• Sonuç bulunamadı

"Bankelsang" türü Almanca bir şarkıdakı türk motifine işlevselci bir yaklaşım

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share ""Bankelsang" türü Almanca bir şarkıdakı türk motifine işlevselci bir yaklaşım"

Copied!
19
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

·.· .. · .·.-=:·.:.

. ... ; .... mnr . eı - aı,,;,,-,·retn ,cı

=

'

Effa7<Sa+?ıtf:tictFYar',· · ~ -· *ı · ·,,. ·..:. '<dn'etStiz-?SMHr:sıı-·ttiQe'lcii:C w·o ·~

s

·

.

.

tı".

ten-~debly~t FakUltesl Edebly.at Dergls~ 1997,

Sayı

11

~1

BANKEI.SANG"

TÜRÜ ALMANCA

·

Bht:ŞARKIDAKI

TÜRK MOTiFiNE

iŞLEVSELCi

BiR

YA.Kl.AŞ~

.

.

.

·

:

Doç.Dr. AII Osman Öztürk• O .

o

.

Gtıtş

·Halk.bilimsel metin ınceıemelerlnde genel olarak: .. ,ntem" [metin ıçıı ve

~extem;, [metin

dışı] işlevlerden

söz

edilir. Metin içi

işlev

denince,·

bir

ya da -bir- · · ..

çok öykü

.

nün unsurlan

arası~dakJ mşicıter anı~ııır.

öm. bir öykü

ki~istQİn

.

otayın

. bütünlüğüne katkıd~ bulu?an dayranışlan bağlamındaki işlevi

söi

konusu

edi-.. leblllr.

Bu

bakımdan, n:1etın. içi işlev . "narratif' .[anlatıinsalldlr ve oJayın akışını sağlar.· . Diğer

yandan,

bir ya

da

birçok metnin, bölümleri ya da bütünü lti·

. ',

.

. . .

_

barlyle,

anlatıcı. okuyucu

{Jzley)d,

dinleyici),

cemaat ya

.

.

·d.~ ~plum 97..elindekl

etkisi dikkate alınıyorsa,

o durumda

.

metin dışı

_işlev

söz konusudur. Öm

.

bir öy-. . · künOn,

mevcut

noimıara

göre k~bul edilemez

duygulan.

OstO ·

kapalı

ve bu ne

-denle ~abut

ectnebmr

blr

şekHde

ctne

getirip

,

böylece

tepklterın

d~z.U:nu azaltma yönündeki

işlevi

.

bu türdendir. ·Ya da.

işlev,

geçerli.

değerlerin

daha çekici hale 'getl_rilmesi v~ bu sayede tpplumdakl

istikrarın pekJştlrllmesı

.

bağl~ınd~

·ortaya

çıkabilir, Bu.

durumda

öykü, okuyucuya

geleneksel

davranış örnekleri sunarak sosyal bir

işlev

görOr ..

(Fİscher

544-?46;

passi

m.):

.

. . .

Öze111kle kUl~ür antropologlan ya·

da

·etnologlar.

bu

metin

dlŞ,I işlevi araş

-. t,rmaya yönelmekteler. Çünkü, onlara göre (efsane, masal; hikAye;

destan

vs

.

. gibi} halk

anlatrnalan

kOltürOn birçok

olgusundan

biridir ve

diğer

kültür

~n-surlanyla birlikte

kapalı

_bir

sls~İnde

bir

bOtUn

olarak· anali~

ecUİ~elldlr.

Ye

~

·

·

nUerde halk bilimdi.er· de, çalışniaJannı

derleme

·

ve.

karşilaştinnanin ötesin.de,

anlatıcının

ve

dinleyicinin pozisyonu

ile;

cınlatıcının klşlllğl

ve sosyal

.

rol o.

sosyal

.

hır

.

oıgıı oı~rak.

antabian

olay

6ağİamind~

öykü

vs.

repe~anyıa

.

cıa

n~

• S.0. F~-Edeblyat f aldiltesl Alm~ Dili ve Edebiyatı BOIOmO Öğretim üyesi

' . :.. .... , . \ ' . •' . ,.~ ~~ J

'

· ., /~

(2)

• ..._ .. <::eot·-·St f frclt'\ t :n-t·:1771 :2: . CX

giJenmekt~irler. Metin dışı işlevler, sosyal

ve

psikoloJlk işlevler kat~gorisinde

değerlendirilmektedir (fischer, a.y;), ·

tıev(sel)d

ekoJün

kuriıculanndan

olan

Bronı

s

ıaw

MallnowskJ, nesnelerle •.

· anlan kullanan·

insan·

arasında,

bireysel

ve

toplumsal teknikler. v~. aras_indaki.

bağlan~lann, kanıksandıkJan

için görülmesini~ .zor; ancak çok belirgin

olduğunu

. belirtir ve kültürü; bir

nesneler,

eylemler ve

zihniyetler

sistemi olarak

tanımlar:

"bu sistem içerisinde her parça bir amaca

hizmet

eden bir araç olarak bulunur."

(MaJlnowskJ·· 1992, 21) O'na göre

"

Dlna~ik

açısından

,

yani

etklpllğln

türüne

göre kültürde. bazı

yanlar

ayırt

edHlr,

söz.gelimi eğitim, t()pl~msal

denetim

,

eko

-

'

. riomi,

bUg~

sistemle~.

ahlak

ve inanç, yaratıo ve sanatlı ~latım biçi.mleri gll?i."

(Mallnowski 1992, 22)

Halk anlatmalanna uygulandığında, işlevlerln ~osyoı'ojik · ve psikolojik .

·önemi daha

çok

metnin ilgili olduğu alanla, unsurlanyla ·'veya münferit

din-. . . .

leyidnln ya

da

anlatıcının duygusu,. düşüncesi ve .davranışları

ya

da öykünün

devamlı anlatıldığı toplumdakJ olaylar· gibi _metin dışı sorunlarda yatar. An.:. . .latıalarıh . v_e dinleyicilerinin . motıvasyônlan v~ tutumlarıyla uğraşan araş­

t~nn~olann yöntemi de

"lşlev{sel)dllk"

(Funktionallsm~~). olarak nltelenmektedlr

· (Flsçheı, 549 vd.).

O

.

1. Tilrk Motifi

.

. . Bu · bağlamda yazımızda,

·

Alman halk şarkısının, özelikle tarihsel

. . .

"Bfulk~!sang" {11istorischer Bankelsang) denilen türünde ortaya çkan Türk mo -tifinin metin

içi

ve

metin

dışı işl~vlni araştınnaya çalışacağız. Görüleceği

gibi in- .

cel~yeceğimiz şarkıda ıürk" doğrudan

konuyu

oluşturmaz,

ancak bir

yan

.

unsur

·

durumundadır.

Bu nedeni~. "l<o

.

nunun

parçalannd~

olup,

kendi içinde

. bir dinamizm taşıyan"

(freniei

1974. 13)' "Türk" u~s_umnu biz burada "motif'

olarak

niteleyeceğiz. Çünkü: eğer motif, işlevi ile büyük bir konu· kompleksinirı

·

·

yapıtaşı

ise ve

dl~aml:zrnl

sayesinde

gelenek

sürednd~

_

varhğını

koruyabilen

bir olgu · ise {Frenzel 197 4, .13 ),

o

_

haJde

"Türk" de. Alman

küİtüründe

·tarihsel

· açıdan hem düşünsel hem

de

biçimsel olarak be111 bir imaja ve boyuta sahip·.

sık sık larşımıza çıkan

gelene~I

bir motiftir (fütk'ün·

korıulaşın~

ve

motifleş~e

: sürecJ

~n

bkz.

Özyurt

·

1972

.

ve

-Kula

1992.

1993),. Blr motifte bulun.a~. olaya

yön veme,

imaj

oluştunna,

.

başka

rnotlflerle

birleşme

ya

da yeni

motifleri

çağ­

.nştırma vs: gibi yetenekler

onda

d_a vardır ..

. 6

.

t

.

~

;::

~

~~ /

:

(3)

i .

!

t

~ 8.A.NKE.LSANG

Türkçede

.

·. . karşılığını bulmakta zorlanablleceğlrrUz · bir · kavr~

. ' . . ~

"Bankelsang": çünkü ~eşerde bir olguya

sahip

değHiz, ancak eskiden pazar yerlerinde doiaşan destan satıcıları yakın-

bir

·örnek sayılabilir (bunlar önceden

. . . .

.

.

bastırdıklan

destan

. . metninden bölümler okur, ara· verdikleri . . .iaman da . . bo

-yun1arında ~ıh teybin düğmesine

basa

·

~.

yine önceden kaydettlkieıf şarİ<ıyı din --· letirler

ve

destanı

satmaya

çalışırlardı). "Ba.nkeİs~g"

·

da

özelllkl~.:19 ..

yy.da yay-

.

ginlaşmış.

pazar

·yerlerinde icra edilen

bir

·

sanat türüdür ve ~zü,.

resı:nl

v.e

müziği· birleştiren bir öze11lğe sahiptir; Bir anlamda, popUler komple bir sanat_. · ·,

Şarkıya adını

veren

~Barikel

0

{masal

üzerinde söz ve müzik icra ediJlrken, daha ·

önceden

bir pano üzerine

belli

blr

sırayla dizilen resimler yardımıyla anlatılan olay ya

da

öykü görselleştlrilmektedir.

.

.

Johann

..

Chrlstoph

.

