• Sonuç bulunamadı

Turizm Mevcut Durum Raporu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Turizm Mevcut Durum Raporu"

Copied!
46
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)

Turizm Mevcut Durum Raporu

T.C. Dicle Kalkınma Ajansı Araştırma Strateji Geliştirme ve

Programlama Birimi

2010

Dicle Bölgesi (TRC3)

(3)

03

İçindekiler İçindekiler

TABLO LİSTESİ ...4

ŞEKİL LİSTESİ ...5

SUNUŞ ...7

1. DÜNYA, AVRUPA ve TÜRKİYE’DE TURİZM ...10

1.1 Genel Bilgiler ...10

2. DİCLE BÖLGESİ’NDE TURİZM ...13

2.1 Tarihçe ...13

2.2 TRC3 Bölgesi Turizm Sektörü Genel Bilgileri ...15

2.2.1 TRC3 Bölgesi Turizm Göstergeleri ...16

2.2.1.1 Tesislere Giriş ve Konaklama Göstergeleri ...16

2.2.1.2 TRC3 Bölgesi’ndeki Otel İşletmelerinin ve Tesislerin Genel Durumu ...20

2.3 Turizm Sektörüne Yapılan Kamu Yatırımları ...22

2.4 Bölge’ye Gelen Turist Profilleri ...23

2.5 Turizm Çeşitliliği ...25

2.5.1 Mevcut Somut Kültürel Varlıklar ...25

2.5.2 Soyut Kültürel Varlıklar ...29

2.5.3 Mevcut Doğal Varlıklar ...32

2.5.4 Yerel Etkinlikler ...34

3. ANKET ÇALIŞMASI ...36

3.1 Anket Hakkında Bilgiler ...36

3.1.1 Yöntem ...36

3.1.2 Amaç ...36

3.1.3 Anketten Elde Edilen Bulgular ...36

GENEL DEĞERLENDİRME ...40

KAYNAKÇA ...41

EK………….. ...43

(4)

Tablo Listesi

Tablo 1: Dünya Turizm Örgütü Turizm 2020 Vizyonu ... 11

Tablo 2: Gelen Yabancı Turist Sayıları (Milyon) ... 11

Tablo 3: Turizm Gelirleri (Milyar USD) ... 12

Tablo 4: 2009 yılına ait Tesis Sayıları, Oda ve Yatak Sayısı ... 16

Tablo 5: 2009 Yılında Bazı Düzey 2 Bölgelerinin Yatak Kapasiteleri ... 17

Tablo 6: 2009 yılında Turizm İşletme Belgeli Tesislerin Konaklama Göstergeleri ... 18

Tablo 7: 2009 yılında Belediye Belgeli Tesislerin Konaklama Göstergeleri ... 19

Tablo 8: TRC3 Bölgesi’nde Bulunan Yıldızlı Otel Sayıları ... 20

Tablo 9: TRC3 Bölgesi’nde Bulunan Seyahat Acentaları ... 21

Tablo 10: 2008, 2009, 2010 yıllarında Düzey 2 Bölgelerinde Turizm Sektörüne Yapılan Kamu Yatırım Miktarları ... 23

Tablo 11: TRC3 Bölgesi Tescilli Sit Alanı ve Tescilli Yapı Sayıları ... 25

Tablo 12: TRC3 Bölgesindeki (Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak) Tescilli Sit Alanlarının İlçelere Göre Dağılımı ... 26

Tablo 13: TRC3 Bölgesindeki (Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak) Tescilli Kültür ve Tabiat Varlıklarının İlçelere Göre Dağılımı ... 27

Tablo 14: Dicle Bölgesi’nin Doğal Varlıkları ... 33

Tablo 15: TRC3 Bölgesi’nde Düzenlenen Yerel Etkinlikler ... 35

Tablo 16: İşletmelerde Hizmet Kalitesi ve Hizmet Sunumu Anlayışı ... 38

(5)

Şekil Listesi

Şekil 1: 2001-2009 Yılları Arasında Türkiye’de Toplam Ziyaretçi Sayısı ve Turizm Geliri ... 12 Şekil 2: Yıllara Göre TRC3 Turizm İşletme Belgeli ve Belediye Belgeli Yatak Kapasitesi ... 16 Şekil 3: 2009 Yılında Yatak Kapasitesinin Düzey 2 Bölgelerine Göre Dağılımı ... 18 Şekil 4: 2001-2010 Yılları Arasında Turizm Sektörünün Kamu Yatırımları

İçerisindeki Yüzdesel Dağılım ... 22 Şekil 5: Türkiye’de Turizm Sektörüne 2001-2010 Yılları Arasında Yapılan

Kamu Yatırımları ... 22 Şekil 6: Turizm Sektörüne Yapılan Kamu Yatırımlarının Düzey 2 Bölgelerine Göre Dağılımı ... 23 Şekil 7: TRC3 Bölgesi Sınır Kapılarından Giren Yabancıların Milletlerine Göre Dağılımı 2009

(Avrupa OECD Ülkeleri Vatandaşları) ... 24 Şekil 8: 2005-2008 Yılları Arasında Nusaybin ve Habur Sınır Kapısından Giriş Yapan

Suriye ve Irak Vatandaşları Sayıları ... 24 Şekil 9: TRC3 Bölgesine Gelen Yabancıların Sınır Kapılarına ve Yıllara göre Dağılımı ... 25 Şekil 10: 2009 Yılı İçerisinde Tesislere Gelen Müşteri Sayısının Aylara göre Dağılımı ... 37 Şekil 11: TRC3 Tarla Bitkileri Dağılımı 2009 Yılı İçerisinde Tesislerde Konaklayan

Müşterilerin Ülke Dağılımı ... 37

05

(6)
(7)

7

Sunuş

Turizm, ekonomik, sosyal, kültürel ve çevresel anlamda ülkeler ve bölgeler üzerinde güçlü bir etkiye sahip olup dünya ekonomisinde zamanla hızla gelişen sektörlerden biri olmuştur. Emek yoğun faaliyetlerin turizmde büyük bir paya sahip olması özellikle gelişmekte olan ülke ve bölgelerde turizmin ulusal ve bölgesel kalkınmada önemli araç haline gelmesini sağlamıştır.

Gelirleri arttıran ve verimliliği yüksek olan turizm sektörü aktif olduğu yerlerde sosyal yapıyı etkileyen önemli bir faktördür. Ekonomik gelişmelere büyük katkıları olan turizm, toplumun sahip olduğu gelenek ve kültür üzerinde de etkiye sahiptir. Ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda gelişmekte olan ülke ve bölgelerin kalkınmasında katkıları olan turizm sektörünün geliştirilmesi bulunduğu bölgenin refah seviyesinin de yükselmesini sağlayacaktır.

Bir bölgede bu kadar önemli etkileri olan turizm sektörünün kesintisiz bir şekilde gelişmesini devam ettirmesi için mevcut potansiyelin doğru bir şekilde değerlendirilmesi zorunlu hale gelmiştir. 9. Kalkınma Planı’nda sürdürülebilir turizm yaklaşımının TRC3 Bölgesi’nde de benimsenmesi ve uygulanmaların bu yönde gerçekleşmesi gerektiği belirtilmektedir. Bölgesel Gelişme Özel İhtisas Komisyonu Raporu’na göre Türkiye’de geçmiş yıllarda yapılan “İl Turizm Ana Planları” idari birim olarak il ile sınırlı kalınca, çevre illerin turizm potansiyeli ihmal edilmiş, birbirini tamamlayan turistik faaliyetlerin tasarlanması ve uygulanması sağlanamamış dolayısıyla bölgesel düzeyde var olan potansiyelin yetersiz değerlendirilmesine sebep olmuştur. Bununla birlikte, sosyal doku-turizm-turizm girişimciliği-sanayileşme-çevre ve benzeri unsurların bütüncül bir bakış açısı ile analiz edilmemesi birbiri ile çelişen uygulamalara yol açabilmektedir.

1990-2005 dönemlerini kapsayan 1989 GAP Master Planı’nda turizm sektörünün gelişmesi için stratejiler genel olarak belirlenmiş, turizm; öncelikli sektör olarak TRC3 Bölgesi illeri arasında gösterilmemiştir. 2002-2010 yıllarını kapsayan GAP Bölge Kalkınma Planı’nda ise kültür varlıklarının korunmasına yönelik adımlar atılmış, TRC3 Bölgesi illerinden Mardin ve Şırnak’ta bulunan kültürel değerlerin restorasyonun ve düzenlenmesinin yapılması, Mardin Kenti’nin ve Hasankeyf’in Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alınması hedeflenmiştir.1

Türkiye, evrensel ve kültürel değerlerin özellik ve güzelliklerin dünyaya tanıtılması ve uluslararası kuruluşların da katkılarıyla korunarak gelecek kuşaklara aktarılması amacıyla, Avrupa Konseyi Bülteni’nde “Avrupa Bir Ortak Miras Kampanyası” çerçevesinde Fransa ve Almanya ile birlikte örnek ülke olarak gösterilmiştir. Dünya Kültür ve Doğal Mirasını Koruma Sözleşmesi 1975 yılında yürürlüğe girmiş, hâlihazırda da yürürlükte olup sürekli güncellenmekte ve birçok ülkenin katılımı sağlanmaya çalışılmaktadır. UNESCO Dünya Miras Sözleşmesi’ne 1983 yılında imza atan Türkiye Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nün sorumluluğu altında birtakım çalışmalar yürütmektedir.2 Bu kapsamda Türkiye, Dünya Miras Listesine 9 yeri kayıt ettirirken, geçici listede 26 varlık bulunmaktadır. “Mardin Kültürel Peyzaj Alanı” da UNESCO Dünya Miras Listesi’ne önerilmektedir.

GAP Kültür ve Turizm Gelişim Bölgesi, Turizm Stratejisi 2023 kapsamında 9 tematik bölge arasında önerilirken, Dicle Bölgesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Turizm Merkezi

1 Dokuzuncu Kalkınma Planı 2007-2013, Bölgesel Gelişme Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, 2008.

2 Emekli, Gözde. Avrupa Birliği’nde Turizm Politikaları ve Türkiye’de Kültürel Turizm, Türkiye’de Kültürel Turizme İlişkin Yapılan Çalışmalar, Ege Coğrafya Dergisi, 99-107, İzmir, 2005.

