• Sonuç bulunamadı

Beden imajı ve beden kateksinin kadınların giysi seçimi ve beğenisi üzerinde etkilerinin yapısal eşitlik modeli ile incelenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Beden imajı ve beden kateksinin kadınların giysi seçimi ve beğenisi üzerinde etkilerinin yapısal eşitlik modeli ile incelenmesi"

Copied!
196
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

GİYİM ENDÜSTRİSİ ve GİYİM SANATLARI EĞİTİMİ BİLİM DALI

BEDEN İMAJI VE BEDEN KATEKSİNİN KADINLARIN GİYSİ SEÇİMİ VE BEĞENİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ’NİN YAPISAL EŞİTLİK MODELİ İLE ANALİZİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan

Berna YILDIRIM

Ankara Mayıs, 2011

(2)

GİYİM ENDÜSTRİSİ ve GİYİM SANATLARI EĞİTİMİ BİLİM DALI

BEDEN İMAJI VE BEDEN KATEKSİNİN KADINLARIN GİYSİ SEÇİMİ VE BEĞENİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ’NİN YAPISAL EŞİTLİK MODELİ İLE ANALİZİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Berna YILDIRIM

Danışman: Yrd. Doç. Dr. Fatma KOÇ

Ankara Mayıs, 2011

(3)

i

JÜRİ VE ENSTİTÜ ONAYI

Berna YILDIRIM’ ın “ Beden İmajı Ve Beden Kateksinin Kadın Giysi Seçimi Ve Beğenisine Etkilerinin Yapısal Eşitlik Modeli İle İncelenmesi” başlıklı tezi,………..tarihinde, jürimiz tarafından Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Eğitimi Anabilim Dalında Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiştir.

Adı Soyadı İmza

Üye (Tez Danışmanı):………. ……….

Üye:………. ……….

(4)

ii

Sanatları Eğitimi Ana Bilim Dalı, Yüksek Lisans tez çalışması olarak hazırlanacak bu araştırmada, beden imajı ve beden kateksinin kadınların giysi seçimi ve beğenisine etkilerinin yapısal eşitlik modeli ile incelenmesi amaçlanmıştır.

Yapılan bu araştırmanın içeriği beş bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; araştırmanın amacı, önemi sayıtlılar, sınırlılıklar açıklanmış tanımlar içermektedir. İkinci bölümde; Giyim, Giyimi etkileyen faktörler, beden imajı, beden kateksi kavramlarına ve tanımlarına yer verilmiştir. Üçüncü bölümde; araştırmanın yöntemi, modeli, evren ve örneklem, veri toplama aracının geliştirilmesi, veri toplanması ve verilerin analizi hakkındaki bilgiler açıklanmıştır. Dördüncü bölümde; bulgular ve yorum başlığı altında elde edilen veriler analiz edilip yorumlanmıştır. Beşinci bölümde ise; sonuç ve öneriler yer almaktadır.

Bu araştırmanın hazırlanmasının her aşamasında, yoğun çalışmaları arasında değerli vaktini ayırarak çalışmamla ilgilenen birlikte çalışmaktan çok mutlu olduğum değerli tez danışmanım, Sayın Yrd. Doç.Dr. Fatma Koç hocama, varlığını her zaman yanımda hissettiğim bilgi ve birikimini benden esirgemeyen, ve beni asla geri çevirmeyen, Sayın Yrd. Doç. Dr. Mustafa Semiz hocama içtenlikle ve minnetarlıkla teşekkür ederim.

Çalışmamın sonuçlanması kısmında benden desteğini esirgemeyen ve anlayışla karşılayan işverenim Sayın Mustafa Güvenilir’ e ve heyecanımı, benimle paylaşan iş arkadaşlarıma ve büyük bir sabırla bana yardım eden ve destek olan değerli arkadaşım ve aynı zamanda hocam olan Alper Calam’a sonsuz teşekkür ederim

Ayrıca eğitim hayatım boyunca sonsuz sabırlarıyla beni destekleyen annem Nuran ve babam Hikmet YILDIRIM’ a ve kardeşlerim Tayyar ve Tolga’ya verdikleri moral ve benden esirgemedikleri destekleri için teşekkür ederim.

(5)

iii

BEĞENİSİ ÜZERİNDE ETKİLERİNİN YAPISAL EŞİTLİK MODELİ İLE İNCELENMESİ

YILDIRIM, Berna

Yüksek Lisans, Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Eğitimi Ana Bilim Dalı Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. Fatma KOÇ

2011,

Giyim estetiğinde kadınlar için beden kavramı çok önemli bir yere sahiptir. Bu kavramın sosyo- psikolojik boyutu ise beden imajıdır. Beden imajı ve beden kateksinin kadınların giysi seçim ve beğenisini etkilediği düşünülmektedir. Bu çalışmanın amacı; giyimdeki estetik uyum özellikleriyle birlikte kadınların; ideallerin ki görüntü ile var olan görünümleri arasında ki farkı en aza indirebilecekleri, iyi bir imaj ve güçlü özgüven sahibi olabilmeleri konusunda; giyimin önemli bir olgu olduğu; imaj, kateks ve giysi seçimi arasında bulunan güçlü bağın anlaşılabilmesidir.

Araştırmanın oluşturulması sürecin de beden imajı ve beden kateksinin kadınların giysi seçimi ve beğenisine etkisi var mıdır? Sorusu araştırılmış YEM modeli esas alınarak değişkenler arası ilişki ve uyum modeli geliştirilmiştir. Geliştirilen modelin çözümlenmesinde sürekli, sınıflama ve sıralama düzeyinde olmasına göre ilişki katsayıları ve ilişki düzeyleri belirlenirken; Pearson korelasyon katsayısı, ki-kare değeri ve gamma değeri kullanılmıştır.

Araştırmanın evrenini 18-50 yaş arasında Konya il sınırları içerisinde yaşayan 150 kadından oluşmaktadır. Araştırma kapsamına alınan 18-50 yaş arası kadınlara görsel ve sözel sorulardan oluşan anket formu uygulanmıştır. Elde edilen veriler geliştirilen modele göre analiz edilmiş ve tabloları oluşturulmuştur. Yorumlanan tablolara göre araştırma sonucunda elde edilen bulgular;

¾ Araştırmaya katılan kadınların görsel ve sözel giysi tercihleri arasında ilişki görülmesine karşın uyumun kısmen daha zayıf olduğu belirlenmiştir.

¾ Sözel ve görsel olarak giysi tercihinde aynı özgüvene sahip olmadıkları elde edilen bulguların uyumlu olmayıp fakat ilişkili olduğu görülmüştür.

(6)

iv

konu ve düşünceleri ile ilgili ifadelerini kendi algılarına göre değiştirdikleri ve / veya net olarak ifade edemedikleri görülmüştür.

¾ Beden imajı ve beden kateksinin bayanların giysi seçim ve beğenilerini etkileyen kişiye özgü bir özelliktir.

Anahtar Kelimeler: Giyim, Kadın, Beden Kateksi, Beden İmajı, Moda, YEM

(7)

v

EFFECTS OF THE BODY IMAGE AND BODY KATEX ON WOMEN’S CLOTHING SELECTION AND APPRECIATION WITH INVESTIGATION OF THE

STRUCTURAL EQUATION MODEL YILDIRIM,Berna

MS,Clothing Industry and Clothing Training Department of Arts Supervisor: Asst.Assoc.Dr.Fatma Koç

Clothing aesthetic ,the concept of body for women has a very important place. Socio-psychological dimension of this concept is the body image.Thought that the body image and body katex affect to women’s clothing selection and appreciation.

The purpose of this study, together with the women clothing aesthetic harmony,that the difference between the views of the ideals they have and minimize the existing views of downloadable, can become a good image and strong self-confidence in; clothing is an important case, the strong link among the image,katex and clothing selection can be understand

In the creation of the research process; Is there any effect of body image and body katex on the women's clothing selection and appreciation? Questions researhed on the basis of SEM model,the relationship between variables and harmony model was developed.Continuous analysis of the developed model, according to the classification and ranking is at the level of correlation coefficients and determining the level of relationship, the Pearson correlation coefficient, chi-square value, and gamma values were used.

The study population between the ages of 18-50 who live within the borders of Konya, is composed of 150 women.Women between the ages of 18-50 were involved in study,was applied a questionnaire,consisting of visual and verbal questions.The obtained data were analyzed according to the developed model and created in the tables.Commented statements as a result of research findings;

(8)

vi weak.

* Verbal and visual preference of clothing is not compatible with the findings as they do not have the same self-confidence but were found to be associated with.

*Specifying the preferences of women in this situation, verbal descriptions of issues and ideas related to some of the statements according to their perceptions altered and / or could not express clearly observed.

* Body image and body katex is a feature unique to person,that affect women’s clothing selection and appreciation.

(9)

vii

JÜRİ ÜYELERİNİN İMZA SAYFASI ... i

ÖNSÖZ ... ii

ÖZET ... iii

ABSTRACT ... v

İÇİNDEKİLER ... vii

TABLOLAR LİSTESİ ... x

ŞEKİLLER LİSTESİ ... xiii

1. GİRİŞ ... 1 1.1. Problem ... 2 1.2. Amaç ... 3 1.3. Önem ... 5 1.4. Varsayımlar ... 6 1.5. Sınırlılıklar ... 6 1.6. Tanımlar ... 7 2. İLGİLİ YAYIN VE ARAŞTIRMALAR ... 8 2.1. Giyim ... 11 2.1.1 Kadınlar ve giyim ... 13

2.1.2 Giysi alışkanlıklarını etkileyen faktörler ... 13

2.1.2.1 Demografik özellikler ... 14

2.1.2.1.1 Yaş ... 15

2.1.2.1.2 Yaşanılan yer ... 15

2.1.2.1.3 Öğrenim düzeyi ... 16

2.1.2.1.4 Çalışma durumu ... 16

2.1.2.2 Giysi seçiminde sosyolojik faktörler ... 16

2.1.2.2.1 Moda ... 17

2.1.2.2.1.1 Geçmiş yüzyıllarda giysi tercihi ve moda ... 18

2.1.2.2.1.1.1 13.14 ve 15.yy. giysi tercihi ve moda ... 18

2.1.2.2.1.1.2 16.yy giysi tercihi ve moda ... 20

2.1.2.2.1.1.3 17.yy giysi tercihi ve moda ... 21

(10)

viii 2.1.2.2.2 Kültür ... 51 2.1.2.2.3 Alt kültür ... 51 2.1.2.2.4 Sosyal Sınıf ... 52 2.1.2.2.5 Danışma Grupları ... 52 2.1.2.2.6 Aile ... 52 2.1.2.2.7 Rol ve statüler ... 53