Adelung. "Grmnmatlsch-krltisch~ Wörterbuch eter hochdeutschen Mundart" (1, Leibzig 1 793)

adlı

~rinde

şöyle tanımlıyordu

bu

~esleğln erbabını:

~Sokak

·

aralamJda,

tahtadan

sıralar

üieriride' her türlü cinayet

öyküleri

anlatan

kişi;

mecaz

ve

~ılayıcc

anlamda,

bayağı şeyl

e

n

,

b

a

yağı

bir

·

şekJld·e şarkıy~

·dö~e.rek para

kaı.anan

kötü bir

şair/

_

(Ad~lung

1 '/93: :s .. v.). Jo-·.

hanri ·

Christoph

Gottsched, 1'730

"t~nhli

.

"Veıstich

.elner

Crltisdl~

Dld1i1

<

unst"'

.

adlı

eserinde "füi~kel_sang"dan_

söz

etmektedir, ama

aşağtt~yıö }?lr

,

şekild~ eğ~

: retlleme yaparak: .

"Bank

ve

Sanger sözcükleri

blJinen

şeylerdh':

F~lmt kötü bir ..

şiiri

"Banckelsang" diye nitelersem,· bu yeni

bJrşey

olur" (Gottsched 1730,· 13;

75) . .

Burada ~Bfu'lkelsanger" kavramından; tekil bir kişiden çok,. spz. resim·. ve

. . ' . .

. müzik eşliğinde, -daha

öpce

t;>astırdıklan metnin · seyırcl t~ratindan aımm~c;ını .

teşvik

·1ç1n; bir

olayı

sunan bir grup:oyuncu

anlaşılmalıdır. Olayın

sergilenmesi·

. için masa

dışında

·en fazla ÜÇ metre yOksekllkt~ 've iki ~etre· eninde,

icabında

· yuvarlanarak katl_anab!Jecek dört

köşe

bir

bez. Uz.erine

çizilmiş

·

resim (Sch~l_der)

·

kullanılır.

Bu resim

O.zerinde

olayın bazı

eplzotl~n yer

almaktadır. Şa~kıcı

elin-deld

·

_

değn~kle

bu bölümlere

işaret

_

ederk~.

grubun

diğer

.

bir.

üy~ı

·

ae

·

st~-. yircllere şarkının basılı metnini satmaya çalışır; Bu· satış, o grubun yegane kaJ

~adır

(Petzoldt

1977,

f180).

Dolayısıyla

l>u

lş,

·

genel

.

görOnümOyle

tlcaretve ·

'dİlenclllk arasında bir konuma

sahip

olmaktadır; GeiıelUkJe

de

harp malullerine ·,

.

t~nı

.

~

·

an

bir

ayncaJık olmµştur

{

_

Riha

.

1979. s.

14)

.

:

·

.

Sunuş blçlmlnqe, 1 .. akustik ve

flgü~l.

2,, görsel, 3. rnüıJks~l unsurlar .

7

. "•, ı. ..

(4)

aynı

anda seyirciye

ulaşt

ı

ğından,

·

"Bankclsang"ı görsel-işitsel

(audiovisuell) bir '

'iletişim

araa olarak.niteleyeblllr1z (Petzoldt 1977, ·1.1 ~O).

jşlevsel

olaraksa, "

Zei-·. t,ungslied"

ın

·

·

akslne

.

gönce]

olanı

.

konu ahp,

eğitmek

ve

'

aydınlatı:naktan

çok; ..

geçmişte

kalan

·

olaylan ele alıp, eğlendlimeyi amaçlar. Bunu' yt;ıparken, görece

bir günceJliJct~n

ve öğreticl

·ahlAkl unsurlan k~llanmaktan tamarnen vaz$eçmez. ·

E.tklnlik alanı olarak da yılbaşı pazarlannı ve .fuarlan seçmesindeki neden burada .

·

~

r

anmalıdır.

Ôzelllkle

eğlendirici

yam

ve ·edebi yönü

·

dolayısıyla

•. r~m~tik dö- · nemde ve 20.yy.'ın başında

·

"Bankelsang."m · stilize edilmesi girişimleri olrl ·

. . . .

muştur. Zamansal olarak bakılınca,

.

araştırmalar, özellikle resim dö

-' . . . . .

kümanlanndan ve biçimsel-işlevsel kriterlerden hareketle,

bu

olgunun 17.

yy

.

başından

beri var

olduğunu

kabul

ediyor. Berlln, Bremen, Dresden, Jrankfurt,

Hamburg Hannover,

Leipı:lg

,

.

Lübeck gibi ,büyük

şehirlerin yanı~da

daha küçük

merkezlerde de yayınevlert ve matbaalar bu türden örnekler basmışlardır (liste

. . . . '

için bkz. Petzoldt 1973, s. 253 vd.). ,!'ılmanya'da, ·ikinci Dünya Savaşı'nın

baş-ladığı yıllar "B~nkelsang"ın sonuıw belgeJem·ektedir (Petzoldt 1973, s. ZŞÖ).

I .

B~

şa

r

kılan

icra edenler, geçlmJerlnl bu

yolla

·

sağladıklanndan, anlattıkları

.

olaylann, ·hitap ettikleri insanlann dikkatini ve ilgisi çekebJlecek özellikte ot-·

. .

masına

~ikkat ederlerdL

Dolayısıyla.

genel ·olarak

aşk

·öykülerini, bireysel

tra-. jed'ılerl,

d~ayetl~ri.

fadalan, ~tlerl, .ol~an

üstü

olaylan· (Peti:oldt 1977, .j

.

184};

· özel ömekler.vennek gerekJrse, kurtlann sa1dmsına uğrayınca! kendi-canmı· kur

-taonak için

iki

çocuğunu feda eden anne; aldatılan gelinin intikamı, çocuğunu

kartala kaptıran. ~nenin ~aretı, oğlunun· sevdlğJ kızla evlenmesine müsade

etm.eyen

babanın gadd

.

arhğı, yangında

öle·n

ra!ıiplerin

.

dramı

vs. gibi s~n

-sasyonel haberleri çok

iyi

değeriendlıirlerdl. ·

Bu

bağlamda,. halk· kültüründe.

mekan ve kOltür farklılığından,· uzaklığından ötürü hep ilgiyle karşılanmış.olan

"ekzotik" ·öyküler de "Bankelsang"m çok

sevdiği

k~nulardan

olmuştur.

Hatta

o'

. ölçüde ki, Jzleyidnln. ilgisini çekmek içih, yerel öykOletin

anlatdmasınd~

bile

ek-

.

zottk ülkeler ve manzaralar tercih. edilmiştir. Bu anlamda "ekzotizm'.',

· "Barikelsang" içJn bir aksesuar niteliğindedir. En çok sevilen yerler ise, güneşli ·

güney ülkeleridir. .

Doğanın

·

buradakJ

.

s~lmliliğl, ö~eğl~ anlatıl~

. . . . d~ay. etin . .

aa-tnailığıyla karşithk oluşturmaktadır

·

(Petzolt

, ·

1973,

zao

vd.).

. .

Yukanda anılan tOrden ekzotik nitelikte bir "Barikelsang", düşman kar-:

deşlf!r

konu~unu ele

almaktadı

~

.

Bizi ilgilendir~~ yönü ise;· bu

kardeşlerin

bir·

Türle paşasının ?ğulla~ olması.

(5)

f ffl,,L t· \. Y _.ç I f+;ııP:7 t• t e· · ::mc

1 .

ı. ı.

ISad~atll

aşkın

soylu

·

Mükafatı.

Ha~ ne

·

h1İalln

ça-' ·

·

.

tışmalanndan.]

( .. )

Bu

.

başlık,

.

Braunschwelg

şehi~

müzesinde

.

buıunan

·

ve .Adam ~lölbig

(1855-1°929) .

tarafından

bez üzerine . .

yağhboyayla yapılan

. bir

resme

aittir.

(öl-çUleri 271x175). Resmedlle,n ~layı aynntılanyla an·ıat~n ve ~ennanı:ı Reiche ta

-·. ·.

rafından

Schwlebüs'ta

basılan

(Nr. 95 und 41-1; bkz ..

~raungart,

1985, 314)

metnin özeti şöyle:

Bir Türk beyinin bhibirlne

düşman

olan iki

oğlu aynı kadını

se~mektedir . .

Zaara · bunlardan Adrian için

karannı

.

venniştlr.

~ussar

adındaki diğer kardeş,

kadını

esir

alır

ve onu korkutarak,

istediğini

kabul ettirmek lçln, blr kaplanla

aynı

. yere

kapatır.

Fakat Zaara,

hayvanla

. . dostluk· kurar ve onun

yardımıyla

ora-. . . .

--·-dan kurtulur. Bir aslcer kıhğma gi~erek Adnan'a.ulaşmiµ{ ister. Hussar onu

tak

Jp

\

eder; fakat ~adını tekrar ele. geçiremeden 'sevgili kaplan' tarafından öldürtilür.

. ~ncak kaplan·,cesaretin) hayatıyla öder. Adtian ·oraya vannca, durumun farkına

. vanr, ·sevglliler·blrtblrlni tanır ve hemen.evlenirler.

Panoda dört resim var: bunlardan

ilki

Zaara lle kaplahı', hap.ı.;edildlklr~ri .

mahzenin pence~

demirieıinİ

söketk~n· gösteriyor.

lıdndsl

ise

za~"lr

a

'

muh-tci,:ıelen sevdiği

.

