PROTEİN ENERJİ MALNÜTRİSYONU
1
Malnutrisyon (kötü beslenme) yaşam sürecinde tüm yaş gruplarını etkileyen önemli bir halk
sağlığı sorunudur.
2
Beslenmenin döllenme ile başlayan fetal yaşam ve erken çocukluk dönemi dahil olmak üzere,
•büyüme,
•gelişme,
• morbidite ve mortalite,
•bilişsel gelişim,
•ekonomik üretkenlik
üzerinde önemli etkileri vardır.
Beslenmenin döllenme ile başlayan fetal yaşam ve erken çocukluk dönemi dahil olmak üzere,
•büyüme,
•gelişme,
• morbidite ve mortalite,
•bilişsel gelişim,
•ekonomik üretkenlik
üzerinde önemli etkileri vardır.
Etki;
intrauterin beyin hasarından,
çocuklukta büyüme geriliğine,
azalmış fiziksel ve mental gelişime,
ileri yaşlarda beslenmeye bağlı kronik hastalıkların görülme riskinde artmaya kadar
uzanmaktadır.
Malnütrisyon; bir ya da daha fazla
elzem besin ögesinin (ilintili veya kesin olarak) yetersiz veya aşırı alımı ile
sonuçlanan patolojik bir durumdur.
3
Dünya Sağlık Örgütü malnütrisyonu;
büyüme,
yaşamın sürdürülmesi,
özgün işlevler için
vücudun gereksinmesi olan enerji ve besin ögeleri arasında bir dengesizlik durumu olarak tanımlamaktadır.
4
Malnütrisyon;
o fetal büyüme geriliği,
o düşük beden kütle indeksi (BKİ),
o bodurluk (yaşa göre boy uzunluğu; Y/B - stunting),
o zayıflık (boy uzunluğuna göre vücut ağırlığı; B/A -wasting),
o düşük kiloluluk (yaşa göre vücut ağırlığı; Y/A- underweight),
o ağır protein-enerji malnütrisyonu olan marasmus ve kuvaşiorkor,
o vitamin ve mineral yetersizlikleri
o obezite gibi dengesiz beslenmeye bağlı sorunların tümünü kapsayan bir kavramdır.
6
çocuklar ve gençler,
doğurganlık çağındaki kadınlar,
yaşlılar,
klinik hastalıkları olan veya hastanede yatan hastalar
malnütrisyon açısından duyarlı gruplardır.
7
Türleri
Yetersiz beslenme (Undernutrition):
Besinlerin uzun süre yetersiz alınması sonucu gelişen durumdur.
Aşırı beslenme (Overnutrition): Besinlerin (enerjinin) belirli bir süre aşırı alımı sonucu gelişen durumdur.
Özgül yetersizlik (Specific deficiency):
Tek bir besin ögesine özgü yetersizlik durumudur.
A.Özfer ÖZÇELİK 8
9
11
PEM özellikle gelişmekte olan ülkelerin en yaygın çocuk sağlığı sorunudur.
•Solunum yolları enfeksiyonları,
•İshal ve
•Diğer enfeksiyon hastalıkları yüzünden
kaybedilen çocukların çoğunda enfeksiyon
gelişmesinin ve ağır seyretmesinin nedeni
temelde beslenme bozukluğunun olmasıdır.
Fakirlik Beslenme
alışkanlıkları, gelenekler
Yetersiz besin alımı
Bilgisizlik İlgisizlik
Malnutrisyon
Malabsorbsiyon
GİS hastalıkları Diğer hastalıklar
Gereksinmelerde artış (kişisel
farklılıklar) büyüme, gebelik,
emziklilik) Konjenital bozukluklar (prematürelik,
metabolik bozukluk, mental gerilik)
Anoreksiya
Bakteriyel
değişiklikler, enzim değişiklikleri,
intestinal hareket azlığı, intestinal atrof Diare,
dizanteri, parazit, toksinler
Kontamine besin Eğitim eksikliği,kötü
sanitasyon
Malnutrisyon multifaktöriyel bir sorundur...
Malnutrisyon multifaktöriyel bir sorundur...
Köksal G. ders notları
13
Malnütrisyon Oluşumunda Rolü Olan Temel Etmenler
Çocuklarda malnütrisyonun yaygınlığını etkileyen etmenler çok çeşitlidir ve hepsi birbirine bağımlıdır. Yapılan çeşitli araştırmalara göre malnütrisyon oluşumunda önemli olduğu saptanan etmenler:
*Beslenme konusundaki yanlış bilgi ve alışkanlıklar, *Kusma ve ishaller,
*Çocuğun cinsiyeti, *Aile tipi,
*Ailedeki kişi sayısı, *Ailenin ekonomik
durumu,
*Anne ve babanın eğitim durumu, *Anne yaşı,
*Annenin doğum aralığı, *Çocuğun doğum ağırlığı,
*Kardeş sayısı,
*Çocuğun istenmemesi, *Enfeksiyon hastalıklarıdır.
