• Sonuç bulunamadı

Nüks İzole Plantar Serebriform Kollagenoma

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Nüks İzole Plantar Serebriform Kollagenoma"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Editöre Mektup / Letter to the Editor

Turk J Dermatol 2015;9:205-6 • DOI: 10.4274/tdd.2246 205

Sayın Editör,

Konnektif doku nevüsleri ekstrasellüler matriks komponentlerinden özellikle kollagen, elastin ya da proteoglikanların anormal proliferasyonu ile karakterize dermal hamartomlardır (1). Plantar serebriform kollagenomalar ise konnektif doku tümörlerinin nadir bir alt tipidir. Plantar serebriform kollagenomalar geçmişte Proteus sendromu için tanı koydurucu bir lezyon olarak kabul edilmesine karşın, literatürde Proteus sendromu bulunmayan olgularda da nadiren bildirilmiştir (1-7). Burada total eksizyon ve tam kalınlıklı deri grefti uygulaması sonrası, postoperatif 6. yılda nüks gelişen sağ ayak plantar bölge yerleşimli bir izole serebriform kollagenoma olgusu bildirilmektedir.

Otuz üç yaşında bayan hasta sağ ayak plantar yüzde 9x8 cm boyutlarında ağrısız kitle şikayeti ile 6 yıl önce polikliniğimize başvurdu (Resim 1). Lezyonun sağ ayak medial plantar bölge yerleşimli, lobüle ve serebriform bir patern gösterdiği gözlemlendi. Hasta 16 yıldır mevcut kitlenin zaman içerisinde büyüdüğünü ve kozmetik nedenler ile kitlenin çıkartılması amacıyla tarafımıza başvurduğunu belirtti. Hastanın sistemik fizik muayenesinde ve aile hikayesinde bir özellik saptanmadı. Lezyondan alınan insizyonel biyopsi sonrası histopatolojik inceleme sonucu plantar serebriform kollagenoma ile uyumlu olarak bildirildi. Biyopsi sonucunu takiben hastaya total eksizyon ve tam kalınlıklı deri grefti ile onarım uygulandı. Patoloji raporunda epidermisde kompakt hiperkeratoz ve düzensiz akantoz, papiller ve retiküler dermisde kalın, kaba ve sklerotik dizilim bozukluğu gösteren eozinofilik kollajen lif demetleri ile arada deri ekleri ve elastik liflerinin varlığı bildirildi (Resim 2). Von Gieson boyamada kollagen demetleri arasında azalmış miktarda fragmente olmuş seyrek elastik lifler, immünohistokimyasal incelemede ise iğsi hücrelerin CD 34 ve vimentin pozitif, S-100 negatif olduğu belirlendi. Hasta operasyondan 6 yıl sonra nüks nedeniyle tekrar polikliniğimize başvurdu. Hastanın sağ ayak 1. parmak lateralinden plantar bölgeye uzanan nüks kitlesine yönelik operasyon önerilmiş ancak hasta operasyonu kabul etmemiştir (Resim 3).

Sinem Çiloğlu,

Alpay Duran,

Erkin Önsal,

Kürşat Yiğit,

Burcu Onamay*

Nüks İzole Plantar Serebriform Kollagenoma

Recurrence of Isolated Plantar Cerebriform

Collagenoma

Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Kliniği, İstanbul, Türkiye

*Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Patoloji Kliniği, İstanbul, Türkiye

@Telif Hakkı 2015 Türk Dermatoloji Derneği Makale metnine www. turkdermatolojidergisi.com web sayfasından ulaşılabilir. @Copyright 2015 by Turkish Society of Dermatology - Available on-line at www.turkdermatolojidergisi.com

Alpay Duran, Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Kliniği, İstanbul, Türkiye

Tel.: +90 505 131 47 98 E-posta: dr.alpayduran@hotmail.com Geliş Tarihi/Submitted: 11.10.2014 Kabul Tarihi/Accepted: 12.10.2014 Yazışma Adresi/ Correspondence: Resim 1. Preoperatif görünüm

(2)

Konnektif doku nevüsleri izole, sporadik, herediter ya da bir sendromun parçası olarak görülebilmektedir. Bu lezyonların tanısal yaklaşımı fizik muayene, klinik hikaye, gerekiyor ise deri biyopsileri ve radyolojik görüntüleme