Adrian'in_ izini bulmak

için

,

.

üç

erkeğe

yol

danışırken

rcs~ .

metrniş. Büyüklüğünden

anlan'lca·

bu

Jki

resimden

.daha öneh'\li

öldu

ğuml

.

sar~,,

diğımıi

üçüncü resim~ . dörd.üncU ile

·

aynı

·

boyuttan

taşıyor

..

Üçüncü

resim

. . . .

·. Zaara'yı .

at üstünde

sav~şırken, kaplanı da. Hussar'ı boğazlarken, dördüncüs.il

ise· Onlfonnaıı

·

bir topluluk

önünde

·zaara ile

.

Adrlan'ı, bir

din

adamı tarafınd

an

e'flendirillrken gösteriyor. Resim. başl.ığı, böylece ·son

lld

resimle yeniden

pe-ki~tirllmlş· olmaktadır: sadakatli aşkın asil

meyvest

Zaara ve·

Adnan

bunu

ya

:..

şarken, · resim

alt

başlığı. (ha,ç

ile

hilalin çarpışmalanhdan bir. ömekfoJarak Hus-.

sar'ın

yenilgisini dile getiriyor: .

Blz burada,

yuka~dakJ

öykünün bir versiyonunu

incelemeye

ç.alışacağ1z.

Bu versiyonun

resrrıl

·

de yine

Adam

Hölbig

tarafından

yapılmışnr,

ancak bu kez

başka

bir

başlıkla:

·

1.1. [bd

se~gUJnln,

.

larls~

~af

meydanında kavuşması]

.

·

. Kayl'.}ak olarak alaca$Jmız Stemmle· (1962, 48-s7rnin kit~bındaki re.sim,

beş bölümden oluşuyor:. Üstte ikJ (Hussan'm zaara'yı tahterevandan lndirrnesr

Alıntılar, tarafimdarİ TUrkçey~ a,ktarılmiştır ..

9

(6)

/

. 1.

ve

·

Zaara'nın kapiıınla

bir mahzene

kapatılması

sahnelerl), ortada

bir

(Hussan'ıiı

• 1 • •

savaş meydanında

kaplan

tarafından

attan

alaşağı edilmesi

sahryesi)

ve

altta

da

.

.

.

yine

lld

·(Adrian'J~

Zaara

'

nıri

bh1blrJrte

kavuşma

ve

rahip

cSnünd

·

~ evlenme

sah

-neleri) bölüm. Stemmle . . .

her bir

bölürritl . bOyüterek ayn~

vemılş

(bkz. . . 52, 53. , .

·

54-55, 56,57).

~Jmler,·

arka

p!an

~ımından

yoksundur.

·

BeUJ

bır

·

sahnenin

can-.

landın iması

için

pek

~

tinsura

yer.-veıiJmektecilr.

Öm

~.

ilk

resimde,

me

.

kan·ın

Tür-. kiye

olc:İu~nu

belirtmek.için,

bıyıklı

erkeklerin

y~ında

sadece. bir

tahterevaiı

i

ikinci reslr:nd~ ise

mahz~

·

in

anlatımı

·

lc;Jn

·

,

de~tr

p~~n

a

kJıklı

bir pencere

yete

~

ıı

buJünmuştur.

Bunun

·

yanında,. resimler somut du·rumlan gösterirken, ·gerçeğe

uygunluk

bakımından zayıftır

{Rlh,a

.

1979

,

14);

öm

_

;

üçüncü

resimde,

Hussan'la

i:aara'nın

·

atlı

·

olup

diğe~ kişilerin

yaya

gösterihnesı

·

gibL

.

·

1.

METNiN

ANALizl

.

Inceledlğlmlz

'!

Bankelsang

.

"

metni, biçimsel olarak

.

ŞU

unsurlardan

oluş

-maktadır: . (

ı.ı

·

Manzum .Bölfimler

8+8 - ·1~·şar dizelik dört. bölüm vardır; dOz.yaZJyla aynntıh olarak açık­

lamalarla

bölilnmüşterdlr. Ardarda getınldl~erinde, olayı

bir

·

buton

olarak

ak-_

'.

tarab.ilecek

duruındadırl~r

•. Dizeler

_çapraz

k

.

afl~e

.

ile

uyakJ~dınlmıştir

:

.

abab/ .

cdcd

,

.

.

.

Tam. ·Ve

kısmen

:yarim kafl:ye

kullanİlmış

.

olması,

in~tnin h~k

ede-biyatındM çoıc

·

y01<sek ·

ecıebıyata yakınlığını

.

göstermektedı

.

r:

~tarket.;.

w~rke;

Leib/Welb; ~ropheten/Nöten:. Llst/Chr1st ...

!

·

· ·

.

İlk

sekiz

dize,

Hussan;

·

ıa

,

Adrian'ın tanıtımina aynlrnış: diş

. . . .

-

~örü'nüşleri

. ba

-kımmdan yakışıkJı. ve yiğit olarak nitelenen Uô kardeş,

soma

bir kontrast içinde .

betlmlenmekted!r,

_

lkJsl

arasındaki

~n

ön

·

~mU

zıtiık

birinin

Müslümcın, diğerinin

HırJstJyan oluşuyla

temellendlrilmektedlr. Daha sonraki

sekiz

dize

ise,

Zaara'yi

tanıtirken:

:

bu

.

kontrastı. ıki

kez

vui-

8

uıayarak pekJşttny~r.

su·

~ğtamda

,

Zaara'mn

anlatımına

,

iki

kardeşe

.

ayntan· cfjzeler

0

kadar yer

vetjlmesıriı

önemli.

. . } . . . .

saymamız.

gerekiyor; Çünkü.

bu

·yaklaşım şarkının

mesaJ•na önemli ölçüde kat

-kıda bulunacaktır

.

ruik

k~ı

·

.

taşıyan,

ama ço~u~

e

n

hıristıyanca

.

.

eğitilen

.

Zaara'nın,

.

içg~dösel

bir

biçimde yine

Hnistlyan

birin~·

gönül

.

vermest

din

-leyiciyi

etldleyecekt,r .

.

·

10

(7)

- - -~ ·, ·.=··=·ee:-·,

. .

Zaara: idi aşkı uğruna

YandıkJ.an

durmadan;

.

F~

t

kizın

gönlü

sadece

.

,

Hıristlyand~ydı,

1'Urkde

çieğll.

·

·

Türk

kanından c;>Jm~ına karşın, . Daha ççcukken erken

yaşta

· . Hırlstiyanca yaşamı tatmış;

Ve

dinsizlikten

kurtuJrıiuştu.

·

. 1 .

.

Kendisini

sec;mey.en Zaara'ya

karşı,

Hussan'm

takındığı

tutum,

başta ka

'.'

·

. ·. rakterl

hakkında

söyleneni

doğru c;İkaracak

yönde

olacaktır:

'

.

"

Kinci

ve

dü-.

·

zeribaz'' Hussan, büyük

bir

öikeyle~

~asuıiı kızı

haremine

kapatır;

6

kadar

or-

·

,.

· .

. ' '• . . . . ' '

)adıysa da gönlünü kazanamaz, öldüıriıeye kara verir;

en

sonunda onu bir

kaplanla

mahzene

~~r

;

amao

bıraktığı

hayvana

kızı parçalatinaktır.

·

Bu

lkln

d

·

.

grup

·

dJzeler,

.

denilebilir

ki,

·

·

~

.

d~~

Hus.san'ın gaddarlığını

·

gö'zler

·

ön(lne ·

se

r-. mektedJr. Ancak

kontrast

oluştunna llkesr·burada· da karşımıza çıkıyor:· H

us-.

san•ın

~anlce flklrlerin~

karşın,

korkunç

geceterd~

:

z~yıf

Zaara'ya.

a~adaş

hk

e

d~n

kaplanı ~ bağlamda değerlendiımellyiz.

TUrke

alt

bir kaplan;

·

.

·

MazlumJan

koruyan,

Onun biricik .yoldaşıydı

Mahzenin

vahşi karanlışında.

Çekti

kılıcını

.

öldürmek

için,

Ama o anda

akiına başka ·

Bir

fikir

doğd~ şeytanca;

Sinsice güldü kendi l,{endlne.

i

.

.

: . . ' \

·

·

.

Halden anlayan

yardımsever bir

hayvan,

.

aklını yitirerek canavarlaşıruş bir

in~darİ

her

zaman

~dİ~

(Schend~

..

1988, 395). Bu görüntü öielllkle resiml

e

. bir

kez

daha

vurgulanmıştır

.

.

.Bir durum

bett~emesl

olarak;

vahşi blJlndiği

'halde .

.. . ' ... ·. . .

.

·

yardıma gereksinlı:n

duyan

bir mazlumun

yanında uysallaşan

bir kaplan ya da

arslanın

resmedilmesi

geleneksel blr_antatim_yöntemldlr:

Sl~e

çalışan

bir

kızın,

kendini

.

sevmediği aşıkından

koruyan

bir

arslanı var4ır. .Adam,.· kızı hem-·

(8)

çerleyince,. hayvan

bir

hamlede

o~un kafasını koparır (başka örnekler için bkz.

. .

Schenda 1988, 396). sızım· öykümüı:de Jse kapranıri insanca _tavn karşısında,

. ha1a

yaptıklanndan plşmanJık duymayıp,

·

kızın ardından

·giderek onu ·ele ge-· çinneye

ça]ışan Hussan'ın

d~

son.uda

tıpla

l;>öyle·olur.

