• Sonuç bulunamadı

ÜNVERSTE ÖRENCLERNDE FZKSEL VE CNSEL DDET DAVRANI LARI Gül PINAR, Lale ALGIER

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "ÜNVERSTE ÖRENCLERNDE FZKSEL VE CNSEL DDET DAVRANI LARI Gül PINAR, Lale ALGIER"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Yazıma adresi:Ör. Gör. Gül Pınar. Bakent Üniversitesi Salık Bilimleri Fakültesi,Hemirelik ve Salık Hizmetleri Bölümü, Eskiehir Yolu, 20.km, Ümitköy/Ankara

Tel: (0312) 234 10 10 / 1598 / Faks: (0312) 234 11 54 e-mail:gpinar@baskent.edu.tr

Alındıı tarih: 13.3.06, revizyon istem tarihi: 1.7.06, kabul tarihi: 3.7.06

ÜNVERSTE ÖRENCLERNDE FZKSEL VE CNSEL DDET DAVRANILARI

Gül PINAR, Lale ALGIER

Bakent Üniversitesi Salık Bilimleri Fakültesi Hemirelik ve Salık Hizmetleri Bölümü, Ankara.

ÖZET

Objektif: Üniversite örencilerinde fiziksel ve cinsel iddet davranıların belirlenmesi.

Planlama: Bakent Üniversitesi Örenci Salık Merkezi’ne bavuran ve aratırmaya katılmayı kabul eden 105 örencinin fiziksel ve cinsel iddete ilikin davranılarının belirlenmesi ve elde edilen bulguların deerlendirilmesi.

Ortam: Bakent Üniversitesi Örenci Salık Merkezi.

Hastalar: Bakent Üniversitesi Örenci Salık Merkezine herhangi bir nedenle bavuran 105 örenci.

Giriim: Bakent Üniversitesi Örenci Salık Merkezi’ne bavuran 105 örenciden anket formu ile veriler elde edilmesi.

Deerlendirme parametreleri: Örencilerin ya, cinsiyet, okuduu sınıf, okuduu bölüm, gelir durumu, anne baba eitim durumu, anne ve babanın çalıma durumu, anne ve babanın meslei, en uzun oturdukları yer, fiziksel ve cinsel iddetle ilgili davranıları incelenmitir.

Sonuç: Örencilerin %15.2’sinin daha önce arkadaı/sevgilisi tarafından tokat/yumruk atma eklinde fiziksel iddete maruz kaldıı,

%12.4’ünün cinsel ilikiye zorlanma eklinde cinsel iddet ile karı karıya kaldıı belirlenmitir. lk cinsel deneyimin ilköretim düzeyinde olduu belirlenmitir.

Yorum: Cinsel tutum ve davranılar erken yalarda balıca aile ile etkileim sürecinde ekillenirken, ergenlik döneminin ilerlemesiyle birlikte sosyal ortam, medya ve akran ilikileri daha etkili olabilmektedir.

Anahtar kelimeler: cinsel iddet, fiziksel iddet, iddet, üniversite örencisi

SUMMARY

The frequency of physical and sexual violence of the university students

Objective: In this study our aim is to determine the frequency of physical and sexual violence of the students who have applied to University Health Center.

Design: In this study there has not been chosen sample, 105 students who have applied to Health Center and accepted to be concerned in this study have been formed the research group. Data have been collected as questionnaire forms.

Setting: Student Health Center

Main Outcome Measures: In this study, there are following factors; age, sex, education, parents occupations, frequency of physical and sexual violence of the students.

Results: It has been seen that 15.2% of the students have been exposed to physical violence by his/ her friend as fist and slap in the face where as 12% of them have been exposed to sexual violence as being forced to sexual intercourse.

Conclusion: Sexual attitudes and behaviours are shaped in early ages by the period of interaction with the family, but as the adolescence period proceeds, they are shaped especially, by social enviroment media and peer relations.

Key words: physical violence, sexual violence, university student, violence

(2)

GR

iddet, dünyadaki en yaygın ancak en az tanımlanmı

insan hakları suistimalidir. Dünyada, yılda 3.5 milyon kii iddetten yakınmaktadır. iddet tarihsel süreç boyunca hemen hemen tüm toplumlarda görülmütür.