•Çoğunlukla okul öncesi çağda,
•Yeterli ve dengeli beslenemeyen,
•Zamanında ek besinlere başlanmayan,
•Sık sık hastalanan ve hastalığı uzun süren,
•Doğuştan sindirim sistemi bozuklukları olan,
•Barsak parazitleri olan,
•Hiç anne sütü almayan
çocuklarda malnütrisyon daha sık görülür.
Çeşitleri;
En çok atlanan
tipler
Birey Değerlendirmelerinde
Malnutrisyon Türü Tanımlanması
Marasmus Yaşa Göre Ağırlık<%60 Kuvaşiorkor Ödem varlığı ve yaşa
göre ağırlığın <%80 Marasmik kuvaşiorkor Ödem varlığı ve yaşa
göre ağırlığın <%60
Bodurluk(Kronik PEM) Yaşa göre boyun <2 SD veya <3. persentil
Zayıflık(Akut PEM) Boya göre ağırlığın <2 SD veya <3. persentil
Düşük kiloluluk Yaşa göre ağırlık <2 SD veya <3. persentil
YETERSİZ BESLENME TÜRLERİ
A.Özfer ÖZÇELİK
18
•
PEM dünya üzerinde her dört çocuktan birini etkilemektedir.
– 150 milyon (%26.7) çocuk düşük kiloludur (kavruk)
– 182 milyon (%32.5) çocuk ise kısa boyludur (bodur)
A.Özfer ÖZÇELİK 20
12-60 aylık çocuklarda yapılan çalışmada çocukların;
%31.2’sinde akut malnutrisyon (wasting)
%9.2’sinde boy kısalığı (stunting),
%29.2’sinde (wasting-stunting) olduğu belirlenmiş.
12-60 aylık çocuklarda yapılan çalışmada çocukların;
%31.2’sinde akut malnutrisyon (wasting)
%9.2’sinde boy kısalığı (stunting),
%29.2’sinde (wasting-stunting) olduğu belirlenmiş.
A.Özfer ÖZÇELİK 21
22
A.Özfer ÖZÇELİK 23
171 milyon çocuk
167 milyon gelişmekte olan ülkeler
Global olarak
1990:%39.7
2010: %26.7
2020’de %21.8
Azalmaya rağmen önemli bir halk sağlığı sorunu
171 milyon çocuk
167 milyon gelişmekte olan ülkeler
Global olarak
1990:%39.7
2010: %26.7
2020’de %21.8
Azalmaya rağmen önemli bir halk sağlığı sorunu
TÜRKİYE’DE DURUM
1974-1984
25
Türkiye Nüfus Sağlık Araştırması (TNSA) Sonuçlarına Göre
A.Özfer ÖZÇELİK 27
İnanç
vd.(2005) Kayseri il merkezinde 0-36 aylık çocuklarda malnütrisyon sıklığı ve etkileyenetmenleri araştırmışlar.
Çocukların
%22.9’unda yaşa göre boy,
%12.5’inde yaşa göre ağırlık açısından malnütrisyon saptanmıştır.
Ekonomik durum, doğum kilosu, doğum aralığı, doğum sırasının malnütrisyon oluşumunda etkili faktörler olduğu düşünülmüştür.
Çınar vd. (2007) Isparta’da 5 yaş altı çocukların malnütrisyon durumunu
araştırmışlardır. 670 çocuk araştırmanın örneklemini oluşturmuştur.
Çocukların;
%4.9’unun kısa boylu,
%15.2’sinin zayıf,
%11.8’inin düşük kilolu olduğu
saptanmıştır.
29
Gün vd.(2010) Kayseri Melikgazi Bölgesi’nde 1250 0-5 yaş çocuk ile çalışmışlardır.
Ağırlığa göre malnütrisyonlu olan çocukların oranı % 4.5,
Boya göre malnütrisyonlu olan çocukların oranı
%13.7 olarak saptanmıştır.
TBSA 2010
TBSA 2010
A.Özfer ÖZÇELİK 32
1-36 aylık 260 çocuk
Gomez’e göre
%32 Haff
%9.2’si orta
%6.1’i ağır Waterlow’a
göre
%20.4’ü akut
%19.2’si kronik
%7.7’si akut- kronik PEM
A.Özfer ÖZÇELİK
33
PROTEİN ENERJİ MALNÜTRİSYONUNDA
KLİNİK BULGULAR
AĞIR PEM’DE KLİNİK BULGULAR AĞIR PEM’DE KLİNİK BULGULAR
Genellikle büyümenin hızlı olduğu yaşamın ilk yılı içinde anne sütü almayan, erken dönemde anne sütünün
kesildiği ve yetersiz ek besin verilen çocuklarda görülür.
35
Kuvashiorkor gelişmekte olan ülkelerde memeden
kesilen çocuklarda 6. aydan sonra genellikle de 18 ay-3 yaş arasında proteinden
yetersiz beslenme sonucu sık görülür
.36
Şeker bebek
Kuvashiorkorlu hastalarda enerji alımından çok protein alımındaki yetersizlik ön plandadır.
