T7 Sèl^OS)
A FLYING DUTCHMAN IN İSTANBUL
İSTANBUL'DA
BİR UÇAN
HOLLANDALI
B y A Y Ş E P E K İN1992, İstanbul Devlet Opera ve
Balesi için bir ilkler yılı oldu. Kurumun başına ilk kez bir kadın yönetici, Yekta Kara atandı. Yekta
Kara da Atatürk Kültür
Merkezi'nde ilk kez bir Wagner operası sahnelenmesine ön ayak oldu. Kara "1992-93 sezonu repor- tuvarını belirlerken bugüne dek İstanbul'da hiç sahnelenm em iş yapıtları oyun dağarcığımıza kat mak, bu yapıtları çağdaş bir yak laşımla seyircinin beğenisine sun mak ana ilkelerimizden birini oluş turdu. Gerek opera yazınının zen ginliğini aktarabilmemiz, gerekse müzik tiyatrosu'na ilişkin yepyeni coşkular yaratabilmemiz için bu kaçınılmazdı" diye açıklıyor görüş lerini. Bu "ilk oynanışlar" dizisinin eseri Wagner'in Uçan HollandalI Operası.
Opera tarihinin dehalarından biri sayılan Richard Wagner'in bu eseri operaseverler tarafından yoğun bir ilgiyle izleniyor. Oysa 12 Nisan 1842'de operanın ilk seslendirilişi- nin yapıldığı D resden Saray T iyatrosu'nda tem sili izleyen Saksonya Kralı aynı ilgiyi göster memiş ve: "Bay Wagner, hepsi iyi
Bonn Operası
Genel Sanat Yönetmeni
Gian-Carlo Del
Monaco'nun
rejisörlüğünü yaptığı
Wagner'in Uçan
HollandalI Operası
İstanbul'da Nisan ayı
içinde iki kez
sahnelecek.
İstanbul State
Opera and Ballet
Company's first woman
director Yekta Kara
initiated the first Istanbul
gala performance
o f Wagner's Flying
Dutchman.
68
S K Y L IF E N İS A N A P R IL 1 9 9 3
1992 was a year o f firsts fo r Istanbul State Opera and Ballet. The company’s first woman director, Yekta Kara, was appointed, and she initiated another first, the Istanbul gala perfor mance o f a Wagner opera at Atatürk Cultural Centre. “One o f o ur objectives w hen d ecid in g on the repertoire f o r the 1992-1993 season was to stage works w hich h a d never been performed in Istanbul before, and to present them in a modern interpreta tion. Ihis was inevitable if we were to convey the wealth o f operatic litera ture, a n d to arouse new interest in m u sica l drama, ” explained Yekta Kara. The first in this series o f “first perform ances” is Wagner's Flying Dutchman. This w ork by R ich a rd Wagner, one o f the great geniuses o f opera history, has proved an outstanding box office success. Yet the
güzel de müziğin çok gürültülü..." deyivermiş. Eser Almanya'da ilk kez 1864 yılında Münih'te sah nelenmiş ve orkestra taslağı Kral II. Ludwig'e arma ğan edilmiş. İstanbul'da halen sahnelenmekte olan Uçan Hollandalı'nın önemli bir özelliği var; prodük siyonun yaratıcı kadrosu tümüyle, dünya çapında ün yapmış konuk sanatçılardan oluşuyor. Eserin rejisö rü, Bonn Operası'nın eski Genel Sanat Yönetmeni Gian-Carlo Del Monaco. Kendisi uluslararası kariye re sahip bir rejisör. Operayla yakından ilgilenenlerin iyi tanıdıkları ünlü tenor Mario del Monaco'nun oğlu. Bugüne kadar Viyana, Münih, Hamburg, Stutgart, Berlin, Barselona, Kassel, Budapeşte gibi, dünyanın önde gelen pek çok operasında, sayısı 100'ü aşkın pek çok eser sergilemiş. Geçtiğimiz sezon New York Metropolitan Opera'da sahneye koymuş olduğu, Puccini'nin "Altın Batı'nın Kızı" operasıyla da büyük yankı uyandırmış. Gian-Carlo del Monaco bundan 5 ay kadar önce de İtalya'da, başrolünü Domigno'nun oynadığı "Otello"nun reji sörlüğünü yapmış.
