ki di ğer hal ka la rın sağ lı ğı da bü yük öl çü de bu iki si ne bağ lı dır. Mülk ya ni ül ke ve hü­

küm dar lık an cak adil bir yö ne tim le ayak ta du ra bi lir ve ni za mın/dü ze nin de va mı sağ la na bi lir. Ada let kav ra mı nın zıd dı zu lüm, ni zam kav ra mı nın zıd dı ise ih ti lâl ve fet ret (ya ni kar ga şa ve anar şi)’tir. Ada le te o den li önem ve ri lir ki, İs lâm dö ne mi eser le rin de “Küf ri le dün ya du rur, zul mi le dur maz” dar bı me se li sık lık la zik re dil­

miş tir. Ya ni bir ül ke nin yö ne ti ci le ri Müs lü man ol sa da hi ora da zu lüm var sa dü zen ol maz; bu nun ak si ne Müs lü man yö ne ti ci si ol ma yan bir ül ke de eğer ada let hâ kim­

se dü zen olur.

SA RAY

Os man lı Dev let teş ki lâ tı ve yö ne ti min de sa ra yın, ni te li ğin de dö nem le re gö re de­

ği şik lik ler ol sa da, çok mer ke zî bir ro lü ol muş tur. Os man lı lar bu ba kım dan Ya­

kın­Do ğu ge le nek le ri ni iz le miş ler dir. Bu ge le nek te Hü küm dar ve Sa ray dev let sis­

te mi nin mer ke zi dir. Sa ra yın özel ve res mî fonk si yon la rı bi r a ra da dır. Ya ni sa ray hü küm dar ve ha ne da nın özel ha ya tı nın geç ti ği me kân ol ma nın ya nın da dev let iş le ri nin yü rü tül dü ğü mer kez dir.

Top ka pı Sa ra yı ör ne ğin den ha re ket le Os man lı sa ray teş ki la tı nın ya pı sı nı da ha iyi an la ya bi li riz. Bu na gö re sa ray ha rem, en de run (iç kı sım) ve bi run (dış kı sım) bö lüm le rin den mey da na ge lir. Her üç bö lüm de de ği şen oran lar da ka mu hiz me ti fonk si yo nu gö rür. Top ka pı Sa ra yı na Bâb­ı Hü mâ yun (Dış Ka pı)’dan gi ri lir. Ba bü’s­

se lâm de ni len or ta ka pı dan ikin ci av lu ya ge çi lir. Alay Mey da nı nın sol ta ra fın da Kub be al tı, Ha zi ne, Ma li ye bö lüm le ri var dır. Bu ra dan Ba bü’s­saa de (Mut lu luk Ka­

pı sı)’den Arz oda sı, Hır ka­i Saa det vb.nin de bu lun du ğu En de run’a ge çi lir. Da ha son ra ise da rüs saa de ağa sı nın gö ze ti min de ki Ha rem kıs mı ge lir. Esa sen ku ru luş dev rin de ka pı ağa sı ha rem dâ hil bü tün en de run dan so rum luy du ama XVI. yüz yıl so nun da, iki kıs mın yö ne ti min de fark lı laş ma ol muş, ka ra ha dım ağa sı (da rüs saa­

de ağa sı) ha re min yet ki li si ol muş tur.

Bî run

Ke li me an la mı dış, taş ra olan bî run Os man lı sa ra yı nın ana gi ri şin den son ra ge len ke si mi ne ve ri len ad dır. Sa ra yın bi rin ci av lu sun da bi run er kâ nı yer alır. Sad ra zam dâ hil dev let yö ne ti ci le ri bir an lam da bi run gö rev li si sa yı la bi lir se de uy gu la ma­

da bi run da en de run da ol ma yan ka pı kul la rı ile di van hiz met li le ri bu lu nur. Dev let hiz met le ri bu kı sım da gö rü lür. Bi run da ki sa ray hiz met li le ri ara sın da şun lar var dı:

Ka pı ku lu Pi ya de le ri (ye ni çe ri ler, top çu lar, ce be ci ler vb.), al tı bö lük hal kı da de­

ni len Ka pı ku lu sü va ri le ri (si pah, si lah tar, sağ ulu fe ci ler, sol ulu fe ci ler, sağ ga rip ler, sol ga rip ler), bos tan la rın ba kı mı ve sa hil le rin gü ven li ğin den so rum lu bos tan cı ba­

şı ve bos tan cı lar, mi ra le min ida re sin de ki meh ter ta kı mı, mü te fer ri ka ba şı yö ne ti­

min de ki im ti yaz lı ai le ve bey lik le rin ço cuk la rı, zi ya fet iş le riy le gö rev li çaş ni gir ba şı ve çaş ni gir ler, ça vuş ba şı nın yö ne ti min de teş ri fat ve ulak lık iş le ri ni gö ren ça vuş lar, sa ray ahır la rı nı ida re eden mi ra hur ve ma iye ti, ça kır cı ba şı yö ne ti min de av kuş la rı ve kö pek le ri ni bes le yip ba kan do ğan cı lar ve sek son cu lar; darp ha ne emin li ği per­

so ne li, has sa mi mar la rı ör gü tü.

Adalet Dairesi 1-Adldir Mucib-i salah-ı

cihan(Dünyanın kurtuluşu ve düzeni adalete bağlıdır)= Adalet 2-Cihan bir bağdır

dıvarı Devlet (Dünya, duvarı devlet olan bir bağdır)=Devlet 3-Devletin nâzımı şeriattir

(Devleti düzenleyen kurallar şeriat ve kanundur)=Şeriat/

Kanun/ Türe

4-Şeriata hâris olamaz illâ melik (Hükümdar olmadan kanunlar koruyucu olamaz)=Hükümdar/

Yönetici

5-Melik zapteylemez illâ leşker (Asker olmadan melik düzeni sağlayamaz)=Ordu 6-Leşkeri cem’ edemez illâ

mâl(Mal ve para olmadan asker sağlamak mümkün değildir)=Hazine, para 7-Malı cem’eyleyen reâyâdır

(Malı toplayan, biriktiren vergi veren halktır)=Halk, vergi yükümlüleri 8-Reâyâyı kul eder padişah-ı

âleme adl (Halkın padişaha itaatini sağlayan adalettir)= Adalet Kaynak: Kınalızade Ali, Ahlâk-› Alâî.