Dünyanın her yerinde olduu gibi Türkiye’de de iddet özellikle kadına yönelik iddet ciddi bir halk salıı sorunu olarak görülmektedir.

iddet çok türlü, çok yönlü ve çok boyutludur. iddet kavramı içinde saldırgan, zorlayıcı, tecavüzkar davranılar bir bütün olarak tanımlanabilir. Buna göre

iddet; sahip olunan güç veya kudretin, yaralanma ve kayıpla sonlanan veya sonlanma olasılıı yüksek bir biçimde bir baka insana, kendine bir gruba veya bir topluma karı tehdit yoluyla yada bizzat uygulanmasıdır (1). Bir baka tanımda; iddet; bir kii veya topluluun, fiziksel ve ahlaki bütünlüüne, mülkiyetine, kültürel veya sembolik deerlerine karı, herhangi bir birey grup ya da örgütlü bütünlük tarafından verilen zarar, fiziksel ya da psikolojik acı olarak tanımlanır.

Dünya Salık Örgütü’nün dier tanımına göre; kadına yönelik iddet; cinsiyete dayanan, kadını inciten ona ızdırap veren, fiziksel, cinsel, psikolojik ve ekonomik hasarlarla sonuçlanan veya sonuçlanma olasılıı bulunan, kamusal alanda yada özel yaamda ona baskı uygulanması ve özgürlüklerinin keyfi olarak kısıtlanmasına neden olan her türlü davranıtır(2). Yapılan aratırmalara göre iddeti uygulayanların % 95’inden fazlası erkek, iddete maruz kalanlardan

%90’ndan fazlası kadın ve çocuk olduu ortaya konmutur(1,2-8). Aile içi iddetin, kadına yönelik birbirini besleyen ve üreten çeitli boyutları var.

Bunların balıcaları u ekilde sıralanabilir:

Fiziksel iddet

Tokat, tekme, yumruk, dayak atmak, bıçak, silah gibi aletlerle saldırmak, Tıbbi bakım ve yiyecek, içecek gibi kaynaklara ulaımını engellemek, Alkol ve madde kullanımına zorlamak, Cinsel iddet, Psikolojik istismar, Evlilik içi ırza geçme, öldürme tehditleri vb.

Duygusal iddet

Kadını küçümsemek, kadının kendisine özgüvenini yitirmesine yol açmak, aaılayıcı sözler söylemek, kendisini ruh hastası olarak görmesini salamak, yaadıı iddetin suçunu kadına atmak ya da uygulanan

iddeti inkar etmek, yemei yere dökmek, eyaları kırmak, evde silah bulundurmak gibi.

Ekonomik iddet

Kadının çalımasına izin vermemek, harçlık ver-

memek, kadının parasını elinden almak, ailenin geliri konusunda kadına bilgi vermemek.Yalılarda özellikle çok rastlanır. Kiinin parasını yönetmek vb.

Cinsel iddet

Kadını istemedii cinsel davranılara zorlamak, tecavüz, fuhua zorlamak, cinsel sapıklık, seksi kısıtlama, seksüel olarak aaılama, hamilelerde düük ya da erken doum yapma, genital mutilasyon gibi.

Simgesel iddet

TV, moda bata olmak üzere cinsiyetçi bakı açısının benimsenmesi, kadına yönelik onur zedeleyici yayınlar yapmak vb..

Dier iddet ekilleri

Çete iddeti, kan davası, sokak iddeti, insan ve organ ticareti, pornografi ve azınlıklara yönelik

iddettir(9,10).

Dünyada ve Türkiye’de iddetin boyutlarına bakıldıında;

tüm dünyada topluma dayalı saha çalımaları, kadınların her be kiiden 3’ünün hayatlarının bir döneminde f izik sel  idd et g ör dü ü nü gö s ter mekted ir.

ABD’deki dier istatistiki bilgilere bakıldıında; her iki evlilikten birinde fiziksel iddet vardır. Her 7 saniyede bir kadının dövüldüü, her 6 dakikada bir kadının tecavüze uradıı ve bunların ancak %20’sinin kayıtlarının tutularak korunma altına alındıı saptanmıtır.

Bir yılda 700 bin kadın tecavüze uramaktadır. Öldürülen kadınların %40’ının katili ya o anki ei ya da eskiden birlikte olduu erkektir. Kadınların %45’i gebeliinde dövülmütür. 15-44 ya grubu kadınlarda en önemli ikinci yaralanma nedeni kadına yönelik iddettir.

sveç’de 43, Danimarka’da 35, Macaristan’da 31 dir.

