• Sonuç bulunamadı

DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ PEYGAMBERİMİZ DEN HAYAT ÖLÇÜLERİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ PEYGAMBERİMİZ DEN HAYAT ÖLÇÜLERİ"

Copied!
48
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ortaokul

Kırk Hadis

ETKİNLİKLERİ/YARIŞMALARI

PEYGAMBERİMİZ’DEN HAYAT ÖLÇÜLERİ

(2)
(3)

PEYGAMBERİMİZ DEN HAYAT ÖLÇÜLERİ -KIRK HADİS-

Ortaokul

Prof. Dr. M. Yaşar KANDEMİR Prof. Dr. İsmail Lütfi ÇAKAN

Prof. Dr. Raşit KÜÇÜK Ankara-2017

(4)

Nazif YILMAZ

Yayın Koordinatörü Mehmet Nezir GÜL

Yayına Hazırlayanlar Hasan ÖZARSLAN

Lokman AK Mehmet Murat KARAKAYA

Ali Kemal ACAR Mustafa YILDIZ

Ahmet POLAT Mehmet YARGIN

Tasarım ve Uygulama Faize KOPAN

(5)

ِ ّٰللا َلوــ ُسَر ُتــْعِ َس : َلَاــق ،ُهــْنَع ُ ّٰللا َ ِض َر ٍدوُعــ ْسَم ِنــْبا ِنــَع : ُلوــُقَي َّمــ َسَو ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ،ًائْي َش اَّنِم َعِ َس اًءَرْما ُ ّٰللا َ َّضَن«

.» ٍعِما َس ْنِم ىَعْوأ� ٍغَّلَبُم َّبُرَف ُهَعِ َس َ َك ُهَغَّلَبَف

(Abdullah) İbni Mes'ûd radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resû- lullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Bizden bir şey işitip, onu aynen işittiği gibi başkalarına ulaştıran kimsenin Allah yüzünü ağartsın. Kendisine bilgi ulaştırılan nice insan vardır ki, o bilgiyi, bizzat işiten kimseden daha iyi anlar ve korur."**

* Âl-i İmran suresi, 31. ayet.

** Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1392 (Tirmizî, İlim 7. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, İlim 10; İbni Mâce, Mukad- dime 18; Menâsik 76)

PEYGAMBER EFENDİMİZ'İN

HADİS ÖĞRENEN VE ÖĞRETENLERE DUASI

ُ ّٰللا ُ ُكْبِبْ ُي ِنوُعِبَّتاَف َ ّٰللا َنوُّبِ ُت ْ ُتنُك ْنإا ْلُق«

» ٌيمِحَر ٌروُفَغ ُ ّٰللاَو ْ ُكَبوُنُذ ْ ُكَل ْرِفْغَيَو

“(Resûlüm!) De ki: ‘Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın.’ Allah son derece bağışlayıcı ve esirgeyi- cidir.”*

(6)

“Peygamberimiz'den Hayat Ölçüleri: Kırk Hadis” Kitapçığı, ilköğretim kurumlarında öğrenim gören öğrencilerimize İslam’ın temel kaynak- larından olan hadis ve sünnetin önemini kavratmak, hadis metinlerini okuma ve anlama yeteneği kazandırmak, ahlâkî gelişimlerine katkı sağ- lamak, ahlâkî değerlerin oluşmasında hadislerin rolünü fark ettirmek;

öğrencilerimizin Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi dersi ile “Din, Ahlâk ve De- ğerler“ alanındaki seçmeli derslerde elde ettiği kazanımları pekiştirmek amacıyla gönüllü öğrencilerimizin katılacağı “Peygamberimiz’den Hayat Ölçüleri: Kırk Hadis Etkinlikleri ve Yarışmaları” için hazırlanmıştır.

Kitapçık, Erkam Yayınları tarafından yayımlanan “Riyâzü’s-Sâlihîn:

Peygamberimiz’den Hayat Ölçüleri” (Tercüme ve Şerh, İstanbul; 2001) isimli eserden seçilen hadisler, anlamları ve hadisten öğrendiklerimiz bölümlerinin -bazı kısaltma ve eklemeler yapılarak- alınan metinlerini içermektedir. Lütufkâr davranışlarından dolayı kıymetli müelliflere ve yayınevine çok teşekkür ederiz.

AÇIKLAMA VE TEŞEKKÜR

(7)

1. Hadis: Niyet ...8

2. Hadis: İhlâs ...9

3. Hadis: Temizlik İmandandır ...10

4. Hadis: İyilikler, Kötülükleri Yok Eder ...11

5. Hadis: Faydasız Şeyleri Terketmek ...12

6. Hadis: Doğruluk ...13

7. Hadis: İki Önemli Nimet ...14

8. Hadis: Hayâ İmandandır ...15

9. Hadis: Arınma Yolu ...16

10. Hadis: Sadaka İyiliktir ...17

11. Hadis: Din Kardeşimizi Düşünmek ...18

12. Hadis: Müslümanların Dayanışması ...19

13. Hadis: Müslüman Müslümanın Kardeşidir ...20

14. Hadis: Yetimi Gözetmek ...21

15. Hadis: Sevgi, Saygı ve Merhamet Bağı ...22

16. Hadis: Arkadaş Seçimi ...23

17. Hadis: Sevdiklerimize Dikkat Edelim ...24

18. Hadis: Namaz Arındırır ...25

19. Hadis: Güzel Ahlak ...26

20. Hadis: İslam Kolaylık Dinidir ...27

21. Hadis: Yiğit Adam ...28

22. Hadis: Allah’a ve Peygambere İtaat ...29

23. Hadis: Özü ve Sözü Bir Olma ...30

24. Hadis: Misafire İkram ...31

25. Hadis: Yemek Yeme Âdâbı ...32

26. Hadis: Kardeşliğin Anahtarı: Selam ...33

27. Hadis: Müslüman Kardeşimize Karşı Sorumluluklarımız ...34

28. Hadis: Kur’an Okuma ve Okutmanın Fazileti ...35

29. Hadis: İslam’ın Şartları ...36

30. Hadis: Ramazan Ayının Fazileti ...37

31. Hadis: Alışveriş Ahlakı ...38

32. Hadis: Anne Babanın En Değerli Hazinesi: Hayırlı Evlat ...39

33. Hadis: İlim Öğrenmek ...40

34. Hadis: Peygamberimiz’e Selavat Getirmek ...41

35. Hadis: Dua İbadettir ...42

36. Hadis: Hayırlı Olanı İstemek ...43

37. Hadis: Doğruluk Cennete Götürür ...44

38. Hadis: Haset, Sevapları Yok Eden Bir Hastalıktır ...45

39. Hadis: Küskünlerin Barışması ...46

40. Hadis: Bağışlanma Duası ...47

İÇİNDEKİLER

(8)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

،ُهْنَع ُالله َ ِض َر ِباَّطَخْلا ِنْب َرَ ُع َينِنِمْؤُمْلا ِيرِمأ� ْنَع :ُلوُقَي ََّم َسَو ِهْيَلَع ُالله َّى َص ِالله َلو ُسَر ُتْعِ َس

»... ىَوَن اَم ٍئِرْما ِّ ُكِل اَمَّن

إ اَو ، ِتاَّيِّنل ِب ُلاَ ْعأ ْلا اَمَّنإا «

NİYET

Müminlerin emiri (yöneticisi) Ömer İbni Hattâb (Hz. Ömer) radıyallahu anh (Allah ondan razı olsun), Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken dinledim, dedi:

“Yapılan işler (ameller) niyetlere göre değerlenir. Herkes yaptığı işin kar- şılığını niyetine göre alır.”1

1. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1 (Buhârî, Bed’ü’l-vahy 1, Îmân 41, Nikâh 5, Menâkıbu’l-ensâr 45, İtk 6, Eymân 23, Hiyel

1. Yapılan işlerden sevap kazanabilmek için o işlere iyi niyetle başlamak gerekir.

2. Genel olarak niyetin kalp ile yapılması önemlidir, ancak zaman zaman kalbimizden yaptığımız niyeti dilimizle de söylemek güzeldir.

