• Sonuç bulunamadı

KOOPERAT İ FÇ İ L İ K

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "KOOPERAT İ FÇ İ L İ K "

Copied!
52
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

KOOPERAT İ İ L İ K

SAYI: NUMBER : 84 NISAN — MAYIS — HAZIRAN

1989

APRIL — MAY — JUNE 1989

TARIM SATIŞ KOOPERATIFLERI SEMPOZYUMU TEBLIĞLERI ÖZEL SAYISI

N11/(

TÜRK

KOOPERATİ FÇ İ L İ K KURUMU

1931

(2)

THE TURKISH CO-OPREATIVE ASSOCIATION was founded at İstanbul Uni- versity in the year 1931, under the neme of the Turkish Co-operative Society (Türk Kooperatifçilik Cemiyeti).

Its headquarters was moved to Ankara in late 1933, and at the beginning of 1934 amended its Statutes in conformance with the cond ıtions prevailing at that date.

The Society changcd its neme int° the «Turkish Co-operative Assocition ı In 1948, and modified its Statutes ın conformance with the Law No. 3512. or Associations.

The General Assembly of the Association convened on 30 th May, 1964 and resolved that in the light of its 23 years of exprience and in accordance with the requirements of the planned economy era, the Statutes of the Association should be re-writton. The new Statutes drawn up accordingly were reviewed ani adopted by the General Assemly et its meeting on 27th June, 1965.

The Government declurer it as an association serving public interest in 1946.

Tho subject with which the Association ,s conserned, is theoretical and pratical co-operative work. Its object is to propagate co-operative idecs in theorectical and practical fields, tb promote the co-operative spirit and ideas, and to support activities in this directıon.

In order to achieve the objectives outlined in its Statutes, the Association ongages in the foilowing activitied

a. Conduct or cause to be conducted resecrch on the subject of co-operative movement, commission its members or other scholars, experts and authors to write articles and books and prepare summaries of orticles and books on subjects pertaining to co-operative movement and publish them.

b. Prepare or cause to be prepered standard states for the various types of co-operatives.

c. Make contacts nationally or interna:ionally among all types of public ana private agencies, organizations, cssoc:otions and persons on the subjects related to co-operative movement, legislation and applicatıons, and express its opinion on these subject either elirectly or on request.

d. Convene academie meetings and arrange co-operative weeks, festivals and general co-opeçative conventions.

e. Conduct lectures, courses. scminars and genercl knowledge competitıs in differerent parts of the country on the subject of co-operatives.

f Join as member those international organizction and associations whose objects are similar to its own.

g. Set up a library in the headquarters of the Association, closely connected with the co-operative movement concept, legislation and application and corn- posed of books, periodicals and brouchures in Turkısh and foreing languages.

h. Participate in the conıertions of international co-operative organizations, attend conferences to be arranged by such organizations and make the Turkish co-operative movement commenly known.

I. Make endeavours to ensure that the concept and application of the co- operativo movemcnt is w:cle!y diffused, that it develops ar.d takes, root, that it is included in the curricula of vocational schools, that chairs on the co-operative movement are instituted in the universitics, academies, schools and that Institutes epezializing in the co-operatıve movement cre founded.

k. Support and sustain the activities and enterprisos of existing co-operatIves net as guide to them in every respect, and at the resguest of the member co- operatives in solving their management problems.

pecya

(3)

KOOPERATIFÇILIK

Üç AYLIK KOOPERATIF INCELEMELER DERGISI Sayı : 84 N İSAN-MAYIS-HAZ İRAN 1989

Türk Kooperatifçilik Kurumu Tarafından Üç Ayda Bir Yayınlanır.

Fiyatı : 5000.- TL.

Yıllık Abone 20.000.- TL.

Yurt Dışı : 40.000.- TL.

Yazışma Adresi: Türk Kooperatifçilik Kurumu

Mithatpaşa Caddesi 38/A Yenişehir - ANKARA Tel: 131 61 25 - 131 61 26

Türk Kooperatifçilik Kurumu Adına Sahibi Hüsnü POYRAZ

Yazı İşleri Müdürü Prof. Dr. Rasih DEMİRCİ

*

Yayın Komitesi Başkan: Prof. Dr. Celal ER Raportör : Prof. Dr. Orhan ARSLAN

Üye: Sezai YÖRÜK Üye : Alaaddin KORKMAZ

Üye: Dr. Kemal GÖRMEZ

Yayımlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir

IÇINDEKILER

Başy azı / 3

Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerinin Avrupa Topluluğu Ortak Tarım Politikası Karşısındaki Durumu ve Entegrasyonu/

Dr. Sabahattin Gazanfer 5

Birliklerin Hukuki Yapısı, İşleyişi ve Devletin Destekleme Ahmları/

Engin Dikici 20

Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerinin Tarımsal Üretimi ve Tanma Dayah Sanayi'in Gelişmesindeki Etkileri/

Rifat Ünaydın 24

Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerinin Finansman Politikası/

Nihat Bayramoğlu 29

Tarım Satış Kooperatiflerinin Reorganizasyonu/ Yaşar Bağlı 32 Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerinin Yurt içi Pazarlama Faaliyetleri

Ve İç Fiyat Hareketleri Üzerindeki Etkileri/

Faik Gökdemir 40

pecya

(4)

CO-OPERATION

A OUARTERLY PUBLICATION ON COOPERATIVE WORKS

NUMBER 84 APRIL - MAY - JUNE 1989

Quarterly Published by tlıe Turkish Co-operative Association Correspondence Address:

Türk Kooperatifçilik Kurumu

Mithatpaşa Caddesi 38/A Yenişehir - ANKARA Tel: 131 61 25 - 131 61 26

Proprietor on behalf of the Turkısh Co-operative Association Hüsnü POYRAZ

Editör-in Chief Prof. Dr. Rasih DEMIRCI

(The opinions expressed in the articles belong to the authors)

CONTENTS

Editorial 3

The State and integration of Agricultural Sale Cooperatives in front of the common agriculture politics of European community./

Dr. Sabahattin Gazanfer 5

The legal structure of the associations, their manipulations and Governments Support 'capacity./

Engin Dikici 20

The agricultural products of the associations and their Agricultural Sale Cooperatives, and their effects on the development of agricultural ındustry/

Rıfat Ünaydın 24

Financial politics of the Agricultural Sale associatinos and cooperatives/

Nihat Bayramoğlu 29

Re organization of the Agricultural Sale Cooperatives/

Yaşar Bağlı 32

The marketing activities of the Agricultural Sale Cooperatives and their effects on the prices in the country/

Faik Gökdemir 40

Dizgi ve Baskı SISTEM OFSET Tel: 229 18 81 229 63 97

pecya

(5)

Ba ş yaz ı

KOOPERAT İ İ L İ K MESELELER İ VE TÜRK KOOPERAT İ İ L İ K KURUMU

Dr. Kemal GÖRMEZ

İnsanlar varoldukları günden beri topluluk halinde yaşamışlardır.

İnsanların toplu yaşamayı tercih etmelerinin sebebi karşılaştıkları problemleri birlikte daha kolay ç iize bilmelerid ir .

insanoğlunun bugüne dek ulaşabildiği en ideal yönetim biçimi olan devlet icti- mai nizamı sağlayan bir kurum olarak toplu halde yaşamanın gereklerini yerine getir- mekte ve bu süreçte topluma hizmet vermektedir. Topluma hizmet verilmesi sürecin- de hizmetleri devlet adına bazı vatandaşlar yapmaktadır.

Tarihi gelişimi seyri içerisinde, devletin bazen çok güçlü ve toplumun bütün alan- larına hakim bir varlık, bazen ise oldukça küçülmüş, toplum hayatına karışmayan, sa- dece topluma güvenlik hizmeti sunan bir organizasyon olarak görüldüğü bilinmekte- dir.

Yirminci yüzyıldaki gelişmeler, artık devletin topluma çok fazla müdahale etme- yen sağlık, eğitim ve güvenlik gibi hizmetler ve adalet sağlayan kurum olması yolunda gelişmiş, diğer toplumsal hizmetlerin, devletin dışındaki organizasyonlar eliyle yürü- tülmesi yönünde görüş ve uygulamalar güçlenmiştir.

pecya

(6)

Bu hizmetler bazı toplumlarda yine devletin bir parçası olan ama bazı merkezi iktidardan biraz daha farklı kurumlara, bazı toplumlarda ise "sivil toplum" kurumla- rına verilmiştir. İşte Kooperatifçilik Kurumu da böyle bir kurumdur.

Kooperatifçilik, çağımızda önemini koruyan bir harekettir. Ülkemizde de başta konut ve tarım kooperatifçiliği olmak üzere pek çok alanda yoğun bir kooperatif faa- liyeti görülmektedir. Kooperatilleşme ve kooperatifler kanalıyla bazı sosyal problem- leri çözme, henüz toplumların vazgeçemediği olgulardan biridir.

Bu noktada karşımıza kooperatiflerin toplum içindeki yeri, kooperatiflerin prob- lemleri ve toplumun değişen yapısına kooperatiflerin uyumu meselesi de çıkmakta- dır.

