ÖZEL ÇUKUROVA BİLFEN ANAOLKULU 6 YAŞ EĞİTİM PROGRAMI

(1)

ÖZEL ÇUKUROVA BİLFEN ANAOLKULU 6 YAŞ EĞİTİM PROGRAMI 25/04/2016 PAZARTESİ

SERBEST ETKİNLİK

Öğretmen çocuklara “Günaydın, merhaba, hoş geldiniz” diyerek onları sınıfta karşılar. Haftasonu tatilinin bittiği gün olduğu için onlara hafta sonunda neler yaptığını sorar. Hepsini tek tek dinledikten sonra, onları blok köşesi, evcilik köşesi, fen- matematik köşesi, drama köşesi, kukla köşesinde oynamak istedikleri yere gitmelerini söyler.

TÜRKÇE DİL ETKİNLİĞİ

Çocuklarla “ Arkadaşlık” ile ilgili şiir söylenir.Ardundan “Uykucu Pisipisi “adlı öykü okunur.

ARKADAŞLIK

Arkadaşlarımla birlikte, Eğlenirim coşarım, Onlar yanımdaysa eğer Mutlu geçer her anım

UYKUCU PİSİPİSİ

Benekli, çiftlikte yaşayan sevimli bir inekti. Çiftlikte, kendisi gibi evcil olan birçok hayvan vardı. Hepsi de birbirlerini çok sever, çok iyi anlaşırlardı. Benekli, bir sabah çiftlikte dolaşmaya çıktı. Yolda, at ve yavrusu taya rastladı. At ile tay, sabah gezmesini bitirmiş; ahıra dönüyorlardı. Yürüyüşüne devam eden Benekli, kümesin önüne geldi. Tavuk, kaz ve civcivleri gördü. Onlarla bir süre sohbet etti. Çiftliğin en şirin hayvanı, kedi Pisipisi’ydi. Pisipisi, uykuyu çok

sever; fırsat buldukça uyurdu. Benekli, onu da çimenlerin üstünde mışıl mışıl uyurken gördü.Benekli, bir gün kümesten gelen seslerle uyandı. Dışarı çıkıp neler olduğunu anlamaya çalıştı. Çiftlikteki bütün hayvanlar kümese doğru

koşuyorlardı. Benekli, şaşkınlık içinde çiftliğin kuzusu Kıvırcık’a seslendi:

— Hey, Kıvırcık! Neler oluyor?

Kıvırcık, koşmaya devam ederken cevap verdi ona:

— Yumurtalar çatlamak üzere. Anne kaz, sonunda yavrularına kavuşuyor. Bunun üzerine Benekli de kümese doğru koşmaya başladı. Anne kaz, bir aydır kuluçkaya yatmıştı. Nihayet beklenen gün gelmiş, sarı tüylü dört yavru çıkmıştı yumurtalardan. Anne kaz, şirin mi şirin yavrularına sevgiyle sarıldı. Bütün hayvanlar, kaz yavrularını çok sevdiler. Sık sık kümese giderek onları ziyaret ettiler. Kaz yavruları yumurtadan çıktığında, yaz mevsiminin en sıcak günleri yaşanıyordu.

Pisipisi’nin o gün canı çok sıkılmıştı. Arkadaşı Karabaş’ın kulübesine giderek ona seslendi:

— Hey, Karabaş! Benimle oyun oynar mısın?

Karabaş,

— Seninle oynamayı çok isterdim sevgili Pisipisi! Ama bugün, anne kaz, yavrularına yüzmeyi öğretecek. Onların yanında olmalıyım, diyerek kulübesinden ayrıldı. Karabaş’ın sözlerine üzülen Pisipisi, elinde havuçlarıyla karşısından gelmekte olan tavşan Ponpon’u görünce çok sevindi. Ona,

— Birlikte oyun oynayalım mı Ponpon, diye sordu.

