T 7
-MAHMUDPAŞA CAMİİ
İstanbul’da, adıyla anılan semttedir. Fatih Sultan Möhmed’in vezir-i âza mi Mahmud Paşa tarafından 1463
yılında yaptırılmıştır. Mimarı, Atik
Sinan olup İstanbul’un ilk camilerin den biridir. Bu nedenle Bursa cami leri mimarisi üslübundadır. iıkl kub belidir. Yanlardaki tek 'kubbeli üçer oda ile öndeki yine tek kubbeli dört oda mahkeme veya diğer ikinci bir fonksiyon içindir. Son cemaat yeri beş kubbelidir. Bu revak sütunları 1784 yılındaki onarım sırasında taş kaplama suretiyle tahkim edilmiş tir. Mihrabı önünde Mahmud Paşa’ nın mozaylk çinilerle süslenmiş tür besi bulunmaktadır. Nuruosmanlye Camli’ne pek yakın bir yerdedir. İs tanbul’un en eski ve en güzel cami lerinden biridir
MANASTIR MESCİDİ
İstanbul’da Topkapı semtinde cad de üzerindedir. Çavuş Mustafa Ağa tarafından eski bir Bizans kilisesin den camie çevriltmiştir. Bu yüzden halk arasında «Kilise mescidi» veya «Mustafa Çavuş Mescidi» adlarıyla da anılmaktadır. Bizans mimarisi üs- lûbundadır. Küçük fakat güzel bir mescittir.
MEHMETAĞA CAMİİ
İstanbul’da Fatih ilçesindedir. Da
rüssaade Ağası Hadım Mehrned Ağa tarafından 1585 yılında yaptırılmış tır. Bulunduğu cadde, bu camie iza feten Sarayağası caddesi adıyla a- nılır. Ünlü mimar Davud Ağa’nın e- seridir. Kare plân üzerine bina olun muş merkezî kubbeli bir yapıdır. Ca miin kubbesi sekiz filpâyeye dayan maktadır. Köşelerde dört ve mihra bın üzerinde bir yarım kubbesi var dır. Son cemaat yeri ise beş kub belidir. Mihrabın bulunduğu cephe çinilerle bezenmiştir. Küçük fakat pek güzel görünüşe sahip bir cami dir. Bânisinin türbesi, camiin sağ
yanındadır.
MEHMEDAĞA MESCİDİ
İstanbul'un Sultanahmet semtinde
ve Yerebatan caddesi üzerindedir.
Satırbaşı Mehrned Ağa tarafından
yaptırılmış olup Onbeşinci yüzyıl
yapısıdır. «Üskübiye» veya «Yereba tan» mescidi adlarıyla da anılır. Ça tısı ahşap kaplı ufak fakat güzel bir yapısı vardır. Tek güdük minaresi cadde üzerindedir. 1933 yılında İs tanbul’da türkçe olarak Kur’an-ı Ke rîm okunan ilk mescid olması bakı mından ayrı önemi bulunan bir özel lik taşır.
MERCANAĞA CAMİİ
İstanbul’da Bayezid semtlndedir.
Kapalıçarşı’nın Mercan yokuşu ta rafındaki kapısına giden yolun ü- zerlndedir. Darüssaade Ağası Mer can Ağa tarafından yeniden yapılır-
casına onartılmıştır. Bu nedenle
Mercan Ağa’nın adıyla anılır. Yol üzerindeki küçük bir avludan giri len cami kare plân üzerine bina o- lunmuştur. Güzel bir yapıya sahip tir. Halk arasında Darüssaade Camii
diye de anılır. Mercan yokuşu da adını bu camiden almış bulunmak tadır.
MERDİVENLİ CAMİ
İstanbul’da, Kapalıçarşı'dadır. Adı
geçen yerdeki Yorgancılar Çarşısı adıyla anılan kısımdadır. Merdiven le çıkıldığı için halk ve esnaf ara sında «Merdivenli Cami» adıyla anı lır. Çakır Ağa veya Hacı Evliya ad larıyla da tanınır. Minaresi olmayıp küçük bir cuma bu görevi görmek tedir. Camiin ne zaman ve kimin ta
rafından yaptırıldığı bilinmemekle
beraber Kapalıçarşı İle yaşıt oldu ğu sanılmaktadır.
