Göç ve Okul
Kültüre Duyarlı Psikososyal Destek I
GÖÇ
Bir ülkeden başka bir ülkeye kalıcı bir biçimde yerleşmek
amacıyla yasal veya yasal olmayan yollardan yapılan yolculuk olarak ele alınmaktadır.
• Bu Birleşmiş Milletler Yüksek Komiserliği’nin yetki alanında dünyadaki en büyük mülteci krizidir. 5. yılında olan Suriye savaşının hâlihazırda bitmesine ilişkin hiçbir emare
görülmezken, sayı 2015 raporlarına göre 5 milyon sınırına
yaklaşmış durumdadır (www.unhcr.org.tr, 2015).
Eski göçlerden farkı ne?
• Özellikle 1970’lerden sonra hızla değişen mülteci profilinin eski çalışmalar ile anlamlandırılmasının zorluğudur (Paludani 1974;
George, 2010). Paludan’ın (1974) “yeni mülteciler” olarak
adlandırdığı olgu kültürel, etnik ve ırk özellikleri bakımından hedef ülkeden çok büyük farklılıklar göstermektedir. Dolayısı ile “eski
mülteciler”den farklı olarak pek çok zaman yeni yaşamlarında
herhangi bir soydaşlık, akrabalık, sosyal destek veya yakınlık
deneyimi yaşayamamaktadırlar
• Bu farklılıklar tehlikeyi önceden fark ederek planlı göç ettiği için “öngörülü mülteci”
(anticipatory refugees) olarak adlandırılan nispeten daha güvenli yollardan ve hazırlıklı göç etmiş gruplar için bile önemli güçlükler yaratmaktadır.
• Hayatta kalmak için hızla hareket etmek zorunda kalan “Acil mülteci” (acute refugees) için bu yabancılık çok daha büyük riskler taşımaktadır. Çatışmanın ortasında kaldığı için bir anda ve hem psikolojik hem finansal açıdan hazırlıksız yakalanan ve çoğunlukla ağır savaş veya
çatışma travmaları deneyimleyen bu grup ilk aşamada ulaştıkları “sığınma” bölgelerine ulaştıklarında vermeleri gereken önemli kararlarla yüz yüze gelmektedir: Eve mi dönelim?
Kalıcı bir ülke mi arayalım? Çatışma süresince geçici kamplarda mı yaşayalım? Üstelik hangi kararı verirlerse versinler temel yaşamsal ihtiyaçlarını nasıl karşı-ayacaklarını planlamaları gerekmektedir.
• Göç Stresi: Göç süreci ve öncesinde yüz yüze gelinen doğrudan veya dolaylı kriz deneyimleri ile bunların
sonucunda ortaya çıkan duygusal deneyimler göç stresi olarak ele alınmaktadır. Organ kaybı, yakınların kaybı, yakınların
geride bırakılması, temel yaşamsal ihtiyaçların
karşılanamaması, ekonomik zorluk yaşama, doğrudan terör, çatışma ve/veya saldırıya maruz kalma, temel becerilerin kaybedilmesi, ayrımcılığa uğrama gibi geniş bir yelpazede travmatik stres faktörlerini doğrudan deneyimleme, tanık olma veya bunların deneyimlendiğini biliyor olmak göç stresi olarak ele alınacaktır.
• Göç Sonrası Yaşam Güçlükleri: Belli başlı göç sonrası stres faktörleri iletişim, ayrımcılık, geride kalanlar için endişe, iş bulma, göç süreci zorlukları, sağlık ve sosyal hizmetlere
erişim, kültürlenme alanlarında deneyimlenen güçlükler
olarak ele alınmıştır.
Terör & Göç Olayına Maruz Kalmanın Psikolojik Etkileri
Terör & göç gibi travmatik bir olaya maruz kalmanın psikolojik etkileri çok çeşitlidir
ve kişilerin teröre karşı geliştirdikleri tepkiler de çeşitli faktörlere bağlı olarak
belirlenmektedir.
GÖÇ DURUMSAL VE ÇOK BOYUTLU BİR
KRİZ DURUMUDUR!!
GÖÇ…
Bireysel Faktörler Olayla İlgili Faktörler Olay Sonrası Faktörler
? G
Ü N C E L
B İ R E Y S E L
F A K T Ö R L E R
? - Cinsiyet (kadınlar risklere daha açık olabilmektedirler)
? - Travmatik Yaşantı Sırasında Yaşın Küçük Olması
? - Medeni Durum (Bekar yada boşanmış olmak riski artırmaktadır)
? - Düşük Eğitim Düzeyi
? - Düşük Zeka Düzeyi - Hatalı Başa Çıkma Stratejiler
- Kronik Tıbbi Rahatsızlıklara Sahip Olma - Kronik Psikolojik Bozukluklara Sahip Olma.
