• Sonuç bulunamadı

Hükümet’in anayasa de

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Hükümet’in anayasa de"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Hükümet’in anayasa değişikliklerinin temel amacı yargı olunca, değişiklik maddeleri arasında, yargıya ilişkin olanlar ve ötekiler biçiminde bir hiyerarşi ortaya çıkıyor. Bu yazıda öteki maddelerin bazıları ele alınacak.

1. Anayasa’nın 10 maddesine getirilen değişiklikte, kadın-erkek eşitliğinde pozitif ayrımcılık kapının açılması; çocukların, yaşlıların, özürlülerin de bu kapsamda ele alınması olumlu bir gelişme. Ancak Sn. Başbakan’ın kadın-erkek eşitliğine inanmadığı yolundaki sözleri, eşitlik ilkesinin içinin nasıl doldurulacağı hakkında bir fikir veriyor. Hükümet eşitlik konusunda ne denli duyarlı olduğunu, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 12 no.lu ek protokolüne taraf olmakla gösterebilir. Böylelikle, Türkiye’nin ulusal yasaları eşitlik bakımından AİHM’nin denetimine açılır.

2. 20. maddeye eklenen kişisel verilerin korunmasıyla ilgili paragraf da olumlu bir değişiklik. Tutarlı olmak bakımından, bundan sonra atılması gereken adım Kişisel Verilerin Korunmasına İlişkin 1981 Avrupa Konseyi

Sözleşmesi’ne katılmak olmalı. Sözleşmeye ek protokolde, taraf devletlerin, kişisel verilerin korunmasını denetlemek amacıyla bağımsız bir kurul kurmaları isteniyor. Türkiye’nin tüm bağımsız kurumlarını bağımlı kurumlara dönüştüren iktidar, örneğin Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nı bağımsız yaparak bu sözleşmeye uyum sağlayabilir.

3. Çocuk haklarına ilişkin 41 maddeye getirilen değişiklik iki bakımdan yetersiz. Birincisi, çocuk hakları bağımsız olarak değil, ailenin korunması çerçevesinde ele alınıyor. İkincisi, çocuk hakları ile ilgili güvence sadece istismar ve şiddet ile sınırlı tutuluyor. çocuk haklarına ilişkin daha geniş ve kapsayıcı bir ifadenin anayasada yer alması daha doğru olurdu. Ancak Türkiye’nin bu konuda inandırıcı olması için, önce B.M. çocuk Hakları Sözleşmesi’ne koyduğu çekinceleri kaldırması gerekir.

4. İşçi sendikaları ve kamu çalışanları ile ilgili olarak yapılan değişikliklere, önce bu değişikliklerin öznesi olan işçi ve memurlar karşı çıkıyor. DİSK, Türk-İş’e bağlı sendikalar, memur sendikaları yapılan değişikliklerin sakıncalarını, yaptıkları basın toplantılarında ayrıntılı olarak anlattılar. İşin ilginç yanı, Hükümet çalışanlarla ilgili reformlar

yaptığını ileri sürerken, haziran ayında yapılan ILO Konferansı’nda Türkiye kara listeye alındı. ILO’nun eleştirilerinden biri de anayasa değişiklikleri hakkında bilgi verilmemesi.

51. maddede yapılan değişiklikle aynı iş kolunda birden fazla sendikaya üye olma yasağı kaldırılıyor. Ancak sendikalar bu değişikliğe olumlu bakmıyorlar. Güdümlü sendikacılığa yol açacağını ileri sürüyorlar.

Memurlara tanınan toplu sözleşme hakkının ise gerçekte bir aldatmaca olduğu belirtiliyor. Toplu sözleşme yapılması sırasında uyuşmazlık çıkması halinde, taraflar Kamu Görevlileri Hâkem Kurulu’na başvurabilecek, Kurul’un kararı toplu sözleşmenin yerine geçecek. Başka bir deyişle, anlaşmazlık durumunda sözleşmeyi Kurul yapacak. Kurul’un yapısını ise, işveren olan Hükümet saptayacak. Memurlara grev hakkı tanınmıyor. Oysa sendika kurma hakkı, toplu sözleşme ve grev haklarını da içeriyor. Getirilen düzenleme, ILO Sözleşmelerine, Avrupa Sosyal Şartı’na, AiHM kararlarına aykırı.

5. 74. maddede yapılan değişiklikle Kamu Denetçisi Kurumu (Ombudsman) kuruluyor. Görevi “idarenin işleyişi ile ilgili şikâyetleri” incelemek. Bu görevi yerine getirebilmesi için, yürütme ve yasamadan bağımsız olması gerekir. Oysa kamu denetçisi TBMM Başkanlığı’na bağlı. TBMM tarafından basit çoğunlukla seçiliyor. O zaman kamu denetçisinin bağımsızlığından söz etmek güçleşiyor.

6. Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkının tanınmış olması ilke olarak olumlu bir değişiklik. Ne var ki, bireysel başvuru AİHS’deki haklarla sınırlı. AİHS’de olmayan, ama Anayasa’da bulunan konut hakkı, sosyal güvenlik hakları gibi haklarla ilgili olarak anayasa mahkemesine başvurulamayacak. Oysa Anayasa’nın 90. maddesi gereğince, AİHS yasaların üstünde, ama Anayasa’nın altında. Bu nedenle, getirilen değişiklik 90. madde ile uyum içinde değil. AİHS’de bulunsun bulunmasın, Anayasa’da yazılı bütün hak ve özgürlükler için Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkının tanınması gerekirdi.

Milliyet Gazetesi 13 Ağustos 2010

Referanslar

Benzer Belgeler

maddesine göre; herkesin, Anayasada güvence altına alınmış temel hak ve özgürlüklerinden, AİHS kapsamındaki herhangi birinin kamu gücü tarafından, ihlal

Bireysel başvuru, temel hak ve özgürlüklere yönelik ihlalleri önlemek amacı ile tanınmış bir kanun yoludur (Sabuncu ve Arnwine, 2004: 230). maddesinde bireysel

Anayasa Mahkemesi'nin DTP ili ilgili kapatma davas ında, davanın açılıp açılmayacağına ilişkin raportör görüşü için yapt ığı toplantı yaklaşık 1 saat sürmüştü..

AYM Yasas•’n•n 45/3.maddesi içeri•i ve söz konusu kanunun yasala•ma sürecinde kanun koyucunun Anayasa Alt Komisyonu ve Genel Kurul a•amas•nda ortaya

Nihayet, tutuklama kararında ölçülülük konusundaki gerekçeye de yer verilmesi gereklidir (CMK 100/1). Kararda bu hususların yer alması etkin bir savunma yapılabilmesi ve

Anayasa Mahkemesi, bireysel başvuru incelemelerinde kanunilik denetimi yaparken, temel bir hakka müdahale teşkil eden eylemin öncelikle şekli anlamda bir kanuni dayanağının

AYM Birinci Bölümünün 07.11.2013 tarih 2012/660 Başvuru numaralı kararında özetle; 1602 sayılı kanunun 40’ıncı maddesinde idari işlemlere karşı dava açma

Devletin vergilendirme yetkisini kullanması sırasında, yükümlüler nez- dinde Anayasa’da yer alan temel hak ve özgürlüklerinden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve buna