MERDİVENLİ MESCİD
İstanbul’da Sultanhamamı’nda Be- yazıt’a çıkan Rızapaşa yokuşu üze
rindedir. Şeyhülislâm Molla Güranî tarafından yaptırtılmıştır. Bânisinin adıyla da tanınır. Onbeşinci yüzyıl yapısıdır. Küçük fakat güzel bir mes
cittir. Merdivenle çıkıldığı için bu
adla anılmaktadır.
MERKEZEFENDİ CAMİİ
İstanbul’da, Mevlânakapı surları dı şında, adıyla anılan kabristanın ya nındadır. Daha ilerisinde de Şeyh
Muslihiddin Merkez Efendi’nin ö-
nemli bir ziyaretgâh olan türbesi
bulunmaktadır. Cami, ünlü Merkez Efendl’nln ölümünden dört yıl sonra, onun adına, Yavuz Sultan Selim’in kızı Şah Sultan tarafından yaptırıl mıştır (1554). Küçük fakat güzel bir camidir.
MERZİFONLU KARA MUSTAFA PAŞA CAMİİ
İstanbul’da, Çarşıkapı semtlndedir. Yeniçeriler caddesi üzerinde bulu
nan bu camiin inşaatını günün ve- zlr-i âzami Merzifonlu Kara Musta fa Paşa başlatmış ancak II. Viyana seferinin başarısızlıkla sonuçlanma
sı yüzünden İdam olunduğundan
oğlu Ali Paşa tarafından tamamlan mıştır (1690). Kare plân üzerine bi na olunmuş tek minareli, küçük fa kat güzel camidir. Karşısında bulu nan ve bugün Yahya Kemal Müzesi olarak kullanılan Medrese ile birlik te güzel bir külliye teşkil etmekte dir.
MESİHPAŞA CAMİİ
İstanbul’un Fatih ilçesindeki Atikali semtindedir. Hırka-t Şerif camimin yakınındadır. Zamanın vezir-i âzami Hadım Mehrned Mesih Paşa tara fından 1586 yılında Mimar Sinan’a
yaptırtılmıştır. «Eski Ali Paşa Ca
mii» adıyla da anılır. Dikdörtgen
plân üzerine bina edilmiş olup mih rabı dışarı çıkıntılıdır. Merkez sa hanın kare plânındaki duvarlardan kubbenin dairevî kaidesine geçmek
için ayaklara istinad eden sekiz
kemer bulunmaktadır. Mihrab yarım
kubbelerine bina duvarlarına bağ
lanmak suretiyle de bir mimarî özel lik taşır. Sahnının iki yanında fev- kâni tabakalar bulunmakta olup son cemaat yeri altı porfir sütun üze rinde yükselen beş kubbeyle kapa lıdır. Minberi ve mihrabı pek güzel
olup mihrabın çevresi ile kemer
üstleri çinilerle süslüdür.
MEŞELİ MESCİD
İstanbul’da, Kocamustafapaşa sem tindedir. Arakiyeci Ahmed Çelebi ta rafından yaptırtılmıştır. Büyük mi mar Sinan Ağa’nın eseridir. Avlusu içinde bulunan bir meşe ağacından ötürü bu adla anıldığı söylenir. Tak-
yeci Mescidi veya Ahmed Çelebi
mescidi diye de tanınır. Mimar Si
nan gibi büyük ustanın mimarî in celikleriyle bezenmiş küçük fakat çak güzel bir mescittir.
MEZİDBEY CAMİİ
Edirne II merkezindedir. 1442 yılında Mezid Bey adlı bir kahraman tara fından yaptırılmıştır. Önceleri mina resi yeşil çinilerle kaplı olduğu İçin halk arasında «Yeşilce Cami» adıy la da anılmıştır. Minare daha sonra yıkılıp yenilendiğinden bu özelliğini yitirmiştir. Çifte kubbeli bir cami
olup Bursa mimarisi izlerini taşı
maktadır.
MİHRİMAH CAMİİ (Üsküdar)
Kanunî Sultan Süleyman’ın kızı ve vezir-l âzam Rüstem Paşa’nın zev
cesi Mihrimah Sultan tarafından,
Üsküdar sahilinde yaptırılmıştır.