Fransa’da iddete maruz kalan kurbanların %90’ı kadın, Avustralya’da 1985 de 1500 boanma davasının

%59’unun nedeni kadına karı iddettir. Pakistan’da ev kadınlarının %99’u, çalıanların %77’si kocaları tarafından dövülmektedir. Hindistan’da dövülerek öldürülme vakası 1985 yılında 999 iken 1987’de 1786’ya yükselmi. Pakistan’da istismarların %75’i kadındır.

Tayland’da kadınların %50’si, ili’de %80 kendi evlerinde iddete maruz kalmaktadırlar.

Türkiye’de kadına yönelik iddetin aratırılmasına yönelik çalımaların geçmii kısadır ve sayıları oldukça kısadır. Bu konuda ilk çalıma bir kamuoyu irketi olan PAR tarafından 1988’de yapılmıtır. Kadına yönelik

iddet sıklıı %75 olarak bulunmutur. Kadına yönelik fiziksel iddet sıklıı %30, sözel iddet %53, olguların yarısı (%50) bu durumu normal karılamaktadır. %80’i yapılacak bir ey olmadıı görüündedir(11-13).

(3)

iddet açısından en büyük risk grubu olarak adölesan kızlar gösterilmektedir. Gençler bazen iddetin faili bazen de maduru olabilmektedirler. Erkeklerin ve kadınların saldırıya uradıı bu dünyada, erkeklerin bu acı gerçei duymazlıktan gelmeleri kabul edilebilir deildir. Kadının bir mal olmadıı, kadın bedeninin salt kendine ait olduu ve kendi istedii gibi ve istedii zaman dokunulabilir olduunu bilmelidir(14). Gençler; cinsel salıkla ilgili sorunlarını sık yaamaları, cinsel salıkla ilgili hizmetlerden en az yararlanan grup olmaları ve nüfus içerisinde oranlarının fazla olması gibi nedenlerle üzerinde özellikle durulması gereken bir gruptur.

Bu görüten hareketle çalıma,

a) Üniversite gençliinde, cinsel salık ve cinsel yaam ile ilgili özellikleri,

b) Fiziksel ve cinsel iddet davranıı ile ilgili özellikleri, c) Bu davranılarla sosyodemografik özellikler arasındaki

ilikiyi belirlemek amacıyla yapılmıtır.

MATERYAL VE METOD

Aratırmanın tipi; kesitsel ve betimleyici bir aratır- madır.

Evren: Aratırmada örneklem seçilmeyip, 26.5.2004- 11.6.2004 tarihleri arasında Bakent Üniversitesi Örenci Salık Merkezi’ne bavuran ve aratırmaya katılmayı kabul eden 105 örenci aratırma grubunu oluturmutur. Verilerin toplanmasında anket formundan yararlanılmıtır. Anket formunun uygulanabilmesı için Bakent Üniversitesi Rektörlüü’nden yazılı izin ve Bakent Üniversitesi Aratırma ve Etik Kurulundan gerekli onay alınmıtır.

Anket formunda, örencilerin sosyodemografik özellikleri, cinsel salık ve yaam ile ilgili özellikleri, fiziksel ve cinsel iddetle ilgili davranıları belirlemeye yönelik sorular yer almaktadır. Elde edilen veriler SPSS paket programında, ortalama, yüzdelik hesapları, fisher’s ve ki-kare testinden yararlanılarak deerlendiril- mitir. Yanılma düzeyi olarak 0.05 alınmıtır.

BULGULAR

Aratırmaya katılan örencilerin, %51.4’ü kız, %48.6’sı erkek, %61’i 20-22 ya grubunda, %80’i salık bilimleri dıında, %71.4’ü ailesiyle birlikte kalmakta, %50.5’i ikinci sınıf ve üzerinde, %76.2’inin anne eitimi lise ve üzeri, % 87.6’sının baba eitimi lise ve üzerindedir.

%70.5’inin ebeveynleriyle cinsel konularda konuurken sorun yaamadıkları, belirlenmitir.

Çalımada aralarında istatistiksel olarak anlamlı bir iliki bulunmamakla beraber; kız örencilerin erkek örencilere göre ebeveynleriyle cinsel konuları daha rahat konutukları belirlenmitir. Anne (x2=7,369, p=0.031) ve baba eitim (x2=11,274, p=0.025) düzeyi arttıkça, her iki grubun cinsel konularda konuurken daha az sorun yaadıkları belirlenmitir.