Bu meselelerin çözümü konusunda çerçeve kanunların çıkarılması devlet meka- nizmasını işleten hükümetlerin problemidir.Ama diğer problemlerinin çözümünü hü- kümet ya da başka organizasyonlardan beklemek pek doğru bir davranış olarak de- ğerlendirilemez.Kooperatiflerin problemleri,kendi kuruluşlarınca çözülmek zorunda-

dır.Bıı gerçekten hareketle Türk Kooperatifçilik Kurumu da kurulduğundan bu yana

Türk Kooperatifçiliğinin meselelerini tesbit etmek ve onlara çözüm yolu bulmak ko- nusunda faaliyetlerde bulunmaktadır. 1930 lardan beri süren çalışmaları son yıllarda daha ciddi boyutlar kazanmıştır. Bu faaliyetlerinin başkalarını, bilimsel yayın ve se- miner faaliyetleri ile zaman zaman çeşitli konularda düzenlenen sempozyurnlar ola- rak sayabiliriz.

Türk Kooperatifçilik Kurumu 1989 yılında da bir dizi faaliyet planlanuştır. Bu faaliyetlerden birisi 1989 yılı Ocak ayının son haftasında gerçekleşmiştir. 26 Ocak 1989 yılında düzenlenen bu sempozyumun bildirilerini daha geniş kitlelere aktarmak ve onların da faydalanmasmı temin etmek için üç aylık Kooperatifçilik Dergimizin bu sayısını "Özel sayı" olarak çıkarmaya karar vermiş bulunuyoruz. Dolayısıyla bu sayımızda anılan sempozyumda sunulan bildirileri değerli kooperatifçilerimizin bilgi ve tartışmalarına sunmak istiyoruz.

Dergimizin bu sayısında sempozyumda Dr. Sabahattin Gezer tarafından sunulan

"Tarım Satış Kooperatifleri Birliklerinin Avrupa Topluluğu Tarım Politikası Karşı- sındaki Durumu ve Entegrasyonu" isimli semineri ilek yazı olarak sunuyoruz. AT' ya girme hazırlıklarının yoğunlaştığı bu günlerde bu görüşlere ve değerlendirmelere çok fazla ihtiyacımız olduğunu söylemek yanlış olmaz sanırız.

İkinci olarak Engin Dikici'nin hazırlayıp sunduğu "Birliklerin Hukuki Yapısı, İş- leyişi ve Destekleme Ahmları" başlıklı bildiriyi yayınlıyoruz. Yine Rifat Ünaydın ta- rafından sunulan "Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerinin Tarımsal Üretimi ve Ta- rıma Dayalı Simayi'in Gelişmesindeki Etkileri" başlıklı bildiri ile Nihat Bayramoğlu tarafından sunulan "Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerinin Finansman Politikası"

başlıklı bildirilerin okuyucularımızın dikkatle inceleyecekleri konular olacağım sam- yoruz.Yine Yaşar-Bağlı tarafından sunulan "Tarım Satış Kooperatifleriııin Reorgani- zasyonu" ve son olarak ise Faik Gökdemir tarafından sunulan "Tarım Satış Koopera- tifleri Birliklerinin Yurt içi Pazarlama Faaliyetleri ve İç Fiyat Hareketleri Üzerine Et- kileri" konulu bildirileri yaymhyoruz. Yeni sayılarımızda buluşmak üzere, saygılar:- '..._ mızla...

pecya

(7)

KOOPERATIFÇILIK Say ı : 84 NISAN - MAYIS - HAZIRAN 1989

TARIM SATI Ş KOOPERAT İFLER İ B İRL İKLER İNİN AVRUPA TOPLULU ĞU

ORTAK TARIM POL İTİKASI KAR ŞISINDAK İ DURUMU

Dr. Sabahattin GAZANFER (*)

AVRUPA TOPLULUĞU'NU KURAN ANTLAŞMALAR

* Avrupa Kömür ve Çelik Tophıluğu Antlaşması (Paris, 1951)

* Avrupa Ekonomik Topluluğu Antlaşması (Roma, 1957)

* Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu Antlaşması (Roma, 1957) AVRUPA TOPLULUĞU'NUN ORGANLARI

* Avrupa Komisyonu

* Avrupa Bakanlar Konseyi

* Adalet Divanı

* Avrupa Parlamentosu

* Ekonomik ve Sosyal Komite

* Sayıştay

* Avrupa Yatırım Bankası

AVRUPA TOPLULUĞU'NUN ORTAK POLİTİKA LARI A) Ortak Dış Ticaret Politikası

B) Ortak Tarım Politikası C) Ortak Sanayi Politikası I)) Ortak Para Politikası

E) Vergilendirmede İlarmonizasyon F) Rekabet Politikası

G) Ulaştırma Politikası H) Enerji Politikası İ) Bölgesel Politika

5

pecya

(8)

A) ORTAK DIŞ `MARET POLITIKASI a) Ortak gümrük tarifesi

b) Topluluğun üçüncü ülkelerle dış ticareti c) Topluluk koruma tedbirleri

d) Lome sözleşmesi a) Ortak Gümrük Tarifesi

- Topluluk dışı ülkelere ortak gümrük tarifesi

- Yeni katılan ülkelerin gümrük tarifeleri aşamalı olarak OGT'ne uyumlu hale getiriliyor.

- GATT ve MFA görüşmelerinde bir bütün olarak temsil

- Genelleştirilmiş preferanslar sisteminin tüm üye ülkelerce kabulü b) Toplulpğ'un üçüncü ülkelerle Dış Ticareti

- EFTA ülkeleri ile tercihli gümrük düzenlemeleri - ACP ülkeleri ile tercihli gümrük .düzenlemeleri - Akdeniz ülkeleri ile tercihli gümrük düzenlemeleri - Iran, Israil, Arjantin, Isviçre ile ikili ticaret anlaşmaları - Türkiye ile ( 1963'de) ortaklık anlaşması

c) Topluluk Koruma Tedbirleri

- üye ülkeler arasında miktar kısıtlamalarının kaldırılması - Anti-damping ve anti-sübvansiyon tedbirleri

- Ihracatta ortak kurallar d) Lome Sözleşmesi

- 1975'te imzalandığında, 46 ACP ülkesi - 1985'te yenilendiğinde 66 ACP ülkesi

- AT malları AT ülkelerine serbestçe girebilecek

— ACP malları AT ülkelerine serbestçe girebilecek

- ACP'nin ihraç gelirlerinin düşmesi karşısında stabex fonunundan ödeme C) ORTAK SANAYI POLITIKASI

Sanayi politikasına ait tedbirleri 1970 sonrasında düzenlenmeye başlamıştır.

Ortak sanayi politikasında öncelikle:

- Gıda ve imalat sanayii mamullerinin ticaretinde karşılaşılan teknik engellerin kaldırıl- ması

- Devlet ihalelerine bütün Topluluk işletmelerinin katılabilmesi - Avrupa ölçeğinde firmaların kurulması

- Gelişmeye katkıda bulunan sektörlerin özendirilmesi - Kriz halindeki sektörlere yardım

Örnekler

Demir-Çelik, otomobil, dokuma ve giyim, kağıt ve karton, ilaç, gemi ve inşaat sanayile- rine Toplulukça yapılan müdahaleler.

pecya

(9)

D) ORTAK PARA POLITIKASI

- Avrupa Para Yılanı (1979'dan önce) - Avrupa Para Sistemi (EMS)

1979 yılında Avrupa Konseyi'nde kabul edilmiştir.

Amaçları: Avrupa paraları arasında istikrarı gerçekleştirmek, üye ülkelerin para politikaların- da işbirliği sağlamak, farklılıkları asgariye indirmek

Özellikleri

* Parasal işlemler ECU'ya dayandınlmakta

* Topluluğa üye her ülkenin özel durumu dikkate alınmakta

* Merkez Bankalarındaki döviz rezervlerinin bir kısmı ortak kullanıma ayrılmış

* Her ülke parasının diğer ülke paraları karşısındaki dalgalanma marjları smırlandırd- mıştır ( %1:2.25)

* Bir ülke parasının değeri, ECU karşısındaki sapma marjı içinde % 75 oranında değişme gös- terdiğinde, o ülkenin Merkez Bankası piyasaya müdahale etmektedir.

ECU

* Ödeme aracı ve hesap birimidir.

* ECU "sepet" türü bir para birimidir.

* Üye ülkelerin sepetteki payları ekonomik güçleri ile orantılı

• ECU cinsinden rezervler, Topluluk üyesi ülkelerin altın ve dolar rezervlerinin % 20'si- ni Avrupa Parasal İşbirliği Fonu'na aktarılması karşılığında sağlanmıştır.

* Döner Swap Mekanizması : 3 aylık sürelerle alım satım

* ECU'nun resmi kullanımı : Topluluk bütçesinde, gümrük tarifelerinde, istatistiklerde, ortak tarım politikasında

* ECU'nun özel kullanımı : Bankalarda ECU cinsi mevduat

• ECU faiz oranı üye ülkelerin faiz oranlarının ortalaması

* "Yesil Kur" tarım sektöründe kullanılmakta, farlılık" para tanzimatı" ile kapatılmakta E) VERGİLENDIRMEDE HARMONIZASYON

- 1967 yılında KDV uygulaması - 1977 yılında tek tlp KDV uygulaması

— Üye ülkelere KDV oranlannı Topluluk standard oranının %2.5 altında veya üstünde düzenleme yetkisi

- Yeni katılan ülkeler için Topluluk KDV sistemine uyum süreci F) REKABET POLITİKASI

- Toplulukta Kartel Yasağı

Roma Antlaşmasnun 85. maddesindeki kartel yasağı ve ortaklık felsefesi ile uyuşmaz görülen, üye ülkeler arasındaki ticareti olmumsuz etkileyen ve ortaklık içindeki reka- beti engellemeye, sınırlamaya veya bozmaya yönelik işletmeler arası anlaşmalar, birleşmeler ve uyumlaştınlmış davranışlar yasaklanmaktadır.