(8)

ve Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişme Bölgesi olarak belirlenmemiştir. Turizm Gelişim Koridorları arasında bulunan İnanç Turizmi Koridoru ise Tarsus’tan başlayıp Gaziantep, Şanlıurfa ve Mardin yörelerini kapsamaktadır.

Turizm Stratejisi Eylem Planı 2007-2013 kapsamında Mardin’in de içinde yer aldığı Kültür Kentlerinde kültür turizmi canlandırılarak marka kültür kentlerinin oluşturulması yer almaktadır. Marka kent olarak seçilen illerde gerekli mimari düzenlemeler için kültürel varlıklar tespit edilerek önceliklerine göre restore edilecek ve kültürel varlıklara uygun fonksiyonlar kazandırılacak, özel bütçeleme çalışmaları yapılacak ve yerel fonlar geliştirilecektir.

Bu illerin ayrıca altyapı ve üstyapı eksiklikleri giderilecek ve konaklama kapasiteleri geliştirilecektir.3

GAP Eylem Planı’na göre Güneydoğu Anadolu Bölgesi Kültür Envanteri Projesi hayata geçirilecektir. 1.

SODES (Sosyal Destek Programı) kapsamında “GAP İlleri Tarih, Kültür ve Turizm Dokümantasyon Merkezi”

projesi Artuklu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü tarafından yürütülmektedir. DPT tarafından SODES çerçevesinde desteklenip Mardin Valiliği’nin koordinasyonunda yürütülmektedir. Dokuz GAP ilinin (Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Mardin, Siirt, Şanlıurfa ve Şırnak) kitap, makale, tez, arşiv belgeleri gibi alanlara ilişkin açıklamalı bibliyografyası oluşturulacak ve kitap olarak yayınlanacaktır. İkinci aşamada ise, bu bibliyografyalarda yer alan yayınların satın alınmasıyla bir kütüphane oluşturulacak ve akademisyen ve araştırmacıların kullanımına açılacaktır.4

Kültür ve İnanç turizmi açısından önem arz edecek tarihi yapıları barındıran Bölge’de, kültürel mirasın açığa çıkması ve korunması için çeşitli çalışmalar yürütülmektedir. GAP Eylem Planı’nda, Ekonomik Kalkınmanın Gerçekleştirilmesi ekseninde, Mardin yeni inanç ve kültür merkezlerinden biri seçilmiş, bu amaçla ilde gerekli düzenlemeler, altyapılar ve tanıtım çalışmaları yapılacağı belirtilmiştir. GAP Bölge Kalkınma Planı Uygulama Programı kapsamında “Antik Kentten Yeniden Yerleşime Dara” projesi yürütülmektedir. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından özel bir şirkete hazırlatılan “ GAP Bölgesi Turizm Envanteri ve Turizm Geliştirme Planı”nda

“Dara-Anastasiopolis”, Mardin’in en önemli arkeolojik kaynağı olarak görülmektedir. Bu boyut “Bu kaynak üzerine yerleşmiş olan Oğuz Köyü’nün yapılacak arkeolojik değerlendirme çerçevesinde kısmen veya tamamen başka bir bölgeye kaydırılması ve kazıların tamamlanarak çevre düzenlemesinin yapılması Mardin turizmi üzerinde çok olumlu etkiler yaratacağı gibi Şanlıurfa-Kızıltepe güzergâhı ile bölgeye gelen turistlerin Cizre istikametine devam etmeleri için önemli bir sebep oluşturacaktır” şeklinde tanımlanmaktadır.

GAP Bölgesi’nde Kültürel Mirası Geliştirme Programı kapsamında GAP illerine uygulanan projelerin %29’u TRC3 Bölgesi’nde gerçekleşmiştir. Tanıtım ve el sanatlarına yönelik “Mardin’de Anadolu Kültür Bileşenleri İçinde Süryani Yaşam Biçiminin Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Açıdan İncelenmesi” adlı proje, telkari işçiliğinin geliştirilmesi, tanıtıma yönelik bilgilendirme panoları, Mardin Rehberi, yine Mardin ili için kültür ve inanç turizmini canlandırmak amacı ile Deyrulzafaran Manastırı restorasyonu ve Mardin Tarihi İhtisas Kütüphanesi’nin oluşturulması gibi projeler bu kapsamda uygulanmıştır. Batman ilinde el sanatlarının korunup yaşatılması ve yöresel motiflerin değişik materyallerle el sanatlarına yansıması üzerine proje geliştirilmiştir. Şırnak’ta Cizre İnanç Parkı’nın Restorasyonu, el sanatlarına yönelik Şırnak El Sanatlarını Yaşatma ve Geliştirme, Siirt’e Has Tiftik Dokumacılığının Geliştirilmesi projeleri de Kültürel Miras Hibe Programı Kapsamında uygulanan projelerdendir.5 Mardin Valiliği’nin Katılım öncesi Yardım Aracı (IPA) çerçevesinde Mardin Kültürel-Turizm Merkezi Projesi 2009 yılında kabul edilmiştir. Bölgesel Rekabet Edilebilirlik Operasyonel Programı kapsamında olan bu proje ile Mardin ili özelinde kültür ve inanç turizminin canlandırılması ile sosyo-ekonomik iyileşme sağlanması ve neticesinde bölgesel rekabet edebilirliğin ve istihdam kapasitesinin arttırılması, bölgesel sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyleri arasındaki farkların azaltılması hedeflenmekte, Eski Mardin’in turizm alt yapısının iyileştirilmesi ve Mardin için bir Turizm Tanıtım Planının geliştirilmesi ve uygulanmasıyla, turizm gelirlerinde artış sağlanması amaçlanmaktadır.6

3 Türkiye Turizm Stratejisi 2023, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2007.

4 http://www.artuklu.edu.tr/Pages.asp?Id=38

5 Güneydoğu Anadolu’da Kültürel Mirasın Korunması ve Turizmin Geliştirilmesi 6 T.C. Mardin Valiliği Proje Koordinasyon Merkezi,

www.mardinproje.gov.tr

(9)

9

Zengin tarih ve kültürel mirasa sahip olan fakat diğer bölgelere göre sosyo-ekonomik açıdan geri kalmış TRC3 Bölgesi için turizm, kalkınma farklılıklarını azaltacak bir sektördür. Bu amaçla hazırlanan TRC3 Bölgesi Turizm Mevcut Durum Raporu, Dünya, Avrupa ve Türkiye’de turizm sektörü ile ilgili genel bilgilerden, Dicle Bölgesi’nde turizm sektörü içerisinde TRC3 Bölge illerinin kültürel zenginliğinin oluşmasını sağlayan tarihsel gelişiminden, sektörün sahip olduğu bölgesel göstergelerden, sektöre yapılan kamu yatırımlarından, Dicle Bölgesi’ne gelen turist profillerinden, Bölge’deki turizm çeşitliliğini oluşturan unsurlardan ve Bölge’deki konaklama tesislerine uygulanan anket çalışmasından oluşmaktadır. Bölge’deki turizm sektörü için önem arz eden bu unsurların detaylı olarak tanımlanması turizm açısından mevcut potansiyeli ortaya çıkaracak, kaynakların doğru ve etkili kullanılmasına yardımcı olacaktır.

(10)

1. DÜNYA, AVRUPA VE TÜRKİYE’DE

TURİZM

1.1 Genel Bilgiler

Turizm, yatırımların ve ekonomik faaliyetlerin artmasını sağlayacak, birçok sektördeki işletmelerin mevcut kapasitelerini ve iş hacimlerini geliştirmesini tetikleyecek bir etkiye sahiptir. Bulunduğu yerde; geliri ve istihdam oranını arttırmak, sosyal ve kültürel hayata tesir etmek, bunun yanında, bulunduğu bölgenin ulusal ve uluslararası düzeyde tanıtımını sağlamak gibi çok yönlü etkileri vardır. Oluşturacağı bu etkilerle, turizm, özellikle gelişmekte olan ülkelerde bölge kalkınmasına büyük katkı sağlayabilmektedir. Dünyada yaklaşık 300 milyon insanın istihdamını sağlayan turizm sektörü uluslararası ölçekte geniş iş olanakları yaratmaktadır. Dünyada her 16 çalışandan biri turizm sektöründe olup uluslararası sermaye yatırımlarının yaklaşık %7’si bu alana yapılmaktadır.7 Turizm, uluslararası ilişkiler ve ekonomik anlamda kapsadığı faaliyetler açısından dünyada ve ülkemizde önem kazanması gereken bir sektör haline gelmiştir.

Turizm sektörü gün geçtikçe artan öneminden dolayı dünya ölçeğinde ve bölgesel düzeylerde yoğun bir rekabet ortamındadır. Dünya Turizm Örgütü’nün (DTÖ) hazırladığı Turizm 2020 Vizyonu Raporuna göre, 2020 yılında turist sayısı 1,6 milyara, harcamaları ise 2 trilyon dolara ulaşacaktır. Aşağıdaki tablodan da görüleceği gibi DTÖ tarafından turizm sektörünün yıllık % 4,1 oranında büyüyeceği öngörülerek küresel ekonomiden daha hızlı bir şekilde gelişeceği tahmin edilmektedir. Rapora göre, 2020 yılında en fazla turist çekecek üç bölge sırasıyla Avrupa (717 milyon), Doğu Asya ve Pasifik (397 milyon) ve Amerika (282 milyon) olacaktır.

1995 yılında pazar payı %60 iken 2020 yılında pazar payının %46’a düşeceği tahmin edilen Avrupa, buna rağmen dünyada en fazla turist çeken bölgesi olacaktır. 8

DTÖ 2020 vizyonu bu şekilde öngörülerde bulunurken, Türkiye Turizm Stratejisi 2023 belgesi de Türkiye için uzun vadeli bir turizm stratejisi oluşturmuştur. Bu stratejinin ana hedefi Türkiye’nin 2023 yılında dünyanın en çok turist çeken ve en fazla turizm geliri elde eden ilk 5 ülkesinden biri olmasıdır.