Ponpon da,

— Seninle oynamayı çok isterdim. Ama bugün, kaz yavruları yüzmeyi öğrenecek. Onların yanında olmalıyım, diyerek oradan ayrıldı. Pisipisi, çiftliğin kuzusu Kıvırcık’ın yanına gitmeye karar verdi. Tam o sırada, Kıvırcık da karşıdan göründü. Ama çok telaşlıydı. Kıvırcık’ı gören Pisipisi, sevinçle haykırdı:

— Kıvırcık! Benimle oyun oynar mısın?

— Bugün oyun olmaz! Kaz yavruları yüzmeyi öğrenecek bugün. Onların yanında olmalıyım, diye karşılık veren Kıvırcık da hızla oradan uzaklaştı. Kıvırcık, hızla uzaklaşınca, Pisipisi çok üzüldü. “Arkadaşlarım artık beni sevmiyor! Kimse benimle oyun oynamıyor.” diye düşünerek eve geri döndü. Bu sırada anne kaz, yavrularını kümesten çıkarıp dere kenarına götürmüştü. Onlara nasıl yüzeceklerini anlattı. Kaz yavruları, annelerinin peşinden dereye girdiler. Yavaş, yavaş yüzmeye başladılar. Çiftlikteki tüm hayvanlar, onları alkışladılar. Pisipisi’nin uzun süredir yanlarında olmadığını fark eden Karabaş,

— Arkadaşlar, Pisipisi nerede? Neden yanımızda değil, diye sordu. Kıvırcık, onu, en son çiftliğin çıkış kapısına doğru giderken gördüğünü söyledi. Pisipisi’nin yolunu kaybettiğini düşünerek telaşlandılar. Benekli, onları yatıştırmaya çalıştı.

— Pisipisi henüz çok küçük, çiftlikten tek başına çıkmaması gerektiğini çok iyi bilir, dedi.

— Peki, o zaman Pisipisi nerede, diye sordu Ponpon.

“Pisipisii!.. Pisipisii...” diyerek kediyi aramaya başladılar. Benekli, birden durdu. Aklına bir şey gelmişti. Heyecanla arkadaşlarına seslendi:

— Arkadaşlar! Ben Pisipisi’nin nerede olduğunu galiba biliyorum.

— Bize de söyle, Pisipisi nerede; diye sordu Karabaş.

Benekli,

— Arkadaşlar, Pisipisi bu sıcak havada en çok ne yapmayı sever, diye yeniden sordu.

Tümü birden,

(2)

— Uykuyuuu, diye bağırıp, çiftlik evine doğru koşmaya başladılar.

Evet, eveet! İşte, Pisipisi oradaydı. Evin kapısının önünde durmuş, onlara bakıyordu. Uykudan yeni uyandığı her hâlinden belliydi.

— Seni çok merak ettik Pisipisi, dedi Benekli. O yüzden seni aramaya çıktık.

Pisipisi, hem şaşırmış hem de sevinmişti.

— Beni çok merak mı ettiniz, dedi.

Kıvırcık,

— Tabi merak ettik! Sen, bizim arkadaşımızsın. Hepimiz seni çok seviyoruz, dedi. Pisipisi, bu sözlerden çok mutlu olmuştu.

— Ben de sizi çok seviyorum, diye karşılık verdi. Sonra hep birlikte dere kenarına gittiler. Anne kaz ve civcivler derede yüzüyorlardı. Onlara el sallayarak neşe içinde oynamaya başladılar.

Öykümüzle ilgili sorular 1-Benekli nerede yaşıyordu?

2-Benekli dolaşmaya çıktığında ilk önce kimlerle karşılaştı?

3-Kümeste hangi hayvanlar yaşıyordu?

4-Çiftlikteki hayvanlar nereye doğru koşuyorlardı?

5-Oyun oynamak isteyen Pisipisi, hangi arkadaşlarıyla oyun oynamak istedi?

6-Arkadaşları Pisipisi ile neden oynamak istemediler?

7-Pisipisi'yi bulamayan arkadaşları neden telaşlandılar?

