SAYFA
1 * İ . < . T ©«*!■ 13
ODAK NOKTASI
AHMET CEMAL
Nâzım, Eskişehir'deydi...
Geçenlerde Anadolu Üniversitesinden eski bir öğrencim şöyle dedi: “Üniversiteyi bitirdiğim gün, sonunda İstanbul’a kesin dönüş yapıyomm diye çok sevinmiştim. Ama ne tuhaf, şimdi Eskişehir özlemi içersindeyim; üstelik yalnız oradaki anıla rımı değil, kentin kendisini özledim!”
Bu özlemin tuhaf bir yanı yok aslında.
Yıldan yıla olumlu anlamda, üstelik de ağırlıklı olarak sanat alanında ne büyük bir hızla geliştiği ne tanık olduğunuz bir kent, kısa zamanda sizi de kendi yaşamının bir parçası kılıverir. Hele bir de o kentin halkı, her sanat etkinliğini ayrı bir coşkuyla karşılıyorsa! Eskişehir de işte böyle bir kent. Son dört beş yıllık gelişmesi, gerçekten baş döndürü cü.
Her şeyden önce Eskişehir, artık bir “ Tiyatro Kenti” olmanın yolunu tuttu. Büyükşehir Belediye
Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, seçilir se
çilmez verdiği sözü tutarak Şehir Tiyatroları’nın ilk sahnesinin kapılarını kent halkına açtı. Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Engin Ataç, rektör
lüğünün ilk döneminin hemen başında, üniversi teye bağlı olan Tiyatro Anadolu’yu yeniden canlan dırdı. Son bir yılda ise Eskişehir’deki sanatsal et kinlikler ayrı bir ivme kazandı. Geçen yıl 14 Kasım tarihinde Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fa kültesine bağlı olarak bir Çağdaş Sanatlar Müze si açıldı. Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatu- varı Müdürü, Prof. Dr. Bahadır Gülmez de yeni
ders yılında konservatuvara bir de şan bölümü ek ledi. Geçen sonbaharda, Eskişehir Tepebaşı Be lediye Başkanı ve ço k sevgili dostum Ahmet Ataç’ın girişimiyle düzenlenen Uluslararası Pişmiş
Toprak Sempozyumu, büyük yankı uyandırdı. Bu sempozyum a katılan yerli ve yabancı sanatçıların eserleri şimdi kenti süslemekte.
Bu arada Büyükşehir Belediye Başkanı Büyü kerşen, İkinci vaadini de tuttu. Yeni oluşturulan Es kişehir Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası, 25 ve 26 Ocak akşamları, yeni tamamlanan Büyük şehir Sanat M erkezindeki konser ve tiyatro salo nunda açılış konserlerini verecek.
Eskişehir, sanatsever belediye başkanlarından yana kıskanılacak bir kent. Tepebaşı Belediye Baş kanı Ahmet A taç’ın girişimleriyle, Eskişehir’de “Nâ zım Yılı” da hızlı başladı. Belediye tarafından dü
zenlenen “Nâzım Hikmet Şiir Yarışması”, geçen
günlerde sonuçlandı ve seçkin bir jüri, ödülü şair
Erdal Alova’ya verdi.
“Nâzım Yılı” nedeniyle Ahmet A taç’ın nazik da
veti üzerine Eskişehir’e gelen Stüdyo Drama Tiyat ro Topluluğu da Onur Bayraktarla birlikte yazdı
ğımız “Ben, Nâzım, Yaşarken ve Ölürken” adlı oyu
nu, Nâzım H lkm et’in 100. doğum yıldönüm üne rastlayan 15 O cak Salı akşamı, Yunus Emre Kül tü r Merkezl’nin salonunda sahneledi. Seyirci, tek kelimeyle muhteşemdi ve büyük salonda ayakta seyredecek yerler bile oyun başlamadan epey ön ce tükenm işti. İki kez alkışlarla kesilen temsilin bi timinde, gerçekten unutulmaz bir oyun sergileyen Onur Bayraktar ve oyunun koreografisini gerçek leştiren Melis Birkan, dakikalarca ayakta alkış
landılar.
Ahm et A taç’ın konukseverliği sayesinde, S tüd yo Drama olarak Eskişehir’de İki unutulmaz gün geçirdik. Şunu da belirtmeliyim ki Sayın Şermin Şanlıer gibi bir basın ve halkla ilişkiler müdiresine
sahip olması da Tepebaşı Belediyesi için büyük bir şans.
Bu anlattıklarımdan sonra, Eskişehir’den ayn dü şenlerin o kenti özlemelerinden daha doğal bir şey düşünülebilir mi?
e-posta: ahmetcemal@superonline.com acem20@hotmail.com
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi