• Sonuç bulunamadı

Müzeler ve turizm

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Müzeler ve turizm"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

IIII=(IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII!IIIIIIII1I1IIIIIIIIIIIIIHIIIIIIIIIIIII1IIIIIIII!IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII=IIII

i

T ARİ HÎ B A Hİ S L E R

j

ımİııııııımıııııııııımııııımımıııımıımımııııımıımınııııııımııııııiHiıımmııııııııııııııııımiEiıi1

Müzeler ve Turizm

r

t

Son senelerde Türkiyede moda haline gelen söz­ lerden biri de Tu­ rizmdir. Bir çok iş­ lerimizde olduğu

gibi, turizmin de yalnız edebiyatı­ nı yapmakla meşgul bulunuyoruz. Bu sahada ciddî tedbirler alıp bun lan tatbik edebilmiş olduğumuzu zannetmiyorum.

Şüphe yok ki, turizmin başlıca konularından biri de müzelerdir. Müzelerimiz, yıllardan beri büyük bir ihmal içinde bırakılmıştır. Biz, bir Müzeler Kanunu çıkarırsak bu dâvanın derhal halledileceğine inanmış gibiyiz ve bu kanufiu çı­ karmak için de, uzun zamanlar- danberi, yeni yeni hey’etler ku­ rup neticesi' alınamıyan çalışma­ lar yapıp duruyoruz.

Geçen yaz mevsiminde, Güzel Sanatlar Umum Müdürlüğünün teşebbüsü ile Müzeleri ve Güzel Sanatları müstakil bir idareye ka­ vuşturacak bir proje üzerinde, yi­ ne neticesi çıkmıyan çalışmalar yapılmıştı. Bu toplantılara devrin Millî Eğitim Bakanı Bedrettin Tuncel başkanlık ediyordu. Çalış­ malara, memleketin Güzel Sanat­ lar ve eski eserler sahasında söz sahibi olan bütün şahsiyetleri iş.ti- rak etmişlerdi. Hakikaten, değer­ li fikirler ileri sürülmüş, muhte­ lif kollar halinde çalışan komis­ yonlar, dâvaları hal yoluna koyan projeler hazırlamışlardı.

Sayın Bedrettin Tuncel, esasen bu dâvaların adamı olmak itiba­ riyle, toplantıları vukufla, çok müspet ve güzel bir istikamete yö­ neltmiş bulunuyordu. Fakat, Bed­ rettin Tuncel Bakanlıktan ayrılın­ ca bu çalışmalar da neticesiz kal­ dı ve eski eserler, Güzel Sanatlar için yapılan bu kesif faaliyet «bir yaz rüyası» halinde, hayal olup gitti.

Müzelerimiz, bugünkü halleri ile Balkan memleketlerinden da­ ha geridir. Yunanistanı, Yugoslav- yayı gezip bize gelen bazı yaban­ cılar, bu hakikati söylemekten çe­ kinmiyorlar.

Bu meselelerin hal yoluna

kon-Yazan

Halûk Ye Şehsuvaroğlu

1

i

M E S U T B İ R D O Ğ U M Ü L A Y v e R I F A T & B O Y A C I O Ğ L U

kızlan GÜNNUR’un dgumunu ¡3 akraba ve dostlanna müjde-

lerler. d i

18.4.961 Cihangir Kliniği , 3

V E F A T

Antoni Apostolu (Ceylân

Film U. Müdürü), eşi Afroditi ve kızları Pinelopi. Athina ve

kocası Koço Printzis (Özen

Film’den), Korina ve kocası

Nikola Zervudakis ve diğer

akrabaları, çok sevgili anneleri, kayınvalideleri ve büyükanne­ leri

P E N E L O P A p o s t o l u ’n u n

vefat ettiğini derin teessürle

bildirirler. Cenaze merasimi

•bugün saat 13 te Taksim'de

Aya Triada Rum kilisesinde

icra olunacaktır.