1547 yılında inşa olunan camiin mi marı, ünlü Mimar Sinan’dır. Üskü dar iskelesinin hemen karşısında ol duğundan halk arasında «iskele Ca mii» adıyla da anılmaktadır. Bina, dikdörtgen bir plân üzerine inşa e- dilmiş olup ortada merkezî bir kub be, mihrab tarafında bir ve rki yan da da birer yarım kubbe bulunmak ta ve yonca yaprağı şeklinde İnkişaf etmektedir. Yarım kubbelerin yan larında da İkişer yarım kubbe ve mihrab duvarları köşelerinde birer kubbe yer almaktadır. Son cemaat yeri, sekiz sütunlu ve beş kubbeli dir. Minber ve istilâktiti mihrab da
mermerdendir. Minber şebekeleri,
üç şualı yıldızlar ve hendesî şekil lerle süslüdür. Minberi, Türk taş oy macılığı sanatının en güzel örnekleri arasındadır. Kapıları, pencere ka natları, sedef, fildişi ve kemik kak
malı abanozdandır. Vaiz kürsüsü
kakma İşçiliği sanatının güzel bir örneğidir. Müezzin mahfili, kıble ka pısı üzerindedir. Hünkâr mahfili
se-İstanbul’un Aksaray semtinde Vatan ve Millet caddelerinin kesiştiği köşede bulunan Murad Paşa Camii.
Fındıklı Camii veya Kabataş Camii diye de anılan Molla Çelebi Camii...
kiz renkli sütuna istinad ettirilmiş tir. Camiin ¡'ki yanında birer şerefeli iki minaresi vardır. Şadırvanı, son cemaat yeri önünde ve çıkıntılı bir revak altındadır. Son cemaat yeri nin sağında, üzeri hançer kabart malı ürfî destarlı mermer bir san duka altında Rüstem Paşa’nın di ğer zevcesinden olan oğlu Osman Bey yatmaktadır. Camiin solunda ve kıble tarafında bulunan haziresinde,
inşa taribindenberi Rüstem Paşa
ailesinden veya camie hizmet eden lerden bazıları medfun bulunmak tadır. Rüstem Paşa’nın kardeşi
Kap-tan-ı Deryâ Sinan Paşa’nın kabri de buradodır. Cami, medrese, mektep, imaret, hamam, misafirhane ve çeş meden oluşan bir külliyeye sahiptir. Avluda bulunan üç odalı müezzin ve kayyum meşrutaları Sultan Abdül- mecid zamanında yapmış, bir daha yaptırılmamıştır. Cami denizden de apayrı bir güzellik arzetmekte ve Üsküdar’ı bir mücevher gibi süsle mektedir.
MİHRİMAH CAMİİ (Edirnekapı)
İstanbul’da Edirnekapı surları yakı nındadır. Kanunî Sultan Süleyman’
ın kızı ve vezir-i âzam Rüstem Pa- şa’nın haremi olan Mihrimah Sultan tarafından yaptırılmıştır. Mimar Si nan’ın eseri olup inşaasına 1550 yı lında başlanmış, 1557’de tamamla nıp ibadete açılmıştır. Cami, med rese, mektep, hamam, türbe ve dük kânlardan oluşan bir külliye halinde dir. Yüksek bir noktada bina olun
muştur. Dikdörtgen plân üzerine
kesme taştan yapılmıştır. 37 metre yüksekliğindeki merkezî kubbenin a- ğırlığı, her yüzde yapılmış üçer ke
mere yüklenmektedir. İki yanında
üçer kubbe ve mahfeller bulunmak tadır. Mihrabı ile minber de taş iş çiliğinin en ¡güzel örnekleri arasın dadır. Son cemaat yeri sekiz sütu na dayalı yedi kubbelidir. Şadırvan avlusunu medrese odaları çevrele mektedir. İstanbul’un en güzel ca milerinden biridir. Tek minarelidir.
MİMAR CAMİİ
İstanbul’da Mevlânekapı semtinin
Küçüksaray meydanındadır. Devri nin ünlü mimarlarından Acem Ali tarafından 1523 yılında kendi adına bina olunmuştur. Ufak fakat güzel bir camidir. Mimar Cemalî, Esir Ali, Sünnî Esir Ali camii gibi adlarla da anılmaktadır.
MOLLA AŞKİ CAMİİ
İstanbul’un Galat semtindedir. On- beşinci yüzyıl yapısı küçük fakat gü zel bir camidir. Şair Aşkî Mehmed tarafından yaptırılmış olup bânisi- nin adıyla anılmaktadır.