(17)

En de run

Ke li me an la mı “iç, içe ri” olan ve hü küm da rın res mî ve özel ha ya tı nın içi çi e geç ti­

ği En de run’un ami ri Ba büs saa de Ağa sı dır. Bu ra sı içoğ lan la rın (gu lam lar) hiz met ede rek hiz met içi eği tim gör dü ğü bö lüm dür. En de run Mek te bi II. Mu rad dev­

rin de Edir ne Sa ra yın da ku rul du. Da ha son ra Fa tih Sul tan Meh med Ye ni Sa ray da (Top ka pı Sa ra yın da) bu mek te bi kur dur du. II. Ba ye zid ise bu na ek ola rak Ga la­

ta sa ra yı’nda da dev şir me ler için okul kur du. Dev şir me ço cuk la rı nın en seç kin le­

ri nin eği til di ği En de run Mek te bin de dev şir me nin kalk tı ğı da ha son ra ki dö nem­

ler de ba zı ön de ge len ai le ço cuk la rı nın ya nın da dev let adam la rı nın kö le le ri de eği tim gör dü.

En de run da, ak ha dım ağa la rı nın gö ze ti min de, Türk çe, Arap ça, Fars ça, ede­

bi yat, ta rih, âdab­ı mu aşe ret, gü zel sa nat lar, bi ni ci lik vb. çok ge niş yel pa ze de sı kı bir eği tim sis te mi uy gu lan mak tay dı. Ön ce kü çük ve bü yük oda lar da eği tim gö ren dev şir me ler, ya pı lan ele me den son ra pa di şa hın şah sî hiz met le ri ni ifa eden yük sek oda la ra ge çer ler di. Bun lar has oda ba şı nın yö ne ti min de pa di şa hın gi yi mi ni üst le­

nen has oda, özel ha zi ne si nin mu ha fa za edil di ği ha zi ne oda sı, pa di şah ve ha re min yi ye cek ve içe cek le riy le il gi le nen ki ler oda sı ile mü zis yen ler, peh li van lar vb.nin ye tiş ti ril di ği se fer li oda sıy dı.

Bu oda la ra ter fi ede me yip ele nen ler ise ka pı ku lu si pa hi bö lük le ri ne ve ri lir di.

Her cü lus ta ve ya ye di yıl lık dö nem de en de run gö rev li le ri dış gö rev le re ta yin edi­

lir di (çık ma). Bi run da ki yük sek rüt be li ağa lar ise san cak bey li ği gi bi yük sek de­

re ce li taş ra gö rev le ri ne ata nır dı. Kı sa ca sı En de run, Os man lı dev let sis te mi nin üst dü zey yö ne ti ci le ri nin ye tiş ti ril di ği bir okul ni te li ği ni ta şı mış tır. Sa ray da ye ti şen bu dev let adam la rı nın ha ne da na ve pa di şa ha sa da ka ti esas tı. II. Mah mud dev rin de En de run­ı Hü mâ yun ne za re ti nin ida re si ne bı ra kı lan ve gi de rek öne mi aza lan En­

de run mek te bi var lı ğı nı II. Meş ru ti ye te ka dar sür dür dü.

Os man lı kul sis te mi nin yö ne tim sis te mi açı sın dan öne mi ne dir?

Enderun Birun Eyalet/Sancak

a) Ağalar Kapı Ağası Saray Ağası Akhadımlar Hasodabaşı Silahdar Çuhadar Rikabdar Dülbendoğlanı

a) Ağalar Yeniçeri Ağası Miralem Kapıcıbaşı Mirahır Çakırcıbaşı Çaşnigirbaşı

Kapıkulu sipahi ağaları Çavuşbaşı

Müteferrikalar

Beylerbeyi

Beylerbeyi/Sancakbeyi Sancakbeyi/Subaşı

b) Yukarı Odalar Has Oda Hazine Kiler Seferli Oda

Bostancıbaşı Kapıcılar Kethüdası Cebecibaşı Topçubaşı Arabacıbaşı

Sancakbeyi Subaşı

c) Aşağı Odalar Büyük Oda Küçük Oda d)Acemiler

Tutsaklar/Devşirmeler

b) Kapıkulu Ocakları Kapıkulu Sipahileri Cebeciler Topçular Arabacılar Yeniçeriler

c) Saray Hizmetkârları Acemi oğlanları/Türk Oğlanları

Subaşı/Timarlı sipahi Timarlı sipahi Timarlı sipahi

2

Tablo1.1

Çizelge: Osmanlı Kul Sisteminde Çıkma.

Yönetim ve Ordu Görevlerine Geçiş Kaynak: Halil İnalcık, Osmanlı İmpara- torluğu-Klasik Çağ, 1300-1600, s. 89’dan kısaltılarak uyarlan- mıştır.

(18)

Kul Sis te mi

Os man lı kla sik sis te mi nin en önem li da ya nak la rın dan bi ri kul sis te mi dir. Os man­

lı lar kul sis te mi ni Sel çuk lu gu lam sis te min den te va rüs et mek le bir lik te ken di gay­

ri müs lim te ba la rı nın ço cuk la rı için dev şir me usu lü nü ge tir me le ri ba kı mın dan da­

ha ön ce ki sis te me bir ye ni lik ge tir miş ler dir. (Bu ko nu da bkz. Or du Üni te si) Or han Ga zi dö ne min den baş la ya rak kö le ler den yö ne ti ci ye tiş ti ril di ği an la şıl mak ta dır.

Yıl dı rım Ba ye zid dö ne min de kul sis te mi iyi ce yer leş ti ve yal nız ca ida rî ma kam lar de ğil ti mar lar da kul la ra ve ril me ye baş lan dı. Kul sis te mi, ön ce ki dö nem ler de gu­

lam sis te mi ni uy gu la yan dev let ler gi bi, Os man lı lar da da bağ lı seç kin dev let ada mı ve has sa as ke ri ye tiş tir me nin en önem li ara cı ol muş tur. Os man lı lar ay nı za man da, ku ru luş dev rin de mer kez de uzun sü re ve zir lik ve ka zas ker lik ma kam la rı nı elin de bu lun du ran Çan dar lı ai le si ile Ru me li’nin fe tih ve is kâ nın da et ki li olan Ev re nu­

zo ğul la rı, Mi ha lo ğul la rı, Tu ra ha no ğul la rı gi bi ai le le rin güç le ri ni den ge le mek ve Pa di şah la rın oto ri te si ni sağ lam laş tır mak için kul sis te min den ge len dev let adam­

la rın dan ya rar lan dı.