Tablo I’de, örencilerin karı cinsle ilikinizde kendinizi nasıl hissediyorsunuz sorusuna verdikleri yanıtlar incelendiinde, çounluunun (%78.1) kendilerini rahat hissettikleri, %17.2’inin ise karı cinsle iliki kurmada rahat olmadıkları, %4.7’inin ise bu soruya yanıt vermedikleri görülmütür.

Tablo I: Evlilik Öncesi Cinsel Yaama Bakı ve Deneyimler

* Karı cinsle iliki kurmaktan utandıını, ilikiyi sürdüremediini, bir ey hissetmediini ve iliki kurmak istemediini söyleyenler bu grupta yer almıtır.

Örencilerin evlilik öncesi cinsel ilikiyi nasıl karılıyor- sunuz sorusuna verdikleri yanıtlar incelendiinde,

%41.9’nun evlilik öncesi cinsel ilikiyi normal karıladıı, %21’nin flörtün ötesine karı olduu,

%16.1’nin kararsız olduu, %21’nin tamamen karı olduu belirlenmitir. Çalımada, evlilik öncesi cinsel deneyimi normal karılama durumu erkeklerde biraz daha yüksektir (%51).

Örencilerin yarıya yakınının (% 41.9) cinsel iliki deneyimi yaadıı belirlenmitir. Örencilerin ilk cinsel deneyim ya ortalaması 18 ± 21.59 olarak bulunmutur (max: 23, min: 14).

Örencilerin cinsel iliki deneyiminin cinsiyete göre daılımına bakıldıında; erkek örencilerin %79.5’i cinsel iliki deneyimleri olduunu belirtirken bu oran kızlarda daha düük bulunmutur (%20.5). Aradaki fark istatistiksel olarak anlamlı düzeydedir (x2=30,255, p<0.05).

Örencilerin cinsel iliki deneyimi ile kaldıkları yer arasında istatistiksel olarak anlamlı bir iliki bulunmamıtır (x2= 3,648, p= 0.161). Ancak, yurtta

Karı Cinsle Sayı %

likide Rahat Olma Durumu

Rahat olanlar 82 78.1

Rahat olmayanlar* 18 17.2

Yanıtsız 5 4.7

Evlilik Öncesi Cinsel likiye Bakı

Normal karılıyorum 44 41.9

Flörtün ötesine karıyım 22 21.0

Kararsızım 17 16.1

Tamamen karıyım 21 21.0

Cinsel liki Deneyimi

Evet 44 41.9

Hayır 61 58.1

Toplam 105 100.0

(4)

kalan örencilerin cinsel iliki deneyimini daha fazla oranda yaadıkları belirlenmitir (%64.3).

Örencilerin çou üniversite eitiminde cinsel yaama ilikin bilgi almak istediklerini belirtmitir (%81.9).

“Cinsel konularla ilgili ne tür bilgi verilmeli?” sorusuna;

“Cinsel yolla bulaan hastalıklardan korunma yolları ve gebelii önleyici yöntemler” eklinde yanıtlar verilmitir.

Örenciler, üniversitede cinsel salıkla ilgili birimin olmasını ister misiniz? sorusuna %79 oranında evet yanıtını vermilerdir. Bu grubun, %71.5’i ise cinsel salıkla ilgili bilginin medikososyal tarafından verilmesini uygun görmütür.

Tablo II’de örencilerin “arkada/sevgiliniz size kasten vurdu mu?” sorusuna %80’inin hayır, % 15.2’inin evet,

% 4.8’inin ise bu soruya yanıt vermedikleri görülmütür.

Örencilerin arkada/sevgili tarafından cinsel ilikiye zorlanma durumlarına bakıldıında, %12.4’ünün cinsel ilikiye zorlandıı, % 1.0’ının ise cinsel iddete uradıı belirlenmitir.

Aratırmaya katılan örencilerin fiziksel iddete maruz kalma durumlarına bakıldıında; erkek örencilerde

%17.6 iken, bu oran kızlarda %13 olarak bulunmutur (p>0.05). Cinsel iddete maruz kalma durumları ise;

erkek örencilerde %11.8 iken, kızlarda %12.9 olarak bulunmutur (p>0.05).