İzledi

onu

savaş yerinde,

Yalvannalanna

tınmadı.­

Onu tam yakaladığı anda,

Kapı~· y~tfşlr imdada: .

Amansız vahşi pençder

Sarban parça parça .eder.

;

.

Yalnız

küçük

bir

fark

vardır

arada.

Arslan,

kİzır_1

ö·lümünden üç

gün

sonra

üzüntüden ölürken, bizim öykümüzde · üzülen kızdır; yani Zaara.. ~ller

de-ğişmiştir,

ama izleyiciyi duygusal

olarak

etkileyecek

sahn~

korun~

_

uştu;._

Bu

sahnenin amacına ulaşmasını sağlamak

~aayla olsa gerek, Zaara'run

ağlaması

~anzum

böJOı::nde değil, düzyazı bölümünde,

yani

anıahonın_yorumlan

içjnde, ·.

··kızın kendi ağzından aktanlmıştır: »Ach, du hast-.mlch aus den Handen.

des

schandllchen Hussan

befrelt: mu6~ daffir aber

selber .

unter den tödlic_hen

.· Stlchen verbh"ten! « ·

. . Sonuç

bölümünO

oluşturan· dizeler Jse. sadece seygllllerin kavuşm·aıarım

.

-· ~ile getlnneleıi ve-en sonunda şarkının

\Terdi~

ahlAki ö~ütU lçenneleri

ba

~

lamından değerlendlrJlmelldlr.

Yoksa,

ne

mOsJümanın

ne

de

hıristiyanın

.

ka-raktetjze ed'nmesl söz

konusu

değildir. Önce;

'izleyicinin

etkileri~esl yönünde,

öldürülen kaplan

.

a~alannda ,

olmak

üzere

bir

_

kucaklaşma ve

.

öpüşme

sahnesi,

sonra da l>eklentileri karşılamak üzere rahip önünde' n~kah ..

. Sevdiğine koştu

acele,

Söyledi sevglslnl. Adrlan

_Kesti sözünü sevgtyle Öpüp

dudaklanndan.

·

Rahip

~l_J_tsadı onlan •. Ka'vllştular tertemiz:

"Kurtardı. tehlikeden bizJ ·

Sevgimiz ve· sadakatimiz"

(9)

. ' ;w+,,tst bO K ·~ < e, · · , vn.

ıtrr:z-00

Verilen öğüt

genellemeye

.

oldukça uygundur: »Sevgi ve sadakat bizi

teh-Ukelercten kurtardı!«

2 •• 2. Dilı.yazı b6Hlın6

.

Dfrzya7.1

bölüınleı1, manzum

böllimlerln

adeta

bir çevhisJ gibidir. Bu

bö-. Uim!er.

an!atJanın ağzından aktanlmaktadır. Anlatım Oç

ayn blçlmd~

gelişiyor:

.

. . . ( . . ..

2.2.1. Yonun

.

.

·

Burada.

yukarıda özetlenen· ve manzum

bölümde

anlatılan

olaylar

düz

-yazıyla

yinelenl{ken, özellikle

kişilerin

ve

dav

.

ranışJannın

daha

ayrintıh

olarak ·

t. . . . . . . ' •

karakterize edildiğini söyleyebiliriz. O halde · şimdi karakterleri gönneye ça

-lışalım.

Hussan:

Çok

vah.şi_

ve

aslan

gibi

.öfkeli.

olan Hussan.

Müslümandır.

Can

. .

düşmanı olarak· Yunanlılan bilir. Kadınlara karşı kaba davranır (s. 48). Hatta,

• 1 • t

kendisine direnen

Zaara

1

.

öld~_nnek ister: Bunun'içln

ş~anu'\

_bir pl~ kurarak,· .

kapianına. yiyecek venneyip. Zaara'nın yanına salar,· ki onu parçalayıp yesin (s.

50)

.

Biri inanıyordu Muhammede

Ve doluydu .kinle nefretle.

Hussan'nın nitelenmesinde. kullanılan ·sıfatlar . v~· sözcükler. ·: wtld (vahşi),

löwenwütig. (arslan gibi öfkeli),

Moham~edaner

(Muhammed.e

ioan~n).

gı>

lüstet (ihtiraslı), will töten (öldOnneyl cİüşünen). geb!rt teufllsche Pl~ne (şeytanı

planıa·r

yapan},

.

Uni:nensch

.

(insanlık dışı), unkenntllch zerflelschte Leİche

(p

~

.r

~

·

çalanmış

ceset),

schAndllc.h (rezil); .lnsurgent (asi),

Rauber

(şaki), ohn'. Er-·

• • 1 •

t>annen

·

(merhametsiz.),

höhnisch (alaya), Q~Jer (gaddar, işkenceci).

Adılan: Bir

Yun~

papaz

tarafindan

hıristiyanlığa ~akdls edilmiş olan Ad-: ·

fi

~~

kibar ve eğitimlidir (s .. 48).

Yunanhrann safında savaşmaktadır

(s. 51 ).

Mer-

.

.

hametU

(S.

52 vd.). asit

ruhludur

(s. 55)

.

.

GOvenllirdl

diğerine zor"günde.

iyi

Hıristlyan, soylu bir adam.

Adrian'ın

nitelenmesinde

kJUaiııJan sıfat ve sözcükler: ChristJich (Hı­

rtstlyan),·· sanft ·

(ldbar},

geblldet (kültürlü), lle~e~wOrdlg (sev~cen), hat edle

Seele

{asll

ruhlu), slegreidl (muzaffer}.

İkl kardeşin bu şekUde birlbirtnln tam _karşıt.• olarak gösterilmesi .aslında

(10)

,.

::-c:c:ne,o· en: --...-,, .

. .

bu

metnin

bir başka edebi yönünü gösteriyor. Düşman .kardeşler motifi,

kay..;

• • ı' •• • • • • • •

nağı kutsaJ kitaplara dayanan eski · bir motiftir.

Hz.

'Adem 'in· oğullan Habil ile

. Kabil

ar~ındakJ

kJnln

de

nedeni, öze1Uk1e yahudl ve

lslam

menkıbelednqe

an-Jatıldiğına

·

göre.

aynı kadını sevmiş olmaJanq.ır

(Frenzel

.

ı

988. 83;. Türkçe

bir

. .

.

.

kaynağa· göre,

Kabil,

·

HabU'ln lklzJyle,

Habil

de Kabll

~

in lldzJyJe

evJenmek

du-

_

.-

.

.

nimundadır

.

Ancak

Kabll

_

lkJzJ

Klima'yla kendi evlenmek ister ..

Ad~ Baba

'

nın

.. emrine karşı_

gelen

.

Kabil

,

böyl~

Tann'nın buyruğunu

da

tanımaz

xe

İbJis'in

·

·. eline

dOşer, kardeşini

öldürür;

bkz

.

_.

Akıncı

.

1968. 136

--:

176).

Protestanlığın

·

or

-taya

çı~ğı

-

16

.

i

yy .

.

da

Ha~a'.nın

bu

lld

oğlu

'

_

arası~daki anlaşmazlık

Uglnç bu- .

lunmuş, Kabil inançsız ve münafık, Habil

ise

ömek: delikanlı· olarak

tasvir

edjl-.

mişti

(Frenzel 1988~ 83). Bizim. . . ·

metı1lmlzde d~ğai

olarak,

KabU

'rolünü .

. . ,· '

milslUman Hussan, ·Habil rollinü .ise ·hiristiy~n AQri~

üstlenmjştfr.

Hussan

lnanç;ız.

,

Adnan ö~ek bir gençtir. Aynca_

iki

erkek

arasında

kalan

kadın

.

motifini ·

t • • •

de

edebiyatta: tespit

eplyoruz (bkz. Frenzel ı 974, 14; 1988, 5 75-.5 78; Ne~

• • • • • • • • • • • 1 • •

· benbuhlerschaft). Bu geleneksel 'durum motlfl'nln aksine.-kıskanç erkek rakibini

değil, ulaşmak istediği kadım

·

_

öld

_

ünne

girtşlmlnl.

benlmslyorr'_böyle~

kadının

sevgisi ve

sadakati

·de olumlu yönde vurgulanabUecektfr .

. . Zaara:

Çok güzel

bir genç. kız.

olan

Zaara, · "lstanbul\ın gOİü" diye anıl­

maktadır

.

Müzikten

hoşlanır

ve

"Guzla .. ~e~llen

bir

~rilman

çalar.

Erkeğin

kJ

-bannı

ve

kOltürlüsönil tercih eder (s.-

48)

ve ·sevgisine. sadakatlidir. ·Hayvanlan .

. . .

· sever

·

es.

50), yürekJI ve dayanıklıdır,

..

VefakAr

olduğundan, ·öJdü~len ·kap~anın

.ardınd.an gözyaşı döker (s. 51 }. inançlıdır, ilahi ~dalete. inanır, Tanrıya şülqeder · . ·: {s.' 52

·

vd

:

)

ve en sonunda ·çocukluktan beri eğitimini aJdığı hır1stlyanlığı seçer .

· (s. 55).

.

Zaara'nın tanıtımında ku

·

Jlc\flılan nJtefemeler şunlar:

,

Sdlön

(güzel), .

"

die

Rose von.

St~bul

;

.