yöntemlerini içermelidir. Mevcut bulunan tüm deri bulguları dikkatle incelenmelidir. Benzer lezyonlar ile ilgili kişisel ve aile hikayesinin sorgulanması gerekmektedir. Plantar serebriform kollagenoma ile epilepsi, mental retardasyon, katarakt, kornea anomalileri, strabismus, kardiyovasküler bulgular, renal ve pulmoner anomalilerin birlikteliğinde tüberoz skleroz düşünülmelidir. Benzer olarak Buschke-Ollendorf sendromun da kas iskelet sistemi anomalileri ve ailesel kutanöz kollagenomalar birliktelik gösterebilmektedir. Plantar serebriform kollagenoma ile epidermal nevüs, vasküler malformasyon, lipom, kas iskelet sistemi anomalileri birlikteliği ise Proteus sendromu varlığını düşündürmelidir. Konnektif doku nevüsleri içerisinde kollagenomalar, kollagen liflerinde aşırı artış ile karakterizedir. Plantar serebriform kollagenomalar ise sıklıkla normal ya da azalmış miktarda elastik lifler ile artmış kollajen lifleri ile karakterizedir (1,3,5). Literatürde sadece nadir olgu sunumları bildirilmiş olması ve geniş hasta serilerinin bulunmayışı nedeni ile plantar serebriform kollagenomanın tedavisi ile ilgili kabul gören bir algoritma henüz mevcut değildir. Sıklıkla plantar serebriform kollagenomaların tedavisi hastanın beklentileri doğrultusunda şekillenmektedir. Benign bir lezyon olması nedeniyle cerrahi eksizyon her zaman gerekli değildir. Ancak kozmetik ve fonksiyonel nedenlerle kitle eksize edilebilmektedir. Olgumuzda gerçekleştiği gibi cerrahi tedavi sonrası nüks gelişebileceği de göz ardı edilmemelidir.

Kaynaklar

1. Uitto J, Santa Cruz DJ, Eisen AZ. Connective tissue nevi of the skin. Clinical, genetic, and histopathologic classification of hamartomas of the collagen, elastin, and proteoglycan type. J Am Acad Dermatol 1980;3:441-61. 2. Martinez W, Arnal F, Capdevila A, et al. Isolated plantar cerebriform

collagenoma. Pediatr Dermatol 1994;11:84-5.

3. Botella-Estrada R, Alegre V, Sanmartin O, et al. Isolated plantar cerebriform collagenoma. Arch Dermatol 1991;127:1589-9.

4. Altinyazar HC, Kargi E, Gün BD, et al. Isolated plantar collagenoma: a case report. J Dermatol 2002;29:508-11.

5. Choi JC, Lee MW, Chang SE, et al. Isolated plantar collagenoma. Br J Dermatol 2002;146:164-5.

6. Nelson AA, Ruben BS. Isolated plantar collagenoma not associated with Proteus syndrome. J Am Acad Dermatol 2008;58:497-9.

7. Adişen E, Onder M, Gurer MA. A mild form of Proteus syndrome. Pediatr Dermatol 2007;24:660-2.

Çiloğlu ve ark. İzole Plantar Serebriform Kollagenoma. Turk J Dermatol 2015;9:205-6

206

Resim 2. Epidermisde kompakt hiperkeratoz ve düzensiz akantoz, papiller ve retiküler dermisde kalın, kaba ve sklerotik dizilim bozukluğu gösteren eosinofilik kollajen lif demetleri. Arada deri ekleri ve elastik lif izlenmemektedir (100xHE)

Referanslar

Benzer Belgeler

Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi (PRC)’nin çalışma alanına giren tüm sorulara verilen en yüksek ve en düşük ortalama pozitif cevap sayıları 6,41±1,90 ve 4,37±1,78

Kursa katılmadan Önce mikrocerrahi ile ilgili olarak 15 kişi sadece asiste ettiğini, 15 kişi sınırlı klinik uygulama imkanı bulduğunu, 16 kişi deneyim i olm adığını,

Kısmi kalınlıkta deri grefti alındıktan sonra geride dermis kalacağı ve bu dermiste de deri ekleri olacağı için verici alan bu deri eklerindeki hücrelerden epitelize olur..

BEÜ Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim/Bilim Dalı Başkanları, Öğretim Üyeleri/Görevlileri, Tıpta Uzmanlık Öğrencileri, Personel İşleri

Bu araş tır ma dan el de edi len bul gu lar, plas tik ve re- kons trük tif cer ra hi kli ni ği ne baş vu ran has ta la rın be den al gı sı nın bo zul du ğu nu ve ka dın la

Lazer, ultrason, radyofrekans gibi enerji bazlı cihazlar sıklıkla ofislerde kullanılmaktadır. Uzun süreli uygulama gerekdrmeleri, kullanılan aspiratörlerin oda ortamına da

• Hastaya plastik cerrahi ile yapılan konsey sonucunda elin volar yüzde karpal tünel seviyesinde median sinir basısına neden olduğu düşünülen fibröz dokuya yönelik

1) Gazi Üniversitesi Laboratuvar Hayvanları Yetiştirme ve Deneysel Araştırmalar Merkezi (GÜDAM) 18. Deney Hayvanları Uygulama ve Etik Kursu, 19 – 27 Ekim 2015, Ankara, Türkiye