7

pecya

(10)

- Rekabet Politikasında Piyasa Güciinün Kötüye Kullanılması

Roma Antlaşmasının 86. maddesiyle, piyasaya eğemen büyük işletmelerin sahip ol- dukları piyasa gücünü kötüye kullanmaları yasaklanmıştır.

- Kamusal Politikaların Düzenlenişi

* Ticari Devlet Monopolleri

* Kamusal işletmeler

* Devlet Teşvik ve Yardımlan Rekabet hukukuna aykırı olmamalıdır.

G) ULAŞTIRMA POLİTİKASI Amaçları

- Topluluk içi gümiüklerde malların ve kişilerin serbest geçiş hakkına sahip olması -- Ulaştırma hizmetlerinin serbest bir şekilde sunulması

- Topluluk içi taşımacılıkta iki taraflı kotaların kaldırlması

- Karayolu taşıma araçları için .uygulanan milli vergilerin ve teknik şartlarının harmoni- zasyonu

- Havayolu ve denizyolu ulaşımında rekabet kurllannda harmonizasyon - Ulaştırınayla ilgili diğer konular

II) ENERJI POLITIKASI Amaç lar

- Ithal edilen enerji oranının düşürülmesi

- Kömür endüstrisinin gerilemesinin durdurulması - Diğer enerji kaynaklarına ağırlık verilmesi - Enerji tasarrufu

I) BOLGESEL POLITIKA

Topluluğun değişik bölgeleri arasındaki yaşam düzeyi farklılıklarını ortadan kaldırmak için az gelişmiş bölgelerin kalkındirılması

1) Bölgesel Kalkınma Fonu : Bölgesel kalkınma için kredi ve hibeler vermektedir.

2) Bölgesel Politika Komitesi: Topluluk üyelerinin bölgesel ve bölgeler arası politikaları- nın koordinasyonu

B) ORTAK TARIM PbLITIKASI

Amaçlar (Roma Antlaşması, 39'ncu madde) - Tarımda verimliliği artırmak,

- Tarım kesiminde çalışanların kazancın' artırarak, yaşam standardını yükseltmek - Tannısal ürün piyasasını istikrara kavuşturmak

- lhtiyaçlann karşılannıasını güven altına almak

- ürünlerin tüketiciye uygun fiyatla ulaşmasını sağlamak

pecya

(11)

Dün a fi atı Temel Prensipler - Tek pazar

- Topluluk ürünlerini tercih - Ortak finansal bütünlük Araçlar

- Fiyat politikası ( ortak piyasa düzeni) - Yapı politikası

— Ortak finansman politikası (FEOGA)

ORTAK PIYASA DUZENLEMESVNE TABI OLAN ÜRÜNLER

Tahıllar, pirinç, şeker, zeytinyağı, yağlı tohumlar ve proteinli tohumlar, kuru yemler, tekstil hamnıaddeleri, süt ve süt ürünleri, sığır eti, tavuk eti ve yumurta, su ürünleri, meyva ve sebzeler, meyva ve sebzelerin işlenmesinden elde edilen ürünler, canlı bitkiler ve çiçekcilik ürünleri, şarap, işlenmemiş tütün, tohumlar, şerbetçiotu.

Bu ürünler Topluluk tarımsal ürünlerinin %90'ını oluşturmaktadır.

ORTAK FİAT POLİTİKASI

TOPLULUK İÇİ

— Taban fiyat (üreticiyi korumak)

— Taban fiyat (tüketiciyi korumak)

TOPLULUK DIŞI

— Sınırlarda ortak gümrük politikası - Topluluk içi fiyatlar, dünya ithalatta

prelevman, fark giderici vergi v.s, ih- racatta restitüsyon uygulaması. AYÇIÇEĞI, SOYA, KOLZA

Fiat

Hedef fiyat (Rehber fiyat) Müdahale fiyatı

Değişken yardım

NOTLAR:

- Yardıma hak kazanacak miktarlar sınırlandırılmıştır.

-- Bu miktarın üzerindeki rekolte için yardım miktarında indirim

pecya

(12)

Asgari fiyat

Dünya Fiyatı

Değişken çırçırlama yardımı İTHALATTA

— Topluluk piyasasını rahatsız etmediği sürece prelevman yok IIIRACATTA:

- Ihtiyaç fazlası için ihracat iade ödemesi var.

PAMUK Rehber fiyat

NOTLAR:

— Çırçırlama yardımı maksimum miktarla sınırlandırılmış

—Bu miktarın üzerindeki rekolte için yardımda indirim

—Ithalat ve ihracatta kısıtlama yok

KURU ÜZÜM, KURU INCIR (işlenmiş meyve ve sebzeler) Asgari alım fiyatı

Dünya fiyatı Proses yardımı

NOTLAR:

— Proses yardımı, üreticilerden asgari alım fiyatıyla alım yapan firmalara veriliyor.

— Bazı ürünlerde miktar kısıtlaması Ithalatta:

— Ç.K. Czümde asgari ithalat fiyatı ve fark giderici vegi uygulaması Ihracatta:

Stok fazlası halinde ihracat iade ödemesi

pecya

(13)

ZEYTİNYAĞI Fiyat

322.56 ECU/100 kg Üretici hedef fiyatıı

Üretim yardımı 70.95 ECU/100 kg.

216.24 ECU/100 kg Müdahale fiyatı

Tüketim yardımı 77.00 ECU/100 kg.

177.5 ECU/100 kg Eşik fiyat

174.61 ECU/100 kg Temsili piyasa fiyatı

Dünya fiyatı (CIF)

PRELEVMAN Niı NOTLAR 1) 1987/88 yılı değerleridir

2) Garanti edilen maksimum miktar 1.350.000 ton'dur İTHALATTA:

—Dünya fiyatı CIF ile Eşik fiyat arasındaki fark prelevman olarak alınmakta IHRACATTA:

—Dünya fiyatlarıyla satış yapabilmek için restitüsyon (ihracat iadesi) FEOGA HARCAMALAR'

Yıllar Garanti Bölümü Yönlendirme Bölümü

(Milyon ECU) 'I oplam Harcama

1978 8 673 324 8 997

1979 10 441 403 10 844

1980 11 315 603 - 11 918

1981 11 141 576 11 717

1982 12 406 650 13 056

1983 15 920 728 16 648

1984 18 372 676 19 048

1985 19 843 720 20 563

1986 22 137 773 22 910

1987 22 988 847 22 835

FEOGA HARCAMALARININ ARTIŞ NEDENLERI

—Piyasa düzenlemesine konu olan ürünlerin kapsamındaki artış

—Topluluğun büyümesi

—Tarımsal üretimdeki artış

—Tarımsal politika kararlan, ürün fiyatlanndaki artışlar

—Dünya fiyatlarındaki değişiklikler ve döviz kurlanndaki dalgalanmalar -- Bazı tarımsal harcamalar (Lome Antlaşması)

pecya

(14)

FEOGA HARÇAMALARININ TOPLULUK BOTÇESİNDEKI PAYI

Yıllar

Garanti Bölümü Payı

Yönlendirme Bölümü Payı

(%) Toplam FEOGA payı

1978 76.3 2.9 79.2

1979 72.7 2.8 75.5

1980 69.4 3.7 73.1

1981 61.4 3.2 64.6

1982 59.9 3.2 63.1

1983 63.7 3.0 66.7

1984 67.4 2.5 69.9

1985 70.3 2.5 72.8

1986 62.9 3.2 65.1

1987 63.6 2.3 65.9

TOPLULUĞUN KENDI KAYNAKLARI

1971 yılından sonra Topluluk tamamen kendi kaynakları ile finanse edildi. Bu kaynak.

lar;

-- Gümrük vergileri

- Diğer vergiler (Prelevmanlar, fark giderici vergiler v.$) - Şeker ve izoglükoz vergisi

- KDV hissesi (% 1.4) -- Muhtelif gelirler

- Ortak sorumluluk vergisi

TOPLULUK GELIRLER!

1981 1982 1983 1984 1985

(Milyon ECU)

1986 1987

Gümrük vergileri 6 392.3 6 815.3 6 988.7 7 960.8 8 310.1 8 173.0 8 396.7 Normal fonlar ve şeker ver. 1 747.5 2 227.8 2 295.1 2 436.3 2 179.1 2 287.0 3 202.5 KDV hissesi 9 187.8 12 000.5 13. 699.0 14 372.1 15 218.9 22 223.4 23 433.0

Finansman katkıları 151.4 197.0 217.7 222.5 260.9 210.1 211.6

Kendi kaynakları toplamı 14 479.0 21 240.6 23 200.5 24 991.6 25 969.0 32 893.5 35 243.8

FEOGA - GARANTI BÖLÜMÜ GIDERLERI

- Topluluk dışı ülkelere yapılan ihracatta ödenen iadcler - Iç piyasaya yapılan müdahaleler

Birinci kategori müdahale (Üretim yardımı, proses yardımı) İkinci kategori müdahale (müdahale alımı)

- Telafi edici giderler Topluluğa katılmayla ilgili Kur kayıplarıyla ilgili

pecya

(15)

FEOGA YONLENDIRME BÖLÜMÜ GIDERLERI

Finanse edilen Konular:

- Tarımsal ürünlerin işlenmesi ve pazarlanması için - Çiftliklerin modernizasyon için

- Dağlık ve tepelik bölgeler ile mahrumiyet bölgelerinde yapılacak tarım için - Mahrumiyet bölgelerinde sulama için

- Şarapçılıkla ilgili bağlar için veya bağcılığın diğer ürünlere yönlendirilmesi için - Su ürünleri ve balıkçılığın geliştirilmesi için

- Üretici gruplarının oluşturulması için

- Bazı tarımsal faaliyetlerin yeniden yapılaşması için

Harcamalar FEOGA tarafından hak sahibine doğrudan veya ülke kanalıyla (dolaylı) ola- rak yapılmaktadır.