(İstanbul'~n

g(ilü),

sl~gt

µnd spiel~ M~U<lnstrument (mü.:

• ' •• • 1 •

zlğe -yetenekli), J.ungfrau (bakire),. dem-Hussan gegenüber kalt

{müslüman

Hus.san'ın

sevmez),:

Tlger

wir9 1hr llebster

Splelgeffihrte

(kaplanın

sevgisini

ka-~

-

m1ş),

welnt

.

u~ lhn

.

als

_

er

getötet

wlrd

(ö)en

h

.

~yvaı

:

un ardından

.

"

gözyaş

1

.

·

' .

.

.•' . . .

döker): als Christln getau,:t (Hırlstlyan olarak vaftiz edilmiş). ·

.laara'ln kar"1ctedze edllrtlesl, h~k . . .

anlatmalanndakJ

"olumlu, güzel, '•

m

·

asum,

_

olduğu

halde

kötü muamele

··

gören

,

_

rekl

ve

aktif'

kadın

tipine

uy-maktadır (Moser-Rath,

100 V<:i,), Kötü muameledep

kurtuluş

geneJJlkle,

burada

da

olduğu

gibi mudzevl blf

şekİlde ge~eşlr

(M_oser-Rath, 113); bu

tü~

_

mu

-14

-

(11)

.1 ! -+ .. ,Cıthtzl . ,•, . ,lı .. _ .. _ ... . • ' . ••• •• -

:...L..~-

·

·

'•

,

.

..

'•

'

0

·

;,r--+,+;s,r;,e-.,, k .·;:,· ., ••.. ·:ıiı<'··-. ,tx) . t. · -· ·•-ı tı1:ı .. ;,i»,;:;;e;:;--·;.;,,r·cd-rfıihitf•::X-·c ':lı..~· = ~ ' - " ''(

'

dzevl kurtuluş. bir

çok

menkıbede dönOm noktasının oluşturur. Bunun nedeni olarak,· ·Jiııistlyan. din bQyüklerlrıln. takibe uğraclıklan dönemlerde haps~ atıl­

ması

göstedlmekte •

.

.

göster~:Ulcleıi

mucizelerle hapisten. kurtuknalanyla da

f:Iı-. . .

ristlyanhğm üstiln niteliğini kanıtlamış olmaktadırlar (aynca öm. için bkz; Bred-nlch, · 836 vd:}.

ÖykOmOzdekl

.

kı1Jn

mucize

·

sayılabilecek kurtuluşunda,

·bir ·

kaplanm·roı·aımasında gördüğOmOz 'yardım sever

hayvaJl'

motifine daha önce

değinmiştik.

Erkek

kılığına

.

girerek

tehlikelere

_atıhp, sevdiğini bulmak tc;Jn

yollara

düşen

güzellerin

sayısı

da

az

değildir

{e_deblyattari bir

ö~.:

Conrad

Feı'Ciinand

.

. . Meyer'_I~ novell

Gustav ~dolfs

Page,

1882)

(Moser~Rath,

i

~

7).

ı.ı.ı. bojnidarı'konu,ııia:

Dlyalog bölümlerinde, Jdşlsel. bir .an~atım tutumuyla, kahramanlar bizzat

' . . . . .

konuşturulmaktadır. Bu· da bize "B~kelsang"ın .. dramatik yönün_ü · gösteriyor.

Dlyaloglann· kuJlanıldığı yerleri Jncelersek. bunun belli bir amaca yönelik olarak

yapıİdığım

8

ö~ıemıerız

.

I?tyaıoğun >cuıı~ıid;ğİ_

hef

_

yerd~.

-

ıki

,_

kişı

arasJ_nda

var

olan bir .

çatışma

dqruk.

noktasına ulaşm.aktadır:

Ôm.

zaara'nın

Hu~' a

Vel"(H

J~

i

. . . .

.

' .

yanıt

,. Benim-kalbim

başkasına

ait. Onun için asla senin

olamam

;

,

ya ·d:i

H

u

s

-

:

san'm,.

1.aara'yı yakaJadığı

andaki sözü: ~Dur.". teslim. oli«

b~

·

gerUhnli sah-nelerdendir.

~ynı şekilde, zayıfin

.

yanında

yer

alıp

.

on

_

ı.i tutsakJiktan

ve

daha

·

sonra

y

e~

. nidf;n

yakalanmaktan

klJrtararak; "IJahl adalet"ln

oluşmasını sağlayan kaplanın

· ölüm anını da unutmamak gerekir;

Zaara'mn

·

dövünmesi, izleyiciyi· de

sars-• I • • • ' , • • •

. maktadır:

ııAh, ~nl

.

utanmaz

Hussan'ın e11erlnden kurtardın, ama bu,yüzden

ken-. din ölümcül darbelerle

hayabndan

oldunf~ ·

•. . ! . .

Diğer

y~dan,

öykOlemenJn do~k

no~tasınm

.

hazırlanması

:~e

sonunda

·

. . sevgllllerin

birlblrJnl

tanımaian,

böylece

gittikçe

yükselen

gerilimin

.

rahatlamaya

·

.

dönüşmesi

de

-

dlyalog.

lc;Jndc

ge~çekleşlyor.

·

.

Zaara:

~su

kardeşinin cezasını Tann verdi.

Sevgilini

senden

soğutmaya

:

kalktı.

Bun~

başaramayınca, ı:naa1esef şurada

öJU

yatrul

kaplanı

· onun OstO~e

salıp pal'Çc\labnak lstedl. Ama Tanrı ona engel oldu; ÇUnkO o

mazlumlan

korur.

. / .

Ona şükürler olsun!.c

(12)

. .

~d~an sorar: ~Sen kJmsln ki, garip yaratık?«

Zaara:

»

Zaara'yım.

seni kalpten

seven kız

.

«

...

Bu sahnenin bir başka ö~~ml daha-vardır.- "8fulk~Jsang"ın en önemli un-surlanndan olan,

Tann'nın

,

yOceltllmesl

de

~~ada yenne

getiriliyor. D~nleyldnln

dJnsel

gö.rOş

ve

yaş~ı~ı

önemseyen

bi

r

.

anlayışla,

fir:sat

düştüğü

anda "Tann~a

.

şükretmek~

.

ıhmaı

edilmez.

1'iıteklm yukandakı

durumd~;

"kendını

istemeyen

binne

zorıa

.

sahıp

.

oımak ıs~yen; oımayınca öıdonn~yi.

~ir

.

~pıana

par-c;aıatmayı

planlayan

Hussan'ı

Tann

eng~Uemlş, cezasını venniş

ve bö)!lece ilahi . .

a~alet yelini

bulmuştu~

{bkz .. Riha 1979, 15).

Bu

nedeni~ .".mazlumlann ko- .

ruyucusu"

.

na

şükred'İlmelidir

.

.

·

·

·

. 1

IV\anzum

.

bölüınc;le pir kez karşilaştığımız diyalog,

iki

sevgilinin ağzından,

. . . ~ .

şartonıri önemli olması gerek~n en son dlz~lerlnl .dolduruyor. Alınması gereken

. d'ers bu·

şe.kllde açığ~

_.

çıkıyor:

.

_

iyİ

insanlar sevgllednden

ve

sadakatlerinden

· ödiln vennemeıı. böylece kesinlikle bir kurtuluş yolu bulmıaçak ve bu davranış

ödOllendJril~ktlr;. deyj·m

yerirıdeyse

"sabnn so~~.

seJatnettfr

"

:

1 . ·:-· ,, . . • • . . .

.

.

..

. .

"Kurtardı tehlikeden bizi . ·.

· Sevgimiz

ve

sadakatimiz"« ·

..

BAn~eJsang"ın öğ~dliğinl

.

eğlcndhidllğı

_

.

a

_

rpertldllğ)ni

ve

lzleyi~ide

.

duygusal katılımı sağlay~cak

tOm

öğelerl

bu diyaloglarda bulmak

mümkü

_

n

gö-rünmektedir.

1 · · . ..

2~2

.

3.

lzleyldye

y8iıelllie

. .

Anlatıcının.

yer:I

geldl~çe. lzleytdnl~ dikkatini_ resimlere çekmek Jçin,

ine~n içine serpiştirdiği sözleri bu bağlamda ele alıyoruz. Anlatım devam eder

-ken, birden lzJeyidye dönOlOp llglll reslme (aynca değnek

de

kullanılarak) işaret

' . I • . , . . . ,

edilmekte ·ve o. sahne. kısaca açıkl~maktadm '"(ablo~un ilk bölümün.de $Ör-.

. püğOnOz gibi.

Zaara'ya

_inmesini

~mretti

"

c

.. )

1klnd

bölümde,

bir

ev

köpeği gll>i

kucağına

sokulan kaplanla

mahzene

atılmış i.aara'yı

görüyorsunuz" ( •.. ) .·

'TabJQnun

ortasında görebileceğin

it gibi"-

c .. ~)

iki

sevgilinin,

Lanssa:

sa~aş

mey-. . ,•

danında kavuşma

sahnesi resmin sol alt

köşesindedir''

(

..

. ) Nikahtan ö

n

ce. son

resmlmJi.cle

görüldOğil

gib_l, genç

kız Hırstlyan

-~larak ~aftiz edildi';, ·

. . . ) ,

.

Dolayısıyla,· anlatıcı geçniJş

zamandan

,'

yani

öyküleme zamanınd~ şlm-:

. ·diki zamana dönmekte. . . ·izleyici

il~

bir

.

tor

lletlşlm kunnaktadır

..

B~

yön~llşleıin

· ,.

. . . . . .

