İTALYA GEZİLECEK YERLER
Başkenti:
Roma
İklimi:Akdeniz İklimi
Ne Yenir? Lazanya, pizzalar, deniz mahsullü makarnalar…
1. Kolezyum
İtalya'nın başkenti Roma'da bulunan Flavianus Amfitiyatro olarak da bilinen Kolezyum bir arenadır.
Usta bir komutan olan Vespasianus tarafından MS 72 yılında yapımına başlandı ve MS 80 yılında Titus döneminde tamamlandı. Daha sonraki değişiklikler Domitian hükümdarlığı zamanında yapılmıştır.
İmparatorlar burada Roma halkını eğlendirmek için ve biraz da kendi eğlenceleri için gladyatör dövüşleri düzenlerdi. Bunlardan başka pek çok halk gösterileri, taklit deniz savaşları, hayvan avcılığı, infazlar, meşhur savaşların yeniden canlandırılması, klasik mitolojiye dayanan dramalar olurdu.
Kolezyum daha sonra barınma yeri, iş dükkânları, dini kışlalar, istiham, taş ocağı, Hıristiyan türbesi olarak çeşitli amaçlarla kullanıldı. Asıl adı Arena iken, sonradan, girişteki heykelin adını aldı. 7 Temmuz 2007 tarihinde, Dünyanın Yeni Yedi Harikası'ndan biri seçildi.
2. Floransa Katedrali (Duomo ya da Santa Maria del Fiore)
İtalya'da Floransa kentinde 1296‐1436 arasında inşa edilmiş olan katedral. Genel olarak geç gotik üslup özelliklerine göre tasarlanmış olan yapı, renkli mermer cephe kaplamalarıyla romanesk üslubu da çağrıştırır. Buna karşılık iç mekanında neredeyse Rönesans'ı akla getiren bir yalınlık ve açık seçiklik izlenir. Yapının planı Latin haçı biçimindedir, haçın kollarının kesişme noktası üzerinde bir kubbe bulunur. Haçın iki yan koluyla apsis yönündeki üçüncü kolu çok kısadır. Kolların her biri, bir yarım daire oluşturacak biçimde yan yana dizilmiş beşer şapelle son bulur. Tepesindeki aydınlık feneriyle bu kubbe yalnız Floransa'nın siluetini belirleyen en önemli ögelerinden biri değil, bütün Rönesans kentlerinin ayrılmaz parçası olan benzer kubbelerin de ilk örneğidir.
3. Pantheon
İlk olarak Antik Roma'nın tüm tanrıları için tapınak olarak inşa edilmiş bir yapıdır. Panteon kavramı bugün içinde meşhur kimselerin gömülü olduğu anıtlar için kullanılır. Tüm Roma yapıları içinde en iyi korunmuş olanı ve muhtemelen de dünyada döneminin en iyi korunmuş binasıdır. Tarih boyunca hep kullanılmıştır. Günümüze kalan binanın tasarımı genellikle Trajan'ın mimarı Şamlı Apollodorus'a atfedilir ancak imparator Hadrianus veya onun mimarlarına ait olması muhtemeldir. 7. yüzyıldan bu yana kilise olarak kullanılan Panteon Roma'daki en eski beton kubbeli binadır. Tepesinde daire biçiminde boşluk vardır. İlk başta içerisinde pagan tanrı heykelleri varken, kilise tarafından bu heykeller yok edilmiş, Pantheon da bir Katolik kilisesi haline getirilmiştir. Bu kubbenin çapı 43 metredir.
Tavanında oculus (göz) adı verilen 9 metrelik bir açıklık vardır.
4. Vezüv Yanardağı (Monte Vesuvio)
Napoli'nin doğusunda bulunan, 1281 m yüksekliğindeki aktif bir yanardağdır. Avrupa ana karasındaki son yüz yılı içinde aktivite gösteren tek yanardağdır. Diğer iki benzer yanardağ olan Etna ve Stromboli adalarda yer almaktadır. Vezüv'ün MS 79 yılındaki püskürmesiyle Pompei, Herculaneum ve Stabia kentleri haritadan silinmiştir. Vezüv yanardağı aynı zamanda Spartaküs'ün başlattığı isyana ilk ev sahipliği yapan yerdir. Spartaküs MÖ 73'te kendisiyle birlikte Capua'daki gladyatör okulundan kaçan 77 arkadaşıyla Vezüv Yanardağı'na sığınmıştır.