3. Allah rızası gözetilmeden yapılan işlerden sevap kazanılamaz.

4. İnsan göründüğü gibi olmalı, her işinde samimi olmalı ve iyi niyeti elden bırakmamalıdır.

5. Niyet sayesinde kimi güzel âdetler ve alışkanlıklar ibadet niteliği kazanır.

6. İyi niyet, tüm olumsuz duygulardan sıyrılarak güzel düşünmek demektir.

7. Allah iyi niyetli yapılan işlerden razı olur (hoşlanır).

(9)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع ُرــ ُظْنَي ْنــِكٰلَو ،ْ ُكِرَوــ ُص َلإا َلَو ،ْ ُكِماــ َسْجأ� َلإا ُرــُظْنَي َل َالله َّنإا«

» ْ ُكــِلاَ ْعأ�َو ْ ُكــِبوُلُق َلإا

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sal- lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Allah Teâlâ sizin bedenlerinize ve yüzlerinize değil, kalplerinize ve amel- lerinize bakar.”2

1. İhlâs; niyetin, doğru ve güzel olması demektir.

2. Allah, ibadetleri ve güzel davranışları değerlendirirken samimiyet dere- cesini, ihlâs ve iyi niyeti esas alır.

3. Kalp, Allah’ın çok değer verdiği bir merkezdir. Bu sebeple onu kötü duy- gulardan arındırmak, dinimizin tavsiye ettiği güzel hâl ve davranışlara sahip kılmak gerekir.

4. İbadetleri makbul ve değerli kılan iyi niyet ve temiz kalptir. Bu sebeple ön- celikle kalbimizi kin ve haset (kıskançlık) gibi manevi ve toplumsal has- talıklardan, kötü duygu ve düşüncelerden arındırmalı, mükemmel hâle getirmeye çalışmalıyız.

İHLÂS

2. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 8 (Müslim, Birr 33. Ayrıca bk. İbni Mâce, Zühd 9)

(10)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz TEMİZLİK İMANDANDIR

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر ٍ ِلاــَم ِبأ� ْنــَع : ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع

»… ، ِناَيم إ ْلا ُر ْط َش ُروُهُّطلَا «

Ebû Mâlik radıyallahu anh’den rivâyet edildiğine göre Resûlullah sallalla- hu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Temizlik imanın yarısıdır…”3

3. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 26 (Müslim, Tahâret 1. Ayrıca bk.Tirmizî, Daavât 86)

1. Müslümanın temiz olması imanının bir gereğidir.

2. Temizlik hem sağlıklı yaşayabilmek hem de düzenli ibadet edebilmek için gerekli olan bir tutum ve davranıştır.

3. Beden, ev, okul ve çevre temizliği Müslümanlığın bir gereğidir.

4. Kişi, ibadetlerini yerine getirerek, Kur’an-ı Kerim okuyarak, güzel dav- ranışlarda bulunarak da manevî yönden günahlarından temizlenmiş ve arınmış olur.

(11)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

İYİLİKLER, KÖTÜLÜKLERİ YOK EDER

ِالله ِلوــ ُسَر ْنــَع ،اــَمُ ْنَع ُالله َ ِض َر ٍلــَبَج ِنــْب ِذاــَعُم َو ٍّرَذ ِبأ� ْنــَع :َلاــَق َّمــ َسو ِهــْيَلَع ُالله ّىــ َص ،اَهُحْمَت َةَنَسسَحْلا َةَئِّي َّسلا ِعِبْتأ�و ، َتْنُك اَمُثْيَح َالله ِقَّتِا«

» ٍن َسَح ٍقُلُ ِب َساَّنلا ِقِلاَخَو

Ebû Zer ve Muâz İbni Cebel radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Nerede ve nasıl olursan ol, Allah’tan kork.

Bir kötülük işlersen, hemen arkasından iyilik yap ki, o kötülüğü silip sü- pürsün.

Ve insanlarla güzel geçin!”4

1. İyilikler, kötülükleri ya büsbütün ortadan kaldırmak ya da iyiliğe dönüş- türmek suretiyle yok eder.

2. İnsanlarla güzel geçinmek; güler yüz göstermek, zarar vermemek, iyi- liklerin yaygınlaşmasına gayret etmek ve kendisine yapılmasını isteme- diğini başkalarına yapmamak demektir.

3. Takva (Allah’a karşı saygılı olmak), Müslümanı her türlü kötülüklerden koruyacak üstün bir meziyettir.

4. Her yer ve şartta Allah’a karşı saygılı olmak, murâkabe (Allah’ın bizi her an gözettiği) şuurunun göstergesidir.

4. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 62 (Tirmizî, Birr 55)

(12)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

FAYDASIZ ŞEYLERİ TERK ETMEK

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع : ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع

» ِهيِنْعَي َلاَم ُهُكْرَت ِءْرَمْلا ِم َل ْسإا ِن ْسُح ْنِم «

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallal- lahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Kendisini (doğrudan) ilgilendirmeyen şeyi terk etmesi, kişinin iyi Müslü- man oluşundandır.”5

5. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 68 (Tirmizî, Zühd 11. Ayrıca bk. İbni Mâce, Fiten 12)

1. Boş, anlamsız, dünya ve ahiretimize fayda sağlamayan şeyleri terk et- mek, takvanın, iyi bir Müslüman olmanın gereğidir.

2. İnsanların sıkıntılarını gidermek, duyarlı ve ilgili olmak güzel bir özel- liktir.

3. Takva, Allah’ın emirlerine sıkı sıkıya bağlı olmak ve yasaklardan kaçın- mak, Allah’ a karşı saygı ve edepte kusur etmemek, dünyada doğruluk, ahirette kurtuluş sebebi ve cennete giden yoldur.

4. Evde, okulda, işyerinde ve hayatımızın her alanında bizi ilgilendirmeyen şeylerle uğraşmamalıyız.

(13)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz DOĞRULUK

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،اــَمُ ْنَع ُالله َ ِض َر وٍرــْ َع ِبأ� ْنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع

» ْمِقَتْسسا َّ ُث ،ِلله ِب ُتْنَمآ� : ْلُق «

Ebû Amr Süfyân İbni Abdullah radıyallahu anh şöyle dedi: Resûlullah sal- lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Allah’a inandım de, sonra da dosdoğru ol!”6

1. İslamiyet’i öz bir şekilde, tevhid (Allah’ın birliği) ve istikamet (Allah’ın emri üzere dosdoğru yaşamak) olarak tarif etmek mümkündür.

2. İstikamet, imanın kemâlini (olgunluğunu) gösteren önemli bir ölçüttür.

3. İstikamet, dünya ve ahirette insanı mutluluğa götüren ilahi bir yoldur.

