• Sonuç bulunamadı

Türk milliyetçiliğinin kökenleri Yusuf Akçura (1976-1935)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Türk milliyetçiliğinin kökenleri Yusuf Akçura (1976-1935)"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİNİN

KÖKENLERİ

YySU FA KÇU RA (1876-1935)

FRANÇOIS GEORGEON

Çev. Alev Er

n & - *

“Ortodoksluğun sınırlarını zorlayan özgün bir aydın, bazı gelişmeleri önceden kestiren bir azizdir o.” Yusuf Akçura’yı François Georgeon böyle tanımlıyor. Akçura, imparatorluğun çöküşünü önlemeye yönelik çeşitli önerilerin karşısına değişik bir toplumsal ve kültürel programla çıkar: Türk milliyetçiliği. Ziya Gökalp’in tersine, Akçura, ideolojik bir unutulmuşluğun öznesidir. Toplumsal çözüm­

lemelerinde Marksizmin bazı yöntemlerini kullandığı için garipsenmiş, “fikirleri biraz sola kaçan” biri olarak nitelendirilmiştir. vii+218 s. ISBN 975-333-058-8 525.000 TL.

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Türk mûsıkî sanatının iftiharı olan dinî ve dindışı şaheserleri yaratmış bestekârların çoğu (sadece en büyüklerini anmakla yetinelim: Derviş Mustafa, Itrî,

The present study discusses the effects of an alternative reading program, namely a combination of intensive reading with guided extensive reading, on the attitudes of

Nitel yaklaşıma dayalı olarak tarama yönteminin kullanıldığı çalışmada veri toplama aracı olarak yapılandırılmamış görüşme formu kullanılmıştır. Görüşme

In this study, we assessed the predictive ability of perfusion index (PI) and Pleth variability index (PVI) in different positions, for prediction of hypotension after

1904 yılında İstanbul’da doğan sanatçı “Sanayi-i Nefise Mektebi”, daha sonra Güzel Sanatlar Akademisi adı altında eğitim veren akademiden mezun olan ilk

Türün telefona sarılıp Atıf Yılmaz'm askerliğinin üç ay ertelenmesi emrini veriyor. Karşıdakiler, bunun 'usulsüz' bir durum olduğunu söylerlerse de, Faik Türün,

Ben şu leyalii hicranı zevk­ ler, safalar arasında, mest ve bîhuş olarak, bütün göz yaşla­ rımı içimde gizliyerek bir saa­ det için, bir ümit için,

K U R T U L U Ş T A N sonra, ‘İşte memleketi kurtardınız, ş im ­ di ne yapmak istersiniz?” diye sorulduğunda, “ En bü­ yük emelim, maarif vekili olarak