1.6

(13)

. '.

sayısı, blzJm örneğim.izde resmı oluşturan bölümlerin sayısı ile sınırı,

gö--rtinmektedir ve bunu ıenellemek yanlış olmaz. .

.

3. E.KZOTIK

UNSURLARı

Bu .belgede,

anlatımı

·

1

,

Jglnc;

kılmak

amaayla

önemli bir'

yöntem

.

olarak

"ekzotlzm"e başvurulmuştur. Çünkü; "VasatbJr insanı, ya günlOk yaşam içinde

pratik olarak

yaşadığı-veya etkilendiği

ya

da tamamen·

.yab~1a

·ekzotik' olan

·.

şey

HgilendJrlr ·-

yani ya

komşusu

·

ya

da yabana"

(HeJlpaçh

1942,

17)

.

Bu ne

-. denle

şarkla,

öykOsUnQ,

ekzotizmin,. hayalleri harekete geçiren-

unsurlanyla

~

la

-bildlğince

süslemekten geri

kalmamıştır.

Bu unsurlar;· yabana·

kişi

(Hasan,

Ahme_d

Paşa) ve

yer· (fürklye;._ istapbul,

İ..arlssa) adlan

.

yabancı kültü~ çevresi

. (MOslOman, Papaz)

veya

bu

çevreyi

karak.teıize

ed~n. tiayyanlar

(Kapİan) ya

da

k,ültür

.

parc;alandır

(Har~. "/ztanbuJ'un . Gü/D

n,

Tahterevan, Telli bir· Türk

sazı:

Guzla, fes).. - ·

. Bu ekzotik_· unsurlann

bazıları

·

yardımıyla o

·

ıayın,

lzleyldyi

~nlatıları

ö

y

-~ künün doğruluğu konusunda· .inandınnak için, tıpkı efsanelerde olduğu _gibi;

belli bir me~a

bağlandığını

da görüyoruz.

Örneğin

_

Atına

·

ile Selantk arasm

da

bulunan-

Larissa

k~nti, tari~te

_

gerçekten

Türk-Yunan

ıİişkUeıinde çatışmal

ara

·

sahne

olmuş

bir.yerdir:

~Osmanb topraklan

.na

kabhnca

(1430)

~ımeli

eyaletine.

. . . . . . . 1.

bağlı bir

kaza merkezi konumuna geti~

ldl

ve

'Yenlşehr-ı

fenar'

adını aldı. D

ok-.

san

Oç harbl'nden sonra_

yapİlan ~mı~

düzenlemesi sonunda Tesalya

bölges

~

!e

.

birlikte Yunanistan'a bırakılan Larissa (2 ,temmuz

1881),

1897 Türk-Yunan

sa

,,

vaşı'nda yeniden Türkler eline geçti; .savaşı

sonuç)andJran

barış antlaşmasıyla

(

4

aralık

1897)

Yunanfstan'a

bırak

'

ı

tdı

.

"

(Büyük Laro~

1.4

.

s.v.) .

.

Aynı şeklide, adı

geçen

Ahmet

Paşa

muhtemelen, görevleri

arasında

..

. 1895 tarihinden ·ön~ Atl~a

elçlllğl

de

y~pan Ahmet

Tevfik

Paşa

( 1845-1936) · ·

olabilir {bkz. Türl< ve Dünya Ün~üleri. ·1983, 143). Ancak: biri müsUi.man diğeri

.

hiristiyan iki

oğlu

olup

olmadığı

konusunda eUmitde herhangi bir bilgi yok.

· "Rose von

Stambul"

nitelemesi ise

ün)~

Avusturyah best~d Leo

Fail

(1873-1925}'ın

19

.

16'da sahnelenen ve sözleri Jullus Brammer

ile

Alfred Grün ...

wald' .

a

alt

çok popüler bir operetinin .

adıdır

(Fail

lç)n

bkz.

Stanley

1980): Bu .

operetin mdfl

i

ndc

.

de kon~ sadakattrr

ve

_

Türk

s~vgili, --~inblrgece_

M

a-sallan"ridakl Şehrazad' ~ benzetillr (S~Z ve nota için

öm

.

bkz. f.rdJen,

130-134

.

Görilldüğü gibi, harem, tahterevan, fes vs_.

gibi

motiflerle hayal gücü

uyanhrken, aynı zamanda

mekana

~ tarih ve döküma.ı· gibi nesnel · kanıtlarla

17

(14)

·.

ınandınalık pekiştirilmektedir

.

"Bankel~g ..

·

türünü.n

"Ze

l

tungsliet:re

olan

ya-.

kinhğı

göster~·

l~dınalık

konusundaki bu. özen,

pa7.ar

yeri

şarluo]annm

uy

-. . . .

.

.

..

.

.

duruk

öykülçr anJattığma dair görOşlere karşı alınan bir önlemdir; böylece

olooılu

yönqe

.

reklam

ya~ılniaktadır

.

Ancak,

,

b

,

u tutum

.

zaınanl~

·

·

kaJıpsal

bir

hal

almış, doİayısıyla

.

·

anlatılan

. '

öykünOn

.

gerçekliğinden

çok.

.

uydurukluğuna

. . .

·

i

ş

a

.

ret

.

eder

~lmtiştur

.

ikJ

tür

arasında

yap~lan.

~rşılaştinnalı çahşm

_

alar, lnai1dıncılık

sa

-.

vmı

lld

açıdan değerlendlnnektedlr:

.

-

1.

·

su

sav.

uyduruk.öykOJerde yalan sinyali

. . . .

verir

.

. 2. Yer, zaman · ve kişi adlan vererek ·anlatımını destekleyen

. .· . . .

"Blnkelsang'rda, gerçek

olaylarla

bağlantı_ kuruısa da,_ benzer biçJmde olması .

muhtemel

.

ürpertici bir öykü

aktarıldığından,

burada bir 'kunnaca sinyali' söz

.

konusudur.

Di_l

ve

resim -yoluyla

canlandınlan

sahneler

de zaten . bu

l<urİnaca,

yani

olablllrllk düze~nl

belirginleştirir

;

.

bu .

sunuş

.

biçl~ly)e lrleyidd~ belli

bir

.

mesafeli ·tµtum ()luşur (Hlnck 1972, 87 vd.).

,

4.SONUÇ

.

İncelemey~ çalıştığımız ·"Bankelsang"da ana konu· 'sevgide sadakat

v~

.

bunun

.

ödOllem:llrileceğl' mesajıdır

.. Bu, Adam Hölblg

tarajlndan

yap~Jan

·

pa

-nonun

başlığından

.

da

anlaşılm~dır:

"Edl~r

Lohn

der

treuen .'Llebe". · Amaç,

sevgi gibi

elemanter

olduğu. icada~ ev~I bir. olayda,

herpen

herkesi

11-. . . ( \ .

gllendlre~k

sadakat

d@$')sunun önemini vurgulamak, izleyid/oktiyucuda bu .

davranışın gelişmesine

.

katkıda

bulunmak

~lmahdır

.. Bu

bağlainda

.

"Tilrk

"

mo- ·

· . tifinJ~ hiç bir yeri ya _da

roİo olmaması

gerekir.

Ancak

görüyoruz k(

alt

başhk

"Aus den

Kaınpfen

,

z~schen

K.reuz

und HaJbmond'\ . arzu ed~len

davranışı

çok

. .. .

geniş

b1r

çerçeveye oturtuyor: Haç. ve Hıtaı -karşıtlığı. Sadakat He bu· karşıtlığın.

görünürde

dqğrudan

bir

llgİsl

yok

.

Fakat

,

ka_:ş

~

Jaştırılan klşllerln

'

.karakterierinin

-oluşturduğu'

kontrast- lçJnde, verilecek mesajin etkisi daha güçlü ola~r.

Dİk

~

.

kat

·

ecımrse. şarkıd~

ve

düzyazı.

bölOırtleıincİe.

olumlu karakterlerin

değil

de,

.

daha

·

c;ok

olumsuz

kar~rin

v

·

urgulanmasına

özen

gösterıımışö~

.

Bu

,

sadakat

·

gibi

·

gÔzel bir

davran.ışın

;

-

kötü bir kontrast

önOnde daha

Jyi

belirmesini·

sağ

,:-

·_

Jayacaktır

.

Bu

teknik,

-

san~e1sang·ın

bir

.

ııetışım

.

:

araa olmasıyla

da

açıklanabilir

~

,

. Çünkü

olums~ Ön

plana

Qkannak.

kltle

lletfş)m

_

ara~armın yapısal

bir· SO-:

· tunudur;

yabancılann

· ·olums.uz.

ele

alınmasını

.

bu genel

tutum

içjnde de-:-·

·

ğerlendl~ek ge.reldr. Günümüz basın~yaym ~raçJ~n da, farklı etnik gruplann .

haber

konusu

.

y~pılmasında

özelllkle

··

(dnayet, uyuşturucu,

_

çatıŞl)'\a)

gibi kötü

(15)

... ___,_"'"'---'--'~'--"-'"'-...=... · ~ ~~ - _.-,.,'--'-"~ - - ~ ~ "-'-' ·...:.· -...._, :& ~ •• ,.., r::ı-• ., •.•. • ., ,. •• -·, - ,.--·.,.·- .... __

.ı;e;ı.;a., • t,. (tc'Z: .. ·« ~.. -. 1

. karakterli olaylara

ağırlık

vermektedir.

