• Sonuç bulunamadı

Folklorun Sahtesi: Fakelore Yeliz Özay

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Folklorun Sahtesi: Fakelore Yeliz Özay"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Selcan Gürçayır’ın yayına hazır-ladığı Folklorun Sahtesi: Fakelore adlı kitap geçtiğimiz günlerde Geleneksel Yayınları’ndan çıktı. Kitap, ilk olarak, Öcal Oğuz’un “fakelore” yaklaşımıyla or-taya çıkan dikkat çekici tartışmalar ve yeni terimlere ilişkin görüşlerini içeren kısa bir sunuş yazısıyla okurla buluşu-yor. “Sunuş”u, kitabı yayına hazırlayan ve makalelerin büyük çoğunluğunun çe-vireni olan Selcan Gürçayır’ın “Önsöz”ü izliyor. Gürçayır, “Önsöz”ünde, Türk halkbilimcileri arasında kendisine pek tartışma ortamı bulamamış olan “fakelo-re” konusunda yazılmış pek çok makale ve uygulama çalışmaları olduğu konu-sunda bizleri uyarıyor ve bu kitapta oku-yacağımız makalelerin bu zengin çalışma alanından seçilmiş on yazıyı kapsadığını belirtiyor. “Önsöz”ü, terim üzerine oluş-turulan düşüncelerin tarihî gelişimini vermek amacıyla kronolojik olarak sıra-lanmış, makaleler takip ediyor.

Çalışmadaki ilk makale, “fakelo-re” terimini ilk ortaya atan Richard M. Dorson’un “Folklor ve Fake Lore” başlık-lı çabaşlık-lışmasıdır. Dorson, bu makalesinde özellikle oduncu Paul Bunyan’a vurgu yaparak kimi Amerikan halk kahraman-ları etrafında oluşan hikâyelerin aslında uydurma olduğunu, diğer ulusların da sahte halk kahramanları ve bunlar et-rafında oluşan uydurma hikâyelerinin olduğunu iddia ediyor.

İkinci makale, Marshall W. Fishwick’in “Paul’un Oğulları Folklor mu Fakelore mu?” başlıklı çalışmasıdır. Fishwick, bu çalışmasında, Paul Bunyan

gibi uydurma olan dolayısıyla “Paul’ün Oğulları” olarak adlandırdığı sahte Amerikan kahramanlarının peşine dü-şer. Yazar, okura sunduğu belgelerle bu kahramanların sözlü geleneğe ait olama-yacağını, yazılı edebiyat kahramanları olduğunu ileri sürer.

William S. Fox’un “Folklor ve Fa-kelore: Bazı Sosyolojik Düşünceler” baş-lıklı makalesi ise “fakelore” teriminin ortaya çıkış nedenlerini tartışır. “Fake-lore” ve “folklor”un temsil ettiği farklı kültür değerlerine dikkat çeken çalışma, “fakelore”un neden ve nasıl “folklor”un yerini aldığını eleştirel bir dille ortaya koyuyor.

Kitabın dördüncü makalesi Barbara Kirshenblatt-Gimblett’in “Hatalı İkilik-ler” başlıklı çalışmasıdır. Kirshenblatt-Gimblett, yazısında akademik folklor çalışmalarıyla uygulamalı folklor çalış-malarının hatalı bir ayrılmışlık ve uzlaş-mazlık içinde olduğunu belirtir. Terime olumlu açıdan yaklaşan yazara göre fa-kelore aslında “uygulamalı folklor”dur ve folklor da bu alana, doğru bir şekilde taşınabilmelidir.

Alan Dundes’ın “Fakelore Fabrikas-yonu” başlıklı çalışması kitabın beşinci makalesi olarak yerini almaktadır. Dun-des, fakelore alanını genişleterek, kav-ramın sadece kimi Amerikan halk kah-ramanlarını yansıtmadığına, masaldan şiire, giyimden mimariye birçok alanda fakelore örneklerine rastlanabileceğine dikkat çeker. Dundes, ayrıca fakelore’u olumsuzlamak yerine bu kavramla iliş-kili olarak ortaya konan ürünlerin doğru

FOLKLORUN SAHTESİ: FAKELORE

Yeliz ÖZAY*

* Gazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Halkbilimi Bölümü Araştırma Görevlisi.

http://www.millifolklor.com

180

T A N I T M A L A R . . . B O O K R E V I E W S . . . C O M P T E S R E N D U S . . .

(2)

metotlarla incelenmesi gereğine işaret eder.

Ronald L. Baker’ın “Folklorda ve Edebiyatta Bireysel Yetenek ve Gelenek” başlıklı makalesinde ise bireysel yetenek ve gelenek ilişkisi imza ve arketip kav-ramları aracılığı ile tartışılmaktadır. Çalışmasında “gelenek” kavramının kul-lanım alanlarına kendi değerlendirmele-rini de aktararak geniş yer veren yazar, folklor ve edebiyat ürünlerinde bireysel yeteneğin konumu üzerinde dikkat çeki-ci bir tartışma oluşturur.