MOLLA ÇELEBİ CAMİİ
İstanbul’da, Kabataş mevkiindedir.
Fındıklı’dan Kabataş’a giden ana-
caddenin sağında ve denize pek ya kın bir noktadadır. Devrinin İstanbul Kadısı Mehmet Çelebi tarafından
1589 yılında yaptırılmıştır. Büyük
Türk mimarı Mimar Sinan’ın eseri dir. Kare plân üzerine kesme taştan bina edilmiş olup merkezî kubbesi dört sütun üzerine oturmakta ve beş yarım kubbe ile çevrilmektedir. Son cemaat yeri, 6 sütun üzerinde yük
selen beş kubbelidir. İki yanında
kalkan duvarları bulunan camiin
mihrabı çıkıntılıdır. Bulunduğu semt
bakımından «Fındıklı Camii» veya
«Kabataş Camii» diye de anılmak tadır. Büyük mimarının tüm ustalı ğını ortaya koyan pek güzel bir gö rünüşü vardır.
MOLLAFENARÎ CAMİİ
İstanbul’da, Cağaloğlu’ndadır. Adını taşıyan sokak ile Başmüsahip so kağının kesiştiği köşededir. Küçücük bir camidir. Onbeşinci yüzyıl yapısı olup kare plân üzerine bina olun muştur.
MOLLAHÜSREV MESCİDİ
İstanbul’da, Aksaray'ın Sofular sem tindedir. Şeyhülislâm Molla H-üsrev tarafından yaptırılmış olup bânisi-
nin adıyla olduğu gibi bulunduğu
semtin adıyla da anılır. Onbeşinci yüzyıl yapısı küçük, fakat güzel bir mescittir.
MURAD HÜDAVENDİGÂR CAMİİ
Bursa’dadır. Türk mimarisindeki iki fonksiyonlu camiler tipinin önderi olarak gösterilir. Camiin fevkani kıs
mı medreseyi ihtiva ettiğinden ve inşaatında bir takım yabancı malze me de kullanıldığından camilerimiz arasında apayrı bir önem ve özellik taşır. Cami, 1363 yılında, tarihe a- dını Hüdavendigâr olarak yazdıran I. Sultan Murad tarafından annesi Nilüfer Hatun’un arzusuyla Bursa’- nın Çekirge nâmıyla anılan mevkiin de ve Bursa ovasına tamamen hâ
kim bir noktada inşa ettirilmiştir.
Yanındaki hamamı ve imarethane siyle güzel bir külliye teşkil ettiği gi bi karşısında bulunan Murad Hüda vendigâr türbesi de bu kompleksi tamamlar. Camiin içinde bir Hünkâr Dairesi ile memur ve katiplere mah sus odalar da bulunmaktadır. Med rese olarak yaptırılan ve kullanılan üst katında ise onaltı oda sıralan maktadır. Bu odaların önünde, beş kemerli güzel bir revak vardır. Bu güzel camiin bir başka özelliği de mihrabının bulunduğu yüksekçe kıs mın üzerinin tonozla örtülmüş ol masıdır. Merkezî alanın iki yanında zeminden 60 santim yükseklikte ve mihrabın sathı seviyesinde birer so fa ile bunların yanında da birer o- da bulunmaktadır. Bu sofa ile oda ların üzerleri de tonozla örtülüdür. Camiin içinde Bizans başlıklı mer mer sütunların kullanılmış olması da ayrıca dikkati çekmektedir. Ca miin içinde Bizans başlıklı mermer
sütunların kullanılmış olması da
ayrıca dikkati çekmektedir. Camiin plânı, Selçuklu medreselerini andır maktadır. Camiin tek minaresi ku zeydoğu köşesinde olup cami duva rıyla birlikte yükselir ve medrese o-
lan fevkani kısımdan sonra tuğla
örme olarak devam eder. Külâhı taş kubbe biçiminde olup üzerinde âle mi vardır.
MURADİYE CAMİİ
Bursa’da, adıyla anılan semttedir.