Mer ke zi yet çi im pa ra tor luk pro je si ni ha ya ta ge çi ren II. Meh med dev rin de üst dü zey as ke rî­ida rî ma kam lar bü yük öl çü de kul la ra ve ril di. Ar tık ve zir lik kul la ra has bir ma kam sa yıl ma ya baş lan dı. XVI. yüz yıl da da sis tem da ha da ge liş ti ve de­

rin leş ti. Ka pı kul la rı nın sa yı sı art tı. Yüz yıl son la rın dan iti ba ren dev şir me sis te mi dı şın dan kay nak lar dan sa ra ya ve yö ne ti ci ta ba ka ya adam alın ma ya baş lan dı. Böy­

le ce sis te min ni te li ğin de de ği şik lik ler ya şan dı.

Kul sis te min de hü küm da ra sa da kat ve kul la rın gü ven ce siz sta tü sü bağ la mın da özel lik le iki uy gu la ma dan bah set mek ge rek li dir: si ya se ten katl ve mü sa de re. Dev­

let adam la rı gö rev le rin de ki ha ta ve ku sur la rın dan do la yı idam edi lir di (si ya se ten katl). İdam edi len le rin ve ya be lir li ku sur la rı yü zün den baş ka şe kil ler de ce za lan dı­

rı lan la rın mal la rı na ise dev let ta ra fın dan el ko nur du (mü sa de re). Hiç şüp he siz bu iki uy gu la ma da kul la ra mün ha sır de ğil di. Bu nun la bir lik te kul sta tü sü nün do ğa sı ge re ği hem si ya se ten katl’den hem de mü sa de re’den en çok et ki le nen ler kul kö ken­

li dev let adam la rı ol muş tur.

Ha rem-i Hü mâ yun

Ha rem ke li me si, ya sak, ya sa­dı şı ol mak, kut sal ve ya do ku nul maz an lam la rı nı içe­

rir. Mek ke ve Me di ne Ha re meyn, Ku düs’te ki mer ke zi Müs lü man ara zi si Ha rem-i Şe rif ola rak ad lan dı rı lır. Sa ray da pa di şa hın ya şa dı ğı alan, ora da ki ka dın lar dan do­

la yı de ğil Tan rı nın yer yü zün de ki göl ge si (Zıl lul lah fi’l-arz) ola rak ken di si kut sal ol ma mak la bir lik te var lı ğıy la kut sal bir me kân oluş tu ran Pa di şa hın ora da bu lun­

ma sın dan do la yı Ha rem-i Hü mâ yun ola rak anıl mış tır.

Ha re min yan lış yo rum lan ma sı nın baş lı ca se be bi, mo dern ba tı dü şün ce sin de ai le nin özel alan ola rak dü şü nül me si ve ha re min bu özel/ka mu sal bö lün me si kav­

ra mı nın İs la mî bir te za hü rü ola rak var sa yıl ma sı dır. Hâl bu ki ge nel de top lum da ama da ha önem li si ha rem de yaş lı ka dın la rın özel ala nın dı şı na ta şan nü fuz la rı var dır. Ai le nin er kek üye le ri üze rin de ki et ki le ri nin ya nın da İs lâm hu ku ku nun mül ki yet dü zen le me le ri de ka dın la rın gü cü nü et ki ler di. Özel lik le var lık lı ai le le re ve ha ne da na men sup ka dın la rın var lık la rı nı ka mu sal ha yır iş le ri ne vak fet tik le ri iyi bi li nen bir hu sus tur.

Os man lı ha ne da nın ayak ta kal ma sı nın en önem li se bep le rin den bi ri te baa nın sa da ka ti dir. Bu say gı nın iki kay na ğı var: İs lâm­ön ce si Or ta As ya Türk­Mo ğol ge­

le ne ği (hâ ki mi ye tin Tan rı ta ra fın dan se çil miş bir ai le ye ve ril me si) ve Al lah’ın seç­

tik le ri ne hü küm ran lık sı ra sı ver di ği (dev let) ver di ği şek lin de ki İs lâm ge le ne ği.

(19)

Ha rem de ki ka dın la rın ba şın da Va li de Sul tan yer alır. Hü küm da rın eş le ri, kız­

la rı, oğul la rı, kar deş le ri bu ra da dır. Ölen hü küm da rın ha rem hal kı, Top ka pı Sa ra­

yın dan ay rı lıp Es ki Sa ra ya gi der di. Va li de Sul tan lar, hü küm ran lık gü cü nün bek­

çi le ri ola rak, ha ne da nın ye ni len me si ni gü ven ce al tı na al mak tan da so rum luy du.

Bu ka dın lar, ha ne da nın ku şak la rı ara sın da ki ba ğı oluş tu ran ve ha ne dan teh li ke­

li de re ce de teh dit al tın da kal dı ğı za man sü rek li li ği ni sim ge le yen bir tür ana er kil oto ri te sa hi bi ol du lar. An cak bu oto ri te nin su iis ti mal edil me si ha lin de bu et ki ler gay rı meş ru ve yoz laş mış ola rak kı na nır dı.

Ha rem de de en de run da ki ne ben zer bir ör güt len me ve eği tim dü ze ni var dı. Va­

li de Sul ta nın yö net ti ği ha re min hiz met le ri ne ha rem ağa la rı ba kar dı. Ka ra ha dım ağa la rı nın ba şın da ise kız la ra ğa sı da de ni len da rüs saa de ağa sı var dı. Kö le ola rak sa tın alı nan ve ya esir edi len ca ri ye ler bu ra da, gü zel sa nat lar dan el iş le ri ne ka dar çe şit li ko nu lar da sı kı bir eği tim den ge çer di. Pa di şah la rın eş le ri gi de rek sa de ce bu ca ri ye ler ara sın dan se çi le cek tir. Pa di şah tan er kek ço cuk sa hi bi olan cariye kökenli göz de le re ise ha se ki de nir di.

Ha re min ku rum sal ge li şi mi hak kın da bkz. Les li e Pe ir ce, Ha rem­i Hü mâ yun­Os­

man lı İm pa ra tor lu ğu’nda Hü küm ran lık ve Ka dın lar, çev. Ay şe Berk tay, Ta rih Vak fı Yurt Ya yın la rı, İs tan bul 1996.