Kitapta yer alan bir diğer makale Eliot A. Singer’ın “Fakelore, Çok Kül-türlülük ve Çocuk Edebiyatının Ahlak Sistemi”dir. Makalede, Amerikan eğitim sistemi müfredatında yer alan ve söz-lü gelenekten geldiği iddia edilen kimi ürünlerin aslında halk ürünü olmadığı, sözlü kaynaklar araştırılmadan yazıya geçirilerek yaygınlaştırıldığı tartışıl-maktadır

Sekizinci makale Alexander A. Panchenko’nun “Lenin Kültü ve Sovyet Folkloru” başlıklı çalışmasıdır. Panchen-ko, yazısında “fakelore” terimi yerine “pseudo-folklor” terimini kullanmakta ve Lenin döneminde halk ürünleriymiş gibi yaygınlaştırılmaya çalışılmış olan anlatıların bir dönemin siyasi ideolojisi-ni desteklemek için bilinçli olarak yara-tıldığını ileri sürmektedir.

Kitabın dokuzuncu makalesi, “fakelore” tartışmasında oldukça il-ginç bir yaklaşım ortaya koyan Ermis Lafazanovski’nin “Halk Sevgisi: Yerel Kitle Kültürünün Kurtuluşu” başlıklı çalışmasıdır. Yazar, “fakelore” ve “folklo-rizm” kavramlarının olumsuzlanmasına faklı bir bakış açısı getirerek, halk ürün-lerinin bu biçimlerde oluşturulmasını küresel dünyaya karşı yerli kültürlerin direnci olarak yorumlamakta, böylesi bir çabayı da “folklove” olarak değerlendir-mektedir.

Kitabın son makalesi, Ulrika Wolf-Knuts’ın “Folklorizm, Nostalji ve Kül-türel Miras”ıdır. Lafazanozski ile kimi noktalarda koşut düşüncelere sahip olan Wolf-Knuts makalesinde, fakelore terimi yerine “folklorizm”in kullanılabileceğini, folklorizmin tekbiçimciliğe karşı bir tep-ki olarak ticaret ve kültür politikaları olarak geliştirildiğini belirtir.

Dünyanın değişik bölgelerinden konusunda seçkin bir yer edinmiş olan bilim insanlarının “fakelore” kavramına, bakışlarını yansıtan, seçilmiş makaleleri içeren kitap, ilk olarak bizi bu noktada çalışma ve tartışmaların olduğu konu-sunda haberdar ettiği için önemli. Bu-nun yanında, günümüz kültür dünyası-nın küresellik ve yerellik, temsil etme ve çeşitlilik oluşturma çerçevesinde süren yaklaşımlarına yeni bir açıdan bakabil-me olanağı sağladığı için folklor ve diğer kültür çalışmalarının farkında olması gereken “fakelore”a merak uyandırdığı için önemli. Kitap, Türk folklor çalışan-larına bir de “fakelore” açısını sunup Türk folklor ürünlerini bu açıdan da ele alıp araştırma ve değerlendirmeye ilk ışığı tuttuğu için ayrıca önemli ve öncü bir yere sahip olmakta. Prof. Dr. Öcal Oğuz’un “fakelore” terimini derslerin-de tartışmaya açarak, bu konuda Türk folkloru üzerine öğrencilerine yaptırdığı çalışmalar bu kitap ile yaygınlaşacak ve güçlenecektir. Kitabı yayına hazırlayan Selcan Gürçayır’a cömertçe sunduğu emeği ve titizliğiyle bizi bu çalışmayla buluşturduğu için özel bir teşekkür ge-rekiyor. Dileğimiz, kimi zaman farkında olmakta ve dolayısıyla Türk halkbili-mi adına söz söylemekte geç kaldığımız benzer konuların bir an önce en azından çeviri kitapları ile tartışılmaya ve değer-lendirilmeye sunulmasıdır.

Millî Folklor, 2007, Y›l 19, Say› 75

Referanslar

Benzer Belgeler

Anahtar sözcükler: Kulüp Sinema Mecmuası, Sinema Alemi, Temaşa Alemi, Ankara Sinemaları, Güzel Ankara, Ankara Magazin, Yurt ve Dünya, Sinemagazin, Sinema, Oyun Dünyası,

Bu araştırmada deney ve kontrol grubu öğrencilerinin son-test puanlarından elde edilen analiz sonuçlarına göre öğrencilerin elektrik akımı konusundaki ders

2018 yılında yapılan restorasyon sırasında açığa çıkartılan kitabeye göre kalem işleri yapımından 260 sene sonra Kayserili Nakkaş Derviş Osman tarafından

8 farklı suç tanımının bağımlı değişken olarak kullanıldığı çalışmada, özellikle mala karşı işlenen suçlar ile işsizlik arasında anlamlı pozitif bir

Solange Teilfertigkeiten wie diese nicht bewertet werden „bekommen [die Lernenden] häufig nicht die Möglichkeit zu erfahren, in welchen Bereichen ihre Stärken,

Amacımız Giresun ilinin iç kesiminde bulunan ve dağlık kesimini oluşturan Çamoluk ilçesinde M.Ö.. Binyıl yerleşim birimlerine ulaşmak ve bu yerleşimlerin

A panel data analysis was conducted using financial leverage ratio, cash, receivables, inventories, liabilities and revenue variances obtained from the financial

Boğumlama ve ses bozuklukları değerlendirme formundan elde edilen verilerin (/r/ (gılama), /s/ (ıslıklama), /ş/, /c/, /ç/, /z/, hızlı boğumlama, ağır boğumlama,