Bergama’daki altın madeninin sahibi Koza altın şirketi madenle ilgili haberlere dava açma geleneğini yine
bozmadı.Doğaya ve canlı yaşamına zarar verdiği gerekçesi ile bilim insanları, yöre köylüleri ve çevrecilerin yıllardır karşı çıkışına rağmen siyanürle altın işletmeciliği yapan şirket, madenle ilgili İzmir’de Elele Hareketi tarafından gerçekleştirilen basın toplantısı haberi nedeniyle Evrensel gazetesi ile haberde görüşleri yer alan hukukçular ve çevrecilere 10 bin liralık tazminat davası açtı.
Dava konusu olan 15 Aralık 2010 tarihli haberimizde, altın madeninin ÇED izni ile ilgili Danıştay 6. Dairesi
tarafından verilen ve basın toplantısında madenin hukuksuz bir şekilde çalıştığının yeni bir örneği olarak gösterilen kararla ilgili basın toplantısında yapılan konuşmalar yer almıştı. “Bergama’da hukuk yok, hukukçuya baskı var” başlıklı haberde, Bergama davalarına bakan hakimlere baskı yapıldığı yönündeki iddialara da yer verilmişti. HALKI ALTINA KARŞI DÜŞMANLAŞTIRMAK!
Beyoğlu Asliye Hukuk Mahkemesine verdikleri dava dilekçesinde haberimizle ilgili “Provokatif, kışkırtıcı ve korku ve panik yaratma amacına hizmet eden” gibi cümleler kullanan Koza şirketi avukatları tarafından, haberin ve haberde görüşleri yer alan kişilerin ‘Halkı altın madenciliğine düşmanlaştırmak, korkutmak bilinçsizleştirmek’ amacıyla hareket ettiği ileri sürüldü.
Haberde görüşleri yer alan Bergama köylülerinin Avukatı Senih Özay, Av. Arif Ali Cangı ve Elele Hareketi Dönem Sözcüsü Dr. Oya Otyıldız’ı “Maden karşıtı eylemleriyle dikkat çeken kişiler” olarak tanımlayan şirket avukatlarının, özellikle Cangı ve Özay’la ilgili ağır ifadelerde bulundukları gözlerden kaçmadı. Özay’ın altın madeni karşıtı
açıklamaları nedeniyle ceza aldığını ileri süren Koza şirketi avukatları, son yerel seçimlerde demokrasi güçleri
tarafından oluşturulan Birlikte Başaracağız Platformunun İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Avukat Arif Ali Cangı’yı ise “DTP adayı” olarak yazmaları dikkat çekti. Cangı, altıncı şirketin gazete ve televizyonlarından buna benzer haberler nedeniyle tazminat kazanmıştı.
Aralarında gazetemizin ve muhabirlerimizin de bulunduğu çok sayıda gazete ve gazeteciye çeşitli davalar açan altıncı şirketin davalarından hukukçular, meslek örgütü yöneticileri ve çevreciler de nasiplerini aldılar.
REDDEDİLEN DAVALAR
Son olarak 10 Şubat 2009 tarihli “Zehirli ihtimal” başlıklı manşet haberimizle ilgili gazetemiz, muhabirimiz Özer Akdemir ve haberde görüşleri yer alan 3 kişi hakkında toplam 70 bin liralık tazminat davası açan şirketin bu talebi İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemesinde reddedilmişti. Şirketin, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı hakkında açtığı dava da yerel mahkemece reddedilmişti. Her iki davayı da temyiz eden şirketin TMMOB ve Genel Başkanı Soğancı ile ilgili temyiz talebi geçtiğimiz günlerde Yargıtay 4. Hukuk dairesi tarafından kabul edilmeyerek, karar onandı.
Daha önce madeni eleştiren görüşlere karşı İzmir, Ankara ve İstanbul’un çeşitli mahkemelerinde davalar açan altıncı şirket bu seferki davayı Beyoğlu Asliye Hukuk Mahkemesinde açtı. Şirketin habere konu olan yerde değil başka illerde dava açması da hukukçular tarafından tartışılan bir konu.
ŞiRKET AYRICALIK iSTiYOR
Açılan dava ile ilgili görüştüğümüz Av. Arif Ali Cangı Evrensel’deki habere konu olan açıklamada, yaklaşık 15 yıldan bu yana verilen yargı kararlarının uygulanmamasının eleştirisinin yanı sıra davaları yürüten yargıçların üzerinde oluşturulmaya çalışılan soruşturma baskısının kamuoyu ile paylaşıldığını aktardı. KOZA şirketinin açtığı önceki davaları hatırlatan Cangı, bu davaları hak arama özgürlüğü kapsamında değerlendirmenin olanaksız olduğunu söyledi. Cangı, “Şirket, faaliyetini eleştiren, kirletme riskini dile getiren, bu konuda yetkilileri göreve çağıran herkesi dava etmektedir. Davacının amacı kendisine ayrıcalık yaratmak ve dokunulmazlık sağlamaktır. Bu ve benzeri davalar yaşam savunucularını yıldırmayacaktır” dedi.