Hü küm dar/Sul tan

Os man lı hü küm dar la rı nın ilk baş lar da bey un va nı nı kul lan dık la rı an la şı lı yor. Bu­

nun la be ra ber İs la mî ni te lik le ri vur gu la yan un van la rın da söz ko nu su ol du ğu ke sin­

dir. Or han Bey’in 1337 ta rih li Bur sa Şe ha det Ca mii ki ta be sin de sul ta nü’l­gu zat ya ni ga zi ler sul ta nı ola rak anıl dı ğı, bu nun ya nın da ga zi oğ lu ga zi, merz ban-ı âfâk (ufuk­

la rın bek çi si), peh li van-ı za man (za ma nın kah ra ma nı), gi bi san lar la anıl dı ğı bi lin­

mek te dir. İbn Bat tu ta, Or han Ga zi’den “İh ti ya rü’d­din Or han Bey” ola rak bah se der.

Dev let kav ra mı ba kı mın dan ule ma İs la mî kav ram la ra, kâ tip ler de Türk­İran ge le ne ği ne vur gu yap tı lar. Hü da ven di gar ve Pa di şah un van la rı­ her iki si de Fars­

ça’dan­ ile Han ve Ha kan (Or ta As ya’dan) kâ tip ler ta ra fın dan kul la nıl dı.

Os man lı hü küm da rı, XII I. yüz yıl son la rın dan XIV. yüz yıl son la rı na uza nan yüz yıl lık sü reç te, Ana do lu­Bal kan lar dev le ti nin olu şu mu na pa ra lel ola rak sa hi- bü’l-ucât’lık tan sul ta nü’l-azam lı ğa ter fi et ti. Hü küm dar lar, ga zi le rin ve mü ca hit­

le rin sul tan lı ğın dan, hü da ven di gâr lık ve sul tan lı ğa ve ni ha yet Rum (Ro ma ya ni Ana do lu Sel çuk lu) sul tan lı ğı na (Yıl dı rım Ba ye zid) yük sel di ler.

Ör fî açı dan Os man lı hü küm dar la rı beğ ve emir un van la rı nı kul lan dı lar. Hı ris­

ti yan lar la ya pı lan an laş ma lar da II. Meh med ve hat ta II. Ba ye zid bi le emir un va nı­

nı kul lan mış tır. Müs lü man lar la iliş ki ler de ise sul tan un va nı ter cih edil miş tir. I. Mu­

rad’dan iti ba ren Or ta As ya ge le ne ği nin bir işa re ti ola rak han un va nı nın tuğ ra lar da ve ki ta be ler de kul la nıl dı ğı gö rül mek te dir. Sik ke sa hi bi hü küm dar ola rak Or han’dan iti ba ren sul tan un va nı kul la nı lır. Hic ri 777 /Mi la di 1375­6 ta rih li köp rü ki ta be sin de I.

Mu rad “Me li kü’l âdil el­ga zi es­Sul ta nü’l­âzam gı ya sü’d­dün ya ve’d­din” ola rak anı lır.

Mı sır Mem luk la rı Os man lı hü küm dar la rı na, ha li fe ye bağ lı sa hi bü’l-ucat ya ni uç la rın yö ne ti ci si gö zü ile ba kar dı. An cak Yıl dı rım Ba ye zid Ha li fe den “Rum Sul­

ta nı” un va nın, ta lep et miş ve ha li fe de bu is te ği ka bul et miş tir.

İki ka ra nın ve iki de ni zin hü küm da rı (Sul ta nü’l-ber reyn ve ha ka nü’l-bah reyn) ola rak anı lan Fa tih Sul tan Meh med, şah sın da Or ta As ya, İs lâm ve Ro ma hü küm­

dar lık ge le nek le ri ni bir leş ti ren, Os man lı Dev le ti ni ci han şu mül bir im pa ra tor luk mer te be si ne yük sel ten pa di şah ve sul tan ola rak ta nım la nır.

Valide Sultan: “Hükümran gücün merkezi olarak saray-ı hümayunun öneminin artmasıyla birlikte, valide sultanın statü ve otoritesi de arttı. (...) Büyük politik nüfuz sahibi her makamdaki insan gibi valide sultanın da dikkate değer bir muhalefet, hatta zaman zaman padişah oğlunun muhalefetini uyandırması mümkündü (...) Kriz anlarında valide sultan hanedanın büyüğü olarak siyasada bütünleştirici bir güç sıfatıyla hareket edebilir, ilişkilerde padişahın tahttan indirilmesi kadar şiddetli kesintileri bile yumuşatabilirdi.” L. Peirce, Harem-i Hümâyun, s. 306-307.

(20)

Ya vuz Sul tan Se lim’in Mem luk Dev le ti ne son ver me si üze ri ne Mı sır’da ki Ab­

ba sî ha li fe si İs tan bul’a ge ti ri lir ve Ya vuz Ha di mü’l-Ha re mey ni’ş-Şe ri feyn (İki kut­

sal ken tin hiz met kâ rı) un va nı nı alır. Bu sü reç te Os man lı la rın hi la fe ti bir tö ren le dev ral dık la rı id dia sı dö ne min kay nak la rın da yer al maz. Esa sen Os man lı lar za ten ar tık ken di le ri ni İs lâm dün ya sı nın li de ri ola rak gö rü yor lar dı. Hac yol la rı on la rın de ne ti min dey di ve Hi caz da Os man lı ege men li ği ni ta nı mış tı. Os man lı la rın kul­

lan dık la rı “Ha li fe­i ru­yı ze min” ve “ha li fe tü’l­müs li min” un van la rı ta ri hî­hu ku kî ma na sın dan uzak idi. O dö nem de bü tün İs lâm dün ya sın da ta nı nan tek bir hi la fet an la yı şı çok tan terk edil miş ti. Ka nu nî dev ri ve zi ri azam la rın dan Lüt fi Pa şa’nın ka­

le me al dı ğı, Ha la sü’l-üm me fî ma ri fe ti’l-eim me ad lı Arap ça bir ri sa le de Os man lı ha ne da nı nın meş ru ha li fe ler ol du ğu gö rü şünün şer’î de lil ler le is pa ta ça lı şıl ma sı bu ko nu da o dö nem de ba zı ta sa rı la rın ol du ğu nu an cak me se le nin üze rin de çok faz la du rul ma dı ğı nı gös ter mek te dir. Os man lı lar, özel lik le Kü çük Kay nar ca Ant­

laş ma sın dan (1774) iti ba ren hi la fet ma ka mı nı da ha et ki li bir şe kil de si ya sî alan da gün de me ge tir me ye baş la ya cak, II. Ab dül ha mid’in sal ta na tın da dün ya ça pın da bu ma ka mın ma ne vî ve si ya sî nü fu zu nu et ki li kıl ma ya ça lı şa cak lar dır.