Uçan Hollandalı'nın sahnelenmesinde görev almak üzere İstanbul'a gelmiş olan bir başka sanatçı da orkestra şefi Michael Sasson. O da dünya çapında bir kariyere sahip.
Bir Türk anne ile bir Fransız babadan dünyaya gel miş. İlk konserini 8 yaşındayken harika çocuk
sıfa-King o f Saxony was not as impressed when he attended the gala o f the opera at Dresden Palace Theatre 151 years ago on 12 April 1842. “Herr Wagner is all very well, but his music is so noisy, ” remarked the monarch. The work was not performed again in Germany until 1864, when it was staged in M unich at the request o f King Ludwig 11, to whom the orches tral score was dedicated.
Ihis latest production o f The Flying Dutchman in Istanbul is distinguished by the fa ct that the entire creative cadre consists o f celebrated guest artists. Director is Gian-Carlo del Monaco, cur rently art director o f Bonn Opera Company. This international name in the world o f opera, son o f the fam ous tenor Mario del Monaco, has staged over a h u n d red operas in Vienna, M unich, H am burg, Stuttgart, Berlin, Barcelona, Kassel, Budapest, and other operat ic centres around the globe. Last season his Girl o f the Golden West by Puccini staged by the New York M etropolitan Opera was w idely acclaimed. Five months ago, he directed an Italian production o f Othello, with Domigno in the lead role.
C onductor M ichael Sasson is also here in Istanbul fo r The Flying Dutchman. Another
dis-6 9
tıyla Kahire Senfoni O rkestrası eşliğinde vermiş. 1979-1991 yılları
arasında La Scala
orkestrasını yönetmiş. Şeflik yaptığı orkestralar arasında Viyana, Berlin ve Bonn operalan bulu nuyor. Bu prodüksiyo nun en etkileyici parça larından biri de dekor ları kuşkusuz. İki per delik temsilin ikisinde de, perde açılır açılmaz karşılaşılan sahneler, bu işin çok usta ellerden
çıktığını hem en hissettiriyor.
Anlatmakla olmaz, en iyisi gidip gör mek. Bu etkileyici dekor halen Bonn Operası'nda baş dekoratörlük göre vini de sü rdüren 39 yaşındaki Michael Scott'un imzasını taşıyor. Kendisi pek çok opera ve balenin dekorlarım hazırlamış.
Del Monaco ile ilk ortak çalışmasmı 1982 yılında Bologna'da gerçekleştir miş. Dekorun önemli bir parçasını oluşturan ışık düzeni ise Ahmet Defne ile Reinhard G röner'e ait. Opera korosu da yabancı iki konuk sanatçı tarafından çalıştırılmış. Bu sanatçılar Markus O ppeneiger ile Tomislav Şopov. Oyunculara gelin ce: Uçan HollandalI rolünü üstlenmiş olan Bariton Seyit Ahmet Yıldız, 32 yıl önce de bu operanın Ankara'daki ilk sahnelenişinde aynı rolü oyna mış. Son derece güç bir rol olan "Hollandalı"yı mükemmel bir şekilde yorumlayan ve Türkiye'nin
yetiştirdi-y
• . / - iİstanbul’da
halen
sahnelenmekte
olan Uçan
HollandalI’nın
önemli bir
özelliği var;
prodüksiyonun
yaratıcı kadrosu
tümüyle,
dünya çapında ün
yapmış konuk
sanatçılardan
oluşuyor.
tinguished name in the world o f music, M ichael Sasson is the son o f a Turkish mother and French fa th e r . He p e rfo rmed his first concert with Cairo S ym p hony Orchestra as an eig h t-yea r-o ld in fa n t prodigy. Between 1979 a nd 1991 he conducted La Scala orchestra, a nd has been con du cto r' to the V ienna, B erlin a n d Bonn operas.
