• Sonuç bulunamadı

SABAHATTİN ALİ’DEN MASALLAR

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "SABAHATTİN ALİ’DEN MASALLAR"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

72

E L E Ş T İ R İ / İ N C E L E M E

TÜRK DİLİ NİSAN 2020 Yıl: 69 Sayı: 820

Roman, hikâye, masal, şiir, tiyatro, mektup, söyleşi, eleştiri tü- ründe eserler veren; kırk bir yıllık ömrüne sığdırdığı eserleri ile günümüzün de en çok okunan yazarları arasında olan Sabahattin Ali; yazmanın bir coşkunluğa dönüştüğünü, yazdığı her eserinde göstermiş önemli bir yazarımız. Adı bugün Kürk Mantolu Madon- na ile anlıyor olsa da onun yazdığı her kitap, bu toprakların bir parçası olmayı hak edecek bir yerliliğe sahip.

Sadece romanlarıyla değil şiir ve hikâyeleri ile de kendine özgü sesi hissettiren Sabahattin Ali; Sırça Köşk adlı kitabında bir araya getirdiği dört masalı ile halk kültürüne verdiği önemi göstermiş, vermek istediği mesajı masalın imkânlarını da kullanarak okur- larına aktarmıştır.

Mesaj kaygısı, Sabahattin Ali’nin birçok eserinde kendini gösterir.

Hayata karşı bakışı, muhalif duruşu; sadece yazarken değil, yaşar- ken takındığı sorgulayıcı tavır, onun yaşam tarzı hâline gelmiş ve Sabahattin Ali’den bir “Markopaşa” ortaya çıkarmıştır.

Sırça Köşk’te dört masal var. Kitabın son bölümünde yer alan bu dört eser “Masallar” diyerek ayrılmamış olsaydı acaba biz bunlara masal der miydik? İki masalda “miş”li geçmiş zaman kullanılması, masalların tekerlemeyle olmasa da “bir zamanlar, çok çok eski za- manlarda” gibi ifadelerle başlaması, iki masalın başlığında masal ifadesinin kullanılması, anlatımlarda çok fazla olağanüstülükler olmasa da yer yer masal dilinin kullanılması, bu dört eserin ma- sal olurluğunu pekiştiren ipuçları olarak kabul edilebilir örnekler şeklinde çıkıyor karşımıza.

SABAHATTİN ALİ’DEN

MASALLAR

Mustafa Uçurum

(2)

73 ..Mustafa Uçurum..

NİSAN 2020 TÜRK DİLİ

Modernle geleneksel masal arasında yer alıyor Sabahattin Ali’nin masalla- rı. Tekerlemeler, olağanüstü olaylar, cinler, periler yok bu masallarda. “Bir Aşk Masalı”, “Devlerin Ölümü”, “Koyun Masalı”, “Sırça Köşk”, Sabahattin Ali’nin masalları. “Devlerin Ölümü”nde, başlıktan hareketle hayali kahra- manlar var gibi bir algı olsa da masaldaki devlerin dinozor olduğunu an- lıyoruz. Masal geleneğimizde karşımıza çıkan devler, Sabahattin Ali masa- lında dinozor olarak kendine yer buluyor.

Masal formatında alışık olduğumuz bir üslubu da gözetmeden masallar yazmış Sabahattin Ali. Bu, sadece tekerlemelerle sınırlı değil. Yazdıkların- da vermek istediği mesajı eserin içine sindirdiği sorgulayıcı mesajları ma- sallarda da açıkça görüyoruz. “Koyun Masalı” her şeyiyle ağır bir hiciv ve ironi barındıran bir masal. Kurgusunu aşan bir anlatım var bu masalda.

Toplumsal olaylara karşı oldukça duyarlı olan, yaşamak denen kaygıyı ağır bir sorgu hâlinde yaşayan Sabahattin Ali tavrını açıkça ortaya koymaktan çekinmeyen bir ruh hâletine sahip bir yazar.

Çobanın tutumlarından rahatsız olan koyunların ölüm pahasına adalet için, hak için giriştikleri mücadele anlatılıyor masalda. Sürü gibi yaşayan toplumlara ağır göndermelerin olduğu bu masal yazarın hiciv ustalığının da en güzel örneklerini sunuyor bizlere:

“Bu dünyada çobansız da köpeksiz de yaşanabilirmiş ama bunu anlamak için her defasında bu kadar kanlı kurbanlar verecek olursak pek çabuk neslimiz kurur. Bari siz gözünüzü açın da ilerde başınıza yeniden itler, hele kendilerini kurt sanan palavracı itler musallat olursa, sürüyü canavarlara paralatmadan onları defetmeye bakın!”

Sabahattin Ali, sonsuz ve sınırsız gibi görünen güce karşı. Güçlünün ya- nında değil karşısında olmayı yeğ tutan bir yaşamı benimsemiş muhalif bir duruş sahibi. Biliyor ki hiçbir güç sonsuz değildir. Bunu da “Devlerin Ölümü”nde görüyoruz. Masalı için neden devleri değil de dinozorları ter- cih ettiğini de böylelikle anlıyoruz:

“İşte böylece, bir zamanlar kudretlerine son yokmuş gibi görünen, yeryü- zünden silinip gidecekleri akla bile gelmeyen bu devlerin şimdi sadece ba- taklıklarda tek tük kemikleri, müzelerde iskeletleri ve masallarda korkunç, fakat zararsız hatıraları kaldı.

