• Sonuç bulunamadı

Birisi dünya çapında diğeri yaşadığı ülke çapında iki büyük kapitalist, sosyalizm lehine ve kapitalizm aleyhine konuştular.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Birisi dünya çapında diğeri yaşadığı ülke çapında iki büyük kapitalist, sosyalizm lehine ve kapitalizm aleyhine konuştular."

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Birisi dünya çapında diğeri yaşadığı ülke çapında iki büyük kapitalist, sosyalizm lehine ve kapitalizm aleyhine konuştular.

Bill Gates, çevre kirlenmesi ve iklim değişikliğinin kapitalizmle durdurulamayacağını, sosyalist politikalar uygulanması gerektiğini söyledi.

Ali Koç ise, “ "Kapitalizm var olduğu sürece eşitliğin ve adaletin elde edilemeyeceğini, sorunun kapitalizmde olduğunu“ söyledi.

Konuyla ilgili olarak solda yapılan değerlendirmeleri görünce, hayret etmeden duramadım.

Gerçekte alışmış olmam gerekirdi, ama yeterince bilgisi olmadan değerlendirme yapan insanlara demek hala alışamamışım.

Bill Gates’in sözlerinden başlayalım:

Gates bilgili bir insandır. Reel sosyalizmin çevre kirliliği konusundaki karnesinin hiç de iyi

olmadığını mutlaka biliyordur. Sosyalist ülkelerden geçerek Karadeniz’e dökülen Tuna Nehri’nin akan bir lağıma dönüşmesini, hızlı sanayileşme nedeniyle çevrenin ileri derecede tahrip

edildiğini mutlaka biliyordur.

SSCB’de dünyanın en büyük iç denizi sayılan Aral Gölü’nün yaklaşık yarısı kurumuştu.

Özbekistan’da topraklar yüksek verim elde etmek amacıyla aşırı gübreleme nedeniyle çoraklaşmıştı.

(2)

Bulgaristan’da ise hava kirliliği felaket düzeydeydi. Sanayi kenti Pilovdi’de havadaki kurşun oranı normalin birkaç katıydı ama devletin yaptığı ölçümlere göre normal olarak ilan ediliyordu.

Hava kirliliğinin düzeyini anlamak için nefes almak yeterliydi, ölçüme gerek bile yoktu.

1989 sonlarında Sofya’da yapılan çevre konferansı sırasında Bulgaristan Komünist Partisi’ne karşı gösteriler başladı. Protestoların başını çekenler de çevrecilerdir. Kısa süre sonra hükümet istifa edecek, ardından BKP’nin de ömrü sona erecektir. Yaklaşık 40 yıl parti genel sekreteri olan Jivkov da yolsuzluk yaptığı gerekçesiyle ömrünü hapiste tamamlayacaktı.

Gates bunları mutlaka biliyordur.

Gates, “sosyalist politikalar“dan söz etti.

Her terim kullanıldığı kültür içinde farklı anlamlar taşıyabilir.

ABD’de Obama sağlık reformunu hayata geçirdi ve böylece herkesin sağlık sigortası oldu. ABD nüfusunun önemli bir kesiminin daha önce sağlık sigortası yoktu.

Bu reform ciddi itirazlarla karşılaştı ve “sosyalist bir uygulama“ olarak nitelendirildi.

Bill Gates’in sözünü ettiği de sosyalizm değil, kamu yararına politikalar izlenmesidir.

Herkes için sağlık sigortası imkanının sağlanması böyle bir politikadır. ABD’de bu politika

“sosyalist“ olarak görülür.

(3)

Bütün Batı ve kuzey Avrupa ülkelerinde bu tür “sosyalist politikalar“ yıllardan beri uygulanmaktadır.

Herkesin sağlık sigortası vardır, ek olarak herkesin en az asgari geçim endeksi düzeyinde geliri vardır. Bu gelire sahip olmayanlar için ek ödeme yapılır.

Bunlar, ABD’deki hakim anlayışa göre “sosyalist politikalar“dır.

Batı ve kuzey Avrupa ülkelerindeki kapitalizm, ABD’dekine göre bu anlamda epeyce

“sosyalist“tir.

Gates’in sözlerini bu çerçevede değerlendirmek gerekir.

Ali Koç’un değerlendirmesine gelirsek…

Kapitalistlerin marksist sosyalizmle kendi düzenlerinin karşılaştırmasını yapmaları, kendi eksikliklerini belirtmeleri yeni değildir.

1998’de, Komünist Manifesto’nun yayınlanmasının 150. yılında Almanya’da   dünyanın iyi gazetelerinden birisi sayılan sağcı Frankfurter Allgemeine Zeitung birinci sayfasını bu konuya ayırmıştı. Başyazıyı da zamanın İşverenler Birliği Başkanı yazmıştı. Yazıda, Komünist

Manifesto’daki sosyal adalet anlayışı övülüyor ve bunun 1945 sonrasında kapitalizm tarafından belirli ülkelerde de olsa  gerçekleştirildiği belirtiliyordu.

Kapitalistler ve (marksist) sosyalistler teoride zıt görünmekle birlikte, pratikte sürekli olarak yakın olmuşlardır. (Marksist) sosyalistlerden ya da komünistlerden kapitalizme geçenler de az

olmamıştır.