7 Emekli, Gözde. Avrupa Birliği’nde Turizm Politikaları ve Türkiye’de Kültürel Turizm, Ege Coğrafya Dergisi, 99-107, İzmir, 2005.

8 World Tourism Organization, http://www.world-tourism.org/facts/2020.html

(11)

11

Tablo 1 : Dünya Turizm Örgütü Turizm 2020 Vizyonu

Kaynak: World Tourism Organization

Kaynak: UNWTO World Tourism Barometer, Nisan 2010

Tablo 2’de de görüleceği üzere, 2008 yılında dünya üzerinde en çok turistin ziyaret ettiği ülkelerin sıralamasında Türkiye 25 milyon yabancı turist sayısı ile 8. sıradadır. Dünya Ticaret Örgütü’nün en son yayınladığı istatistiklere göre 2009 yılında gelen yabancı turist sayısında Türkiye 7. sıraya yükselerek Almanya, Malezya ve Meksika’yı geride bırakmıştır. Türkiye, 25.5 milyon turistle, dünyada en çok turist çeken 7. ülke konumunda bulunmaktadır.

Türkiye, Dünya Turizm Örgütü’ne göre 2008 yılında patlak veren küresel ekonomik krize rağmen turizm sezonunu başarılı bir biçimde geçiren ülkeler arasında yerini almıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verilerine göre 2008 yılında Türkiye’ye gelen yabancı turist sayısı bir önceki yıla oranla % 13 artmış ve turist sayısı 26 431 124’e ulaşmıştır. Bu rakam 2009 yılında ise 27 347 977’ye, 2010 yılında ise 28 510 852’ye yükselmiştir. 9

Turizm sektöründen elde edilen gelire bakıldığı zaman ise Türkiye 2008 yılında bir önceki seneye göre bir sıra yükselerek yaklaşık 22 milyar dolarla, dünyada en çok turizm geliri elde eden ülkeler konumunda 9. sıraya oturmuştur. 2009 yılında ise bir önceki yıla göre Türkiye’de Turizm gelirleri biraz düşüş göstererek 21,3 milyar dolara, 2010 yılında ise 20,8 milyar dolara gerilemiştir. Tablo 3 incelendiğinde, en çok turizm geliri elde eden 10 ülke arasında, Türkiye’nin daha alt sıralarda olduğu görülmektedir.

9 Turizm Geliri ve Gideri, GSMH ve GSYİH, İhracat ve İthalat ile Ortalama Harcamalar, Turizm İstatistikleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı, http://www.kultur.gov.tr/

Tablo 2 : Gelen Yabancı Turist Sayıları (Milyon)

(12)

2009 yılında dünyada en çok turist çeken 7. ülke konumundayken, Türkiye’nin turizm geliri açısından 9. sırada yer alması, üst gelir turist grubunun yanında orta ve alt gelire sahip çoğunluğun ülkeyi tercih ettiği ortaya çıkmaktadır. Diğer ülkelerle karşılaştırıldığı zaman Türkiye’de turistlerden yeterince gelir elde edilemediği görülmektedir. Buna rağmen gelen turist sayısı açısında Türkiye’nin dünyada ilk 10’da yer alması, TRC3 Bölgesi için de büyük avantaj sağlamaktadır. Ülkeye gelen turistlerin Bölge’ye çekilebilmesi, Bölge’nin turizm gelirlerini de arttıracaktır. Böylece ülkenin sahip olduğu zengin turizm potansiyeli kullanılması, Bölge’de turizme dayalı kalkınmanın gerçekleşmesini mümkün olabilecektir.

Türkiye’nin 2008 yılı turizm geliri 2007’ye göre %18,7 artışla 21,9 milyar dolar olarak kaydedilirken, 2009 yılında 21,3 milyar dolar, 2010 yılında ise 20,8 milyar dolar gelir elde edilmiştir. Dünya’da 2008 sonunda patlak veren krizin etkileri Türkiye’de 2009 ve 2010 yıllarında hissedilmiştir. Dünya ekonomisinin kötüye gitmesinden, petrol fiyatlarının artmasından ve kur farklarındaki ani değişmelerden ötürü Avrupa başta olmak üzere tüm dünyada turizmin büyümesinde bir durgunluk yaşanmıştır. 10 Buna rağmen Türkiye’de 2008, 2009 ve 2010 yıllarında bir önceki seneye göre gelen turist sayısı artış göstermiş, turizm gelirlerinde büyük bir düşüş yaşanmamıştır.

Türkiye her iki kategoride de dünya sıralamasında birer basamak yükselmiştir.

Tablo 3 : Turizm Gelirleri (Milyar USD)

Şekil 1: 2001-2009 Yılları Arasında Türkiye’de Toplam Ziyaretçi Sayısı ve Turizm Geliri Kaynak: UNWTO World Tourism Barometer, Nisan 2010

Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı

10 Dünya’da ve Türkiye’de Turizm 2008, Turizm Raporları, Turizm İstatistikleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Araştırma ve Değerlendirme Daire Bşk. http://www.kultur.gov.tr/

(13)

13

Dicle Bölgesi’nin sahip olduğu kültürel ve doğal varlığın oluşturduğu turizm potansiyeli geçmişten günümüze çeşitli sebeplerden dolayı yeterince değerlendirilememiştir. Bölgedeki mevcut varlıkların yeterince araştırılamaması, güvenlik ve ulaşım problemlerinin yarattığı sorunlar sebebiyle TRC3 Bölgesi’nde turizm, geç ele alınmış bir sektör olarak karşımıza çıkmaktadır. Güvenlik ve ulaşım problemlerinin geçmişe nazaran daha iyi durumda olması, kültür varlıklarının araştırılmasına önem gösterilmesi, Bölge’deki turizm sektörünü de önceki yıllara göre canlandırmıştır.

Kültür ve inanç turizminin çarpan etkisinin, diğer bir turizm çeşidi olan deniz, kum ve güneş turizminin çarpan etkisinden daha fazla olduğu bir gerçektir. Deniz turizmi profilindeki turist, vaktinin çoğunu otelde ve denizde geçirirken, kültür turizmi için gelen turist, vaktinin çoğunu dışarıda geçirmektedir. Bu nedenle, kültür ve inanç turizmi açısından ciddi bir potansiyel barındıran TRC3 Bölgesi, gelen turistlerin daha çok harcama yapması açısından avantajlı durumdadır. Bölgeye has ürünler ilgi çekmekte, bu durumdan Bölge esnafı da kazanç sağlamaktadır. Bölgeye özgü ürünlerin markalaşmasıyla bu alandaki kazanç ve dolayısıyla turizm gelirleri artacaktır. Alternatif turizm çeşitleriyle de sektörün çarpan etkisi daha geniş bir alana yayılabilecektir.

2.1 Tarihçe

TRC3 Bölgesi kendi topraklarında birçok medeniyetlere beşiklik etmiştir. Bölge, tarihsel gelişiminden kaynaklı olarak kendi içerisinde geçmişte çeşitli isimler almıştır. Mardin doğusu ile Dicle Nehri’nin batısını kapsayan alana Turabbin (Hizmetkârlar Dağı) Bölgesi denmektedir. Mardin çevresinde dik yamaçlara sahip olan Turabdin, Dicle Nehri’nin güney sahilinden başlayarak Suriye sınırına kadar devam etmektedir. Bölge, Mezopotamya Ovası ve Dicle Nehri ile bütünleşmiştir.11 Turabdin Bölgesi; Mardin-Merkez, Yeşilli, Ömerli, Savur, İdil, Dargeçit, Nusaybin İlçesi’nin kuzeyini ile Batman’ın Hasankeyf İlçesini ve Şırnak’ın Cizre İlçesi’nin kuzeyini kapsamaktadır.

Romalıların doğunun eski topluluklarından almış oldukları Turabdin (Hizmetkârlar Dağı) adı, daha sonraları 14.

Yüzyıldan itibaren kurulan manastırlarda yaşayan keşişlere atfedilerek, Hıristiyan bakış açısına göre “ Tanrı Hizmetkârları Dağı’na” dönüşmüştür. 12

TRC3 Bölgesi’nde hüküm süren Hititler, Medler, Asurlular, Persler, Sasaniler, Romalılar, Samiler, Babiller, Urartular, Emeviler, Abbasiler, Akadlar, Safeviler Artuklular, Akkoyunlular, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar günümüze kadar birçok iz ve kalıntı bırakmışlardır. TRC3 Bölgesi’ne yerleşmiş medeniyetlerin tarihsel gelişimi ile zamanla zengin bir kültürel miras ortaya çıkmıştır.

11 Erkanal, Hayat. Geçmişten Günümüze Nusaybin Sempozyumu; Mezopotamya’ya Açılan Kapı: Nusaybin: Tur Abdin, T.C. Nusaybin Kaymakamlığı, Nusaybin – Mardin, 27-28 Mayıs 2004.

12 Güneydoğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma Planı Uygulama Programı, T.C. Başbakanlık GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Ankara, 2002.

2. DİCLE

BÖLGESİ’NDE

TURİZM

(14)

Fırat ve Dicle nehirleri arasında bulunan Mezopotamya bölgesi, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Yukarı Mezopotamya havzasında yer alan Mardin, bölgenin en eski şehirlerinden biridir.

Mardin’in kuruluşu Eski Yakın Doğu tarihine göre Subariler zamanına dayanmaktadır. 1911-1929 yılları arasında Alman Arkeologu Baron Marvan Oppenheim’in yaptığı kazılardan elde ettiği, Sümer ve Babil katları arasında bulunan kiremitler, Subariler’in MÖ.4500-3500 arasında Mezopotamya’da yaşamış olduğunu göstermektir. Mardin, Sümer Kralı Lugarzergiz tarafından MÖ.2850 yılında Akdeniz’e kadar uzandığı sefer sırasında egemenlik altına alınmıştır. Sümerler, şehircilik, sulama ve tarım alanında ileri bir seviyeye ulaşmış; yaptıkları geniş fetihler sonucunda güçlerini kaybedince M.Ö. 2820’de yani 30 yıl sonra Mardin’i Akadlar’a bırakmışlardır.13

Mardin ve çevresinde, daha sonrasında sırasıyla Mitanniler, Hititler, Asur Aramiler, İskit-Kimmer-Med, Babiller, Persler, Büyük İskender, Makkadonya, Selevkos, Abgarlar (Urfa Krallığı) -Dikran, Roma, Sasaniler, Araplar-Emeviler-Abbasiler, Hamdaniler, Mervaniler, Selçuklular- Türkmenler, Artuklular, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Safeviler ve Osmanlılar egemenlik kurmuşlardır.