4. Allah’a inanan kişi, sözlerinde, davranışlarında, yaptığı işlerde doğru olmalıdır.

6. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 86 (Müslim, İmân 62. Ayrıca bk. Tirmizî, Zühd 61; İbni Mâce, Fiten 12)

(14)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz İKİ ÖNEMLİ NİMET

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،اــَمُ ْنَع ُالله َ ِض َر ٍساــَّبَع ِنــْبا ِنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع

»ُغاَرَفْلاَو ُةَّح ِّصلَا : ِساَّنلا َنِم ٌيرِثَك اَمِيهِف ٌنوُبْغَم ِناَتَمْعِن«

İbni Abbas radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“İki nimet vardır ki, insanların çoğu bu nimetleri kullanmakta aldanmış- tır: Sıhhat ve boş vakit.”7

1. Sıhhat ve boş vakit akıllıca, anlamlı, yerli yerinde ve Rabbimiz’in rıza- sına uygun olarak değerlendirilirse kişi için dünya ve ahiret mutluluğu demektir.

2. İnsanların çoğu vakitlerini faydasız işlerle, sıhhatlerini de zararlı şeylerle heba eder. Bu iki büyük nimetin kıymetini bilemezler.

3. İslâmiyet, vaktin ve sağlığın değerlendirilmesini istemektedir. Çünkü ömür sermayesi bir defa kullanılabilmektedir.

7. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 98 (Buhârî, Rikak 1. Ayrıca bk. Tirmizî, Zühd 1; İbni Mâce, Zühd 15)

(15)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz HAYÂ İMANDANDIR

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِّ ِيــَّنلا ِنــَع ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو

» ِناَيم إ ْلا َنِم ٌةَبْع ُش ُءاَيَحْلَا ...«

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivâyet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Hayâ imandan bir bölümdür.”8

1. Hayâ, imanın bir yansıması, insanın süsüdür.

2. Hayâ, Allah’a itaat ederek günahtan kaçınmaktır.

3. Hayâ kişinin çirkin söz ve davranışlardan rahatsız olup onları terk et- mesidir.

4. Hayâ (utanma duygusu, ar), hayırdır, hayır getirir.

8. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 127 (Müslim, Îmân 58. Ayrıca bk. Buhârî, Îmân 3; Ebû Dâvûd, Sünnet 14; Nesâî, Îmân 16;

Tirmizî, Birr 80; Îmân 16; İbni Mâce, Mukaddime 9)

(16)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz ARINMA YOLU

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع

ُنا َضَم َرَو ،ِةَعُمُجْلا َلإا ُةَعُمُجْلاَو ، ُسْمَخْلا ُتاَوٰل َّصلَا«

» ُرِئاَبَكْلا ِتَبَنَتْجا اَذإا َّنَُنْيَب اَمِل ٌتاَرِّفَكُم َناَضَمَر َلإا

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sal- lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Büyük günahlardan kaçınılması halinde, beş vakit namaz, iki cuma ve iki ramazan, aralarında (işlenecek küçük) günahlara keffarettir.”9

1. Büyük günahlardan uzak durmak lâzımdır.

2. İbadetler, küçük günahların affedilmesine sebeptir.

3. Namaz ve oruç müslümanları günahlarından arındırır.

9. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 132 (Müslim, Tahâret16)

(17)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz SADAKA İYİLİKTİR

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر ٍرــِباَج ْنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع

»ٌةَقَد َص ٍفو ُرْعَم ُّ ُك«

Câbir İbni Abdullah radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Her meşrû ve güzel iş (iyilik) sadakadır.”10

1. Dinin ve aklın güzel gördüğü her şey, maruf (iyi, güzel) niteliğine sahiptir.

2. Sadakada “iyilik yapma niyeti” aranır.

3. Niyet sayesinde kimi güzel âdetler ve alışkanlıklar ibadet niteliği kaza- 4. Sadaka, ihtiyaç sahiplerine yardım etmektir.nır.

5. İhtiyaçlar çeşitlidir. Örneğin fakir ve yoksulların sıkıntısını gidermek, yaşlılara yardım etmek, üzülen birisini sevindirmek, sevgi ve şefkate ihtiyacı olan birisine ilgi göstermek gibi.

10. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 136 (Buhârî, Edeb 33; Müslim, Zekât 53. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 60; Tirmizî, Birr 45)

(18)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz KARDEŞİMİZİ DÜŞÜNMEK

:َلاَق ََّم َسَو ِهْيَلَع ُالله َّى َص ِّ ِيَّنلا ِنَع ،ُهْنَع ُالله َ ِض َر ٍسَنأ� ْنَع

» ِه ِسْفَنِل ُّبِ ُي اَم ِهيِخأ ِل َّبِ ُي َّتَح ْ ُكُدَحأ� ُنِمْؤُي َل«

Enes radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Sizden biriniz, kendisi için arzu edip istediği şeyi, din kardeşi için de arzu edip istemedikçe, gerçek anlamda iman etmiş olmaz.”11

1. Mümin; bencil, sadece kendisini düşünen bir ahlaka sahip olamaz.

2. Kişinin din kardeşi için arzu ettiği şey, iyi ve hayırlı şeyler olmalıdır.

3. Müminler için hayır istemek, nasihat sayılır.

4. Kâmil (olgun) iman sahibi olanlar, kendileri için arzu edip istedikleri şeyleri din kardeşleri için de isterler.

11. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 185 (Buhârî, Îmân 7; Müslim, Îmân 71-72. Ayrıca bk. Tirmizî, Kıyâmet 59; Nesâî, Îmân

(19)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

MÜSLÜMANLARIN DAYANIŞMASI

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِّ ِيــَّنلا ِنــَع ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َسوــُم ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو »ا ًضْعَب ُه ُضْعَب ُّد ُشَي ِناَيْنُبْل َك ِنِمْؤُمْلِل ُنِمْؤُمْلَا«

ِهِعِبا َصأ� َ ْينَب َكَّبَسشَو

Ebû Mûsâ el-Eş’arî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlul- lah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Müminin mümine karşı durumu, bir parçası diğer parçasını sımsıkı ke- netleyip tutan binalar gibidir.”

Hz. Peygamber bunu açıklamak için, iki elinin parmaklarını birbiri arasına geçirerek kenetledi.12

1. Hazreti Peygamber, müslümanların birbirleriyle manen kardeş olduk- larını ve aralarındaki sosyal dayanışmanın boyutlarının çok kapsamlı olması gerektiğini belirtir.

2. Dünya nimetlerinden daha az ya da daha çok faydalanan insanlar ara- sındaki uçurumun daha da büyümemesi, güçlü ile zayıf, zengin ile fa- kir arasındaki dengenin belli düzeyde tutulabilmesi ve böylelikle sosyal adaletin tesis edilebilmesi için “paylaşma erdemi”ne şiddetle ihtiyaç vardır.

3. İmkanlarını başkalarıyla paylaşmayı erdem sayan fertlerin çoğunlukta olduğu bir toplum, hem sosyal adaletin hem de toplumsal barışın ger- çekleştirilmesinde büyük bir kazanım elde etmiş olur..

12. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 224 (Buhârî, Salât 88, Mezâlim 5; Müslim, Birr 65. Ayrıca bk. Tirmizî, Birr 18; Nesâî, Zekât 67)

(20)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

MÜSLÜMAN MÜSLÜMANIN KARDEŞİDİR

:َلاَق ََّم َسَو ِهْيَلَع ُالله َّى َص ِالله َلو ُسَر َّنأ� اَمُ ْنَع ُالله َ ِض َر َرَ ُع ِنْبا ِنَع ِهــيِخأ� ِةــَجاَح ِف َن َك ْنــَم ،ُهُمِلــ ْسُي َلَو ،ُهــُمِل ْظَي َل ،ِ ِمــ ْسُمْلا وــُخأ� ُ ِمــ ْسُمْلَا«

ًةــَبْرُك اــَ ِب ُهــْنَع ُالله َجَّرــَف ًةــَبْرُك ٍ ِمــ ْسُم ْنــَع َجَّرــَف ْنــَمَو ،ِهــِتَجاَح ِف ُالله َن َك

»ِةــَماَيِقْلا َمْوــَي ُالله ُه َرــ َس اًمِلــ ْسُم َ َرــ َس ْنــَمَو ،ِةــَماَيِقْلا ِمْوــَي ِبَرــُك ْنــِم

Abdulah İbni Ömer radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlul- lah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Müslüman, Müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, haksızlık yapmaz, onu düşmana teslim etmez. Müslüman kardeşinin ihtiyacını gideren kimsenin Allah da ihtiyacını giderir. Kim bir Müslümandan bir sıkıntıyı giderirse, Allah Teâlâ o kimsenin kıyamet günündeki sıkıntılarından birini giderir. Kim bir Müslümanın ayıp ve kusurunu örterse, Allah Teâlâ da o kimsenin ayıp ve kusurunu örter.”13

1. Müslümanlar, din kardeşidir.

2. Zulüm ve haksızlık haramdır.

3. Müslüman, Müslüman kardeşini düşmana terk etmemek, tehlikeye at- mamakla yükümlüdür.

4. Müslümanların, birbirlerinin ihtiyacını görmesi, sıkıntılarını gidermesi ve kusurlarını, ayıplarını örtmesi kardeşlik görevidir. Böyle yapanlar, Allah katında mükâfatlandırılır.

13. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 235 (Buhârî, Mezâlim 3; Müslim, Birr 58. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 38, 60;Tirmizî,

(21)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz YETİMİ GÖZETMEK

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِّ ِيــَّنلا ِنــَع ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو َراــ َشأ�َو »ِةــَّنَجْلا ِف ِ ْينــَتاَهَك َوــُهَو َنأ� .ِهِ ْيرــَغِل ْوأ� ُ َل ِيمــِتَيْلا ُلــِف َك«

اــَمُ َنْيَب َجَّرــَفَو ،ى َطــ ْسُوْلاَو ِةَباَّبــَّسسل ِب ىِواَّرــلا

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallal- lahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Kendi yetimini veya başkasına ait bir yetimi himâye eden kimseyle ben, cennette şöyle yan yana bulunacağız.”

Hadisin râvisi işaret parmağıyla orta parmağını Peygamber Efendimizin yaptığı gibi, aralarını biraz aralayarak gösterdi.14

1. Cennette en üstün mevki, Hz. Peygamber’e komşu olabilmektir.

2. Bu üstün mevkiyi kazanma yollarından birisi de yetimi himâye etmektir.

3. Kendisinin veya başkalarının yetimlerini koruyanlar, Allah Teâlâ’yı hoş- nut ederler.

14. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 265 (Müslim, Zühd 42)

(22)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

SEVGİ, SAYGI VE MERHAMET BAĞI

،ْمــُ ْنَع ُالله ضر ِهِّدــَج ْنــَعَو ،ِهــِيبأ� ْنــَعَو ، ٍبْيَعــ ُش ِنــْب وِرــْ َع ْنــَع : ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق

» َنِيرِبَك َفَ َش ْفِرْعَيَو ، َنَيرِغ َص ْمَحْرَي ْمَل ْنَم اَّنِم َسْيَل «

Amr İbni Şuayb’ın, babası aracılığı ile dedesinden radıyallahu anhum, rivâyet ettiğine göre Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimizin (büyüklük) şerefini tanımayan bizden değildir.”15

1. Müslüman büyüklerin şeref ve haklarına saygı göstermek, her Müslü- manın görevidir.

2. Küçüklere merhamet ve şefkat göstermek, Müslümanlığın güzellikle- rindendir.

3. Bunları ihmal edenler, Müslümanların güzel yaşamından uzaklaşmış sayılırlar.

4. Sevgi, saygı ve merhamet, Müslümanların birlikte yaşam için kurmala- rı gereken önemli bir bağdır.

15. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 356 (EbûDâvûd, Edeb 58; Tirmizî, Birr 15)

(23)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz ARKADAŞ SEÇİMİ

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص َ ِيــَّنلا َّنأ� ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو

»ُلِلاَ ُي ْنَم ْ ُك ُدَحأ� ْر ُظْنَيْلَف ،ِ ِليِلَخ ِنيِد َىَع ُلُجَّرلَا«

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivâyet edildiğine göre Peygamber sal- lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“İnsan, dostunun yaşam tarzından etkilenir. O halde her biriniz dost edi- neceği kişiye dikkat etsin”16

1. İnsan; inançlarının, çevresinin ve dostlarının etkisi altında yaşar. İnsanı, en çok arkadaşları etkiler. Sonuçta inançları bile dostlarının etkisi altın- da şekillenir.

2. Dost edinilecek kişiyi, başta inanç ve yaşayış ölçüleri içinde ince bir elekten geçirmek gerekir.

16. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 368 (Ebû Dâvûd, Edeb 16; Tirmizî, Zühd 45)

(24)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

SEVDİKLERİMİZE DİKKAT EDELİM!

ُالله َّىــ َص َّ ِيــَّنلا َّنأ� ُهــْنَع ُالله َ ِض َر ِّيِرَعــ ْشأ ْلا َسوــُم ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع

» َّبَحأ� ْنَم َعَم ُءْرَمْلَا «

Ebû Mûsâ el-Eş’arî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Peygam- ber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Kişi sevdiği ile beraberdir”17

1. Sevgi beraber yaşamanın, yaşamın temel şartıdır.

2. İyileri seven, onlarla beraber olmayı da sever.

3. Salih (iyi) ve fazilet sahibi insanları sevmek, Peygamberimizin önemli bir tavsiyesidir.

4. Kişi, kimlere karşı sevgi duyduğuna dikkat etmelidir.

5. İyi insanlarla arkadaşlık etmeliyiz.

6. Yanlış davranış sergileyen arkadaşlarımızla konuşarak onları uyarma- lıyız.

7. Arkadaşlarımıza iyi örnek olmalıyız.

17. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 369 (Buhârî, Edeb 96; Müslim, Birr 165. Ayrıca bk. Tirmizî, Zühd 50; Daavât 98)

(25)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz NAMAZ ARINDIRIR

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر ٍرــِباَج ْنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع ْ ُكِدــَحأ� ِب َب َىــَع ٍرــْ َغ ٍراــَج ٍرــْ َن ِلــَثَ َك ِســْمَخْلا ِتاَوــٰل َّصلا ُلــَثَم «

» ٍتاَّرــَم َســْ َخ ٍمْوــَي َّ ُك ُهــْنِم ُلــ ِسَتْغَي

Câbir radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Beş vakit namaz, herhangi birinizin kapısı önünden gürül gürül akan ve içinde günde beş defa yıkandığı ırmağa benzer.”18

1. Beş vakit namaz, günde beş kez günahlardan arınma imkânıdır.

2. Namaz kılmak, Allah’ın rahmetine kavuşma ümidi beslemek için önem- li bir sebeptir.

3. Günde beş vakit namaz kılmak, maddi ve manevi bakımdan “temiz Müs- lüman olmak” demektir.

18. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 430 (Müslim, Mesâcid 284)

(26)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz GÜZEL AHLAK

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع

»ْمِ ِئا َسِنِل ْ ُكُراَيِخ ْ ُكُراَيِخَو ،اًقُلُخ ْمُ ُنَسسْحأ� ًناَيمإا َينِنِمؤُمْلا ُلَْكأ�«

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sal- lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Müminlerin iman bakımından en mükemmeli, ahlakı en iyi olanıdır. (Si- zin) hayırlınız, kadınlarına karşı hayırlı olanlardır.”19

1. Mümin bütün insanlara, özellikle aile fertlerine iyi davranır. Onların iyi- liklerini ister, hatalarını bağışlar.

2. Hayırlı olmanın bir ölçüsü de kadınlara iyi davranmaktır. Özelikle de başta annesine, eşine ve kadın yakınları olmak üzere tüm kadınlara iyi davranmaya özen göstermelidir.

19. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 629 (Tirmizî, Radâ’ 11. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Sünne, 15; İbni Mâce, Nikâh 50)

(27)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz İSLAM KOLAYLIK DİNİDİR

:َلاَق ََّم َسَو ِهْيَلَع ُالله َّى َص ِّ ِيَّنلا ِنَع ،ُهْنَع ُالله َ ِض َر ٍسَنأ� ْنَع

»او ُرِّفَنُت َلَو اوُ ِّشَبَو .اوُ ِّسَعُت َلَو اوُ ِّسَي «

Enes radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız. Müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz.”20

1. İslâmiyet kolaylık dinidir.

2. Kişi, insanlara yumuşak davranmalı, onlara karşı tatlı dilli olmalıdır.

3. İnsanlara kolaylık göstermeli, zorluk çıkarılmamalıdır.

4. Karamsar ve itici davranışlardan uzak durmalıdır.

20. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 638 (Buhârî, İlim 11, Edeb 80, Cihâd 164; Müslim, Cihâd 6-7. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 17)

(28)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz YİĞİT ADAM

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص َّ ِيــَّنلا َّنأ� ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو ُه َسْفَن ُ ِلْمَي يِ َّلا ُديِد َّشلا اَمَّنإا ،ِةَعْ ُّصل ِب ُديِدَّشلا َسْيَل«

» ِب َضَغْلا َدْنِع

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sal- lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Yiğit dediğin, güreşte rakibini yenen kimse değildir; asıl yiğit kızdığı za- man öfkesini yenen adamdır.”21

1. Dinimize göre öfkesini yenebilmek, güçlü ve kuvvetli olmaktan daha üstün sayılmıştır.

2. Câhillere uymamak, onlara öfkelenmemek iyi müslümanın en belirgin özelliğidir.

3. Bireysel ve toplumsal zararını düşünerek öfkelenmemeye çalışmak gerekir.

21. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 648 (Buhârî, Edeb 76; Müslim, Birr 107, 108)

(29)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

ALLAH’A VE PEYGAMBERE İTAAT

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع

»…َالله َصَع ْدَقَف ِنا َصَع ْنَمَو ،َالله َعا َطأ� ْدَقَف ِنيَعا َطأ� ْنَم «

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallal- lahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Bana itaat eden Allah’a itaat etmiş, bana karşı gelen de Allah’a karşı gel- miş olur…”22

1. Allah’a ve Peygambere itaat etmek; O’nun ve peygamberinin emirlerine uymak, yasaklarından sakınmaktır.

2. Peygamber Efendimiz’e itaat eden kişi, aynı zamanda Allah’a da itaat etmiş olur.

3. Peygamber Efendimiz’e karşı gelen, isyan eden kişi aynı zamanda Al- lah’a da isyan etmiş olur.

4. Yaşadığımız müddetçe, Peygamber Efendimizin sünnetlerine uymak, imanın bir gereğidir.

22. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 672 (Buhârî, Cihâd 109, Ahkâm 1; Müslim, İmâre 32, 33. Ayrıca bk. Nesâî, Bey’at 27; İbn-i Mâce, Mukaddime 1, Cihâd 39)

(30)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz ÖZÜ VE SÖZÜ BİR OLMA

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِالله َلوــ ُسَر َّنأ� ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو

، َفَلْخأ� َدَعَو اَذ

إ اَو ، َبِذَك َثَّدَح اَذإا : ٌث َلَث ِقِفاَنُمْلا ُةَيآ�«

» َناَخ َنِمُتْؤا اَذ إ اَو

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sal- lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Münâfığın alâmeti üçtür: Konuşunca yalan söyler. Söz verince sözünde durmaz. Kendisine bir şey emanet edilince hiyânet eder.”23

1. Yalan söylemek, sözünde veya va’dinde durmamak, emanete hiyânet etmek münâfığın en belirgin özelliğidir.

2. Bu huylara sahip olan kimse namazıyla, orucuyla ibadetlerini yerine getirse de o, münâfıklara ait davranış sergilemektedir.

3. Müslüman bu huylardan şiddetle kaçınmalıdır. Bu davranışlardan birini istemeyerek yapmışsa, bir daha yapmamaya gayret etmelidir.

23. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 690 (Buhârî, Îmân 24, Şehâdât 28, Vesâyâ 8, Edeb 69; Müslim, Îmân 107-108. Ayrıca bk.

(31)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz MİSAFİRE İKRAM

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِالله َلوــ ُسَر َّنأ� ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو ُنــِمْؤُي َن َك ْنــَمَو ،ُهَراــَج ِذْؤــُي َلــَف ،ِرــِخآ ْلا ِمْوــَيْلاَو ِلله ِب ُنــِمْؤُي َن َك ْنــَم«

ِمْوــَيْلاَو ِلله ِب ُنــِمْؤُي َن َك ْنــَمَو ،ُهــَفْي َض ْمِرــْكُيْلَف ،ِرــِخآ ْلا ِمْوــَيْلاَو ِلله ِب

» ْتُكــ ْسَيِل ْوأ� اً ْيرــَخ ْلــُقَيْلَف ،ِرــِخآ ْلا

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Peygamber aley- hisselâm şöyle buyurdu:

“Allah’a ve âhiret gününe iman eden kimse misafirine ikram etsin.

Allah’a ve âhiret gününe iman eden kimse akrabasına iyilik etsin.

Allah’a ve âhiret gününe iman eden kimse ya faydalı söz söylesin veya sussun!”24

1. Allah’a iman eden kimsenin en belirgin özelliklerinden biri, misafirine ikramda bulunmasıdır.

2. Akrabasıyla ilgilenmek ve onlara iyilik etmek de müminin önem verme- si gereken davranışlardan biridir.

3. İyi bir mümin ya güzel sözler söylemeli, ya da susmayı tercih etmelidir.

24. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 707 (Buhârî, Nikâh 80, Edeb 31, 85, Rikâk 23; Müslim, Îmân 74, 75, 77. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 123; Tirmizî, Kıyâmet 50; İbni Mâce, Edeb 4)

(32)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz YEMEK YEME ÂDÂBI

َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر ِل َلاــَق ،اــَمُ ْنَع ُالله َ ِض َر َةَمَلــ َس ِبأ� ِنــْب َرــَ ُع ْنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع ُالله .» َكيِلَي اَّمِم ْ ُكَو ، َكِنيِمَيِب ْ ُكَو َالله ِّ َس«

Ömer İbni Ebû Seleme radıyallahu anhümâ şöyle dedi: Resûlullah sallal- lahu aleyhi ve sellem bana şöyle buyurdu:

“Besmele çek, sağ elinle ye ve hep önünden ye!”25

1. Yeme ve içmeye besmele ile başlanmalıdır.

2. Yemeğe başlarken besmele unutulursa, hatırlandığı andan itibaren

“bismillâhi evvelehû ve âhirehû” (baştan sona bismillâh) denilmelidir.