Çalımamızda, örencilerin cinsel iddete maruz kalma oranı en çok %8.7 ile 1.sınıf örencilerinde tespit edilmiken 3 ve 4. yıl örencilerinde cinsel iddet bildirilmemitir. Fiziksel iddete maruz kalan %15.2 örenci grubu anne ve baba eitimlerine göre incelendiinde; aralarında anlamlı bir farklılık bulunmamıtır. Ancak, baba eitimi üniversite seviyesinde olan örencilerde en yüksek oran belirlenmitir (%7.6).

Tablo II: Örencilerin Fiziksel ve Cinsel iddet le lgili Deneyimleri

TARTIMA

Örencilerin %45.1’inin cinsel salıkla ilgili bilgiyi ailesinden aldıı, %54.9’unun aile dıı kaynaklardan elde ettikleri (arkada, öretmen, medya) belirlenmitir.

Cinsel tutum ve davranılar erken yalarda balıca aile ile etkileim sürecinde ekillenirken, ergenlik döneminin ilerlemesiyle birlikte sosyal ortam, medya ve akran ilikileri daha etkili olabilmektedir. Medyanın seksüellii cazip göstererek cinselliin bazı olumsuz sonuçlarıyla ilgili yeterince bilgiye yer vermedii bilinen bir gerçektir.

Bu açıdan bakıldıında, medya çou zaman doru bir bilgi kaynaı olmayabilmektedir. Benzer olarak, arkada

arasındaki iletiimin de her zaman istenen özellikte olmadıı bilinmektedir. Ergenliin arkadalıa çok önem verdii bir dönem olması itibariyle özellikle akran arasında yanlı ve eksik bilgi aktarımının davranılar üzerinde etken oluturması, çalımamızda arkadaın cinsellikle ilgili bilgi kaynaı olarak en önemli oranı oluturmasını açıklayabilmektedir.

Kız ve erkek örencilerin ebeveynlerinin eitim düzeyi arttıkça cinsel konuları konumada daha az sorun yaamaları, istatistiksel olarak anlamlı bulunmutur (p<0.05). Bu, beklenen bir sonuçtur. Gençlerin cinsellikle ilgili konuları anne-babaları ile ve güvendikleri kimselerle konumaları hem bireylere hem de topluma yarar salayacaı düünülmektedir.

Erkeklerin evlilik öncesi cinsel ilikiyi normal karılaması doal bir sonuç olarak görülmektedir. Toplumumuzun bazı deer yargıları ve sosyokültürel yapısı dorultusunda, cinselliin iki cinste farklı yaklaımlar olduu bir gerçektir.

Örencilerin ilk cinsel deneyim ya ortalaması 18 bulunurken, Orçın ve ark’nın çalımasında kızlarda cinsel iliki ya ortalaması 19.2, erkeklerde 17’dir.

Nordın ve ark.’nın gençler üzerinde yaptıkları çalımada ilk cinsel ilikiye balama ya ortalaması 16.0 olarak belirtmitir(15,16).

lk cinsel deneyimin kızlarda daha düük bulunması literatürle de uyumlu bulunmutur. Son zamanlarda geleneksel anlayıtan biraz uzaklama olsa da, aratırmaya katılan kız örencilerin toplumun deer yargılarına uygun olarak cevap vermeleri doal karılanmaktadır. Toplumuzda kızlar için günah, ayıp, suç olarak görülen cinsel deneyim, erkekler için doal sayılabilmektedir. Oysa, cinsellik yaamın doal bir parçasıdır. Kadın-erkek, genç-yalı bütün insanlar için temel bir haktır. Ancak, cinsel yaama erken yata balamanın riskleri de beraberinde getirecei önemli bir gerçektir. ehirleme ve gelimenin hızla ilerlemesi, geç evlenme, gençlerin eitim imkanlarının artması gibi nedenlerle gençler arasında evlilik öncesi cinsel aktivitede artı olabildii düünülmektedir.

Arkada/sevgiliniz size kasten vurdu mu? Sayı %

Evet 16 15.2

Hayır 84 80.0

Yanıtsız 5 4.8

Arkada/sevgiliniz tarafından cinsel ilikiye zorlandınız mı?

Evet 13 12.4

Hayır 86 81.9

Yanıtsız 6 5.7

Arkada/sevgiliniz tarafından cinsel iddete uradınız mı?