Arap-İslam fetihlerine kadar askeri mevki niteliğinde olan Mardin, Arap fetihleriyle birlikte gelişmeye başlamış ve hanedanın başkenti olduğu Artuklu döneminde gerçek ve parlak bir “kent” halini almıştır.14

Mardin’nin adına ilişkin çeşitli açıklamalar vardır. Bir kısma göre Süryanice “Merdo”dan, kimine göre Ermenice “Mardi”den, kimine göre de “Marde” adlı bir kavimden gelmektedir.

1923 yılında Cumhuriyet’in ilanı ile birlikte Mardin, Türkiye Cumhuriyeti’nin illerinden biri olmuştur.15

Batman’ın tarihi hakkında en eski bilgiler halk hikâyeleri, mitler ve Heredot tarihinde verilmektedir. Bu bilgilere göre MED kralı Abtyagestin’in torunu Kyros karşıtı Erpagazso M.Ö. 550 yılında yenilince Med asilzadeleri arasındaki utancından dolayı (diğer bir görüşe göre de Kyros Pres egemenliği altında kalmamak için) Med’lerin yaşadığı Media bölgesinin kuzey batı ucundaki topraklara çekilerek bu bölgeye yerleşmiştir. M. Ö. 546’da karaçalı, sazlık ve bataklıktan oluşan bu bölgenin ortasında yapay bir adacık oluşturup, adına “Han Obası” anlamına gelen

“Elekhan” denilmiştir. 194 yıl bağımsız ve mutlu bir dönem geçiren Elekhan’ı, 352 yılında Büyük İskender ele geçirmiştir.

Daha sonra burası Lesepkoslar, Partlar, Romalılar, Sasani ve Bizans’ın egemenlikleri altına girmiştir. Bölge, Artuklular, Moğollar, İlhanlılar, Celaliler, Karakoyunlu (Pezreşe), Akkoyunlular ve 1500 yılında da Savefiler’in eline geçmiştir.

Şimdi Batman’a bağlı ilçelerden olan Hasankeyf, Dicle Nehri’nin üzerinde, Turabdin ve Mardin yörelerini Botan, Bitlis ve Van bölgelerine bağlayan tarihsel bir geçit noktasıdır. Hasankeyf Roma ve Bizans dönemlerinde çok önemli bir sınır kalesiydi. Bu dönemlerde Kefa (Cepha) adıyla bilinen yerleşim, Hısn’d Keyfo, Hısnkeyfa adlarını da almıştır.

1515 yılında, 4. Murat Bağdat seferi sırasında kendisine çok yardım eden Turhan oğlu Mahmut Paşa’ya Elekhan’ı içine alan Batman suyu ile Botan suyu arasında kalan bölgenin tamamını vermiştir. Bu gelişmeden sonra Elekhan adı değişikliğine uğrayarak halk dilinde Elah ve daha sonra “İluh” ismini almıştır.

İluh köy birimi olarak kayıtlara geçmiş ve Siirt vilayeti, Elmedin kazasına bağlı olarak varlığını devam ettirmiştir. Bugünkü Batman Çayı’nın 1926-27 yılı ilkbaharında taşması sonucu Elmedine yerleşim birimi haritadan silinmiş ve İluh köyü Beşiri (Kobin) ilçesine bağlanmıştır. Batman isminin nereden geldiği hakkında görüşler olmayıp, bir görüşe göre bugünkü Batman Çayı’nın adı 1950’li yılların başında Iluh Köyü’ne verilmiştir.

Yaygın olan görüşe göre de Iluh Köyü’nün aşağı kısmında ilk deneme kulesi kurulduğunda TPAO’nun tesislerinin bulunduğu bölgeye bakmaktan gelen “Batman” adı verilmiştir.

İluh, 1937 yılında bucak haline getirilmiştir. 1940’lı yılların sonları ile 1950’li yılların başlarında bölgede var olan petrol filizlerinin değerlendirilmesi sonucunda İluh bucağında her alanda büyük ilerlemeler yaşanmıştır. Bunun üzerine 2 Eylül 1957 tarihinde bucak, ilçe teşkilatı olarak kabul edilmiştir.

1955 genel nüfus sayımında İluh nüfusunun 4713 olarak kaydedilmesiyle 2 Kasım 1955 yılında Belediye teşkilatı kurulmuştur. 1990 yılına kadar çok hızlı bir gelişme gösteren Batman, 16 Mayıs 1990 tarih ve 3647 sayılı kanunla Türkiye’nin 72. ili olmuştur. 16

Mardin Batman

13 http://www.mardinkulturturizm.gov.tr/,

14 http://www.mardin.gov.tr/turkce/tarihi/tarihcetarihdekiyeri.asp S. Aydın, K. Emiroğlu, O. Özel, S. Ünsal, Mardin Aşiret-Cemaat-Devlet, Türkiye Ekonomik ve Toplumsal Tarih Vakfı, İstanbul, 2001.

15 http://www.mardinkulturturizm.gov.tr/, • http://www.mardin.gov.tr/turkce/tarihi/tarihcetarihdekiyeri.asp 16 http://www.batmankulturturizm.gov.tr/

(15)

15

2.2 TRC3 Bölgesi Turizm Sektörü Genel Bilgileri TRC3 Bölgesi’nin tarih boyunca farklı uygarlıkları bünyesinde barındırmasından kaynaklanan kültürel zenginliğinin doğru yerlerde kullanılması Bölge’nin kalkınmasına büyük katkı sağlayacaktır. Bu katkının Bölge’de geniş bir alanda kendini hissettirmesi için turizm sektörünün etkin bir şekilde ele alınması gerekmektedir. Kültür ve inanç turizminin yanında, termal turizm, gençlik turizmi, iş turizmi, vb. turizm çeşitleriyle Bölge’nin sahip olduğu mevcut potansiyel değerlendirilmelidir.

Emek yoğun olan ve birçok alanda istihdam yaratan turizm sektöründen Bölge, yıllardır tam anlamıyla yararlanamamıştır.

Turizm sektörünün bölgesel düzeylerde yoğun bir rekabet ortamında olduğu göz önünde bulundurulursa, eldeki potansiyelin doğru ve etkin kullanmanın önemi daha çok ortaya çıkmaktadır. Bölge’yi özel kılan özelliklerin tespit edilmesi, eldeki mevcut kaynakların verimli ve doğru bir şekilde turizmi geliştirmek amaçlı kullanılması gerekmektedir.

Şırnak topraklarında birçok medeniyetler kurulmuş, bu topraklar buğdayın ilk kullanıldığı, tekerleğin, yazının bulunduğu ve kullanıldığı uygarlıkları bünyesinde barındırmıştır. 19800 yıllık bir geçmişi olan Tufan olayının Şırnak ili sınırlarında bulunan Cudi dağında noktalandığına inanılmaktadır. Bu nedenle Şırnak, tarihsel olduğu kadar dinsel bakımdan da önem taşımaktadır.

Cizre’nin Hz. Nuh tarafından tufan öncesi kurulduğu söylenirken, ikinci kez Nuh ve oğulları tarafından inşa edildiğinde Şırnak’ın da yazlık ve yayla olarak kullanıldığı söylenmektedir. Şırnak, Tufan ve Nuh anlamına gelmektedir. Bu nedenle şehre “Nuh Nebi Kenti” denir.

Şırnak’ın bulunduğu bölge; Guti, Babil, Med, Asur, Pers, Sasani İslam İmparatorluğu, Emevi, Abbasi, Selçuklu, Eyyubi ve Osmanlı hâkimiyetinde kalmıştır. Tarihte birçok önemli devletin başkentini de kendi topraklarında barındıran Şırnak’ta, Birinci Babil devletinin başkenti Babil (Kebeli Köyü) Cizre sınırları içindedir.

Guti (Gudi) İmparatorluğu’nun başkenti olan Bajarkard ise Silopi ilçesi topraklarındadır. 1517’de Osmanlı devletinin egemenliği alanındaki topraklar arasına katılan Şırnak yöresi, Bitlis, Cizre ve Hakkâri beyleri tarafından özerk bir biçimde yönetilmiştir.

Önemli kervan yollarının kavşağında yer alan Cizre ve Şırnak, stratejik bakımdan asırlarca önemini korumuştur. Daha önce Şırnak, Cizre’ye bağlı bir yer iken Cumhuriyet döneminde Siirt iline bağlı bir ilçe haline gelmiştir. 18 Mayıs 1990 tarihinde de il statüsüne kavuşmuştur. 17

Siirt, Mezopotamya ve Anadolu uygarlıklarının kesiştikleri alanda kurulmuştur. Bu yüzden kuzeyinde ve güneyinde ortaya çıkan medeniyetler, yörenin kültürel gelişmesinde etkili olmuştur.

Siirt adının Sami Dili’nden geldiği öne sürülmektedir. Bazı kaynaklarda bu adın, Keldani Dili’nden, kent anlamına gelen Keert (Kaa at) sözcüğünden kaynaklandığı yazılıdır. Süryaniler kente Seerd (halk diliyle Sert) demişlerdir. 19. yüzyılda da Sert, Seerd, Sört, Sairt olarak söylenmiş, günümüzde de Siirt biçimiyle benimsenmiştir.

Siirt İli’nde yapılan yüzey araştırmalarında Neolitik, Kalkolitik, Tunç ve Helenistik, Roma, Bizans–İslam ve Yakınçağ’ı kapsayan dönemlere ait buluntular ortaya çıkarılmıştır. M.Ö. 3000’lerde yörede hâkimiyet kuran Hurriler’den sonra sırasıyla Hitit, Urartu, Asur, Med ve Pers’ler de buraya egemen olmuşlardır.