HA NE DAN (TAHT VERASETİ, CÜLUS, EVLİLİKLER)

Os man lı ha ne da nı nın ta ri hî bel ge ler le ke sin lik le ka nıt lan mış ata sı Os man Bey’in ba ba sı Er tuğ rul’dur. Er tuğ rul’un ba ba sı Sü ley man­şah’ın Ca ber’de bo ğul ma sı hi­

kâ ye si nin Ku tal mış oğ lu Sü ley man Şah’ın ha tı ra sı ile ka rış(tı rıl)mış bir ef sa ne ol­

du ğu açık tır. Onun üç (Sun gur Te kin, Gün doğ du ve Er tuğ rul) ve ya dört oğ lun dan (yu ka rı da ki le re ek ola rak Dün dar) Er tuğ rul ve Dün dar’ın ön der li ğin de An ka ra ya kın la rın da ki Ka ra ca dağ’a ve ora dan da Sö ğüt ha va li si ne ge çen “ilk Os man lı la­

rın” kim li ği ve er ken dö nem top lu mu nu oluş tu ran un sur lar hu su sun da fark lı ba zı gö rüş ler var dır. Er tuğ rul Ga zi’nin ba ba sı nın adı nın Sü ley man­şah ola rak zik re­

dil me si bir ya kış tır ma ol sa da bu, Os man lı la rın ken di le riy le Sel çuk lu lar ara sın da bir ir ti bat kur ma ça ba sı nın bir ürü nü ola rak gö rü le bi lir. Kay nak lar da ki bil gi le rin ten kit süz ge cin den ge çi ril me si su re tiy le Er tuğ rul’un ba ba sı nın Gün düz Alp ol du­

ğu so nu cu na var mak müm kün dür.

Er tuğ rul ve aşi re ti nin Ka yı bo yu na men su bi ye ti de tar tış ma lı dır. Türk ler de dev let baş kan la rı nın be lir li bir so ya men sup ol ma sı ge le ne ği kök lü dür. Oğuz boy­

la rı ara sın da Ka yı’nın iti bar lı mev kii de Oğuz na me’den açık ça an la şıl mak ta dır.

Do la yı sıy la, Ka yı bo yu na men su bi yet id di ası nı Ti mur’a kar şı Os man lı la rın han so yun dan gel dik le ri ni ka nıt la mak is te me le riy le, ya ni bir meş rui yet me se le si ola­

rak izah et mek ma kul gö rü nü yor. Bu nun la bir lik te ka bi le ge le nek le ri nin çok can lı ol du ğu bir de vir de bu id dia nın hiç bir te me le da yan ma dan or ta ya atı lıp ka bul gör­

me si de açık lan ma ya muh taç tır.

Os man lı ha ne da nı nın so yu nun Oğuz Han’a bağ lan ma sı da özel lik le XV. yüz yıl baş la rın da ger çek leş miş tir. XV. yüz yı la ait kay nak la rın bir kıs mı Os man lı ai le si nin Oğuz Han’ın to run la rın dan Gün Han oğ lu Ka yı’ya, bir kıs mı da Gök Han oğul la rı­

na bağ lar. Da ha son ra Ka yı ge le ne ği yer le şe cek tir. An ka ra Sa va şın dan son ra Emir Sü ley man’ın ya nın da bu lun du ğu bi li nen Ah me dî’nin İs ken der nâ me’si nin so nun da yer alan Dâs tân ve Te vâ rih-i Mü lûk-ı Âl-i Os man’da Er tuğ rul’la bir lik te Oğuz ve Gök Alp’ten çok ki şi ol du ğu ya zı lı dır. On dan yir mi yıl ka dar son ra Ya zı cı za de’nin

“I. Bayezid devrinde (1389- 1402), Toroslar’dan Tuna’ya kadar Osmanlı merkeziyetçi imparatorluğu kuruldu.

Osmanlı sultanı bu devirde dahi Arap kaynaklarında “Ucların hükümdarı” (Sâhibü’l-Ucât) sıfatile anılırsa da, o büyük bir İslâm İmparatorluğunun sahibi olarak kanûn koyma ve teşkilâtlandırma alanında yeni bir aşamayı temsil eder. Eski Osmanlı rivâyeti (Anonim Tevarih) onun devrini, ulemâ-bürokrat Çandarlı Ali Paşa eliyle merkezî hazineyi genişletme, yeni vergiler koyma, defter ve tahrir usullerinin uygulanması, kadılık müessesesinde ıslahat vs. gibi birçok yeniliklerin uygulandığı bir devir olarak anlatır.” Halil İnalcık, Osmanlı’da Devlet, Hukuk, Adâlet, Eren Yayıncılık, İstanbul 2000 s. 31.

(21)

Te va rih-i Âl-i Sel çuk’un da ise Er tuğ rul’un Ka yı bo yu na men sup ol du ğu ifa de edi­

lir. II. Mu rad dev rin de Ka yı bo yu nun dam ga sı pa ra lar da yer al dı. Os man lı ha­

ne da nı bir yan dan Oğuz Han’a bağ la na rak Türk hâ ki mi yet ge le ne ği ne gö re meş­

ru laş tı rı lır ken öte yan dan ha ne da nın ata la rı nın ya ra tı lış tan be ri İs lâm inan cı na sa hip ol duk la rı be lir ti le rek di nî meş rui yet te me li de vur gu lan mak ta dır.

