Öğ r. G ör. Fu at A TA SO Y
GENEL
TURİZM
Öğ r. G ör. Fu at A TA SO Y
TURİZMİN OLUMSUZ TOPLUMSAL YÖNLERİ
1. Yabancı düşmanlığını artırabilir
Turizmdeki gelişmeye bağlı olarak bölge halkı, sürdürmekte olduğu yaşam
biçimine etki edilmesinden rahatsızlık duyabilir, kendisini yeni bir çevreye ve
yaşam biçimine alıştırmada sorunla karşılaşılabilir ya da karşılaşılabileceğini
düşünerek tepki gösterebilir. Örneğin, yığılmaların (kuyrukların) başlaması,
yerlilerin yerine yabancıların tercih edilmesi, bölge halkının kendilerini yalnızca
turistlere hizmet etmekle görevli kişiler olarak algılamaya başlamaları gibi.
Öğ r. G ör. Fu at A TA SO Y
TURİZMİN OLUMSUZ TOPLUMSAL YÖNLERİ
2. Suç oranında artış olabilir
Suç oranında uyuşturucu kullanımında ve fahişelik mesleğinde artış gözlenebilir.
Günümüzde uluslararası turizm hareketlerinde önemli bölgeler olarak kabul edilen New York, Londra, Hawai, Miami, ve Corfu gibi yerleşimlerde suç oranlarının yüksek olması, hem bölge halkını hem de söz konusu bölgelere gitmek isteyen turistleri düşündürmektedir.
Yapılan araştırmalarda, Filipinler’in Boracay Adası’na gelen turistlerin beraberinde alkol, uyuşturucu ve fuhuşu da getirdikleri belirlenmiştir. Yine, turizmin gelişmeye başlaması ile birlikte Bangkok’taki fuhuş olaylarında artışlar gözlenmiştir.
Almanya ve Japonya gibi ülkelerden Tayland ve Filipinlere seks turizmi amaçlı
düzenlenen paket turlarda artış gözlenmektedir.
Öğ r. G ör. Fu at A TA SO Y
TURİZMİN OLUMSUZ TOPLUMSAL YÖNLERİ
3. Kültür ticarileşebilir
Turizmin beraberinde getireceği ticarileşme düşüncesi sonucunda bölgedeki tarihsel ve kültürel değerler ya ilgisizlikten ya da bilinçsiz kullanım nedeniyle yok edilebilir. Bölgedeki mevcut her değer, gelir getiren unsurlar olarak görülebilir. El işçiliği yerini toplu üretime bırakabilir. Eski eserler bilinçsiz bir şekilde turizm amaçlı kullanılabilir.
Sanat değeri taşıyan eserler yok edilerek, yerini yapay çalışmalar alabilir. Yabancı sözcükler sonucunda dilde yabancılaşma kendisini gösterebilir. Benzer şekilde toplumda var olan dostluk, arkadaşlık ve konukseverlik gibi manevi (düşünsel) değerlerin yerini ekonomik çıkar grupları alabilir.
Bir bölgede turizm sektörü geliştikçe, bu bölge halkının bu gelişmeye paralel olarak turizm hareketlerinden daha fazla gelir elde etme isteği oluşabilir. Bu durum ise, sonuçta bölge halkının sahip olduğu manevi değerlerin yerini maddi değerlere bırakmasına yol açabilir. Bu tür olaylar, toplum biliminde aşırı ticarileşme adı altında incelenmektedir. Örneğin, turistlerden yüksek miktarlarda ücret ve bahşiş istenmesi ya da kabul edilmesi sonucunda, Çin Hükümeti bu tür davranışların sosyalist etiğe uygun olmadığını öne sürerek 1987 yılında aldığı bir kararla turistlerden bahşiş alınmasını yasaklamıştır.