Siirt, Samiler, Babiller, Urartular, Emeviler, Abbasiler, Romalılar, Bizanslılar, Artuklular, Akkoyunlular, Safeviler, Selçuklular ve Osmanlılar gibi medeniyetlere de beşiklik etmiştir. 26 Eylül 1919 yılında 48 Sayılı Heyet-i Umumiye Kararı ile bağımsız sancak haline getirilen Siirt, 1923 yılında Cumhuriyet’in ilanıyla beraber il olarak kabul edilmiştir. 18

Şırnak Siirt

17 Şırnak Kültür Envanteri, Şırnak Valiliği, 2009.

http://www.sirnakkulturturizm.gov.tr/, http://www.sirnak.bel.tr/

18 http://www.siirtkulturturizm.gov.tr/, http://www.siirt.bel.tr/

(16)

2.2.1 TRC3 Bölgesi Turizm Göstergeleri

2.2.1.1 Tesislere Giriş ve Konaklama Göstergeleri

TRC3 Bölgesi’ne gelen turistin konaklamasını sağlayacak yatak kapasiteleri dikkate alınarak Bölge’nin yıllar itibari ile sergilediği eğilim aşağıdaki tabloda görülmektedir. Aşağıdaki şekil incelendiğinde 2006 yılından 2009 yılına doğru hem Belediye Belgeli Tesislerin hem de Turizm İşletme Belgeli Tesislerin yatak kapasitelerinin hızlı bir artış eğiliminde olduğu görülmektedir. Bu artış büyük oranda Mardin’deki tesislerin yatak kapasitelerinin artışından kaynaklanmaktadır. 2000-2009 yılları arasında Mardin dışındaki diğer TRC3 illerinde Turizm İşletme Belgeli ve Belediye Belgeli yatak sayılarında düşüş yaşanırken, Mardin’de 1.071 artış olup yatak sayısı 2009 yılı sonunda toplam 1.843 olmuştur. Batman’da 157 kadar düşüş gerçekleşmiş yatak sayısı 2009 yılı sonunda 859, Şırnak’ta 206 kadar düşüş gerçekleşmiş yatak sayısı 553 olmuş, Siirt’te ise Belediye Belgeli yatak sayılarında 111 kadar düşüş gerçekleşmiş yatak sayısı 2009 yılı sonunda 153 olmuştur.

Şekil 2: Yıllara Göre TRC3 Turizm İşletme Belgeli ve Belediye Belgeli Yatak Kapasitesi

Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı, TÜİK: Bölgesel İstatistikler, 2010 19

Tablo 4: 2009 yılına ait Tesis Sayıları, Oda ve Yatak Sayısı

Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı, TÜİK: Bölgesel İstatistikler, 2010

19 TÜİK, Bölgesel İstatistikler, 2010,

http://tuikapp.tuik.gov.tr/Bolgesel/menuAction.do

(17)

17

Yukarıdaki tabloda görüleceği üzere, GAP illeri arasında Turizm Yatırım Belgeli Tesisler dışında kalan toplam İşletme Belgeli ve Belediye Belgeli Tesis sayısı açısından Gaziantep 74 tesis sayısı ile bölgede en fazla tesis sayısına sahip olan ildir.20 TRC3 Bölgesi’ndeki İşletme belgeli ve belediye belgeli tesisler toplamı, GAP Bölgesi’nde yer alan tesisler toplamının %17’sini oluşturmaktadır. Toplam işletme ve belediye belgeli tesis sayısı içerisinde 22 rakamı ile Mardin TRC3 Bölgesi’nde ilk sırayı almaktadır. Diğer TRC3 illerinden Batman ve Şırnak’ta 7, Siirt’te 4 tesis bulunmaktadır. Batman’da Turizm Yatırımı Belgeli Tesis bulunmazken, Siirt’te de Turizm İşletme Belgeli tesis yoktur. Turizm Yatırımı Belgesi almış işletmeler dışında yatak sayısı açısından GAP illeri arasında yine Gaziantep 5.550 ile ilk sırada olup TRC3 illeri arasından Mardin 1.843 yatak sayısı en çok yatak kapasitesine sahip olan ildir. Batman 859, Şırnak 553 ve Siirt 153 yatak sayısına sahiptir.

Kültür ve Turizm İl Müdürlükleri’nden elde edilen en güncel verilere göre Turizm Yatırımı Belgesi almış işletmeler dışında Mardin’de Turizm İşletme Belgeli ve Belediye Belgeli Tesislerin toplam yatak kapasitesi 1.729, Batman’da 899, Şırnak’ta 713 ve Siirt’te 181’dir.

Kültür ve inanç turizmi açısından TRC3 Bölgesi ile benzer özellikler gösteren diğer Düzey 2 Bölgelerine bakıldığında, TRC3 Bölgesi 5.483 yatak sayısı ile kültür ve inanç turizmi merkezleri arasında en düşük yatak kapasitesine sahip olan bölgedir. Aşağıdaki şekilde de görüldüğü gibi 27.369 yatak sayısı ile TR71 Bölgesi (Kırıkkale, Aksaray, Niğde, Nevşehir, Kırşehir), turizm alanında benzer özellikler gösteren diğer Düzey 2 Bölgeleri arasında en fazla yatak kapasitesine sahip bölgedir.

Tablo 5: 2009 Yılında Bazı Düzey 2 Bölgelerinin Yatak Kapasiteleri

Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı, TÜİK: Bölgesel İstatistikler, 2010

20 Tesislerinin Belgelendirilmesine ve Niteliklerine İlişkin Yönetmelik, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü, http://www.ktbyatirimisletmeler.gov.tr

(18)

TRC3 Bölgesi’nde yatak kapasitesinin yıllar içerisindeki dağılımına bakıldığında, Şekil 2’de de görüleceği üzere yatak sayısında 2006 yılından 2009’a doğru bir artış meydana gelmiştir. Fakat bu artışa rağmen mevcut yatak kapasitesinin yetersiz olduğu hem sahada yapılan görüşmelerde hem de göstergelerde görülmektedir. 21 Aşağıdaki tablolarda yer alan göstergelere göre 2009 yılında Turizm İşletme Belgeli Tesislerin doluluk oranı 27,2 iken, Belediye Belgeli Tesislerde doluluk oranı 27,5’dir. TRC3 Bölgesi yerli ziyaretçi bakımından doluluk oranlarında Türkiye genelinin üzerinde rakamlar sergilemektedir. Türkiye’de Turizm İşletme Belgeli tesislerde yerli turist doluluk oranları %13,5 iken TRC3 Bölgesi’nde %25,6’dır. Belediye Belgeli Tesislerde ise yerli turist doluluk oranı Türkiye’de %17,2 iken TRC3 Bölgesi’nde %24,2’dir.

Şekil 3: 2009 Yılında Yatak Kapasitesinin Düzey 2 Bölgelerine Göre Dağılımı

Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2010

21 Mardin Kent Konseyi-Turizm Komisyonu, Mardin Belediyesi Meclis Toplantı Salonu, 07.06.2010.

Kalkınma Kurulu Kültür, Turizm ve Spor İhtisas Komisyonu, Siirt Öğretmenevi, 13.07.2010.

Tablo 6: 2009 yılında Turizm İşletme Belgeli Tesislerin Konaklama Göstergeleri

Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2010

*TRC3 Bölgesi Ortalama Kalış Süresi ve Doluluk Oranları Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verileri kullanılarak hesaplanmıştır.

(19)

19

Kültür ve Turizm İl Müdürlüklerine göre 2009 yılında Mardin’e yaklaşık 803.000’i yerli ve 110.000’i yabancı ziyaretçi olmak üzere toplam 913.000 ziyaretçi gelmiştir. Şırnak’a yine 2009 yılında 13.789’u yerli ve 1.788’i yabancı olmak üzere toplam 15.577 ziyaretçinin geldiği aynı yılda Batman’a ise yaklaşık 750.000 kişinin geldiği tahmin edilmektedir. . TRC3 Bölgesi içerisinde Turizm İşletme Belgeli ve Belediye Belgeli İşletme Tesislerine toplam geliş sayısı açısından Mardin 118.177 giriş sayısı ile ilk sırada yer alırken, Batman 55.557 ile ikinci sırayı, Şırnak 31.602 ile üçüncü sırayı ve Siirt 15.655 giriş sayısı ile son sırada yer almaktadır. Dicle Bölgesi’ne gelen ziyaretçilerin yaklaşık %54’ünün Mardin’de, %25’inin Batman’da, %7’sinin Siirt’te, % 14’ünün ise Şırnak’ta konakladığı göze çarpmaktadır. Bölge’deki toplam tesislere giriş sayısı (220.991) Türkiye’de ki toplam tesislere giriş sayısı içerisinde (45.065.161) yalnızca %0,49’luk bir pay tutmaktadır.

Bu rakamlara göre Mardin iline gelen turistlerin 365 güne eşit dağıldığı ve ilde konaklamak isteyebilecekleri varsayılırsa, günde aynı anda en az 2,501 turisti konaklatabilecek bir kapasiteye ihtiyaç duyulmaktadır. Mardin turizminin özellikle ilkbahar ve son bahar aylarında yoğunlaştığı ve hafta sonlarında tepe değerlerine ulaştığı düşünülürse bu mevsimlerde ve hafta sonlarında aynı anda 2,501 yatağın çok üzerinde bir konaklama hizmeti sunulmasına ihtiyaç vardır. Dolayısıyla, Mardin’deki toplam turizm işletme ve belediye belgeli tesislerdeki mevcut 1.843 yatak kapasitesi dönemsel olarak yetersiz kalmaktadır. Mardin’de konaklayan turist sayısının Mardin’i ziyaret eden turist sayısı içerisinde çok küçük bir pay oluşturması ilde konaklama imkânlarının yetersiz olmasıyla kısmen açıklanabilir; fakat tesis sayısının artması ilde konaklayan turist sayısını arttırmak için yeterli bir sebep değildir. Tesis sayısının artışı, fiyat konusunda her bütçeye uygun alternatiflerin varlığı, hizmet kalitesi ve ildeki turizm faaliyetlerinin çeşitliliğiyle desteklendiği ölçüde geceleyen turist sayısını da arttıracaktır.