A.Özfer ÖZÇELİK 37
Marasmuslu çocukta değişik derecede
ödem olması ile karakterizedir.
Marasmus ve kuvashiorkorun
bulguları bir arada görülür. Yaşa göre ağırlık ölçütlerine göre vücut ağırlığı standardın %60’ının altında iken
ödem de vardır.
38
39
BULGU MARASMUS KUVASHİORKOR
Ödem Yok Alt ekstremitelerde,
yüzde veya tüm vücutta
Adale dokusu
kaybı Ağır Bazen
Vüc. ağır. azalma Ağır Marasmusta görülenden az Mental değişiklik Genellikle yok Genellikle var
(letarji, apati) İştah Genellikle iyi İyi değil
40
BULGU MARASMUS KUVASHİORKOR
DİARE Sıklıkla eşlik eder Sıklıkla eşlik eder CİLT
DEĞİŞİKLİĞİ Yok
Sıklıkla, özel tip pigmente dermatoz SAÇ
DEĞİŞİKLİĞİ Saçlar seyrek,zayıf
Saçlar seyrek,zayıf, Dispigmente (kızıla çalan kahverengi) YÜZ
GÖRÜNÜMÜ İhtiyar adam yüz
görünümü Ay dede yüz
görünümü
41 BULGU MARASMUS KUVASHİORKOR
KARACİĞER
BÜYÜKLÜĞÜ Yok Genellikle var ANEMİ Olabilir Genellikle var
SERUM ALBUMİN NON ESANSİYEL AA/ESANSİYAL AA
Normal/azalmış Normal
Azalmış Yükselmiş
Gastroenteritler
Elektrolit ve Sıvı Dengesi Bozuklukları (Dehidratasyon)
Enfeksiyonlar Hipoglisemi Hipotermi Anemi
Avitaminozlar Cilt lezyonları Anoreksi
42
Malnutrisyonu önlemede sağlık sistemi
içinde yapılabilecekler
1) Kadınların eğitimi
2) Doğum kontrolü yöntemlerinin yaygınlaştırılması, istenmeyen gebeliklerin önlenmesi
3) Hazırlıklı ve güvenli anneliğin gerçekleştirilmesi 4) Doğum öncesi gebenin yeterli sağlık hizmeti alması ve izleminin yapılması
5) Ailenin ve özellikle bakım veren kişilerin bebeğe olumlu yaklaşımlarının farkedilerek desteklenmesi
6) Anne sütünün ilk 6 ay tek başına verilmesi, daha sonra ek gıdalara geçilmesi
7) Bir bebeğin tek bir sağlık ekibi tarafından izleminin sağlanması
8) Büyümenin doğru değerlendirilmesi
9) Evdeki yoksulluk, uyaran/şefkat yoksunluğu ya da
yeme yedirme ilişkisindeki risklerin erkenden fark edilmesi
olarak sıralanabilir. 43
*
Çocuğun beslenme durumu büyük ölçüde gebelik ve emziklilik süresince annenin yeterli ve dengeli beslenmesine bağlıdır.
44
Bu yüzden doğum öncesi ve sonrası anneye beslenme eğitimi verilmesi,
malnütrisyonlu çocuğu tedavi
etmekten daha başarılı ve mali yükü daha az olan bir yöntemdir.
Doğumdan sonra anne sütü, bebek için temel besini oluşturmalı,
gerekmedikçe 6 aya kadar ek
besinlere başlanmamalıdır
Anne sütünün 2 yaşına kadar
verilebildiğinde, bebeğin ihtiyacını karşılayan en önemli besin ögesi kaynağı olmaya devam ettiği gösterilmiştir.
Anne sütü;
*ilk 6 ayda bebeğin ihtiyacının %100’ ünü,
*6-12 ayda bebeğin ihtiyacının %50’ sini ve *12.aydan sonra da %30’ unu karşılar.
Altıncı aydan sonra uygun zamanda uygun ek besine başlanması yönünde anneler
eğitilmelidir.
* Çocuklarda büyüme izlenmelidir.
A.Özfer ÖZÇELİK 46
47
ÇOCUĞUN AĞIRLIĞININ İŞARETLENDİĞİ EĞRİ;
ŞEKİL1 ŞEKİL3
Yukarı çıkıyorsa iyi Aşağı iniyorsa tehlike
ŞEKİL2 ŞEKİL4
Yatay gidiyorsa DİKKAT! Önce aşağı inerken, yukarı çıkmaya başlarsa büyümeyi yakalama
EĞİTİM
48
Korunma
Annenin gebelik süresince yeterli ve dengeli beslenmesi sağlanmalıdır.
Anne sütünün yararı gebeyken anlatılmalı ve mutlaka bebeğin emzirilmesi sağlanmalıdır.
Düzenli izlem yapılmalıdır.
İzlemlerdeki kilo durumu dikkatle yorumlanarak eğitim verilmelidir.
Eğitilemeyenler bir üst sağlık kuruluşuna gönderilmelidir.
Uygun doğum aralığı ve sayısı için Aile Planlaması eğitimi yapılmalıdır.