8-Pisipisi'yi nerede buldular?

Soruların cevapları alındıktan sonra; "Arkadaş olmak neden önemlidir? Arkadaşlarımıza nasıl davranmalıyız? Hiç arkadaşımız olmasa ne olurdu? Siz arkadaşınızla en çok ne yapmaktan hoşlanırsınız?"... gibi sorular sorarak çocukların düşüncelerini ifade etmelerine fırsat verilir.

Değerlendirme

"Öykümüzü beğendiniz mi? Öyküdeki hangi kahramanın yerinde olmak isterdiniz? Siz arkadaşlarınızla hangi oyunu oynamayı seviyorsunuz? İlk arkadaşınızın ismini hatırlıyor musunuz? Arkadaş deyince aklınıza gelen ilk cümle nedir?"...

gibi sorularla değerlendirme çalışması yapılır.

DRAMA ETKİNLİĞİ

“Deniz “draması yapılır.

“Herkes kendini denizde düşünsün. Denizde önce yüzüyorsunuz, su çok güzel. Büyük büyük dalgalar geliyor ve sizi yukarı kaldırıyor, siz de bir yukarı çıkıyor bir aşağı iniyorsunuz. Arada denizin dibine dalıp balıkları seviyorsunuz.

Eyvah, o da ne! Anne balık, yavrusunu sevdiğiniz için sizi kovalıyor. Çok hızlı yüzmelisiniz. Hızlı… Hızlı… Daha hızlı… Çok yoruldunuz. Kumsala çıktınız. Dalgalar önce sizin ayaklarınıza kadar geliyor, daha sonra bacaklarınıza geliyor. Dalga gittiğinde vücudunuzda kum taneleri kalıyor. Ve son olarak çok büyük bir dalga geliyor, size doğru yaklaşıyor ve siz hızlıca kalkıp kaçmaya çalışıyorsunuz, ama dalga gittikçe yaklaşıyor, yaklaşıyor… Eyvah, kaçamadınız ve tamamen ıslandınız! Şimdi kalkıp bir havlu almaya gidiyorsunuz” der ve parmaklarını şıklatır.

DEĞERLENDİRME

Yavaş giden canlılara örnek verir misin?

SANAT ETKİNLİĞİ

Sınıfta çocuklar arasında kura çekilir.Her çocuk kurada adı çıkan arkadaşı için pastel boya ve resim kağıdı alarak, resim yapar ve yaptığı resmi çocuk şekli olan karta yapıştırıp,arkadaşına armağan eder.

FEN ETKİNLİĞİ

Çocuklarla birlikte ayna karşısında görüntümüz incelenir. Çocuklara sağ elini kaldır sol ayağını kaldır gibi yönergeler verilir ve aynadaki görüntüleri ile yaptıklarını karşılaştırmaları istenir.

DEĞERLENDİRME

Aynaya bakınca yönleri nasıl görüyorsun?

(3)

MÜZİK ETKİNLİĞİ

“Paylaş Onlar Arkadaş” adlı şarkı söylenir. (https://www.izlesene.com/video/paylas-onlar-arkadas-sevimli-dostlar- cocuk-sarkilari/7738046)( Sevimli Dostlar Çocuk Şarkıları)

Bak Oyuncaklarla Dopdolu Bir Oda, Ördekle Balık Ta Gelmiş Oynmamaya,

Balık Sormuş Ördeğe: "Arabaya Ben De Binebilir Miyim?"

Ördek "Olmaaz" Demiş Binmiş Arabaya...

Paylaş Hadi Paylaş Çünkü Onlar Arkadaş,

Oyuncaklarını Paylaş Onlar Arkadaş...

KAVRAM ÇALIŞMASI ETKİNLİĞİ

Çocuklara çalışma sayfası dağıtılır ;

- “Yukarıdaki balığın aynısını boş kutucukları mavi renk ile boyayarak yapalım” yönergesiyle çalışma tamamlanır.