? - Kronikleşmiş Yoksulluk, Evsizlik, İşsizlik Durumlarında Yaşamak
- Yaşamı tehdit eden ya da ağır yaralanmaya neden olan bir olayı yaşamak ya da buna şahit olmak.
- Aşırı şiddet nedeniyle ölümlere,
yaralanmalara ya da çevresel hasarlara şahit olmak.
- Kişinin evini, değerli eşyalarını, önem verdiği ve kendisi için destek grubu niteliği taşıyan ilişkilerini kaybetmesi.
- Aşırı derecede yorgunluk, uykusuzluk ve aç kalma.
- Tehlikelere uzun süreli maruz kalma ve kayıp yaşama.
- Zehirli maddelere maruz kalmış olma (zehirli gazları soluma, radyoaktif maddelere maruz kalmış olma).
- Travma sırasında Disosiyasyon
- Travmatik Yaşantı Sonrasında Sosyal Destek Yoksunluğu
- Travmatik Yaşantı Sonrasında Genel Yaşam Stresi
- Sosyal Destek Mekanizmalarına Ulaşamamak
? G
E Ç M İ Ş E
D A Y A L I
B İ R E Y S E L
F A K T Ö R L E R
? - Azınlık Statüsü Nedeni ile Ayrımcılığa Maruz Kalmış Olmak
? - Ailede ve/veya Bireyde Psikolojik Bozukluk Tarihçesi
- Başka Travmalara Maruz Kalmış Olma (Büyük Kazalar, Taciz, Savaş, Kurtarma Çalışmalarına Katılmış Olma, Vb.).
- Önemli Ve Zorlayıcı Yaşam Olaylarına Maruz Kalmış Olmak (Ör. Çocuklukta istismara maruz kalmış olmak).
- Ebeveynlerin boşanması, ölümü ya da tek ebeveyn ile yaşamak
- Ergenlik döneminde anne olmak
Fiziksel Tepkiler Davranışsal Tepkiler Duygusal Tepkiler Bilişsel Tepkiler
• Baş ağrıları ve baş dönmesi • Uyku düzeninde bozulma ve kâbus görme
• Şoka girme ve hissizlik hali • Dikkat ve konsantrasyon sorunları
• Üşüme veya yanma hissi • Asabi ve gergin hissetme • Güvensizlik hissi • Unutkanlık
• Göğüste daralma hissi • Sürekli tetikte olma, kötü bir şey olacak beklentisi
• Derin üzüntü • Düşünce bozuklukları
• Heyecanlı, gergin ve aşırı uyarılmışlık hissi
• Görünür bir neden yokken ağlama veya ağlamaklı olma
• Ölen kişilere duyulan yoğun özlem
• Karar verememe
• Halsizlik ve yorgunluk • Aile veya çalışma arkadaşlarıyla çatışmalar
• Çaresiz ve güçsüz hissetme • Tam veya kısmi amnezi (hafıza kaybı) yaşama
• Mide bulantısı ve bağırsak rahatsızlığı
• Travmatik olayı hatırlatıcı unsurlardan kaçma
• Aşırı alınganlık • Rahatsızlık veren anılar ve imgelerle meşgul olma
• İştah azalması veya artması • Duyguları ifade edememe • Öfke ve öç alma isteği • Katı özeleştiri yapma
• Genel olarak sağlık durumunun kötüleşmesi
• Sosyal ortamlardan uzaklaşma ve içe kapanma
• Hırçınlık, toleransın az olması • Sürekli tehlikelerden korunma planları yapma
• Alkol ve ilaç kullanımında
artış
• Umutsuzluk ve karamsarlık • Manevi ve dini inançları sorgulama
• Suçluluk hissi
• Ani duygu değişimi
Uzun Dönemli Travmatik Stres Tepkileri
• Bireylerin fiziksel ve psikolojik bütünlüğünü, mal varlığını ve diğer kendine ait varlıklarını, tanışıklık/ aşinalık ve kontrol edebilirlik duygusunu, önemli değerlerini, düşüncelerini, yorumlarını,
tutumlarını ve varsayımlarını tehdit etmekte olan doğrudan ve dolaylı tehditler travmatik bireyler ve toplumlar yaratmaktadır.
Ayrıca, krizlere maruz kalmak kişilerin rutin faaliyetlerinin durmasına da neden olabilmektedir (Zeidner, 2006).
• Tüm bunların yanı sıra kızgınlık, reddetme, odaklanma bozukluğu ve uyku bozukluğu hatta depresyon gibi sorunlar da
görülebilmektedir. Bunlara, uyku bozuklukları, kendini üzgün hissetme, endişe, kaygı, artan alkol ve sigara tüketimi de eklenebilir (Nandi, Galea, Ahern ve Vlahov, 2005).