Dolayısıyla,

olumlu olaylanh~ ·nonnfar

. lçJnde kalmasından .

~türO,

haber değeri yoktur, ancak nonnlardan blr sapma

söz konusu olunca~ ·konu llgt çekici hal

almaktadır

·(Gökçe 1988,

~

vd.). Ken-· .

dini övmek ye yOceJtmek lçJn

başkasını

olumsuz gösterip kötülemek, . sosyal

-pslkoloJlde karşıl~ıl~ bJr davranış blçlmldlr.

Diğer

yand~. ·

Zaara'nın

sevgisinin

sınanması,

zorlukJann

aşılması

Türk

engell üz.erinden gerçekleşirken, ödülün bOyOklOğfl

de

ort.aya· konmaktadır:

İlahi

adalet ~ceJli edip~

wrba, cani

. ruhlu,

kardeşine

ihanet eden Hus~n kap ... ·

lanın pençelerinden ~zasını bulur ve iyi yürekli, aşkın~an ödün vermeyen

Ad-rian'la Zaara biribirlerine kavuşurlar . .

.

Söz konusu ekzotjk unsuriann

çıkanlmasıyla aslınc:ia

bu "~ankeJsang"

içe-riğinden hlçbh~y yitlnnez.

.

Aynı türden

-

herhangi

başka bir şarkı gibi, nihayet

.

en sevilen konulardan biri

olan

"sadakat"

bir kez daha

ele

alınmaktadır (başkı:"

ömeklerlçln b~. ~etzoldt 1973, 268 vd.) .. Yukanda ki anlatım· örgüsü

·

ve tıp~

1

leştlnne tamamen kahp~dır,

ve

bir çok ömekte bulunablllr~ Aynı şeklide sev

-gide

sa<.iakat

-sorunu, "B!nkelsang"

'

türünde

en ön~rrili

değerlerden

birldlr;

fak~t-

burada

SÖZ.

konusu

olan

sevgi .

klşJsel,

bireysel

değiJ,

.

SO~)ı'al

bir

·

könumİa

·

nişkllldl~.

·suna

göre;

sadakatsizlik·

büyOk

.bir

günahtır. KötülOğOn,

suçun ve

. . ' . . 'ı

. mahvoluşt.m sebebi onda aranmalıdır . (Petzoldt, · 1973~ . 269). . Dolayısıyla~ . .

öy-

.

· _küdeld TürkOn •.

kötülüğünün,

.

canillğlnln

ve ·

sonunda

ıiıahvoluşunun

nedeni

onun

TOrklüğünde

ya

·

d

,

a

müslüman·Jığında

·

değJI,

tla.~a çok

sadakatsizliğe

.

,neden

olmak

isteyişinde, daha doğnısu sadakate

_

yönelen potansiyel

.

bir tehdit

:oluşunda göıülmelldlr. Öyle' sanıyo~ kJ, Hölblg'ln çizdiği ikinci·

resmin

baş­

lığını

.

·

bu

açıdan değerlendinnek

g~rekJr:

•iki

sevgilioln Larissa

~vaş

~ey

-danında kavuşması".

·

Artık vurgulanan ·hU31-haç · çatışması değil, aksine ~ı­

dakatın ödüllendirilmesidir.·

. .

16./ 17.

yy

;

protestan JJahlyatç.Jannın vaazlan~da verdikleti kıssaıar~an

bazı

ö_mekler.

bu

kötülüğün

kökenini

dişaıda

arama

.tut]s.

_

usunu

_

göstennekt~'Clir..

Kölelerine kötü muamele yapan RomaJı,· İspanyol, Türk, Alman ·arasında·ayrım

yapmadan,

c;lfte

(saban~)

koşulan insanların başma

.

gelenler

kalıpsal

bir

söy-lemle dile getiriJrriekte,

d

·

oıayısıyla

an~ sorun olarak,

yapanın khnllğinl

veya di-· ·

· ninl

değil~

muamel!!nin

kendisini

ortaya

koymaktadır

(Rehemlann 1977. 404 ·

.. .

. vd.}. Dolayıs_ıyJa yukarıda geçen değişik

mlJllyetJer

sadece "yabancı" olmalan

. ve

kontrast

oJuştuimaJan bakımından değerlendlrilmeJidjr

..

(16)

·

şarkıda, ·"Türk motlfl"nJn kullanılmasının, doğrudan

bir

cephe alma

bi-. ... .

.

. . . .

c;lmlnde değil, izleyicide daha büyük b!r etki u,yandınnak için, ha)<sız yere kötü ·

· muameleye

uğr~yaiı

bir

I<Jşlnln

·

.

en sonunda

hakkını

elde

·

ed~ği

ve

kötülilğo

_yapanın cezasını ·kesinlikle bulaqlğı . savı

·

~lamırida işlevsel olduğum,_

gö:.

rüyoruz. Elbette

haksızlığı yapanın

"TOrk"

olması,

bfr

"aşağılama'' biçJmlnde

al-gdanablİlr.

Bu. 'iilrlt"On

başka bİr

gruba,

başka

'

bir

dine

ve dünya

görOş~ne

'

ait

olmasıyla

.

meşrulaştınlmaktadır .

.

"Türk"ün .

başkalığı.

onur(

yeıini toplum ~ı~

·

·

yerarşisi

içinde en

sona

atmakta:

bu durum

:

9aha

üst,.kadernelerde

olduğu

inan-·

a taşıyan lı:15anlann

·

pozJsyonunu

güçlendlımektedir (krşl.

·

Getger, ·

689).

Aşa­

ğıdakine yakıştırılan

kötü

dayraıiışlar

sergilenerek,

gOy"

·o~eldnln

lyiJlğl

·1 . . . .

pekiştirilmektedir. O halde burada psikolojik işlevi vur~lamak gerekir . . 81raz.

abartılı

o}makla birlikte,

:anlai':Jcı ve izleyicinin baş)casını . kötüleyJp dışlayarak

.

.

güven

oluştunna girişimi, aslında

onun

aşağılık ve gOvenslzllk duygusunun bir·

yans~İnası ~imalıdır.

· · · · · . -· · ·

. '

.

.

Ancak,

b\J

dışlamanın

masumiyet,

hak. adalet

vb

.

J(avramlar

yo]uyla

ger-çeld~eslnl.

biz

"TOrk"

motifinin

·

lş1evseJllğlnl

göstennesl

bakımından

önemli ·

. . . .

.

buluyoruz. Öyküdeki

"Türk11

nihayet kendinden zayıf

olan

ve kendini tercih et-

-.

mey'ei:J

.

birini aşağılam~a. ona kötü muameleyi reva gönnekte; :dolayısıyla kunnaca ·

da

.

olsa

.bu

dav_ranışını~ karşılığı olari\k o da aynı

·

·

.

muameleyi ya~

·

şamaktadır.

· Dinleyici · bu

şeklide uğranılan haJ;.sızlığin

tazmin

edildiğini

görüp

'

rahatlamaktadır

-

(~rşt

Gelger,

:

690).

·

sundan

·

aldığı

ders:

Sakm

başkasına

kin

tutma; gaddar·olma, _kôtülük etme, kötülük bulur, ·cezdllf ~kersln .

şeklinde

, . . . ' ' , I ' ' ,

· lfa~e edl_leblllr. Aslında

.

öyk

ü

_

lçJnde bir c;elişklde.n söz edJleblllr. Çünkü bir

yan~

.

,

.

dan

aşağılama davranışın~n kötOIQğO anlatılmaya

. . .

·

·

çaıışilırken

•. öbür

yandari

. bu ·

· . davr~ş .

"Tôi'k"

örneğinde bizzat gerçekJeştirilm_ek~dir. ·

' . . .

Bir

klşlJik imajı

. olarak; . ''Türk"Un

kıskançlığı

ve buna

bağlı

.

olarak

·

ser-. . ... ., . .

giledlğl insanlık dışı davranişlan

vurgulanar:ak.

Jzleyid/~kuyucuda

bu~]ann

·

kar:-

.

.

şitı

tutumlar

gellştirtlmeye çalışılmaktadır.

Bu

bakımdan, oynadığı

rol

itibariyle kötü

bJr

.

klşlllk imajı

sunmak

işlevinden

ötürü "Türk"O bir "tip motifi•'

(fyptis-. .

.

Motlv: Frenzef 1974, Z3) sayabiliriz~

. . • . . CIKötO örnek"

lşlevJni

gören Türk

motifinin bu "Bankelsang" metninde

kulJanılı;ı:

ay~~

-

bir

.

Os~up

öttlliği

olarak

karşımıta çı]gyor. YaptıkJarinın c.ezasını

bulan

"Türk" bir motif

ohnanın

da

öteslnd'?,

adeta

.

bir ~Exempel"

[kıssa,

ders} haline gelmlştır. "Bir metinde ya da konuşmada, dogmatı'k veya ahlaki bir öğ-

·

(17)

I , . ' . .

retinin pekJştlrtl~esl 1911, olumlu ya da olumsuz.yaşam ömeklert içeren kısa

~y-kOler" (Wllpert 1969,

24-0)

biçiminde

tammİanan

"E

x

empel"

.

in

işlevi

daha çok·

. . .

lzleyldnln/okuyucunun eğitllmesı yönQndedlr

ve

kullanım

alam

olarak eğlence.

~debJyatında

ve ahlaki okuma pa~annda

geniş

.

yer bulmuştur. WUpeİt

bunun

d.ışmda ef'sailelerln, maşallann,

halk

tür~Olertnln ve baıadlann da bu "Exempel"

motiflerini

kullandığını

~Jlrtmektedlr. (a.g.e •.