Evet 1 1.0

Hayır 99 94.2

Yanıtsız 5 4.8

Son 6 ayda herhangi bir cinsel iddetle karılatınız mı?

Evet 1 1.0

Hayır 100 95.2

Yanıtsız 4 3.8

Toplam 105 100.0

(5)

Örenciler cinsel salıkla ilgili bilgiyi daha çok örenci salık merkezinden almak istemektedirler. Örencilerin taleplerinden de anlaılacaı gibi okulların, genç insanlara daha uzun, salıklı ve verimli bir hayat sunmak için toplumdaki dier tüm kurululardan daha fazla çalıması gerekmektedir.

Erkek örencilerin de kız örenciler kadar cinsel iddete maruz kalmaları dikkat çekici bulunmutur. Bu durum bize, toplumuzda henüz iyi bilinmeyen cinsel davranı

biçimlerinin yaygın olabileceini düündürmektedir.

Gençlerin yeni eylere olan merakı, kolay tehlikeye atılabilmeleri ve risk alabilmeleri ile iddet bazen iddetin faili bazen de maduru olabilmektedir. Dier olası nedenler arasında, “ana babanın etkisi, arkada baskısı ve etkisi, yaamın zorluklarından kaçma, duygusal bozukluklar ve toplumsal reddedilme” sayılabilir(8). Gençlik döneminin balamasıyla birlikte cinsel ve saldırgan dürtülerde ani bir artı olduu, bu dönemdeki cinsel ilginin, erkeklerde daha fazla oranda olduu belirtilmektedir. Çatımaların ve sıkıntının sözel yolla deil davranılarla ifadesi, gençlik döneminde görülen impulsif-denetimsiz, dürtüsel davranıların nedeni olarak görülebilmektedir. Genç, cinsellii “baarı ve üstünlük”

aracı olarak deerlendirdii için engel ile karılatıında saldırgan özellikleri ön plana çıkabilmektedir. Oysa, cinsel yaamın karılıklı sorumluluk ve özdenetim gerektirdii, zorlama ve sömürüden uzak olması gerekmektedir. Kadının bir mal olmadıı, kadın bedeninin salt kendine ait olduu ve kendi istedii gibi ve istedii zaman dokunulabilir olduunu bilinmelidir(12). Akyolcu ve ark.’nın .Ü. Florence Nightingale Hemirelik Yüksekokulu 2. sınıf örencilerin cinsel tacizle ilgili düüncelerini belirlemek için yaptıkları çalımada, kız örencilerin %74.5’i, erkek örencilerin %31.9’u cinsel tacizle karılatıkları saptanmıtır(17). Çalımamızda ise, örencilerin %12.4’ü arkadaı veya sevgilisi tarafından cinsel ilikiye zorlandıı belirlenmitir. Sosyoekonomik düzeyin düük olduu ülkemizde cinsel taciz, kadın olmanın getirdii sorunlardan biri olarak görülmektedir.

Ebeveynlerinin eitimi düzeyi yüksek olan örenciler cinsel konularda konuurken kendilerini rahat hissettiklerini belirtmelerine ramen, fiziksel ve cinsel

iddete maruz kalma durumunun bu grupta daha fazla yaandıı belirlenmitir. Ailesi ile cinsel konuları rahat konuabilen gençlerin bu sorunlarla karılama olasılıklarının daha az olacaı düüncesinin tersi bir bulgu elde edilmitir. Ailesiyle cinsel konularda daha rahat konuan örencilerin yaadıkları durum ile daha iyi ba edebilmesi nedeniyle bu yaklaım içinde olabilecekleri düünülmektedir.

Cinsel iddet durumu anne eitimi ilkokul seviyesi olan örencilerde oldukça düük iken (%2.9), baba eitimi üniversite seviyesinde olan örencilerde %9.5 gibi

oldukça yüksek bir oran söz konusudur (p>0.05).

Özellikle kız örencilerin anneleri ile cinsel konularda daha rahat konuabilecekleri düüncesinden hareketle annenin buradaki rolü önem kazanmaktadır. Annenin eitim seviyesi dütükçe, kendi çocuklarında bu konuyla ilgili farkındalık yaratma düzeyi de düük olabilecektir.

Bunun sonucu olarak da iddet unsurlarının örenciler tarafından çok iyi tanımlanamamı olabilecei düünülmektedir.