Batman ve Şırnak için gelen turist sayısına göre yatak kapasitesi hesaplandığında Şırnak’ın yatak kapasitesinin çok da yetersiz olmadığı yönünde bir sonuç çıksa da Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre hazırlanan yukarıdaki tabloda ildeki yatak kapasitesine dahil edilmiş olan Turizm Yatırım Belgeli tesislerin henüz faaliyete geçmemiş olması, Şırnak Merkez ve mevcut durumda otellerin bulunduğu Cizre arasındaki mesafenin uzak olması sebebiyle Şırnak’ta da gelen ziyaretçilerin konaklama sıkıntısı yaşamasıyla sonuçlanmaktadır.

Batman’ın ise İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından açıklanan ziyaretçi sayılarında yüksek bir rakam alması büyük oranda Hasankeyf’ten kaynaklanmakta, Hasankeyf’e gelen turistlerin çoğunluğu ya GAP turları kapsamında ilçeye günübirlik uğramakta ve başka bir yerde konaklamakta ya da Bölge içinden günübirlik gelmektedir. Hasankeyf’te 1 adet pansiyon dışında konaklanabilecek tesis bulunmaması ilçenin sadece günübirlik gezi destinasyonu olarak değerlendirilebilmesine sebep olmaktadır. İlçede, Ilısu HES projesine bağlı olarak turizm konusunda yaşanan belirsizlik bu alanda yeni yatırımlar da yapılmamasına zemin oluşturmuştur.

Siirt’te ise turizm işletmesi belgeli tesis bulunmaması, Tablo 92’e göre ilde olduğu ifade edilen Turizm Yatırım Belgeli 1 tesisin henüz faaliyete geçmemiş olması ve Belediye Belgeli tesislerin doluluk oranlarının diğer 3 ilin, TRC3 ve TR ortalamalarının çok üzerinde olması ildeki konaklama ihtiyacının boyutlarına işaret etmektedir.

Tablo 7: 2009 yılında Belediye Belgeli Tesislerin Konaklama Göstergeleri

Kaynak: TÜİK: Bölgesel İstatistikler, 2010

*TRC3 Bölgesi Ortalama Kalış Süresi ve Doluluk Oranları Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verileri kullanılarak hesaplanmıştır.

(20)

Yerli turistlerin TRC3 Bölgesi’nde ortalama kalış süreleri Türkiye ortalamalarına daha yakın iken, yabancı turistlerin ortalama kalış süreleri Türkiye ortalamalarının altında kalmaktadır. Özellikle yabancı turistlerin Bölge’de kalış sürelerinin düşük olması; hizmet kalitesinin düşüklüğü, turizmdeki çeşitliliğin azlığı ve eğlence yerlerinin çok kısıtlı olmasından kaynaklanabilmektedir.

Mardin’in yöresel yaşam tarzına göre uyarlanmış ve bölgeye gelen turistin daha çok ilgisini çekecek şekilde tasarlanmış butik otellerinin sayısı da gittikçe artmaktadır. Şu anda Mardin’de 3 tane, Midyat’ta da 1 tane butik otel faaliyettedir. Midyat’ta 1 tane butik otelin inşaatı devam etmektedir. 22

Bölge’nin il ve ilçelerinde önemli termal su kaynakları bulunmasına rağmen tesisler işletmecilik konusunda yetersizdirler. TRC3 Bölgesi’nde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın belirlediği Termal Turizm İşletme Belgeli Tesis bulunmamaktadır. Batman’ın Kozluk ilçesinde 1 tanesi 4 yıldızlı ve Sağlık Bakanlığı Kaplıca Tesis İşletme Belgeli olmak üzere 2 tane termal turizm tesisi bulunmaktadır. Şırnak’ta ise İl Özel İdaresi tarafından 2005 yılında Hısta kaplıcalarında yapılan 168 yatak kapasiteli kaplıca tesisi ise henüz özel sektörde alıcı bulamamış ve faaliyete geçememiştir. 23

Bölge Planı çerçevesinde Dicle Bölgesi kapsamındaki il ve ilçelerinde bulunan 26 konaklama tesisine yapılan Anket Çalışması’na göre, TRC3 Bölgesi’nde yer alan tesisler turizm çeşitlerinden en çok Kültür-İnanç Turizmi ve İş Turizmine yönelmiş vaziyettedir. Bölge’nin tanıtımının yapılmaması, profesyonel rehberlik hizmetlerinin olmaması ve güvenlik sorunu Bölge’deki turizm sektörünün gelişmesini engellemekte dolayısıyla konaklama tesislerinin de sektörden aldığı payı azaltmaktadır. 24

TRC3 Bölgesi’ndeki tesisler hizmet kalitesi ve hizmet çeşitliliği açısından Türkiye’deki gelişmiş illerde bulunan diğer tesislere göre yetersiz görülmektedirler. Mardin İli dışında TRC3 Bölgesi’nde turizm sektörüne yönelik eğitim veren Meslek Yüksek Okulu veya üniversite düzeyinde bir bölüm bulunmamaktadır. Artuklu Üniversitesi’ne bağlı olarak kurulan Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu gelecek eğitim-öğretim yılında öğrenci almayı planlamaktadır. Bölge’deki gençler yaz aylarında batı ve güneydeki şehirlere giderek mevsimlik olarak turizm sektöründeki işlerde çalışmaktadırlar. 25

2.2.1.2 TRC3 Bölgesi’ndeki Otel İşletmelerinin ve Tesislerin Genel Durumu

TRC3 Bölgesi’nde bulunan tesislerin çoğu Turizm İşletme Belgesi almaya uygun değildir. Tablo 8’de de görüleceği gibi Bölge’de 5 tane 4 yıldızlı, 7 tane 3 yıldızlı ve 3 tane de 2 yıldızlı otel bulunmaktadır. Siirt’te ise yıldızlı otel yoktur. TRC3 Bölgesi’nde 5 yıldızlı otel bulunmamaktadır. Aşağıdaki tabloda yer alan verilere ek olarak, Mardin ilinde 2 tane 5 yıldızlı otel ve 3 tane 4 yıldızlı otel; Midyat ve Kızıltepe ilçelerinde de 1’er tane 4 yıldızlı otel inşaat halindedir.

Tablo 8: TRC3 Bölgesi’nde Bulunan Yıldızlı Otel Sayıları

Kaynak: Kültür ve Turizm İl Müdürlükleri, 2010

22 Mardin, Batman, Şırnak ve Siirt Kültür ve Turizm İl Müdürlükleri 23 Şırnak İl Özel İdaresi, 2009 Faaliyet Raporu

24 TRC3 Turizm Mevcut Durum Raporu, Anket Çalışması, DİKA, 2010

25 GAP Bölge Kalkınma Planı Uygulama Programı, “Antik Kentten Yeniden Yerleşime Dara” Projesi, Hasankeyf Belediyesi

(21)

21

Anket çalışmasına göre işletmeler, ürün/hizmet fiyatlarını çoğunlukla sunulan hizmetin kalitesi ve ekonominin genel durumu ölçütlerine göre belirlemektedirler. Yiyecek ve içecek hizmeti veren tesislerin bazılarında fiyat listesi bulunmamaktadır. Bu tesislerdeki çalışanların iş kıyafetleri, yiyecek ve içecek yerlerinin hijyenikliği yeterince denetlenmemektedir. Konaklama tesislerin çoğu kalifiye personel eksikliği, tesis sayılarının ve yatak kapasitelerinin, tur düzenleyen acentelerin yetersiz olması gibi sorunlarla karşılaşmaktadırlar. 26

Anket sonuçlarına göre, Bölge’deki tesislerin sıklıkla kullandıkları pazarlama araçları arasında reklam ve halkla ilişkiler faaliyetleri yer almaktadır. İşletmelerin kullandığı pazarlama araçları arasında “kişisel satış”ın da yaygın olması işletmelerin “grup satışı” ya da acenta faaliyetlerine yeterince başvurmadığını göstermektedir. Müşterilerin tesise geliş kanalının %55 oranla seyahat acenteleri vasıtasıyla olması bu durumu doğrulamaktadır. 27 Seyahat acentaları, paket turları hazırlama ve oluşturmaya, turizm amaçlı konaklama, ulaştırma, gezi, spor ve eğlence hizmetlerini görmeye yetkili olan ticarî kuruluşlardır. Yapılan saha görüşmelerinde Bölge’deki otellere müşteri gönderen acentaların genellikle Bölge dışında olduğu belirtilmiştir. Aşağıdaki tabloda da gösterilen, Bölge’de bulunan seyahat acentaları ise daha çok biletleme, yerel turlar ve hac organizasyonlarında faaliyet göstermektedir.

TRC3 Bölgesi’nin tüm illerinde, tüm seyahat acentalığı hizmetlerini sunan A grubu acenta olmasına rağmen, uluslararası kara, deniz ve hava ulaştırma araçları ile (A) grubu seyahat acentalarının düzenleyecekleri turların biletlerini satan B grubu acenta Siirt’te bulunmamaktadır. 28 TRC3 Bölgesi’nde bulunan toplam 41 tane acenta, GAP Bölgesi’nde bulunan seyahat acentalarının %26’sını oluşturmaktadır. GAP Bölgesi’nde bulunan acentalar Türkiye’nin %2,6’sını oluştururken, TRC3 Bölgesi Türkiye’nin sadece % 0,7’sini oluşturmaktadır. Bu durum seyahat acenta faaliyetlerinin Güneydoğu Anadolu Bölgesi genelinde yeterince gelişmemiş olduğunu ortaya koymaktadır.

Turist çekme açısından turizm sektöründe çok önemli yeri olan seyahat acentalarının Bölge’de güçlendirilmesi, yatay ve dikey bağlantılarının geliştirilmesi ve sundukları hizmetlerin çeşitlendirilmesinin Bölge turizmine ve tanıtıma yapacağı katkılar çok açıktır.

