• Sonuç bulunamadı

Nisan 2007 11 B‹L‹M

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Nisan 2007 11 B‹L‹M"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Nisan 2007 11 B‹L‹M

ve

TEKN‹K

B ‹ L ‹ M V E T E K N L O J ‹ H A B E R L E R ‹

Büyümek ‹stemiyorum!

Çocukluk ve ergenlik ça¤›ndakilerin s›zlanmalar›n› saymazsak, modern insan›n büyümek için hiç de acelesi yok. Yetiflkinli¤e bütün di¤er primatlardan daha sonra ulafl›yor ve çocuklar›m›za da beyinlerini büyüterek karmafl›k davran›fl biçimleri gelifltirmek için yaklafl›k 18 y›l gibi uzun bir süre tan›yoruz. Türümüzün çok eskilerde yaflam›fl bireylerinin bu özellikten yoksun olduklar› ve geliflim süresi

bak›m›ndan flempanzelere daha çok benzedikleri yolundaki görüflleri çürütmeye aday bir çal›flmaysa, 160 bin y›l önce yaflam›fl 8 yafl›ndaki bir çocu¤un da, günümüzün 8 yafl çocu¤u kadar çocuk oldu¤unu gösteriyor; yani, uzun çocukluk döneminin, türümüz için her zaman geçerli olmufl bir belirleyici özellik olabilece¤ini.

Erken atalar›m›z h›zl› büyüyorlard›.

Sözgelimi, ünlü fosil “Lucy” de dahil olmak üzere Australopithecus’lar yetiflkinli¤e yaklafl›k 12 yafl›nda ulaflm›fl oluyorlard›. Homo cinsinin ilk üyeleri için bile s›n›r, 14-16 yafl civar›ndayd›.

Fosil çal›flmalar›, uzatmal› çocukluk döneminin insan evriminin görece geç bir döneminde ortaya ç›kt›¤›n›

göstermiflti. Bununla ilgili kesin verilere ulaflmaksa 1968 y›l›nda Fas’ta bulunan ve 8 yafl›ndaki bir çocu¤a ait difl ve alt çene kemi¤i fosillerini inceleyen uluslararas› bir ekibe (Almanya’daki Max Planck Evrimsel Antropoloji Enstitüsü ve Fransa’daki Avrupa Senkrotron Ifl›n›m› Tesisi’nden) nasip oldu. Ekibin yapt›¤›, senkrotron mikrotomografisi denen çok güçlü bir

teknik de dahil, birkaç farkl› yöntem izleyerek çocu¤un diflindeki günlük büyüme çizgilerini ortaya ç›karmak ve bunlar› saymak. Henüz ç›kmam›fl az›

difllerinin varl›¤›n› da saptad›ktan sonra, fosil diflin, t›pk› günümüzdeki bir çocu¤unki h›zda büyüdü¤ü sonucuna var›yorlar. Araflt›rmac›lara göre bu özel geliflim biçimi, insan› insan yapan

“pakete” dahil.

ScienceNow Daily News, 12 Mart 2007

Robot Semenderin Omurili¤i de Var!

Tekerlekli robotlara kumanda etmek, bir programlanm›fl komutlar grubu arac›l›¤›yla gerçeklefltirilebiliyor. Ama yürümek, yüzmek ya da koflmak üzere tasarlanm›fl robotlar›n hareketlerini düzenlemek çok daha zor. Baz› robot araflt›rmac›lar›, bu nedenle biyoloji ve do¤adan ipuçlar› alma yoluna gidiyorlar. Hayvanlarda yürüme, yüzme, koflma, emekleme gibi hareketler, omurilikte yer alan ve

“merkezi örüntü üreteçleri” (central pattern generators - CPG) ad› verilen sinir hücresi gruplar›yla düzenleniyor.

Bu üreteçler kaslar›, belirli ritmlerle kas›lacak, yani belirli bir hareket örüntüsü oluflturacak biçimde

uyar›yorlar. Bu düzenlenmede beyine do¤rudan gereksinim olmasa da, beyinden gelen baz› sinyaller de bir hareket tipinden di¤erine geçmeleri için CPG’lere komut verebiliyor.

Robot araflt›rmac›lar›, canl›larda hareket tipleri aras›ndaki yumuflak geçiflleri taklit etme giriflimleri içindeyken, biyologlar da iflleyifl hakk›nda giderek daha fazla bilgi sahibi olmaktalar. Semender beyninin büyük k›sm›n›n ç›kar›l›p omurili¤ine

elektrik uyar›lar› verildi¤inde, hayvan›n yüzer gibi hareket etti¤i, uyar›lar›n fliddeti azalt›ld›¤›ndaysa yürüme hareketine geçti gözlenmifl bulunuyor. ‹sviçre Federal Teknoloji Enstitüsü araflt›rmac›lar›ysa hareketleri t›pk› canl› düzenekte oldu¤u gibi, ama bu sefer yapay bir omurilik ve CPG’lerle düzenlenen, bir metre uzunlu¤unda bir semender robotu ürettiler. Robot, suya girdi¤inde yürüme hareketinden yüzme hareketine geçifl yapabiliyor. Karada m› suda m› oldu¤unu ‘anlamas›na’

yarayan alg›lay›c›lara sahip de¤il; bu nedenle geçifller uzaktan kumandayla sa¤lan›yor. Kablosuz olarak gönderilen sinyallerse, canl› hayvanda beyinden omurili¤e gönderilen sinyallere eflde¤er özellikte. Bu yeni omurilikli robota, hareketleri belki de yak›nda tümüyle yapay bir sinir sistemiyle denetlenecek olan robotlar›n öncülü gözüyle bak›l›yor.

NewScientist.com News Service, 8 Mart 2007

Teknoloji

haberler 29/3/05 13:45 Page 11

Referanslar

Benzer Belgeler

olarak dikildikleri düflünülen ahflap sütun kal›nt›lar›n›nsa Stonehenge tafllar›na büyük benzerlik gösteren bir yap›n›n parçalar› oldu¤u ortaya ç›kt›..

yüzy›ldan kalma bir binaya yap›la- cak ek bölüm için temel kaz›l›rken, bü- yük bir sürpriz ortaya ç›kt›: bir usturlab kadran›.. Bu, zaman ve enlem hesapla-

Bu çal›flmam›zla, alanda mevcut olan tüm bitki ve hayvan envanterinin yap›l›rken, tüm türlerin resimlenmesi ve sonucunda K›z›l›rmak Deltas›’yla ilgili

Bundan emin olmak için yemli¤i kald›ran araflt›rmac›lar, sorular› bir önceki aflamada oldu¤u gibi güçlefltirdiklerinde, daha önce yemli¤i ye¤leyenlerin

Üzerinde yap›lan araflt›rmalar, bu türün daha önce üzerinde çal›fl›lmam›fl fazladan 6 yeni gen içerdi¤ini, ve bunlar›n da di¤er bakteri türlerinden

lar›n birbiriyle yeniden birlefltiril- mesinde ifllev görüyor. Dizilim, bu son haliyle protein üretimi için bir kal›p durumuna geliyor.) Araflt›r- mac›lar, bu

Rafflesia, parazit bir bitki oldu¤u için, konak canl›dan besin ve su alabilmek için ipliksi yap›lardan yararlan›yor; bu nedenle yaprak ve saplar› yok.. Bunlarsa

Periyodik Tablo’daki aktinidler grubunun plütonyum ve küriyum gibi görece geç keflfedilen ve nükleer santral yan ürünleri olarak tand›¤›m›z ya da taban malzeme