2.1.2.2.8 Giysi seçiminde psikolojik faktörler ... 53

2.1.2.2.8.1 Gereksinme ... 53 2.1.2.2.8.2 Güdülenme ... 54 2.1.2.2.8.3 Algılama ... 54 2.1.2.2.8.4 Tutum ve inançlar ... 55 2.1.2.2.8.5 Öğrenme ... 58 2.1.2.2.8.6 Kişilik ... 58

2.2 Beden kitle indeksi ... 59

2.2.1 Beden tipleri ve özellikleri ... 60

2.3 Beden imajı ... 62

2.3.1 Beden imajının ölçümü ... 66

2.3.2 Beden imajı ve kadın ... 68

2.3.3 Beden imajı ve giysiler ... 69

2.4 Beden kateksi ... 71 2.4.1 Beden kateksi ölçümü ... 71 3.YÖNTEM ... 73 3.1 Araştırmanın modeli ... 73 3.2 Evren örneklem ... 74 3.3 Verilerin toplanması ... 75 3.4 Verilerin analizi ... 85 4.BULGULAR VE YORUM ... 101 5.SONUÇ VE ÖNERİLER ... 161 5.1 Sonuç ... 161 5.2 Öneriler ... 167

(11)

ix

(12)

x

Tablo 3.1 Demografik özellik verilerinin toplandığı grupların dağılımı ... 75

Tablo 3.2 Pilot çalışma ... 76

Tablo 3.3 Yaş grupları ... 77

Tablo 3.4 Beden kitle indeksine göre şişmanlık derecesi ... 78

Tablo 3.5 Görsel imajın sınıflandırılması ... 79

Tablo 3.6 Görsel kateksin sınıflandırılması ... 80

Tablo 3.7 Görsel giysi tercihinin sınıflandırılması ... 81

Tablo 3.8 Sözel imajın sınıflandırılması ... 82

Tablo 3.9 Sözel idealin sınıflandırılması ... 83

Tablo 3.10 Sözel kateksin sınıflandırılması ... 84

Tablo 3.11 Sözel Giysi terchinin sınıflandırılması ... 84

Tablo 3.12 Cinsiyete göre renk tercihi ... 85

Tablo 3.13 Konya’da cinsiyete göre renk tercihleri ... 86

Tablo 3.14 İstanbul’ da cinsiyete göre renk tercihleri ... 86

Tablo 3.15 İstanbul’ da cinsiyete göre renk tercihleri ... 88

Tablo 3.16 Konya’da cinsiyete göre renk tercihleri ... 88

Tablo 3.17 Görsel ve sözel imaj dağılımı ... 90

Tablo 3.18 Yaş grupları ve BKI değerleri arasındaki ilişki ... 91

Tablo 3.19 Dağılımların gözlenen ve beklenen çokluk değerleri ... 93

Tablo 3.20 Cinsiyete göre renk tercihi dağılımı ... 94

Tablo 3.21 Ağırlıklara göre I. Ve II. Değerlendirme tablosu ... 95

Tablo 3.22 Görsel ve sözel imaj dağılımı ... 97

Tablo 3.23 Güvenirlik katsayılarını değerlendirme tablosu ... 98

Tablo 3.24 5 Bayanın 10 soruya verdiği cevaplar ... 99

Tablo 3.25 Tablo 4.2’nin yorumlanması ... 100

Tablo 4.1 Görsel ve sözel imaj dağılım tablosu ... 103

Tablo 4.2 Görsel ve sözel kateks dağılım tablosu ... 104

Tablo 4.3 Görsel ve sözel giysi tercihinde özgüven dağılım tablosu ... 105

Tablo 4.4 İmaj, kateks ve giysi tercihinde özgüvenin görsel ve sözel değerlendirmeleri dağılım tablosu ... 106

Tablo 4.5 Görsel imaj ve görsel giysi tercihi dağılım tablosu ... 108

(13)

xi

Tablo 4.9 Görsel imaj ve görsel giysi tercihi dağılımı tablosu ... 112

Tablo 4.10 Sözel imaj ve sözel giysi tercihi dağılımı tablosu ... 113

Tablo 4.11 Görsel kateks ve sözel giysi tercihi dağılımı tablosu ... 114

Tablo 4.12 Sözel kateks ve sözel giysi tercihi dağılımı tablosu ... 115

Tablo 4.13 İmaj ve katekslerin giysi tercihleri ile ilişkisi dağılım tablosu ... 116

Tablo 4.14 Yaş-görsel imaj ilişki dağılımı tablosu ... 118

Tablo 4.15 Yaş- sözel imaj ilişki dağılımı tablosu ... 119

Tablo 4.16 Yaş-görsel kateks ilişki dağılımı tablosu ... 120

Tablo 4.17 Yaş-sözel kateks ilişki dağılımı tablosu ... 121

Tablo 4.18 Yaşadığı yer-görsel imaj ilişki dağılımı tablosu ... 122

Tablo 4.19 Yaşadığı yer- Sözel imaj ilişki dağılımı tablosu ... 123

Tablo 4.20 Yaşadığı yer-Görsel kateks ilişki dağılımı tablosu ... 124

Tablo 4.21 Yaşadığı yer-Sözel kateks ilişki dağılımı tablosu ... 125

Tablo 4.22 Öğrenim düzeyi-Görsel imaj ilişki dağılımı tablosu ... 126

Tablo 4.23 Öğrenim düzeyi- Sözel imaj ilişki dağılımı tablosu ... 127

Tablo 4.24 Öğrenim düzeyi-Görsel kateks ilişki dağılımı tablosu ... 128

Tablo 4.25 Öğrenim düzeyi-Sözel kateks ilişki dağılımı tablosu ... 129

Tablo 4.26 Çalışma durumu-Görsel imaj ilişki dağılımı tablosu ... 130

Tablo 4.27 Çalışma durumu- Sözel imaj ilişki dağılımı tablosu ... 131

Tablo 4.28 Çalışma durumu-Görsel kateks ilişki dağılımı tablosu ... 132

Tablo 4.29 Çalışma durumu- Sözel kateks ilişki dağılımı tablosu ... 133

Tablo 4.30 Beden kitle indeksi-Görsel imaj ilişki dağılımı tablosu ... 134

Tablo 4.31 Beden kitle indeksi-Sözel imaj ilişki dağılımı tablosu ... 135

Tablo 4.32 Beden kitle indeksi-Görsel kateks ilişki dağılımı tablosu ... 136

Tablo 4.33 Beden kitle indeksi-Sözel kateks ilişki dağılımı tablosu ... 137

Tablo 4.34 Yaş-Yaşadığı yer ... 139

Tablo 4.35 Yaş-Öğrenim düzeyi ... 140

Tablo 4.36 Yaş-Çalışma durumu ... 141

Tablo 4.37 Yaş-Beden kitle indeksi ... 142

Tablo 4.38 Yaşadığı yer-Öğrenim düzeyi ilişki dağılım tablosu ... 143

Tablo 4.39 Yaşadığı yer-Çalışma durumu ilişki dağılım tablosu ... 144

(14)

xii

Tablo 4.43 Çalışma durumu-Beden kitle indeksi ilişki dağılım tablosu ... 148

Tablo 4.44 Yaş- Görsel giysi tercihi ilişki dağılım tablosu ... 150

Tablo 4.45 Yaş-Sözel giysi tercihi ilişki dağılım tablosu ... 151

Tablo 4.46 Yaşadığı yer-Görsel giysi tercihi ilişki dağılım tablosu ... 152

Tablo 4.47 Yaşadığı yer-Sözel giysi tercihi ilişki dağılım tablosu ... 153

Tablo 4.48 Öğrenim durumu-Görsel giysi tercihi ilişki dağılım tablosu ... 154

Tablo 4.49 Öğrenim durumu-Sözel giysi tercihi ilişki dağılım tablosu ... 155

Tablo 4.50 Çalışma durumu-Görsel giysi tercihi ilişki dağılım tablosu ... 156

Tablo 4.51 Çalışma durumu-Sözel giysi tercihi ilişki dağılım tablosu ... 157

Tablo 4.52 Beden kitle indeksi-Görsel giysi tercihi ilişki dağılım tablosu ... 158

Tablo 4.53 Beden kitle indeksi-Sözel giysi tercihi ilişki dağılım tablosu ... 159

(15)

xiii

Şekil 2.1 Maslow’un insan gereksinimleri hiyerarşisi ... 54

Şekil 2.2 Tutum ögeleri ... 56

Şekil 2.3 Kişilik yapısında değer, Tutum, İnanç ilişkisi ... 57

Şekil 2.4 Astenik tip ... 62

Şekil 2.5 Atletik tip ... 62

Şekil 2.6 Piknik tip ... 62

Şekil 2.7 Beden figürleri ... 67

Şekil 3.1 Değişkenler arası ilişki ve uyum modeli ... 74

Şekil 3.2 Görsel imaj değerlendirme tablosu ... 79

Şekil 3.3 Görsel giysi tercihini değerlendirme tablosu ... 81

Şekil 4.1 Araştırmanın yapısal eşitlik modeli ... 101

Şekil 4.2 Görsel ve sözel ölçekler arasındaki ilişki ve uyum ... 102

Şekil 4.3 Giysi tercihinde özgüveni doğrudan etkileyen değişkenler modeli ... 107

Şekil 4.4 Demografik özellikler ile imaj, ve kateksler arasındaki ilişki ... 117

Şekil 4.5 Demografik değişkenler arası ilişki ve uyum modeli ... 138

(16)

1.GİRİŞ

Sosyal bir varlık olan insan popüler kültürün egemenliği ile birlikte iç ve dıĢ dünyası ile doyum verici iliĢkiler kurduğu sürece varoluĢunu sürdürüp zenginleĢtirebilir. Hiç kuĢkusuz ki bu iliĢkiler arasında kadınların kiĢisel özelliklerini yansıtan, statülerini ifade eden ve ruh hallerini dıĢa vuran yaĢamsal bir gereksinim halini almıĢ giysilerin ve giysileri etkileyen moda akımlarının yeri yadsınamaz. Çünkü moda akımlarını oluĢturan formlar, renkler, dokular, duruĢlar ve belli bir kültürün ifadesi olan kavramlar sürekli ve çılgınca değiĢim göstermektedir.

Hızlı değiĢimlerin yaĢandığı giyim alanında moda akımlarının diğer kavramlarıyla birlikte beden inceleme olgusunu da berberinde getirdiği düĢünülmektedir. KiĢiler görünüĢlerindeki, baĢkalarına göre normal ama kendilerine göre kusurlu, çirkin olarak algıladıkları beden bölümlerine dair düĢünceler bulundurmaktadır(http://www.psikiyatrist.net/hafta16.htm). Bedeninin herhangi bir noktasında gerçek ya da hayali bir kusuru olduğunu ifade eden kadınlar için giysilerin ve doğru giysi tercihinin çok önemli olduğu düĢünülmektedir.