1447 yılında II. Sultan Murad tara fından yaptırılmıştır. Şehrin batısın da, Bursa ovasına hâkim bir nokta dadır. Çifte kubbeli ve iki minareli bir camidir. Minarelerinden bir taş,
diğeri ise sivri külâhlıdır. Camin
yan tarafındaki sahınlar da küçük bir kubbe ile örtülüdür. Son cemaat yeri ise beş sütun üzerinde yükselen çatıyla kaplıdır. Camiin içini süsle yen çiniler, Türk çinicilik sanatının
Kanuni’nin kızı Mihrimah Sultan ta rafından 1550 yılında yaptırılan ve Mimar Sinan’ın eseri olan Edirneka- pı’da Mihrimah Camii...
şaheserleri olarak tanımlanır. Min
beri ve mihrabı diğer Bursa
camilerine kıyasla daha sadedir. Bu camiin çevresindeki 11 tür bede OsmanlI hanedanının ve ta rifinin bir çok ünlü kişileri yatmak tadır. Bunlar «Muradiye türbeleri» adıyla anılır. Camiin avlusunda, üs tü kubbeyle örtülü güzel bir de şa dırvan vardır. Muradiye, Bursa’nın en güzel camilerinden biridir.
MURADİYE CAMİİ (Edirne)
Edirne’nin Muradiye mahallesinde
olup Sarayiçi’ne giden yol üzerinde bir tepe üzerindedir. 1435-1436 yıl larında II. Sultan Murad tarafından yaptırılmıştır. Önceleri Mevlevihane olarak kullanılmış, daha sonra ca mie çevrilmiştir. Çifte kubbeli olup iki yanında da iki -küçük kubbe var dır. Çini süslemeleri fevkalâdelik ar- zeder. Minaresinin de önceleri çi
İstanbul Esentepe’de Nimet Abla Camii,..
niyle kaplı olduğu, 1751 yılındaki
deprem sırasında yıkıldığından yeri ne düz bir minare yapıldığı bilinir. Mihrabı çiniyle kaplı olup iç süs lemesinde de kırka yakın türde çini kullanılmıştır. Çinilerinin en büyük özelliği, desen kalıbı hazırlanmadan nakkaşlar tarafından teker teker İş lenmiş olmasıdır. Edirne’den en gü zel camileri arasındadır.
MURADİYE CAMİİ (Manisa)
Manisa ¡il merkezinde, şehre hâkim bir noktadadır. III. Sultan Murad ta rafından 1585 yılında yaptırılmıştır. Mimar Sinan'ın bir plânı üzerine Mi mar Mahrnud Ağa tarafından inşa olunmuştur. Camiin iç süslemeleri fevkalâde olup padişah tarafından İstanbul'dan özel olarak gönderilen Mehmed Halife nezaretindeki oniki hassa nakkaşının eserleridir. Min beri ve mihrabı da taş işçiliğinin en ¡güzel örnekleri arasındadır. Ca miin, imaret, -tabhane, medrese ve kütüphaneden oluşan bir külliyesi vardır.
MURADPAŞA CAMİİ
İstanbul’un Aksaray semtinde, Vatan ve Millet caddelerinin kesiştiği köşe dedir. Fatih Sultan Mehmed’in vezir lerinden Has Murad Paşa tarafın dan 1471 yılında yaptırılmıştır. Bur
sa mimarisi -üslûbundadır. Ortada
iki kubbeli bölüm cemaat için na maz mahallidir. Yanlardaki tek kub beli ikişer odanın çeşitli hizmetler de kullanılmak üzere inşa olunduğu bilinmektedir. Son cemaat yeri altı sütun üzerinde yükselen beş kub belidir. İstanbul’un en eski ve en gü zel camilerinden biri olarak gösteril mektedir.
MURTAZAEFENDİ CAMİİ
İstanbul'un Eyüp Sultan semtinde dir. İdris Köşkü yakınındadır. Top hane Nâzırı Yekçeşme Mustaza E- fendi tarafından 1745 yılında yaptı rılmıştır. Kare plân üzerine bina o- lunmuş küçük fakat güzel bir ca midir. Kaşgen Camii adıyla da anı lıp tanınmaktadır.
MUSAPAPA CAMİİ
Bolu il merkezinin Ilıca mevkiindedir. Bu nedenle Ilıca Camii diye de anı lır. İsfendiyaroğlu Kızıl Ahmed Bey’ in oğlu Musa Paşa tarafından 1510- 1511 yıllarında yaptırılmıştır. Bolu il merkezinin en eski ve en güzel ca milerinden biridir. Küçük fakat pek güzel bir yapısı vardır.
