Ankara Halkevleri adına basın açıklamasını okuyan Halkevleri Genel Sekreteri Ender Büyükçulha Ankara’daki su sorununun Gökçek’in medyada dillendirdiği gibi “küresel ısınmadan” ve “kuraklıktan” kaynaklanmadığını susuzluğun asıl sebebinin kötü ve sorumsuz yönetim olduğunu belirtti.
Bilimsel verilere bakıldığında 2006-2007 yılının, gerçekte son yılların en kurak yılı olmadığının ortaya çıktığını ifade eden Büyükçulha “Örneğin geride kalan 2001 yılı, çok daha kurak bir yıl olarak kayda geçmiştir; 1994 yılı ise, son 41 yılın en kurak yılı olarak tespit edilmiştir. Ancak bu yıllarda Ankara’da böylesi bir susuzluk yaşanmamıştır.
Ülkemizin dört büyük kenti içinde su sorunu açısından en sorunlu kentin Ankara olması, şüphesiz tek başına kuraklıktan kaynaklanmamaktadır” dedi.
"Gökçek DSİ’nin planlarına uymadı"
Devlet Su İşleri’nin (DSİ) tasarladığı planları zamanında hayata geçirmeyen ve aylar öncesinden yaşanacağı belli olan su sıkıntısına karşı hiçbir önlem almayan Melih Gökçek’in yaptığı hataların faturasını halka çıkardığını belirten Büyükçulha “Gökçek, bizzat DSİ’nin hazırladığı master planda yer alan baraj ve su taşıma projelerini zamanında uygulamak yerine; Ankara’nın su ihtiyacını yağışların insafına bırakmıştır. Örneğin; söz konusu planda yer alan Kavşakkaya Barajı projesinin, 2007 yılına kadar tamamlanarak hayata geçirilmemesi, bugün gelinen noktada su sıkıntısının en önemli nedenlerinden birisidir. çünkü biten su değil, depolayabildiğimiz ve işleyebildiğimiz su rezervleridir” dedi.
Gökçek’in 13 yıldır belediye başkanlığını yaptığı Ankara’da su politikalarıyla ilgili hiçbir gerçekçi proje
yapmadığının altını çizen Büyükçulha “Ankara’ya su ve kanalizasyon hizmetini veren belediye kuruluşu ASKİ, bu süreçte su ve kanal işleriyle ilgili çalışmaları ikinci plana iterek, sudan kazanılanı suya harcamak yerine; İ. Melih Gökçek’in siyasi vitrin projeleri olan ve kentimize nasıl bir fayda sağladığı hayli tartışmalı bulunan; katlı kavşak, köprü, rekreasyon alanı yapımı gibi projelere onca para harcamıştır. İ. Melih Gökçek, kente su hizmeti vermek yerine; kamusal faydası sınırlı olan gösteriş projelerinin siyasi rantından yararlanmayı seçmiş; sonuçta kenti, su gibi yaşamsal bir ihtiyacından mahrum bırakılmış, bir panayır yerine çevirmiştir” dedi.
"Gökçek su sıkıntısından da rant sağlıyor"
“İ. Melih Gökçek; kentimizin susuz kalmaması için gerekli önlemleri zamanında almak yerine; heykellere tükürmekle, Ankara’nın amblemini değiştirmekle, kentin bilbordlarında duyurulan TV programlarına çıkıp, çoğunlukla kimi gazetecilerle kavga etmekle, neredeyse ayda bir siyasi anketler yaptırmakla, Atatürk Orman çiftliği’ni ve kentin yoksul gecekondu mahallelerini yağmalamakla, halk nezdinde prestij kaybettiğini hissettiği anda ise konserler, sirk gösterileri, göstermelik açılışlar düzenlemekle meşgul olmuştur” diyen Büyükçulha Melih Gökçek’in tüccar zihniyetiyle su sıkıntısından bile çeşitli yollarla rant sağladığını belirtti.
"Su vazgeçilmez bir haktır"
Su hakkının halkın temel ve vazgeçilmez bir hakkı olduğunu suyun insanlığa ait olan vazgeçilemez ve kamusal bir hak olduğunu söyleyen Büyükçulha bu nedenle suyun ticarileştirilemeyeceğini ve üzerinden rant sağlanamayacağını belirti.
İ. Melih Gökçek’in partisi AKP’nin “nehirleri özelleştirme” projesinin arkasındaki zihniyeti, kent ölçeğinde başarıyla temsil ettiğini ifade eden Halkevleri Genel Sekreteri “Neo-liberal politikaların bu sadık uygulayıcıları için, halka yeterli su sağlamak değil, suyun kaça ve kime satılacağı öncelikli bir sorundur” dedi.
Susuzluğa çözüm olarak sunduğu Kızılırmak projesinin de halkın zararına yol açacağını dile getiren Büyükçulha Gökçek’i bu konuda bilim çevrelerini ve uzmanları dinlememekle suçladı.
Su sorunun okulların ertelenmesiyle eğitimi engelleyeceğini, yaygınlaşacak olan hastalıklarla ise halkın sağlığını tehdit edeceğini belirten Büyükçulha “Ankara’da yaşanan susuzluğun, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı İ. Melih Gökçek’in kötü yönetiminden kaynaklandığının bilinciyle; susuzluğunun nedeni ve sorumlusu olan İ. Melih Gökçek’i
derhal istifa etmeye çağırıyoruz. Ancak istifa, kendisi için bir kurtuluş olmamalı, hakkında gerekli adli ve idari yaptırımlar da uygulanmalıdır…“Ankara’nın suyu bitti, ne yapalım ?” diyen yöneticilere yanıtımız ve uyarımız şudur; bizim de sabrımız bitmiştir!” dedi.
Halkevlerinin talepleri
Kötü yönetimden kaynaklandığını söyledikleri su sorunuyla ilgili Ankara Halkevleri’nin talepleri ise şöyle: - Belediye tarafından herkese temiz, içilebilir su, yeterli ölçüde ve ücretsiz dağıtılsın
- Su ve su hizmetlerini piyasalaştırmaya dönük uygulamalara, ülke ve kent ölçeğinde derhal son verilsin - Su ile ilgili toplum yararına planlamalar yapılsın
01/08/2007