Kro nik ler de yer alan rü ya hi kâ ye le ri de esa sen bu çer çe ve de an lam lı dır. Ede­

ba lı’nın koy nun dan çı kan ayın Os man’ın koy nu na gir me si, son ra da Os man’ın gö­

be ğin den çı kan ağa cın göl ge sin de ki ır mak lar ve pı nar lar dan in san la rın ya rar lan­

ma sı, Tan rı nın Ede ba lı’nın kı zıy la Os man’ın ev li li ğin den or ta ya çı ka cak ha ne da na hü küm dar lık bah şet ti ği şek lin de yo rum la nır.

Os man lı la rın Ka yı Bo yun dan gel dik le ri nin XV. yüz yıl da vur gu lan ma sı nın se bep le ri ne ler dir?

Taht Ve ra se ti

Türk dev let ge le ne ği nin Os man lı la ra ka dar en ba riz özel lik le rin den bi ri si, ül ke yö ne ti mi ba kı mın dan yö ne ti ci ha ne dan men sup la rı nın ko num la rı dır. Kut sal lık at fe di len yö ne ti ci ha ne dan men sup la rı ülüş il ke si çer çe ve sin de ül ke yö ne ti min de söz sa hi biy di ler. Bu an la yış Hun lar dan be ri çe şit li prob lem le ri de be ra be rin de ge­

ti ri yor du. Çe şit li ko nar­gö çer boy ve bo dun la rı gev şek bağ lar la yö ne ti mi al tın da top la yan ha ne dan, bu mer ke zi yet çi lik ten uzak ya pı da de ne ti mi ni sür dü re bil mek için ken di men sup la rı na gü ven mek du ru mun day dı. Ama bu pa ra dok sal ola rak bö lün me le re de se bep ola bi lir di. Türk adı nı ta şı yan ilk dev let olan Gök türk ler ilk ku rul duk la rın da Bu min Ka ğan ül ke nin mer ke zi olan do ğu da, kar de şi İs te mi ise ade ta ya rı­ba ğım sız ola rak ba tı da bu lu nu yor du. Kar de şin den son ra ye ğen le ri ni de ta nı yan İs te mi öl dük ten son ra onun ye ri ni alan Tar du dö ne min de ay nı uyum ya şan ma dı ve ne ti ce de Çin li le rin de ka rış tı ğı bir mü ca de le or ta mın da Gök türk ler ön ce iki ye bö lün dü son ra da Çin ege men li ği ne gir di ler. İkin ci Gök türk dev le ti dö ne min de de İl te riş Ka ğan’ı ta kib eden kar de şi Kap gan Ka ğan dev rin de İl te riş’in oğul la rı Bil ge ve Kül ti gin ül ke yö ne ti min de söz sa hi biy di ler.

Ben zer ör nek ler Ka ra han lı ve Sel çuk lu ta rih le rin den ve ri le bi lir. Ka ra han lı dev­

le tin de ül ke nin tü mü nü yö ne ten Ars lan Ka ra Han un van lı hü küm da rın ya nı sı ra be lir li böl ge ler de ade ta ya rı­ba ğım sız bir ko num da bu lu nan Buğ ra Han ve İlig Han ile da ha dü şük dü zey de Te gin Han un van lı ha ne dan men sup la rı var dı. Sel­

çuk lu lar da da Sel çuk’un oğul la rın dan Ars lan dö ne min de kar deş le ri ve ye ğen le ri de ği şik böl ge ler de ida re ci lik ya pı yor du. Da ha son ra dev le tin ba ğım sız bir sta tü ye eriş ti ği dö nem de Tuğ rul ve Çağ rı Bey ile am ca la rı Mu sa (İnanç) Yab gu üç ay rı mer kez de ama Tuğ rul’un sul tan ola rak oto ri te si al tın da ül ke yi yö net ti ler; bun la­

rın ya nın da ha ne da nın me lik, hat ta ile ri ki dö nem ler de un van lı baş ka men sup la rı da be lir li böl ge le ri yö ne ti yor du. Sul tan Sen cer sul tan-ı âzam un va nı nı kul la nır ken Irak Sel çuk lu la rı nın ba şın da sul tan un van lı ye ğe ni bu lu nu yor du.

Türk ler de ha ne da nın her üye si nin yö net me hak kı nı ha iz olu şu ve yer le şik bir ve ra set sis te mi nin ol ma yı şı bi li nen bir hu sus tur; do la yı sıy la ne se ni ora tus (ha ne­

da nın en yaş lı üye si nin ba şa geç me si) ne de pri mo ge ni tu ra (hü küm da rın en yaş lı oğ lu nun ha lef olu şu) ke sin bir ve ra set il ke si de ğil di. En yaş lı oğ lun hü küm dar lı ğı­

na da ir ba zı gö rüş ler var sa da bun lar pren sip te ha ne da nın bü tün üye le ri nin taht ta hak id di a et me si ni açık la ya maz.

Türk ta ri hin de dev let an la yı şı ve dev let teş ki la tı nın ge liş me si sü re cin de Hun­

lar dan Gök türk le re, Ka ra han lı lar dan Sel çuk lu la ra ve on lar dan Os man lı la ra iler le­

yen çiz gi de mer ke zi yet çi lik te bir ar tış ol gu su gi de rek be lir gin leş se de bu bağ lam da

3

(22)

ko puş ola rak ni te len di re bi le ce ği miz ham le Os man lı lar dan ge le cek tir. Alp Ars lan ve Me lik şah de vir le rin de Bü yük Sel çuk lu lar tam ma na sıy la ol ma sa da İs lâm ve İran ge le nek le ri nin et ki si al tın da mer ke zi yet çi­bü rok ra tik bir ya pı ya ge çi şin san­

cı la rı nı ya şa dı lar, ama Boz kır ge le ne ği nin kuv vet li et ki si yü zün den ha ne dan men­

sup la rı nın is yan la rıy la bo ğuş mak zo run da kal dı lar. Ana do lu Sel çuk lu la rı ço ğun­

luk la mer ke zi yet çi bir eği lim gös ter se de II. Kı lıç Ars lan’ın da ha sağ lı ğın da ül ke yi 11 oğ lu ara sın da pay laş tır ma sı on dan son ra ge len le ri bir müd det uğ raş tır dı. Ala­

ed din Key ku bad dö ne min de en par lak dö ne mi ni ya şa yan Ana do lu Sel çuk lu la rı Mo ğol is ti la sı nın ar dın dan sü rat le za yıf­lar ken bu sü reç te ha ne dan an la yı şı nın yol aç tı ğı so run lar da et ki li ol muş tur. On la rın ye ri ni alan bey lik le re bak tı ğı mız da ülüş sis te mi nin et ki le ri nin de vam et ti ği ni göz lü yo ruz.