NALLI MESCİD
İstanbul’da Vilâyet konağı yanında dır. Onbeşinci yüzyıl yapısı olup İ-
mam Ali tarafından yaptırılmıştır.
Bânisinin adıyla anılırsa da, mi
naresinin kaidesinde bulunan nal
resimlerinden ötürü Naili Mescid di ye tanınır. Değişik mimarisiyle dik kati çeken bir mescittir.
NAZMİ TEKKESİ MESCİDİ
İstanbul'da, Şehremini semtindedir.
Baruthane caddesi üzerinde olup
Çavuşbaşı Yavaşça Şahin Ağa ta
rafından yaptırılmıştır. Onbeşinci
yüzyıl yapısı küçük fakat güzel bir
mescittir. Yavaşça Mehmed Ağa
Mescidi diye da tanınmaktadır.
NESLİŞAH CAMİİ
İstanbul’da, Edirnekapı semtinin
Kuruçınar mevkiindedir. II. Sultan
Bayezid’in torunu Neslişah Sultan tarafından yaptırılmıştır. Onbeşinci yüzyıl yapısı, küçük fakat çok gü zel bir camidir.
NESLİŞAH MESCİDİ
İstanbul'da, Boğaziçi'nin istinye
mevkiindedir. II. Sultan Bayezid’in torunu Neslişah Sultan tarafından
1540 yılında yaptırılmıştır. Küçük fa kat güzel mimarisiyle göz okşayan bir mescittir.
NEVŞEHİRLİ İBRAHİMPAŞA CAMİİ
İstanbul’da Şehzadebaşı semtinde dir. Şehzade Camii yanında ve Boz
doğan kemeri yakınındadır. Lâle
Devri’nin ünlü sadrazamı Nevşehirli
Damad İbrahim Paşa tarafından
1720 yılında yaptırılmıştır. Kare plân üzerine bina olunmuş küçük fakat güzel mimarisiyle dikkati çeken bir camidir.
NİŞANCI MEHMED PAŞA CAMİİ
İstanbul'da, Karagümrük semtinde- dir. Banisi, birkaç kez Nişancı olmuş Boyalı Mehmed Paşa’dır. 1588 yılın da inşa olunmuştur. Kubbesi, sekiz duvar payesine dayalı kemerler ü- zerindedir. Mihrato ile iki yandaki çı kıntılar üzerinde de birer yarım kub be yer almaktadır. Mihrabın iki ba şındaki kürsülere pencere boşluğu
ve duvar içindeki merdivenlerden
çıkılır. Altı sütuna müstenid beş kub- deli bir son cemaat yeri bulunmak tadır. Mihrabının ve minberinin gü zelliği ile dikkati çekmektedir. Çini leri de pek güzeldir. Nişancı Paşa veya Cedid Nişancı Camii adlarıyla da anılır. Camiin bânisinin türbesi de hemen sol yanındadır.
NİŞANCI MEHMED PAŞA CAMİİ
İstanbul’da, Kumkapı semtinin Ka
dırga mahallesindedir. Sadrâzam
Karaman! Mehmed Paşa'nın nişan cı iken yaptırdığı camidir. 1475 yı lında inşa olunan camiin göz okşa yan bir mimarisi vardır. Nişancı ca mii adıyla da anılır.
NİŞANCILAR CAMİİ
İstanbul'da Eyüpsultan semtindedir. Nişancı Mustafa Paşa tarafından 1543 yılında yaptırılmıştır. Kare Plân üzerine bina olunmuş merkezi kub beli bir camidir. Güzel mimarisi dik kati çeker. Bulunduğu mahalleye de adını vermiştir.
NİMET ABLA CAMİİ
İstanbul'da, Mecidiyeköy ile Levent arasındaki Esentepe mevkiindedir.
Piyango bayii olarak tanınan ve
halk arasında «Nimet Abla» diye anılan Hacı Nimet Özden tarafından 1960’lı yıllarda yaptırılmıştır. Yirmin ci yüzyıl cami mimarisinin güzel ör neklerinden biri olup Pki katlıdır. Ka re plân üzerine bina olunmuş mer kezî kubbelidir. Son cemaat yeri yoktur. Avlusu, ön kısmında bulunan
ve camiin vakfiyesini teşkil eden
dükkânların üzerinde, bir teras bi çimindedir. Tek minarelidir.