Giyim estetiğinde, kadınlar için önemli bir yere sahip olan beden kavramının sosyo-psikolojik boyutu ise beden imajıdır (Chattaraman ve Rudd, 2006: 46).Yani kiĢisel algısıdır. KiĢinin algıladığı, zihninde kendine dair oluĢturduğu resimde ki beden imajı aynadaki gerçek görüntüsünü yansıtabilir veya yansıtmayabilir. BaĢka bir deyiĢle kiĢi kendini gerçekte olduğundan daha küçük veya daha geniĢ algılayabilir (Fallon, 1990). Bedenlerini ve bedenlerinin bazı bölgelerini beğenmeyen kadınların bu bölgeleri maskelemek, göze hoĢ göstermek ve kendilerindeki olumsuz algıları olumluya çevirmek için giysileri kullanabilecekleri düĢünülmektedir.

Yukarıda bahsedilen beden imajı konusunun memnuniyet durumuna ise kateks adı verilmektedir. Kateks bedenle ilgili durumun memnuniyet derecesini ifade eder ( Kaiser, 1997: 108). Beden kateksi daha çok kiĢilerin o anki beden ölçüleri ile ideallerinde ki beden ölçülerinin bir birine uygunluk derecesidir (Robinson, 2003: 17). Bu yüzden kadınların idealleri ile var olan imajları arasındaki farkı en aza indirmek, katekslerini yükseltip var olan imajlarını düzeltmek amacı ile giyime ihtiyaç duydukları düĢünülmektedir. Giyim kiĢinin idealindeki beden imajı ile gerçekte var olan arasındaki

(17)

farkı azaltabilir ve idealdeki estetik görünüme ulaĢmada bir araç olarak kullanılabilir (Jourard, 1958: ).

Beden imajı ve beden kateksinin kadınların giysi seçim ve beğenisini etkilediği düĢünülmektedir. Bu çalıĢma; giyimdeki estetik uyum özellikleriyle birlikte kadınların; ideallerin ki görüntü ile var olan görünümleri arasında ki farkı en aza indirebilecekleri, iyi bir imaj ve güçlü özgüven sahibi olabilmeleri konusunda; giyimin önemli bir olgu olduğu; imaj, kateks ve giysi seçimi arasında bulunan güçlü bağın anlaĢılabilmesi amacıyla oluĢturulmuĢtur.

1.1 Problem Durumu

Adem ve Havva ile baĢlayan, cinsiyet, yaĢ, coğrafi bölge ve kullanıldığı çağa göre değiĢiklik gösteren evrenin en somut ve kolayca görülüp algılanabilir parçalarından biri olan giyimin kullanan kiĢinin sosyal statüsü, kiĢiliği, özgüveni, beden beğenisi hakkında çevresine mesaj veren görsel bir dıĢa vurum aracı olduğu düĢünülmektedir.

AraĢtırmacı giysilerin; içerisinde barındırdığı anlamları görsel iletiĢim aracılığıyla anlatmasının yanı sıra, kadınların olmak istediği gibi görünmelerini sağlayan bir yönünün de var olduğunu düĢünmektedir. Giyim estetiğinde kadınlar için çok önemli bir yere sahip olan diğer bir olgunun ise beden imajı olduğu ifade etmektedir. Giyimle alakalı diğer özellikler gibi beden imajı da giysilerle etkileĢime geçiĢ biçimimizi ve onları üzerimizde sunma Ģeklimizi etkileyen kiĢisel bir özelliktir( Rudd ve Lennon, 2001: 120). KiĢinin algıladığı, zihninde kendine dair oluĢturduğu resimde ki beden imajı var olanı yansıtabilir ya da yansıtmayabilir( Fallon, 1990: ) .Var olan görüntü ile ideallerinde ki görüntünün birbirlerine olan uygunluk derecesi ise beden kateksi olarak ifade edilmektedir. (Robinson, 2003: 17).

Bu yüzden kadınlar idealleri ile var olan görünümleri arasındaki farkı en aza indirmek, katekslerini yükseltip var olan imajlarını düzeltmek amacı ile giyime ihtiyaç duymaktadırlar. Rudd&Lennon bireylerin ideal batı estetiğini yakalamak için giysileriyle olumsuz özelliklerini saklarken belli olumlu özelliklerini öne çıkarmak için, giyimi kullandıkları öne sürmektedirler (Chattaraman ve Rudd, 2006: 47). Giyim

(18)

kiĢinin idealindeki beden imajı ile gerçekte var olan arasındaki farkı azaltabilir ve idealdeki estetik görünüme ulaĢmada bir araç olarak kullanılabilir(Jourard, 1958: ; Robinson, 2003: 25).

AraĢtırmanın literatür kısmında açıklanan araĢtırmalarda,

 Kadınlar bedenlerinin ideal olandan farklılık gösteren bölgelerini gizlemek için giysileri kullanmıĢlardır bu durumun da beden imajlarını düzelttiği,

 Kadınların bedenlerinin belirli bölgelerini küçültmek ya da inceltmek adına renkleri, kumaĢları ve çeĢitli stilleri kullandıkları, Ayrıca,

 Kadınların giyinik olduklarında bedenlerini çıplak hallerinden daha çok beğendikleri,

 Kadınların giysilerin rahatlık güvenlik ve özgünlük özelliklerinin yanında kamuflaj özellikleriyle de fazlasıyla ilgilendikleri bulguları elde edilmiĢtir.

Bu araĢtırma; kadınların giysi tercihlerindeki tutumlarının beden kateksi ve beden imajıyla ilgili olup olmadığı; eğer öyleyse kadınların tepkilerinde ki benzerliklerin altında yatan sebepleri ortaya çıkarmak ve kadınların beden imajları, kateksleri ve giysi tercihlerindeki seçim ve beğenileri arasındaki iliĢkiyi belirlemek amacıyla kurgulanmıĢ ve uygulanmıĢtır.

PROBLEM CÜMLESİ

Beden imajı ve beden kateksinin kadınların giysi seçimi ve beğenisi üzerinde etkisi var mıdır?

1.2. Amaç

Bu çalıĢmanın genel amacı; beden imajı ve beden kateksinin kadınların giysi seçimi ve beğenisine etkisi var mıdır? Sorusunu yapısal eĢitlik modeli ile yanıtlamak ve çözmektir.

(19)

ÇalıĢmada; Beden imajı ve beden kateksinin kadınların giysi seçimi ve beğenisi üzerinde etkisi var mıdır? Sorusunun cevabı aĢağıdaki alt problemlerin yanıtlanması ile gerçekleĢtirilecektir.

 Kadınların beden imajlarını, beden katekslerini ve giysi tercihlerini algılama ve ifade etme Ģekilleri nasıldır?

 Kadınların beden imajları ve beden kateksleri giysi tercihlerindeki özgüvenlerini doğrudan etkiler mi?

 Demografik özellikler kadınların beden imajlarını ve beden katekslerini etkiler mi?

 Demografik özellikler kadınların giysi tercihlerinde özgüvenlerini etkiler mi? Bu noktadan hareketle; kadınların beden imajı, beden kateksi ve giysi tercihlerindeki özgüvenleri arasındaki iliĢkiyi belirleyerek; amaca ulaĢabilmek için oluĢturulan yapısal eĢitlik modelin de;

 YaĢ

 YaĢadığı yer  Öğrenim düzeyi  ÇalıĢma Durumu  Vücut Kitle Ġndeksi  Görsel Ġmaj

 Sözel Ġmaj  Görsel Kateks

(20)

 Sözel Kateks  Görsel giysi tercihi

 Sözel giysi tercihi gruplarının giysi seçimi ve beğenisini etkileme durumları üzerinde durulacaktır.

1.3. Önem

Beden imajı ve beden kateksinin kadınların giysi seçim ve beğenisini etkilediği düĢünülmektedir. Bu çalıĢma kadınların; ideallerin ki görüntü ile var olan görünümleri arasında bulunan farkı en aza indirebilmeleri, iyi bir imaj ve güçlü özgüven sahibi olabilmeleri konusunda; giyimin önemli bir olgu olduğu; imaj, kateks ve giysi seçimi arasında bulunan güçlü bağın anlaĢılabilmesi açısından önemlidir.

ÇalıĢmanın önemi alt problemlerin sırasına göre aĢağıdaki gibi belirtilmiĢtir;

 Bu çalıĢma, kadınların beden imajlarını, beden katekslerini ve giysi tercihlerini algılama ve ifade etmelerinde; görsel veya sözel ifadelerinden hangisinin daha özgür ve daha rahat dile getirildiği konusunun anlaĢılabilmesi açısından önemlidir.

 Kadınların beden imajları ve beden katekslerinin giysi tercihlerindeki özgüvenlerini doğrudan etkilemesi konusun da giyimde ki estetik uyum özellikleriyle beraber bireylerin ideallerinki görüntü ile var olan görünümleri arasındaki farkı en aza indirmelerini, iyi bir imaj ve güçlü özgüven sahibi olabilmeleri konusunda giyimin önemli bir olgu olduğunun anlaĢılabilmesi açısından önemlidir.

 Demografik özelliklerin yani; yaĢ, yaĢadığı yer, öğrenim düzeyi, çalıĢma durumu, vücut kitle indeksinin kadınların beden imajlarını ve beden katekslerini ne derecede etkilediğinin kavranabilmesi açısından önemlidir.

(21)

 Demografik özelliklerin yani; yaĢ, yaĢadığı yer, öğrenim düzeyi, çalıĢma durumu, beden kitle indeksinin kadınların giysi tercih ederken özgüvenlerini ne derecede etkilediğinin kavranabilmesi açısından önemlidir.

 Yapılan araĢtırmaların birçoğunun yabancı araĢtırmacılar tarafından gerçekleĢtirilmesi, giysi tercihin deki özgüven ve beden özellikleri arasındaki etkileĢime önem verdiği ve giyinmenin estetik öneminde bedenin temel öğe olması konusunda yapılacak araĢtırmaların ilki olması açısından önemlidir.  Bu araĢtırma kadınların; giysi tercihlerindeki tutumlarının beden kateksi ve beden

imajıyla ilgili olup olmadığı; eğer öyleyse kadınların tepkilerindeki benzerliklerin altında yatan sebepleri ortaya çıkarmak ve kadınların beden imajları, kateksleri ve giysi tercihlerindeki özgüvenleri arasındaki iliĢkiyi belirlemek açısından önem taĢımaktadır.

 ÇalıĢma yüksek lisans tezi anlamında beden imajı ve beden kateksinin giyim alanındaki etkileri üzerinde yapısal eĢitlik modeli analizi ile yapılacak çalıĢmaların ilki olma özelliği taĢıması açısından önemlidir.

1.4. Varsayımlar

 Bedenlerini ve bedenlerinin bazı bölümlerini beğenmeyen kadınlar mevcuttur.  Beden beğenileri kadınların giyinme biçimlerini etkileyen psikolojik bir

durumdur.