26 Mardin Kent Konseyi-Turizm Komisyonu, Mardin Belediyesi Meclis Toplantı Salonu, 07.06.2010.

Kalkınma Kurulu Kültür, Turizm ve Spor İhtisas Komisyonu, Siirt Öğretmenevi, 13.07.2010.

27 TRC3 Turizm Mevcut Durum Raporu, Anket Çalışması DİKA, 2010 28 Seyahat acentaları gördükleri hizmetlere göre üç grupta toplanırlar:

A Grubu Seyahat Acentaları: Tüm seyahat acentalığı hizmetlerini ifa ederler.

B Grubu Seyahat Acentaları: Uluslararası kara, deniz ve hava ulaştırma araçları ile (A) grubu seyahat acentalarının düzenleyecekleri turların biletlerini satarlar.

C Grubu Seyahat Acentaları: Yalnız Türk vatandaşları için yurt içi turlar düzenlerler.

Ayrıca, B ve C grubu seyahat acentaları, kendilerine A grubu seyahat acentalarınca verilen hizmeti yerine getirir ve bu acentaların ürünlerini tanıtır, pazarlar veya satar.

A grubu seyahat acentasının, B veya C grubu seyahat acentasına gerçekleştirmeleri için vereceği görevin bir yazı ya da sözleşme ile belgelenmesi gerekir. Bu görev, A grubu seyahat acentası hizmetine giren bir paket tur veya turun tamamının B veya C grubu seyahat acentasınca düzenlenmesi şeklinde olamaz.

Seyahat Acentası Nedir, Kültür ve Turizm Bakanlığı http://www.kultur.gov.tr/

Tablo 9: TRC3 Bölgesi’nde Bulunan Seyahat Acentaları

Kaynak: Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), 2010

(22)

2.3 Turizm Sektörüne Yapılan Kamu Yatırımları

Türkiye’de turizm sektörünün toplam kamu yatırımları içerisindeki payı %1’in altındadır. Bu durum turizmde yatırımların kamudan özel sektöre yönelmesinden kaynaklanmaktadır. Özel sektörün turizmde daha çok kendini hissettirmesiyle, 2001 yılından itibaren sektöre yapılan kamu yatırımlarında düşüş olduğu Şekil 4’te de görülmektedir.

Şekil 5: Türkiye’de Turizm Sektörüne 2001-2010 Yılları Arasında Yapılan Kamu Yatırımları (Milyon) Şekil 4: 2001-2010 Yılları Arasında Turizm Sektörünün Kamu Yatırımları İçerisindeki Yüzdesel Dağılımı

Kaynak: Devlet Planlama Teşkilatı (DPT)

Kaynak: Devlet Planlama Teşkilatı (DPT)

Turizm sektörünün diğer sektörlerle karşılaştırıldığı zaman kamu yatırımları içerisindeki payının küçük olmasına rağmen, Türkiye’de bu sektöre yapılan kamu yatırımları yıllar içerisinde (2004 ve 2008 yılları hariç) artış eğilimi göstermiştir. 2009 yılında sektöre yapılan yatırım yaklaşık 143 milyon iken 2010 yılında ise 169 milyon civarındadır.

(23)

23

Şekil 6: Turizm Sektörüne Yapılan Kamu Yatırımlarının Düzey 2 Bölgelerine Göre Dağılımı

Kaynak: Devlet Planlama Teşkilatı (DPT)

Turizm çeşitliliği açısından benzer özellikler gösteren TRC3 Bölgesi ve diğer Düzey 2 Bölgeleri ile karşılaştırma yapıldığında Bölge’nin kamu yatırımları açısından diğer bölgelere göre oldukça düşük bir paya sahip olduğu görülmektedir. 2008, 2009 ve 2010 yılları içerisinde TRC3 Bölgesi’ne yapılan kamu yatırımları toplamı 360.621 TL’dir. Bölge; TR71, TR72, TRC2 ve TRC3 Bölgeleri’ne yapılan toplam kamu yatırımlarının sadece %2’sine sahiptir. Özel sektörün yeterince yatırım yapmadığı TRC3 Bölgesi’ne göre diğer bölgelerin daha avantajlı olduğu düşünüldüğünde, Bölge’de turizm sektörüne yapılan kamu yatırımlarının arttırılması gerekmektedir. Bölge’deki turizm sektörünün geliştirilebilmesi ve canlı tutulabilmesi için özel sektör yatırımları ile birlikte kamu yatırımları da sektörün dinamiklerini harekete geçirecek destekleyici rolü üstlenmelidir.

Tablo 10: 2008, 2009, 2010 yıllarında Düzey 2 Bölgelerinde Turizm Sektörüne Yapılan Kamu Yatırım Miktarları

Kaynak: Devlet Planlama Teşkilatı (DPT)

2.4 Bölge’ye Gelen Turist Profilleri

TRC3 Bölgesi’ne sınır kapılarından gelen yabancı sayısı, günübirlik de olsa Bölge’de hizmet almaktadır. Sınır kapılarından giriş yapan yabancıların sayısı Bölge’ye gelen turistlerin profilleri hakkında da bilgi verebilmektedir.

Bölge’ye Suriye ve Irak’tan, Mardin’nin Nusaybin ilçesinde bulunan Nusaybin Sınır Kapısı ve Şırnak’ın Silopi ilçesinde bulunan Habur Sınır Kapısı’ndan girilmektedir. Bu sınır kapıları Türkiye’deki başka bölgelere geçiş amacıyla da ziyaretçiler tarafından kullanılabilmektedir. Bunun yanında, iş turizmi potansiyelinin doğru kullanılması sonucu Bölge’ye çoğunlukla iş amaçlı gelen ziyaretçilerin daha sonra farklı amaçlarla da gelmesi sağlanabilir. Dicle Bölgesi’ne daha çok Avrupa OECD ülkeleri vatandaşları gelmektedir. Şekil 7’de de görüldüğü üzere, gelen yabancı ziyaretçilerin çoğu Avrupa ülkelerinden olan Almanya, Hollanda, İsveç ve Norveç vatandaşlarıdır.

(24)

Şekil 7: TRC3 Bölgesi Sınır Kapılarından Giren Yabancıların Milletlerine Göre Dağılımı 2009 (Avrupa OECD Ülkeleri Vatandaşları)

Şekil 8: 2005-2009 Yılları Arasında Nusaybin ve Habur Sınır Kapısından Giriş Yapan Suriye ve Irak Vatandaşları Sayıları Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı29

Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı29

2005- 2009 yılları arasında Nusaybin ve Habur Sınır Kapıları’ndan giriş yapan Suriye ve Irak vatandaşları sayıları yıllar içerisinde artış göstermiştir. 2009 yılında Bölge’ye 43.236 Suriye vatandaşı gelirken, 161.403 Irak vatandaşı gelmiştir.

TRC3 Bölgesi’ne 2000-2008 yılları arasında Nusaybin ve Habur Sınır Kapılarından gelen ziyaretçi sayısı 2006 yılından bu yana artış eğilimi göstermektedir. Nusaybin Sınır Kapısının kapasitesinin yetersiz olmasından kaynaklı olarak, aşağıdaki grafikte de görüleceği gibi Habur Sınır Kapısı’ndan girişler daha fazladır. 2009 yılında

29 Sınır Giriş-Çıkış İstatistikleri, Turizm İstatistikleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı, http://www.kultur.gov.tr/

(25)

25

Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı

TRC3 Bölgesi’ndeki tesislere uygulanan anket sonuçlarına göre, 2009 yılında Bölge’ye gelip konaklama tesislerinde kalan yabancı turistlerin çoğu sırasıyla Irak, Almanya, Suriye, Belçika ve Hollanda vatandaşlarıdır.

Tesislerin gelir grubuna göre hedeflediği pazar ise üst gelir ve orta gelir gruplarıdır.

Nusaybin Sınır Kapısından 50.986 giriş gerçekleşirken, Habur Sınır Kapısı’ndan 204.957 giriş gerçekleşmiştir.

Nusaybin Sınır Kapısı’nın yeniden yapılandırılması sonucu bu kapıdan girişler de artacak ve böylece Bölge’ye daha çok ziyaretçi gelebilecektir.

30 Hasankeyf Turizm Gelişmesi Kavramsal Olabilirlik Analizi, Belde Proje ve Danışmanlık Ticaret Ltd. Şti, Ankara Nisan 2009.

31 Türkiye Kültür Mirasları, 2010. http://www.kulturvarliklari.org/kve/, T. C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, http://www.kulturvarliklari.gov.tr/belge/1-45342/illere-gore-tek-yapi-olcegindeki-tescilli-yapilar.html

Şekil 9: TRC3 Bölgesine Gelen Yabancıların Sınır Kapılarına ve Yıllara göre Dağılımı 2000-2009

2.5 Turizm Çeşitliliği

2.5.1 Mevcut Somut Kültürel Varlıklar

Tarih boyunca farklı dini inanışlar paralelinde farklı kültürlerin ekseninde yer alan TRC3 Bölgesi bünyesinde dinsel, tarihsel ve kültürel değerlere sahip camiler, türbeler, manastırlar, kiliseler ve benzeri yapıtlar barındırmaktadır.

Seksene yakın manastır ve kilisenin bulunduğu Turabidin bölgesinde cami, medrese ve türbeler dışında farklı dinlerin de kutsal mekânları bulunmaktadır. 30

TRC3 Bölgesi tescil edilmiş taşınmaz kültür varlıkları ve sit alanları dışında hâlihazırda tescil edilmemiş, arkeolojik kazı çalışmalarıyla ortaya çıkacak birçok kültür varlıkları bulundurmaktadır.