One o f the most striking aspects o f this production is undoubted ly the scenery.
Both stage sets fo r this two-act opera exert an extraordinary im p a ct on the a u d ie n c e the m o m en t the cu rta in rises. Instead o f relying on my descrip tion, I advise you to go and see fo r yourselves.
This sensational scenery is the work o f 3 9 y e a r old M ichael Scott, principal scene designer at Bonn Opera, who has p u t his signature to the sets o f m any operas and ballets. He and Del Monaco first worked together in Bologne in 1982.
The lighting, which is an impor tant corollary to the scenery, is the work o f Defne and Reinhard Groner. The chorus rehearsed
Zehra Yıldız A ttila Manizade Serdar Yalçın Michael Scott
7 0
Markus Oppeneiger Tomislav Jopov Gian-Carlo Del Monaco Michel Sasson
gi en iyi baritonlardan biri olan Yıldız, Milano'da ikamet ediyor ve İtalya'nın çeşitli kentlerinde misafir sanatçı olarak Scarpia (Tosça), Kont Luna (II Travatore) ve Rigoletto gibi önemli rolleri yorumluyor.
Aynı temsilde dümenciyi oynayan tenor Ender Arman ise bu kez Erik rolünde. Ünlü baslarımızdan Atilla Manizade Kaptan Daland'ı canlandı rıyor. Manizade son 20 yıl içerisinde Türkiye'nin yurt dışında en çok temsil ve konser veren uluslararası bir sanatçısı Wagner'i de gerektiği biçim de başarıyla yorum luyor. Uçan Hollandalı'ya büyük bir aşkla bağlı olan Daland'ın kızı-Senta rolü nü de soprano Zehra Yıldız oynu yor. Pırıl pırıl sesi, anlaşılır Türkçesi ve fiziği ile etkileyici ve başarılı bir tip çizen soprano Zehra Yıldız'ı bu sezon Verdi'nin Otello Operasında "Desdemona" rolünde de izleyece ğiz. Senta'nın dadısı
Mary'i, Yüksel Örses dümenciyi, Hüseyin Likos başarıyla can landırıyor.
Bu ilginç prodüksiyo nu izlemek isteyenler için Nisan ayı progra mını hatırlatm akta
yarar var: Uçan
HollandalI Operası 8 Nisan ve 17 Nisan
1993 tarihlerinde
Atatürk Kültür Mer kezi Büyük Salonun
da sahnelenecek. •
The King of
Saxony was not
as impressed when
he attended the
gala of the opera at
Dresden Palace
Theatre 151 years
ago “.Herr Wagner
is all very well
,
hut his music is so
noisy,” remarked
the monarch.
The work was not
performed again
in Germany
until 1864.
under the direction o f two guest artists, Markus Oppeneiger and Tomislav Sopov.
A n d fin a lly to the perform ers themselves: baritone Seyit Ahmet Yıldız plays the Flying Dutchman fo r the second time. He played the same role 32 years ago at the f ir s t sta g in g o f the opera in A nkara. Tenor Ender Arm an, who was the steersm en at the Ankara gala is now Erik. Famous Turkish bass Atilla M a n iza d e appears in the role o f Captain D a la n d , w hile his d a u g h te r Senta, who is in love with the Flying Dutchman, is played by soprano Zehra Yıldız. Yıldız puts on a memorable performance, with her superb voice, physique a n d acting ability. Senta’s gov erness Mary is played by Yüksel Örses a n d the steersm a n by Hüseyin Likos. Suat A rık a n , M eral M anizade, Nükhet Yalçın a n d Erkan T ezca n p erfo rm m in o r roles on a ro ta tio n a l basis. For those who wish to see this outstand ing production, The Flying Dutchmen is being staged twice in April: on the 8 th and on the 17 th at the Atatürk Cultural
Centre. •
71
S K Y L IF E N İS A N A P R IL 1 9 9 3
Kişisel Arşivlerde Istanbul Belleği Taha Toros Arşivi