(4)

20. yüzyılda bu konuda iki büyük örnek vardır:

İlki, 1914 yılında zamanın en büyük sosyal demokrat partisi Almanya SPD’sinde (o dönemde komünistler sosyal demokrat adını taşırdı) yüzün üzerinde milletvekilinden sadece ikisi, Rosa Luxemburg ve Karl Liebknecht, dışında herkes savaş kredileri lehine oy kullanmıştı. Zamanın komünistleri Birinci Dünya Savaşı sırasında kendi burjuvazilerini desteklemişlerdi ve bu örnek Almanya ile sınırlı da değildi.

Lenin’in buna getirdiği açıklama gerçekte açıklama değildir. Almanya burjuvazisi işçi sınıfının partisi SPD’yi ve sendikacıları satın almıştı!

Almanya’nın çok az sömürgesi vardı. Dolayısıyla sömürgelerden gelen kazancın bir bölümünü dağıtması söz konusu değildi. Ek olarak, savaş kredilerini destekleyen SPD’liler, bunu, kitle böyle istediği için yaptıklarını açıklamışlardı.

Doğruydu, Alman işçileri koşarak savaşa gidiyorlardı ve partilerinden de savaşı desteklemesini istiyorlardı.

Almanya’da 19. yüzyılın son çeyreğinden itibaren miliyetçiliğin yükselmesini ve bunun işçileri etkilemesini burada anlatmayacağım.

Bu örnekten 1989-1991’e atlayalım…

SSCB ve Doğu Avrupa’nın reel sosyalist ülkelerinde, rejim değişikliğinin ardından yükselen burjuvazinin –ülkelere göre değişen oranda olmakla birlikte- önemli kesimi eski komünistlerden oluşmaktadır. Bu konudaki tarihsel gelişmeyle ilgili çok sayıda yazı yazdım, onları bulup

okuyabilirsiniz, burada tekrarlamayacağım.

(5)

Bununla ilgili yazdıklarımı yine kısaca tekrarlamakla yetineceğim.

Birincisi: sosyalist ülkelerde rejim değişikliğinin ardından en fazla tasfiyeye uğrayan kesim politik yöneticilerdir. Başka bir deyişle burjuvazi önceden de var idiyse, nasıl oluyorsa artık, devam edememiştir.

İkincisi: ister devlet kapitalizmi isterse özel kapitalizm olsun, burjuva sınıfında devamlılık esastır.

Devamlılık ise miras hakkı olmadan gerçekleşemez. Baba, devlet yöneticisi olarak zengin oluyor, ama çocuklarına miras bırakamıyor! Reel sosyalizmde miras hakkı çok kısıtlıdır. Ya da zengin olan, ne kadar olabiliyorsa artık, kendine olurdu, çocuklarına bırakamazdı.

İleri düzeyde yönetici olmak zengin olmayı da sağlıyorsa, bunun da babadan oğula geçmesi gerekir. Reel sosyalizmde böyle örnek gösteremezsiniz. (Kuzey Kore hariç!)

Baba Merkez Komitesi ya da Politik Büro üyesidir, çocuk ise etkisiz bir üye olabilir. Komünist partilerinde böyle örnek çoktur.

Reel sosyalizmin bitişinden sonra Azerbaycan’da ilk önce Elçibey cumhurbaşkanı seçilir ve eski SBKP Politik Büro üyesi Haydar Aliyev tarafından devrilir. Haydar Aliyev ölünce de yerine oğlu İlham Aliyev geçer, ama reel sosyalizm yıllar önce sona ermiştir.

Kolay açıklamalar bulmak yerine reel sosyalizmin tarihini öğrenmek herhalde daha iyi olur.

O zaman Gates ve Koç’un sözlerini de abartmadan değerlendirmek mümkün olacaktır.

Referanslar

Benzer Belgeler

TabloIITablo II.ÇeşitliTaramaveDoğrulamaTestlerindeReaktiviteSaptananveWNVPRNTNegatifIzlenenÖrneklerdeSonuçlarınDağılımı Çeşitli Tarama ve Doğrulama Testlerinde

Dünya Çapında İş Ahlakı Kuralları [Mali Yıl 19’da Güncellendi] SAYFA 9 Potansiyel Hatalı Davranış veya Kurallarla İlgili Endişelerin Raporlanması.. Bu

T he International Journal of Neuropsychopharmacology dergisinde yayımlanan ve Londra King’s College’daki araştırmacıların yaptığı çalışma sonucunda geliştirilen bu

Dört haftadan daha uzun süre ilaç tedavisine ihtiyacı olan AR’li hastalar- da risk daha yüksek bulunmuştur.. Sonuç olarak AR, ED gelişimi için potansiyel bir risk fak-

Kutup bölgeleri de (Antarktika ve Arktik) ildim değişikkğinin sebep olduğu etkilere maruz kalmaktadır. İldim değişikliği kutuplarda direkt olarak ekosisteme, deniz

Mersin'de ise saat 14.00'te KESK binası önünde toplanılarak AKP İl Binsaı'na bir yürüyüş gerçekleştirilecek.. Herkese Sa ğlık Güvenli Gelecek Çaycuma Platformu saat

Küresel ısınmaya dikkat çekmek amacıyla dünya çapında yapılan beş dakikalık eylem sırasında, yerel saatle 19.55- 20.00 arasında elektrik şartellerinin kapatılması ve

İlk 1000 içinde daha üst derecelerde yer alan yurt dışı üniver- sitelerle benzer şekilde ilk 1000 içindeki Türk üniversitelerinin misyon ve vizyon ifadelerinde