241).

wr~rk

motifİ"nde yukarı.da

sayılan

özellikleri aynen bulabmyoruz

.

(18)

h f ··==;r Ct • «PEI-· ,, ... J ,••en ·c ·,ıç;7z·1· ,.,,.,. ·

KAYNAKÇA

ADELUNG,

J.

Chr~: Graminatfsch':'Jcrttlsches WlJrteıbuc.h der hochdeııtscben Mundart

· . . I, Lelbılg· 1793. (Petzoldt'dan nakJ~) . · · .

AKJNO,

Ahmet Cemli:

Klbeye Doğru Bily(lk Kısas-ı Enbiya. Peygamberler Taıthl

c .

...

.

·

i

:

Hauetl Adem, Fatih Yayınevı, ~~tanbul 1968. .. · : ·

BRAUNGART, Wolfgang . (Hrsg:): ·Unkelsang. Texte, Bllder., ~ommentare. Reclam ·

·: Unlversal-51bllothek Nr .. 8041, Stuttgaıt 1985 •

. BREDNICH, Rolf Wflhelm: "Gefangensch~" Mad, lnzyldopidle des Mılrchens, Hand

-. wörterbtıch; zur hlstorischen und vergf e!chenden Erullılforschung. Hrsg.

· von

R.

W. Brednkh, Bd. V, ~erlin - New York,'Sp. 8~3--846. ·

BÜYÜK larousse .sazınk.ve Ar.İslldopedİsl, .Cilt: 14, Milliyet Yayınları.

. . , . . .

ERDLEN, Hennann (Bearb.): Ueder Zlll' ('JtalTeı Waııdeıvc,gel-Album. Bd. IX (Schla

ger-. B~d}, Hansa Ausgabe : 458, Hamburg - Lelpzlg (t.y.). ·. ··

FISCHER. John L.: "Funktlon" Mad .• l.nzyklopld.le deiı Mlrdıens, Handwörterbuch zur · . hlstorfschen und .Yei'glelchendeil Erzfilllforschung. Hrsg. von

·

R.

W. Bred-.

ntch,

Bd.

y,

Berlln -.NewYork 1987,.Sp. 543-560.

FRENZEL, Ellsabeth, Stoff'." und · Motlvgeschlchte. Grundlagen ~er Gennanıstlk 3, 2.

verb. Auff., Berfin 1974. · ·

· FRENZEL,.Ellsabeth: Mott\'e der

Wettıİter&ltı.İr.

3. i.\b~rarb. u. erw. Aufl, Kröner Bd. 301,

Stuttgart 1988. . . .

. . . \

GEIGER, Ktaus·· F., "Dlskrlmlnlerung" Mad. lnzykloptl~e (fe!i Mırdıens, .

Hand-wörterbuch · zur hlstorlschen und vergletchenden Ertilhlforschung. Hrsg;

von Kurt Ranke, Bd.111, ~p. 688--704.

GOTI'SCHED, Johann · Chrlstoph. Versucb emer Cıttıschen Dldıtkunst vor d.le ~

-. u1s<hen, LelpzJg 1730 (Petzolt,: 1977'den naklen).

· · GÖKÇE, Ortıanı Das BUd der Tiirkeo in der d.eU,Schen Presse. Etne lnnaJtsanalyse der · .

· Berlchterstattung zum Besuch des türklschen Mlnlsterprı\sldenten Turgut

Özaj im Herbst 1984 in der Bundesrepubllk Deutschland: Beltrıtg~ zur deutschen Phllologie, .Bd. 64, Glessen 1988. .

HELLPACH,' WIIII: ~utsche Phys!ogııomlk, ~rllri · 194?- (Leanc;ler Petzolt, HbdVl'den ·

naklen). . ı .

HİNCK, Walter: "Volksballade .. - Kurıstballade ,: Bankelsang". · SchMe.r, ·AJbert {Hg.),

Welttlteratur ı.aıd Volksllteratun Probleme und Gestalteo. C.H. Beck, · · 5chwarze Relhe Bet Q3, MOn~en 1972,

s

.

80:-1~1.. . : . · · . ·

KULA, Onur. Bllgei

Atman

KWtilrilnde Tilık imgesi J,

Ç

.

0.

Eğitim F~Ultesl Yayınları ·

No: 5, Adana 1992'. . , ·

KULA,'. Onur· Bilge: Alman

ICWUlriln&ı

Til.rk lmge~I

n.

Gü~oğao Yayınlan

:

Ankara

·

. 1993.. . .

ÖZVUIU,

_

Şenol

:

· . Dle · TOrkenUeder und · dNi Tib1<mblld in der deutschen Volk- ·

· · · sOberllefenıng: vom ı 6. bls

zum

10. Jahrhundert. Motive, Frelburger

. folklo~stlsche F~rschungen, Bel. 4. Wl!helm Flnk Verlag, MOnchen 1972.. .

. MALINOWSKI, Brontslaw, Blllmı.ef.lUr KöltGr Teorisi. (Çev. Saadet Özkal), Kabalcı

Ya-.

yınlanı 21, BUim Kitapları: 6, lstanbul

·

1

.

992. · . · · . ·

(19)

. MOSER~RATH, Elfrled.e: "F.rau" Mad. f.ozyldop.ldle

des

M:ucbens,. Handwörterbuch

· ı.ur hlstôrlschen und verglelchenden E.mlhlfotsch~ng. Hrsg. von

rew.

Bred~lch,_Bd. V, Berlln-NewYork 1981,Sp.100-137 .

. PETZOLDT, Leander: "Bıinkelsang". , ffandbucb des V0İksB2des. Hrsg. von Rolf WII-·

helm Brednlch, Lutz Röhrkh, Wolfgang Suppan, München 1973 .. Bel. 1,

s. 235..:291. · . .

PETZOLDT,

L.ı

-~~kelsang" Mad. ~opldle des

Mlı'Cbens,

Handwörterbuch i:ur.

hlstorlşd1en und. vergieıchenden Erz:lhlforschung. Hrsg. von Kurt Ranke:

· .Berlln/New York 1977. Bd."1, Sp. 1177-91. · ·

REH~RMANN, Emst Helnrlch: Du PtetUgtexempel bel. protestanttsdıen The_ologen

· des ıc,. und

n.

Jb.'s. (Schrlften z. Nlederdt. Volk.skunde.), Otto Veriag,

Gôttlngen, Schwartı. 1977.

RIHA, Kari: Morttat, Wlnkelsang,

P.rotestbaUAdeı ~;ırett.;lyıtk

und engaglertes Ued

· in Deutschland.AtheM.um, Bd. 2100, ı. Auft,.Könlgssteln {Ts) 1979.

SADIE, Stanley (edlt.): The New, Gıove Dlctlonaıy of Muslc and Muslc.lans, Volume: ·

. 6,.London

1980.-SCHEN.DA, Rudolf: Volk ohıie Buch. · Studlen zur Sozlalgeschlc.hte der populaer~n

Lesestoffe 177~--1910, Klosterinann Vertag, Frankfurt 1988, s.395 vd .

. · STEMJ'v\Lt, RlobertJ A. (Hrsg.): Herı.eleid aut lelnewand, Sleben · Morttaten. Bruck~

. . mann Verlag, MUnchen

1962.

·

.

.

.

.

·

tfhtK

ve

'

Dnnja

"

ünıôıeıt Aıislldopedlı,d,

Cilt: 1.

Anadoİ

_

u Yayın~dık,

h

t

,

tUibut

i 933. . WILPERJ, Gero v.,. Sachw6rterbuch der llterAbUt Kröner iki.

z3·

L

5. \•P.rb. u. ·~rw.

· . Aufi.. , Stuttgart 19<59. · · ·

Referanslar

Benzer Belgeler

Kendi Ötekinin Yaratıcısı olmak: Yunan ve Batı Yazımında Tarihsel Kurgular Yunan bağımsızlık isyanlarının yukarıda ifade edilen manada ortaya konan ilk meyvesi 1834

Horizontal göz hareketlerinin düzenlendiği inferior pons tegmentumundaki paramedyan pontin retiküler formasyon, mediyal longitidunal fasikül ve altıncı kraniyal sinir nükleusu

Kozanoğlu ölmeyinen Avşar kızı yas mı tutar Şu Feke'nin hanımları Kara bilmez alınları Kör olasın Derviş Paşa Hep dul koydun gelinleri Kozan dağı çatal matal Arasında

Kitapta Avustralya, Belçika, Danimarka, Almanya, Kanada, Nijeria, isviçre, Japonya, İspanya ve Birleşik Amerika'da, yapılmış müsta- kil konutlardan fotoğraf, plân ve detayla-

Değişik türden yalın metin örnekleri, karmaşık bir metin içinde, sözgelişi bir kurmaca metnin örgüsünde karşımıza çıkarsa, bunların bütün yapı içindeki

Fransızca baskısına önsöz yazan Janine Bouıssouno- use, “Bu kitabı okurken biz sık sık Gorki ’yi, zaman zam anSteinbeck’i, birCaudvvell ya­ hut bir Vittorini

Sosyal programların içinde halk sağlığı programları, halkın sağlık eğitimi yerini almalıydı.. Halk Sağlığının

The significant effect of treatment on students‟ motivation to learn mathematics word problems recorded in this study may not be unconnected to the ability of students exposed to