- “Denizin derinliklerine çok sevdiğiniz bir eşyanız düşse, onu çıkarmak için ne yapardınız? Nasıl çıkarırdınız?

“soruları sorularak çocuklarla beyin fırtınası çalışması yapılır. Çocukların fikirleri not alınır daha sonra öğretmenin hazırladığı deniz şablonunun üzerine yapıştırılır.

- “Resimdeki başlık sizce ne olabilir? Bu eski dönemlere ait bir dalgıç başlığıdır. Dalgıcın geri kalan kısmını çizerek tamamlayalım.” yönergesiyle çalışma tamamlanır.

- “Denizin derinliklerine çok sevdiğiniz bir eşyanız düşse, onu çıkarmak için ne yapardınız? Nasıl çıkarırdınız?

“soruları sorularak çocuklarla beyin fırtınası çalışması yapılır.

(MİNİK İZLER 736,37 NOLU SAYFALAR) (GÜZELYAZI DEFTERİ ( )ÇİZGİ ÇALIŞMASI)

26/04/2016 SALI SERBEST ETKİNLİK

TÜRKÇE DİL ETKİNLİĞİ

Çocuklarla beraber sınıf kitaplığı incelenir. Kaç tane kitap olduğu? Kitapların şekilleri, renkleri, okunan kitaplar okunmayan kitaplar sayılır ve incelenir. Ardından sınıf kitaplığında yıpranmış bazı kitaplar olduğuna dikkat çekilir. “Bu kitapları tamir etmek için neler yapabiliriz?” sorusu sorulur ve çocukların fikirleri dinlenir. Ardından çocuklarla beraber kitaplıktaki kitaplar tamir edilir ve kitaplık düzenlenir.Ardından BENİM KİTAPLARIM adlı parmak oyunu oynanır.

BENİM KİTAPLARIM Büyük kitaplar

(İki el havaya doğru kaldırılır) Küçük kitaplar

(İki el karşılıklı tutulur) Çok yapraklılar

(İki elin bütün parmakları sallanır) Az yapraklılar

(Bir elin parmakları sallanır) Benim kitaplarım var (Eller göğse kapatılır) DEĞERLENDİRME

Kitaplığımızda kaç tane kitabımız var?

Evde kitaplığınız var mı?

Hikâye dinlemeyi seviyor musunuz?

(4)

SANAT ETKİNLİĞİ

Kağıt kesme yapıştırma tekniği kullanılırak kitap ayracı yapılır.

MÜZİK ETKİNLİĞİ

“Kitapları Sevdiren Şarkı ” adlı şarkı çocuklarla birlikte ritim aletleri eşliğinde söylenir.

Çocuklar dinleyin, gelin yanıma hadi Kitap sizler için çok ama çok önemli Okumak her zaman oyundan önce gelir Okuyan çocuklar her zaman çok şey bilir

Koyunu duydunuz, o bile farkındaymış Kitaplar bizlerin en sadık dostlarıymış Hepsi de aslında birer küçük hazine Bilgilerle dolmak için aç oku sen de

Ne kadar kitap okuran o kadar bilgi taşırsın Okumayan çocuklardan sen kolayca ayrılırsın Kitap demek bilgi demek, bilgi demek kültür demek Kültürlü çocuklar ise en aydınlık ülke demek

Her kitap bizlere başka şeyler öğretir Mutlaka bıkmadan okumamız gerekir Son sayfa gelip de kitabımız bitince İçimizi aydınlatan bir ışık gelir

- “Piri Reis’in kitaplığındaki kitapları tamamlayalım. Her rafta olması gereken kitap sayısı kutucuklarda yazıyor.

Her sırada eksik olan kitapları çizerek biz tamamlayalım. Kaç kitap çizdin? Rafın yanındaki boş kutucuklara yazalım.” Yönergeleriyle çalışma tamamlanır.