3. Sağ elle yiyip içilmelidir.

4. Birlikte ve bir kaptan yendiği zaman, herkes önünden yemelidir.

25. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 729 (Buhârî, Et`ime 2, 3; Müslim, Eşribe 108. Ayrıca bk. Tirmizî, Et`ime 47; İbni Mâce,

(33)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

KARDEŞLİĞİN ANAHTARI: SELAM

:ََّم َسَو ِهْيَلَع ُالله َّى َص ِالله ُلو ُسَر َلاَق ،ُهْنَع ُالله َ ِض َر َةَرْيَرُه ِبأ� ْنَع ،اوُّباَ َت َّتَح اوُنِمْؤُت َلَو اوُنِمْؤُت َّتَح َةَّنَجْلا اوُلُخ ْدَت َل«

»ْ ُكَنْيَب َم َل َّسلا او ُشْفأ� ؟ ُتْبَبَا َت ُهوُمُتْلَعَف اَذإا ٍ ْيَسش َىَع ْ ُكُّلُدأ� َلَوأ�

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sal- lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Siz, iman etmedikçe cennete giremezsiniz; birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olamazsınız. Yaptığınız zaman birbirinizi seveceğiniz bir şey söy- leyeyim mi? Aranızda selâmı yayınız.”26

1. Cennete mümin olanlardan başkası giremeyecektir. Her peygamberin ümmeti içinde mümin olup, cennete girecekler vardır. Ancak İslâm’dan sonra diğer dinlerin hükmü ortadan kalkmıştır.

2. Müminlerin birbirlerini sevmeleri dînî bir mecburiyettir. Karşılıklı sevgi gerçekleşmeden kâmil (olgun) mümin olunamaz. .

3. Müminlerin aralarında selâmı yaygın hale getirmeleri sevginin temel sebeplerinden biridir.

26. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 849 (Müslim, Îmân 93. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 131; Tirmizî, İsti‘zân 1; İbni Mâce, Mukaddime 6, Edeb 11)

(34)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

MÜSLÜMAN KARDEŞİMİZE KARŞI SORUMLULUKLARIMIZ

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِالله َلوــ ُسَر َّنأ� ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو ، ِضيِرَمْلا ُةَداَيِعَو ،ِم َل َّسلا ُّدَر : ٌسْ َخ ِ ِم ْسُمْلا َىَع ِ ِم ْسُمْلا ُّقَح«

» ِسِطَاعْلا ُتيِم ْشَتَو ،ِةَوْعَّلدا ُةَباَج

إ اَو ،ِزِئاَنَجْلا ُعَابِّتاَو

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sal- lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Müslümanın, Müslüman üzerindeki hakkı beştir: Selâm almak, hasta ziyaret etmek, cenazenin arkasından yürümek, davete icabet etmek ve aksı- rana “yerhamükellah” demek.”27

1. Müslüman kardeşlerimizle selamlaşmalı, onların verdiği selamı da iç- tenlikle almalıyız.

2. Peygamberimiz, hasta ziyaretini ve cenazeye katılmayı teşvik etmiştir.

3. Arkadaş, akraba ve diğer yakınlarımızın davetlerine katılmalı, onların sevinç ve hüzünlerine ortak olmalıyız.

4. Aksırana “yerhamükallah” (Allah sana merhamet etsin) deriz.

27. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 897 (Buhârî, Cenâîz 2; Müslim, Selâm 4. Ayrıca bk. İbni Mâce, Cenâiz 1)

(35)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

KUR’AN OKUMA VE OKUTMANIN FAZİLETİ

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َناــَّفَع ِنــْب َناــَمْثُع ْنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع »ُهَمَّلَعَو َنآ�ْرُقْلا ََّمَعَت ْنَم ْ ُكُ ْيرَخ«

Osmân İbni Affân radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Sizin en hayırlınız, Kur’an’ı öğrenen ve öğreteninizdir.”28

1. Kur’an-ı Kerim’i öğrenen ve öğreten kimse ümmetin (insanların) en ha- yırlıları arasında yer alır.

2. Kur’an’ı öğrenmek ve öğretmekle ilk kastedilen, onun tilâvetini (okun- masını) öğrenip öğretmektir.

3. Kur’an ilmine sahip olmak kişinin faziletini artırır.

4. Hayat tarzı haline getirilen Kur’an bilgisi, dinde övülen en üstün bilgidir.

5. Her Müslüman Kur’an öğretim ve eğitimine gereken değeri vermelidir.

6. Kur’an’ı Kerim okumayı öğrenmek, Müslümanın sorumluluklarındandır.

7. Kur’an’ı Kerim’i öğrenmekle yetinmemeli, başkalarına da öğretmeli, manasını anlamalı ve Allah’ın bizden istediklerini yerine getirmeliyiz.

28. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 995 (Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân 21. Ayrıca bk. Ebû Dâvud, Salât 349; Tirmizî, Fezâi- lü’l-Kur’ân 15; İbni Mâce, Mukaddime 16)

(36)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz İSLAM’IN ŞARTLARI

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،اــَمُ ْنَع ُالله َ ِض َر َرــَ ُع ِنــْبا ِنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع ا ًدــَّمَحُم َّنأ�و ، ُالله َّلإا َٰلإا َل ْنأ� ِةَداهــَش : ٍســَْخ َىــَع ُم َلــ ْسإ ْلا َ ِنيــُب«

، ِتــْيَبْلا ِّجــَحَو ،ِة َكَّزــلا ِءاــَتي اَو ،ِة َلــ َّصلا ِماــَق إ

إ اَو ،ِالله ُلوــ ُسَر » َنا َضَمَر ِمْو َصَو

İbni Ömer radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“İslâm beş temel üzerine kurulmuştur: Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Hz. Muhammed’in Allah’ın Resulü olduğuna şahitlik etmek, namazı dos- doğru kılmak, zekâtı hakkıyla vermek, Kâbe’yi haccetmek ve Ramazan oru- cunu tutmak.”29

1. İslâm’ın şartlarını kabul etmek, mümin olmanın bir gereğidir.

2. Her bir müslümanın, İslâm’ın şartlarını yerine getirmesi gerekir.

3. Hadiste sayılan şartlar, İslâm’ın temel esasları olup, İslâm sadece bun- lardan ibaret değildir.

29. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1077 (Buhârî, Îmân 1, 2, Tefsîru sûre(2) 30; Müslim, Îmân 19–22. Ayrıca bk. Tirmizî, Îmân

(37)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz RAMAZAN AYININ FAZİLETİ

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِ َّللا َلوــ ُسَر َّنأ� ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو

»ِهِبْنَذ ْنِم َمَّدَقَت اَم ُ َل َرِفُغ ، ًبا َسِتْحاَو ًناَيمإا َناَضَمَر َما َص ْنَم«

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallal- lahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“”Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır..”30

1. Ramazan orucunu inanarak ve karşılığını Allah’tan umarak tutmak, geçmiş günahlardan arınma sebebidir.

2. Allah’a iman etmek ve mükâfatını (karşılığını sadece) O’ndan beklemek , bir ibadetin sıhhat ve kabul edilme şartıdır.

3. İnançla ve sevabını Allah’tan bekleyerek tutulan oruç, geçmiş günahla- rın bağışlanmasına vesile olur.

30. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1222 (Buhârî, Îmân 28, Savm 6; Müslim, Sıyâm 203, Müsâfirîn 175. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Ramazan 1, Savm 57; Tirmizî, Savm 1, Cennet 4; Nesâî, Sıyâm 39; İbni Mâce, İkâmet 173, Sıyâm 2, 33)

(38)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz ALIŞVERİŞ AHLAKI

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِالله َلوــ ُسَر َّنأ� ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر ٍرــِباَج ْنــَع : َلاــَق ََّمــ َسَو

» َضَتْقا اَذإاَو ،ىَ َر ْشا اَذإاَو ،َع َب اَذإا اًحْ َس ًلُجَر ُالله َمِحَر«

Câbir radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Satışta, alışta ve borcunu istemekte kolaylık gösteren kimseye Allah merhamet etsin.”31

1. İslâm dini temelde kolaylık üzerine bina kılınmış olup, insanlarla mua- melede bu ilkeyi esas almak gerekir.