 Ankete katılanların soruları doğru cevaplandırmıĢlardır.

1.5. Sınırlılıklar

 AraĢtırma Konya ilinde yaĢayan 18-50 yaĢ aralığına sahip kadınlar ile sınırlıdır.  AraĢtırma, verilerinin toplanması 22/12/2009 ve 01/04/2010 tarihleri ile sınırlıdır.

(22)

 Bedenleri dıĢ etkiye maruz kalmıĢ, deformasyona uğrayan kadınlar kapsam dıĢında tutulmuĢtur.

1.6. Tanımlar

Beden İmajı: Bireyin kendi kendini algılamasıdır (Doğan, 1992).

Beden Kateksi: Bedenin farklı bölümleri ve iĢleyiĢleri ile ilgili memnuniyet derecesidir

(Kaiser,1997: 108).

BKI: Beden Kitle Ġndeksi, bedenin ağırlığının (kg), boy uzunluğunun metre cinsinden

karesine bölünmesiyle hesaplanır (Prof. Dr. Emel Alphan).

YEM: Yapısal eĢitlik modeli

FGI: Fiziksel görsel imaj

FSI: Fiziksel sözel imaj

KGI: Kateksin görsel ifadesi

KSI: Kateksin sözel ifadesi

GGT: Görsel giysi tercihi

(23)

2. İLGİLİ YAYIN VE ARAŞTIRMALAR

Bu araĢtırmanın amacı; beden imajı ve beden kateksinin kadınların giysi seçimi ve beğenisine olan etkilerinin nasıl olduğunu yapısal eĢitlik modeli ile belirlemektir. Yazın taraması moda, giyim, kadın vücut özellikleri, beden imajı, beden kateksi, beden kitle indeksi gibi kavramlar üzerinde yoğunlaĢarak gerçekleĢtirilmiĢtir. Konu ile ilgili yayın ve araĢtırmalara bu bölümde yer verilmiĢtir.

Bu noktadan hareketle yapılan araĢtırma da beden imajı ve beden kateksinin kadın giysi seçimi ve beğenisi üzerindeki etkisi var mıdır? Sorusuna cevap aranacaktır. Söz konusu çalıĢma ile ilgili örnek araĢtırmalara bu bölümde yer verilmiĢtir. Beden imajı, beden kateksinin kadınların giysi seçimi ve beğenileri üzerindeki etkileri adlı araĢtırmaya yol göstermesi açısından elde edilen çalıĢmalar aĢağıdaki gibi özetlenmiĢtir; Morganosky‟ nin 1984 yılında yaptığı araĢtırma da kıyafette estetik niteliğin önemi, tüketicilerin kıyafette yararlı olan kalitelere ve estetiğe harcamaya istekli olduğu dolar miktarını ölçen tarafından yapılan deneysel bir çalıĢma aracılığıyla gösterilmiĢtir. Bu çalıĢmanın bulguları, tüketicilerin en çok harcamayı kıyafetin yararına bakmaksızın estetik değere sahip olan parçalara yaptıklarını göstermektedir (Morgonky, 1984: 12-20).

Eckman, Damhorst, and Kadolph araĢtırmaların da (1990), kadınların kıyafet satın alma sırasında satın alma kararlarındaki ölçüt kriterlerini belirlemek için kadın müĢterilerle açık röportaja dayanan nitel bir araĢtırmayı tümevarım metoduyla yürütmüĢlerdir. Bulguları daha öncekilerle tutarlıdır. Renk, stil ve kumaĢ gibi kıyafetin estetik özellikleri, kadınların kıyafetleri satın alma sırasında kararlarını etkileyen en önemli kriterdir. Estetik faktörlerle ilgili sonuçların %55‟i ve satın alıcıların elbiselerde genelde sevmediği yön, yaka ve elbise boyu gibi belirli stil özellikleridir. Bulgular giysileri satın almayanların elbiselerin onları daha büyük gösterdiğine inandıklarını belirtmiĢtir. Bu araĢtırma, bayanların kıyafetlerin üstlerinde estetik duruĢlarını değerlendirmelerinde stilin estetik özelliklerinin önemli bir kriter olduğunu göstermektedir (Chattarman ve Rudd, 2006: 47).

(24)

Markee(1990), Giyimin beden kateksi üzerinde farklılık yaratıp yaratmadığını belirlemek için; beden kateksis ölçeğinin farklı versiyonlarını kullanarak çıplak bedenin ve giysiyle kaplanmıĢ bedenin kiĢi tarafından algılanıĢını incelemiĢtir. Sonuçlar bayanların giyinik olduklarında bedenlerini çıplak hallerinden daha çok beğendiklerini göstermiĢtir. Bunun yanı sıra sonuçlar kıyafetin sadece bedeni örtmediğini aynı zamanda kiĢinin bedeniyle ilgili hislerini pozitife çevirdiğini göstermiĢtir. Bayanlar bedenlerinin ideal olandan farklılık gösteren bölgelerini gizlemek için giysileri kullanmıĢlardır bu da beden imajlarını düzeltmiĢtir. (Robinson, 2003: 25).

La Bat ve De Long(1990) Beden kateksinin seviyesiyle kıyafet uyum memnuniyet seviyesi arasındaki iliĢkiyi inceleyen bir araĢtırmada, göğüs, basen, baldır, kalça, karın, kol, sırt ve omuzlar için önemli orantılar bulmuĢlardır. Bulgular, kıyafetin uyum memnuniyetinin ve beden kateksinin üst, alt ve tüm bedenle olumlu bir iliĢki içinde olduğunda fakat en büyük iliĢkinin alt kısımla olduğunu göstermektedir. Diğer bir deyiĢle, kiĢi alt bedeniyle ne kadar mutlu olursa kıyafet uyumuyla o kadar memnun olur (La Bat ve De Long, 1990: 43-48).

Parman ve Kwon‟un (1994)‟deki araĢtırmalarının sonuçlarına göre bireyler kendilerini ĢiĢmanmıĢ yani aĢırı kiloluymuĢ gibi algıladıklarında elbiselerin rahatlık güvenlik ve özgünlük özelliklerinin yanında kamuflaj özellikleriyle de fazlasıyla ilgilenmektedirler. Kilolarını takıntı haline getiren bayanlar için giysilerin kamuflaj özelliği iki durumu değiĢtirmektedir. Bayanlar giysileri beğenmedikleri bölgelerini gizlemek için kullanmıĢlardır bu da onların bedenlerine olan güvenlerini artırmıĢtır (Robinson, 2003: 25).

Ogle (1999), Bedenlerini veya bedenlerinin bazı bölümlerini beğenmeyen kadınlar giysileri bu bölgeleri örtmede, gizlemede ya da dikkat çekiciliğini azaltmada kullanırlar. Ogle‟nin araĢtırmalarına göre; giysiler daha çok göğüs, bel ve kalçanın görünümünü değiĢtirmek için kullanılmıĢtır. AraĢtırmaya katılanlar bedenlerinde geniĢ buldukları bölgelerini gizlemek için geniĢ ve büyük beden giysiler kullanmıĢlar (örneğin, mideyi, kalçayı ya da basenleri saklamaya yarayan uzun gömlekler), bunun yanı sıra bazen belirli bölgelerini daha küçük göstermek için baĢka yerlerini geniĢ göstermeye çalıĢtıklarını ifade etmiĢlerdir (beli ince göstermek için vatkalı giysiler kullanmak gibi). Ogle ayrıca dikkati istenmeyen bölgeden baĢka yöne çekmek için

(25)

farklı giysiler kullanıldığını da öne sürmüĢtür ( bedenin alt bölümlerindeki ilgiyi yüze çekmek için flar, eĢarp kullanılması gibi). Katılımcılar ayrıca vücudun belirli bölgelerini küçültmek ya da inceltmek adına renkleri, kumaĢları ve çeĢitli stilleri kullanmıĢlardır. Örneğin; daha zayıf yani ince göstermesi için siyah giymek, kalçaların dikkat çekmesini engellemek için etek veya elbise tercih etmek gibi. Sonuçlar bayanların belirli bölgelerini özelliklede beğendikleri bölgelerini belirginleĢtirmek için de giysileri kullandığını ortaya çıkarmıĢtır(Robinson, 2003: 26).

Rudd ve Lennon (2000) canlı örneklere dayanan üniversite öğrencilerindeki beden imajı ve görünüĢünü idare etme becerisini incelemek için nitel bir araĢtırma yürütmüĢlerdir. Katılımcıların %29.5‟unun giyinmeyi vücudun bazı yönlerini kamufle etmek için kullandıklarını bulmuĢlardır (Rudd ve Lennon, 2000: 152-162).

Chattaraman ve Rudd giyimde estetik özelliklerin beden imajı, kateksi ve ölçüsü açısından seçimleri adlı araĢtırmalarında; bedenin fizyolojik ve psikolojik özellikleri arasındaki iliĢkiyi ve giyimde estetik özellikleri incelemiĢlerdir. Rahat bir giyim modeli geliĢtirmede amaç kadınların kıyafette estetik tepkilerinin beden ölçüleriyle, kateksiyle ve imajıyla ilgili olup olmamasıdır, eğer öyleyse tepkilerindeki benzerliklerin temelini oluĢturan anlayıĢı sunmaktır. Rastgele seçilen 199 bayan üniversite öğrencisine yönetildi. Sonuç, beden imajının ve kateksinin stil olarak estetik seçimde negatif bir çizgiye sahip olduğunu göstermektedir; yani, küçük beden imajı ve kateksi, giyimde daha büyük bir beden örtünme iliĢkisine sahiptir (Chattarman ve Rudd, 2006).

Bu bölümde açıklanan araĢtırmalarda,

 Kadınlar bedenlerinin ideal olandan farklılık gösteren bölgelerini gizlemek için giysileri kullanmıĢlardır bu durumun da beden imajlarını düzelttiği,

 Kadınların bedenlerinin belirli bölgelerini küçültmek ya da inceltmek adına renkleri, kumaĢları ve çeĢitli stilleri kullandıkları, ayrıca,

 Kadınların giyinik olduklarında bedenlerini çıplak hallerinden daha çok beğendikleri,

(26)

 Kadınların giysilerin rahatlık güvenlik ve özgünlük özelliklerinin yanında kamuflaj özellikleriyle de fazlasıyla ilgilendikleri bulguları elde edilmiĢtir.

Bu araĢtırma; kadınların giysi tercihlerindeki tutumlarının beden kateksi ve beden imajıyla ilgili olup olmadığı; eğer öyleyse kadınların tepkilerinde ki benzerliklerin altında yatan sebepleri ortaya çıkarmak ve kadınların beden imajları, kateksleri ve giysi tercihlerindeki seçim ve beğenileri arasındaki iliĢkiyi belirlemek amacıyla kurgulanmıĢ ve uygulanmıĢtır.