NURUOSMANİYE CAMİİ
İstanbul’da, Kapalıçarşı’nın Cağal-
oğlu'na bakan kapısı yanındadır.
İnşaatına I. Sultan Mabmud tara fından 1748 yılında başlatılmış, III. Osman tarafından tamamlatılarak 1755 yılında ibadete açılmıştır. Mi marı Mustafa Ağa olup yardımcısı Simon Kolfa'dır. Cami, medrese, kü tüphane, sebil ve türbe İle çevresin deki dükkânlardan oluşan bir manzu medir. Cami, dış avlunun çarşı tara fındaki cephesinde yüksek bir su- basman üzerine bina olunmuştur.
Barok üslûbundaki cami örnekleri
miz arasındadır. İç avlusu klâsik
plândan ayrılmış, yarım daire şek linde oniki sütuna dayalı 14 kubbe lidir. Şadırvanı yoktur; abdest için muslukları vardır. Kare plân üzerine kesme taştan yapılmış olup mihrabı çıkıntılıdır. Yüksek ve çapı hayli ge niş olan kubbeyi .duvarlar üzerine
oturtulmuş kemerler taşımaktadır.
Cami, beş sıra halindeki 174 pence re ile aydınlanmakatdır. Alcı
pence-20
İç avlusu yarım daire şeklinde 12 sütuna dayalı ve 14 kubbeli, Barok üslûbundaki camilerimizden Nuruosmaniye.
Mevlanakapı surları dışında Merkez Efendi Türbesi...
Atikali semtinde Mimar Sinan'ın eseri Mesihpaşa Camii...
releri de barok stiiindedir. Cümle ka pısı üzerinde müezzin mahfeli, yan larda ayrıca mahfeller, mihrata, so lunda da büyük bir rampa ile çıkılan odaları da bulunan Hünkâr Mahfeli yer almaktadır. Camiin mihrabı, min beri barok üslûpta yapılmış güzel e-
serlerdir. Yazıları devrin tanınmış
hattatlarından Eğrikapılı Rasim ile Mumcuzâde Ahmed Efendi’ye aittir. İstanbul'un en güzel camileri arasın da olup bânisi III. Sultan Osman’ın adına izafeten Nur-u Osmaniye ola rak anılmaktadır.
NUSRETİYE CAMİİ
İstanbul'un Tophane semtindedir. III. Sultan Selim tarafından yaptırıl mış olan Tophane-i Amire Arabacılar Kışlası Camii’nin bulunduğu yere, bu camiin yanması üzerine, II. Sultan
Mahmud tarafından yaptırılmıştır.
1822 yılında’ başlanan inşaat, 1826 yılında tamamlanmış ve cami ibade te açılmıştır. Camiin vaktiyle denizin tam kenarında bulunduğu, eski gra vürlerden anlaşılmaktadır. Mihrabı çıkıntılı ve yabancı bir unsur şeklin de olup kubbesi, duvarlara intikal et
tirilmiştir. Pek süslü bir mimarisi
vardır. Kubbesini çevreleyen küçük küreler üzerindeki sarı âlemlere baş ka camilerde hemen hiç rastlanmaz. İki şerefeli iki nârin minaresi camie ayrı bir güzellik katmaktadır. Camiin iç duvarlarını süsleyen Amme Sûresi, Türk hat sanatının gelmiş geçmiş en
büyük ustalarından biri olan ünlü
Hattat Rakım’ın eseri olup bu sa natın şaheserleri arasında gösteril mektedir. Camiin inşaası sırasında yeniçeri ocağı kaldırılmış olduğun dan, bu olaya izafeten «Nusretiye» olarak adlandırılmıştır. İstanbul'un en güzel camilerinden biri olarak ta
nınmaktadır. Cami, 1950'li yıllarda
çevresinde yapılan istimlâkler sonu cu etrafının temizlenmesiyle olanca güzelliğiyle ortaya çıkmıştrr. Mer merle kaplı olan avlusundaki şadır van da ayrı bir güzellik arzeder.
iYı.y.O'-l MIJIVICIUC — UJIliJUl u c ıtc y ı
Taha Toros Arşivi