FEOGA YÖNLENDIRME BÖLÜMÜ HARCAMALARI

(m ECU1

Üye Ülkeler

Doğrudan Harcama Dolaylı Harcama Toplam

1964-1986 1986 1964-1986 1986 1964-1986 1986

Belçika 195,441 6,539 79,390 9,410 274,831 15,949

Danimarka 117,764 15,711 113,937 7,687 231,701 23,398 Almanya 770,983 32,727 695,590 71,395 1466,573 104,122 Yunanistan 300,261 73,237 222,261 66,312 522,522 139,549

İspanya 86,490 86,490 - - 86,490 86 490

Fransa 1028 075 83,785 849,990 130,557 1.878,065 214,342 Irlanda 249,719 29,341 431,720 49,666 681,439 79,007

İtalya 2.036,947 105,731 388,307 49,259 2.425,254 154,990

Lüksemburg 11,488 - 19,801 1,834 31,289 1,834

Hollanda 215,804 12,516 130,604 9,608 346,408 22,124

Portekiz 32 818 32,818 - 32,818 32,818

Ingiltere 342,240 38,697 784,210 • 65,081 1.126,450 103,778 Toplam 5,388,030 517,592 3,715,810 460,809 9,103,840 987,401 Not: nı ECU = milyon ECU

MÜDAHALE ORGANLARI

Ortak tarım politikasının üye ülke bazında uygulaması ile görevlendirilen kuruluşudur.

Genellikle üye ülkelerin Tarım Bakanlığı'na bağlı olarak faaliyet göstermektedirler.

13

pecya

(16)

Yaptığı Işler Ithal lisansı vermek Ilıracat lisansı vermek

İthalatta prelevman, fark giderici vergi v.s. almak.

'Ihracatta iade ödemesi yapmak Müdahale alımlarıyla ilgili işlemler

Kur kayıplarını telati giderleriyle ilgili' işlemler

AVRUPA'DA TARIMSAL KOOPERATIFÇILIK Üye ülkelerde kooperatiflerle ilgili yasalar farklı

- Almanya, Irlanda ve Hollanda'da her türlü kooperatiflerle ilgili tek bir kanun - İngiltere'de münhasıran kooperatiflerle ilgili kanun yok

- Fransa'da tarımsal kooperatiflerle ilgili yasal düzenlemeler ve özel kurallar var

- İtalya'da kooperatif kanunu medeni kanunun bir parçası

- Lüksemburg'ta kooperatif kanunu sadece tarımsal kooperatifleri ilgilendirmekte - Yunanistan'da 1979 yılında yeni bir tarımsal kooperatif kanunu çıkarılmış

GELECEKTE ORTAK BİR KOOPERATIF YASASININ ORTAYA KONMASI MUH- TEMEL

AVRUPA TOPLULUĞU POLİTİKA VE YASALARININ TARIMSAL KOOPERATİFLER ÜZERİNDEKİ ETKISI

- Roma Antlaşmasında tarımsal politikanın ana hatları çizilmesine rağmen, öngörülen amaçlara ulaşmada büyük katkıları olacak olan ve üreticilerin uzantısı kabul edilen KOOPE- RATİFLER bu antlaşmada ismen zikredilmemiştir.

- Fırsat ve rekabet eşitliği çerçevesinde diğer özel teşebbüs kuruluşlarına nazaran koo- peratiflere önemli bir ayncalık tanınmamakta

- Topluluk'ta piyasa yapılaşması yanısıra, ürünlerin piyasa beklentisi doğrultusunda üre- tilmelerini sağlayacak üretici birliklerinin oluşturulması teşvik edilmekte

- 1981 yılından sonra, Topluluk tarım politikalannın oluşturulmasında kooperatiflere daha fazla danışıldığı ve bu kooperatiflere daha fazla önem verildiği anlaşılmaktadır.

AT'DA TARIMSAL KOOPERATİFLERİN GENEL ÖZELLIKLERI

Tarımsal kooperatiflerin yapısı konusunda, tüm topluluk üyesi ülkeler için geçerli ola- bilecek husus, bu kooperatiflerin tamamen bağımsız, devlet müdahalesi olmaksızın, ortak- lannın çıkarlarını korumakla görevli, kendi kendilerine yardım, kendi kendileri!' sorumlu ve kendi kendilertne yönetme prensipleri doğrultusunda işleyişe sahip kılınmış olmalarıdır.

AVRUPA TOPLULUĞUNDA TARIMSAL KOOPERATIFLERIN TEMSILI

- COGECA (Comite General de La Cooperasyon Agricole de la CEE) tarafından olmak- tadır.

- Bu kuruluş Topluluğun ortak tarım politikası ile ilgili kararlannda, tarımsal ürün fiyat- larının belirlenmesinde ve ilgili birçok faaliyetlerde söz sahibidir.

- COGECA, ortak tarım politikası ile ilgili kararların alınmasında ve bu kararların uygu- 14

pecya

(17)

Başkanlık

COGECA Çalışma Grupları (COPA Çalışma Grupları

Başkan

sık sık biraraya gelirler

Genel Uzmanlar] Genel Ekonomik Komite

COPA Çalışma Grupları, Uzman Seksiyonları ve Kuruluşlar

COPA/COGECA MUşterek Çalışma Grupları

COGECA Uzman. Komiteleri Başkan

Başkanlık COPA/CQGECA

MUşterek Sekreterlik

lama ayrıntılarının belirlenmesinde Avrupa Topluluğu Tarım Üreticileri Komitesi (COPA) ile işbirliği içindedir.

— Topluluğa katılan yeni üyelerin ulusal düzeydeki en yetkili kooperatifler federasyonu COGECA'nın üyesi olmaktadır.

COPA/COGECA TESKILATLANKA SEMALARI

COPA/COGECA'NIN AVRUPA TOPLULUĞUNDA TEMSILI

COPA/COGECA

Illr

,-..._ --- ...

KOMISYON

Muhtelif Ürünler için Tavsiye Komitesi

liır

AVRUPA

:PARLAMENTOSU: Zorunlu Tavır İ 1.4 Bildirme 10>r

Yöneten-"Jtis.L1>

1J5

Uye Ülkeler

o O Teklif

111›

BAKANLAR KONSEYI

L ---

Tavaiy Karar 411

;

Sosyal Ekonomik ve ı

Komite ..111 Tavır Bildirme th. Tavır

""

Teklif GörUşme

Yönetim KonsUltasyon Karar Uygulama

15

pecya

(18)

INGILTERE'DE INCELENEN TARIMSAL KOOPERATIFOLIGIN ANA HATLARI Kooperatif olmanın özel yararları

- Özellikle pazarlama faaliyetleri için hükümetten ve FEOGA'dan hibe şeklinde yardım - Kooperatifin kullandığı gayrimenkul değerler için emlak vergisinden muafiyet -- Piyasadaki bazı ürün fazIalıklannın geri çekilmesi masraflar için kooperatiflere AT ta- rafından parasal katkıda bulunulması

- Kooperatifler için kurumlar vergisi organlannda indirim.

Tarımsal Kooperatifin Kurulması Koşulları - lin az 7 üreticinin biraraya gelmesi - Ana sözleşmenin düzenlenmesi ve kabulü - Ürün teslimatı için taahhüt

Kooperatiflere Ortaklık Koşulları

- Hisse senedi satın almak (asgari 100, azami 10 000 sterlin) - Çiftçilikle uğraşmak

- Kooperatifin faaliyet sahası içerisinde ikamet etmek

- Kooperatif yönetimince belirlenen ürün teslimat sözleşmesini imzalamak - Hakiki ve hükmi şahıslar da (örneğin şirketler) kooperatife ortak olabilmektedir.

Seçme /Seçilme Hakları

- Her ortağın elindeki hisse senedi miktanna bakılmaksızın seçimlerde bir oy hakkı var- dır.

- Iler ortak kooperatif anasözleşmesinde belirlenen Yönetim Komitesi, Yönetim Kuru- lu gibi görevlere seçilebilme hakkına sahiptir.

Yönetim Kurulları

- Genellikle 9 -12 üyeden oluşmaktadır.

- üyelerin 1/3'ü her yıl yenilenmektedir. Tekrar seçilebilme hakları vardır.

- Birden çok ürün veya işkolunda hizmet gören kooperatiflerin sadece bir Yönetim Ku- rulu vardır.

- Yönetim Kurulu başkanı üretici ortaktır.

Genel Müdür

- Genellikle dışarıdan profesyonel yönetici olarak 5 -10 yıllık sözleşmelerle getirilmek- tedir. Istihdam yetkisi ve koşulları Yönetim Kurulu tarafından belirlenmektedir.

- Genel Sekreter de Yönetim Kurulunca atanmaktadır.

- Diğer personelin tümünün istihdam şartları Genel Müdüre aittir.

Genel Kurullar

- Kooperatiflerin en yetkili organıdır.

- Yönetim Kurulu'nu görevden alabilir.

- Genel Kurullar çok az sayıda (%10 civarında) ortakla toplanmaktadır. İlk toplantı için bile çoğunluk aranmamaktadır.

pecya

(19)

- Genel Kurullarda politik ve etnik tartışmalara girilmesi yasaklanmıştır.

- Seçimlerde aday olacakların Genel Kurul toplantı tarihinden en az 21 gün önce aday- lıklarının duyrulması gereklidir.

