Kışladağ Altın Madeni'ne ilişkin Danıştay 6. Daire'nin yürütmeyi durdurma kararı vermesine rağmen madenin kapatılmaması 'kararın neden uygulanmadığı' sorusunu gündeme taşıdı.
Uşak'ın Eşme İlçesi'nde bulunan Kışladağı altın madeni, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'in de katıldığı törenle 11 Temmuz 2006 tarihinde açılmıştı. Aradan geçen süre içinde çok sayıda çevre örgütünün tepkisini çeken altıncı şirket, çeşitli eylemlerle protesto edilmişti.
Son 10 yılın dünyada tespit edilen en büyük altın rezervi olarak gösterilen Kışladağı Altın Madeni'nden vazgeçmeye niyetli görünmeyen TÜPRAG Şirketi, Danıştay 6. Daire'nin 9 Temmuz 2007 tarihinde verdiği yürütmeyi durdurma kararına rağmen işletmeyi kapatmıyor. Yargı kararına rağmen yetkililerin Kışladağı Altın Madeni'ne kilit vurmaması ise, 'yürütmeyi durdurma kararı kâğıt üzerinde mi kaldı' sorusunu gündeme taşıyor.
Konuya ilişkin açıklama yapan Bergama ve Eşme Köylülerinin avukatı Senih Özay, Danıştay 6. Daire'nin vermiş olduğu 'yürütmeyi durdurma' kararına rağmen altıncı şirketin, Kışladağı Altın Madenini kapatmamasını 'arkaya dolanma' olarak niteleyerek, "Yine bir arkaya dolanma planlıyorlar. Ancak bu olay artık uluslararası boyut kazandı.
Kanada'dan sivil toplum kuruluşları örgütlenerek altıncı şirketin Eşme'den çıkması için kampanya başlattı. Artık burada kalmaları çok kolay değil" diye konuştu.
Bergama'da yasal kazanımlara rağmen halkın tepkilerine kulak tıkayan hükümetin önümüzdeki süreçte nasıl bir tutum izleyeceğini kestiremediklerini ifade eden Özay, "Biz şunu çok iyi biliyoruz ki, Bergama'da yasal anlamda kazanım olsa da hükümetlerin geriye dolanmaları yüzünden yenilgi yaşadık. Fakat Eşme'de bu olmayacak, halkın bu konuda çok direngen. Altıncı şirket Kışladağı'ndan gitmek zorunda kalacak" dedi.
31/07/2007
Demokrat Radyo /sendika.org