Aileleri ile birlikte yaayan örencilerde gerek fiziksel

iddete gerekse cinsel iddete maruz kalma oranları en yüksek düzeyde bulunmutur. Aradaki fark istatistiksel olarak anlamlıdır (sırasıyla %9.5 ve p<0.05, %12.4 p<0.05). Ailesiyle birlikte kalan örencilerde bu sorunun daha az olacaı düünülmütür ancak, bunun tersi bir sonuç elde edilmitir.

Fiziksel iddet ve cinsel iddet bilindii gibi, gençlerde düük benlik saygısına, istenmeyen gebeliklere, salıksız düük giriimleri nedeniyle tehlikeli sonuçlara, cinsel disfonksiyona, madde baımlılıklarına, ciddi depresyon ve intihara neden olabilecek bir durum olması nedeniyle oldukça önemli sonuçları olan bir durumdur.

Ülkemiz için resmi kurumların bildirdii rakamlara göre cinsel iddete maruz kalma oranı %12-58 arasında deimektedir. Buna göre, çalımada elde edilen oranın alt sınırlarda olduu söylenebilir.

Özellikle kızlarda bu oranın dier çalımalara göre daha düük olduu belirlenmitir. Partner tarafından uygulanan cinsel iddetin özellikle son 6 ayın sorulmu olması ya da konunun ülkemiz için hala gizlenen bir olgu olması bu durumu açıklayabilir.

Bu sonuç, örencilerin konuya duyarlı olabileceini düündürmekle birlikte cinsel ilikiye zorlanma yönünden daha kapsamlı çalımalara ihtiyaç olduu açıktır. Öksüz ve Malhan’ın çalımasında da benzer sonuçların elde edildii saptanmıtır(18).

SONUÇ

Üniversite gençlerinin %12.4’ü cinsel ilikiye zorlanma

eklinde cinsel iddet ile karı karıya kalmıtır. lk cinsel deneyimin ilköretim düzeyinde olduu belirlenmitir.

Bu anlamda, cinsel eitimin ilköretim döneminde modern teknik ve kaynaklar kullanılarak sistemli programlarla yaygınlatırılması oldukça önemlidir. Cinsel iddetle karılaan gençlerin en kolay ulaabilecekleri kiilerin salık çalıanları olduu göz önünde bulundurulacak olursa salık çalıanların tutumları, gençlerin uygun hizmetlere ve ihtiyaç duydukları bilgilere ulamalarını kolaylatırıcı yönde olmalıdır.

Medya organlarının gençler için cinsel salık konusunda önemli bir bilgi kaynaı haline gelmesiyle, eitici

(6)

programların gelitirilmesine olan ihtiyaç artmaktadır.

iddetin önlenmesi ve kontrolü multidisipliner bir yaklaımı gerektirir. Gençler arasındaki iddeti önlemenin en önemli yollarından biri, olguları erken saptamak ve yüksek risk gruplarına aırlık vermektir. Üreme Salıı ile ilgili kolay ulaılabilir merkezlerin artırılması oldukça önemlidir. Anne babaların gençlerin cinsel eitime ihtiyaçları olabileceini bilmeleri ve bu konuda üzerlerine düen sorumlulukları yerine getirmeleri gerekmektedir.

KAYNAKLAR

1. WHO. Violence against women. FRH/WHD/96.27. Geneva, 1996; 124-133.

2. WHO. Global atlas an violence and health. 1999; 245-248.

3. Arıkan Ç. Sosyal hizmetler açısından iddet ve bir türü olarak evlilikte kadına yönelik iddet. Sosyal Hizmetler Yüksekokulu Dergisi. Ankara, 1997; 80-86.

4. Elsberg M, Heise L, Pena R, Agurto S, Winkvist A. Researching domestic violence againts women: methodological and ethical considerations. Stud Fam Plan. 2001; 32: 1-16.

5. Hosken FP . Women’s Human Rights. Womens International Network News. Spring, 2002; 28: 2-11.

6. Nülifer Ö., Öben Ü., Akın A. Kadın ve iddet. Salık ve Toplum Dergisi, Temmuz-Aralık, Ankara. 1998; 3-4.

7. çli TG. Ailede kadına karı iddet ve kadın suçluluu. Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüü, Ankara. 1997; 18-21.