Denetleme

- Yeminli murakıplık

-- Yıllık raporların tescil merciine gtinderilme zorunluluğu

- ihtilafların halli için arabulucunun resmi makamlarca görevlendirilmesi, sonuç alma- maması halinde yerel mahkemelerin devreye girmesi

— Ortaklar tarafından kooperatifin tüm işlemlerinin incelenmesi için müfettiş istenebilir.

Kgır Dağıtımı

Yönetim Kurulu teklifi ve Genel Kurul onayıyla olur. Ancak Genel Kurul teklif edilen Ur dağıtım organların' artıramu, azaltabilir.

Kâr dağıtımında izlenen sıra :

- Ortakların hisse senetlerine belli oranda faiz verilmesi

- Artan meblağdan, ortaklara kooperatifle yaptıkları alış-veriş oranında dağıtılması - Çalışanlara prim verilmesi

- İlıtiyatlara aktarmak

ürün Alımları, Alım Fiyatları, Ödemeler - Teslimat taahhütleri

- Alım fiyatları

* "Havuz" yöntemi, taksitli ödeme

* Kesin fiyat - Ödemeler

ürün AT destekleme kapsamında ise Ürün AT destekleme kapsamında değil ise

AT İLE ILGILI ÖNERILER

i) AT'nun ortak politikaları içerisinde en önemli konuma sahip olan ortak tarım politi- kası Türk tarım sektörünü ve tarama dayalı ihracat sektörünü yakından ilgilendirMektedir.

Herşeyden önce bu politikanın esaslarının ve uygulama ayrıntılarının çok iyi bilinmesi ve sık sık gündeme gelen değişikliklerin de yakından takibi zorunlu görülmektedir.

ii) AT'nun ortak tarım politikasının en etkili aracı Olan piyasa düzenlemeleri ile, ürün ba- zında Topluluk içinde ve dışında uygulanan mekanizmaların bilinmesinde, ihracatçı kuruluş- larımız, tarım satış kooperatifleri birliklerimiz, kamu sektörü yetkililerimiz ve ilgili di ğer ku- rum ve kuruluşlar açısından büyük yarar vardır. Bu yararlar özellikle;

AT'na yönelik ihracatta pazarlama ve fiyatlandırma stratejilerinin oluşturulmasında,

— üçüncü ülkelere (AT dışı ülkeler) yapılacak ihracatta, AT ihracatçısı ile rekabete düşü- len ürünlerde (örneğin zeytinyağı, üzüm, incir gibi) AT'nun ihracat teşvik unsurlarının bilin- mesi halinde, rekabet edilebilecek fiyatların hesaplanmasında veya bu tür fiyatlara imkan sağ- layacak teşvik unsurlarının ihracatçılanmıza sağlanmasında,

17

pecya

(20)

Oreticilerden ürün alım fiyatlarının belirlenmesinde,

— AT'na uyum sürecinde alınması gerekli önlemlerin ve yapılması gerekli yeni düzenle- melerin oluşturulmasında, ortaya çıkmaktadır.

iii) Ortak tarım politikasının temelinde tarımsal üretimin desteklenmesi yattığından, mevcut destekleme politikalanmızın revize edilmesi ve bu politikaların AT'daki destekleme politikalarına benzer niteliklere yönlendirilmesi,

iv) Ortak tarım politikasının piyasa düzenlemelerinde üretici açısından doğrudan ilişkili olan miida,hale alımlarını yapacak kurumların oluşturulması veya mevcutların bu görevleri üstlenebilecek şekilde tedricen teşkilatlanabilmelerine ilişkin plan ve proğramların yapılması.

v) Tam üyelik görüşmelerinde, Topluluk yetkileriyle ylirütülebilecek müzakerelerin, ülke- mezin tarım sektörünün çıkarlarını koruyacak şekilde sürdürülmesi bakımından, bu konular- da bilgili, deneyimli ve müzakereci uzmanların yer alacağı ekip ve heyetlerin şimdiden oluş- turulması,

vi) Türkiye'deki tarımsal ürün fiyatları, AT'na üye ülkelerdeki fiyatlara göre nisbi olarak düşük kalmaktadır. Tam üyelik aşamasına kadar bu fiyat dengesizliğinin önemli ölçüde gide- rilmesi gerekecektir Başka bir deyişle, Türkiye'de düşük seyreden birçok tarım ürününün fi- yatlarının AT seviyesine yaklaştınlması için (diğer sektörlerde yeni dengesizliklere yol açma- dan) yapılması gerekli işlerin incelenmesi ve değerlendirilmesi.

TARIM SATIŞ KOOPERATIFLERI VE BIRLIKLERIYLE ILGILI ÖNERILER

i) Topluluğa üye ülkelerin tarımsal kooperatiflerinde devlet müdahalesi kesinlikle bulun- madığından, ortak tarım politikasının serbest piyasa mekanizması esaslanyla uygulanmasında engel olarak görülecek devlet müdahalesinin, tarım satış kooperatifleri ve birliklerinden kaldı- rılması, tam üyeliğe geç işten veya ortak tarım politikasıyla elde edilebilecek yararların Türk tarım sektörüne tanınmasından önce talep edilecektir Bu itibarla, bu tür kooperatif ve birlik- lerin Topluluk üyesi ülkelerdeki esaslara göre faaliyet göstermelerine imkan verecek düzenle- melere kavuşturulmalan.

ii) ülkemizdeki t.s kooperatifleri ve birlikleri zaman zaman destekleme görevini de üste- lenmekte olduklarından ve bu destekleme görevi dar anlamda AT'daki müdahale organlarınca gerçekleştirilen müdahale alımlan ile sınırlı olduğundan, tam üyelik halinde bu tür kooperatif ve birliklerin müdahale alımlan yapmaları mümkün olamayacak, ancak üreticinin kooperatifi- ne teslim ettiği ürünler piyasa şartları elverişli olmadığında ve o üründe Topluluk'ta müdaha- le alımları yapılmadığı takdirde, kooperatifçe organına teslimat yapılabilecektir. Bu nedenle, rantabl çalışmayan ancak destekleme görevlerini üstlenmeleri nedeniyle şimdiye kadar bu ve- rimsiz çalışmaları gizlenmiş veya açığa çıkmış olan birçok kooperatif ve birliğin, uzun vadeli bir program çerçevesinde verimli ve karlı çalışmaya yönelecek önlemleri almalannın sağlan- ması,

ili) Yukarıdaki görüşler paralelinde ortaya çıkan sonuca göre, destekleme görevi ile koo- peratif faaliyetinin birbirine karıştırılmaması, destekleme (müdahale) organının tamamen devlet bünyesinde veya denetiminde işletilmesi konularının değerlendirilerek uygulamaya ge- çirilmesi.

iv) Topluluk bünyesinde halen türk üye ülkelere uyarlanabilecek bir tarımsal kooperatif kanunu geliştirilememiştir.Tam üyeliğe geçişe kadar böyle bir kanunun ortaya çıkması halin- de ve bu kanuna uygun yasal ve yapısal düzenlemelerin gerçekleştirilmesi zorunlu olacak ise kuşkusuz bu doğrultuda hareket edilmesi gerekecektir. Aksi takdirde, (i) maddesinde belirti- len ve bünyeınize en uygun olacak (AT mevzuatına da ters düşmeyecek) yasal ve yapısal dü- zenlemelere geçilebilmesi için 3186 sayılı kanunun revizesi zorunlu kooperatiflerle ilgili yasa- larda, ülkemizdeki t.s. kooperatifleri ve birliklerinin daha verimli ve karl ı çalışmasına imkan

pecya

(21)

verecek, aynı zamanda kooperatifçilik ruhunu kuvvetlendirecek birçok hüküm bulunmakla ise de, bölme bir revizyona gidilme durumunda veya daha önceden İngiltere dışındaki üye ül- kelerin de tarımsal kooperatiflerinin (özellikle tarımsal ürün pazarlanmasıyla ilgili kooperatif- lerin) hukuki yapılarının ve çalışma şekillerinin ayrıntılı olarak incelenmesi.

v) Ayni çatı altında birden çok ürünle iştigal eden birliklerimizin (Tariş gibi) birlik yöne- tim kurulları, genel kurulları, kooperatif ve yönetim kurulları ve genel kurullarının ayrı ayrı olmalarının yarattığı idari güçlerin fazlalığı nedeniyle, bu tür kooperatif ve birliklerinin bir- leştirilmeleri ve tek yönetim kurulu hatta herbir üıiin hesabımı-1 (kâr/zarar durumunun) ayn ayrı tutulduğu tek bir bilanço, dolayısıyla tek genel kurul esasına kavuşturulmalan için ge- rekli çalışmaların yapılması, gerektiğinde 3186 sayılı yasanın ilgili maddelerinin buna imkan verecek şekilde değiştirilmesi.

vi) Topluluk üyesi ülkelerin büyük çoğunluğundaki kooperatifler siyasi politikalardan arındırılmış, tamamen ticari kimlikle görev yapan kuruluşlar niteliğinde görülmektedir, ülke- mizdeki kooperatif ve birliklerde bu düzeye ulaşmanın güçlükleri bilinmekle birlikte, bu anıaç doğrultusunda yapılacak işlemler ve alınması gerekli önlemlerin titizlikle incelenmesi ve uygulanmaya konulması,

vii) Üretici ortak ile kooperatif arasında ürün teslimat taahhüdünü de kapsayacak bir söz- leşmenin yapılması, bu sözleşme gereğinin ortak tarafından yerine getirilmemesi halinde belli müeyyidelerin kesinlikle uygulamaya konulması (3186 sayılı yasanın ilgili hükümlerinin buna göre düzeltilmesi).

viii) Kampanya dönemlerinde, kooperatif ve birlikleri baskı altına sokan büyük finans man ihtiyacının asgariye indirilcbilmesi için ortağın ürün bedellerini taksitli olarak almalarını sağlayacak düzenlemelere gidilmesi için alternatiflerin incelenmesi,

ix) Türkiye'deki kooperatiflerin ürün alım, ödeme ve satış ile ortakla ilişkiler konuların- da, İngiltere'de gözlenen, "piyasa şartları içerisinde ve piyasaya uygun" politikaların adapte edilmesine özen gösterilmesi, "avans" fiyat sisteminin getirilmesi ve bu fiyatın piyasa fiyat- ları seviyesinde tesbit edilmesi, piyasa şartlarının değişmesine bağlı olarak bu avans fiyatın revize edilmesi.