2. Alış veriş ve borçlanma, toplumda hemen her ferdi ilgilendiren bir mu- amele çeşidi olup, bu alanda kolaylık yolunu tercih etmek faziletli bir davranış olur.

3. İnsan, hakkı olan bir şeyi talep ederken de kolaylık yolunu seçmelidir.

31. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1371 (Buhârî, Büyû‘ 16. Ayrıca bk. İbni Mâce, Ticârât 28)

(39)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

ANNE BABANIN EN DEĞERLİ HAZİNESİ: HAYIRLI EVLAT

:ََّم َسَو ِهْيَلَع ُالله َّى َص ِالله ُلو ُسَر َلاَق ،ُهْنَع ُالله َ ِض َر َةَيِواَعُم ْنَع ٍ ْمــِع ْوأ� ،ٍةــَيِراَج ٍةــَقَد َص : ٍث َلــَث ْنــِم َّلإا ُُلــَ َع َعــَطَقْنِا َمَدآ� ُنــْبا َتاــَم اَذإا «

» ُ َل وــُع ْدَي ٍحــِلا َص ٍ َلدَو ْوأ� ،ِهــِب ُعــَفَتْنُي

Muaviye radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“İnsanoğlu öldüğü zaman bütün amellerinin sevabı da sona erer. Şu üç şey bundan müstesnadır: Sadaka-i câriye, istifade edilen ilim, kendisine dua eden hayırlı evlat.”32

1. Bazı ameller vardır ki, sevabı öldükten sonra da devam eder. Bunlar, sadaka-i câriye (sürekli sevap kazandıran sadaka), faydalanılan ilim ve anne babasına dua eden Müslüman evlattır.

2. Sadaka-i câriye; yol, köprü, çeşme, mescid, aşevi, hastane ve okul gibi hayır yerleri kapsamına alır. İnsanlar bu gibi yerlerden yararlandığı sürece bunları yaptıranlar, yapılmasına sebep olanlar, yol gösterenler ve destek olanlar, öldükten sonra da sevap almaya devam ederler.

3. İlmi sadece öğrenmek değil, aynı zamanda başkalarına öğretmek ve kendinden sonraki nesillere en iyi yollarla aktarmak gerekir.

4. Anne babamıza hayır dua eden evlatlar olmalıyız.

32. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1386 (Müslim, Vasiyyet 14. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Vasâya 14; Tirmizî, Ahkâm 36; Nesâî, Vasâyâ 8)

(40)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz İLİM ÖĞRENMEK

:ََّم َسَو ِهْيَلَع ُالله َّى َص ِالله ُلو ُسَر َلاَق ،ُهْنَع ُالله َ ِض َر ٍسَنأ� ْنَع

»َعِجْرَي َّتَح ِالله ِليِب َس ِف َوُهَف ،ِ ْمِعْلا ِبَل َط ِف َجَرَخ ْنَم«

Enes radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“İlim tahsil etmek için yolculuğa çıkan kimse, evine dönünceye kadar Al- lah yolundadır.”33

1. İlim öğrenmek, Allah yolunda gayret göstermenin bir çeşididir.

2. İlim öğrenen kişiye Allah yolunda cihad eden mücahidin ecri (ödülü) gibi sevap verilir.

3. Yüce Rabbimiz, ilim öğrenmeye büyük değer vermektedir.

33. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1388 (Tirmizî, İlim 2)

(41)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

PEYGAMBERİMİZ’E SALAVAT GETİRMEK

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِالله َلوــ ُسَر َّنأ� ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر ٍدوُعــ ْسَم ِنــْبا ِنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو » ًة َل َص َّ َلَع ْ ُه ُ َثْكأ� ِةَماَيِقْلا َمْوَي ِب ِساَّنلا َل ْوأ� «

İbni Mes’ûd radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallal- lahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Kıyâmet gününde insanların bana en yakın olanları, en çok salât ve selâm getirenlerdir.”34

1. Salavat; Peygamber Efendimiz’e dua etmek, O’nu sevmek ve O’na uy- maktır.

2. Ahiret’te, Peygamber Efendimiz’e en yakın, şefaatine en lâyık kimseler, ona en çok salavat getirenlerdir.

3. İnsan bu bulunmaz fırsatı kaçırmamak için ona her zaman salâtü selâm (salavat) getirmeye çalışmalıdır.

4. Peygamberimize salavat getirmenin bir ifadesi de “Allahümme salli ala seyyidina Muhammed’in ve ala âli Muhammed” demektir.

34. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1401 (Tirmizî, Vitir 21)

(42)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz DUA İBADETTİR

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِّ ِيــَّنلا ِنــَع ،اــَمُ ْنَع ُالله َ ِض َر ٍيرــ ِشَب ِنــْب ِناــَمْعُّنلا ِنــَع :َلاَق ،ََّمــ َسَو

» ُةداَبِعْلا َوُه ُءاَعُّلدَا «

Nu’mân İbni Beşîr radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûl-i Ek- rem sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Dua, ibadettir.”35

1. İnsanlar ve diğer canlılar her zaman Yüce Allah’a muhtaçtırlar.

2. Dua sadece Allah’a yapılır.

3. Dua, insanı Rabbine bağlayan bir bağdır.

4. Dua etmek güzel bir ibadettir.

5. İnsan bu önemli ibadeti fırsat buldukça yapmalıdır.

35. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1468 (Ebû Dâvûd, Vitir 23; Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân 3, 41, Daavât 1. Ayrıca bk. İbni Mâce,

(43)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz HAYIRLI OLANI İSTEMEK

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َن َك ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر ٍمــَقْرأ� ِنــْب ِدــْيَز ْنــَع :ُلوــَقَي ََّمــ َسَو ْنــِمَو ،ُعــ َشْ َي َل ٍبــْلَق ْنــِموَ ،ُعــَفْنَي َل ٍ ْمــِع ْنــِم َكــِب ُذوــُعأ� ِّنإا َّمــُه ّٰللَا…«

»اــَهَل ُباَجَتــْسسُي َل ٍةَوــْعَد ْنــِمَو ،ُعَبــْسشَت َل ٍســْفَن

Zeyd İbni Erkam’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle dua ederdi:

“…Allahım! Faydasız ilimden, ürpermeyen kalpten, doyma bilmeyen ne- fisten ve kabul olunmayan duadan sana sığınırım.”36

1. Resûl-i Ekrem Efendimiz’in Allah’a sığındığı bu şeylerden biz de O’na sığınmalıyız.

2. Allah sevgisi ve korkusu gönüllerimize hâkim olmalı, daha çok şey öğ- renmeli ve öğrendiklerimizi yaşamalıyız.

3. Faydasız ilim, insanın ahlakını, söz ve davranışlarını güzelleştirmeyip, hem kendisine hem de başkalarına zarar veren bilgidir.

4. Doyma bilmeyen nefis, Allah’ın verdikleriyle yetinmeyen, aç gözlü dav- ranıp yiyip içtikleriyle yetinmeyen nefis demektir ki, böyle bir nefis şüp- hesiz insanın en büyük düşmanıdır.

36. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1482 (Müslim, Zikir 73. Ayrıca bk. Nesâî, İstiâze 13, 65)

(44)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

DOĞRULUK CENNETE GÖTÜRÜR

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر ٍدوُعــ ْسَم ِنــْبا ِنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع

»ِةَّنَجْلا َل إا يِدْ َي َّ ِبلا َّنإاَو ِّ ِبْلا َلإا يِدَْي َقْدِّصلا َّنإا«

Abdullah İbni Mes’ûd radıyallâhu anh’den rivâyet edildiğine göre Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Şüphesiz ki sözde ve işte doğruluk hayra ve iyiliğe yöneltir. İyilik de cen- nete iletir.”37

1. Doğruluk, insanı yücelten, şerefini artıran en önemli özelliklerden bi- risidir.

2. İyilik yapmak, iyi insan olmak kişiyi Allah’ın rızasına, Allah’ın rızası da cennete ulaştırır.

3. Müslüman; doğru sözlülüğü ve dürüstlüğü tercih etmeli, yalan yanlış tavır ve tutumlardan uzak durmalıdır.

4. Mü’min, kendi ihtiyacı olsa bile yoksula ve yetime yardım eden, sevdik- lerinden özveride bulunan samimi bir kuldur. İyilik ve yardımı karşılık- sız yapar ve başkalarını da iyiliğe özendirir.

37. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1545 (Buhâri, Edeb 69; Müslim, Birr 103-105. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 80; Tirmizi, Birr

(45)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz

HASET, SEVAPLARI YOK EDEN BİR HASTALIKTIR

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِالله َلوــ ُسَر َّنأ� ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو ». َب َطَحْلا ُراَّنلا ُ ُكأ�َت َ َك ِتاَنَسسَحْلا ُ ُكأ�َي َد َسَحْلا َّن إاَف ،َد َسَحْلاَو ْ ُك َّيإا«

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellemşöyle buyurdu:

“Haset (kıskançlık) etmekten sakının. Zira ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi haset de iyilikleri yer bitirir.”38

1. Haset, sahibinin iyilik ve sevaplarını yer bitirir, bu yüzden kıskançlıktan uzak durmamız gerekir.

2. Haset; Allah’ın bizim hakkımızdaki takdir ve ikramına razı olmamak an- lamına gelir.

3. Haset eden kişi, başkalarının kendinden daha iyi giyinmesini ve daha iyi yaşamasını hazmedemez. Onun boyunu, posunu, güzelliğini, çalışkan- lığını ve başarısını kıskanır. Hatta onun başına gelen fenalıklara sevinir.

4. Başkalarının sahip olduğu nimetlerin bir benzerinin de kendisine veril- mesini istemekte (gıbta) herhangi bir sakınca yoktur.

38. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1573 (Ebû Dâvûd, Edeb 44. Ayrıca bk. İbn-i Mâce, Zühd 22)

(46)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz KÜSKÜNLERİN BARIŞMASI

ِهــْيَلَع ُالله َّىــ َص ِالله َلوــ ُسَر َّنأ� ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر َةَرــْيَرُه ِبأ� ْنــَع :َلاــَق ََّمــ َسَو

» ٍث َلَث َقْوَف اًنِمْؤُم َرُجْ َي ْنأ� ٍنِمْؤُمِل ُّلَِي َل «

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sal- lallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Bir müminin, din kardeşini üç günden fazla terk edip küs durması helâl değildir.”39

1. Bir Müslümanın din kardeşiyle üç günden fazla küs ve dargın durması câiz (uygun, doğru) değildir. Üç günlük süreden sonra ilk selâmı veren (konuşan) ve selamı alan barışma ve selâm sevabına ortak olur. Selâ- mı almayan bütün sorumluluğu yüklenir. Selâm veren ise, küs durma vebâlinden (sorumluğundan) kurtulur.

2. Dinimiz, Müslümanların barışık olduklarında da dargınlıklarında da birbirleriyle kardeş olduklarını unutmamalarını tavsiye etmektedir.

39. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1596 (Buhârî, Edeb 62, İsti’zân 9; Müslim, Birr 23, 25, 26. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 47;

(47)

Hadisin Türkçesi

Hadisten Öğrendiklerimiz BAĞIŞLANMA DUASI

ُالله َّىــ َص ِالله ُلوــ ُسَر َلاــَق ،ُهــْنَع ُالله َ ِض َر ٍدوُعــ ْسَم ِنــْبا ِنــَع :ََّمــ َسَو ِهــْيَلَع

» ...،ِهْيَلإا ُبوُتأ�َو َموُّيَقْلا َّيَحْلا َوُه َّلإا َٰلإا َل يَِّلا َالله ُرِفْغَتْسسأ�...«

İbni Mes’ûd radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallal- lahu aleyhi ve sellem şöyle dua ederdi:

“Kendisinden başka ilâh bulunmayan, ebedî hayatla daima diri olan, her şeyin varlığı kendisine bağlı olup kâinatı yöneten Allah’tan beni bağışlamasını diler ve günahlarıma tevbe ederim.”

1. İstiğfâr, insanın Allah hakkıyla (hukûkullah) ilgili günahlarından kurtul- masını sağlar. Bu sebeple her insan Allah’ın yasaklarından birini çiğne- diği zaman, yaptığından ötürü pişmanlık duyarak Allah’tan af dilemeli, tevbe ve istiğfâr etmelidir.

2. Tevbe ve istiğfârın kabul edilmesi için insanın o günahtan soğuması ve onu bir daha yapmayacağına dair Allah’a verdiği sözde samimi olması gerekir

40. Riyâzü’s-Sâlihîn, Hadis No: 1878 (Ebû Dâvûd, Vitir 26; Tirmizî, Daavât 118; Hâkim, el-Müstedrek, I, 511. Ayrıca bk.

İbni Mâce, Edeb 57)

(48)

Din Öğretimi Genel Müdürlüğü

MEB Beşevler Kampüsü F Blok Yenimahalle/ ANKARA Telefon: 0 (312) 413 35 35

Belgegeçer: 0 (312) 223 85 76 Web: http://dogm.meb.gov.tr/

http://dinogretimi.meb.gov.tr/

e-posta: dogm@meb.gov.tr

Referanslar

Benzer Belgeler

Araştırmacıların boy hesaplamalarında kullandıkları başlıca kemikler; femur (uyluk kemiği), tibia (baldır kemiği), fibula (iğne kemiği), humerus (pazu kemiği), radius

 Özellikle ana karakterlerden biri olan Kee’nin siyahi olması ve uzun yıllar sonra dünyada ilk defa bir çocuğu doğuran kadın olması filmin politik altyapısında

Gerek Kur’an-ı Kerîm’in resmetmiş olduğu Hazreti Muhammed (aleyhi elfü elfi salâtin ve selam) tablosu, gerekse O Fahr-i Kainat Efendimiz’in mübarek beyanları olan

Bir adam dedi ki keşke Allah bana onun gibi verse (versin)ki onun yaptığı gibi yapayım” (Buharı) İşte mümin böyle davranacaktır, diğer müminlere dua eder, onların

Yılbaşı değil, yılsonu çünkü yeni yıla gir- meden önce bir yılın hitamına eriyoruz, bir yıl daha eskitiyoruz, yani parmaklarımızın arasından akıp giden kum taneleri

Baskı (Ankara: Gece Kitaplığı Yayınları, 2015), 10; Mustafa Öztürk, Kur’an-ı Kerim Meali -Anlam ve Yorum Merkezli Çeviri-, 1. Besmele’nin Türkçe çevirisi hakkında geniş

NOT: Yerleştirme Puanının hesaplanmasında kullanılacak formülün, ÖSYM tarafından yeniden düzenlenmesi halinde gerekli olan tüm değişikler aynen yansıtılacaktır.

7. Mete Han, ordusunu Onluk Sistem adı veriler sisteme göre düzenlemiştir. Bu sistemle orduyu onluk, yüzlük, binlik, on binlik bölümlere ayırmış ve her bölüme