8. Michaud Y. iddet. Yeniyüzyıl Cep Kitapları. 1998; 39.

9. T.C.Aile Aratırma Kurumu Bakanlıı ‘Aile içi iddetin boyutları nedenleri sonuçları ve oluum sürecinin analizi’,

Ankara.1994; 46-48.

10. Timisi N., "Medya ve kadın. temel sorun noktaları" O.Çitçi (der.), 20. Yüzyılın Sonunda Kadınlar ve Gelecek Konferansı Bildirileri, Türkiye ve Ortadou Amme daresi Enstitüsü, Ankara, 1998; 407-423.

11. Babakanlık Kadının Statüsü Ve Sorunları Genel Müdürlüü.

“Medya, iddet ve kadın”. Ankara. 1994; 22-23.

12. ahin N, Akın A. Cinsiyet eitlii, barı ve gelime yolunda pekin+5 sonuçları ve türkiye’de durum, Aktüel Tıp Dergisi, Kadın Salıı Özel Sayısı, Ocak-ubat, Ankara. 2001; 9-17.

13. Subaı N. Kadına yönelik iddet ve kadın salıı üzerine etkileri, Aktüel Tıp Dergisi, Kadın Salıı Özel Sayısı, Ocak-ubat, Ankara. 2001; 83-84.

14. Saktanber A., Türkiye'de medyada kadın: serbest, müsait kadın veya iyi e, fedakar anne, .Tekeli (der.) Kadın bakıs açısından kadınlar. letiim Yayınlan, stanbul, 1993; 215-217.

15. Orçın, E., Aras, ., Açık, R. Üniversiteli gençlerin cinsel tutum ve davranıları. Jinekoloji ve Obstetrik dergisi, 2003; 17: 169- 174.

16. Nordın, E.H., UlfHanson, M.D. Tanja, T. Sex behavior among high school students in sweden: ımprovement in contraceptive use over time. Journal of Adolescent Health, 2002; 30: 288- 295.

17. Akyolcu, N., Yazıcı, Y., Tekin, K., ci, D., Geldeli, D. stanbul üniversitesi florence nightingale hyo 2. sınıf örencilerin cinsel tacizle ilgili düüncelerinin belirlenmesi, Bilim Teknik Dergisi, 26 Haziran.stanbul. 2004.

18. Öksüz E, Malhan S. Üniversite gençlerinde risk ve iddet içeren cinsel davranılar ve sosyodemografik özellikler. Cinsellik ve Cinsel Tedaviler V. Ulusal Kongre Kitabı, 24-26 Mayıs,

stanbul. 2005.

Referanslar

Benzer Belgeler

T›p fakültesi ö¤rencilerine uygulanan anket, ö¤rencilerin demografik özelliklerini, kendilerinin ve ailelerinin sigara içme al›flkanl›klar›n›, sigaraya

Açık artırma sonucunda Banka promosyon ihalesini kazanan banka promosyon ihalesini müteakip en geç üç iş günü içerisinde protokol (sözleşme) imzalamaya

Billiği, Türkiye Yatr1,1m Destek Tanltlm Ajansl, Kalkınma Ajanslaır ve Tiİkiye Ekonomi Politikaları Vakfınrn katkıları1,la proje için ülkemize üıyarlaımıştüL

Yanşma Oturumu sonrası yapılan oylama sonucu dereceye giren ilk 3 çalışmaya diizenlenecel olan Ödül Töreninde Ödül takdim edilecektir.. Başrırrular 0l Haziran

Burs: Okul harCı (MEB tarafindan maksimum 40,000 NTlTayvan Doıarı) tutarındaki miktarı ödenecel(ir, aşan kısmı buı,siyerin kendisi tarafından

Amino asit yapım ve yıkım hızının yüksek olmasr, merkezi sinir sisteminin etkin ve verimli fonksiyon göstermesi için önemli bir parametredir; dolayısıyla yeterli

Kaya ve arkadafllar›n›n T›p Fakül- tesi ve Sa¤l›k Yüksekokulu ö¤rencilerinde depresif be- lirtileri inceledikleri araflt›rmalar›nda, sa¤l›k yükseko-

davran›fllar›n› göstermedikleri belirlenmifltir. Laboratuvar dersinin Sunufl Bölümünde ö¤ret- menlerin “Ö¤rencilerin materyalleri uygun biçim- de kullanmalar›na