2.1. Giyim

Ġnsanoğlunun giyinme tarihine bakıldığında ne zaman giyinmeye baĢladığı konusu net olarak tarihlendirilememekle birlikte, Paleolitik dönemlere değin uzandığı tahmin edilmektedir. Giyinme gereksiniminin, vücudu korumak ve saklamak içgüdüsü ve isteğiyle baĢladığını belirten Turhan (1990) giyim kuĢamı belirleyen etkenleri;

1. Korunma içgüdüsü, 2. Doğa koĢullarına uyum, 3. Dinsel ya da felsefi inançlar, 4. Yapılan iĢe uygunluk sağlama, 5. Yönetimsel düzenlemeler, 6. Ekonomik koĢullar,

7. Psikolojik eğilimler ve moda (akt. Sümbül,2006:2) olmak kaydıyla yedi baĢlık altında toplamıĢtır. Fakat giyime yüklenen etkenler bunlarla sınırlı kalmamaktadır. KiĢi sosyal yönünü karĢısındaki kiĢiye ve bulunduğu topluma ifade ederken görsel bir araç olan giyimden yararlanmaktadır. KiĢinin toplum içindeki rolünü, sosyal statüsünü, aidiyetini, ne olmak istediğini ve beğenilerinin ne olduğunu giysilerine bakarak anlamak mümkün olabilmektedir. Örneğin bir gruba mensup olan bir gencin giydiği giysi sahip olduğu

(27)

düĢünceler, görüĢler hakkında bize bilgi verir. Giysilerin dilsiz bir iletiĢim aracı olduğu düĢünülerek giysinin tanımıyla ilgili bazı araĢtırmacıların görüĢleri aĢağıda verilmiĢtir;

Giyim, cismani benliğimizle en yakından bağlantılı olan Ģeyi oluĢturduğu için doğal olarak benlik hakkında, biraz gevĢek bir tabirle “bir Ģeyler söyleme” Ģeklinde özel bir yetenek kazanmaktadır. O halde giysi, kimlik için, kimliklerin içinde ve arasında yankılanan kültür temelli kararsızlıkların kaydı için rahatlıkla görsel bir metafor olabilmektedir( Davis, 1997: 37).

Modanın nasıl baĢlayıp geliĢtiğine dair farklı kaynaklarda çeĢitli bilgiler olmasına rağmen giyimin insanlığın yaradılıĢından bu yana dıĢ etkilerden korunma amacıyla baĢladığı bütün kaynaklarda ortak noktadır. Ama giyim korunma amacıyla baĢladığı serüvene çeĢitli kavramlar ekleyerek devam etmiĢtir. Kadının karakteristik özelliğini yansıtırken, aynı zamanda statüsünü belirten bir yaĢamsal gereksinim halini almıĢtır. Sürür “Giyenin sosyal durumunu, yaĢını ya da dönemini kiĢilik ve karakterini, ekonomik durumunu ve toplumdaki yerini belirlediği gibi bireysel, toplumsal ya da ulusal özellikler gösteren bir olgudur” Ģeklinde ifade etmektedir (Sürür, 1983: 7). Öyle ise giyim; sadece vücudu dıĢ etkilerden korumaktan çıkıp kadının kiĢiliğini, kültürünü, kendini ve kendine olan özgüvenini çevresindekilere ifade etmesinde en önemli faktör haline dönüĢmüĢtür.

Akyüz giyimi “kiĢi hakkında ilk izlenimler karĢılaĢmanın ilk dakikalarında oluĢur ve bu izlenimlerin oluĢmasında en çok giyim, saç Ģekli yüz özellikleri ve vücut tipi etkilidir. Giysi rahatlık, koruma, imaj kazandırdığı için de insan yaĢamının önemli bir parçasıdır ve onu giyen hakkında çeĢitli mesajlar verir” Ģeklin de ifade ederken(Akyüz, 2006: 1). Ġçbilenise, (1990)Ancak günümüzde modanın etkisiyle olgunluk evresine ulaĢan giyim; ülkeleri tanımlayan, dini inançları yansıtan, yaĢanılan iklim yapısını gösteren, toplumsal ve kiĢisel olayları, hiyerarĢik düzeni, meslekleri belirleyen, kiĢilerin duygu ve düĢüncelerini yansıtan, kiĢilerin yaĢını ve cinsiyetini belirleyen, yıllara görüntü kazandıran çok fonksiyonlu bir iletiĢim aracıdır Ģeklinde tanımlamıĢtır.

Giyim, kimliğin kurulmasında önemli rol oynar. Giyim tercihleri insanların hem belli bir zaman dilimine uygun görünüĢlere iliĢkin normları, hem de olağan üstü bir seçenek zenginliğini barındıran kültürün belirli bir biçimini kendi amaçları

(28)

doğrultusunda nasıl yorumladıklarını incelemek için eĢsiz bir alan sağlar ( Diana Crane, 1996: 11). Yapılan tüm giyim tanımlarında araĢtırmacıların çoğunun giyimin içinde barındırdığı olgular konusunda aynı görüĢleri savundukları düĢünülmektedir. Yani giyim ifade ediĢin görsel Ģeklidir.

2.1.1 Kadınlar ve Giyim

Kadınların doğası gereği süslenme ve estetiğe verdikleri önem, giysilerinin renk, biçim ve model özelliklerinin çeĢitliliği, giysi tercihlerinin erkeklerden daha geniĢ kapsamlı olmasına neden olmaktadır. Günün moda eğilimleri kadınların giysi formu ve renk tercihlerinde etkili olurken, diğer yandan kiĢisel istek ve beğeniler, yaĢ, vücut biçimleri, sosyal yaĢam, statü gibi faktörlerde bu tercihlerde etkili olmaktadır(Koca ve Koç, 2008: 172). Kadınların giysi tercihinde erkelere göre daha titiz oldukları ve daha fazla satın alma alıĢkanlıklarının olduğu düĢünülmektedir. Giysi satın alımı ile yapılan yerli ve yabancı çalıĢmalarda en fazla giysi satın alımını kadınların gerçekleĢtirdiği görülmüĢtür (Akyüz, 2006: 2) Kadın giyimi hazır giyim piyasalarındaki en önemli sektördür. Bu alanda hizmet veren hazır giyim üretici ve satıcılarının kadın tüketicilerin ihtiyaçlarını değerlendirmeleri ve bu ihtiyaçların en uygun Ģekilde karĢılanabilmesi için üretim yapmaları gerekmektedir. Bu noktada kadınların giyim eĢyası satın almalarının davranıĢsal boyutları önem kazanmaktadır (Gönen ve Özgen, 1993).

Kadınların giyim tercihlerini ve satın alma davranıĢlarını etkileyen faktörler çok çeĢitlidir. Ġçinde bulundukları toplumun sosyal, kültürel ve ekonomik yapısından etkilendikleri gibi kendi kisisel özelliklerinden etkilenmektedirler (Akyüz, 2006: 4).

Kadınların giysi seçiminde estetik görüntü ve süslenmeye verdiklerin önemin alt basamağını giysinin modeli, kumaĢı, biçimi ve rengi oluĢtururken, üst basamağını ise beden imajları ve katekslerinin oluĢturduğu düĢünülmektedir.

2.1.2 Giysi Alışkanlıklarını Etkileyen Faktörler

Ġnsanların önemli ihtiyaçlarından biri olan giyim, önceleri tabiat Ģartlarından korunmak amacıyla (Özel, 1992: 11) ortaya çıkmıĢ daha sonra ise toplum hayatında değiĢiklik göstererek süre gelmiĢtir (KomĢuoğlu, 1986: 4).

(29)

Önceleri dıĢ etmenlerin zararlarından korunmak için kullanılan giysi, insanlığın, medeniyetin ve çeĢitli iletiĢim araçlarının geliĢmesiyle anlam ve misyonunu geliĢtirmiĢ, çeĢitlenmiĢ ve zenginleĢmiĢtir.

Giyim görüntülü iletiĢim aracıdır ve kendini ifade etme biçimidir. KiĢinin mesleği, cinsiyeti, yaĢla ilgili olarak atfedilmiĢ nitelikleri, mesai dıĢı zamanlardaki eğilimleri, yerel ve dinsel kimlikleri, politik ve ideolojik eğilimleri ve daha birçok özelliği giydiği giyside kendini hissettirebilir (Davis, 1992: 112). Kısaca insanlar arasındaki iletiĢim durabilir, ancak giyim eĢyası onu giyen ile ilgili mesajlar vermeye devam eder (Tokgöz, 2007: 4).

Dünyada yaĢ, yaĢanılan bölgenin kültürel yapısı, ekonomi, iklim, örf ve adetler, iletiĢim araçları ve hemen hemen bunları hepsini etkileyen teknolojinin geliĢimi ile birlikte giyimi etkileyen faktörler çeĢitlilik kazanmıĢtır. Böylece insanların yaĢlarına, cinsiyetlerine, sosyo-ekonomik durumlarına ve kültürlerine uygun olarak giysilerini seçebilmeleri mümkün olmuĢtur (ToktamıĢoğlu, 1994: 1).

Giyimle ilgili bütün kaynaklarda geçtiği gibi giyim insanlığın var olmasıyla birlikte, insanın örtünme içgüdüsünden dolayı ortaya çıkan bir olgudur. Bu olguya estetik ögelerin de katılmasıyla birlikte insan hayatında vazgeçemediği bir kullanım aracı ve ihtiyaç haline gelmiĢtir.

Bu çalıĢmada ise giysi seçimi ve beğenisini etkileyen faktörler demografik özellikler, beden kitle indeksi, beden imajı ve beden kateksi olmak üzere dört baĢlık Ģeklinde incelenmiĢ ve açıklanmaya çalıĢılmıĢtır.

2.1.2.1 Demografik Özellikler

KiĢilerin giysi seçim ve beğenilerine etki eden psikolojik ve kültürel özellikler kadar, demografik özellikler de giysi tercihinde etkili bir özelliktir.

Demografik faktörler, hedef kitleyi istatistiksel olarak tanımlamaya ve sınıflandırmaya yardımcı olabilen yaĢ, cinsiyet, gelir, eğitim ve meslek medeni durum gibi kiĢiye ait özellikleri kapsamaktadır (Zhumagaziyeva, 2009: 42).

(30)

2.1.2.1.1 Yaş

Ġnsanların yaĢama dönemleri bebeklik, çocukluk, ergenlik, yetiĢkinlik, orta yaĢlılık, yaĢlılık ve ihtiyarlık (Kulaksızoğlu, 2002: 34) olarak belirtilebilir. Her yaĢ gurubunun ise ilgi duyduğu ürünlerin ise bulunduğu yaĢa dair mesaj içeren karakteristik özellikleri vardır.