İşbu ilân lıususi davetiye ye­ rine kaimdir.

ması, bizim memlekette o kadar müşküldür ki, bu dâvaya bütün bir ömrünü vermek istiyenler bi­

le, nihayet büyük bir bezginlik içinde ve sıhhatlerini tamamen kaybetmiş olarak mağlûbiyetleri­ ni kabul ederler. Çünkü, her Sa­ hamızda olduğu gibi bu sahada da kıskançlıklar, hasetler ve kü­ çük oyunlar, en mühim rolü oy­ nar. Hiç bir karşılık istemeden, kendi şahsını ve istikbalini bir an hatırına getirmeden, sıhhatini feda ederek çalışanlara ve muvaf­ fak olanlara düşman kesilenler çoğalır. Bu adama ne etsek? Nasıl yapsak da imha etsek? düşünce­ sinde olanlar faaliyete geçerler ve doğrusunu isterseniz, bu faaliyet­ lerinde muvaffak da olurlar.

Türkiyede, henüz Müzelerin Kart-postal dâvaları bile halle­ dilmemiştir. Yıllardır bu mevzu­ da yazılıp çizilir. Devleti idare e- denlere bu dert anlatılır, bir dö­ ner sermaye kanunu lüzumu ileri sürülür, vaitler alınır, fakat hiç bir netice çıkmaz.

Biz, yalnız kendi çalıştığımız müessese hakkında izahat vermek yetkisine sahibiz. Topkapı sarayı Müzesini de bu halden kurtarmak, için gayretler sarfedilmiştir. 1953 yılında, Pariste «Türk Sanat Eser­ leri Sergisi» açıldığı vakit, Müze Müdürlüğü, Millî Eğitim Bakan­ lığına bir yazılı teklif yaparak, o- raya gitmiş bulunan eserlerimizin renkli fotoğraflarının yapılmasını istemişti. Bakanlık, bu teklifi ye­ rinde bularak, Paris sergisinin başındaki komiserimize bu yolda emir vermiş ve bu suretle Topka- pı sarayının 26 parçadan müteşek­ kil, ilk renkli kart-postaliar seri­ si temin edilmiştir. Bundan sonra, Müze Müdürlüğü, tstanbulun bir fetih yıldönümü münasebetiyle, yine Millî Eğitim Bakanlığından emir istihsal ederek, îstanbuldaki ofset tesislerinden birine, 9 parça daha, renkli kart yaptırmıştır. Bu kartlar, Fatih Sultan Mehmcdin inşa ettirdiği binalara, kendisine ait bazı hatıralara inhisar etmek­ tedir.

Topkapı sarayı, turizm dâvasına da yardımcı olmak düşüncesiyle, Müzede bir Danışma servisi kur­ muş, bu serviste İngilizce, Fran­ sızca bilen memurları vazifelen­ dirmiş, buraya bir telefon bağlat­ mış, sefaretlerden, otellerden ya­ pılan bütün müracaatları bu büro­ nun cevaplandırmasını sağlamış­ tır. Ayrıca, Topkapı sarayına ge­ len turistler de, bu bürodan, sa­ ray hakkında her çeşit malûmatı alabilmektedirler. Müze idaresi, turistlere bir kolaylık olmak üze­ re, bir posta servisi de kurdurmuş, ayrıca, bir geçit yolu üstünde, mü zenin çeşitli neşriyatını satan bir servis de ihdas etmiştir.

Müze Müdürlüğü, çok önemli bir konu olarak, gelen turistlerin, dünyanın bu en güzel yerinde din- % ienmelerini, ufak bir şey yiyebil- I melerini, bir Türk kahvesi içme- 1 lerıni temin etmek çareleri üze­

rinde durmuş ve Mecidiye köşkünün altındaki, zemini mermer, üstü to_ noslu ve dört bir tarafı geniş pen­ cereli yeri, bu maksat için o_ nartmış ve Boğaziçini, Marmarayı bütün açıklığı ile gören, üstünde­ ki köşkle bir irtibatı bulunmıyan, ayrı bir bahçeden girişi olan bu yerin, Maliye Bakanlığı tarafın­ dan, Istanbulda, böyle bir işi ya­ pabilecek, ciddi bir müesseseye kiralanmasını, Millî Eğitim Bakan lığına teklif etmiş, fakat, her va­ kit olduğu gibi, bu teklif de, es­ ki eserlerde, bir masa şefinin «ol­ maz!» mütalâasiyle geri çevrilmiş ve tekliften, Bakan dahi haberdar edilmemiştir.