Yukarıda yer alan önerilerin bir kısmı kolayca uygulanabilecek nitelikte olmasına karşın diğer bir kısmı ise uzun vadeli bir çalışmayı gerektirmektedir.

Türk tarım sektörünün Arna entegrasyonunda önemli görev ve sorumluluk üstlenecek kuruluşlar arasında tarım satış kooperatifleri ve birlikleri de yer almaktadır. Şimdiden görü- nen uzun vadeli ve güçlüklerle dolu bu yolun başarıyla geçilebilmesi için bu kuruluşların yö- netinı ve karar organları yanısıra ve herşeyden önce bu kuruluşların vücut bulmasını sağlayan ve idari kontrolünü elinde tutan üretici ortaklann siyasi politikalardan arındırılmış inançlı, bilgili ve yapıcı gayretleri gereklidir.

19

pecya

(22)

KOOPERATIFÇILIK Say ı : 84 NISAN - MAYIS - HAZIRAN 1989

B İ RL İ KLER İ N HUKUId YAPISI, İŞ LEY İŞİ VE DEVLET

DESTEKLEME ALIMLARI

Engin DİKİCİ (x) Türkiye'de tarım üreticilerinin kooperatifleşme hareketi, büyük önder Atatürk'ün direk- fleriyle hazırlanan ve 1935 yılında kanunlaşan 2834 Sayılı Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri Hakkında Kanun ile yasal zemine oturtulmuş ve disiplin altına alınmıştır.

Kanun'un 3'üncü maddesinde yer alan amaçlara baktığımızda gerek kooperatiflere, ge- rekse birliklere, tarımın gelişmesi konusunda önemli görevlerin verildiğini görmekteyiz. Bu madde de;

- Ortakların ürünlerine devamlı sürüm ve alıcılar bulmak,

- Lüzumunda bu ürünleri hammadde olarak işlemek ve böylece elde edilen maddelerin satışını yapmak,

—İç ve dıştaki aracılara giden kazancı üreticilere mal ederek, durumlarını yabancı ülke- lerdeki üreticilere karşı güçlendirmek,

- Piyasada diizen verici bir yer alarak, fiatların zararlı dalgalanmalarının önüne geçmek, ürünlerin en iyi fiatlarla satışını başarmak,

gibi hususlar bulunmaktadır:

Tanın satış kooperatifleri ve birlikleri, Kanun'un yürürlüğe girmesinden bu yana hızlı bir gelişme göstermişlerdir. Tariş-Pamuk, Üzüm ve incir Birlikleri 1937 yılında, Fiskobirli k 1938 yılında, Çukobirlik ve Kozabirlik 1940 yılında, Tariş-Zeytinyağı Birliği 1943 yılında kuru- luşlarını tzımamlamışlardır. O tarihlerden sonra, 1946 yılında Taskobirlik, 1952 yılında Ant- birlik, 1954 yılında Marmarabirlik ve Gülhirlik, 1955 yılında Tiftikbirlik, 1968 yılında Antal- yabirli k, Güneydoğubirlik ve Yerfiskobirlik, son olarakta 1978 yılında Karadenizbirlik kurul- muş lardır.

Bugün, 21 Birliğe bağlı 420 tarım satış kooperatifinin 600.000'den fazla kayıtlı üretici ortağı bulunmaktadır. Kanun, bu kooperatiflere ortak olmayan üreticilere de hizniet verme imkanı sağladığından, kooperatif ve birliklerin bir milyonu aşkın üretici ailesinin ekonomik hayatında önemli yer aldığı söylenebilmektedir.

1935 yılında yürürlüğe giren 2834 Sayılı Kanun, 30.4.1985 tarih ve 3186 Sayılı Kanun ile bazı değişikliklere tabi tutulmuş ve Ülkemizin gelişen sosyal ye ekonomik yapısına uygun hale getirihniştir. Yeni kanunda, kooperatif ve birliklerin daha önce belirtilen asli fonksiyon- • larıncla herhangi bir değişiklik yapılmamış, ancak bu kuruluşların daha verimli çalışmalarına imkan verecek düzenlemelere gidilmiştir.

3186 Sayılı Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri Kuruluşu Hakkında Kanun Hükmün- de Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair Kanun ile birlikte Bakanlar Kurulu'nun 20.3.1985 tarih ve 85/9282 Sayılı Kararı ile 238 Sayılı Kanun Ilükmündeki Kararnameye gö- re hazırlanmış olan Tarım Satış Kooperatifleri ve Tarım Satış Kooperatifleri Birlikleri Ana- sözleşmeleri yeniden düzenlenmiştir.

x. Engin Dikici , Sanayi tye Ticaret Bakanlığı Teşkilatlandırma Genel Müdürlüğü Daire Baş- kanıdır.

pecya

(23)

Gerek 3186 Sayılı Kanun ve gerekse Anasözleşmelere göre, kooperatif ve birliklerin or- ganları; Genel Kurul, Yönetim Kurulu ve Denetim Kurulu'ndan olu şmaktadır.

- Genel Kurullar: Kooperatiflerin ve birliklerin en yetkili organları genel kurullar olup, burada alınan kararlar, anasözleşmelerde gösterilen süre içerisinde yetkili Makamın onayı ile kesinleşmektedir. Süresi içerisinde onaylanmayan veya reddedildi ği bildirilmeyen kararlar tasdik edilmiş sayılmaktadır.

- Yönetim Kurulları: Genel kurula katılma hakkına haiz ortaklar arasında seçilecek dört üye ile, kooperatif müdürü veya vekilinden teşekkül eder.

Birliklerde, genel kurulca temsilciler arasından seçilecek dört üye ile, genel müdür veya vekilinden teşekkül eder.

Devlet adına destekleme ahmlan ile görevlendirilecek birliklerde, destekleme al ım görevi- nin verildiği tarihten desteklenen ürünün satışının tamamen yapıldığı tarihe kadar görev yap- mak ve destekleme alımlan ile ilgili işleri yürütmek üzere, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Hazine ve Diş Ticaret Müsteşarlığı ile T.C. Ziraat Bankası da yönetim kurullannda kendi mensupları arasından birer temsilci görevlendirirler.

- Denetim Kurulları: Kooperatiflerde, genel kurula katılma hakkını haiz ortaklar arasın- da veya dışardan seçilecek iki üyeden teşekkül eder.

Birliklerde, genel kurulca temsilciler arasından veya dışardan seçilecek iki üye ile, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ve T.C. Ziraat Bankası mensupları arasından görevlendirilecek olan birer temsilciden teşekkül eder.

Eylül 1985'te Anayasa Mahkemesine, T.B.M.M.'nin 91 üyesi tarafından 3186 Sayılı Ta- rım Satış Kooperatifleri ve Birliklerinin Kuruluşu Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair Kanunun çeşitli maddelerinin Anayasa hükümlerine aykırı ol- duğu ileri sürülerek iptal davası açılmıştır.

iptal istemenin gerekçeleri ve Anayasa hükümlerine ayk ırı olduğu iddia edilen maddeler özetle şunlardır;

1. Kooperatif ve birliklerin, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın ekonomik ihtiyaç ve verimli- lik bakımından yapacağı inceleme sonucunda ve bu Bakanlığın yazılı izni ile kurulması,

2. Kooperatif ve birliklerin örnek anasiizleşmelerinin T.C. Ziraat Bankası ile Türkiye Zi- raat Odaları Birliğinin görüşü de alınarak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanması ve Bakanlar Kurulu'nca kabul edilmesi ile Anasiizleşmelerde yapılacak değişikliklerin de aynı usule tabi olması,

3. Genel Kurulda alınan kararların, anasözleşmelerde gösterilen süre içinde yetkili maka- mın onayı ile kesinleşmesi,

4. Bakanlık ile Banka tarafından atanan denetim kurulu üyeleri ile birlik genel müdürleri- nin ortaklar arasından °tanıması,

5. Göreve son verme işleminin, seçime ve tayine yetkili organlara bırakılmaması, 6. Kooperatiflerin idarenin talimatlarına uyma mecburiyetinde olmalan,

7. Ortaya çıkacak ihtilafların Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın hakemliği ve talimatına gö- re çözülmesi,

8. Kooperatif ve birliklerin; birleşmesi, ayrılması, çalışma alanlarının genişletilmesi ve daraltılması ile merkezlerinin başka yere nakli konularında karar verme yetkisinin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na bırakılmış olması.

. Yukarıda belirtilen maddelerin Anayasanın değişik hükümlerine aykırı bulunduğu ileri sürülerek iptaline karar verilmesi istenmiştir. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin 26.6.1986 tarih ve 1986/14 Sayılı Kararı ile 3186 Sayılı Kanun'un yukarıda özetlenen maddelerinin anayasa- ya aykırı olmadığına ve iptal isteminin reddine oy çokluğu ile karar verilmiştir.

