• Sonuç bulunamadı

Peygamber gelinine elveda

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Peygamber gelinine elveda"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T T - 5û.

4

1

8

Peygamber gelinine elvedâ

Safiye Ayla,

kendisiyle

beraber Türk

Müziği'nin bir

dönemini de

kapattı. İki

gündür onun

hayatını ve

sanatını

konuşuyor ama

önemli bir aile

bağlantısının

üzerinde pek

durmuyoruz:

gözardı Hazreti

Muhammed’in

soyundan gelen

bir kişiyle

evlendiğini ve

peygamber

soyunun gelini

olduğunu...

Safiye Hanım da gitti ve artık yüzyılın ilk çeyreğini görmüş, san ata o devirlerdeki parlak zamanlarını yaşamış tek bir Türk Müziği mensubu kalmadı... O nesilden önce

Cevdet Çağla'ya veda ettik...

Cevdet Bey'i Yesari Asım'la

Fahire Fersan takip etti, derken sıra Safiye Ayla'ya geldi ve

Safiye Hanım'ın ardından Türk Müziği'nin "ciddi müzik" olduğu devrin kapısı ardına kadar kapandı.

Gazetelerle TV'lerde iki günden beri Safiye Ayla'nm hayatı anlatılıyor, sanatından söz ediliyor ve müzikteki yeri değerlendiriliyor... Ama önemli bir aile bağlantısının üzerinde pek durulmuyor: Bir "Şerif'Te, yani Hazreti Muhammed'in

soyundan gelen bir kişiyle evli olduğunun, bir zamanlar

"prenses" unvanı taşıdığının, birkaç krala birden "yengelik" ettiğinin ve bir yerde

"peygamber gelini"

sayıldığının...

Safiye Ayla Türk Müzik tarihinin gelmiş geçmiş en büyük ud üstadıyla, Şerif

Muhiddin Targan'la evliydi. Hayatlarını 1950'de

birleştirmişler ve birlikleri 1967'ye, Şerif Muhiddin'in dünyadan ayrılmasına kadar devam etmişti... Muhiddin

Targan'm isminin başındaki

"Şerif" sözü, mensup olduğu aileyi göstermedeydi: Hazreti

Muhammed'in torunu Hazreti

Hasan'ın soyundan geldiğini ve Mekke’yi asırlarca idare etmiş

olan "Şerif" aüesine mensup bulunduğunu...

Şerif Muhiddin, Mekke Şerifi

Ali Haydar Paşa'nm oğluydu... Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı idaresine başkaldırıp

"Arap isyanT'nı başlatmış olan

Şerif Hüseyin'le kuzen oluyordu... Babıali isyan bayrağım açan Şerif Hüseyin'i görevden almış, yerine Ali

Haydar Paşa'yı getirmiş, Paşa ve ailesi Osmanlı'ya sonuna kadar bağlı kalmıştı... Derken Arap dünyası OsmanlI'dan koptu, kurulan devletlerden bazılarının tahtına Şerif Hüseyin'in çocukları oturtuldu... Şerif

Muhiddin bir ara Suriye, 1958 devrimine kadar Irak ve bugünün Ürdün hanedanıyla akrabaydı, krallarla aynı

dedenin torunuydu, dolayısıyla kuzenlerinin hüküm sürdüğü ülkelerin "prensi", Safiye

Hanım da "prensesi"ydi...

Şerif Muhiddin siyasetle hiç ilgilenmedi, sadece sanatla uğraştı... Önce viyolonselde virtüöz oldu, sonra udda... Ud tekniği hâlâ aşılamamış olan bu büyük sanatkâr, bugün udu solo konser sazı haline getirip dünyaya tanıtan tek kişi olarak bilinir... Bizde "Targan" diye tanınır; Arap dünyasındaki adı

"Şerif Muhiddin el-Haydar"dır, unvam da "Rabbu'l-ud", yani "udun

rabbi"...

Burada Safiye Hanım'm sanatıyla ilgili sözler etmeye pek gerek yok, zira gidişiyle beraber Türk Müziği'nin artık hiç

gelmeyecek olan parlak bir dönemini de kapattığım hepimiz biliyoruz... Türk Müziği onun gibi bir yorumcuyu bir daha belki de hiç görmeyecek ve ben onu son görüşümü, bundan 1,5 sene kadar önce rahmetli Fahire

Fersan'ın Bostancı'daki evinde yapılan müzikli bir dost

toplantısında hocası Udi Nevres

Bey'in az bilinen şarküarım okuyup salondaki herkesi gözyaşlarına garketmesini hiç unutamayacağım...

Hazreti Muhammed'in gelen Şerif Muhiddin'in "refika"sım , yani peygamber soyunun gelini Safiye Ayla Targan'ı bugün "Şerif"inin yanma ve en güzel nağmelerin ummanına

uğurluyoruz... Türk Müziği'nin başı sağolsun...

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

kaynaklı ve “Tevhid” temelli mesaj, her çağda insanın hayatını anlamlandırma beklentisine konu olan ne varsa, o.. beklentilere cevap veren bir dünya tasviri

Araştırmanın amacı, okul müdürleri ve öğretmen görüşlerine başvurarak, okul müdürlerinin yöneticiliğe ilişkin algıları, yöneticilik stilleri ve

Elisabeth'in farklýlýðý, kendisini önce onun doðaya olan hayranlýðý ve doða içinde mümkün olduðu kadar çok zaman geçirmesiyle kendini belli eder.. Bunun dýþýnda

Selim döneminde sanayi devrimi başladığı ve etkinleştiği için nasıl Osmanlı cam­ cılığı çökmüşse, dünya camcılığının en önemli merkezi olan Venedik

As examples of fountains in public squares one might take the Hekimoğlu Ali Pasha Fountain at Kabataş, the Hatice Turhan Valide Sultan Fountain at Eminönü, the

Namık Kemal Magusa yolunday­ ken, İstanbul’da «Vatan yahut Si­ listre» piyesi oynanıyordu.. Günah oyunda değil,

Mane- viyatı insanları yönetmek için bir araç olarak kullanan diğer yönetim yaklaşımla- rından farkı ise nihai amacın başlangıçta açıkça ifade edilmesidir:

Aşağıdaki cümleleri vagonlardaki sözcüklerden uygun olanları ile tamamlayınız.. Vagonlardaki harfleri