Bu bey lik ler den bi ri olan Os man lı Bey li ği ise Os man Bey’den baş la ya rak, ül ke yö ne ti min de ha ne dan men sup la rı na yer ver mek le bir lik te, dev le tin bir li ği ni ko­

ru ma uy gu la ma sı nı yer leş tir me ye ça lış tı. Bu çer çe ve de, taht ta hak id di a et me si muh te mel ha ne dan men sup la rıy la il gi li ola rak, Os man lı lar da di ğer Türk dev let le­

rin de fark lı ilk uy gu la ma, I. Mu rad’ın Ko so va’da şe hit düş me si nin ar dın dan oğ lu I. Ba ye zid tah ta ge çi ri lir ken di ğer oğ lu Ya kup Bey’in kat le dil me si dir. Da ha ön ce vu ku bu lan I. Mu rad’ın oğ lu Sav cı’nın is ya nı kar şı sın da ki tav rı, ya ni göz le ri ne mil çek ti ril me si, da ha son ra da öl dü rül me si ön ce ki dev let ler de de ben ze ri gö rü len bir uy gu la ma dır.

Ti mur’la bir lik te Or ta As ya ge le nek le ri Ana do lu’da tek rar can lan dı. Ti mur Os­

man lı la rın han so yun dan ol ma dı ğı nı, di ğer bey lik ler üze rin de ege men lik kur ma­

ya hak kı bu lun ma dı ğı nı, bu nun ye ri ne asıl gö rev le ri olan ga zâ ile uğ raş ma la rı ge­

rek ti ği ni dü şü nü yor du. An ka ra Sa va şın dan son ra pek çok es ki bey lik di ril ti lir ken ülüş sis te mi çer çe ve sin de ka lan Os man lı ül ke si de Yıl dı rım Ba ye zid’in oğul la rı ara sın da pay edil di. Ti mur’un oğ lu Şah ruh ba ba sı nın kur du ğu dü ze ni bo za rak kar deş le ri ni ber ta raf eden Meh med Çe le bi’ye gön der di ği mek tup ta “Kan dan kar­

deş olan lar ara sın da bu tür lü bir işin İl ha nî (Türk­Mo ğol) ge le ne ğin de ol ma dı ğı­

nı” ikaz eder. Meh med Çe le bi ce va ben: “Kar deş ler le il gi li ce va bı nı zı say gıy la kar­

şı la rım. An cak Os man lı dev le ti nin en ba şın dan be ri ata la rı mız me se le le ri çöz mek için tec rü be yi kul lan dı lar. Bi zim ül ke miz iki pa di şa hı kal dır maz. Özel lik le de et­

ra fı mı zı sa ran düş man lar fır sat bek ler ken” der.

Os man lı lar da dev le tin bö lün mez li ği il ke si nin yer leş me si, ha ne dan üye le rin­

den han gi si nin tah ta ge çe ce ği ni tes pit eden ke sin bir ku ra lın ol ma yı şı za man za­

man taht mü ca de le le ri ne yol aç mış tır. Ra kip dev let ve ha ne dan la rın bu tür çe­

kiş me le ri ken di leh le ri ne kul lan ma ça ba la rı da teh li ke le re yol aç mış tır. Esa sen Os man lı lar da ben zer si ya set le ri Bi zans, di ğer Ana do lu Bey lik le ri ve ya baş ka dev­

let le re kar şı uy gu la mış lar dır. Bu çer çe ve de özel lik le Fet ret dev rin de ki taht kav ga­

la rı, son ra sın da mey da na ge len Şeh za de Mus ta fa va ka sı, Fa tih’in ölü mü üze ri ne Ba ye zid­Cem ara sın da ki taht kav ga sı, II. Ba ye zid’ın son za man la rın da baş la yan I.

Se lim’in ba ba sı nı taht tan in me ye zor la ma sıy la ve aka bin de tah ta çı kı şın dan son ra kar deş le ri ve ye ğen le ri ne kar şı sür dür dü ğü mü ca de le, Ka nu nî Sul tan Sü ley man dev rin de Şeh za de Mus ta fa’nın is yan ih ti ma li kar şı sın da kat le dil me si, Ba ye zid ve Se lim ara sın da ba ba la rı nın sağ lı ğın da pat lak ve ren kav ga önem li taht ve ra se ti mü­

ca de le le ri ola rak zik re di le bi lir.

Taht çe kiş me le ri nin dev le tin ve ül ke nin bö lün me si ne yol aç ma sı ih ti ma li ne kar şı tah ta ge çen ha ne dan men su bu nun di ğer kar deş le ri ni ve ya var sa am ca ve am ca ço cuk la rı nı kat let tir me si ya ni “kar deş kat li” uy gu la ma sı, Fa tih Ka nun na me­

sin de yer al mış tır. Kar deş kat li uy gu la ma sı nın be nim sen me si nin te mel se bep le ri ola rak, ülüş sis te mi nin sa kın ca la rı, fet ret dev ri, şeh za de ler ara sı taht kav ga la rı, taht kav ga la rı nın ra kip dev let ve ha ne dan lar ta ra fın dan kul la nıl ma sı sa yı la bi lir.

(23)

İlk dö nem ler de gö rü len am ca la ra, kar deş le re yurt luk ve ril me si ola yı da ar tık kalk mış tı. Hü küm da rın oğul la rı, la la lar gö ze ti min de san cak yö ne ti mi ne gön de­

ri li yor du. Ka nu nî dev ri taht kav ga la rın dan son ra II. Se lim ve II I. Mu rad sa de ce en yaş lı oğ lu san ca ğa gön der di. II I. Meh med bu nu da kal dır dı. Bun dan son ra hü­

küm da rın er kek oğul la rı sa ray da “ka fes” ha ya tı ya şa ma ya mec bur kal dı lar. Öte yan dan III. Meh med tah ta geç ti ğin de 19 er kek kar de şi nin ce na ze si nin sa ray dan çık ma sı İs tan bul’da bü yük üzün tü ye yol aç mış tı. II I. Meh med öl dü ğün de tah ta çı kan Ah med he nüz ço cuk de ne cek yaş ta ol du ğun dan er kek ço cu ğu da yok tu.