Kanun ve Anasözleşmelerde yapılan en önemli düzenleme ise; birliklerin kuruluş amaç- larına uygun olarak kendi nam ve hesaplarına yaptıkları faaliyet yanında, Devlet adına Des- tekleme alımlan ile görevlendirilnıeleri halinde yapacakları faaliyete ait esasların da açık bir

pecya

(24)

şekilde tesbit edilmiş olmasıdır. Bu amaçla Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın 28.10.1984 ta- rih ve 85/229 sayılı Onayı ile "Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri Tarafından Yapılacak Devlet Destekleme Ahmlan Ile Ilgili Faaliyetlere ve Bu Faaliyetlere Bağlı İşlemlere Dair Yönetmelik" çıkartılmıştır.

Bu Yönetmelik ile; Kooperatif ve Birliklerin Devlet adına alımla görevlendirilmesi, ürün bedellerinin ödenmesi için gerekli kredilerin temini, ürün bedellerinin ödenmesi, Devlet ad ına Destekleme alım faaliyetleri sonucundaki kar veya zarar durumu, diğer tip ve kalitelerdeki ürün fiatlannın tesbiti, destekleme alım fiatının üzerindeki fiatlarla alım ve maliyetin altında satış, alımlarla görevlendirilen kuruluşlara verilecek hizmet komisyonu ile ortaklardan ve ortak olmayan üreticilerden yapılacak kesintiler belirli esaslara bağlanmıştır.

Bilindiği üzere, Devletin tarımsal destekleme politikası uygulaması ya da diğer yollarla tarıma müdahale nedenleri şu şekilde özetlenebilmektedir.

a) Tarımsal üretim doğa koşullarına önemli ölçüde bağımlıdır. Bu durum yıldan yıla ve yıl içinde üretim miktarlannın dalgalanmasına bu da üzün fiyatlarında ve dolayısıyla üretici gelirlerinde büyük değişmelere yol açmaktadır.

b) Tarım, kendi dışındaki faktörlerin değişimine kısa sürede ve kolaylıkla ayak uydura- n2az. Talep değişmeleri karşısında arzı hemen ayarlamak mümkün olmadığı gibi teknolojik değişmelerin tarıma uygulanması da genellikle uzun zaman almaktadır.

c) Tarım işletmeleri çoğunlukla küçük, dağınık ve güçsüzdür. Buna karşılık tarım üre- ticilerine girdi sağlayanlar ve üreticilerin ürünlerini satın alanlar çok güçlü olabilmektedirler.

d) Tarımsal üretim pek çok sayıda üretici tarafından ve birbirinden habersiz olarak yapılmakta olduğundan bazı yıllar istenmeyen üretim fazIalıklan ortaya çıkabilmekte ve bu durum fiatların önemli ölçüde düşmesine neden olabilmektedir.

e) Ülkenin ekonomik yapısı, ekolojik koşullar uygun olmakla birlikte, daha önceden üretimi hiç yapılmayan ya da az yapılan bir ürünün üretimini artırmayı gerektirebilir. Bu durumlarda bazı ürünler için özendirici önlemler almak gerekmektedir.

Yukarda izah edilen nedenlerden dolayı Devlet, tarım sektörüne Destekleme ahmlan ya da diğer yollarla müdahale etmektedir. Devlet Destekleme alımlarının temelini ise tarım- sal fiat politikası oluştunnaktadır. Tarımsal fiat politikasının başlıca amaçları şunlardır;

—Üretimi artırılması öngörülen ürünler lehine nispi fiat avantajları sağlamak ve böylece üretimin biinyesini düzenlemek,

—Tarımsal üretimin doğa koşutlanna olan bağ'ımlılığı büyük ölçüde azaltılıncaya kadar tarımsal üretim ve dolaysıyla tarımsal gelirlerde belirebilecek dalgalanmalan ürün fiatlanndaki ayarlamalarla hafifletmeye çalışmak,

—Tarım sektöründe çalışanların gelirlerini artırmak,

— Tüketicileri aşırı fiat artışlarından korumak,

—Kaynakların dağılımını ve kullanımını diizenlemek,

— Tarım sektörü ile tarım dışı sektörler arasındaki gelir dengesizliğini azaltmak.

Yukarda özlü bir biçimde belirtilen amaçlar çerçevesinde Devlet uzun y ıllardan beri destekleme altınları ve fiat politikası uygulamış, tarım satış kooperatifleri ve birlikleri de uygulanan bu politikalar içerisinde çok önemli görevler yüklenmişlerdir.

Tarım satış kooperatifleri birliklerinin iştigal konularına giren ürünler itibariyle bir in- celeme yapıldığında, ihraç kabiliyeti olan nisbeten büyük bir üretici kesimini ilgilendiren,

pecya

(25)

bölge ve ülkemiz için ekonomik değeri yüksek olan ürünlerin Devlet Destekleme alımlanna tabi tutulduğu anlaşılmaktadır. ürünlerden bazılarının ise, o dönemin ekonomik şartları dikkate alınarak zaman zaman Devlet Destekleme ahmlanna konu te şkil ettikleri görülmekte- dir.

Son yıla kadar sürekli olarak Devlet Destekleme ahmlanna tabi olan ürünler; kütlü pa- muk, fındık, ayçiçeği, soya fasulyesi, çekirdeksiz kuru üzün ve kuru incir'dir. Devlet müda- halesinin ekonomik şartlara göre zaman zaman gerçekleştiği ürünler ise; zeytinyağı, tiftik, antepfıstığı, yerfıstığı, kanola, yaş ipek kozası ve bakliyat olmuştur.

Son 10 yılda birlikler tarafından gerçekleştirilen Devlet Destekleme alımlannın Türkiye rekoltelerine oranlannı incelediğimizde; ortalama olarak kütlü pamuğun % 20,9'unun, fındı- gın % 36,4 'ünün, çekirdeksiz kuru üzümün % 21,3'ünün, kuru incirin % 29,1'inin ayçice- ginin % ve soya fasulyesinin ise % 35,9'unun tarım satış kooperatifleri birlikleri ta- rafından mübayaa edildiğini, konuya daha genel açıdan bakıldığında ise, bazı yıllarda birlik- lerin, kütlü pamuk üretiminin % 60'ını, fındık üretiminin % 80'ini, çekirdeksiz kuru üzün üre- timinin % 92'sini, kuru incir üretiminin % 41'ini, ayçiçeği üretiminin % 58'ini ve soya fasülyesi üretiminin ise % 65'ini satın alma seviyelerine kadar ulaşmış olduklarını görmekt- yiz.

1980 yılından itibaren uygulanan ekonomik politikalar çerçevesinde, özellikle Be şinci Beş Yıllık Kalkınma Planı ve Yıllık Programların hedef ve ilkeleri arasında; Destekleme alım- larında bulunan kurulusların finansman ihtiyaçlarının karşılanmasında özkaynak katkısının artırılmasına, açık finansmana gidilmesine ve enflasyonist baskılar yaratılmamasına özen gös- terilmesi ön palanda tutulmuştur.

Uygulanan liberal ekonomi politikası, kalkınma palan ve programları ile 1987/88 kam- panya döneminde, tarım satış kooperatifleri birliklerinin iştigal konularına giren tarımsal ürünlerde destekleme kapsamı daraltılmaya başlanmış ve bu dönemde desteklenen ürün sayısı sekize indirilmiştir. 1988/89 kampanya döneminde ise sadece tiftik ve kanola ürünü destek- leme kapsamına alınmış, diğer ürünler birlikler tarafından kendi nam ve hesaplarına olmak üzere mübayaa edilmişlerdir.

Tarım satış kooperatifleri birliklerinin mali yapılarını güçlendirmek suretiyle kendi nam ve hesaplanna ürün almalannın temini ve desteklenen birlik ürünleri sayısının azaltılması bir geçiş dönemini ifade etmektedir. Bu dönem içerisinde birliklerin yavaş yavaş kendi yağlar ile kavrulabilir bir duruma getirilmeleri ve bu durumun gerçekleştiği oranda destekleme dışı ürün alımlarında bulunmaları amaçlanmıştır.

Sonuç olarak, Destekleme politikasının birlik mübayaa faaliyetlerinden ayırdedilerek, tarım satış kooperatifleri birliklerinin gerçek kooperatifçilik sisteminden beklenen amaca ulaşmasının sağlanması hedeflenmiş

pecya

bulunmaktadır.

(26)

KOOPERATIFÇILIK Sayı : 84 NISAN - MAYIS - HAZIRAN 1989

TARIM SATI Ş KOOPERATİFLERİ VE BİRLİKLERİNİN TARIMSAL ÜRET İMİ

VE TARIMA DAYALI SANAY İ' İN

GEL İŞMESİNDEKİ ETKİLERİ

Bugün dünyanın pek çok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerinde çok yaygın olan koope- ratifler etkin bir ekonomik faaliyet kolu olarak geniş üretici ve tüketici topluluklarına (Grup- larına) büyük hizmetler vermektedir.

• Bugünkü Amerikan Ekonomisinin gelişmesinde bile çeşitli konulardaki kooperatif faali- yetlerinin büyük katkıları olmuştur ve halende olmaktadır.

Bugün Türk Ekonomisi başlıca üç teşebbüs gücünün hakimiyeti altındadır.

Bunlardan birincisi özel teşebbüsler,

İkincisi Devlet teşebbüsü olan Kamu Iktisadi Kuruluşları üçüncüsü ise, Kooperatif teşekküllerdir.