Turizm dâvasının ciddî bir şe­ kilde ele alındığı bu günlerde, bu meselenin bir defa daha gözden geçiriloıesi, her halde faydalı ola­ caktır. Millî Eğitim Bakanının, müzeler camiası içinde ve îstanbu- lun en güzel bir köşesinde, para­ lar, sarf ile onarılmış bu yerin, metrûk bir halde kalmasına, böy- lece yeniden harap olup gitmesi­ ne müsaade etmiyeceğine eminiz. Ayrıca, aziz dostumuz Cihat Ba­ banın da bu konuya ilgi gösterece­ ğini umuyoruz. Bunlar, turizm dâ­ vası içinde, şüphesiz, küçük mese­ lelerdir. Fakat, daha bu küçük meseleleri bile halledemezsek ve bu yoldaki temenniler menfi ka­ rarlarla önlenirse, büyük turizm dâvasının nasıl tahakkuk edebile­ ceğini düşünüyoruz.

Büyük imparatorlukların payi­ tahtı olan İstanbul müzelerinden başka, çeşitli medeniyetlere be­ şiklik eden Anadoludaki müzele­ rin de iyi tertip ve 'tanzim edilme­ leri, Anadolunun muhtelif yerle­ rinde açıkhava müzeleri kurulma­ sı, bütün bu müzeler için çeşitli yabancı dillerde neşriyat yapılma­ sı, bu suretle ecnebilerin alâkala­ rının, âzami derecede çekilmesi, turizm bakımından ele alınacak meselelerimiz arasındadır,

sanı-CUMHURİYET

N ü s h a s ı 25 K u r u ş

Basan ve Vay an Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketi Cagaloglu Halkevi Sokak No. 39-41

Sahibi

N Â Z İ M E N A D İ

Yazı içlerim fiilen idare eden Mesul Müdür

v e c d i k i z i l d e m î r

Gazetemize gönderilen evrak ve

yazılar neşredilsin edilmesin iade

edilmez İlânlardan mesuliyet kabul edÜme*

Abone ve lifin işleri İçin, zarfın

üstüne «Abone» veya «İlân Servisin kaydının konması lâzımdır

BU GAZETE BASIN AHLAK

YASASINA UYMAYI TAAHHÜT

ETMİŞTİR.

Referanslar

Benzer Belgeler

SCM 459 Yüzeysel Tasarım III 2+2 5,0 Seramik ve Cam Yüzeyler İçin KAğıt Üzerinde Tasarım Çalışmaları; Seramik ve Cam Yüzey Uygulamalarının Özellikleri,

Konu : Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Haftalık Ders Programı.. GÜZEL SANATLAR

Nazım Birimi: ……….. Şiiri oluşturan en küçük yapıya nazım birimi denir. En küçük nazım birimi beyittir Dört dizenin ya da iki beytin birleşmesiyle oluşan nazım

d) Tarihî kale bu mevkide bulunmak- tadır; hâkim durumu turistik yönden çeki- cidir. e) Sanayii Nefise Mektebi adı ile Gü- zel Sanalar Akademisi'nin kurucusu ressam Osman Hamdi

Bilfen O kulları'nda başarılı öğrencilere burs olarak verilmesi kaydıyla bugüne kadar yayınlanan ve bundan sonra yayınlanacak tüm kitaplarından elde

Lisans eğitimlerini tamamlayan mezun öğrenciler, moda ve tekstil tasarımcısı unvanı ile moda ve tekstil sektörünün geniş perspektifi içinde birbirini tamamlayan

Enstitümüzde yürütülmekte olan Lisansüstü, Sanatta Yeterlik ve Doktora eğitimin kalitesinin artırılmasına yönelik kısa vadeli hedeflerimiz içinde yer alan

Enstitümüzde yürütülmekte olan Lisansüstü, Sanatta Yeterlik ve Doktora eğitimin kalitesinin artırılmasına yönelik kısa vadeli hedeflerimiz içinde yer alan