5. Roma Forumu
Arka planda Palatine Tepesi olan Roma Forumu. Ön sol tarafta bulunan kemer Septimius Severus Kemeri'dir, sağ tarafta ise üç sütunlu Vespasian ve Titus Tapınağı Satürn Tapınağı'nın önünde durmaktadır. Antik Roma'nın geliştiği merkez bölgesidir. Ticaret, iş, fahişelik, ibadet ve adaletin yönetimi burada gerçekleşmekteydi. Burası toplumsal ocağın olduğu yerdi. Kaldırım kalıntılarından anlaşılan, çevresindeki tepelerden aşınan çökeltilerin forumun seviyesini Cumhuriyet'in erken zamanlarından itibaren yükseltmeye başladığı görülmektedir. Asıl olarak bataklık bir zemin olan alan, Tarquins tarafından Cloaca Maxima ile kurutulmuştur. Hâlâ görülebilen en son traverten kaldırımı, Augustus'un yönetimi zamanındandır.
6. Aziz Petrus Bazilikası veya San Pietro Bazilikası (Basilica di San Pietro in Vaticano)
Roma'daki en büyük 4 bazilikadan ikincisidir. Vatikan'daki en göze çarpan binadır. Kubbesi ile Roma'nın siluetindeki en önemli parçalardan biridir. Hıristiyanlığın en büyük kilisesidir. 23.000 m² (2,3 ha) arazi üzerine kuruludur. 60.000 kişilik kapasitesi vardır. İstanbul'un Fethi'nden sonra, Kızıl Elma'nın, Roma'da bulunan Saint‐Pierre Kilisesinin mihrabındaki altın top olduğu ileri sürülmüştür.
7. Pisa Kulesi
Torre Pendente di Pisa (Eğilen Pisa Kulesi) olarak bilinen Pisa Kulesi İtalya’nın Pisa şehrinde Piazza dei Miracolide Meydanı’nda (Mucizeler Meydanı) bulunmaktadır. Pisa Kulesi, meydanda yer alan katedralin çan kulesi olarak 1173 yılında inşa edilmeye başlanmıştır. İlk beş yıl dik duran kule, üçüncü katının tamamlanmasından sonra ağırlığından dolayı eğilmeye başlamıştır. İtalyan vatandaşlarının oldukça şaşırdıkları bu durum araştırıldıktan sonra kulenin temelinde bulunan yoğun kil karışımının kuleyi tutmak için yeterince güçlü olmadığı ortaya çıkmıştır. Bu durum nedeniyle 100 yıl boyunca inşaatı durdurulan kule Cenova ile savaşın başlaması nedeniyle de uzun süre aynı şekilde kalmıştır. 1272 yılına gelindiğinde Mimar Giovanni di Simone’nin işe el atmasıyla kuleye dördüncü kat eklendi. Dördüncü katın eklenmesi sırasında kulenin eğikliğini gidermek için çalışmalar yapıldı ve kısmen başarılı olundu.
1319 yılında 7. kata ulaşıldı ve 1372 yılından sonra kuleye çan odası ilave edildi. 1838’de Alessandro Della Gherardesca kulenin güçlendirilmesi çalışmaları için kulenin tabanına yakın bir yol kazdı. Kazı alanı deniz seviyesinin altında kalması dolayısıyla yolun içerisi suyla doldu ve Pisa Kulesi’nin eğikliği biraz daha arttı. 1990 yılına gelindiğinde geçen zaman içerisinde gittikçe daha çok eğilen kule, yıkılmasından endişe edildiği için güçlendirme ve restorasyon çalışmaları kapsamında 10 yıl boyunca ziyarete kapatıldı. 4.47 metre eğime kadar ulaşan kule 10 yıl süren çalışmalar sonrasında 3.99 metrede
sabitlendiği açıklandı ve restorasyon çalışmaları kulenin sağlam ve güvenli olduğuna hükmedilerek sona erdi. Mühendisler kulenin bu eğikliğine rağmen bugüne kadar yıkılmamasının nedeni olarak 14.500 ton ağırlığına sahip olmasını gösteriyorlar.
