• Sonuç bulunamadı

Somut malzemeden soyut alame:Ölümünün otuzuncu yılında Asaf Halet Çelebi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Somut malzemeden soyut alame:Ölümünün otuzuncu yılında Asaf Halet Çelebi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T T -

Çt'î o 'iz

Ölümünün otuzuncu yılında A sa f Halet Çelebi

Somut malzemeden soyut âleme

R E F İK D U R B A Ş __________ “ Efrenci 29 Kanunu Evvel 1907’de Cihangir’de doğmuşum. Babam umumiharbde ve Osmanlı İmparatorluğu zamanında Dahi­ liye Şifre Müdiri olan Said Hâlet Bey’dir. Ceddim, Birinci Hamid zamanında sadrıazam olan Der­ viş Paşa’nın Hazinedarı olan Na­ zif Çelebi isminde biri imiş.”

29 Kanunu Evvel 1907, yani bugünkü dille söylersek 29 A ra­ lık 1907 tarihinde dünyaya gözle­ rini açan Asaf Halet Çelebi, 1933 yılında kendi el yazısı ile kaleme aldığı yaşamöyküsüne bu cümle­ lerle başlamış.

Daha sonra şunları öğreniyo­ ruz:

Sekiz yıl G a la ta sa ra y Sultanisi’nde okumuş. Bir ara Sanayi-i Nefise Mektebi’ne gir­ miş, fakat üç ay sonra ayrılmak zorunda kalarak öğrenimini Ad­ liye Meslek Mektebi’nde bitirmiş. Üsküdar Asliye Ceza Mahkeme­ sin d e zabıt kâtipliğinden sonra Osmanlı Bankası ve uzun yıllar Devlet Deniz Yolları İdaresi’nde çalışmış. Edebiyat Fakültesi Fel­ sefe Bölümü’nde kütüphane me­ muruyken, 15 Ekim 1958 tarihin­ de Gureba Hastanesi’nde ölmüş.

Asaf Halet Çelebi’nin bugün 30. ölüm yıldönümü.

Ölümünden 30 yıl sonra bugün nedir Çelebi’yi önemli kılan?

Yalnızca şiirleri, belki de şiir üzerine yazıları diyebiliriz, ama klasik edebiyatımızla Doğu-Batı edebiyatını iyi bilen, bu edebiyat­ lar üzerine inceleme ve çevirileri de olan Çelebi’nin bu yönünün de altının çizilmesinde yarar var.

1942’de çıkan “ He” , 1945’te yayımlanan “ Lâmelif” ve bu iki kitaba yeni şiirlerinin eklenmesiy­ le 1953 ’te basılan “ Om Mani

Padme Hum” adlı şiir kitapları

dışında Çelebi’nin ilgi odakları şöyle sıralanabilir: Mutasavvıf şa­ irlere ilişkin inceleme ve çevirile­ ri, Mevlana ve Mevlevilikle, Os­ manlI kültürüyle, Budizm ve Bu­ da ile ilgili çalışmaları, Fransızca- dan çeviriler ve Fransızcaya yap­ tığı çevirileri.

Sayıları 15’i bulan bir kitap lis­ tesi, 51 yıla sığdırdığı yaşam çiz­ gisinde Çelebi’nin renkli ve canlı kişiliğinin de göstergesi sayılmalı.

Bu göstergenin öteki yüzü ise şiirlerini topladığı “ Om Mani

Padme H um ” un günümüzde de

hâlâ basılıp okuruyla buluşması

Asaf Halet Çelebi

değil mi? Yeni şiirin oluşumunda­ ki etkisi yadsınabilir mi?

1954’te İstanbul Dergisi’nde yayımlanan “ Benim Gözümde Şi­ ir Davası” başlıklı yazıda şiire ba­ kışını şöyle yorumluyordu:

A s a f Halet Çelebi,

ölümünün 30. yılında

bugün TV l'de bir

programla da anılacak.

Sayısı 15’i bulan bir kitap

listesi, 51 yıla sığdırdığı

yaşam çizgisinde

Çelebi’nin renkli ve canlı

kişiliğinin de göstergesi

sayılmalı.

“ Şair hiçbir zaman aşktan ve kederden bahsetmediği halde bu mefhumları müşahhas kelimelerle çok vazıh olarak ifade edebilir. Mesele esasen müşahhas malzeme ile mücerred olan hayali yaşata­

bilmektir. Yani mücerred şiir bi­ lakis mücerred mefhumlu kelime­ lerden mümkün mertebe soyun­ muş olan ve toplu bir halde mü­ cerred bir mana anlatan ve bize o ihsası veren ruh anının ifadesini taşıyan şiirdir.”

Bu anlamda bir düş ve duygu şairinden çok, bir sezgi şairi.

Soyut şiir anlayışının edebiya­ tımızdaki ilk örneklerinden biri. Saf şiirin de.

Çelebi’nin ölümünden sonra şi­ irimiz nice koyaklardan geçti. Ama yine de O ’nun şiirinden ve şiir üzerine yazdıklarından -ki­ misine katılmayabiliriz- çıkarıla­ bilecek derslerin güncelliğini ko­ ruduğu ortada...

GALERİ « A T Ö L Y E

PFRA 14/

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Fakat 19'uncu asrın başlarından itibaren AvrupalI ilim adamlarının aklına gel­ miş, eski Türk kavimlerinin dönüp dolaştıkları yerlere kadar gidip

Balkan devletleri ile Salih Münir Paşa arasında cereyan e- den müzakerelere hâkim olan zihniyet bir Balkan ittihadım kurmaktır. Salih Münir Paşa Is-

Güvenlik Mahkemesi (DGM) Cumhuriyet Başsavcılığı, 37 kişinin yakılarak katledildiği Sivas olaylarıyla ilgili mütalaasında, Yazar Aziz Nesin’in de “

Sâib beyin yahşiyle Reşat beyin yalısı aralarında bir yalı daha vardı ki hâlâ olduğu gibi ye­.. rinde duruyor, yalnız yol

hayata, millet hizmetine böyle girdin» diye söze başlamış ve Atatür­ kün ölümü karşısında Türk milleti­ nin acısına iştirak için bütün dün­ yanın

[r]

W a g n e r ’ e de en muazzam operalarından birini ilham etmiş olan Triatan ile Isault’ ın aşklarını tasvir «den eseri, çok sıkı ilim metotlarına

Kızın su yerine içilmesine Mümkün yok cerandan seçilmesine Gözünün gönlünün açılmasına Bin boğa dağında bir seyran yeter Bende bu susuzluk gün gün