Tüketicilerin yaĢ grupları farklılaĢtıkça eğitim düzeyleri, gelir düzeyleri, medeni durumları değiĢtiği için istek ve gereksinimler farklılık gösterecektir (Aydınç, 2001: 17).

Ġnsanların bulunduğu yaĢa dair ihtiyaç duyduğu diğer gereksinimler gibi giysiler de insanların yaĢlarının belirlenmesine dair önemli mesajlar taĢımaktadır. Örneği; gençler daha alımlı daha açık renkli elbiseler giyinirken, yaĢlılar daha sade ve koyu renkli giysileri tercih etmektedirler (Beyaz, 1999: 23) verilebilir.

Ebeling ve rosercranz tarafından, 60 yaĢın üzerindeki 180 kadın tüketici ile yapılan mülakat sonucunda, bu yaĢ grubunun sık sık vitrin bakmaya çalıĢtıkları ve moda ile yakından ilgilendikleri ileri sürülmektedir. Bu yaĢ gurubundaki tüketiciler, kendi yaĢlarına uygun giyim eĢyaları bulamadıklarını ve mağazalarda yaĢlılar için çeĢidin ve seçme alternatiflerinin az olduğunu belirtmektedirler (Yener, 1977: 20).

2.1.2.1.2 Yaşanılan Yer

Tüketicilerin oturmakta oldukları bölge, Ģehir ve semt gibi yerleĢim bölgelerine göre satın alma davranıĢları ve marka tercihleri değiĢmektedir. Bu açıdan pazar, kentsel ve kırsal kesim olarak ele alınabileceği gibi daha alt pazarlara da ayrılabilir (Tokgöz, 2007: 20).

Kırsal ve kentsel kesim arasında kumaĢ satısında renk ve desen tercihlerinde farklılıklar görülebilir. Benzer Ģekilde gıda, giyim, perde, döĢemelik ve çeĢitli ev eĢyaları gibi ürünler de yerleĢim bölgeleri itibariyle marka tercihlerinde ve satın alma davranıĢın da farklılıklar onaya çıkabilmektedir (Tek, 1999: 272). Giyim kuĢam

(31)

konusunda ise hiç kuĢkusuz yaĢanılan yer il, ilçe ve köyde kullanılan giysiler arasında fark olduğu düĢünülmektedir.

2.1.2.1.3 Öğrenim Düzeyi

Eğitim düzeyi kiĢilerin satın alma kararı sırasın da daha bilinçli ve dikkatli olmasında etkilidir (Zhumagaziyeva, 2009: 45).

Eğitim tüketicilerin inançlarını, değerlerini ve davranıĢlarını değiĢtirir. Eğitim düzeyi ile birlikte tüketicinin istek ve gereksinimleri de değiĢmekte ve sunulan mal ve hizmetlere olan tepkisi de farklılık göstermektedir (Tokgöz, 2007: 18). Örneğin tüketici yüksek eğitim grubuna dahil ise; giysi tercihi ve beğenisi yönünde tercihte bulunurken daha karmaĢık ve orijinal giysilere yöneleceği düĢünülmektedir.

2.1.2.1.4 Çalışma Durumu

Tüketicilerin çalıĢma durumları giysi satın almalarında önemli derecede etkilidir. Gelirin tüketici davranıĢı üzerindeki etkisi, ortaya koyduğu kısıtlayıcı1ığıyla açıklanabilir. Gelir, tüketicinin gereksinmelerini ve isteklerini belirleyen temel faktörlerden biridir ve aynı zamanda bunları giderme yolu olan, ürün ve marka seçimini de etkileyen baslıca faktörlerdendir (Tek, 1999: 272).

Ülkemizde çalıĢan kentli kadını, göçle gelen kentte çalıĢan kırsal kesim kadınını ve kırsal alanda çalıĢan kadınları birbirleri ile karĢılaĢtırdığımızda aralarında sosyo-ekonomik, sosyo-kültürel ve modernleĢme bakımından farklılıkların olduğu ve bunun da kadının tüm yaĢamına yansıdığı görülmektedir (Tokgöz, 2007: 3).

2.1.2.2 Giysi Seçiminde Sosyolojik Faktörler

Giysi seçiminde sosyolojik faktörler; moda, kültür, alt kültür, sosyal sınıf, danıĢma grupları, aile, rol ve statüler olduğu düĢünülmektedir.

(32)

2.1.2.2.1 Moda

Bir iletiĢim biçimi olarak moda, sembolik etkileĢim aracılığıyla toplumsallaĢma sürecinde, kurallara göre değil, seçimlere göre iĢleyen ve kimlikleri ifadelendiren bir araçtır (Gençtürk-Hizal, 2003: 66).

Moda Latince oluĢmayan sınır anlamındaki “modus” „tan gelmektedir. Ortaçağ Fransa‟sında La Mode olarak kullanılmıĢtır. Moda insanları çağlar boyu etkisi altına almıĢ toplumsal bir olgudur. Toplumdaki süslenme ve değiĢiklik ihtiyacından doğan ve geçici bir yenilik olarak tanımlanabilen moda; belirli zamanda yaygınlaĢan ve herkesimi değiĢik biçimlerde etkileyen güçlü bir yapıya sahiptir ( Patridge,1960). Moda kiĢilerin yaĢam stiline uygun bürünebileceği görünümlerin görsel bir ifadesidir. YaĢam stilinin toplum içinde geliĢen ve Ģekillenen bir olgu olduğu düĢünülmektedir.

Moda insanların farklı olma düĢüncesinden ortaya çıkarak kısa sürede bütün toplumlarda ortak kullanım haline gelmektedir. Özellikle küresel akımlar, teknolojik geliĢmeler, iletiĢim ağındaki geniĢlemenin sonuçları olarak günümüzde çok daha etkin hale gelmiĢtir. Moda akımları kimi zaman zorlama ile ortaya çıkarak kısa sürede yaygınlaĢır ve bir kibrit çöpü gibi yavaĢ yavaĢ sönmeye baĢlamaktadır. Zaman alıĢkanlıkların bıkkınlıkların, ilgisizliğin ağırlıyla moda olanın sonunu hazırlar (Baoudot, 2001: 8).

Modanın nerede ve nasıl baĢladığına dair farklı kaynaklarda çeĢitli bilgiler bulunmasına rağmen; hiç kuĢkusuz ki modanın insanların ihtiyaçlarını karĢıladıktan sonra ihtiyaç duyulan olguya çeĢitli özellikler yükleyerek sahip olunandan farklı olma isteğiyle yeniden yoğrulmuĢ bir olgu olduğu düĢünülmektedir. Moda önemli bir iletiĢim aracıdır. Tarih boyu insanların giydiği kıyafetler, üzerlerinde toplum tarafından verilmiĢ anlamları taĢımıĢtır. Birçokları tarafından moda statü simgesi olarak kullanılmıĢ, halende kullanılmaktadır (Alphan, 2008: 15). Kullanıldığı yere, zamana, kiĢiye ve konuma göre Ģekil alan moda biz bir Ģeyler demesek bile görsel bir Ģölen ile bulunduğu ortama Ģahitlik eder ve her Ģeyi diğer insanlara sessiz çığlıklarla anlatır. Alison Lürie‟ nin dediği gibi “biz ağzımızı açmasak bile kıyafetlerimiz bizi gören insanlarla yüksek sesle iletiĢime geçer”(Alphan, 2008: 16).

(33)

2.1.2.2.1.1 Geçmiş yüzyıllarda giysi tercihi ve moda

Moda eğilimlerinin nelerden etkilendiği veya nasıl oluĢtuğunu anlamak gerekmektedir. Modayı etkileyen baĢlıca olaylar genel çerçevede değiĢim ihtiyacından ilham alır. Modayı etkileyen faktörler strateji, yaratıcılık, yaĢama biçimi, değiĢken davranıĢlar, sosyolojik değiĢimler ve olaylardır. Çevresini ve dünyayı iyi gözlemleyen insanlar, eğilimleri de kolayca tahmin edebilmektedir. Çünkü “eğilimler” temelde reaksiyon grubudur. Bir duruĢ akıp giden hayat, çevresel etkenlere karĢı, kendini ifade etme biçimidir. Bu kullanılan ürün için giyilen ürün için de geçerlidir (Barnard, 1996).

Modanın temel yapı taĢı olan dinamiklik, her türlü değiĢime karĢı kaynağını ve hitap edeceği kesimi belirlemektedir. Tarihi oluĢum içerisin de pek çok geliĢimin modayı etkilediği bilinmektedir. Geçtiğimiz yüzyıla damgasını vuran olaylar, toplum yapısında değiĢimlere neden olmuĢ ve modanın oluĢmasında ise etkili oldukları bilinmektedir. Dünyanın ortak kültürü olan moda etrafında olup biten olaylara olan tepkilerini giysilere yansıtmaktadır. GeçmiĢ yıllardaki moda ve giysi tercihlerini etkileyen genel özellikler aĢağıdaki gibi verilmiĢtir:

2.1.2.2.1.1.1 13, 14 ve 15. yüzyılda giysi tercihi ve moda

Tarih öncesi çağlarda insan soğuktan korunmak için kürk ve hayvan postlarını, sıcak bölgelerde ise soyulmuĢ ağaç kabuklarından elde ettiği lifleri ilk giysi örnekleri olarak tasarlayıp üretmiĢtir (Gürcüm, B., 2010; 55). Önceleri korunmak ve örtünmek amacıyla giyinen ilk çağların insanları, ilerleyen yıllarda süslenme olgusunu da geliĢtirmiĢtir.

Batıda kuramsallaĢmıĢ moda anlayıĢının baĢlangıcını 13. yüzyıl sonları ile 14. yüzyıldaki saray yaĢamıyla baĢladığı söylenmektedir. “YaklaĢık bu dönemde, haçlı seferlerinin ardından Doğu‟dan Avrupa‟ya yayılan zengin kumaĢ ve mücevherler, kilisenin Ģiddetli bir sofulukla karsı koymasına rağmen giderek soylular arasında ve yeni çıkan Ģehir burjuvazisi arasında, haset duygusuna dayalı bir statü rekabetinin simgesel araçları haline gelmiĢti. Zamanın modayı izleyen insanları özellikle de bir törene katılmaları gerektiğinde, neredeyse kelimenin gerçek anlamında servetlerini sırtlarına giyip gelirlerdi (Davis, 1997:85).

(34)

14. yüzyılda baĢlayan “saray modası” etkisini 19.yüzyıla kadar sürdürmüĢtür. Ġlk uluslar arası “saray modası” 1350–1480 yılları arasında, saraylar arası iletiĢimde

yaygınlık kazanmıĢtır (Zengingönül, Tarihsiz, s:18).

15.yüzyılda, Fransa‟da mimarlıktaki çizgiler modayı etkilemiĢtir. Bu dönemde kadınların Ģapkaları, kiliselerin sivri kulelerinden esinlenerek yapılmıĢtır(KomĢuoğlu, 1986, s:2).