Çünkü hayatın durdurulmaz akışı bunu böyle istiyordu.”

Masal yazı planında düğüm bölümünde ortaya konan problemler çözüm- de mutlu sona erer. Sabahattin Ali masalları burada da özgünlüğünü or- taya koyuyor. Mutlu son gibi bir derdin ardına düşmüyor yazar. Onun asıl

(3)

74 TÜRK DİLİ NİSAN 2020

amacı insanlığa sonsuz bir mesaj iletmek. Bu yüzden mutlu sonlardan çok evrensel bir sesin ardındadır yazar. Kavuşamamalar, haksızlıklar, yıkıl- malar insanlığa ders olacak bir duruş yer alır masalların sonunda. “Sırça Köşk” isimli masal yayımlandığı dönemde oldukça ses getirmiştir, uzun yıllar yasaklılar listesinde yer almış, Sabahattin Ali’yi en iyi temsil eden eserler arasında gösterilmiştir. Puta ve insanların kendilerine seçtikleri putlara karşıdır yazar. Ne olursa olsun, kim olursa olsun…

“Sakın tepenize bir sırça köşk kurmayınız. Ama günün birinde nasılsa böyle bir sırça köşk kurulursa, onun yıkılmaz, devrilmez bir şey olduğunu san- mayın. En heybetlisini tuzla buz etmek için üç beş kelle fırlatmak yeter.”

Toplumcu gerçekçi bir bakış açısına sahip olan Sabahattin Ali, masalları yazarken halk edebiyatının imkânlarını kullanarak daha geniş bir kitle- ye seslenmeyi hedeflemiş, kahramanları insan dışı varlıklardan seçerek (“Koyun Masalı”, “Devlerin Ölümü”) bir nevi hedef şaşırtmaya çalışmıştır.

Yazdıkları ile sürekli hedefte olan bir yazarın böyle bir tutum içinde olma- sı da gayet doğal bir sonuç olarak çıkıyor karşımıza. Toplumcu gerçekçi duruş ile masalları buluşturarak masal formatına da farklı bir bakış açısı getirmiştir.

Halk kültürüne yabancı olmayan yazar, eserlerinde yer yer kültürel ögele- re yer vermektedir. Gelenek görenekler, halkın değer yargıları gibi birçok unsur onun kullanımı ile eserlerinde kendine yer bulmuştur. Yaşadıkları- nı yazdıklarına yansıtmaktan geri durmayan bir yazarın edebî metinleri ile karşı karşıya olduğumuzun bir gerçeğidir Sabahattin Ali’nin yazdığı tüm eserleri.

Avrupa’da bulunmuş, öğretmenlik yapmış, Anadolu’nun birçok yerinde bulunmuş bir kişinin kaleme aldığı her cümlede bu yaşanmışları görmek mümkün. Her yazar böyle bir tutum içinde olmak zorunda değil. Sabahat- tin Ali; yaşantısı ile yazdıkları çelişmeyen bir kişiliğe sahip olduğu için on- dan bu derece cesur romanlar, hikâyeler ve masallar okumaktayız.

“Namuslu adam kalmamış bu dünyada iki gözüm. Müslümandır, namazın- da, orucundadır, hakkımızı yemez diyorduk ama biz onun hatırını saydık- ça o, bizim tepemize bindi. Eh, artık çocuk değiliz, yemiyoruz bu numara- ları, değil mi ya?..” (“Hakkımızı Yedirmeyiz” isimli hikâyeden)

Sözünü sakınmayan, bir masal kahramanı gibi yaşayan Sabahattin Ali, yaşadığı dönemin bir kahramanı olamasa da öldükten yıllar sonra günü- müzde adının anıldığı her yerde bir kahraman edası ile hatırlanmaya de- vam ediyor. Yazdıklarının en önemli kahramanı kendisi olarak, sır olduğu dünyanın bir yitiği olarak…

Referanslar

Benzer Belgeler

制,並且隨著加入藥物的濃度增加而有加強。 單獨使用 ATRA 1μmol/L 生長開 始產生抑制,然而對於細胞生長的抑制作用並未能隨著 ATRA 濃度的增加而加

As an electroactive functional group, carbazole has been used to electrochemically polymerize the monomer and allows the resulting conductive film to be used in

Unirradiated sage tea sample exhibits a asymmetric ESR singlet. Irradiation at ambient conditions caused a weakly increase in signal intensity of this central

Bu rapor İğdır bölgesinde 2013 - 2016 döneminde yürütülen çevresel radyolojik izleme programı ile ilgili olarak; alınan numuneleri, numune alma noktalarını,

“GUI ve Zambak"ı için yazdığı müzik (I869'da eserin Osmanlı Tiyatrosu'nda temsilinde çalın­ dı) ve Osmanlı Tiyatrosu’nda temsil edilen Tığ- lıyan’ın

Yeni araştırm a­ lar için belki o sahip olduğu yöntemlerin dı­ şına çıkacak, araştırma yapacaktır; o araştır­ ma için para kazansa bile, artık zaten adam

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha

Bu arada bizlere, Türk toplumuna dönük bir sanat anlayışı içinde ça­ lışma olanağı sağlayan Aziz Ho- cam'a, tüm arkadaşlarıma, Cerrah­ paşa Tıp