Tablo 11: TRC3 Bölgesi Tescilli Sit Alanı ve Tescilli Yapı Sayıları

Kaynak: Türkiye Kültür Mirasları Veri Tabanı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü 31

(26)

Türkiye Kültür Mirasları Veri Tabanı bilgilerine dayanarak oluşturulan yukarıdaki tabloya göre, Mardin’de 41, Batman’da 7, Şırnak’ta 2 ve Siirt’te 6 olmak üzere TRC3 Bölgesi’nde toplam 56 tescilli sit alanı vardır. Bölge’deki tek yapı ölçeğinde toplam tescilli yapılara bakıldığı zaman ise; Mardin’de 967, Batman’da 79, Şırnak’ta 66, Siirt’te 105 olmak üzere TRC3 Bölgesi’nde toplam 1217 tane tescilli yapı bulunmaktadır.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Diyarbakır Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nden alınan veriler Türkiye Kültür Mirasları Veri Tabanı verilerine göre farklılık göstermekle beraber, daha güncel olan bu verilere göre Mardin Merkez ve İlçelerinde 1127, Batman Merkez ve ilçelerinde toplam 83, Şırnak Merkez ve ilçelerinde 75, Siirt Merkez ve ilçelerin de 108 olmak üzere, TRC3 Bölgesi toplam 1393 tescilli yapı ve yeri, bünyesinde barındırmaktadır. Mardin’de tescilli yapıların çokluğu ilde özgün kentsel dokunun günümüze dek iyi bir şekilde korunmuş olmasından kaynaklıdır.

Kaynak: Türkiye Kültür Mirasları, Kültür ve Turizm Bakanlığı Veri Tabanı (KTBKVE) 32 , Eylül 2010

Tablo 12: TRC3 Bölgesindeki (Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak) Tescilli Sit Alanlarının İlçelere Göre Dağılımı

32 http://www.kulturvarliklari.org/

(27)

27

Kaynak: Türkiye Kültür Mirasları, Kültür ve Turizm Bakanlığı Veri Tabanı (KTBKVE) 33 , Eylül 2010

Tablo 13: TRC3 Bölgesindeki (Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak) Tescilli Kültür ve Tabiat Varlıklarının İlçelere Göre Dağılımı

33 Türkiye Kültür Mirasları, http://www.kulturvarliklari.org/kve/

(28)

Mardin

Somut Kültürel Varlıklar

Batman

34 Hasankeyf Turizm Gelişmesi Kavramsal Olabilirlik Analizi, Belde Proje ve Danışmanlık Ticaret Ltd. Şti, Ankara Nisan 2009.

M.Ö.4500’ den başlayarak klasik anlamda yerleşim gören Mardin; Subari, Sümer, Akad, Babil, Mitaniler, Asur, Pers, Bizans, Araplar, Selçuklu, Artuklu, Osmanlı Dönemi’nden kalma birçok yapıyı bünyesinde barındıran, yaşayan bir açık hava müzesi görünümündedir. Mardin UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne adaydır. Mardin merkez, Midyat merkez, Savur ilçe merkez ve Dara Ören yeri özgün yapılarıyla kentsel sit alanı olarak tescil edilmiştir.

Mardin’in tarihi yapıları arasında; Mardin Kalesi, Kız Kalesi (Kalat’ül Mara-Lorna Jurek), Erdemeşt Kalesi, Arur Kalesi, Dara Kalesi (Daras Anastasiupolis), Rabbat Kalesi, Dermetinan Kalesi, Zarzavan Kalesi (Sammachisacane), Savur Kalesi, Aznavur Kalesi, Rahabdium Kalesi (Hafemtay), Merdis Kalesi, (Marin) ve Haytam Kalesi (Turbdin-Dimitriyus), El Nıhman Kalesi bulunmaktadır. İpek Yolu güzergâhında olması nedeniyle Mardin ili ve çevresinde han ve kervansaraylar da mevcuttur.

Önemli bir İnanç Turizmi merkezi olan Mardin’de; Ulu Cami (Cami-i Kebir), Zeynel Abidin Camii ve Türbesi, Koçhisar Camii (Kızıltepe Ulu Camii), Melik Mahmut (Bab Es Sur) Camii, Abdullatif (Latifiye) Camii, Zinciriye (Sultan İsa) Medresesi, Şehidiye Medresesi ve Camii, Sıtti Radviyye (Hatuniyye Medresesi), Kasımiye Medresesi, Cihangirbey Zaviyesi, Sultan Musa Türbesi, Mor Behnam (Kırklar)Kilisesi, Meryemana Kilisesi ve Patrikhane, Mor Yusuf Kilisesi (Surp Hovsep), Deyrulzafaran Manastırı (Mor Hananya), Deyru’lumur Manastırı (Mor Gabriyel), Mor Yakup Manastırı (Nusaybin), Midyat Meryemana Manastırı ve Mor Dımet Manastırı önemli dini yapıtlardandır. Şu anda Mardin Müzesi olarak bilinen bina 1895 yılında Antakya Patriği İgnatios Behnam Banni tarafından Süryani Katolik patrikhanesi olarak yaptırılmıştır.

Dara Harabeleri; Mardin’in güneydoğusuna 30 km. uzaklıkta Oğuz Köyü’ndedir. Burası eski Mezopotamya bölgesinin en ünlü kentidir. Dara Kent Kalıntıları, kayalar içinde oyulmuş çevresi 8–10 kilometreyi bulan geniş bir alana yayılmıştır. Buralarda mağara evler vardır. Kent kalıntıları içinde kilise, saray, çarşı ve depoları, zindan, tophane ve su bendi halen görülebilmektedir.

Ayrıca köyün etrafında kayalara oyulmuş 6–7 kadar mağara eve rastlanır. Bunların tarihi Geç Roma (Erken Bizans) dönemine kadar gider.

Mardin’de; Gızzelin (İplikDokuma), Şakolin ve Firiye Mağarası, Midyat Linveyri Şifa, Kefilsannur, Şenköy Kefilmelep, Kefilmardin, Hapisnas, Tınat, Savur Kıllıt, Kızıltepe Hanika ve Salah, Nusaybin Hessinmeryem ve Sercahan, Mazıdağı Gümüşyuva ve Avrıhan, Derik Derinsu, Dırkıp, Haramiye Mağaraları vardır.

Batman İlinde kültür ve tabiat varlığı niteliğindeki tarihi eserler, höyükler, tümülüsler, kaya mezarları ve mağara konutlar,

insanların burada bulunan nehirler kıyısındaki on bin yıllık yerleşimlerinin ve kültür birikiminin bir göstergesidir.

Batman’da geçmişin izlerini taşıyan tarihi yapıtlardan Pertükân Kalesi, Beksi Kalesi, Kandil Kalesi, Rabat Kalesi, Bozikân Kalesi, Kozluk (Hezo) Kalesi ve Hasankeyf Kalesi bulunmaktadır.

Batman (Malabadi) Köprüsü, tarihi Hasankeyf İlçesi ören yeri (Zeynel Bey Kümbeti, İmam Abdullah Zaviyesi, Dicle Köprüsü, Memikan Köprüsü, Kale Kapıları, Büyük ve Küçük Saraylar, Ulu Camii, Mağara Kiliseler, Mağara Mescitler, su yolları ve top yekûn Hasankeyf Harabeleri ile Mor-Kiryakus Manastırı, Mor Aho Manastırı, El-Rızk Camii, Sultan Süleyman Camii, Koç Camii, Seyit Bilal Türbesi, İmam Abdullah Türbesi, Zeynel Bey Türbesi Batman ilinin önemli tarihi ve dini eserlerini oluşturmaktadırlar.

Hasankeyf ören yeri, mağaralarıyla, kalesiyle, kent harabesiyle, vadileri ve kanyonlarıyla çok geniş bir alana yayılmış, açık müze konumundadır. Hasankeyf ilçe merkezi bir bütün halinde 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındadır. 1978 yılında Kültür Bakanlığı tarafından 1.derece tarihi ve arkeolojik sit ilan edilmiştir.

Hasankeyf Örenyeri, Hasankeyf Mağaraları, Hasankeyf Kalesi, Yol Geçen Hanı, Zeynel Bey Kümbeti, İmam Abdullah Zaviyesi, Mor Aho Manastırı, Ulu Camii, Kesme Köprü Mağaraları, Hasankeyf Köprüsü, Hasankeyf’te bulunan önemli eserlerdir. Sahadan elde edilen bilgilere göre Hasankeyf’te bulunan mağaralarda insanlar 1971 yılına kadar yaşamışlar.

Mağaraların bazıları restoran olarak kullanılmaktadır.

Ilısu Barajı’nın yapım işlemleri nedeniyle kazı ve kurtarma çalışmalarına hız verilmiştir. Batman Üniversitesi Rektörü Prof.

Dr. Abdüsselam Uluçam’ın bilimsel başkanlığında 2008 yılından beri kazı ve restorasyon çalışmaları yürütülmektedir. 34

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu durum kısaca sera etkisi olarak adlandırılır (Demirtaş, 2011)... ÜY ESİ.. FİL İZ Ç ETİ NK AYA KA RA

Bu bölümlerin konu başlıkları ise şu şekilde sıralanabilir; Turizmin Toplumlararası Karşılıklı Anlayışa Katkısı, Turizmin Bireysel ve Kolektif Yönleri,

Bu doğrultuda çalışma içerisinde sendika ve sendikacılık kavramları, bu kavramların dünya ve Türkiye'deki gelişimleri, Türkiye turizm sektöründeki sendikalar ve

İl Müdürlüklerinin SOKÜM konusunda bilgi sahibi olmadıklarını, daha önceden bu konu ile ilgili bölgesel bilgilendirme toplantıları yapıldığını ancak artık

GeliĢmiĢ ülkelerde toplam demir çelik üretimi ve tüketimi içerisinde yassı çelik ürün payının, geliĢmekte olan ülkelere göre daha yüksek olması çelik

Nitekim Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ha- zırlanan Türkiye Turizm Stratejisi (2023) belgesinde dünyadaki gelişme ve değişmelere paralel olarak Türkiye'nin

344 Tablo 109:Adıyaman İli Bütününde Belediye Belgeli Tesislerde Ortalama Geeeleme Sayısı(Gün) 344 Tablo 110: Adıyaman İli Bütününde Turizm Belgeli Tesislerde

İç Asya, Anadolu ve Mezopotamya kültür geleneklerinin buluşma noktası, aynı zamanda doğu Hıristiyanlığının ilk büyük merkezlerinden biri olarak, bilim ve kültürel