Kadın giysilerinde rastlanan en belirgin özellik, yakaların bele kadar açık olmasıdır. Etekler uzun ve geniĢ çok katlıdır. Üstteki etek hafifçe kaldırılarak, alttaki diğer eteğin görünmesini sağlanmıĢtır. Bu dönemim kadın baĢ süslemeleri, çok değiĢik bir özellik taĢımaktadır. DeğiĢik Ģekillerde Ģapkalar takan kadınların en yaygın Ģapka Ģekilleri; Hennin, boynuz ve kalp Ģeklinde olanlardır. Ayakkabı, takı ve pantolonlarda diğer yüzyıllardan farlı bir moda akımı yaĢanmıĢtır (Onur, 2004, s:35).

(http://www.costumes.org/history)

Gotik dönemde, kadın Ģapkaları oldukça çeĢitli olup, beyaz ketenden yapılan baĢlıkların kullanımı yaygındı. BaĢlıklardan bazıları hafif boynuzu andırır biçimde zarif kıvrımları sahipti. Çene altından geçen ve kumaĢ baĢlıktan oluĢan touret adı verilen baĢlıklar kullanılmaktaydı (Köhler, 1963, s:45).

(35)

2.1.2.2.1.1.2 16. yüzyılda giysi tercihi ve moda

16.yüzyıl da etek ve bluz ayrı ayrı dıĢ kıyafetler haline geldi. Üste giyilen kıyafetler, bedeni saran, dümdüz giysilerdi ve kalçaya kadar uzanıyordu. Ġspanya‟da eteklerin abartılı olması için içe belden itibaren telden, tahtadan ya da balina kemiklerinden yapılmıĢ bir jüpon giyilirdi. Çan Ģeklindeki bu etekler, 16.yüzyılda Ġngiltere ve Fransa‟da da giyilmeye baĢlandı. Kalçaların daha dolgun görünmesi için içine yastık gibi ekstra dolgular da kondu. 1580‟de bu çok geniĢ etekler bir yük haline geldi, eteğin içine tekerler Ģeklinde bir çember takılarak belden itibaren çadır gibi açılan ve sonrada düĢey bir Ģekilde aĢağı inen etekler, çan Ģeklinde ağır eteklerin yerini aldı (Yüceer, 1992, s:38).

Vücudun kiĢisel bölümleri arasında ideal dengeyi ifade eden 16.yüzyıl ve 17. yüzyıllardan giyim tarzı. Yapımında pahalı ve nadide kumaĢlar ( brokar , kadife , ipek) kullanılmıĢtır. Gotik modaların abartıları ile kıyaslandığında, bu giyim tarzı, daha önceden gelmiĢ olanların tümünden kendini kurtardığı ölçüde doğaldı. Kadınların giysileri ince belli formu ile figürün doğal biçimini vurguladı; geniĢ katlanmıĢ bol etek, sıkıca saran beden ve yuvarlak veya kare dekolteye sahipti. Ġlk baĢta bu giysi, beden ve uzun etekli kesimiyle ikiye ayrıldı. Basit, dar kola daha fazla konfor ve zarafet için daha sonra yırtmaç ilave edildi. Bu giysinin üzerine ön parçaları açık palto tarzında baĢka bir kolsuz giysi giyildi. Mendil ve yelpaze önemli aksesuarlardı ve altın zincir ve ağır gerdanlıklarda popülerdi (http://tr.texsite.info).

Rönesans‟ta kadın vücudunun güzelliğinin kabul edilmeye baĢlanmıĢtır. Ġtalya ve Orta Doğu‟dan getirilen zengin ipekliler, desenli tablo nitelikli brokarlar, kadife ve lame kumaĢlar dolaylı olarak modayı etkilemiĢtir. Bu dönemde, pilili giysiler bulunmaktadır. Ġnci, elmas, yakut gibi değerli mücevherler giysilerin süslemesinde kullanılmıĢtır. En büyük değiĢiklik ise, yüksek belli kostümler olmuĢ, yüzyılın sonlarına doğru V bitiĢli bel çizgisi moda tarihinde yerini almıĢtır.

Modanın, insanları etkisi altına alan sosyal bir olgu olduğu düĢünülmektedir. Modanın tanımları incelendiğinde, insanların yeni biçimler yaratma ve giyinme tutkusu, farklı olma isteği, düĢüncelerini ifade etme biçimi, anlayıĢ tarzı, davranıĢ biçimi gibi

(36)

ifadeler sosyal toplum içerisinde modayı yaratan en büyük etkenlerin sebeplerini de özetlemektedir.

2.1.2.2.1.1.3 17. yüzyılda giysi tercihi ve moda

Ġnsanların yeni biçimler yaratma ve giyinme tutkusu modayı yaratan en büyük etkendir. Böylece insanoğlunun arzusunun, yalnızca "örtünmek" değil "giyinmek" olması ile birlikte moda kavramı doğmaktadır. Moda; kabul görmüĢ, " alıĢkanlık haline dönüĢmüĢ olanın tersine, alıĢkanlık dıĢını, acayip olanı, tuhafı, dikkat çekici olanı diğer bir değiĢle nasıl olursa olsun, farklı olanı kendi içinde toplayan bir olgu olmuĢtur (Koç ve diğer.,2006: 1).

Koyu renkte ipek, brokar ve dantel kumaĢların kullanıldığı; uygun bolluğu, detaylı süslemesi ile farklı, Barok dönemi(17. yüzyılın ortalarından 18. yüzyılın sonuna kadar) giysi tarzı. Uzun eteğinin yırtmaçlı ön parçalarının içinden jupon görünen, daha çok kadın giysi biçimidir. Giysi kalçada toplanır ve demir çemberler kullanılarak kaldırılırdı. Ilk zamanlar bedene korse baleni(balina kemiğinden yapılmıĢ) yerleĢtirilir ve bağlanarak kullanılırdı. Kare kesimli bedenin önü dantelle gösteriĢli Ģekilde süslenirdi (http://tr.texsite.info/Barok).

17.yüzyılın baĢlarında Ġspanyol etkisi bir süre daha kendini hissettirdi. Daha sonra ise 14. Louis zamanında Fransa‟nın etkisi tekrar görülmeye baĢladı. Paris artık moda merkezi olmuĢtu. Kadın giyiminde de Fransız etkisi yoğun olarak hissedilmeye baĢlanmıĢtı. Bu giysiler aĢırı dardı ve keskin çizgilerle inerek vücudu sarıyordu (Onur, 2004, s: 37).

Rönesans döneminde, vaizler farthingale'leri ve paçalı donları Ģeytani icatlar olarak tanımlıyorlardı. Sağlıklı bir kadınsılığa, yani aslında sağlıklı bir çıplaklığa dönüĢ, paçalı donların rafa kaldırılmasıyla son buldu. 17. yüzyılda, yerlerini iç eteklere bıraktılar. Bu üste bolca oturan iç çamaĢırı havanın rahatça dolaĢmasına izin veriyordu ve stratejik pozisyonlarına göre isimlendirilmiĢ üç kattan oluĢuyordu; 'modeste' (sade), 'fripon' (oyunbaz) ve son olarak da 'la secret' (sır). Artık iç çamaĢırına verilen isimler daha dürüsttü, en azından iç çamaĢırının suçlu maksatlarını ortaya koyuyordu. Dekolte korseye verilen ad ise "la gourgandine", yani edepsiz civelek idi. Montaigne'in tanımına

(37)

göre bu korse "karnın biraz üstünde son bulan, göğüs kafesinin altından göğüslerin alt kısmına kadar olan bölgeyi" örtüyordu. Fransa'da bu korsenin daha cüretli çeĢitleri, silahĢör, masum, kargaĢa, eĢekarısı, hadi gel, flörtler, arsız, edepsiz gibi daha teklifkar ve renkli isimlerin ortaya çıkmasını sağladılar. Ġlk olarak bir korse yapımcısının vitrininde bir reklam sloganı yer aldı: "Güçlü olanı kontrol et, zayıfı destekle ve hatalı olanı düzelt !" Jacques Laurent'in dediği gibi: "Çağlar boyunca, kadınlar kalçalarıyla göğüslerini sıkmak, tıkıĢtırmak, boğazlamak istemiĢlerdir; Atinalı kadınların giydiği kuĢaklardan bugünkü korselere kadar bu ihtiyaç çeĢitli Ģekillerde karĢılanmaya çalıĢılmıĢtır"(http://cebicamasirlari.com/tarih2.html). Korselerin giyilmesindeki amacın gene bedenin güzel görünmesini sağlamak kadınların ideallerindeki görüntüye ulaĢabilmeleri için her yolu deneyebilecekleri düĢünülmektedir. Çünkü giyilen korseler bedeni nefes alamayacak kadar sıkıyor, kadınlar korseleri çıkardıkları zaman iç çamaĢırlarının bedenlerine oturan balina kılçıkları yüzünden kan içinde kaldıklarını görüyorlardı. Ama güzel olma ve beğenilme tutkusu her Ģeyin üstündeydi.

(http://vintage-peony.blogspot.com/2010/02/korsenin-tarihcesi.html)

Bu dönem modasında kadın ve erkek kıyafetlerindeki farklılığın belirginleĢmesine rağmen, tasarımlarda aynı materyaller kullanılmıĢtır. Dantel popüler bir materyal olmuĢ ve kadın, erkek, çocuk tasarımlarında kullanılmıĢtır (Dereboy, 2004, s:73–74).

(38)

17.yüzyılda kadın eteklerinin çizgilerini özel tasarlanan etek çemberleri belirlemiĢ, bel hattı yukarıya çekilmiĢ, kalçalara dolgun görünüm kazandırmak için eteklerin altına destekleyici yastıklar konulmuĢtur. Yüzyılın ikinci yarısında saraylı kadınlar, etek çemberlerinin yerine üç kat etek giymiĢlerdir. 17. yüzyılda dıĢ etek jüponu gösterecek biçimde yukarı tutturuluyordu (http://tr.wikipedia.org/wiki).

Eteği kabarık tutmak için jüpona belden aĢağı doğru sıra sıra geniĢleyen çember kasnakların dikilmesi, 1545'ten baĢlayarak Ġspanya'dan öteki Avrupa ülkelerine yayıldı. Kasnaklar balen, ahĢap ya da telden yapılıyor, eteğe yarım küre, koni, çan ya da fıçı görünümü verecek biçimde jüpona dikiliyordu. Eteğin bütün süslerinin ve kumaĢının güzelliğinin ortaya konmasına olanak veren bu moda 1620'ye değin Avrupa saraylarının çoğunda geçerliliğini korudu(http://tr.wikipedia.org/wiki).