8. Sistina Şapeli (Cappella Sistina)
Vatikan'da, Papa'nın resmi ikametgâhı Apostol Sarayı'nda bulunan bir şapeldir. Esasen Cappella Magna olarak bilinen şapel, adını onu 1477 – 1480 yılları arasında restore eden Papa IV. Sixtus'tan aldı. O zamandan bu yana şapel hem dini hem sivil papalık etkinliklerine ev sahipliği yapan bir yer oldu.
Günümüzde papalık seçimlerine de ev sahipliği yapmaktadır. Sistina Şapeli'nin şöhreti büyük oranda iç mekânını süsleyen fresklerden gelmektedir. Bunlar arasında en önemlileri Michelangelo tarafından yapılan Sistina Şapeli tavanı ve Son Hüküm'dür.
*Tavan
*Son Hüküm
9. Büyük Kanal (Venedik)
Venedik, İtalya'da bir kanaldır. Şehirde büyük su trafiği koridorunu şekillendir. Genel taşıma deniz otobüsleri ve deniz taksileri tarafından sağlanır. Kanal iki ucu ortasında geniş bir S şeklini alır. Kanal 3.800 metre uzunluğunda ve ortalama dip derinliği ise 5 metredir. Büyük Kanal kıyısında 170 den fazla
güzel yapı sıralanır. Bunların çoğu 13ncü/18nci yüzyıla tarihlenir ve Venedik Cumhuriyeti tarafından yaratılan refahı ve sanatı gösterir. Venedik asilzade aileleri zenginliklerini göstermek için uygun saraylarında büyük masraflara yönelirler. Bunların içindeki çoğu Barbaro Sarayları, Ca' Rezzonico, Ca' d'Oro, Palazzo Dario, Ca' Foscari, Barbarigo Sarayı ve Venier dei Leoni Sarayı'dır. Kanal boyunca kliseler uzanır ve bunlar içinde Santa Maria della Salute basilikası da vardır. Yüzyıların eski geleneği olan tarihsel kürek veya yelken yarışı her yıl Kanalda ölümsüzleştirilir.
10. Trevi Çeşmesi (la Fontana di Trevi) (Üçyol Çeşmesi; Aşk Çeşmesi)
Roma'da Poli Sarayı'nın bir kenarına Nicolò Salvi tarafından Klasik ve Barok karışımı olarak yapılmış, dünyadaki en ünlü çeşmelerden birisidir. Üç yolun kavşağında bulunduğu için Trevi adı konulduğu varsayıldığı gibi, üç yeraltı su yolunun bu noktada toplanmasının isminin nedeni olduğu iddiası da vardır. Trevi Çeşmesinin genel ifadesi “deniz”dir. Denizkabuğu şeklinde bir at arabası, arabayı çeken denizden çıkan kanatlı atlar ve arabada bulunan mitolojik deniz tanrısı, görünümün konusunu oluşturmaktadır. Heykel ve mimarî çok güzel bir biçimde kaynaşmıştır. Trevi Çeşmesi'nın tarihi, İmparator Augustus döneminde başlar. Tarih, su arayan askerlere su kaynağının yerini gösteren bir kızın efsanesine dayanmaktadır. İmparator Augustus'nun damadı Agrippa, akan suyu Vergine su kemeri ile Pantheon'a kadar ulaştırmıştır. 8. yüzyılda, 12. yüzyılda V. Niccolo tarafından ve 15. yüzyılın ortasında 4. Paolo tarafından restore edilmiştir. 1998'de büyük bir düzenleme geçirmiş, temizlenmiş ve su sistemi de yenilenmiştir.
11. Duomo di Milano
Italya'da bulunan katedraldir. Kapladığı alan olarak 11.700 m² zemin yüzeyi alani ile Roma'daki Aziz Petrus Bazilikası, Londra'daki Aziz Paulus ve Sevilla katedrallerinden sonra Avrupa'nın dördüncü büyük katedralidir. Milano'nun merkezinde adını verdiği Piazza Del Duomo meydanında bulunur. 11.700 m² yüzey alanı ve 440.000 m³ lük hacimle İtalya Cumhuriyeti'nin en büyük ve 45 metre yüksekliğindeki ana nef ile Vatikan'da bulunan Aziz Petrus Bazilikasından sonra İtalya yarımadasının en yüksek ikinci kilisesidir. Katedralin yapımına 1386'da başlanmış ve ancak 500 yılda tamamlanmıştır.