- Çocuklara çalışma sayfası dağıtılır ve “Dünyadaki tüm çocukların haklarını korumak için ‘Dünya Çocuk Hakları Bildirgesi’ kabul edilmiştir. Bu bildirgeye göre, her birey 18 yaşına gelinceye kadar çocuk olarak kabul edilir.

Resimleri inceleyelim. Çocuk olarak hangi haklarımızın olduğunu söyleyelim. Haklarımızı korumak için neler yapabiliriz? Konuşalım.” Yönergeleriyle çalışma tamamlanır.

- Çocuklara çalışma sayfası dağıtılır ve “Sizce hangileri çocuktur? Altlarına birer çiçek çizelim.” Yönergeleriyle çalışma tamamlanır.

(MİNİK İZLER 7 38,39 NOLU SAYFALAR) (SÜPER MATEMATİK 79-81 NOLU SAYFALAR)

29/04/2016 CUMA SERBEST ETKİNLİK

TÜRKÇE DİL –SANAT ETKİNLİĞİ

Çocuklara değerler eğitimi “Paylaşmak “ konulu “KIŞ PASTASI ” adlı hikaye okunur.Daha sonra okunan hikayenin resmi yapılır.”Paylaşmak “adlı parmak oyunu söylenir.

(5)

KIŞ PASTASI

Orman kralı aslanın çağrısı ile bütün hayvanlar meydanda toplandılar.Kral “kış için hazırlık yapmalıyız.Herkes toplansın.Kocaman bir kış pastası yapacağız “dedi.Bütün hayvanlar orman dağıldılar ve malzemeleri toplayıp mutfağa getirdiler.Birlikte kocaman bir kış pastası yaptılar.Pasta mis kokusu ile pişince Kral mutfağa girerek “paylaşma zamanı.Herkes payına düşen pastayı alıp yuvasına dönecek”dedi.Bütün hayvanlar çok heyacanlıydı.Aslan kral pastanın büyük bir parçasını alıp “bu benim hakkım”dedi.Kalan kısmıda diğer hayvanlara paylaştırmalarını söyledi.Bütün hayvanlar

“ama bu haksızlık ,bizler neden küçük parça aldık “diyerek sızlandılar.Kış mevsimi yiyecekleri az olan tüm hayvanlar için kötü geçti.Ama büyük parçayı alan Aslan Kral için keyifli geçti.Çünkü büyük parçayı almıştı.Bahar gelmişti ve hayvanlar yuvalarından çıktılar.Hepsi çok zayıf görünüyorlardı.Yiyecek aramaya çıktılar.Ertesi sene Aslan Kral bütün hayvanları ormana çağırarak kış pastası yapacaklarını söyler.Fakat meydana geldiğinde meydanda hiç hayvan olmadığını görür.Oysa bütün hayvanlar mutfakta kendileri için kış pastası hazırlıyorlardır.Kokuyu alan Kral mutfağa girer “benim pastam nerede “diyerek kükrer.Bütün hayvanlar pastalarını paylaşıp yuvalarına dönmüşler “der Bay Tilki.Bütün bu olanlara çok sinirlenen Aslan “peki ben ne yiyeceğim”der.Kar ormanı kaplar ,kış tekrar gelir.Aslan Kral mutsuz ve açlıktan

uyuyamıyordur.”Keşke geçen yıl kış pastasının eşit paylaştırsaydım .Şimdi aç kalmazdım “diye düşünür.O sırada kapı çalar ormandaki bütün hayvanlar ellerinde koca bir dilim pasta ileAslan Kral’ın yanına gelerek“senin payına düşen pastayı getirdik “derler.Aslan kral bundan çok utanır. Maymun Kuki “Bu ormanın kralı olmak istiyorsan adil davranmayı öğrenmelisin”der.O günden sonra ormanda hiçbir hayvan aç kalmaz.Çünkü Aslan Kral adil olmayı öğrenmiştir.