Dev let adam la rı her ih ti ma li dü şü ne rek kar de şi Mus ta fa’nın ha yat ta kal ma sı nı sağ la dı lar. I. Ah med er kek ço cuk sa hi bi ol du ğun da da bu ka rar de ğiş me di. Böy le­

lik le, ka fes uy gu la ma sıy la bir lik te tah ta ge çen hü küm da rın er kek kar deş le ri ni ve son ra ki sü reç te ha ne da nın di ğer er kek üye le ri ni kat let tir me si uy gu la ma sı da ku ral ol mak tan çık tı.

Os man lı lar da kar deş kat li için bkz. Meh med Ak man, Os man lı Dev le tin de Kar deş Kat li, Eren Ya yın cı lık, İs tan bul 1997.

So nuç ola rak, Os man Bey’den I. Ah med’e ka dar ba ba dan oğu la ge çen taht bun­

dan son ra ha ne da nın en yaş lı üye si ne geç me ye baş la dı. I. Ah med’in ye ri ne kar de şi I.

Mus ta fa tah ta ge çer(1617). Onun ak lî den ge si nin bo zuk lu ğu yü zün den ye ri ni ye ğe­

ni, I. Ah med’in oğul la rın dan II. Os man alır(1618). II. Os man’ın hal’i (taht tan in di ril­

me si) üze ri ne am ca sı Mus ta fa tek rar tah ta ge çer(1622). I. Mus ta fa’nın ikin ci kez hal’i üze ri ne ise di ğer ye ğe ni IV. Mu rad tah ta ge çi ri lir(1623). Bu uy gu la ma, Os man lı lar da hü küm dar ada yı şeh za de le rin san cak be yi ola rak taş ra da ye tiş me le ri usu lü nün terk edil me si ve ka fes usu lü nün be nim sen me siy le de il gi li dir. Şeh za de le rin ölüm kor ku­

suy la ya şa dık la rı ve ek be ri yet usu lü nün he nüz tam an la mıy la yer leş me di ği XVII.

yüz yıl dan son ra bu açı dan nis pe ten is tik rar lı bir dö nem gel di. Ek be ri yet usu lü, ya ni hü küm da rın ölü mü ve ya hal’i üze ri ne tah ta ha ne da nın ek ber ve er şed (en yaş lı ve akıl lı) er kek üye si nin geç me si, 1876’da ilan edi len Ka nun­ı Esa sî’de yer al dı.

Şeh za de ler ve Şeh za de San ca ğı

Os man lı Bey li ği nin ilk dö nem le rin de Os man Bey’in ar ka daş la rı ve ai le men sup­

la rı nın yö ne ti me ka tıl dı ğı ya ni ülüş sis te mi nin uy gu lan dı ğı an la şıl mak ta dır. Bu ge le nek Or han Ga zi dö ne min de de de vam et ti. Os man Bey’in Ka ra ca hi sar’ı oğ lu Or han’a, su ba şı lı ğı nı kar de şi Gün düz’e ver me si ne ve di ğer oğ lu Ala ad din’i ya nın­

da tut ma sı na da ir ri va yet; Or han’ın bü yük oğ lu Sü ley man’a uç böl ge si ni, kü çük oğ lu Mu rad’a Bey San ca ğı nı ver me si, I. Mu rad’ın bü yük oğ lu Ba ye zid’a ye ni alı nan Kü tah ya uc san ca ğı nı, di ğer oğ lu Ya kub’a Ka re si san ca ğı nı ver me si, se fe re çık tı ğı za man kü çük oğ lu Sav cı’yı mer kez de bı rak ma sı vb. bu uy gu la ma nın ör nek le ri dir.

Bu çer çe ve de kü çük oğu lun Bey san ca ğın da bü yük oğu lun ise uç ta gö rev len di­

ril me si Türk­Mo ğol ge le nek le ri ne uy gun dur. Ne var ki Sav cı’nın is ya nı ve Fet­

ret dev rin de Ru me li’de ki olay lar, muh te me len da ha son ra ki dö nem ler de Şeh za de san ca ğı mer kez le ri ola rak Ana do lu’da ki es ki bey lik mer kez le ri nin ter cih edil me­

sin de et ki li ol muş tur. Os man lı lar ku ru luş tan iti ba ren tah ta geç me ye aday şeh za­

de le ri san cak lar da gö rev len dir di ler.

Yu ka rı da ve ri len ör nek ler bu uy gu la ma nın baş lan gı cı na da ir dir. Yıl dı rım Ba ye­

zid’ın oğul la rı nın ço ğu ba ba la rı nın sağ lı ğın da çe şit li san cak lar da gö rev liy di. Özel lik­

le bu de vir den son ra Amas ya ve Ma ni sa en önem li şeh za de san ca ğı mer ke zi ola rak gö ze çar par. Fa tih dev rin den ön ce Kü tah ya, Ba lı ke sir; son ra ise Kon ya, Kas ta mo nu,

Fatih Kanunnâmesi’nden:

“Evladımdan her kimesneye saltanat müyesser ola, karındaşların nizam-ı âlem için katletmek münasibdir, ekser ulemâ dahi tecviz etmiştir, anınla âmil olalar.”

Referanslar

Benzer Belgeler

ÖZ Din ve felsefe arasında bir çatışma söz konusu mudur? Bu soru gerek Yahudi ve Hıristiyan gerekse Müslüman olsun bir dine inanan düşünürlerin çoğunu

Bu çalışmada 1-3 GHz frekans bandı için tasarlanmış H şekilli kompakt mikroşerit antenlerin rezonans frekansının belirlenmesinde anten boyutlarına bağlı olarak

1958 - Türkiye Ressamlar Cemiyeti resim sergilerinden başlayarak Rekreasyon ve Tabiatı Koruma, Akademi Mezunları, Mersin Liselileri karma sergilerine katıldı.. 1960

[r]

1875 yılına kadar Osmanlı Devleti Providence Tool Ģirketinden aldığı 600 bin adet tüfekler için 87,5 milyon yani 87500 sandık fiĢek satın almıĢtır.. FiĢek sorununu

ABD’nin San Fransisco kentindeki Elan Pharmaceuticals adlı ilaç şirketin- de görevli bir araştırma ekibi, genetik mühendisliği yoluyla Alzheimer hasta- lığına benzer