2.1.2.2.1.1.4 18. yüzyılda giysi tercihi ve moda

18. yüzyıl, bir zerafet ve Ģıklık dönemidir. Fransa‟ da Versaille Sarayı‟ nın modası, bu dönemde de Avrupa Aristokrasi‟ sinin üstündeki etkisini sürdürmeye devam etmiĢtir. Bu arada, Ġngiltere, Ġspanya ve Fransa gibi devletlerin Amerika, Doğu Hindistan ve Afrika‟daki sömürgelerinden dolayı zenginleĢmeleri, özellikle Ġngiltere‟ deki tekstil teknolojisinin geliĢmesi, özel dokuma fabrikalarının üretime geçiĢi ile Sanayi Devrimi‟ nin baĢlaması, Avrupa‟ da gerçek bir orta sınıf olan „Burjuvazi‟yi yaratmıĢtı. Bu nedenlerden dolayı, 18. yüzyıl‟ da ilk kez bir azınlıktan çok, bir çoğunluğun modasından söz edebiliriz (Gerçek, M., 2006: 12).

Manastır kurallarını hiçe sayma cesaretini göstererek giyim-kuĢam yeme-içme alıĢkanlıklarıyla saraylar arasında bir gösteriĢ yarısıyla, kendilerini halktan ayırmak için üstünlük ve ayrıcalık aracı olarak aristokratların baĢlattıkları moda 18.yy.da Fransız ihtilali ile yeni bir döneme geçmiĢtir. Ġhtilal de elde edilen demokratik haklarla burjuva sınıfının asilleri taklit edebilmeleri serbestleĢmiĢ ve modanın yukarıdan aĢağı doğru değiĢim döngüsü hareket kazanmıĢtır(PektaĢ, H.Moda ve küreselleĢme bildirisi, www.gau.edu.tr).

18. yüzyılın ana stili olarak kabul edilen „Rokoko‟, 1720-1760 yıllarında yaygınlaĢmıĢ olan bu süs anlayıĢı, Avrupa‟nın merkezi idare olarak en zengin ve müsrif

(39)

olduğu bir dönemi kapsar. Bu çağda Avrupa‟da birçok karĢıt görüĢler çarpıĢıyordu. Rokoko sanatını tutan merkezi yönetimin asilleri, neĢeli bir zarafeti, aĢk hayatının heyecanını konu edinen biçimlendirmeyi seviyorlardı. Asiller yanında gittikçe geliĢmeğe baĢlayan ve çalıĢma iradesini her Ģeyden üstün tutan bir burjuva vardı. Burjuva titiz bir disipline, akla ve keĢfe önem veriyordu (http://www.sanattarihi.org).

Fransa‟ da doğan bu stil daha sonra Avrupa‟ nın diğer merkezlerini de etkisi altına almıĢtır. Rokoko, temelde bir hafifliği ve akıĢkanlığı olan ve diĢiliği çağrıĢtıran, çiçekler, kuĢlar, kavisler gibi motiflerin baskın olduğu bir stildi Rokoko Dönemi boyunca, kadın kostümü belli baĢlı üç parçadan oluĢuyordu: „Robe‟ denilen elbiseler, bugünkü „eteğe‟ karĢılık gelen „petticoat‟ ve üçgen bir „karınlık‟. Bu giysiler, bir „pannier‟- (çemberli etek) ve korsenin üzerine giyiliyordu. Pudralı saçlar da kadın görünümünün olmazsa olmaz parçasıydı. Bunlar, 18.y.y. boyunca, kadın giyiminin esas stilini oluĢturmuĢtu. Üst bedene sıkıca oturan, arkada pliselenmiĢ, bu önü açık elbiselere Fransız Elbisesi (robes a la française) denirdi. Bu tipik Rokoko stili elbiseler, topluma Ģiddetli bir değiĢim getirmekle beraber giyimde de bir devrim yaratmıĢ olan, Fransız Devrimi‟ne kadar resmi giysi olarak giyilmiĢlerdi (Gerçek, M, 2006: 13).

18.yüzyılın ilk yarısında, oldukça görkemli giysilerle, ipekli kumaĢlara değerli dantel ve mücevherlere bağımlı kalınırken, aynı ağırlık erkek giyimine de yansımıĢtır. Altın ve gümüĢ sim iĢlemeler, abartılı saç modelleri ve Ģapkalar, kadınları olduğu kadar, erkekleri de etkisi altına almıĢtır. Aynı yüzyılın ikinci yarısı ise, sadeleĢmeye doğru giden bir akımı yansıtarak, giysilerin giderek o eski abartılı görüntülerinden sıyrılmalarına tanık olmuĢtur (Zengingönül, Tarihsiz, s:19 ).

Bütün 18. yüzyıl boyunca silüet ve kadın modası iç çamaĢırları, korse ve krinolin tarafından belirlendi. Rokoko döneminde korsenin üst kısmı göğüslerin bir kısmını gösterecek Ģekilde aĢağı kaydı. Korse göğüsleri bastırmaktan ziyade onları yukarı doğru itip dekolte oluĢturdu. Önceleri çan Ģeklindeki crinolin 18. Yüzyılın ortalarına doğru geniĢledi. Bu değiĢim kadınlar için kullanıĢsız ve pratik olmadığı halde onlar kadınlar tarafından tercih edildi. Fransa‟da, temelleri daha Ortaçağ‟da atılmıĢ olan bir „terziler loncası‟ bulunmaktaydı. 17.y.y.‟ ın ikinci yarısında, kadın giysileri yapmak üzere, Les Maitresses Couturieres adında, terzilerden oluĢan bir ortaklık kurulmuĢsa da, hem erkek hem de kadınların saray kostümlerini ve korseleri yapmak

(40)

üzere, sadece erkek terziler kabul ediliyordu. Korseleri oluĢtururken kullanılan balina kemiklerini, oldukça sert materyallerin içine dikebilmek ancak çok güçlü ellerle mümkün olabilirdi, dolayısıyla korseler, çoğunlukla erkek terziler tarafından hazırlanıyordu (Kyoto costume institute 18. Und 19. Jahrhundert, Taschen; 30).

(http://cebicamasirlari.com/tarih3.html)

18. yy da yine o günün modasına uygun olarak korselerin kadın vücudunda göğüs ve baseni abartan ancak beli ince gösteren tarzda, altında sert bir yapısı olan tarlatanı ile birlikte kullanıldığını görüyoruz. Ġçinde nefes alması bile güç olan bu korseleri burjuva sınıfı kadınlar kullanıyordu (Gökkaya, A, 2008: 3).

(41)

(benniesfifties.blogspot.com/)

18. yüzyılda kadınlar ile erkekler, giysilerinde kullandıkları dantelleri, Ģık kadifeleri, lüks ipekleri, süslü nakısları sergileyip ayakkabılar, peruklara ve rokoko stili Ģapkalara bunları tamamlayıcı olan kokulu pudraları, allık ve diğer kozmetikleri eĢit ölçüde kullandıkları düĢünülmektedir.

2.1.2.2.1.1.5 19. yüzyılda giysi tercihi ve moda

18. yüzyılın sonları ile 19. yüzyılın ilk yarısında Avrupa, çifte devrim sürecini yaĢamıĢtır. Dönemin karakterini belirleyen bu iki tarihsel olgu, Ġngiltere‟deki Sanayi devrimi ile 1789 Fransız Devrimi‟ dir. Bir ayağı teknolojik-ekonomik temele, diğer ayağı politikideolojik temele dayalı çifte devrim süreci tüm ekonomik, sosyal ve kültürel yapıyı sararak ve yeniden biçimlendirerek gerçekleĢmiĢtir. Ġngiltere‟de 1760‟larda baĢladığı kabul edilen Sanayi Devrimi 18. yüzyılın sonlarında doruk noktasına ulaĢmıĢtır (Gerçek, M, 2006: 1).

19.yüzyıla ayak basarken, beraberinde Avrupa‟da Napolyon‟un kendisini imparator ilan etmesi, yeni düĢüncelerin, yeni fikirlerin geliĢmesine neden olmuĢtur. Elbette ki geliĢen ve değiĢen bu dönem giyim ve modayı da etkilemiĢtir. Giysiler ani bir Ģekilde sadeleĢmeye baĢlamıĢ, denge ve orandaki değiĢmeler dikkati çekmiĢtir. Hem kadın hem de erkek kıyafetlerinde özgürleĢme görülmektedir.

Şekil

ġekil 2.1 Maslow‟un Ġnsan Gereksinimleri HiyerarĢısı (Mucuk, 1994: 85)
ġekil 2.3 KiĢilik Yapısında Değer, Tutum, Ġnanç ĠliĢkisi (Ġnceoğlu, 2000: 19)  Ġnanç Ġnanç Ġnanç Tutum Ġnanç Ġnanç Ġnanç Tutum Ġnanç Ġnanç Ġnanç Tutum Ġnanç Ġnanç Ġnanç Tutum Ġnanç Ġnanç Ġnanç Tutum Ġnanç Ġnanç Ġnanç Tutum Değerler + KiĢilik - Değerler
ġekil 3.1. DeğiĢkenler arası iliĢki ve uyumun modeli
ġekil 3.3 Görsel giysi tercihini değerlendirme tablosu (Zhumagaziyeva, 2009: 189-190)
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Ellerin kullanılmasıyla, konuşma esnasında kelimelerden çok onu sunuş şeklinin, yani beden dilinin ne kadar önemli olduğu ortaya konulur KAYNAKLAR "Bedenin Dili" Zuhal

• Kas-Sinir veya Organik Gelişme Amacı.. • Zihinsel (Kognitif)

Sanýyorum "Þey- tanýn Gör Dediði" baþlýklý köþe yazý- larýnýn birinde; güvenilir kiþilerin ter- tiplediði böyle bir hipnoz deneyine katýldýðýný ve ilginç

Kayıtsız kalma alt boyutunda 0-10 yıl arası kıdeme sahip erkek Beden Eğitimi öğretmenlerinin 3,32+-1,25 ve 11 yıl ve üzeri kıdeme sahip Beden Eğitimi

• Erken olgunlaşan kızlar akranlarından daha düşük beden imgesi, yüksek depresyon oranı, kaygı, yeme bozuklukları ve panik atak gibi.

VII- GÖRMEZ BİREYLERDE RTİM VE MÜZİK EŞLİGİNDE YAPILAN EGZERSİZLERLE HAREKET EGİTİMİ VIII- İŞİTME ENGELLİ ÇOCUKLAR VE BECERİ GELİŞİMİ IX- BUGÜNKÜ

Ayrıca, üzerinde Iran Şahı’nın altından arması bulunan bir gümüş sigara tabakası, eski Pakistan Cumhurbaş­ kanı İskender Mirza’nın hediyesi gümüş

 Dinlerken veya konuşurken oturur pozisyonda Dinlerken veya konuşurken oturur pozisyonda öne eğik şekilde ilgili durun. öne eğik şekilde