PAYLAŞMA

Daldan düştü beş elma(beş parmak gösterilir) Birisini aldı Rüya

Kaldı dört elma(dört parmak gösterilir) Birisini aldı Oya

Kaldı üç elma(üç parmak gösterilir) Birisini aldı Mustafa

Kaldı iki elma(iki parmak gösterilir) Birisini aldı Büşra

Kaldı bir elma(bir parmak gösterilir) O da armağan tüm çocuklara

Çocuklarla değerler eğitimi “Paylaşmak “ konulu “PEPE PAYLAŞMAK GÜZELDİR ” adlı çizgi film izlenir.

DRAMA ETKİNLİĞİ

Çocuklara kalabalık ve tenha resimleri gösterilir. Aralarındaki benzerlik ve farkları söylemeleri istenir. Hangi yerlerin kalabalık, hangi yerlerin tenha olduğu sorulur. Otobüs duraklarının, çocuk parkların, alışveriş

merkezlerinin kalabalık olduğu söylenir. Gündüz sokakların kalabalık, gece ise tenha olduğundan bahsedilir. Açılan müzik eşliğinde dağınık şekilde yürümeleri istenir. Çocuklara, “Çok kalabalık bir caddede yürüyorsunuz. O kadar dikkatli yürüyorsunuz ki yanınızdan geçen hiç kimseye dokunmuyorsunuz, çarpmıyorsunuz.” denir. “Şimdi tenha bir caddede yürüyorsunuz. İstediğiniz gibi yürüyebilirsiniz.” denir. Etkinlik sonunda kalabalık yolda yürürlerken zorlanıp zorlanmadıkları sorulur. Kalabalık yerlerde uyulması gereken kurallardan (sıraya girme vb) bahsedilir.

DEĞERLENDİRME

Kalabalık olan bir yer ismi söyleyelim.

Tenha demek ne demektir?

Evde kalabalık mıyız?

Kalabalık olmak için kaç kişi olmalıyız?

OYUN ETKİNLİĞİ

Çocuklarla KUCAKLAŞMA OYUNU oynanır.

Çocuklar ayakta dururlar.Müzik başlayınca istedikleri gibi dans ederler.Müzik durunca her biri başka bir kişiye sarılacaktır.Sonra tekrar müzik başlar ve gene dans ederler.Müzik durunca bu kez iki kişiye sarılacaktır.Sonra üç .En sonundaçocuklardan herkese sarılmaları istenir.

(6)

Çocuklarla bilim merkezine geçilir. “Dans Eden Üzümler” deneyi yapılır.

Amaç: gaz akışı ile hareket arasında ki ilişkiyi göstermek

Araç ve gereçler: bir miktar kuru üzüm, cam su bardağı bir şişe maden suyu.

Eğitim durumu:

1.su bardağının dörtte üçüne maden suyu konur, kuru üzümler içine atılır.

2.üzüm tanelerini hareketleri izlenir.

3.nedenleri üzerinde düşünüp akıl yürütmeleri sağlanır.

Deneyin sonucu:

Üzüm tanelerinin etrafında gaz kabarcıkları oluşur. Bu gaz kabarcıkları sayesinde üzüm taneleri aşağı yukarı hareket eder.

Daha sonra çalışma sayfası açılır ve aşağıdaki yönergeler verilir:

- Her gemide kaç kişi var? Sayalım.

- Sizce hangi gemi daha kalabalık?

- Hangisi daha tenha? Söyleyelim.

- Gemilerdeki her bir kişi için bir kare boyayalım.

- Çizelgelerin altına kaç kişi olduğunu yazalım.

- Nasıl ölçtük? Söyleyelim.yönergeleriyle çalışma tamamlanır.

Ardından çalışma sayfaları açılır ve

- “Bu insanlar ne yapıyorlar? Söyleyelim. Dans ederken kendinizi nasıl hissedersiniz? Dans etmeyi sever misiniz? Resmini çizerek boyayalım.” yönergeleriyle çalışma tamamlanır.

(MİNİK İZLER 5 44,45,46 NOLU SAYFALAR) (GÜZELYAZI DEFTERİ ( )ÇİZGİ ÇALIŞMASI)