Kamu ve özel sektör yanında üçüncü bir sektör olarak hükümetlerce de kabul edilen ve bu sebeple de diğer iki sektör arasında ekonomik ve sosyal denge unsuru olması için devletçe desteklenmesi uygun görülen ve bu yüzden de Anayasamızın 171 inci maddesiyle, Devletimi- ze. '"Devlet Milli Ekonominin yararlannı dikkate alarak öncelikle üretimin arttınlmasmı ve tuketiciııin korunmasını aınaçlıyan kooperatifçiliğin gelişmesini sağlıyacak tedbirleri alır".

görevi verilmiştir.

Bu göreve uygun olarak memleketimizde kooperatifçiliğin geliştirilmesi kalkınma plan- larımızda ve yıllık programlarda da ilke olarak yer almıştır.

Bu bakımdan kooperatifler, serbest piyasa ekonomisi içerisinde üçüncü bir sektör olarak, gönüllü işbirliğinin bir~ yönlendirme vasıtası şeklinde organize olmuş bir ekonomik faaliyet şeklidir.

Bu serbest piyasa ekonomisi içerisindeki kooperatifleri daha aktif hale getirmek üzere et- kili bir araç olarak kullanmak, özellikle günümüzün ihtiyaçlarına tamamen uygun düşmekte ve uygulanan ekonomik politikaya yardımcı olmaktadır. •

Çünkü, memleketimizde son yıllarda sanayi alanındaki önemli gelişmelere rağmen Türk ekonomisi halen tarıma bağlılığını büyük ölçüde korumaktadır. Kırsal alanda yaşıyanlann bü- yük çoğunluğu ise, tarımsal faaliyetle geçimlerini sağlamaktadırlar. Gerek kırsal alandakile- rin geçimlerini sağlamak, gerekse ekonomik kalkınmanın temel unsurunu teşkil etme yönün- den tarım üretiminin rasyonel bir yapıya kavuşturulması Türkiye'nin en önemli meselelerin- den birisidir.

üretimin rasyonelleştirmesini güçleştiren en önemli problem ise, küçük aile işletmeleri sayısının toplam işletme sayısı içinde büyük bir yekün meydana getirmelidir. Küçük işletme- ler, uerrin1ilrğa artırına ve ürettikleri ürünleri değerlendirmede sermaye imkanlanndan yoksun oldukları gibi, ürünlerin satışında da pazara etkili olamamaktadırlar.

Küçük işletmelerin girdi ve kredi ihtiyaçlarının temin edilmesi, ürettikleri ürünlerin iş- lenip değerlendirilerek en uygun fiyatla iç ve dış pazarlarda satışının sağlanması ve dolayısıy- la bu işletmelerin ülkemiz ekonomisinde önemli birer varlık haline gelebilmeleri için Tarım Satış Kooperatifleri ve Birliklerinin etkili bir biçimde geliştirilmeleri gerekmektedir.

Memleketimizde, genel ekonomi içerisinde kooperatifler devletin müdahalesi olmadan, vatandaşların serbest iradesine bağlı olarak gönüllü işbirliği şeklinde kurulan hür teşebbüsler olmakla beraber, bu kuruluşların ekonomimize yararlı bir şekilde geliştirilmeleri için devlet- çe 'de desteklenip yönlendirilmelerine ihtiyaç duyulmaktad ır.

(x) Rıfat Ünaydın, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı APK Kurulu Mevzuat ve Kurulu şlar Daire Başkanlığındadır.

Rıfat 1:TNAYDIN (x

pecya

(27)

TARIM SATIŞ KOOPERATIFLERI VE BİRLİKLERİNİN KISA TARIHSEL GELIŞMESI

Türk kooperatifçiliğinin tarihsel gelişmesinde hareket, tarım kesimindeki kooperatiflerie başlamıştır. Nitekim kooperatifçiliğimizde önder olarak kabul edilen Mithat Paşa, Almanya daki Reiffeisen Tarım Kooperatiflerini tetkik ederek, 1863'te Tutıa',..Valiliği zamanında Al- man Schultze Deliseh kooperatiflerinin benzeri olan Memleket Sandıklarını kurmuştur. Son- radan bunlar, Ziraat Bankasının temelini teşkil etmiştir.

Daha sonra da, Atatürk'ün teşviki ile 1935 yılında çıkarılan 2834 sayılı kanunla Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri kurulmuştur. Bilalıare, Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlik- lerinin kuruluşu hakkında Kanun Hiikmündeki 238 sayılı Kararnamenin Değiştirilerek kabu- lüne dair Kanunda 30.4.1985 tarih ve 3186 sayılı Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri Ka- nunu olarak yeni şekliyle yürürlüğe girmiştir. Böylece 50 senelik bir mazisi olan 2834 sayılı Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri Kanununun 8.11.113 ve 21 inci maddeleri hariç, di-.

ğer hükümleri yürürlükten kaldırılarak 3186 sayılı yeni T.S.K. ve Birlikleri Kanunu ile, koo- peratiflere ülke şartlarına daha uygun bir şekilde gelişme imkanı sağlanmıştır

TARIM SATIŞ KOOPERATIFLERI VE BİRLİKLERİNİN KURULUŞ AMACI:

ereticiler; karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle mesleki faaliyetleri ile ilgili ihtiyaçlarını sağlamak, ürünlerini daha iyi şartlarla değerlendirmek ve ekonomik menfaatleri- ni korumak amacıyla, aralarında sınırlı sorumlu, değişir sayıda ortaklı ve değişik sermayeli, tüzel kişiliği haiz tarım satış kooperatifleri kurabilirler.

Bir tarım satış kooperatifinin kurulabilmesi için en az on üreticinin bir tarım satış koo- peratifleri birliğinin kurulabilmesi için de en az üç tarım satış kooperatifinin bir araya gelme- si şarttır.

Kooperatif ve birlikler, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının ekonomik ihtiyaç ve verimlilik bakımından yapacağı inceleme sonucunda ve bu Bakanlığın izni ile kurulur.

ÇALIŞMA KONULARI T.S. Kooperatifleri ve birlikleri esas itibariyle,

- Ortaklarının ürünlerinin daha iyi şartlarda değerlendirilmesine çalışmak, bu konuda gerekli her türlü tedbiri almak,

— Ortakların ve ortak olmıyan üreticilerin tarımsal üretim faaliyeti ile ilgili ihtiyaçlarını karşılamak,

- Bakanlar Kurulu veya yetki vereceği Bakanlık ya da , kurullarca görevlendirildiğinde, üreticilerden Devlet adına destekleme alımında bulunmak,

Konularında çalışırlar.

Kooperatif ve birlikler„ ancak iştigal konularına giren ürünlerin nitelikleri gereği olarak ve bu ürünlerin daha iyi muhafaza edilmesine, toptan ve perakende satış için piyasa alışkan- lıklarına uygun hale getirilmesine yönelik depo Ve ilk işleme hiiviyetindeki işletmeler ile am- balajlama gibi tesisleri, Sanayi ve Ticaret Bakanlığından önceden izin almak kaydıyla kurabi- lirler.

Bu kuruluşların diğer yatırımları ile ilgili projeleri, iştirakleri ve gayrimenkul iktisapla- rında, anasözleşmelerinde gösterilen değerlerin üzerindekiler için, Bakanlar Kurulu veya yet- ki vereceği kurul, Bakanlık veya teşkilatın kararı gereklidir.

Kooperatif ve birliklerin diğer çalışma konuları anasözleşmelerinde gösterilir.

şeklinde belirti Imi ştir.

pecya

Referanslar

Benzer Belgeler

Genellikle biyolojik ili ş kilerin simulasyonu bütün bu say ılan faktörlerin (su s ıcak- lık topraktaki besin maddesi vb.) etkisi alt ındad ır. Dolay ısıyla bir yandan bitki

pecya.. operatiflere ihtiyaç yoktur. Aksi durumda kooperatiflere ihtiyaç duyulmakla birlikte, in- sanlar faaliyetin yürütülmesinde i şbirliği yapma arzusunda olmadıkları

Gülbirlik'e ait fabrikalann baz ılannda (Aliköy, İslamköy fabrikalar ı) çeş itli teknik sorunlar bulunmakla ve bunlar ın çözümündeki gecikmeler üretimde ka- y ıplara

e) Mevcut sistemi ortadan kald ı rma maliyeti, f) Eğitim maliyeti. 2- İş letme maliyeti: Sistemin çal ıştınlması için gerekli olan maliyettir.. rarlanan bir maliyettir.

Geli ş mekte olan ülkelerin sür'atle kalk ınması elde mevcut kaynaklar ı n verimli bir şekilde kullanmalarına bağl ıdır. Kalkınmakta olan bir ülke durumundaki Türkiye'de de

(22) Hikmet Biçentürk, 1163 Say ılı Kooperatifler Kanununa Göre Kurulmu ş Tarımsal Amaçl ı Kooperatiflerin Politikası Nedir, Nas ıl Olmalıdır, IX Türk Kooperatifçilik

cin' ta şı yan tüm i ş letmelerde önemli bir fonksiyondur ve sözkonusu fonksiyonun i ş let- me içindeki yerinin do ğru olarak belirlenip, di ğer fonksiyonlarla ili ş kisinin

dü ğünden, bu olaya fı rsat maliyeti prensibi ad ı verilmektedir (Aksöz,1972 s. Ülkemizde ş eker pancar ı üretim bölgelerinde tarla ziraat' olarak bu ğday ve ayçiçe ği,